1980 Sonrası Türk Tiyatrosu Özellikleri Soruları

4. Dünya tarihinde yaşanan inişli çıkışlı dönemler, savaşlar, si- yasal, toplumsal, ekonomik çalkantılar bir şekilde dönemin sanat anlayışına da yansımıştır ve bundan sonra da yansı- ması kaçınılmazdır. Çünkü sanat gücünü, anlamını, biçimi- ni yaşamdan almaktadır. Sanatla yaşam arasındaki ilişki- nin doğası nedeniyle bu son derece anlaşılabilir bir şeydir. Dolayısıyla, postmodernizm döneminde dünyada yaşanan sorunların da sanat ürünlerini bir şekilde etkilemesi son de- rece doğaldır. Bu metinde aşağıdaki kavramlardan hangisi ile ilgili bir ayrıntıya yer verilmemiştir? A) Gerçekleşmiş beklenti BY Gerekçeli anlatım e Etkileşim DY Zorunluluk EÇıkarımda bulunma

28. Farklı canlılar tarafından üretilebilen bazı vitaminler aşağı- ar karams da verilmiştir. Exammos I. A vitamini II. C vitamini ibis. III. B vitamini IV. E vitamini Bu vitaminlerden hangileri insan vücudunda sentezle- nemeyip dışarıdan alınmalıdır? B) I ve II A) Yalnız III D) III ve IV Jan (8) 10 E) I, II ve IV C) II ve III

6. Aşağıdaki metinde yer alan yazım yanlışlarını düzeltiniz. (2+2+2+2+2p) Reşat Nuri Güntekin'in 1930 yılında yayımlanan "Yaprak Dökümü" adlı romanı, ele aldığı sorunlar ve konu itibariyle bugünki Türkiye şartlarında da güncelliğini korumaktadır. Bu romanın içeriğinin iyi irdelenerek günümüz Türk Toplumununda yüzyüze kaldığı temel bir soruna çözüm üretmede zemin oluşturacağı düşüncesindeyim.

si "Zekâyı belirleyen dir?" sorusuna cevap an arasında karşılıklı bir xademik başarı arasın- warındadır. Bu düzeyde emik başarının %25'ini ir. kısmının orijini genetik uz, zihinsel kodlama- genetik donanımlarla. ki zekâ düzeyi kişiden a bir süredir zekânın arin zekâ testlerinden bilim insanları arasın- metik farklılığın bir so- n hâle getirdi. büyük ölçüde kalıtı- ğun zekâsı ile ana-ba- düzeyde ilişki olduğu erinin zekâ gücü orta- ya da üstünde olabi- elirleyen zekâ özellik- er. A 40. Insomni, genellikle bir stres sonrasında başlayıp devam eden ya da şiddetlenebilen uyku problemidir. Tipik ola rak birkaç gün ile birkaç hafta arasında sürer ve üç ayı geçmez. Stres faktörünün ortadan kalkması ya da bireyin bu faktöre uyum sağlaması ile uyku yakınmaları azalır ve kaybolur. Bu hastalığı yaşayanlar sıklıkla gergin kişilerdir. Uyumak üzere yatağa yattıklarında hastalar tipik olarak akıllarındaki konular hakkında uzun uzun düşünür, bir önceki günün uğraşlarını gözden geçirir veya ertesi gün karşılaşacakları sorunlar için stratejiler geliştirirler. Genel likle uyumak için uğraştıklarını ancak çabalarının boşa çıkması sonucunda bunaldıklarını söylerler. Uykuya dal- makta güçlük çekmelerine rağmen televizyon seyretme gibi tekdüze işler sırasında uykuya rahatça dalarlar. Bu hastaların evden uzak olduğu zaman daha iyi uyumalan da tipiktir. Hasta, oturma odasında televizyon karşısında uyuyordur; daha sonra kalkıp yatağa yattığında tama- men uyanık olduğunu hisseder ve bir türlü uyuyamaz. Bu hastaların uyku bozukluğunu düşündürecek başka tibbi ve psikiyatrik hastalıkları yoktur. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ula- şılabilir? eis A) Kimi hastalık durumlarında ortaya çıkan insomni du- rumunu yaşayan hastalar, stresli hållerini yönetmek için psikolojik desteğe başvurarak rahatlama sağlar. lar. B) Tekdüze işler sırasında uykuya kolayca dalabilen insomni hastaları, uyumaları gereken sırada uyuma çabalarına rağmen strese bağlı olarak zihinleri başka şeylerle meşgul olduğundan uyuyamazlar. C) Stresli durumlara uyum sağlayarak ya da stresi orta- dan kaldırarak rahatlama sağlanılan insomni ileri yaş faktöründen büyük oranda etkilenir. D) Insomni; farklı bir hastalığa bağlı olarak ortaya çıkan ve ruhsal bir rahatsızlık olarak tanımlanan, uzun süre- lerde tedavi edilebilen bir problemi ifade eder. E) Uyumak yerine başka şeyler düşünerek uyku du- rumunu bozan stres yüklü kişiler, zaman içinde bu davranışı kronik olarak gerçekleştirirler ve düzelmesi mümkün olmayan başka hastalıklara yakalanırlar. eis DİKKAT: 1. 1416 1. Bu testte sırasıyla Ahlak Bilgisi dersi rina ait toplam 20 2. Cevaplarınızı, ce Çayönü yerleşkesi yılları arasında, kü kurdukları köylerin dikkat çeken taş kerpiçten konutla yaşıyorlardı. Gür çakmak taşındar taştan tabaklar kullanmaktaydıl Kadınların b imal ediyork yapmasını yatakları sa kez bakırı i ilk eşyalar, sakinleri k Diyarbakır- göre Çayön retici Maden III Doğal lardır. çıkarımla A) Yalnız

ir. a- SI e e 17. Eskiden opera binası olan, sonra yıllarca boş kalan ve son dönemlerde restore edilip büyük bir kütüphaneye dönüştürülen bir bina karşılıyor beni. Henüz içine girme- meme rağmen ihtişamıyla gözlerimi kamaştırıyor. Derin bir nefesle kitap kokusunu içime çekerken opera binası- nin birinci locasından insanları izliyorum. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? tom A) Bir isim hem niteleme hem de belirtme sıfatı almış- tır. B) Birden fazla belirtisiz isim tamlamasına yer verilmiş- tir. C Bir tane zincirleme isim tamlaması vardır. D) Belirtili isim tamlaması kullanılmıştır. E) Sıra sayı sıfatına yer verilmiştir. Diğer sayfaya geçiniz.

Aşağıdakilerin için cümlenin başına kişi adılı getirilmesi gerekir? A) Şiirinizi programın sonunda okuyacağım. B) Romanınızın kahramanlarını seçerken nelere dikkat edi- yordunuz? hangisinde anlam belirsizliğini gidermek C) Gönderdiğin mektubu okumaya fırsatım olmadı henüz. D) Evi okula yakın olduğu için otobüse binmiyor. E) Buraya taşındığını daha yeni öğrendim.

20. L. Aşçımızın spesiyal yemeğini öneririm size. ILPsikoloji alanında eğitim görmemiş kişiler bile bu konuda yorum yapıyor. III. Ödüller, sataşmalar, polemikler tek yankılanma yolu olup çıktı. Aşağıdaki Türkçe sözcüklerden hangisi numaralanmış cümlelerde geçen yabancı sözcüklerden her- hangi birinin karşılığı değildir? A) Söz dalaşı B) Özel C) Ünlü D) Ruh bilimi

4. Orhan Hançerlioğlu, üstün bir betimleme ve gözlem gücü ile yeni teknikler denemesine rağmen aceleci tutumuyla yazdıklarını kontrol etmemiş olması, bir sava hizmet eden kahramanlarının yazarının güdümünden kurtulamaması, ele aldığı fantastik konuları olay örgüsü içinde eritememiş olması vb. sebeplerle Türk romancılığına fazla bir şey katamamıştır. Bu parçada söz edilen yazarla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Gözlem yeteneğiyle bazı yeni yöntemler kullandığına B) Belirli bir düşünceyi dile getiren kişilere yer verdiğine C) Eserlerinin belirli bir teze dayandığına D) Tümüyle gerçekçi bir yazar olduğuna E) Hayali konuları başarılı bir şekilde işlemediğine IKASI

9. Eleştirmenler bir sanatçıyı değerlendirirken hayat hikâyesi den çok, ortaya koyduğu eserlerini dikkate almalıdır. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdak lerden hangisidir? A) Gereksiz sözcük kullanımı B) Tamlayan eksikliği C) Çatı uyuşmazlığı D) Dolaylı tümleç eksikliği E) Özne-yüklem uyuşmazlığı

---- 8. TÜBİTAK ödülü, onur belgesi ve üstün başarı belgesi alınca öğretmenimizin - cümlesi aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa deyimin anlamına uygun kullanılmamasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu ortaya çıkar? A) ayağı yerden kesildi. C) başı göğe erdi. B) ağzı kulaklarına vardı. D) yüreği soğudu. rdir?

