Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri Soruları

Safranbolu evleri; kentsel konumlanıyla, işlevselliği ve estetiğ
bir çizgide birleştiren mükemmel mimarileri ile geleneksel
Türk evleri içinde önemli bir yere sahiptir. Adeta ziyaretçilerini
büyüleyen bu evlerin dış görünümünde beyaz badana,
köşelerde siyah ve kahverengi ahşap dikmeler ve aynı renk
pencere kapakları karakteristiktir. Safranbolu evlerinin en
önemli özelliklerinden biri de insanların birbirlerine duydukları
saygıyı yansıtmasıdır. Her ev, bir diğerinin güneşini
kesmeyecek şekilde yapılmıştır. Mimarideki ince düşünce
bununla da sınırlı değildir elbet. Sofa denilen ortak kullanım
alanında ortada büyük bir havuz vardır ve devir daim ile
su sürekli akmaktadır. Amaç konuşulan meselelerin diğer
odadakiler tarafından duyulmasını önlemektir. Evlerin giriş
kapısında biri ince, diğeri kalın iki adet tokmak vardır. Ince
tokmağı, kapıya gelen kadın misafir çalar, böylece kadın ev
sahibi misafirini karşılar, kalin tokmağı ise erkek misafir çalar,
erkek ev sahibi misafiri karşılar.
26. Bu parçada Safranbolu evleri ile ilgili aşağıdakilerin
hangisine değinilmemiştir?
A) Tipik özelliklerinin nelerden oluştuğuna
B) Fiziksel görünüşlerinin nasıl olduğuna
C) Mimari anlayış olarak ne zaman ortaya çıktığına
D) Bazı yapısal unsurlarla neyin amaçlandığına
E) Planlarında gözetilen amacın ne olduğuna V
✓
ETÖznel yaklaşım
✓
27. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Niteleyici ifadeler
Berekçeli yargı
CIKarsılastırma
D) Açıklayıcı anlatım
4<YAYINLARI
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
Safranbolu evleri; kentsel konumlanıyla, işlevselliği ve estetiğ bir çizgide birleştiren mükemmel mimarileri ile geleneksel Türk evleri içinde önemli bir yere sahiptir. Adeta ziyaretçilerini büyüleyen bu evlerin dış görünümünde beyaz badana, köşelerde siyah ve kahverengi ahşap dikmeler ve aynı renk pencere kapakları karakteristiktir. Safranbolu evlerinin en önemli özelliklerinden biri de insanların birbirlerine duydukları saygıyı yansıtmasıdır. Her ev, bir diğerinin güneşini kesmeyecek şekilde yapılmıştır. Mimarideki ince düşünce bununla da sınırlı değildir elbet. Sofa denilen ortak kullanım alanında ortada büyük bir havuz vardır ve devir daim ile su sürekli akmaktadır. Amaç konuşulan meselelerin diğer odadakiler tarafından duyulmasını önlemektir. Evlerin giriş kapısında biri ince, diğeri kalın iki adet tokmak vardır. Ince tokmağı, kapıya gelen kadın misafir çalar, böylece kadın ev sahibi misafirini karşılar, kalin tokmağı ise erkek misafir çalar, erkek ev sahibi misafiri karşılar. 26. Bu parçada Safranbolu evleri ile ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Tipik özelliklerinin nelerden oluştuğuna B) Fiziksel görünüşlerinin nasıl olduğuna C) Mimari anlayış olarak ne zaman ortaya çıktığına D) Bazı yapısal unsurlarla neyin amaçlandığına E) Planlarında gözetilen amacın ne olduğuna V ✓ ETÖznel yaklaşım ✓ 27. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Niteleyici ifadeler Berekçeli yargı CIKarsılastırma D) Açıklayıcı anlatım 4<YAYINLARI
Bu,Şam'a ikinci gelişimdir, diye söze başladı, ama birincisinde pek toy idim, babam sürre katibi
HÜLLE
olarak alayla Mekke'ye giderken benide götürüyordu; haciliğim oradan geliyor, yirmisine yeni
basmıştım, aşağı yukarı kırk senelik olay..
