1980 Sonrası Türk Tiyatrosu Özellikleri Soruları

4 7. İç savaş sonrasında gittikçe sanayileşen ve zenginleşen Amerika'da, tamamen hüküm sürdüğü yıllarda ancak eş olarak değer taşıyabilen ve bunun karşılığında ---- bir hayata kavuşabilen bir kadının hayallerini ve sıkıntılarını yansıtan Keyif Evi, Edith Wharton tarafından yazılmıştır. ==== Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir? A) zorba bireylerin - seviyeli B) çıkarcı insanların - sorunsuz Cirkçı kanunların - değerli D) erkek egemenliğinin - konforlu Forman kanunlarının - zevkli abs voo VI/0 Diğer sayfaya geçiniz.

4. (Edebiyata 20. yüzyıl başlarında sanat şahsi ve muh- feremdir prensibini samimiyetle savunan bir sanatçı ola- rak başlayan Yakup Kadri'nin bu anlayıştaki ısrarı çok uzun sürmez. (II) Fecriati arkasından Yahya Kemal'in etkisiyle bir Nev-Yunanilik tecrübesi yaşadıktan sonra Milli Edebiyat anlayışına yönelir. (III) Oysa Yeni Lisan Hareketine ilk ve en sert itirazlar ondan gelmiştir. (IV) Çünkü bütün Türk aydınları üzerinde geniş dalgalanma- lara ve arayışlara sebep olan Trablus ve Balkan harple- rinin Osmanlı Devletinin bünyesinde açtığı büyük yara, Yakup Kadri'yi de derinden sarsmıştır. (V) Bu dönemde Bir Serencam adlı romanı yazan Yakup Kadri, bundan sonra artık ferdin duygularını dile getiren bir yazar ol- maktan çıkıp cemiyet meselelerini anlatan sosyal içerikli bir yazar olmaya doğru yönelir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisin- de bir bilgi yanlışı vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V

Bilge Garnal nda ayat dan bir rce bir ($ini ch DENEME-5 39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yazmak; bir yeri/mekânı, bir çevreyi/sosyal ortamı eksene koyup orada ve ortamda olanı biteni okumak demektir. Çok boyutlu bir uğraştır yazmak. Bir an ve mekân içinde ama o ani ve mekânı aşan anlamı bulma, bunu da hem içeri- deki hem dışarıdaki dünyaya bakarak yapma uğraşıdır. Bir kapı açma, sonra bir kapı daha ve bir kapı daha açma işi. Zihni sürekli genişletme, at gözlüğünü atma işi. Ait oldu- ğun zamanı, coğrafyayı özünden tanımaya yarar yazmak. Yurdum insanının gülüşünü, hüznünü, çıkmazını, umu- dunu, artısını, eksisini sorgulayarak öğrenme işi. Ölçüp biçme, ona ait olanı yeniden keşfetme, keşfettiklerinden bir şeyler icat etme ve böylece onu kendinden kılma işidir aynı zamanda yazmak. Başka türlü söyleyecek sözün ola- maz ve o yüzden yazamazsın. Yani yazmak için bir ayağın bugünde olacak ama bir ayağınla Galip Dede'nin, Dede Korkut'un, Koca Yunus'un gezdiği yurtları, gönül yurtlarını gezeceksin. Aranızda bir rezonans, tarihi aşan bir titreşim olacak. 39. Bu parçadan yazmayla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Yazabilmek, yaşanılan zamanın yanında yaşanmış olan zamanın da kültürüyle hemhâl olmayı gerektirir. B) Yazmak, çağın ve ülkenin ruhunu tanımaya, ülke insanı- ni eleştirel biçimde anlamaya götüren bir işleve sahiptir. C))Ülke ve toplumla ilgili yaşanılan dönemin olaylarını ve olgularını konjonktürel durumlardan bağımsız yanlarıy- la birlikte değerlendirmek yazmanın kapsamındadır. D) Yeterince kitap okumadan, yazmanın çıraklığını yap- madan yazma işinde usta olunamaz. E) Yazacak kişinin anlamlı bir mesaj verebilmesi için top- lumunun insanını iyi tanıması ve kendine has bir tavırla onu yansıtması gerekir.

