Paragrafta Yapı Soruları

(1) Günlük soru sayısına uymak mı yoksa anlayabil- diğiniz kadar soru çözmek mi? (II) Tabii ki ikincisi. (III) Günlük belli bir soru sayısını yakalayıp da hiç- bir şey anlamadıktan sonra çözmüş olmanın hiçbir faydası olmayacaktır. (IV) Soru çözmek beraberinde anlıyor olmayı getirmeli ki fayda sağlasın Soru sayısı hiçbir zaman tek başına yeterli değildir Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I C) III B) II VICO D) IV (E) V 11.

(1) Birilerine iyi görünmek adına kendi değerleriniz- den ödün vermeye başladığınız zaman artık kendi- niz olmanız zorlaşıyor. (II) Bir bakıyorsunuz ki karşı taraftaki kişinin istediği biri olmuşsunuz. (III) Bir süre sonra bu durumdan sıkılıp da özünüzü aradığınızda kendinizden bir şeyler kalmadığını görüyorsunuz. (IV) Sadece başkaları için yaşayanlar kendilerini kay- bedebilirler. (V) Kendileri için de bir şeyler yapmalı- dırlar. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V

4. O yıllarda hepimiz, şiir tutkunuyduk ve güzel şiirlere susamıştık. Bu cümle ve cümleyi oluşturan sözcüklerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Yapı bakımından bağlı cümledir. B) Cümlenin öznesi belgisiz zamirdir. C) Ad tamlaması ve sıfat tamlaması kullanılmıştır. D) İkinci yüklem basit yapılı sözcüktür. E) Ekeylem almış sözcükler vardır. 8. A dola A) B) C E

ili iz k PARAGRAFTA YARDIMCI DÜŞÜNCE 5. Bu parçadan hareketle "el yazısı" ile ilgili olarak 1. Elle yazma, yavaş gerçekleşen bir eylem olsa da öğrenmeyi sağlamlaştırır. Elle yazma, klavye kullanmaya göre daha yavaş gerçekleşse de aslında bu durum, öğrenmenin güçlenmesini sağlar. Sinir bilimciler, ef yazısı kullanımının gittikçe azalmasının gelecek nesillerin okumayı II. El yazısı kullanımının azalması, ileride öğrenmeyi ciddi şekilde etkileyecektir. öğrenmesini etkileyeceğini düşünüyor. Her bir harfi elle çizmek, vücut hafızamız sayesinde alfabeyi kavrayışımızı geliştirir. Çocuklar üzerinde yapılan bir çalışma, alfabeyi elle yazarak öğrenenlerin harfleri tanımasının bilgisayarda yazarak öğrenenlere göre daha güçlü olduğunu gösteriyor. Benzer bir deney bilinmeyen bir alfabeyle yetişkinler üzerinde tekrarlandığında da aynı sonuç elde edilmiş. Harfleri el yazısı kullanarak öğrenenlerin alfabeyi daha iyi tanımanın yanı sıra beyinlerinde ses ve konuşma alanında da aktivasyon gözlenmiş. El yazısı, çocukların sadece daha kolay okumalarını değil yeni fikirler üretmelerini sağlar ve öğrendikleri bilgileri unutmamalarına yardımcı olur. III. Çocukların düşünsel gelişimine katkısının olup olmadığı araştırılmaktadır. IV. Klavye kullanımına göre daha geçici ve güç bir öğrenmeye sebep olur. yargılarından hangileri söylenemez? A) Ivett B) Ive EN D) Il ve IV TEST Eve TV 2A C) II ve Ill

10. (1) Sanatçılık hayali, çoğu kimsede kilit vurulmaz bir tutkudur. (II) Kişiler; yazar, çizer, boyar ve bir şeyler yapar. (III) Kimileri çevresinin yetenekli kişilerinden ders alır. (IV) Öğrendikleri kuralların ışığı altında kendi yapıtlarını üretirler. (V) Sabırla üretilenler, baş- kalarının beğenisine sunulur. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır? A) 1. cümlede, belirtisiz isim tamlaması kullanılmıştır. B) II. cümlede, iyelik eki almış bir isim bulunmaktadır. C) III. cümlede, belirtili isim tamlaması kullanılmıştır. D) IV. cümlede, zincirleme isim tamlamasına yer verilmiştir. E) V. cümlede, tamlayanı zamir olan isim tamlama- si vardır. 1. (1) (11) art na alt "Şe alt ģi "d US bi Y a fa

vardır? A) Tanık gösterme B) Tartışma C) Örneklendirme Karşılaştırma E) Öyküleme J kilerden hangisi (1) Köy enstitüleri, Cumhuriyet'in ilanının ardından girilen modernleşme sürecinde, kırdan başlayan bir kalkınma vizyonuna sahip planlı bir eğitim hamlesinin ürünüdür. (II) Köy enstitüleri kuramsal ve uygulamalı derslerinin yanı sıra, kültür ve sanata da geniş yer ayırmışlardır. (III) Uzun yıllar süren bir ulusal savaşın ardından, ülke- nin yüksek oranda bir kırsal nüfusa ve düşük bir eğitim düzeyine sahip olduğu göz önünde bulundurularak kıra öncelik veren eğitim odaklı bir kalkınma planlanmıştır. (IV) O dönemin aydınlanma ruhu ile köy enstitüleri viz- yonu birleşince ülke sathinda 1940-1948 yılları arasında 21 bölgede köy enstitüleri kurulmuştur. (V) Bu enstitüler; çağdaş kültürel, bilimsel ve uygulamalı bilgilerin sağ- landığı ortamlar olmalarının yanı sıra yere özgü içsel kaynaklardan beslenmeleri ile kalkınmanın lokomotifle- rinden olmuşlardır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III IV BKR-21221207- 12. Sınıf Deneme Sınavı E) V 5 resi Sar olar de olm çıla Bu liği 24. Tar kim ner Tar lanı ettic Bu aşa A) B) D

20. İnsanın, özgürlüğü pahasına bir güçlülük ardında koşması ya da başkalarından güçlü olmaya çalışırken kendi üzerindeki gücünü yitirmesi, yadırganacak bir özlemdir. Bir göreve yükselmek çetin bir iştir; insan çabaladıkça yeni güçlüklere sürüklenir, zaman zaman küçülür, onursuzluk yoluyla onur kazanır. ----, buralardaki insanın sonu ya yuvarlanmak ya da en azından gözden düşmek- tir. Pek iç açıcı bir şey değildir bu." Parçada boş bırakılan yeri anlamca bütünleyen ifade aşağıdakilerden hangisidir? A) Bu kazanç ona bir ömür yeter B) Yüksek görevlerin tabanı kaygan olur C) Lâkin bu mutluluğun tarifi yoktur onun için D) Dişiyle, tırnağıyla kazarak çıkar zirveye E) Ne gelirse nerden gelirse gelsin, diye düşünmez

6. 9 En küçük bavul benimki galiba. Kahır çektiğini bildiğim- den oturuyorum üzerine. Yolcuları bavullarıyla eşleştirme oyunu oynuyorum. Kim hangi yükü taşır? Yani hangi bavul kimindir? Yükünden tanınır mı insan? Bu parçada aşağıda verilenlerden hangisi yoktur? A) Soru sifati Bigi zamiri C) Kişi zamiri D) Belirtiolz isim tamlaması E) Belgisiz zamir

37.GÜN ğlaçlar / Ünlemler - 1 P 3. 4. Çözüm için izle OXD 75824 Koca Osman kalın sesiyle ocaklığın arkasından bağırdı: -Kimmiş o.gelen? Kadın: - Bildiğim tanıdığım yok. Bir Tanrı misafif ve abalı. Dağlı olacak. Koca Osman: - Dağlki, diye sordu. Demek dağlı, dağlı ha? Eh, hos geldi safalar getirdi. Gel gel şöyle ocağın başına, gel gel şuraya otur. Yağmur mu yağıyor? - Çiseliyor. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) İlgeç B) Bağlaç C Unlem D) Soru adili E) Soru belirteci (1) Gümüşün faydalanı Jül Sezar Dönemi'nden beri biliniyor. (II) Romalılar, küçük gümüş parçacıklarını yanıklanı, kesikleri, yaralan tedavi etmek için kullanırlardı. () Grekler 5.