insan kendi memleketinden uzaklaşıp da böyle başka irkların yerleştiği aynı isimli yerlere gitti mi
bilmediği, görmediği şaşılacak olaylarla karşılaşmak, bir takım serüvenler geçirmek ister. Çoğu kez,
bunları yapamadığı içindir ki seyahatinde abartıcı, hatta yalancı olarak döner.Bire bin katmak, habbeyi
kubbe yapmak, fili yılana yutturmak... İşte yolculuğun eskiden, resimli gazete ve sinema yüzyılından
önceki amacı bunlar idi.
Fakat benim başımdan, Şam'da bugün bile iç yüzüne iyice akü erdiremediğim çok meraklı bir olay
geçmişti... Derebeylik çağına ait romanları hatırlatan bir gizli nikah.... Bilmediğim, bir güzel kadınla/bir
gece, düğünsüz, derneksiz evlenmiş, sabaha karşı da ayrılmıştım... Hem, bir daha, birbirimizi
görmemek şartıyla! Bu kadın, belki de, kırk sene sonra ikinci defa ayak bastığım şu şehirde sağdır,
çoluk çocuk sahibidir.
Ben anlatayım, siz isterseniz inanmayınız..
Bir ikindi üstü, yarı kır, yarı şehir, pek kalabalık olmayan bir semtte yabancı yabancı dolaşıyor,
<<Evveli Şam, ahiri Şam!>> diye övdüğümüz memlekette beğenilecek hiçbir şeye rastgelmeyerek toz,
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
Bu,Şam'a ikinci gelişimdir, diye söze başladı, ama birincisinde pek toy idim, babam sürre katibi HÜLLE olarak alayla Mekke'ye giderken benide götürüyordu; haciliğim oradan geliyor, yirmisine yeni basmıştım, aşağı yukarı kırk senelik olay.. insan kendi memleketinden uzaklaşıp da böyle başka irkların yerleştiği aynı isimli yerlere gitti mi bilmediği, görmediği şaşılacak olaylarla karşılaşmak, bir takım serüvenler geçirmek ister. Çoğu kez, bunları yapamadığı içindir ki seyahatinde abartıcı, hatta yalancı olarak döner.Bire bin katmak, habbeyi kubbe yapmak, fili yılana yutturmak... İşte yolculuğun eskiden, resimli gazete ve sinema yüzyılından önceki amacı bunlar idi. Fakat benim başımdan, Şam'da bugün bile iç yüzüne iyice akü erdiremediğim çok meraklı bir olay geçmişti... Derebeylik çağına ait romanları hatırlatan bir gizli nikah.... Bilmediğim, bir güzel kadınla/bir gece, düğünsüz, derneksiz evlenmiş, sabaha karşı da ayrılmıştım... Hem, bir daha, birbirimizi görmemek şartıyla! Bu kadın, belki de, kırk sene sonra ikinci defa ayak bastığım şu şehirde sağdır, çoluk çocuk sahibidir. Ben anlatayım, siz isterseniz inanmayınız.. Bir ikindi üstü, yarı kır, yarı şehir, pek kalabalık olmayan bir semtte yabancı yabancı dolaşıyor, <<Evveli Şam, ahiri Şam!>> diye övdüğümüz memlekette beğenilecek hiçbir şeye rastgelmeyerek toz,
1
Buz?
YAYILARI
9. Bir okur, sevdiği şiiri okumadan başka; okuyup 11.0
tanidiktan sonra başka bir insandır. Çok sevdiği-
niz, sizi sarhoşa çeviren şiirierle ilk karşılaşmala-
rinizi anımsayın. Gece uykunuz açılmıştır. Bir da- I
ha bir daha okumak, ezberlemek, yakınlarınıza din-
letmek istersiniz okuduğunuz şiiri. Şiirin size verdi-
ği bu çoşkunun nedeni duyarlılığınızı dile getirme- !
si, kendinizde var sandığınız duygulan çözümlesi-
dir. O duygular bir katkıdır tüm duygulanniza. Artik
değişmiş, zenginleşmiştir kişiliğiniz
1
TY-T
Bu parçaya göre bir şiirin sevilmesi, aağıdaki-
lerden hangisini taşımasıyla ilgilidir?
B) Duruluk
D) Uyumluluk
A) Etkileyicilik
C) Yalınlık
E) Özellik
I
1
y
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
1 Buz? YAYILARI 9. Bir okur, sevdiği şiiri okumadan başka; okuyup 11.0 tanidiktan sonra başka bir insandır. Çok sevdiği- niz, sizi sarhoşa çeviren şiirierle ilk karşılaşmala- rinizi anımsayın. Gece uykunuz açılmıştır. Bir da- I ha bir daha okumak, ezberlemek, yakınlarınıza din- letmek istersiniz okuduğunuz şiiri. Şiirin size verdi- ği bu çoşkunun nedeni duyarlılığınızı dile getirme- ! si, kendinizde var sandığınız duygulan çözümlesi- dir. O duygular bir katkıdır tüm duygulanniza. Artik değişmiş, zenginleşmiştir kişiliğiniz 1 TY-T Bu parçaya göre bir şiirin sevilmesi, aağıdaki- lerden hangisini taşımasıyla ilgilidir? B) Duruluk D) Uyumluluk A) Etkileyicilik C) Yalınlık E) Özellik I 1 y
TAYFA
YAYILARI
TY
17. Bir filozof, sirtinda "Köre yardım edin!" yazılı tabe-
la bulunan kör bir dilenciye işlerin nasıl gittiğini sor-
muş. O da işlerin pek iyi gitmediğinden şikâyette
bulunmuş. Filozof, dilencinin sırtındaki tabelanın
arkasını çevirip şunu yazmış: "Bahar geliyor ama
ben yine göremeyeceğim." Birkaç hafta sonra di-
lencinin bulunduğu bölgeden gerçerken tekrar fi-
lozof tekrar hatrını sormuş. Dilenci "İşler çok şükür
açıldı, sana teşekkür ediyorum. ne yazmıştın ben
de merak ediyorum." demiş.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki-
lerden hangisi söylenemez?
A) Öyküleyici anlatıma yer verilmiştir.
B) Doğrudan anlatım kullanılmıştır.
C) Dolaylı anlatım kullanılmıştır.
D) Açıklayıcı bir anlatım kullanılmıştır.
E) Paragrafın bir iletisi vardır.
8
1
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
TAYFA YAYILARI TY 17. Bir filozof, sirtinda "Köre yardım edin!" yazılı tabe- la bulunan kör bir dilenciye işlerin nasıl gittiğini sor- muş. O da işlerin pek iyi gitmediğinden şikâyette bulunmuş. Filozof, dilencinin sırtındaki tabelanın arkasını çevirip şunu yazmış: "Bahar geliyor ama ben yine göremeyeceğim." Birkaç hafta sonra di- lencinin bulunduğu bölgeden gerçerken tekrar fi- lozof tekrar hatrını sormuş. Dilenci "İşler çok şükür açıldı, sana teşekkür ediyorum. ne yazmıştın ben de merak ediyorum." demiş. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) Öyküleyici anlatıma yer verilmiştir. B) Doğrudan anlatım kullanılmıştır. C) Dolaylı anlatım kullanılmıştır. D) Açıklayıcı bir anlatım kullanılmıştır. E) Paragrafın bir iletisi vardır. 8 1
33. Sahaflarda aylak aylak dolaşırken tesadüfen tanıştığım
yazarın o ilk şiir kitabını okuduktan sonra elimden bir daha
düşüremedim eserlerini. Şiir, hikâye, roman, tiyatro... Her
türlü eserini okumuşumdur. Beni ne etkiledi derseniz tek bir
özelliğinden bahsedemem. Bir kere o, tam anlamıyla bir dil
işçisidir. Kendi diline bu kadar hâkim ve âşık birini görme-
dim. Hiç kimsede olmayan bir üslubu var. Cümlelerinde,
dizelerinde asker kökenli olmasının etkisi hemen görülür.
Kelimeler ve cümleler, inci gibi dizilmiş âdeta. Hem eserleri-
ni okurken anlamadığınız hiçbir kelime veya cümle yok. Ge-
reksiz yere kullanmaz hiçbir kelimeyi. Sıkılmadan okutuyor
kendini her bir eseri. Okurken durmak istemiyorsunuz, zaten
durmanız için de önünüze hiçbir engel çıkmıyor.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen yazarın
ve eserlerinin dil ve anlatım özelliklerinden biri değildir?
B) Özgünlük
C) Aklilik
A) Özlülük
Q
Sadelik
E) Duruluk
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
33. Sahaflarda aylak aylak dolaşırken tesadüfen tanıştığım yazarın o ilk şiir kitabını okuduktan sonra elimden bir daha düşüremedim eserlerini. Şiir, hikâye, roman, tiyatro... Her türlü eserini okumuşumdur. Beni ne etkiledi derseniz tek bir özelliğinden bahsedemem. Bir kere o, tam anlamıyla bir dil işçisidir. Kendi diline bu kadar hâkim ve âşık birini görme- dim. Hiç kimsede olmayan bir üslubu var. Cümlelerinde, dizelerinde asker kökenli olmasının etkisi hemen görülür. Kelimeler ve cümleler, inci gibi dizilmiş âdeta. Hem eserleri- ni okurken anlamadığınız hiçbir kelime veya cümle yok. Ge- reksiz yere kullanmaz hiçbir kelimeyi. Sıkılmadan okutuyor kendini her bir eseri. Okurken durmak istemiyorsunuz, zaten durmanız için de önünüze hiçbir engel çıkmıyor. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen yazarın ve eserlerinin dil ve anlatım özelliklerinden biri değildir? B) Özgünlük C) Aklilik A) Özlülük Q Sadelik E) Duruluk
dakâr, ailesi-
erbiye eden,
erhametli in-
adına önem
m de devlet
Onlar cum-
önce- yine
man değer
i paragraf
M
Genel bir yaklaşım içinde çocuk kimliği benim yazınım-
da önemli bir yer tutuyor.
II. Coeuk kişiliği benim için en etkili, en temiz hikâye kişi-
liği.
35 1.
III. Belleğini yeni kuruyor, bu bellek temiz bir bellek.
IV. Bunun için seçiyorum çoğunluk onları.
V. Çocuk öğretilmiş değer yargılarının hep dısındadır.
VI. Yani yardım almadan, duygularıyla düşünceye geçire-
mediği bir bellek ediniyor.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi sondan
ikinci olur?
A) II.
11
B) I
CLIV
D) V. E) VI.
37.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
dakâr, ailesi- erbiye eden, erhametli in- adına önem m de devlet Onlar cum- önce- yine man değer i paragraf M Genel bir yaklaşım içinde çocuk kimliği benim yazınım- da önemli bir yer tutuyor. II. Coeuk kişiliği benim için en etkili, en temiz hikâye kişi- liği. 35 1. III. Belleğini yeni kuruyor, bu bellek temiz bir bellek. IV. Bunun için seçiyorum çoğunluk onları. V. Çocuk öğretilmiş değer yargılarının hep dısındadır. VI. Yani yardım almadan, duygularıyla düşünceye geçire- mediği bir bellek ediniyor. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi sondan ikinci olur? A) II. 11 B) I CLIV D) V. E) VI. 37.
Anlation bozulduğu
→Camledel ak
yanlışını bulunuz
Charginda
Arınç, tezkere öncesinde ve sonrasında Amerikalı
yetkililerle yaptığı görüşmelerde, Irak konusunda
tavsiyelerde bulunduğunu ancak bu tavsiyelerin
tutulmadığından yakındı.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
Anlation bozulduğu →Camledel ak yanlışını bulunuz Charginda Arınç, tezkere öncesinde ve sonrasında Amerikalı yetkililerle yaptığı görüşmelerde, Irak konusunda tavsiyelerde bulunduğunu ancak bu tavsiyelerin tutulmadığından yakındı.
6.
O gece, eve geç gelmiştim kimseyi uyandırmadan ya-
tağa geçtim ama uyuyamadım sabah annemin sesini
duyduğumda gözlerimden uyku akıyordu.
Bu cümlede geçen "gözlerimden uyku akıyordu"
ifadesinde aşağıdaki söz sanatlarından hangisi
vardır?
A) Kinaye
DYTK
Iktibas
Bistiare
d
C) Tevriye
EXTelmih
9.
10
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
6. O gece, eve geç gelmiştim kimseyi uyandırmadan ya- tağa geçtim ama uyuyamadım sabah annemin sesini duyduğumda gözlerimden uyku akıyordu. Bu cümlede geçen "gözlerimden uyku akıyordu" ifadesinde aşağıdaki söz sanatlarından hangisi vardır? A) Kinaye DYTK Iktibas Bistiare d C) Tevriye EXTelmih 9. 10
5.
4. Romantizmin doğuşunda son derece önemli rol
|
oynayan sosyal gelişme, burjuva sınıfının hürriyet,
eşitlik, adalet, demokrasi mücadelesinin sonucu
olan Fransız İhtilali'dir. Buna zamanla oluşan realizm
||
|||
akımına duyulan tepkiyi, İngiltere'de gelişen duygu
okulunu, Diderot, Montesquieu, Voltaire, Rousseau
IV
gibi XVIII. yüzyıl Aydınlanma Çağı filozoflarının
V
bireyi öne çıkaran düşüncelerini de ilave etmek
gerekir.
Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde
bir bilgi yanlışı vardır?
A)
B) II C) III D) IV E) V
Modernizm akımı ile ilgili aşağıdaki yargılardan
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
5. 4. Romantizmin doğuşunda son derece önemli rol | oynayan sosyal gelişme, burjuva sınıfının hürriyet, eşitlik, adalet, demokrasi mücadelesinin sonucu olan Fransız İhtilali'dir. Buna zamanla oluşan realizm || ||| akımına duyulan tepkiyi, İngiltere'de gelişen duygu okulunu, Diderot, Montesquieu, Voltaire, Rousseau IV gibi XVIII. yüzyıl Aydınlanma Çağı filozoflarının V bireyi öne çıkaran düşüncelerini de ilave etmek gerekir. Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır? A) B) II C) III D) IV E) V Modernizm akımı ile ilgili aşağıdaki yargılardan
A
11.
A
A
1. DENEME
----; 12. yüzyılda ortaya konmuş, dinî - tasavvufî bir
eserdir. tarafından söylenen şiirlerden oluşur.
adı verilen bu şiirler, Tanrı hakikatini ifade eden
nitelikte olup genellikle yarım kafiye ve dörtlük nazım
biriminin kullanılmasıyla meydana gelmiştir.
Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
AY Divân-ı Hikmet - Ahmet Yesevî - Hikmet
B) Atabetü'l Hakayık - Edip Ahmet Yüknekî - Nasihat
Kutadgu Bilig - Yusuf Has Hacib - Koşuk
Divân-ü Lugâti't Türk - Kâşgarlı Mahmud - İlahi
E) Dede Korkut Hikâyeleri - Dede Korkut - Manzume
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
A 11. A A 1. DENEME ----; 12. yüzyılda ortaya konmuş, dinî - tasavvufî bir eserdir. tarafından söylenen şiirlerden oluşur. adı verilen bu şiirler, Tanrı hakikatini ifade eden nitelikte olup genellikle yarım kafiye ve dörtlük nazım biriminin kullanılmasıyla meydana gelmiştir. Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? AY Divân-ı Hikmet - Ahmet Yesevî - Hikmet B) Atabetü'l Hakayık - Edip Ahmet Yüknekî - Nasihat Kutadgu Bilig - Yusuf Has Hacib - Koşuk Divân-ü Lugâti't Türk - Kâşgarlı Mahmud - İlahi E) Dede Korkut Hikâyeleri - Dede Korkut - Manzume
7.
