Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anı Türü Soruları

24 Bitlis'in Zeydan Mahallesi'nde Altın Kalbur denen
bir su kaynağı vardır. Anlatılanlara göre, kaynağın
bulunduğu tepenin yaslandığı dağlarda yaşlı bir
kadın yaşarmış. Kadın, koyunlarının sütü ve yağıy-
la geçinirmiş. Ama yörede koyunlarını sulayabile-
ceği bir dere yokmuş. Bir gün uzak bir kaynaktan
getirdiği suyla hamur yoğururken susuz kalmış ko-
yunların suya bakışlarını görür. Onların durumuna
acıyarak Tanrı'ya yakarır: "Ulu Tanrı'm, şu hayvan-
cıkların ateşini söndür. Şu ninenin un kalburunu da
altına döndür." Dileği kabul olur. Yamaçtan buz
gibi sular akmaya başlar. Önündeki un kalburu da
altına dönmüştür. Yaşlı kadın bu kez, dövünmeye
başlar: "Keşke bakracın, teknenin, taşın, toprağın
da altına dönüşmesini isteseydim..." der. O zaman
da koyunları, kalburu, teknesiyle birlikte taş kesilir.
Bugün yörede görülen koyuna benzeyen kayalar,
bu olayın kalıntısı olarak yorumlanır.
Bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Bir inanışı yansıtmasından, efsane olduğu an-
laşılmaktadır.
B) Olay çevresinde gelişen edebi metin örneğidir.
C) Ders verme amacı olduğundan öğretici me-
tindir.
D) Süsten uzak, açık ve anlaşılır bir dili vardır.
E) Metinde, sosyal yaşama ait ayrıntılara yer ve-
rilmiştir.
Lise Türkçe
Anı Türü
24 Bitlis'in Zeydan Mahallesi'nde Altın Kalbur denen bir su kaynağı vardır. Anlatılanlara göre, kaynağın bulunduğu tepenin yaslandığı dağlarda yaşlı bir kadın yaşarmış. Kadın, koyunlarının sütü ve yağıy- la geçinirmiş. Ama yörede koyunlarını sulayabile- ceği bir dere yokmuş. Bir gün uzak bir kaynaktan getirdiği suyla hamur yoğururken susuz kalmış ko- yunların suya bakışlarını görür. Onların durumuna acıyarak Tanrı'ya yakarır: "Ulu Tanrı'm, şu hayvan- cıkların ateşini söndür. Şu ninenin un kalburunu da altına döndür." Dileği kabul olur. Yamaçtan buz gibi sular akmaya başlar. Önündeki un kalburu da altına dönmüştür. Yaşlı kadın bu kez, dövünmeye başlar: "Keşke bakracın, teknenin, taşın, toprağın da altına dönüşmesini isteseydim..." der. O zaman da koyunları, kalburu, teknesiyle birlikte taş kesilir. Bugün yörede görülen koyuna benzeyen kayalar, bu olayın kalıntısı olarak yorumlanır. Bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bir inanışı yansıtmasından, efsane olduğu an- laşılmaktadır. B) Olay çevresinde gelişen edebi metin örneğidir. C) Ders verme amacı olduğundan öğretici me- tindir. D) Süsten uzak, açık ve anlaşılır bir dili vardır. E) Metinde, sosyal yaşama ait ayrıntılara yer ve- rilmiştir.
+
+
C) Kimi solgun, sarışın; kimi ak, kimi
Kiminin arkasından görünüyor Ankara
D) On atlıya karar verdim yaşını
Yenice sevdaya salmış başını
E) Üstümüzden gelen boran kış gibi
Şahin pençesinde yavru kuş gibi
ek
A) Bütün dizelerde redit kullanılmıştır.
IV
49. Oba çocuklarının vatanı yaylalardır
Çobanın tırmandığı yerler dağlar eteği
Obanın konduğu yer lale, sümbül biteği
the Yaşamak onlar için bizden ayrı bir fendir
en Bu dörtlükle ilgili aşağıda verilenlerden hangisi
yanlıştır?
10 redif
suy
B) Sarma uyak dużeniyle oluşturulmuştur. (8
Cve IV. dizelerde uyak yoktur. V-IV-1 (
176
D) II ve III. dizelerde tam uyak vardır. VI-I (G
E) Hece ölçüsüyle yazılmıştır.