1. TBMM dönemiyle ilgili, aşağıdakilerden hangisinde 1.'de verilenin II.'ye ortam hazırladığı savunulamaz? A) Hiyanet-i Vataniye Kanunu'nun çıkarılması - TBMM'ye karşı çıkarılan isyanların bastırılmak istenmesi B) Saltanatın kaldırılması - Cumhuriyet yönetimine geçilmesi 1923 TBMM'nin Londra Konferansı'na katılması Mücadelecilerin uluslararası alanda tanınması - Milli Sakarya Sakarya Savaşı'nın kazanılması Milli Mücadele nin sona ermesi E) Mudanya Ateşkes Antlaşması'nın imzalanması Kurtuluş Savası'nın askeri safhasının sona ermesi 1

Gözlem ve deneyle birlikte fiziksel dünyanın yapı ve iş- Tevişini sistemli olarak araştıran ve inceleyen bilgi etkinli- ği olarak tanımlanabilir. Yapmış olduğu araştırma bulgu- larına dayanarak olay ve olgular üzerinde sebep-sonuç bağlantılarını göstermeye çalışır ve bu şekilde kesin bilgi oluşturulur. Bu parçada anlatılan bilgi oluşturma süreci, aşağıda verilen akımlardan hangisinin görüşleriyle örtüşür? A) Rasyonalizmin BPozitivizmi C) Empirizm'io D) Pragmatizm'in E) Sensualizmin

12. Yeni sanat diye bir şey bilmiyorum. Sanat, ölümsüzdür. Yeni sanat diye bir şey olamaz da. Nasıl olsun ki?.. Bugün yeni olan bir sanat -her yeni gibi- yarın eskimeye mahkûmdur. Dikkat edilirse gerçek sanatçılar, insanı yalnız bir pencereden gören sanat ekollerinin dışında kalmış olanlardır. Ve moda olandan her zaman uzak kalırlar. Bu parçada altı çizili ifadeyle gerçek sanatçıların hangi yönü vurgulanmıştır? A) İnsanı saf dışı bırakan sanat eğilimlerini tercih etmemeleri B) Evrensellik yerine ulusallığı ön planda tutanları savunmaları C) Insanı tek yönlü inceleyip anlatan edebî anlayıştan uzak durmaları D) Bireyin psikolojisini ön planda tutan sanat anlayışını benim- semeleri E) Toplumsal sorunları çözmeyi amaçlayan anlayış içinde ol- maları 14.

14. Hiç kimse başkasının yaklaşım biçimine, iç dünyasına el uzatma hakkına sahip değildir. Gençler bunun bilincinde olmalı ve bilmelidir ki öğrencisi olmakla övünülen kişilerin sanatsal gü- cünden yararlanılarak sanatçı olunamaz. Birilerini yetiştirdim, diyerek de sanatçı olunamaz. Robinson, "Hoşgörü; karşımızda- kileri bizim istediğimiz gibi değil, kendi istedikleri biçimde mutlu edebilme büyüklüğüdür." der. Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Kişi, her konuda eğitim almaya çalışmalı ve kendini bilgiyle donatmalıdır. B) Sanatın amacı, insanlarda estetik haz uyandırırken son de- rece hassas olmaktır. CEsas olan; insanı birtakım şeylere yöneltmek değil, ondaki cevheri görüp bireye de o cevheri göstermektir. D) Her insan, kendini değerlerine uygun yaşamayı hak etse de kimseye saygısızlık yapma hakkına sahip değildir. E) İnsanlar birbirlerine saygı duymayı öğrendikçe toplum da huzur ve barış şekillenecektir.

24. Sanatçı kişiliğini günlük dedikodu ve siyasetin karşısın- da ayaklar altına almadan sanatçıya yakışan bir duruş sergileyen Kemal Tahir, kendisiyle birlikte çevresini de genişletmeye çalışmasıyla örnek bir kişilik olarak öne çıkar. Onu bilge ve özgür kılan husus; edebî birikimi- nin yanı sıra düşünce insanı ve sanatçı olarak kişiliğine, birikimine zarar verecek davranış ve kişilerden, ortam- lardan uzak durmasıdır. Sanat ve edebiyatın çilesi- ni çekmiş biri olarak da her daim, bir başvuru kaynağı olarak görülür. Ona başvuranlara ahkâm kesmez, kişisel değerlendirmelerde bulunmaz ve hele edebiyat dışı ger- çeklerle asla hareket etmez. ---- Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Özgün bir yazar olup kalıcı eser vermek için okuma edimini önemser B) Eleştirmenlerin görüşlerini önemser, kendini bu eleş- tirilere göre şekillendirir C) Edebiyatın insana ve insanların eylemlerine odaklan- ması gerektiğini savunur D) Ne para ne şan ve şöhret uğrunda koşar, asıl daya- nağını hakiki anlamıyla sanat ve edebiyattan alır E) Maddi sıkıntıların her zaman sanatçıyı olgunlaştıra- cağına inanır

17. Plevne savaşı sırasında esir olan Gazanfer bey, Harbiye'nin bundan kırk, kırkbeş sene önce yetiştirdiği en başarılı öğren- cilerindendi. Bu cümlede yazımı yanlış olan kaç sözcük vardır? A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5 2