B TYT / TÜRKÇE 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. B 36. Bu parçay hangisi se Barış Manço, modern bir Evliya Çelebi ve aynı zamanda ozanlık geleneğimizi devam ettiren çağdaş bir Türk oza- nıydı. Kıyafetleriyle ve uzun saçlarıyla bildiğimiz âşıklardan çok farklıydı. Onun elinde kopuz değil gitar vardı. Buna rağ- men insanlara türkülerimizi ve türkü formundaki şarkılarını sevdiriyor; arı Türkçesi, şarkılarında kullandığı atasözleri ve deyimleri ile insanlığa mesajlar veriyordu. "Barış der ki" diye başlayan dörtlüklerinde bir Karacaoğlan, bir Dadaloğlu oluveriyor; sevgiyi, güzel ahlakı, doğruluğu, dürüstlüğü, hoş- görüyü anlatan sanatı ile kâh Yunus Emre kâh Mevlâna olu- veriyordu. O bizlere manevi değerlerimize saygıyı geleneksel değerlerimize bağlılığı hatırlattı hep. Barış Manço geçmişten aldığı bu mirası kendi ifadeleri ile şöyle aktarmaktadır: "Ben dedelerimden ne miras almışsam onu kendi potamda eritip, bu aynadan çıkartıp karşı aynaya atıyorum. Karşı aynada da iyi karşılanıyor. Sağ olsunlar, Allah razı olsun. Ve tekrar bana yansıyor. Aynalar arası bir yansıma âdeta..." 35. Bu parçada altı çizili sözle Barış Manço'nun kendisiyle ilgili olarak anlatmak istediği aşağıdakilerden hangisi- dir? A) Kaleme aldığı eserlerinde millî değerlere fazlasıyla yer verdiği A) Deger miştir B) Türk risin C) Sar pla D) ES şa E E B) Türkçenin söyleyiş özelliklerini kendine has üslubuyla yansıttığı C) Modern Türk müziği ile türkülerimizi yeniden yorumladığı D) Gelenekten gelen değerlerle kendi bakış açısını kaynaş- tırdığı E) Müzik yaşantısında geçmişin izlerinin fazlasıyla hissedil- diği P E S

12. Güzelim köy evlerinde, meşe odunu yanan yer ocak- larında, na gibi Bizarmış kor yığınlarının önünde, kullanı- la kullanıla zar gibi incelmiş çaydanlıklarda pişen çayın lezzetinden, keyfinden güzel ne var? Bu cümleyle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangi- si yanlıştır? A) Zincirleme isim tamlaması vardır. B) Birden çok fillimist vardır. yanan kızarmış, incelmis C) Benzetme edati vardir gibi D) Kimi isimler yatır haldedir.-köy, mese E) Tamlayanı birden fazla olan ad tamlaması vardır. Tanlayar tanlana 79

B) 28 18.- Bu Almanca gazete, o dönemde Kutsal Roma Imparatorluğu dahilinde, özgür kent statüsünde bir yerleşim olan Strasbourg'da yayımlanıyordu. Diğer yönlerden bir gazetenin tüm unsurlarını taşısa da biçim olarak bugünkü gazetelerden ziyade, bir kitaba benziyordu. Gazetelerin, Osmanlı Devleti'ni de içeren Avrupa'nın karasal sınırlarına doğru tam yayılması 19. yüzyılı buldu. 20. yüzyılda, sömürgeciliğin bitişi gibi nedenlerle bağımsızlık kazanan ülkeler de ilk gazetelerine kavuştu. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? AB A Kuzey Denizi'nde yoğunlaşan ticaret, haber alma ihtiyacını artırmıştı ve haberler, denizciler yoluyla yayılıyordu Tarihte ilk gazeteler, 17. yüzyılda Orta ve Kuzey Avrupa'da yayımlandı; çeşitli dillerde, farklı farklı gazeteler söz konusuydu Johann Carolus tarafından 1605 yılında çıkarılan Önemli ve Anılmaya Layık Olayların Muhasebesi", dünyadaki ilk gazete kabul ediliyor B Gazetelerin tarihi, Antik Çağ'da Çin ve Roma gibi medeniyetlere kadar uzansa da bugünkü anlamda gazeteler Almanya'da doğdu PC00-SS.01 DES01 polimal E) Dünyadaki ilk gazete ve sonrakilerin kuruluş tarihleri her zaman merak edilmiştir, pek çok konuda olduğu gibi Almanlar bu konuda da öndedir sa 20. Sait Erk 6 sol Bu ara ya Lis Fa 19 S k E C