5. Hem şair günün tanığıdır diyeceğiz hem de gününde ilgi görmemiş, kitlelere ulaşmamış, okurun gönlünde bir etki bırakmamış bir kişi- yi, bir yapıtı, "Bugün değeri anlaşılmadı ama ilerde mutlaka anlaşılaçaktı" diyerek onur- landırmaya çalışacağız. Bu ciddi anlamda bir çelişkidir! Şiir adına ortaya çıkan gerçekten şairse, gününde mutlaka anlaşılacak; sanat dünyasının kıyısında köşesinde yer alacaktır. Çeşitli nedenlerle gözlerden uzak kalmalar, günün kötü koşulları içinde kayıplara karış- malar dolayısıyla yüzyıllar sonra ortaya çıkan istisnalar olsa da bu gerçek hiçbir zaman de- Teleğiştirilemez. Bu parçanın yazarının Bazı şairlerin gününün kötü koşulları içe- risinde değerlerinin anlaşılmadığı II. Gününde topluma ulaşmanın şair olma- nın vazgeçilmez bir koşulu olduğu R Şiirin içinden çıktığı toplumun zihniyetini G yansıtması gerektiği I IV. Yazıldığı dönemde değer bulmayan bir Y şiirin, hiçbir zaman değer bulmayacağı A V. Şiirde, istisnalardan yola çıkarak, kurallar oluşturmanın doğru olmadığı Y A vurgulamak istediği yukarıdakilerden han- R gisidir? mas UTVU 1 A) I B) II D) IV E) V C) III

var 11. Aşağıdaki cümlelerin, hangisinde bildirilen işin önce- den yapılıp yapılmadığı belli değildir? A) Bu yaramazı yine mi getirdiniz? B) Babası Almanya'ya yine mi gidiyormuş? Yine öğleden sonra mı geleceksiniz? D) Siz bu parayı yine de okul idaresine teslim ediniz. E) Bu makine yine arıza yapmaya başladı. TIM

16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde büyük harflerin yazımı ile ilgili yanlışlık yapılmıştır? A) Flaubert, 6 Haziran 1849'da yazdığı bir mektupta si- cak ülkelere seyahat etmek istediğini dile getirmek- tedir. B) Yazarın altıncı romanı Kalanlar ve Gidenler'de 1957 seçimleri öncesinde Akdeniz'de bir kasabada yaşa- nanlar anlatılır. C) İlk şiir kitabını 1984'te yayımlayan yazar, İngilizce- den Türkçeye çağdaş şairlerden çeviriler yapmıştır. D) Günümüzde İstanbul'u her açıdan görebilen Galata kulesi müstesna yerlerden biri olarak pek çok yerli ve yabancı romana konu olmuştur. E) İki Şehrin Hikâyesi, İngiliz edebiyatının önde gelen yazarlarından Charles Dickens'in klasikleşmiş, dün- yaca ünlü romanıdır.

mca ev- a- k 9. Hiç kimse yok ki insanlığın tohumunu eksin de ondan gön- lünün dilediği harmanı kaldırmasın. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene en yakındır? A) İnsanlık tohumu kötülük toprağında yeşermez. B) İnsanlık adına bir şeyler yapmak isteyen mutlaka iste- diği başarıyı elde eder. C) İnsanlığımız eksikse kimse bizim için bir fedakarlıkta bulunmaz. C İnsanoğlunun yaptığı her fedakarlık medeniyetin te- mellenmesine katkı sağlar. E) Başkasının insanlığını görmemiz için, önce bizim kendi insanlığımızı sergilememiz gerekir.

13. Osmanlı Devleti örfî hukuku kullanarak özel mülkiyet altın- daki toprakları ve diğer üretim araçlarını müsadere edebil mekteydi. Bu durum devletin kendini güvenceye alması için zaman içerisinde ortaya çıkmış bir uygulamadır. Osmanlı toplumundaki özel mülk sahipleri her zaman devlet müda- halesi ve mülklerine devlet tarafından el konulması tehlikesi yani müsadere uygulaması ile karşı karşıya kalmaları nede- niyle İslam hukukunda bu duruma çözüm aramışlardır. Buna göre mülk sahiplerinin müsadere uygulamasına karşı uyguladıkları yöntem aşağıdakilerden hangisidir? A) Malikâne sistemini oluşturmak 3) Itizam sistemini desteklemek C) Kamu topraklarını satın almak D) Merkezi yönetime karşı gelmek E) Vakıflar kurmak

22. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışı vardır? Aik dizesi yedi heceden az olan maniler de vardır. Böy- le manilere "kesik mani" denir. B) Türkü iki bölümden oluşur. Birinci bölüm asıl sözlerin bulunduğu bölümdür; buna kavuştak denir, ikinci bö- lüm ise kavuştakların sonunda yer alan bentlerdir. Halk edebiyatı nazım biçimi olan koşmanın son dörtlü- ğünde şair mahlasını söyler. D) Saz şairleri aruz ölçüsüyle selis, divan, semai ve ka- lenderi söylemişlerdir. Bunlar genellikle dörtlüklerle söylenmiştir. EKırık çanağı yok ayran içecek / Kahveye gelir de fin- can beğenmez." dizeleriyle taşlama örneği yapılmıştır.