Türk sinemasının en temel eksiği yaslanacak bir dramatik
geleneğinin olmaması Edebiyatımızda birbirinden besle-
nen ya da birbirine karşı çıkarak, isyan ederek var olan
kuşaklardan bahsedilebilir.
- Biz çok özel bir iki örnek di-
şında kendi özgün dilini yaratamamış anonim bir sinema-
dan kişisel, hikâye karşıtı bir "sanat" sinemasına atladık.
Böylece arada ciddi bir uçurum oluştu. Birkaç sıra dışı iyi
örnek dışında sanat sinemamızın neredeyse karikatürize
kalmasının, seyirciden kopmasının temel sebebi bu.
Bu parçada boş bırakılan yere
PARAGRAFTA
1. Sanatçılarımız sinemanın gelişimine her anlamda
olumlu katkılar sağladılar.
II. Fakat sinemamızda büyük bir gelenek boşluğu var.
III. Ne yazık ki sinemamız için böyle bir durumdan söz et-
mek mümkün değil,
cümlelerinden hangileri getirilemez?
A) Yalnızl
B) Yalnız
D) II ve III
C) Ive II
(E) II ve III
TES
1.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
7. Türk sinemasının en temel eksiği yaslanacak bir dramatik geleneğinin olmaması Edebiyatımızda birbirinden besle- nen ya da birbirine karşı çıkarak, isyan ederek var olan kuşaklardan bahsedilebilir. - Biz çok özel bir iki örnek di- şında kendi özgün dilini yaratamamış anonim bir sinema- dan kişisel, hikâye karşıtı bir "sanat" sinemasına atladık. Böylece arada ciddi bir uçurum oluştu. Birkaç sıra dışı iyi örnek dışında sanat sinemamızın neredeyse karikatürize kalmasının, seyirciden kopmasının temel sebebi bu. Bu parçada boş bırakılan yere PARAGRAFTA 1. Sanatçılarımız sinemanın gelişimine her anlamda olumlu katkılar sağladılar. II. Fakat sinemamızda büyük bir gelenek boşluğu var. III. Ne yazık ki sinemamız için böyle bir durumdan söz et- mek mümkün değil, cümlelerinden hangileri getirilemez? A) Yalnızl B) Yalnız D) II ve III C) Ive II (E) II ve III TES 1.
3.
D
Şanlıurfa ilinin yaklaşık 22 kilometre doğusunda bulunan Gö-
1
||
beklitepe, günümüzde sadece arkeoloji çevrelerinin değil, bü-
tün dünyanın en ilgi çeken mekânlarından biri hâline geldi. İn-
sanlığın çanak çömlek kullanımıyla henüz tanışmadığı zaman-
|||
lardan kalan bu ilgi çekici buluntunun Neolitik dönemde ve
(IV)
MÖ 9600 ile 7300 yılları arasında inşa edilmiş olduğu düşünü-
V
lüyor.
Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin yazımı yan-
liştır?
A) I
B) H
C) III
D) IV
E) V
24
6
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
3. D Şanlıurfa ilinin yaklaşık 22 kilometre doğusunda bulunan Gö- 1 || beklitepe, günümüzde sadece arkeoloji çevrelerinin değil, bü- tün dünyanın en ilgi çeken mekânlarından biri hâline geldi. İn- sanlığın çanak çömlek kullanımıyla henüz tanışmadığı zaman- ||| lardan kalan bu ilgi çekici buluntunun Neolitik dönemde ve (IV) MÖ 9600 ile 7300 yılları arasında inşa edilmiş olduğu düşünü- V lüyor. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin yazımı yan- liştır? A) I B) H C) III D) IV E) V 24 6
2.
