Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri Soruları

I. Bir gün sabah sabah kapıyı vursam,
II. Kim o dersin uykulu sesinle içerden.
III. Saçların dağınıkdır, mahmursundur.
IV. Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim,
V. Ki daha sisler kalkmamıştır Haliçten.
Turgut Uyar'a ait yukarıda numaralanmış dizelerin han-
gisinde herhangi bir yazım yanlışı yapılmamıştır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
I. Bir gün sabah sabah kapıyı vursam, II. Kim o dersin uykulu sesinle içerden. III. Saçların dağınıkdır, mahmursundur. IV. Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim, V. Ki daha sisler kalkmamıştır Haliçten. Turgut Uyar'a ait yukarıda numaralanmış dizelerin han- gisinde herhangi bir yazım yanlışı yapılmamıştır? A) I B) II C) III D) IV E) V
2014 91
8. Aşağıdakilerin hangisinde herhangi bir olay ya da durum, asıl
sebebinden daha başka bir sebebin, genellikle de daha güzel
bir sebebin sonucu olarak gösterilmemiştir?
A) Almanın yüzin kızartdı nükteden bâd-ı hazân
ille nâzük gussa birle bagrını kan eyledi
B) Irmeden vuslata hicrâna irişdük ammâ
Anlasam bari bidâyet mi nihâyet mi nedür
C) Seni gelür işidüp bâğa yâsemen cânâ
Çıkup o şevk ile duvara reh-güzâra bakar
D) Nâk-i pâyine yetem der ömrlerdir muttasil
Başını taştan taşa urup gezer âvâre su
EX Müzeyyen oldi reyâhin bezendi bâğ-ı çemen
Meğer ki bâğa haber geldi yârdan bu gece
Diğer Sayfaya Geçiniz.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
2014 91 8. Aşağıdakilerin hangisinde herhangi bir olay ya da durum, asıl sebebinden daha başka bir sebebin, genellikle de daha güzel bir sebebin sonucu olarak gösterilmemiştir? A) Almanın yüzin kızartdı nükteden bâd-ı hazân ille nâzük gussa birle bagrını kan eyledi B) Irmeden vuslata hicrâna irişdük ammâ Anlasam bari bidâyet mi nihâyet mi nedür C) Seni gelür işidüp bâğa yâsemen cânâ Çıkup o şevk ile duvara reh-güzâra bakar D) Nâk-i pâyine yetem der ömrlerdir muttasil Başını taştan taşa urup gezer âvâre su EX Müzeyyen oldi reyâhin bezendi bâğ-ı çemen Meğer ki bâğa haber geldi yârdan bu gece Diğer Sayfaya Geçiniz.
37. Oğuz Atay'ın oyunlar ve tuzaklarla dolu ironik romanlarını
yorumlarken bir yandan aşırı yoruma düşme, öbür yandan me-
1
tinleri ehlileştirme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Kimi zaman,
belki de çoğu zaman demeliydim sanırım. Yorum sanatı evrilip
||
çevrilebilir; rahatsız ediciliği, giderilmiş bir duruma getirir.
IV
Yine de metinde okuyucuyu rahatsız edecek, ürkütecek tek
V
bir sözcük bile varsa nihayetinde bulacaktır okuyucuyu.
Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisi fiilimsi
değildir?
A) I
B) II
C) III
D) IV E) V
tes
11.
III.
IV
V.
No
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
37. Oğuz Atay'ın oyunlar ve tuzaklarla dolu ironik romanlarını yorumlarken bir yandan aşırı yoruma düşme, öbür yandan me- 1 tinleri ehlileştirme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Kimi zaman, belki de çoğu zaman demeliydim sanırım. Yorum sanatı evrilip || çevrilebilir; rahatsız ediciliği, giderilmiş bir duruma getirir. IV Yine de metinde okuyucuyu rahatsız edecek, ürkütecek tek V bir sözcük bile varsa nihayetinde bulacaktır okuyucuyu. Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisi fiilimsi değildir? A) I B) II C) III D) IV E) V tes 11. III. IV V. No
na-
le-
ci-
9. Üzdün diyememiş de Neşet Ertaş, "Yazımı kışa çevirdin." demiş
sevdiğine. Gönül Dağı türküsü için zamanında şöyle söylemiş:
"Demiri kızdırırlar da derinin üstüne basarlar ya, işte o 'dağ'dır.
Gönül de öyle dağlanıyor." demiş. "Gönül Dağı” demek “gönül
yanığı, gönül yarası" demek oluyor yani. Özledim diyememiş de
"Göğnüm hep seni arıyor." demiş.
Bu parçada yazarın Neşet Ertaş'ın sözlerinde öne çıkardığı söy-
leyiş özelliği aşağıdakilerden hagisidir?
A) Görünür yaşantıları perdeli anlatımla örtmek V
B) Olumsuz durumları müzik eserlerine soz olarak aktarmak
C) İçte kalması gereken hisleri herkese açık hâle getirmek
D) Soyut duyguları somut yaşam öğeleri ile anlatmak
E) Kısa ruh hâllerini uzun cümelerle açmak
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
na- le- ci- 9. Üzdün diyememiş de Neşet Ertaş, "Yazımı kışa çevirdin." demiş sevdiğine. Gönül Dağı türküsü için zamanında şöyle söylemiş: "Demiri kızdırırlar da derinin üstüne basarlar ya, işte o 'dağ'dır. Gönül de öyle dağlanıyor." demiş. "Gönül Dağı” demek “gönül yanığı, gönül yarası" demek oluyor yani. Özledim diyememiş de "Göğnüm hep seni arıyor." demiş. Bu parçada yazarın Neşet Ertaş'ın sözlerinde öne çıkardığı söy- leyiş özelliği aşağıdakilerden hagisidir? A) Görünür yaşantıları perdeli anlatımla örtmek V B) Olumsuz durumları müzik eserlerine soz olarak aktarmak C) İçte kalması gereken hisleri herkese açık hâle getirmek D) Soyut duyguları somut yaşam öğeleri ile anlatmak E) Kısa ruh hâllerini uzun cümelerle açmak
5.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikileme, görevi yönüyle öte-
kilerden farklıdır?
A) Mücadelemiz hep devam etti, başarıya giden bu yolda düşe
kalka ilerledik.
B) Seminerde konuşmacılardan biri, hızlı hızlı konuşunca bazı
dinleyiciler tarafından uyarıldı.
C) Serin serin esen rüzgârın etkisiyle yorgunluğumuzu üzerimiz-
den attık.
D) Sana söylediklerimin yalan olmadığının er geç anlaşılacağın-
dan eminim.
E) Ne zamandır senin gibi güçlü kuvvetli bir rakip çıkmamıştı kar-
şima.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikileme, görevi yönüyle öte- kilerden farklıdır? A) Mücadelemiz hep devam etti, başarıya giden bu yolda düşe kalka ilerledik. B) Seminerde konuşmacılardan biri, hızlı hızlı konuşunca bazı dinleyiciler tarafından uyarıldı. C) Serin serin esen rüzgârın etkisiyle yorgunluğumuzu üzerimiz- den attık. D) Sana söylediklerimin yalan olmadığının er geç anlaşılacağın- dan eminim. E) Ne zamandır senin gibi güçlü kuvvetli bir rakip çıkmamıştı kar- şima.
8. Edebiyatın önemli bir türü olan seyahatnameler;
yazıldığı dönemin tarihine, siyasetine, sosyal ya-
şamına, kültürüne, âdetlerine önemli ölçüde ----
Seyyah, tanıklık ettiği coğrafyanın tarihini; yöne-
tim, moda, gelenek, yaşam tarzı, yaşam standardı
- olmasına rağmen, bir zaman mevcut olan dü-
zeni geleceğe taşımaktadır.
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakiler-
den hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) ışık tutmaktadır - değişmiş
B) yer vermektedir - benimsenmiş
C) yol göstermektedir - kaybolmuş
D) değinmektedir - ilerlemiş
E) imkân tanımaktadır - unutulmuş
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
8. Edebiyatın önemli bir türü olan seyahatnameler; yazıldığı dönemin tarihine, siyasetine, sosyal ya- şamına, kültürüne, âdetlerine önemli ölçüde ---- Seyyah, tanıklık ettiği coğrafyanın tarihini; yöne- tim, moda, gelenek, yaşam tarzı, yaşam standardı - olmasına rağmen, bir zaman mevcut olan dü- zeni geleceğe taşımaktadır. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakiler- den hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) ışık tutmaktadır - değişmiş B) yer vermektedir - benimsenmiş C) yol göstermektedir - kaybolmuş D) değinmektedir - ilerlemiş E) imkân tanımaktadır - unutulmuş
A
gr
ihtişamıyla gerçekleştirdikleri nöbet değişimine yetişlle-
meyebilir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde
"özne" yoktur?
B) II
A) I
C) II
D) IV
E) V
15. (1) Evini kalbinde taşıyanlara, evini aramaktan vazgeç-
meyenlere tutuldum hep. (II) Mutsuzluğa deli divane si-
ğınanlara yaklaşmadım hiç. (III) Kusurlarını açık edenler,
kusurlarından kalbini tekrar tekrar inşa edenler benim
sade sakinliklerine talip olduklarımdır. (IV) Kalbimdeki
evimin odalarını aydınlatır peşinde olduğum masumiyet.
(V) Kiriyle, pasıyla ve yoksunluklarıyla hâlâ masum kal-
makta direnenler var, bunu görmüyor musunuz?
Bu parçada numaralanmış cümlelerin özellikleri aşa-
ğıdakilerin hangisinde yanlış verilmiştir?
A) I. cümle: birleşik - olumlu - fiil - devrik
B) II. cümle: birleşik - olumsuz - fiil - devrik
C) III. cümle: birleşik - olumlu - isim - kurallı
D) IV. cümle: birleşik - olumlu - fiil - devrik
E) V. cümle: birleşik - olumsuz - isim - kurallı
Yardımsever
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
A gr ihtişamıyla gerçekleştirdikleri nöbet değişimine yetişlle- meyebilir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde "özne" yoktur? B) II A) I C) II D) IV E) V 15. (1) Evini kalbinde taşıyanlara, evini aramaktan vazgeç- meyenlere tutuldum hep. (II) Mutsuzluğa deli divane si- ğınanlara yaklaşmadım hiç. (III) Kusurlarını açık edenler, kusurlarından kalbini tekrar tekrar inşa edenler benim sade sakinliklerine talip olduklarımdır. (IV) Kalbimdeki evimin odalarını aydınlatır peşinde olduğum masumiyet. (V) Kiriyle, pasıyla ve yoksunluklarıyla hâlâ masum kal- makta direnenler var, bunu görmüyor musunuz? Bu parçada numaralanmış cümlelerin özellikleri aşa- ğıdakilerin hangisinde yanlış verilmiştir? A) I. cümle: birleşik - olumlu - fiil - devrik B) II. cümle: birleşik - olumsuz - fiil - devrik C) III. cümle: birleşik - olumlu - isim - kurallı D) IV. cümle: birleşik - olumlu - fiil - devrik E) V. cümle: birleşik - olumsuz - isim - kurallı Yardımsever
6.
gini
D) Hayatın sadece zor ve acı tarafıyla karşılaşıldığında
değil, güzelliklere kavuşmaya çabalarken de sabırlı
olmak gerekmektedir.
E) insanlığın ortak tecrübesi, her durumda sabreden
kişinin olumlu sonuçlarla karşılaştığını, sabrının kar-
şılığını aldığını göstermiştir.
1. Fiziksel ve sözel gibi çeşitleri olan saldırganlık, baş-
kalarına zarar vermek amacıyla yapılan davranıştır.
II. Şiddet; hedef kişiye vurma, yaralama, tekmeleme,
dövme, gasp gibi aşırı ve ölçüsüz fiziksel zarar veren
bir davranıştır.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bi-
çimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerin hangisidir?
A) Fiziksel zarar vermeye yönelik aşırı bir davranış olan
şiddet; fiziksel ve sözel türleri olan saldırganlığın fizik-
sel türüdür.
nsinsvig nig
B) Başkalarına fiziksel ve moral yönden zarar vermek,
saldırganlık ile şiddetin ortak yönüdür.
eis
Yayınlan
C) Şiddette vurma, yaralama gibi aşırı ve ölçüsüz davra-
nışlar olduğu hâlde şiddetin bir türü olan saldırganlık-
ta, eylem söz konusu değildir.
D) Şiddette, sadece başkalarına yönelik aşırı ve ölçüsüz
zarar verme söz konusudur; saldırganlıkta ise kişinin
kendisine de zarar vermesi vardır.
E) Kişiye, fiziksel ya da moral yönünden zarar veren şid-
det; başkalarına zarar vermek amacı taşıyan saldır-
ganca bir davranıştır.
8.
E)
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
6. gini D) Hayatın sadece zor ve acı tarafıyla karşılaşıldığında değil, güzelliklere kavuşmaya çabalarken de sabırlı olmak gerekmektedir. E) insanlığın ortak tecrübesi, her durumda sabreden kişinin olumlu sonuçlarla karşılaştığını, sabrının kar- şılığını aldığını göstermiştir. 1. Fiziksel ve sözel gibi çeşitleri olan saldırganlık, baş- kalarına zarar vermek amacıyla yapılan davranıştır. II. Şiddet; hedef kişiye vurma, yaralama, tekmeleme, dövme, gasp gibi aşırı ve ölçüsüz fiziksel zarar veren bir davranıştır. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bi- çimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerin hangisidir? A) Fiziksel zarar vermeye yönelik aşırı bir davranış olan şiddet; fiziksel ve sözel türleri olan saldırganlığın fizik- sel türüdür. nsinsvig nig B) Başkalarına fiziksel ve moral yönden zarar vermek, saldırganlık ile şiddetin ortak yönüdür. eis Yayınlan C) Şiddette vurma, yaralama gibi aşırı ve ölçüsüz davra- nışlar olduğu hâlde şiddetin bir türü olan saldırganlık- ta, eylem söz konusu değildir. D) Şiddette, sadece başkalarına yönelik aşırı ve ölçüsüz zarar verme söz konusudur; saldırganlıkta ise kişinin kendisine de zarar vermesi vardır. E) Kişiye, fiziksel ya da moral yönünden zarar veren şid- det; başkalarına zarar vermek amacı taşıyan saldır- ganca bir davranıştır. 8. E)
8- Aşağıda verilen cümledeki isim ve sifat tamlamalarını bulunuz. İsim tamlamalarının çeşidini yazınız. (20 p)
Gelmiş geçmiş en iyi günlerdi, gelmiş geçmiş en kötü günlerdi; hem bilgelik çağıydı hem ahmaklık; hem inancın
devrydi hem şüpheciliğin; hem aydınlık hem karanlık bir mevsimdi; umudun bahari, umutsuzluğun kışıydı.
9-Asağıda verilen cümledeki imla hataları nı düzeltip uygun noktalama işaretlerini de yerine koyunuz. (10 p)
"ahmet mithat efendi öğüt ve ders verici ( ) didaktik bir roman anlayışını benimsemiştir()
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
8- Aşağıda verilen cümledeki isim ve sifat tamlamalarını bulunuz. İsim tamlamalarının çeşidini yazınız. (20 p) Gelmiş geçmiş en iyi günlerdi, gelmiş geçmiş en kötü günlerdi; hem bilgelik çağıydı hem ahmaklık; hem inancın devrydi hem şüpheciliğin; hem aydınlık hem karanlık bir mevsimdi; umudun bahari, umutsuzluğun kışıydı. 9-Asağıda verilen cümledeki imla hataları nı düzeltip uygun noktalama işaretlerini de yerine koyunuz. (10 p) "ahmet mithat efendi öğüt ve ders verici ( ) didaktik bir roman anlayışını benimsemiştir()
2- Ohio Eyalet Üniversitesinde Rubab Khan ön-
derliğindeki bir ekip tarafından incelenen yıl-
dız, gök bilimcilerin 2008'deki bir süpernova-
yı açıklamasına yardımcı olabilir.
Yukarıdaki cümlede aşağıdakilerden hangi-
si yoktur.
A Birleşik eylem
BOluş eylemi
Etken fiil
D Geçişsiz fiil
Edilgen çatılı eylemsi
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
2- Ohio Eyalet Üniversitesinde Rubab Khan ön- derliğindeki bir ekip tarafından incelenen yıl- dız, gök bilimcilerin 2008'deki bir süpernova- yı açıklamasına yardımcı olabilir. Yukarıdaki cümlede aşağıdakilerden hangi- si yoktur. A Birleşik eylem BOluş eylemi Etken fiil D Geçişsiz fiil Edilgen çatılı eylemsi
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Humma ya da sarıhumma virüse bağlı hastalıktır. Virüs,
maymunlardan sivrisinek aracılığıyla insana bulaşır. Ba-
zen insanlar da özellikle şehirlerde birinci konak olarak
bulaşmaya neden olabilir. Etkili bir aşının varlığına rağ-
men birçok Afrika ve Güney Amerika ülkesinde birçok
hastalığın önemli nedenlerinden biridir. Sarı tabiri de bazı
hastalarda görülen sarılık semptomundan gelir. Sıtmada
olduğu gibi sivrisineklerden korunmak büyük önem ta-
şır. Sarıhummanın bulunduğu bölgelere gidenlerden ya
da bölgelerden diğer ülkelere geçenlerden sarıhumma
alaşısı olduklarını belgelendirmeleri istenir. Sarıhumma
1700'lerde İtalya, Fransa, İspanya ve İngiltere'de patlak
vermişti. On dokuzuncu yüzyılda İspanya'da 300.000 kişi-
nin sarıhummadan öldüğü düşünülüyor. Yirminci yüzyılın
başlarında hastalığın insana bulaşma yönteminin anla-
şılmasına ve aşının bulunmasına rağmen bugün bile bu
hastalıktan binlerce kişi ölmektedir.
Date:
40. Bu parçaya göre,
Aşı olmak
Sivrisineklerden uzak durmak
IN Hijyene dikkat etmek
fiillerinden hangileri hummadan korunma yolların-
dandır?
A) Yalnız I
D) ve II
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) II ve III
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Humma ya da sarıhumma virüse bağlı hastalıktır. Virüs, maymunlardan sivrisinek aracılığıyla insana bulaşır. Ba- zen insanlar da özellikle şehirlerde birinci konak olarak bulaşmaya neden olabilir. Etkili bir aşının varlığına rağ- men birçok Afrika ve Güney Amerika ülkesinde birçok hastalığın önemli nedenlerinden biridir. Sarı tabiri de bazı hastalarda görülen sarılık semptomundan gelir. Sıtmada olduğu gibi sivrisineklerden korunmak büyük önem ta- şır. Sarıhummanın bulunduğu bölgelere gidenlerden ya da bölgelerden diğer ülkelere geçenlerden sarıhumma alaşısı olduklarını belgelendirmeleri istenir. Sarıhumma 1700'lerde İtalya, Fransa, İspanya ve İngiltere'de patlak vermişti. On dokuzuncu yüzyılda İspanya'da 300.000 kişi- nin sarıhummadan öldüğü düşünülüyor. Yirminci yüzyılın başlarında hastalığın insana bulaşma yönteminin anla- şılmasına ve aşının bulunmasına rağmen bugün bile bu hastalıktan binlerce kişi ölmektedir. Date: 40. Bu parçaya göre, Aşı olmak Sivrisineklerden uzak durmak IN Hijyene dikkat etmek fiillerinden hangileri hummadan korunma yolların- dandır? A) Yalnız I D) ve II B) Yalnız II C) Yalnız III E) II ve III
16. (1) Münazara grupları, grubun sözcüsü durumunda
olan bir başkan ve 2-3 konuşmacıdan oluşur. (II)
Konuya hazırlık için gruplara kısa bir süre (bir iki
saat) verilir. (III) Jüri, genellikle münazaranın yapıla-
cağı gün seçilir. (IV) Tüm kişiler "tartışma kuralları”
konusunda bilgilendirilir. (V) Jüri, kendilerine verilen
hazır formlardaki ölçütlere göre konuşmacıları pu-
anlar.
KA42
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi-
sinde münazara ile ilgili bir bilgi yanlışı yapıl-
mıştır?
A) I
Pano Yayınevi
B) II C) III D) IV E) V
4
19
KA 43
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
16. (1) Münazara grupları, grubun sözcüsü durumunda olan bir başkan ve 2-3 konuşmacıdan oluşur. (II) Konuya hazırlık için gruplara kısa bir süre (bir iki saat) verilir. (III) Jüri, genellikle münazaranın yapıla- cağı gün seçilir. (IV) Tüm kişiler "tartışma kuralları” konusunda bilgilendirilir. (V) Jüri, kendilerine verilen hazır formlardaki ölçütlere göre konuşmacıları pu- anlar. KA42 Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi- sinde münazara ile ilgili bir bilgi yanlışı yapıl- mıştır? A) I Pano Yayınevi B) II C) III D) IV E) V 4 19 KA 43
P
Aşağıdaki dizelerin hangisinde sifat kullanılmamıştır?
A) Hangi düğüm çözülür nazla, sitemle, kinle
Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle
BY Kalkarım her sabah kötü bir günde
Yüreğim zindanda, sevgim sürgünde
C) Biraz sonra evlerin ışıkları yanacak
Karanlık bir köşede durup dikileceğim
DY Senin için ırmağa karışıyor denizler
Can meyvesi kırıyor dalları senin için
EX Gözyaşların yağmurdu, ıslatırdı içimi
O yemyeşil gözlerin bahardı gözlerimde
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
P Aşağıdaki dizelerin hangisinde sifat kullanılmamıştır? A) Hangi düğüm çözülür nazla, sitemle, kinle Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle BY Kalkarım her sabah kötü bir günde Yüreğim zindanda, sevgim sürgünde C) Biraz sonra evlerin ışıkları yanacak Karanlık bir köşede durup dikileceğim DY Senin için ırmağa karışıyor denizler Can meyvesi kırıyor dalları senin için EX Gözyaşların yağmurdu, ıslatırdı içimi O yemyeşil gözlerin bahardı gözlerimde
eğildir. (III)
Fe konmuş
yle donan-
sefeyle do-
, müzikteki
yi görürüz.
rin hangi-
E) V
arak sergi-
klerken'de.
emektedir.
e zedelen-
n bireysel
plum var-
içinde ele alan "kültür şiiri"dir.
er
10. Saatler geçmiyordu () gün ağarmak bilmiyordu.
"Ah () bu ne uzun gece ()" diye düşündü. Havanın
buz gibi etkisini iliklerinde duydu () Artık sönmeye
yüz tutmuş ateşin közlerini bir araya getirerek isin-
maya çalıştı ()
Bu parçada yay ayraçla belirtilen yerlere aşağı-
dakilerin hangisinde verilen noktalama işaret-
leri sırasıyla getirilmektedir?
A)) () () () ()
C) (.) (1) (.) (.) (.)
