Roman Türleri Soruları

21. Tanzimat Dönemi romanları ile ilgili aşağıda veri- len bilgilerden hangisi yanlıştır? A) Araba Sevdası ( Recaizade Mahmut Ekrem): Yanlış Batılaşmanın yol açtığı komik durumlar B) Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat (Şemsettin Sami): Gör- meden evlilik, erkek baskısına dayalı aile şartları, kadınların esareti C) İntibah (Namık Kemal) : Yanlış kadınları sevme- nin doğurduğu yıkımlar D) Sergüzeşt ( Şemsettin Sami): Kölelik ve cariye- lik. E) Zehra (Nabizade Nazım): Kıskançlik ve kis- kançlığın yol açtığı olumsuzluklar

9. Türk edebiyatında kaleme alınan "ilk edebî roman" aşağıdakilerden hangisidir? Mehmet Rauf - Eylül b) Şemsettin Sami - Taaşşuk-i Talat ve Fitnat Namık Kemal - Intibah c) Ahmet Midhat - Felâtun Bey ile Râkim Efendi Nabizade Nazım - Karabibik

BILIMLERI YAYINLARI 6. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, "zengin uyak” kullanıl- mıştır? A) Hercai dilberden feragat etmez Bülbülün meskeni gülşenden gitmez BY Yollarda kalan gözlerimin nurunu yordum Kimdir o, nasıldır diye rüzgârlara sordum ) Kalbimse bu hengâmede kuşlar gibi ürkek Kalbim heyecandan dedi, artık dönelim, çek D) Bir gemle bağlanan yağız at şaha kalkıyor Gittikçe yükselen başı Allah'a kalkıyor E) Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede Bir muhabbetli sabah oldu Süleymaniye'de

in- 17. Yazar, eğlendirirken öğretmeye yönelik, edebî değer ta- şimayan romanlar yazmasının bilinçli bir tercih olduğunu "Ben edebî sayılabilecek hiçbir eser yazmadım. Çünkü eserlerimin çoğunu yazdığım sıralarda, memlekette ede- biyattan anlamayanlar, nüfusumuzun neredeyse yüzde doksan dokuzunu teşkil ediyordu. Benim emelim de ek- seriyete hitap etmek, onların dertlerine tercüman olmaya çalışmaktı. Bence, nüfusunun yüzde doksan dokuzu koyu cehaletten kurtarılamamış olan bir memlekette en basit fikirleri bile sökemeyen kimselere ‘edebî' eser ver- mek, aç bir kimseye meyve ikram etmek kadar garip bir hareketti." sözleriyle ifade eder. Edebiyata yaklaşımı yönünden düşünüldüğünde bu sözleri söyleyen sanatçının aşağıdakilerden hangisi olduğu söylenebilir? A) Mehmet Rauf B) Samipaşazâde Sezai C) Ahmet Hâşim D) Ahmet Mithat Efendi E) Halit Ziya Uşaklıgil

EN 17./03/2004 3. Doku mühendisliği çeşitli destekleyici malzemeler, fiziksel, kimyasal etmenler ve hücreler kullanarak, hasar görmüş ya da kaybedilmiş dokuların kendi kendini yenilemesini sağlamayı amaçlayan teknolojiler üreten mühendislik alanıdır. Kemik doku üzerinde doku mühendisliği diğer dokulardakine göre daha kolaydır. Hem ülkemizde hem de yurt dışında kemik doku yenilenmesine yönelik çeşitli ürünler vardır. Ancak iskelet sistemindeki bir başka doku olan kıkırdak doku için durum bu kadar basit değildir. Kıkırdak dokuda damarlaşma olmadığından kapsamlı iyileşmenin pek mümkün olmaması ve eklem bölgelerinde doğru esnekliği yakalamadaki zorluk, bu alanda çalışan doku mühendislerinin karşılaştığı sorunların başında gelir. Bu parçadan hareketle; I. doku mühendisliğinin, hasarlı veya kaybedilmiş dokuları dışarıdan hiçbir madde kullanılmadan yenileyecek çalışmalar yaptığı, 11. kemik doku yenileme, geliştirme çalışmalarının daha sağlam deneyimlere dayandığı, III. kıkırdak doku alanındaki çalışmalarda, bu dokunun kendi yapısal özelliğinden kaynaklı birtakım zorluklarla karşılaşıldığı LIMIT YAYINLARI yargılarından hangilerine ulaşılabilir? Aðalnız 11 B) Yalnız III Sivell DI ve III EX 1l ve III 4. Hem okur hem de izleyici olarak son görmeye o kadar alışmışız ki... Köprü Kitaplar koleksiyonu için yazdığım Rana Sesini Bırak'la ilgili okullardaki söylesilerde,