sloven
AYDIN YA
Lise Türkçe
Anı Türü
+ + C) Kimi solgun, sarışın; kimi ak, kimi Kiminin arkasından görünüyor Ankara D) On atlıya karar verdim yaşını Yenice sevdaya salmış başını E) Üstümüzden gelen boran kış gibi Şahin pençesinde yavru kuş gibi ek A) Bütün dizelerde redit kullanılmıştır. IV 49. Oba çocuklarının vatanı yaylalardır Çobanın tırmandığı yerler dağlar eteği Obanın konduğu yer lale, sümbül biteği the Yaşamak onlar için bizden ayrı bir fendir en Bu dörtlükle ilgili aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? 10 redif suy B) Sarma uyak dużeniyle oluşturulmuştur. (8 Cve IV. dizelerde uyak yoktur. V-IV-1 ( 176 D) II ve III. dizelerde tam uyak vardır. VI-I (G E) Hece ölçüsüyle yazılmıştır. sloven AYDIN YA
1. Büyük Selçuklu hükümdarlarının kendi adlarına para
bastırmaları ve hutbe okutmaları aşağıdakilerden
hangisinin göstergesidir?
A) Ekonomik açıdan güçlü olduklarının
B) Tam bağımsızlıklarını kazandıklarının
C) Ülke bütünlüğüne önem verdiklerinin
D) Egemenlik alanlarını genişlettiklerinin
E) Islamiyet'in yayılmasında etkili olduklarının
Lise Türkçe
Anı Türü
1. Büyük Selçuklu hükümdarlarının kendi adlarına para bastırmaları ve hutbe okutmaları aşağıdakilerden hangisinin göstergesidir? A) Ekonomik açıdan güçlü olduklarının B) Tam bağımsızlıklarını kazandıklarının C) Ülke bütünlüğüne önem verdiklerinin D) Egemenlik alanlarını genişlettiklerinin E) Islamiyet'in yayılmasında etkili olduklarının
Sezgicilik akımı ile ilgili aşağıdaki yargılardan han-
gisinde bir yanlışlık yapılmıştır?
A) Bu akımın düşünceleri büyük ölçüde Fransız filozof
Henri Bergson'un sezgicilik/ruhçuluk felsefesine
dayanır.
B) Materyalizm ve pozitivizme karşı olan, idealist bir
yaklaşımdır.
C) Bu anlayışa göre bilginin asıl kaynağı akıl değil,
sezgidir.
Toplumcu şiir anlayışını savunan şairlerin varlığa
yaklaşım biçimleri, büyük ölçüde sezgici felsefeye
dayanır.
E) İnsanın sezgi gücünün hayalleri ve duyguları belir-
lediği, maddenin, varlığın buna bağlı olarak şekil-
lendiği savunulur.
Keshin Color
Lise Türkçe
Anı Türü
Sezgicilik akımı ile ilgili aşağıdaki yargılardan han- gisinde bir yanlışlık yapılmıştır? A) Bu akımın düşünceleri büyük ölçüde Fransız filozof Henri Bergson'un sezgicilik/ruhçuluk felsefesine dayanır. B) Materyalizm ve pozitivizme karşı olan, idealist bir yaklaşımdır. C) Bu anlayışa göre bilginin asıl kaynağı akıl değil, sezgidir. Toplumcu şiir anlayışını savunan şairlerin varlığa yaklaşım biçimleri, büyük ölçüde sezgici felsefeye dayanır. E) İnsanın sezgi gücünün hayalleri ve duyguları belir- lediği, maddenin, varlığın buna bağlı olarak şekil- lendiği savunulur. Keshin Color
10. I.
II.
III.
IV.
V.
"Sanat, toplum içindir." anlayışını benimseyen sanat-
çılar tarafından örnekleri verilmiştir.
Şiir gibi dizeler halinde yazılır.
Yalnızca dini konularda halkı bilgilendirmek için yazılır.
Ölçü, uyak gibi müzikaliteyi sağlayan unsurlardan ya-
rarlanılır.
Öğreticilik ön planda olduğundan sanat yönü zayıftır.
Numaralanmış cümlelerden hangisi manzumenin bir
özelliği değildir?
A) 1.
B) II.
C) III.
D) IV. E) V.
Lise Türkçe
Anı Türü
10. I. II. III. IV. V. "Sanat, toplum içindir." anlayışını benimseyen sanat- çılar tarafından örnekleri verilmiştir. Şiir gibi dizeler halinde yazılır. Yalnızca dini konularda halkı bilgilendirmek için yazılır. Ölçü, uyak gibi müzikaliteyi sağlayan unsurlardan ya- rarlanılır. Öğreticilik ön planda olduğundan sanat yönü zayıftır. Numaralanmış cümlelerden hangisi manzumenin bir özelliği değildir? A) 1. B) II. C) III. D) IV. E) V.
1. Divan edebiyatında "Hint üslubu" ya da "Hint tarzı" anlamına gelen
akımın temsilcisi olan sanatçılar, şiirde anlamı derinleştirmek iste-
mişlerdir. Açık söyleyişlerle şiir söylememek, sözü özlü biçimde
söylemek, hiç bilinmeyen mazmunlar kullanmak, hayal gücünden
yararlanarak şiirler yazmak, mübalağa ile tezat sanatını sık kullanmak
bu akımın belli başlı özelliklerindendir.