9. Aşağıdaki dizelerin hangisinde iyelik eki almış bir sözcük kullanılmamıştır? A) Ben sana mecburum bilemezsin Adını mıh gibi aklımda tutuyorum B) Ve bir sabah vakti, kimsesiz Bir limanda bulsam kendimi Ideal C) Sular sarardı yüzün perde perde solmakta Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta D) Yer ve gök su vermem dediği zaman Her tarlayı sular arkımız bizim E) Bırak, bozuk saatler yalan yanlış işlesin Çelebiler çekilip haremlerde kışlasın

le e fikirlerindeki kuvvet, görüşlerinde hususiyet 2 II. en lirik şairlerinden biri sayılmıştır III. Hicri sekizinci asır da IV. İran'da yetişen Hoca Hafız-ı-Şirazi V. hele edasındaki rintlik bakımından bütün şarkın Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında baştan üçün- cü cümle aşağıdakilerden hangisidir? A) I B) II C) III D) IV D

0. (1) Ankara'nın tarihî konaklarıyla, tatlılarıyla, şifalı sularıyla ve yemekleriyle ünlü Beypazarı'nın sokaklarında dolaşıyoruz. (II) İlçenin en gözde yeri, yöresel ürünlerin satıldığı ve restore edilen konakların bolca bulunduğu Alaattin Sokak'tır. (III) Bir fay hattının oluşturduğu kayalara sırtını yaslamış tarihî Beypazarı Konakları'nı görmekle başlıyoruz gezimize. (IV) Oldukça görkemli görünüyor konaklar, mis kokular geliyor işlemeli saksılarda çiçek yetiştirilen pencerelerinden. (V) Bu sokakta satılan baharatlar, tarhanalar, fasulyeler tezgâhlarda sıralanıyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V

29 Aşağıdaki gelişmelerden hangisi Osmanlıların Rumeli'de ilk defa toprak kazanmasını kolaylaştıracak sonuçlar do- gurmuştur? A) Koyunhisar Savaşı'nın kazanılması B) Bizans'ın Anadolu'dan atılması C) Palekanon Savaşı'nın kazanılması D) Orhan Bey'in yardımlarıyla Bizans imparatoruna karşı Bal- kanlarda çıkan ayaklanmaların bastırılması Yıldırım Bayezid Dönemi'nde İstanbul'un kuşatılması

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde şahıs zamiri (kişi adılı) kullanılmamıştır? A) Arkadaşlarla film izlemeye onu da çağırmıştık. B) Sizin evin ışıkları dün akşam yanmıyordu. Onları kolilere yerleştirip kargoya verdik. Konuşmacının sözleri bize çok mantıklı geldi. E) Kalemin yoksa benim kalemimi kullanabilirsin. you. Zamir ( isimlerin geçen s lere zan Şahıs ( İnsan is zamirler

16. Aşağıdakilerin hangisinde iyelik eki aldığı için belgisiz zamir olan, sifat kullanılmıştır? A AOkur, onun şiirlerini okurken derine indikçe yeni tatlarla karşılaşır. B Bazılarını kişisel özellikleriyle tanımak gerekir C) Zorluklar, hiçbir zaman başarılı olmamı etkile- medi. D) Kimi kalıplaşmış düşünceler, aktarım için birer araçtır yalnızca. E) Kitapların çoğu, çocuklara içinde yaşayacakları kurmaca bir dünya sunmaz.

8. Kim bilir adama nasıl baktın ki durdu, yol verdi. Aşağıdakilerin hangisinde "nasıl" sözcüğü bu cümledeki göreviyle kullanılmıştır? A) Nasıl insanlık bu, kimse kimseyi düşünmüyor. B) Bitmek bilmedi, nasıl filmmiş öyle! C) Nasıl çocuk o öyle, hiç şımarmadı. D) Alıcı gözüyle bak, elbisem nasıl görünüyor? E) Nasıl bir araba istediğini söyledi mi sana?