2. Şeyh Galip, "Hüsn ü Aşk"ın mukaddimesinde, kitabın yazılış hikâyesine yer verir. Bu hikâye özetle şöyledir: Devrin şairlerinin bulunduğu bir toplantıda Nabi'nin "Hayrabat" adlı mesnevisi övülürken o düzeyde bir mesnevinin artık yazılamayacağı söylenir. Çok genç olmasına karşın şairliğine güveni tam olan Galip, bir süre dinledikten sonra Nabi'nin, mesnevisinde yeni bir yol açmadığını, orta malı sözler söylemekle iyi şair olunamayacağını belirterek "Hayrabat"ı aşacak bir mesnevi yazacağına söz verir ve böylece ortaya "Hüsn ü Aşk" çıkar. Bu parçada şair, “orta malı sözler söylemekle iyi şair olunamayacağı” sözüyle aşağıdakilerden hangisini anlatmak istememiştir? A) Şairlerin eskileri taklit etmekten kaçınması gerektiğini B) Alışılmışın dışına çıkmadan iyi şiire ulaşılamayacağını C) Şiirde büyüklüğün, yenilik getirmekle mümkün olabileceğini D) Şiirin alışılmış duyarlılıklardan farklı bir tutum gerektirdiğini E) Yeni olan her sözün şiir sayılmasının yanlış olduğunu

12. 1. Kal Himmet, 17. yüzyılın başlarında yaşamış Alevi- Bektaşi inanışını yansıtan şiirler yazmıştır. VI. "Tarikatname", "Hayretname" gibi eserleri bulunan ve Hacı Bayram Veli'nin öğrencilerinden olan Eşrefoğlu Rumi, didaktik tarzda şiirler yazmıştır. III.) “Risaletü'n Nushiyye", "Divan" adlı eserleriyle tanınan Hacı Bayram Veli, Bayramiye tarikatını kurmuş bir mutasavvıftır. Cm IV. Marifetname adlı eseriyle tanınan Erzurumlu İbrahim Hakkı, tasavvuf dışında astronomi ve matematik ilmiyle de uğraşmıştır. V. 78. yüzyıl halk şairi olan Dertli , “Sergüzeştname" adlı eseriyle hem halk şiiri hem de divan şiiri geleneğini yansıtan şiirler yazmıştır. Yukarıdaki açıklamaların hangi ikisinde bilgi yanlısı vardır? A) I. ve II. B) II. ve III. D) III. ve V. C)/1. ve V. E) IV. ve V.

Tanz 1.B 2. B 3.0 1. 1. 11. geren bir aşkı konu edinmiştir. II. kahramanlarıdır. Batılı ölçütlere göre ilk realist roman Özelligine sa Çamlıca'da tanıştığı Periveş Hanım arasında Yazar, alafranga bir yaşam süren Bihruz Beyller Türk edebiyatının ilk tarihî roman özelligini taşır. bazı olaylar anlatılır. Adil Giray, Şehriyar romanın Kitapta II. Selim Dönemi'nde Iran'la yaşanan III. Sevgilisi yerine onun çirkin ablası ile evlendirilen Müştak Bey'in başına gelenlerin anlatıldığı tek perdele bir töre komedisidir. Bu eserde görücü usulüyle N. Yazarın 19. yüzyılın sonlarına doğru yazdığı yirmi beş kitaptaki otuz hikâyeden meydana gelen külliyatın ortak adıdır. Bu eser Tanzimat Dönerni Türk evliliğin zararları anlatılmıştır. hikâyesinde önemli bir yere sahiptir. Yukarıda aşağıdaki eserlerden hangisi hakkında bilgi yoktur? B) Akif Bey A) Cezmi D) Letaif-i Rivayat C) Şair Evlenmesi E) Araba Sevdası

KONU VE ANA DÜŞÜNCE 21.11.20 mus ta 3. erçek en en Söz un elerin Doğadaki birçok canli gibi planktonların da ekosistemde bazı görevleri bulunur. Dimetil sülfür olarak adlandinlan ve bir kimyasal olan maddenin atmosfere salınmasinda kokolit türü planktonlar rol oynamaktadır. Atmosfere karışan bu kimyasal, burada oksijenle birleşir ve ortaya sülfat adı verilen madde çıkar. Dimetil sülfür ile oksijenin birleşmesi aslında oldukça önemli bir olaydır. Birleşme sonucunda ortaya çıkan sülfat, dünya iklimi için ciddi derecede önemli bir rol üstlenir. Bilim insanlarının bu alandaki araştırmaları, sülfatin atmosferde yer alan su buharının yoğunlaşmasına yardımcı olduğunu göstermiştir. Yani atmosferde meydana gelen yağış olayları için sülfat gerekli bir maddedir. ET Kokolit adlı planktonların sayıları büyük bir hızla azalmakta olduğuna göre, bu parçadan hareketle, yakın gelecekte dünyanın yaşayacağı sorunlar arasında, i, ak LİMİT YAYINLARI 1. Atmosferde dimetil sülfür adlı gaz hızla artacak ve planktonlar tamamen yok olacaktır. II. Oksijen ile dimetil sülfürün birleşmesiyle oluşan sülfür, çevre kirliliği yaratacaktır. III. Atmosferde yeterli sülfat olmayacak ve dünyaya yeterli yağış düşmeyecektir. şeklinde numaralanmış olanlardan hangileri' olacaktır? A) Yalnız! B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III Bilim insanlar dünyanın küresel iklim değişimi