A A 20. Prekambriyen jeoloji üzerine çalışan bir araştırmacı, kendi alanıyla ilgili en önde gelen makalelerin jeologlar tarafından yazıldığından, bu makalelerin birlikte liste- lendiğinden ve birbirinin bulgularına dayandığından ne- redeyse emindir. Fakat insan iletişimi hakkında üretilen bilgilere vâkıf olmaya çalışan bir araştırmacı ya da öğ- renci, en azından yarım düzine bilimsel alanda tarama yapmalıdır. Aynı zamanda iletişim araştırmacısı bu ça- lışmaların çok farklı istikametlere doğru dağıldığını ve birbirlerinin bulgularına da dayanmadığını görecektir. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşa- ğıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Gerçeği anlamaya yönelik olarak gerçekleştirilen tüm yolculuklar, aslında felsefenin şemsiyesi altında bir- leşir B) Bununla birlikte bazı kuramlar kendilerini sadece dünyadaki düzenin nasıl işlediğini anlama faaliyeti ile sınırlandırmaz C) Aslında insani etkileşim üzerine eğilen birleşik ve sis- tematik bir disiplin alanının hayli yavaş gelişmesinin altında böyle bir durum yatmaktadır D) Ancak her kuramın kökeninde fikirler, varsayımlar, bazen sezgiler, tecrübeler, tahminler vardır E) İnsanın bir durum üzerine duyularından hareket ede- rek yargılarda bulunması, bilimsel kesinlik ilkesiyle ilişkilendirilemez

.:. BYT DENEME SINAVI 1. Bu testte sırasıyla, Türkçe ile ilgili 40 soru vardı 2. Cevaplarınızı cevap kâğıdınızın Türkçe Testi içi TÜRKÇE (1) İnsanların temelde yönlendirilerek kontrol altında tutulabilen bilinçli dikkat ve duyularının algıladığı ve odağının yönlendirdiği bilinçsiz dikkat olmak üzere iki dikkat sistemi bulunur. (II) Bir kimse iki dik- kat sistemini de aynı konuya veya olaya odakladığında işten elde edilen verim, tek dikkate bağlı olarak yapılan işin ortaya koyduğun- dan daha fazladır. (III) İnsan bir göreve odaklanırken bilinçli dikkat çalışır durumdadır ancak bilinçsiz dikkat onu devre dışı bırakabilir. (IV) Büsbütün sessiz olan bir ortamda küçük bir çıtırtı, iç çekiş veya bir kalemin yere düşmesi dikkati dağıtarak verimliliği olumsuz yön- de etkileyebilir. (V) Ancak arka planda bir müziğin çalması bu tür gürültüleri örttüğünden bilinçsiz dikkati meşgul ederek bu olumsuz etkiyi en aza indirgeyebilir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) II D) IV E) V

1.- 4. soruları aşağıdaki bilgilere göre birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız. Dokuz binadan oluşan bir sitedeki binalar birden dokuza kadar numaralanmıştır. Bu binaların üçü mavi, üçü kırmızı, üçü de yeşildir. Binaların renkleriyle ilgili aşağıdaki bilgiler verilmiştir: 3. bina kırmızıdır. 1. ve 6. binalar aynı renktedir. Yeşil binaların hepsinin numarası tek sayıdır. 1. Buna göre, kaç binanın rengi kesin olarak bilinmektedir? A) 2 B) 3 C) 4 D) 5 E) 6

10. Üstü kabuk bağlamamış bir yarayı Bir kez daha yırtıyor her pazarlık Çünkü yemişler değil alınıp satılan Yağmalanmış umutlarıdır irgatların Gurbete çıktılarsa ilkyazla birlikte Dağıldılarsa verimli ovalara kışlaklarından Dönüp dolaşıyor tepelerinde bir alıcı kuş Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisinin örneği yok- tur? Öğrenilen geçmiş zamanla çekimli fiil demis, dedi Şimdiki zamanla çekimli basit fiil yırtıyor Ek fiilin olumsuzunu almış isim Şartlı birleşik zamanlı fiil Birleşik yapılı fiil, ye 2 kip