Aşağıdaki sanatçılardan hangisi bu parçada sözü edilen akımın
temsilcisi değildir?
A) Nedim
D) Neşati
B) Nefi
C) Naili
E) Şeyh Galip V
4. Dön
şair
Re
Ta
ün
ör
A
a
Lise Türkçe
Anı Türü
1. Divan edebiyatında "Hint üslubu" ya da "Hint tarzı" anlamına gelen akımın temsilcisi olan sanatçılar, şiirde anlamı derinleştirmek iste- mişlerdir. Açık söyleyişlerle şiir söylememek, sözü özlü biçimde söylemek, hiç bilinmeyen mazmunlar kullanmak, hayal gücünden yararlanarak şiirler yazmak, mübalağa ile tezat sanatını sık kullanmak bu akımın belli başlı özelliklerindendir. Aşağıdaki sanatçılardan hangisi bu parçada sözü edilen akımın temsilcisi değildir? A) Nedim D) Neşati B) Nefi C) Naili E) Şeyh Galip V 4. Dön şair Re Ta ün ör A a
TYT
DO
2-A
30. Birkaç asır öncesinde kriptoloji çok az sayıda kişinin bilip
katkı sağladığı özel bir alandı. Bugün ise günlük hayatımız
dijital dünya ile o kadar iç içe bir hâle geldi ki dijital bir cihaz
kullanmadan neredeyse bir gün bile geçiremez olduk. Her
ne kadar farkında olmasak da televizyon, telefon, tablet ve
bilgisayar gibi tüm cihazlar çalışmak için kriptografiye bel
bağlamış durumda. Şifre bilimi olarak da bilinen kriptoloji;
mesajların güvenlikli bir ortamda alıcıya iletilmesi ve
iletilmiş mesajın deşifre edilmesi anlamına geliyor. İlk başta
karmaşık ve fazla teknik bir alan gibi görünse de basit
temeller üzerine inşa edilmiş bir bilim dalıdır. Kriptolojinin
temellerini ve çalışma mantığını anlamak, günümüz
dünyasında güvenli iletişim ve verilerimizi kötü niyetli
kişilerden korumak için son derece önemli.
Bu parçada kriptoloji ile ilgili aşağıdakilerin hangisine
değinilmemiştir?
A) Hangi durumlarda gereksinim duyulduğuna
B) Nasıl bir süreç sonunda ortaya çıktığına
Zaman içerisinde geçirdiği değişime
Günlük yaşamın odağında yer aldığına
Kişisel bilgilerin korunmasında kullanıldığına
32
Lise Türkçe
Anı Türü
TYT DO 2-A 30. Birkaç asır öncesinde kriptoloji çok az sayıda kişinin bilip katkı sağladığı özel bir alandı. Bugün ise günlük hayatımız dijital dünya ile o kadar iç içe bir hâle geldi ki dijital bir cihaz kullanmadan neredeyse bir gün bile geçiremez olduk. Her ne kadar farkında olmasak da televizyon, telefon, tablet ve bilgisayar gibi tüm cihazlar çalışmak için kriptografiye bel bağlamış durumda. Şifre bilimi olarak da bilinen kriptoloji; mesajların güvenlikli bir ortamda alıcıya iletilmesi ve iletilmiş mesajın deşifre edilmesi anlamına geliyor. İlk başta karmaşık ve fazla teknik bir alan gibi görünse de basit temeller üzerine inşa edilmiş bir bilim dalıdır. Kriptolojinin temellerini ve çalışma mantığını anlamak, günümüz dünyasında güvenli iletişim ve verilerimizi kötü niyetli kişilerden korumak için son derece önemli. Bu parçada kriptoloji ile ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Hangi durumlarda gereksinim duyulduğuna B) Nasıl bir süreç sonunda ortaya çıktığına Zaman içerisinde geçirdiği değişime Günlük yaşamın odağında yer aldığına Kişisel bilgilerin korunmasında kullanıldığına 32
kullanılan çe
deleri ve kan-
a Kars'ı Kars
Dr. İlk yerleşi
Ituklu, Moğol
beğinizin bü-
obromin" adi
bile yazma-
-. Oysa sa-
uğu ceke-
ormanda
ağır ağır
5.
Özgürlük; insanın kalıplarını kırması, önündeki seçeneklere yenilerini eklemesidir. Alışkanlıkları aşmalı insan çünkü alış-
kanlıklar bir düşman misall insanın özgürlüğünü sınırlandırır. Insan hayata her gün yeniden yeniden başlamaktadır. Anca
bugünün dünden farklı bir gün olduğunun bilinci ve sorumluluğunu taşımalıdır. Yoksa hayatı alışkanlıkla yaşamaya başla-
yacak, varoluşunun anlamını çözemeden göçüp gidecektir. Yaşamın tekdüzeliği karşısında çok geçmeden önlemlerini al-
malıdır. Çok az veya çok uzun bir süreç sonunda insan, yaşamını şöyle bir gözden geçirirken isteği dışında, kendi kurduğu
düzenin ve dogmatik düşüncelerin kölesi olduğunun farkına ya varır ya da varamaz.
Bu metnin anlatımında kullanılan düşünceyi geliştirme yolları aşağıdakilerin hangisinde doğru işaretlen-
miştir?
B
C)
D)
Tanımlama
+
Karşılaştırma
Benzetme
Örneklendirme
Tanık gösterme
33
48
A)syr 30-45
Milimetrik
2)520-83
Afrodisias antik kentinin tarihinin 7000 yıl öncesine dayandığı düşünülmektedir. Neolitik Çağ'dan, MO 3000 yılına
kadar devam etmiş olan kentin kuruluşu, Kalkolitik Çağ'da gerçekleşmiştir. Afrodisias ismi, MO 2000 yılından sonra
Roma Imparatorları, kendilerinin Kral Ankhises ile Afrodit'in oğlu ola-
kente Roma
Lise Türkçe
Anı Türü
kullanılan çe deleri ve kan- a Kars'ı Kars Dr. İlk yerleşi Ituklu, Moğol beğinizin bü- obromin" adi bile yazma- -. Oysa sa- uğu ceke- ormanda ağır ağır 5. Özgürlük; insanın kalıplarını kırması, önündeki seçeneklere yenilerini eklemesidir. Alışkanlıkları aşmalı insan çünkü alış- kanlıklar bir düşman misall insanın özgürlüğünü sınırlandırır. Insan hayata her gün yeniden yeniden başlamaktadır. Anca bugünün dünden farklı bir gün olduğunun bilinci ve sorumluluğunu taşımalıdır. Yoksa hayatı alışkanlıkla yaşamaya başla- yacak, varoluşunun anlamını çözemeden göçüp gidecektir. Yaşamın tekdüzeliği karşısında çok geçmeden önlemlerini al- malıdır. Çok az veya çok uzun bir süreç sonunda insan, yaşamını şöyle bir gözden geçirirken isteği dışında, kendi kurduğu düzenin ve dogmatik düşüncelerin kölesi olduğunun farkına ya varır ya da varamaz. Bu metnin anlatımında kullanılan düşünceyi geliştirme yolları aşağıdakilerin hangisinde doğru işaretlen- miştir? B C) D) Tanımlama + Karşılaştırma Benzetme Örneklendirme Tanık gösterme 33 48 A)syr 30-45 Milimetrik 2)520-83 Afrodisias antik kentinin tarihinin 7000 yıl öncesine dayandığı düşünülmektedir. Neolitik Çağ'dan, MO 3000 yılına kadar devam etmiş olan kentin kuruluşu, Kalkolitik Çağ'da gerçekleşmiştir. Afrodisias ismi, MO 2000 yılından sonra Roma Imparatorları, kendilerinin Kral Ankhises ile Afrodit'in oğlu ola- kente Roma
22. Her geçen gün edebiyat dünyasına yeni yazarlar katılıyor.
Ancak özellikle genç yazarlar dilimize gereken özeni
göstermiyor. Oysa bir yazar için en temel öge dildir. Bu
yazarlarımız unutmamalıdır ki anlatımlarının birçok yanlışla
dolu olması, onların yazarlığı önünde bir engeldir. Bir
yazarın anlatımı çok iyi olabilir, çok etkileyici olabilir ya da
tam tersi göze ve kulağa hitap edemez, hiç hoşa gitmeyebilir
ama asla kötü olamaz. Dili kötü kullanan kişiye de zaten
yazar denmez.
Bu metinden hareketle aşağıdaki sorulardan hangisine
"Her eser bir dilin ürünüdür, bunu en iyi şekilde kullanması
gereken kişi de yazarın kendisidir." şeklinde cevap
verilebilir?
A) Kelimelerin kalıplara sokulmasını doğru buluyor
musunuz?
B) Yazarın, kullandığı dili herkese beğendirmek gibi bir
kaygısı olmalı mı?
C) Yazarın ne anlattığı mı, nasıl anlattığı mı eserin satışını
etkiler?
DY Yazar, anlatımında diğer yazarlardan farklı bir tutum
benimsemeli mi?
E) Siz yazar ve dil ilişkisini nasıl açıklıyorsunuz?
23. Kavram olarak ve yaşantımızda güzellik zaten vardır çünkü
nk ye hedef olarak yaratılmıştır. Çirkinlik ise güzelliğe
için yardır Öyküleme tekniğinin
T
24.
25.
Lise Türkçe
Anı Türü
22. Her geçen gün edebiyat dünyasına yeni yazarlar katılıyor. Ancak özellikle genç yazarlar dilimize gereken özeni göstermiyor. Oysa bir yazar için en temel öge dildir. Bu yazarlarımız unutmamalıdır ki anlatımlarının birçok yanlışla dolu olması, onların yazarlığı önünde bir engeldir. Bir yazarın anlatımı çok iyi olabilir, çok etkileyici olabilir ya da tam tersi göze ve kulağa hitap edemez, hiç hoşa gitmeyebilir ama asla kötü olamaz. Dili kötü kullanan kişiye de zaten yazar denmez. Bu metinden hareketle aşağıdaki sorulardan hangisine "Her eser bir dilin ürünüdür, bunu en iyi şekilde kullanması gereken kişi de yazarın kendisidir." şeklinde cevap verilebilir? A) Kelimelerin kalıplara sokulmasını doğru buluyor musunuz? B) Yazarın, kullandığı dili herkese beğendirmek gibi bir kaygısı olmalı mı? C) Yazarın ne anlattığı mı, nasıl anlattığı mı eserin satışını etkiler? DY Yazar, anlatımında diğer yazarlardan farklı bir tutum benimsemeli mi? E) Siz yazar ve dil ilişkisini nasıl açıklıyorsunuz? 23. Kavram olarak ve yaşantımızda güzellik zaten vardır çünkü nk ye hedef olarak yaratılmıştır. Çirkinlik ise güzelliğe için yardır Öyküleme tekniğinin T 24. 25.
Azrail Gika geldi. Agrail i ne
Gozo
Pulun gözüne
ne
söyler
Deri
Couus gördi ne Kopici. Deli Sumrul'un
görür
görmez oldu, tuto elleri tutmct oldu. Dünya
alem Deli Dum-
koranlık oldu. Çağırıp Deli
Dumrul Soyler, Borelim hanim
zost
Beli
Bre
Bre
Kapiciler Seni görmedi
Gavuşler seni duymadi
Benim
görür gözlerim gormet oldu
Tutor benim eller im tutmoq oldu.
Titredi benim canım cusa geldi
Altın
ayaklı kodehim
Ağızımın içi but gibi
Kemiklerim tuz gibi oldu.
Bre Sakalcığı akça ałça
Gözcepiz fosit koca
Bre ne heybetli kocosin
Kozam
belom
dedi. Böyle deyince Azrail'in öfkesi tuttu,
Bre
deli
Gözümün
Gözü
Sakalımın
AL
Sakalımın
dedi.
Bre
Gease
diyordun, imdi
Yoksa
benimle
ne heybetli Kocasın
Deli
Eve+
Sakkalli, Kara
gökçek kızların gelinlerin
ağırdığnı
elimden yere düştü
de bano
dokunur bugün sana
Kayat
fersizligni ne beğenmezsin.
Sumrul
ağırmosinin
Azrail
ben
girdin, eva mi? Ben
(
dedi.
rayim
Kora
dedi:
Canını
beğenmezsin
Sotalli yiğitlerin conini Cok almışım
manosi
deli kovat övünüyordun, diyordun al kanatlı Azrail
öldüreydim, yahşı yiğidin
conini onun
budur.
bre
cent
eder misin
deli, geldim ki
dedi.
al Canatlı
Dumrul söyledi: Bre
benim
dedi.
Cok almışım
benim elime
elinden Kurtoraydım
Senin canını alayım, verir misin,
S.F.C
Atrail sen misin dedi,
soyledi Bre kapicile
kopıyı kopayın dedi.
Seni geniş yerde isterdim, dar yerde iyi elime
Seni
futa-
oldireyim, yahşi
yiğidin conini
Kılıcını Sıyırdı eline aldı, Azrail'e
Galmaya
im
2
Lise Türkçe
Anı Türü
Azrail Gika geldi. Agrail i ne Gozo Pulun gözüne ne söyler Deri Couus gördi ne Kopici. Deli Sumrul'un görür görmez oldu, tuto elleri tutmct oldu. Dünya alem Deli Dum- koranlık oldu. Çağırıp Deli Dumrul Soyler, Borelim hanim zost Beli Bre Bre Kapiciler Seni görmedi Gavuşler seni duymadi Benim görür gözlerim gormet oldu Tutor benim eller im tutmoq oldu. Titredi benim canım cusa geldi Altın ayaklı kodehim Ağızımın içi but gibi Kemiklerim tuz gibi oldu. Bre Sakalcığı akça ałça Gözcepiz fosit koca Bre ne heybetli kocosin Kozam belom dedi. Böyle deyince Azrail'in öfkesi tuttu, Bre deli Gözümün Gözü Sakalımın AL Sakalımın dedi. Bre Gease diyordun, imdi Yoksa benimle ne heybetli Kocasın Deli Eve+ Sakkalli, Kara gökçek kızların gelinlerin ağırdığnı elimden yere düştü de bano dokunur bugün sana Kayat fersizligni ne beğenmezsin. Sumrul ağırmosinin Azrail ben girdin, eva mi? Ben ( dedi. rayim Kora dedi: Canını beğenmezsin Sotalli yiğitlerin conini Cok almışım manosi deli kovat övünüyordun, diyordun al kanatlı Azrail öldüreydim, yahşı yiğidin conini onun budur. bre cent eder misin deli, geldim ki dedi. al Canatlı Dumrul söyledi: Bre benim dedi. Cok almışım benim elime elinden Kurtoraydım Senin canını alayım, verir misin, S.F.C Atrail sen misin dedi, soyledi Bre kapicile kopıyı kopayın dedi. Seni geniş yerde isterdim, dar yerde iyi elime Seni futa- oldireyim, yahşi yiğidin conini Kılıcını Sıyırdı eline aldı, Azrail'e Galmaya im 2
7. Rüzgârın yönünü
●
●
değiştiremiyorsan yelkenlerini
Yalnızca bir deli, suyun derinliğini iki ayağıyla
anlamaya kalkar.
rüzgâra göre ayarla.
Büyük adamların amaçları, diğerlerinin ise yalnız
istekleri vardır.
Küçük olaylar karşısında sabırlı olmazsan büyük
planları gerçekleştiremezsin.
Yapmış olduğun şeylerin üstünde bir şey yapmadıkça
büyüyemezsin.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümlelerdeki iletilerden biri
değildir?
(A) Zamanı doğru kullanmak
BY Bakış açısını değiştirmek
Pes etmemek
Hedef belirlemek
Tedbirli olmak
Lise Türkçe
Anı Türü
7. Rüzgârın yönünü ● ● değiştiremiyorsan yelkenlerini Yalnızca bir deli, suyun derinliğini iki ayağıyla anlamaya kalkar. rüzgâra göre ayarla. Büyük adamların amaçları, diğerlerinin ise yalnız istekleri vardır. Küçük olaylar karşısında sabırlı olmazsan büyük planları gerçekleştiremezsin. Yapmış olduğun şeylerin üstünde bir şey yapmadıkça büyüyemezsin. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlelerdeki iletilerden biri değildir? (A) Zamanı doğru kullanmak BY Bakış açısını değiştirmek Pes etmemek Hedef belirlemek Tedbirli olmak
16.
1. Yatağın altında yeşil, tahtadan bir sandık duru-
yordu. Onu açtım. Az daha sevincimden bağı-
racaktım. Annemin bir hafta önce İstanbul'dan
gönderdiği hediyeler içinde çıkan kaşağı pırıl pırıl
parlıyordu.
II. Güneş batmak üzereydi. Meydandaki kalabalık
dağılmaya başlamıştı. Mehmet, dizlerinin üstüne
çökmüş, başını kollarının arasına almıştı.
III. Sokağın ortasında yapayalnız kalan ihtiyara yak-
laştım. Saygılı ve sıcak bir şekilde iyi olduğunu
sordum. Beni duymadı, omzuna dokunup biraz
daha yüksek sesle yineledim sorumu.
IV. İnsanların karşısına çıkıp ben haklıyım, demek is-
terdi ama şimdi bunu yapamazdı. Herkesin onu
suçladığını biliyordu. Ruhunun derinliklerinde bir
Sızı hissediyordu.
V. Çocuk, bir akasya ağacının altında uzanmış,
gökyüzünü izliyordu. Ayaklarını yukarı kaldırmış,
bir ileri bir geri sallıyordu. Ağzının kenarındaki otu
çiğniyordu.
Yukarıdaki metinler anlatıcının bakış açısına göre
ikişerli gruplandırıldığında hangisi dışta kalır?
A) 1.
B) II.
D) IV.
E) V.
C) III.
18
Lise Türkçe
Anı Türü
16. 1. Yatağın altında yeşil, tahtadan bir sandık duru- yordu. Onu açtım. Az daha sevincimden bağı- racaktım. Annemin bir hafta önce İstanbul'dan gönderdiği hediyeler içinde çıkan kaşağı pırıl pırıl parlıyordu. II. Güneş batmak üzereydi. Meydandaki kalabalık dağılmaya başlamıştı. Mehmet, dizlerinin üstüne çökmüş, başını kollarının arasına almıştı. III. Sokağın ortasında yapayalnız kalan ihtiyara yak- laştım. Saygılı ve sıcak bir şekilde iyi olduğunu sordum. Beni duymadı, omzuna dokunup biraz daha yüksek sesle yineledim sorumu. IV. İnsanların karşısına çıkıp ben haklıyım, demek is- terdi ama şimdi bunu yapamazdı. Herkesin onu suçladığını biliyordu. Ruhunun derinliklerinde bir Sızı hissediyordu. V. Çocuk, bir akasya ağacının altında uzanmış, gökyüzünü izliyordu. Ayaklarını yukarı kaldırmış, bir ileri bir geri sallıyordu. Ağzının kenarındaki otu çiğniyordu. Yukarıdaki metinler anlatıcının bakış açısına göre ikişerli gruplandırıldığında hangisi dışta kalır? A) 1. B) II. D) IV. E) V. C) III. 18
vardı ama bunların çoğu derme çatma kurulmuş,
kişileri genellikle gerçeklere uygun bir biçimde iş-
lenmemiş, gelişigüzel anlatılmış öykülerdi aslında.
Oysa Fielding'inki gerçek anlamda bir romandır.
Bu parçaya göre Tom Jones adlı yapıtın yazın
tarihindeki önemi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Konusunu daha çok güncel olaylardan seçmesi
B) Yerleşik edebî anlayışlardan her yönüyle ayrıl-
ması
ar
C) Olay örgüsüne okuyucuyu dâhil etmeyi başar-
masi
DY Karakterlerine hiçbir müdahalede bulunmaması
E) Olay ve karakterlerinin olağanüstülük içermemesi
33. Bilinçli toplumlar için sanatçılar, görünmeyeni gö-
rünür kılan ya da farklı bir bakış açısıyla farklı bir
boyutla görmemizi sağlayan kültür insanlarıdır. Sa-
natçı gözlerimizi, kulaklarımızı ve hayalimizi açar.
Öyle ki yazdığı, çizdiği veya bestelediği şey teneffüs
ettiğimiz o silik gerçek çevreden daha "gerçek" bir
hâle gelir. Bir resimdeki nesneler, günlük çevreye in-
tibak etmiş olan faydacı gözün gördüklerinden daha
nettir. Bir romandaki karakterler, günlük yaşantımız-
da karşılaştığımız insanlardan daha canlıdır.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
A) Gerçeğin bulunduğu yer, sanat eserlerinin saf
gerçekleridir.
B) Sanatçıların toplumsal görevi her dönemde aynı
nitelik gösterir.
C) Gerçek yaşamdan yalıtılmış ögeler, sanat eser-
lerindeki gerçeği oluşturur.
D) Gündelik yaşam gerçekleri ile sanat eserlerinin
gerçeği birbiriyle örtüşür.
E) Sanatçı, bireyin ruh dünyasına eğilerek onda
tarifsiz deneyimler oluşturur.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Anı Türü
vardı ama bunların çoğu derme çatma kurulmuş, kişileri genellikle gerçeklere uygun bir biçimde iş- lenmemiş, gelişigüzel anlatılmış öykülerdi aslında. Oysa Fielding'inki gerçek anlamda bir romandır. Bu parçaya göre Tom Jones adlı yapıtın yazın tarihindeki önemi aşağıdakilerden hangisidir? A) Konusunu daha çok güncel olaylardan seçmesi B) Yerleşik edebî anlayışlardan her yönüyle ayrıl- ması ar C) Olay örgüsüne okuyucuyu dâhil etmeyi başar- masi DY Karakterlerine hiçbir müdahalede bulunmaması E) Olay ve karakterlerinin olağanüstülük içermemesi 33. Bilinçli toplumlar için sanatçılar, görünmeyeni gö- rünür kılan ya da farklı bir bakış açısıyla farklı bir boyutla görmemizi sağlayan kültür insanlarıdır. Sa- natçı gözlerimizi, kulaklarımızı ve hayalimizi açar. Öyle ki yazdığı, çizdiği veya bestelediği şey teneffüs ettiğimiz o silik gerçek çevreden daha "gerçek" bir hâle gelir. Bir resimdeki nesneler, günlük çevreye in- tibak etmiş olan faydacı gözün gördüklerinden daha nettir. Bir romandaki karakterler, günlük yaşantımız- da karşılaştığımız insanlardan daha canlıdır. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Gerçeğin bulunduğu yer, sanat eserlerinin saf gerçekleridir. B) Sanatçıların toplumsal görevi her dönemde aynı nitelik gösterir. C) Gerçek yaşamdan yalıtılmış ögeler, sanat eser- lerindeki gerçeği oluşturur. D) Gündelik yaşam gerçekleri ile sanat eserlerinin gerçeği birbiriyle örtüşür. E) Sanatçı, bireyin ruh dünyasına eğilerek onda tarifsiz deneyimler oluşturur. Diğer sayfaya geçiniz.