B) () () (.) (.) (.) se
D) :) (!) (:) (.) (...)
E) () (...) (!) (.) (.)
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
eğildir. (III) Fe konmuş yle donan- sefeyle do- , müzikteki yi görürüz. rin hangi- E) V arak sergi- klerken'de. emektedir. e zedelen- n bireysel plum var- içinde ele alan "kültür şiiri"dir. er 10. Saatler geçmiyordu () gün ağarmak bilmiyordu. "Ah () bu ne uzun gece ()" diye düşündü. Havanın buz gibi etkisini iliklerinde duydu () Artık sönmeye yüz tutmuş ateşin közlerini bir araya getirerek isin- maya çalıştı () Bu parçada yay ayraçla belirtilen yerlere aşağı- dakilerin hangisinde verilen noktalama işaret- leri sırasıyla getirilmektedir? A)) () () () () C) (.) (1) (.) (.) (.) B) () () (.) (.) (.) se D) :) (!) (:) (.) (...) E) () (...) (!) (.) (.)
13.
SOR
Toros Dağları, göğsünü Akdeniz'in ilık meltemlerine açmış,
||
karlı dorukların eteklerinde, Yörük kilimi gibi üstünde
|||
bütün renklerin çiçeklendiği yaylalar, çam, ardıç, köknar,
IV
sedir ağaçları ve meyve bahçeleri ile iç içedir.
V
Bu cümlede altı çizili bölümlerin hangisinde ad tamlaması yoktur?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
13. SOR Toros Dağları, göğsünü Akdeniz'in ilık meltemlerine açmış, || karlı dorukların eteklerinde, Yörük kilimi gibi üstünde ||| bütün renklerin çiçeklendiği yaylalar, çam, ardıç, köknar, IV sedir ağaçları ve meyve bahçeleri ile iç içedir. V Bu cümlede altı çizili bölümlerin hangisinde ad tamlaması yoktur? A) I B) II C) III D) IV E) V
14. Cumhuriyet Dönemi sanatçılarından bazıları için Anadolu'ya ve halka
yönelme ortak bir ülkü olmuştur. Her şair kendi yaşantısı, yetişmesi
ve yeteneği ölçüsünde bu ülküye katkıda bulunmak istemiştir. Ancak
çoğu Anadolu'ya dıştan baktığı ya da yaşamı Anadolu yaşamıyla
bütünleşmediği için gereği gibi yapamamıştır bunu. Bu yüzden de
bu şiirler istenilen etkiyi yaratamamış, pek başarılı olamamıştır ve
şairlerin bu türdeki şiirlerinden pek azı bugüne taşınabilmiştir.
Aşağıdaki edebî topluluklardan hangisi bu parçada sözü edilen
sanat anlayışını benimsemiştir?
sep
halk X
Yedi Meşaleciler
B) Beş Hececiler
C) Garipçiler M
D) II. Yeniciler
E) Maviciler
gr
16. Bil
SÖ
ha
şii
de
şe
S
g
ta
E
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
14. Cumhuriyet Dönemi sanatçılarından bazıları için Anadolu'ya ve halka yönelme ortak bir ülkü olmuştur. Her şair kendi yaşantısı, yetişmesi ve yeteneği ölçüsünde bu ülküye katkıda bulunmak istemiştir. Ancak çoğu Anadolu'ya dıştan baktığı ya da yaşamı Anadolu yaşamıyla bütünleşmediği için gereği gibi yapamamıştır bunu. Bu yüzden de bu şiirler istenilen etkiyi yaratamamış, pek başarılı olamamıştır ve şairlerin bu türdeki şiirlerinden pek azı bugüne taşınabilmiştir. Aşağıdaki edebî topluluklardan hangisi bu parçada sözü edilen sanat anlayışını benimsemiştir? sep halk X Yedi Meşaleciler B) Beş Hececiler C) Garipçiler M D) II. Yeniciler E) Maviciler gr 16. Bil SÖ ha şii de şe S g ta E