Dillerin musikileşmesinde ve dillerin birbirinden
ayrı fonetik sistemlerle gelişmesinde; vatan
topraklarından yükselen sihirli seslerin, iklim ve
coğrafya özelliklerinin büyük etkisi vardır. Nitekim
Türk dilinin de müzikal gelişiminde Türk vatanlarının
etkisi bu sebeple yadsınamaz. Çünkü Türkçe,
tarih boyunca çeşitli vatanlarda işlenmiştir. Türkiye
Türkçesinin güzelliğinde en büyük coğrafi etki, 900
yıla varan bir zamandan beri, Anadolu ve Balkanlar
Türkiye'sinin etkisidir. Fakat Türkçe, tıpkı Türk
milleti gibi tarihin son dokuz asrında dünyanın üç
kıtası üzerinde lisani bir imparatorluk kurmuş ve bir
"imparatorluk dili" hâlinde işlenmiştir. Bu bakımdan
Türkçe, hüküm sürdüğü toprakların neresinde "güzel
bir ses" bulmuşsa onu kendi bünyesine almakta.
büyük kabiliyet göstermiştir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden
hangisine ulaşılamaz?
A) Türkçe, farklı kıtalarda konuşulan bir dil olmuştur.
B) Musiki bakımından en gelişmiş dil olarak Türkçe
kabul edilmiştir.
C) Coğrafya, dilin sesçil düzenine etkide
bulunmuştur.
D) Türk dili, farklı topraklarda yüzyıllarca
konuşulmuştur.
Kulla
B) Senli
C) Som
D) ikile
E) Öğ
4.
E) Yurt kavramı, dillerin gelişimindeki faktörlerden
biri olarak yer almıştır.
TÖF
Dü
SÖ
gö
bi
-A
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
2. Dillerin musikileşmesinde ve dillerin birbirinden ayrı fonetik sistemlerle gelişmesinde; vatan topraklarından yükselen sihirli seslerin, iklim ve coğrafya özelliklerinin büyük etkisi vardır. Nitekim Türk dilinin de müzikal gelişiminde Türk vatanlarının etkisi bu sebeple yadsınamaz. Çünkü Türkçe, tarih boyunca çeşitli vatanlarda işlenmiştir. Türkiye Türkçesinin güzelliğinde en büyük coğrafi etki, 900 yıla varan bir zamandan beri, Anadolu ve Balkanlar Türkiye'sinin etkisidir. Fakat Türkçe, tıpkı Türk milleti gibi tarihin son dokuz asrında dünyanın üç kıtası üzerinde lisani bir imparatorluk kurmuş ve bir "imparatorluk dili" hâlinde işlenmiştir. Bu bakımdan Türkçe, hüküm sürdüğü toprakların neresinde "güzel bir ses" bulmuşsa onu kendi bünyesine almakta. büyük kabiliyet göstermiştir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Türkçe, farklı kıtalarda konuşulan bir dil olmuştur. B) Musiki bakımından en gelişmiş dil olarak Türkçe kabul edilmiştir. C) Coğrafya, dilin sesçil düzenine etkide bulunmuştur. D) Türk dili, farklı topraklarda yüzyıllarca konuşulmuştur. Kulla B) Senli C) Som D) ikile E) Öğ 4. E) Yurt kavramı, dillerin gelişimindeki faktörlerden biri olarak yer almıştır. TÖF Dü SÖ gö bi -A
ey
iri
4.
17
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde
bilgi yanlışlığı yapılmıştır?
A) Edebiyat ile tarih birbirlerinin veri-
lerini kullanırlar.
B) Edebi eserlerin, tarihi anlama
yolunda etkin bir rolü vardır.
Tarihi roman yazmak için tarihi
vakalar hakkında bilgi sahibi olun-
ması gerekir.
Edebi eser ait olduğu toplumun
uygarlık değerlerinin aynası niteliği
taşıdığından tarih için bir kaynak
sayılır.
E) Tarih konulu romanlarda gerçek
aynen yazılır, değiştirilmez, kurgu
yoktur.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
ey iri 4. 17 Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bilgi yanlışlığı yapılmıştır? A) Edebiyat ile tarih birbirlerinin veri- lerini kullanırlar. B) Edebi eserlerin, tarihi anlama yolunda etkin bir rolü vardır. Tarihi roman yazmak için tarihi vakalar hakkında bilgi sahibi olun- ması gerekir. Edebi eser ait olduğu toplumun uygarlık değerlerinin aynası niteliği taşıdığından tarih için bir kaynak sayılır. E) Tarih konulu romanlarda gerçek aynen yazılır, değiştirilmez, kurgu yoktur.
7. 1. Kara menzilini aldın mı gönül
II. Derya deniz dağ taş demez aşardın
III. Evvel sen de yücelerden uçardın
IV. Şimdi enginlere mi indin gönül
Koşma nazım şeklinin biçim ve içerik özellikleri dikkate alı-
narak bir koşmanın ilk dörtlüğü oluşturulmak istense bu di-
zelerin sıralaması aşağıdakilerin hangisi olur?
A) II-IV-III-I
C) II-I-IV-III
Je, wew
E) III-IV-II-I
B) I-IV-II-III
D) IV-III-I-II
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
7. 1. Kara menzilini aldın mı gönül II. Derya deniz dağ taş demez aşardın III. Evvel sen de yücelerden uçardın IV. Şimdi enginlere mi indin gönül Koşma nazım şeklinin biçim ve içerik özellikleri dikkate alı- narak bir koşmanın ilk dörtlüğü oluşturulmak istense bu di- zelerin sıralaması aşağıdakilerin hangisi olur? A) II-IV-III-I C) II-I-IV-III Je, wew E) III-IV-II-I B) I-IV-II-III D) IV-III-I-II
1.
1940-1960 yıllar arasında bazı sanatçılar, Garip ve İkinci
Yeni hareketlerine katılmamışlardır. Kendine özgü tarz oluş-
turan bu sanatçılar edebiyatımızda herhangi bir toplulukta
yer almamış, sanat yaşamlarını bağımsız olarak sürdür-
müşlerdir; sade ve anlaşılır bir dille yazmışlardır. Genellikle
"serbest şiir anlayışını benimseyen bu sanatçılar, toplumsal
sorunları da dile getirmişler, ayrıca değişik insanlık durumla-
rını konu alan, bireyci, içe dönük şiirlere de ağırlık vermişler-
dir. Şiiri ideolojinin aracı olarak saymamışlardır.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen şairler
arasında yer almaz?
A) Cahit Zarifoğlu
C) Oktay Rifat
E) Behçet Necatigil
B) Erdem Beyazıt
D) Hilmi Yavuz
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
1. 1940-1960 yıllar arasında bazı sanatçılar, Garip ve İkinci Yeni hareketlerine katılmamışlardır. Kendine özgü tarz oluş- turan bu sanatçılar edebiyatımızda herhangi bir toplulukta yer almamış, sanat yaşamlarını bağımsız olarak sürdür- müşlerdir; sade ve anlaşılır bir dille yazmışlardır. Genellikle "serbest şiir anlayışını benimseyen bu sanatçılar, toplumsal sorunları da dile getirmişler, ayrıca değişik insanlık durumla- rını konu alan, bireyci, içe dönük şiirlere de ağırlık vermişler- dir. Şiiri ideolojinin aracı olarak saymamışlardır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen şairler arasında yer almaz? A) Cahit Zarifoğlu C) Oktay Rifat E) Behçet Necatigil B) Erdem Beyazıt D) Hilmi Yavuz