5.
Geride kalıyordu.
Hakkı verilmemiş bir gençliğin yürekte bıraktığı tortu.
Kasların bir daha ele geçmeyecek enerjisi...
Geride kalıyordu.
Annemizin, babamızın dizlerine başımızı koyduğumuzda
içimizi dolduran esenlik duygusu...
Geride kalıyordu.
Yaşamın penceresinden baktığımızda ufukta bizlere
tebessüm eden umutlar... Bu umutların zaman zaman
parlattığı başarı ve zafer duygusu...
Geride kalıyordu.
Bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangi-
si ön plana çıkmıştır?
A) Leit-motif
C) Üstkurmaca
B) Bilinç akışı
D) Metinler arasılık
E) İç çözümleme
Lise Türkçe
Anı Türü
5. Geride kalıyordu. Hakkı verilmemiş bir gençliğin yürekte bıraktığı tortu. Kasların bir daha ele geçmeyecek enerjisi... Geride kalıyordu. Annemizin, babamızın dizlerine başımızı koyduğumuzda içimizi dolduran esenlik duygusu... Geride kalıyordu. Yaşamın penceresinden baktığımızda ufukta bizlere tebessüm eden umutlar... Bu umutların zaman zaman parlattığı başarı ve zafer duygusu... Geride kalıyordu. Bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangi- si ön plana çıkmıştır? A) Leit-motif C) Üstkurmaca B) Bilinç akışı D) Metinler arasılık E) İç çözümleme
Eskiden haberleşme şimdiki gibi
olmadığı için şair
ve yazarların birçoğunun öldüğünü Sahaflar Çarşısı'nın
ortasına yığılan kitaplardan anlardık. Çoğu aile kitap
sevmez, kitaplar evde görülür, toz kaynağı olarak
değerlendirilirdi. Kitap meraklısı bir şair ya da yazarın
ölümünün hemen ertesinde kitapları, ailesince --
-
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) anlık - önemsiz - değerlendirilirdi
B) hızlı gereksiz elden çıkarılırdı
C) gelişkin - para kaynağı - beğenilmezdi
D) acele - fazlalık - satılırdı
E) önemli - sığıntı - kapıya konurdu
-
hızlı, gereksiz
anlık Enemsiz elden sikormo
Lise Türkçe
Anı Türü
Eskiden haberleşme şimdiki gibi olmadığı için şair ve yazarların birçoğunun öldüğünü Sahaflar Çarşısı'nın ortasına yığılan kitaplardan anlardık. Çoğu aile kitap sevmez, kitaplar evde görülür, toz kaynağı olarak değerlendirilirdi. Kitap meraklısı bir şair ya da yazarın ölümünün hemen ertesinde kitapları, ailesince -- - Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) anlık - önemsiz - değerlendirilirdi B) hızlı gereksiz elden çıkarılırdı C) gelişkin - para kaynağı - beğenilmezdi D) acele - fazlalık - satılırdı E) önemli - sığıntı - kapıya konurdu - hızlı, gereksiz anlık Enemsiz elden sikormo
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekân aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
II.
Hoyrattır bu akşamüstleri daima!
Gün saltanatıyla gitti mi bir defa
Yalnızlığımızla doldurup her yeri
Bir renk çığlığı içinde bahçemizden,
Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan
Lavanta çiçeği kokan kederleri;
Hoyrattır bu akşamüstleri daima
Aşağıdakilerden hangisi bu dizelerin ortak yönü
değildir?
A) Söz sanatlarına yer verme
B) Bentlerle yazılma
C) Çağrışımlar içerme
D) Ahenk unsurlarını içerme
E) Aynı kafiye örgüsü ile oluşturulma
Soru Bankası
LİMİT YAYINLARI
31
a
D)
E)
11. A
b
Lise Türkçe
Anı Türü
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar; Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar. İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim; O benim, zaman, mekân aşıp geçmiş sevgilim. Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur; Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur. Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale, Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale. II. Hoyrattır bu akşamüstleri daima! Gün saltanatıyla gitti mi bir defa Yalnızlığımızla doldurup her yeri Bir renk çığlığı içinde bahçemizden, Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan Lavanta çiçeği kokan kederleri; Hoyrattır bu akşamüstleri daima Aşağıdakilerden hangisi bu dizelerin ortak yönü değildir? A) Söz sanatlarına yer verme B) Bentlerle yazılma C) Çağrışımlar içerme D) Ahenk unsurlarını içerme E) Aynı kafiye örgüsü ile oluşturulma Soru Bankası LİMİT YAYINLARI 31 a D) E) 11. A b