D) Mehmet Rauf E) Hüseyin Cahit Yalçın 6)Aşağıdakilerden hangisi Ahmet Haşim'in yapıtlarından biri değildir? A) Göl Saatleri B) Piyale C) Gurabahane-i Laklakan D) Bize Göre E) Eski Şiirin Rüzgarıyla 7)Fransız sembolistlerinin etkisiyle alışılmadık imgeler kurmuştur. "Elhan-1 Şita" daki "beyaz lerze" (beyaz titreyiş), bunlardan biridir. Bu tutumu, Ahmet Mithat'ın Servet-i Fünuncuları alaya alan "Dekadanlar" makalesini yazmasına yol açmıştır. Bu parçada sözü edilen sanatçı, aşağıdakilerden hangisidir? A) Mehmet Fuat B) Tevfik Fikret C) Ahmet Haşim D) Cenap Şahabettin E) Hamdullah Suphi maisi Cenan Sahabettin'le Ahmet Hasimi

11. Eurovision yarışmalarında iki Türk bestesi, daha eleme sırasında yarış dışı bırakıldı. Jüri, kendisine yapılan bir ihbarı değerlendirerek bu besteleri Ba- ti'dan alınmış saydı. Tartışması hâlâ sürüyor. Yal- niz Eurovision yarışmasına katılanlar değil, piyasa- da kapış kapış satılan nice Türk plaklarının da di- şarıdan yürütme olduğu erbabınca söyleniyor. Ör- neğin, Yahya Kemal'in ünlü Sessiz Gemi şiiri, us- talıkla modern bir Fransız bestesine oturtulmuş. Avaz avaz söyleniyor. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han- gisi ön plana çıkmaktadır? A) Karşılaştırma D) Tanımlama C) Örnekleme D) Alintılama Ey Öyküleme

1. İnsanın anlatmaya dayanan ilk sanat eseri olarak ortaya koyduğu türün destan olduğu konusunda araştırmacıların çoğu birleşir. Bu destanların da akılda kalması kolay olduğu için manzum olarak vücut bulduğu söylenir. Gerçekten de çeşitli toplumların edebiyatlarına bakıldığında başlangıçta destanın olduğu, bunların çoğunun da manzum olarak düzen- lendiği görülür. Destani masal, efsane, menkibe, halk hikâyesi gibi türler takip eder. Saydığımız tür- lerin hepsi de anlatma esasına dayanan edebî tür- lerdir. Bu bakımdan bizde Tanzimat'la başlayan ve ......... başlangıcını destana kadar götürmek mümkündür. . Parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? - - A) gezi yazısı - şiirin B). modern hikâye - romanin C) fiyatro - romanin D) eleştiri - makalenin E) tiyatro - makalenin

2022 KPSS / Genel Yetenek 18. Çe bil 16. Vüs'at O. Bener, insanı hayatta tutan şeylerin ait olma duygusu, ilişkiler ve bağlılıklar olduğunu yansı- tır. ---. O, bundan hareketle yazılarında mücadele yeteneğini kaybetmiş karakterlerle bizi ümitsizliğin zirvesine taşır. İçimizde yaşattığımız kaybedeni or- taya çıkartır. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? rul du lal ör Ö et tu B Clit A A) Hiçbir ilişki tek taraflı yürütülmez B) Dünya ile mücadelemizde bunlar olmadan ayak- ta kalmamız mümkün değildirt C) Olmazsa olmazımız da bu noktadan doğar D) İnsan ilişkisinin anlatılmadığı bir yazım ürünü yoktur E) Her zaman doğru bildiğini savunmuş ve asla pes etmemiştir B U a 19.

L .. Tanzimat edebiyatının her iki döneminde de yer alan sanatçı, Moliere'den yaptığı çeviri ve adaptelerle tanınmış- tır. Moliere'in oyunlarının bazıları direkt çeviri bazıları ise uyarlamadır. Türk edebiyatında ilk adapte tiyatro oyunlarını yazmıştır. Çevirilerinde ve adaptelerinde halk diline ve yerel ağza yer vermiştir . Zoraki Tabip, Zor Nikâhı, Tartuf, Meraki bu eserlerden bazılarıdır. Tiyatroya o kadar önem vermiştir ki Bursa valiliği sırasında ilk Türk tiyatro binasını kurmuş ve memurlarını tiyatroya gitmeye mecbur tutmuştur. Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir? A) Ahmet Mithat Efendi B) Namık Kemal C) Direktör Ali Bey D) Abdülhak Hamit Tarhan E) Ahmet Vefik Paşa de değerlendirilebilir: