Lise Türkçe Soruları

in yerine getirmekle y yetkileri belirten kural denir. (H) Insan kuralları anda yaçamak sorun Aristoteles olmak üzere i insan, toplumsal bir cinsleriyle birlikte ya Callarla olan bir d sim duyulan düzenin andi başma başarabi en hangisi düşün IN kmanın eylem- 8 il ba- lük asi 0- E)V 13 GUNDE Gareteci Turkiye'de müzisyen olmanın en zor yanlarını yayyor belki de müzisyenler, son bir yıldır. Siz neler yaşadınız bu süreçte? Hiç vazgeçip tamamen başka bir şey yapmaya niyetlendiniz mi mesela? Sanatçı -Pandeminin doğrudan etkilediği sektör, müzik sektör oldu. Kişisel açıdan zar zor ayakta kaldığımı söyleyebilirim bu dönemde. Albümler, telifler, aktif işler güçler hayata bağladı beni. Başka bir sektör ise düşünmedim, Gazeteci: 21 CARI 17 Sanatçı: -Ben bir bütün halinde algılayamıyorum sanatı ve haya- ti. Biraz metnin ortasından giriyorum gibi düşünülebilir. Kişilere ya da sanatsal konseptlere, esinlenmeye de öyle bakıyorum. O nedenle kişi isimleri vermeyi de uygun gör müyorum. Fakat elbette ki çok sevdiğim sanatçı, besteci, şarkı yazarları var benim de. Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bestelerinizde Anadolu ezgilerini daha çok önceliyor- sunuz. Bunun kariyerinize olumsuz etkileri konusunda ne düşünüyorsunuz B) Mabel Matiz, Burcu Tatlises, Ceylan Ertem gibi pek çok sanatçıyla birlikte çalıştınız. Geriye dönüp baktığınız- da siz neler kattı bu deneyimler aşamınızı sanatınıza adadığınızı her fırsatta söylüyor- sunuz. Sizinle aynı görüşü taşıyan başka müzisyenler var mi Yaptığınız albümlerde matematiği olan şarkılara imza attınız. İyi şarkı yazmanın bir formülü, bir matematiği olur mu sizce E) Anadolu deyişlerini, Fikret Kızılok'u, Barış Manço'yu ne kadar sevdiğinizi biliyoruz. Peki bestelerinizde ilham aldığınız sanatçılar kimlerdir

6. Aşağıdaki destanları ait olduğu ulusa göre eşleştiriniz. h Alp Er Tunga Destanı Göç Destanı Ergenekon Destanı Oğuz Kağan Destanı Yaratılış Destanı A. Göktürkler B. Saka Türkleri C. Altay Türkleri D. Uygur Türkleri E. Hun Türkleri

in yerine getirmekle y yetkileri belirten kural denir. (H) Insan kuralları anda yaçamak sorun Aristoteles olmak üzere i insan, toplumsal bir cinsleriyle birlikte ya Callarla olan bir d sim duyulan düzenin andi başma başarabi en hangisi düşün IN kmanın eylem- 8 il ba- lük asi 0- E)V 13 GUNDE Gareteci Turkiye'de müzisyen olmanın en zor yanlarını yayyor belki de müzisyenler, son bir yıldır. Siz neler yaşadınız bu süreçte? Hiç vazgeçip tamamen başka bir şey yapmaya niyetlendiniz mi mesela? Sanatçı -Pandeminin doğrudan etkilediği sektör, müzik sektör oldu. Kişisel açıdan zar zor ayakta kaldığımı söyleyebilirim bu dönemde. Albümler, telifler, aktif işler güçler hayata bağladı beni. Başka bir sektör ise düşünmedim, Gazeteci: 21 CARI 17 Sanatçı: -Ben bir bütün halinde algılayamıyorum sanatı ve haya- ti. Biraz metnin ortasından giriyorum gibi düşünülebilir. Kişilere ya da sanatsal konseptlere, esinlenmeye de öyle bakıyorum. O nedenle kişi isimleri vermeyi de uygun gör müyorum. Fakat elbette ki çok sevdiğim sanatçı, besteci, şarkı yazarları var benim de. Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bestelerinizde Anadolu ezgilerini daha çok önceliyor- sunuz. Bunun kariyerinize olumsuz etkileri konusunda ne düşünüyorsunuz B) Mabel Matiz, Burcu Tatlises, Ceylan Ertem gibi pek çok sanatçıyla birlikte çalıştınız. Geriye dönüp baktığınız- da siz neler kattı bu deneyimler aşamınızı sanatınıza adadığınızı her fırsatta söylüyor- sunuz. Sizinle aynı görüşü taşıyan başka müzisyenler var mi Yaptığınız albümlerde matematiği olan şarkılara imza attınız. İyi şarkı yazmanın bir formülü, bir matematiği olur mu sizce E) Anadolu deyişlerini, Fikret Kızılok'u, Barış Manço'yu ne kadar sevdiğinizi biliyoruz. Peki bestelerinizde ilham aldığınız sanatçılar kimlerdir

1. iş: emek, işçilik, ustalık ● sürmek: zaman almak usta: akıl veren veya öğreten kimse ● Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "iş, sürmek, usta" sözcükleri belirtilen anlamları karşılayacak şekil- de kullanılmıştır? A) Göreve başladığım yerde bana verilen işi yapmam uzun sürmüyor fakat yaptığım işte daha usta ol- mak için yoğun çaba gösteriyordum. B) Geçimini sağlamak için iş arayan makine bakım ustasının bu bekleyişi kısa sürecek gibi görünmü- yor. C) Ustasının sözünü dinlemeyen çırakların işi düzgün öğrenmeleri mümkün olmayacak ve çok sürme- den işten kovulacaklardır. OP Deri üzerinde yer alan desenler, derinin işinin ağır olduğunu, yapımının uzun sürdüğünü gösteriyor ve bu işi yapan kişiye "Senin ustan kim?" demek istiyordum. E) Annesinin yaptığı el işi ürünlerinde ustaları arat- mayan bir beceri vardı ve bu ürünlerin sayısı artın- ca onları piyasaya sürmeyi düşünüyordu.

7. Aşağıda verilen cümleleri Doğru (D)- Yanlış (Y) biçiminde doldurunuz ) Divan edebiyatında matla ve mahlas beytinin bulunmadığı nazım biçimi kıt'alardır. ) Destanlar milli bir vasıf taşırken efsaneler milli nitelik taşımaz. Söyleyeni belli olmayan, bir ulusun ortak malı olan destanlardır yapma destanlardır. (Kaybolmuş Cennet ve Kurtarılmış Kudüs doğal destanlardır. ( ( ( () Manas Destanı İslamiyet sonrası ortaya çıkan dünyanın en uzun destanıdır. Kasideler içinde yazılan gazele tegazzül denir. I ( ) Kasidelerde şairin mahlasının geçtiği beyte girizgah denir. T 7 ( ) Divan edebiyatında her şairin aynı anlamda kullandığı kalıplaşmış ifadelere mazmun denir. ) Gazelden türetilen ve bir uzun bir kısa misra ile yazılan nazım biçimine müstezat denir. ) Kasidelerde şairin kendini övdüğü bölüme methiye denir.

V T A Kitapçığı 35. TYT-Türkçe Dövüş Kulübü'nün (film) herkesin bildiğini tahmin etti- ğim konusu üzerinde durmayacağım. Yine de olabile- cek en kısa biçimde özetleyeyim: Çok uluslu otomobil firmasında hasar raporu tutan isimsiz anlatıcı bir uçak yolculuğunda Tyler Durden ile tanışır. Tyler, evinden atılan anlatıcıyı kendi evine taşınmaya davet eder. Dövüş Kulübü resmî olarak kurulur ve ilk ödevler ve- rilir. Anlatıcı, Tyler'in otoritesini sorgulamaya başlar. Tyler ortadan kaybolur. Bir arkadaşının ölmesi üzeri- ne anlatıcı projeyi durdurmaya çalışır. Anlatıcı, dövüş kulüplerinin dünyanın her yerinde harekete geçtiğini öğrenir. Anlatıcının Tyler olduğunu iddia edenler olur. Gerçekten de Tyler, onun alter-egosu olduğu ortaya çıkar. II. Latince "öteki ben" anlamına gelen alter-ego anlatıla- rının başka bir deyişle çoğul kişilik bozukluğu hikâye- lerinin sinemadaki en ünlü öncüleri "Three Faces of Eve", "The Mask", "High Tension" gibi farklı türlerdeki filmler bu geleneği sürdürür. Dostoyevski ile başladı- ğı kabul edilen yeraltı mazoşizminin tipik belirtisi olan ruhsal ikiye bölünme ile karşı karşıyayızdır. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenebilir? A) Aynı olguyu farklı yönleriyle değerlendirip ele al- maktadırlar. B) İki farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vurgulamaktadırlar. C) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göstermektedirler. D) Aynı kavramı pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sunmaktadırlar. E) Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer ne- denlerle açıklamaktadırlar.

A 21. Video oyunlarının gençler üzerindeki etkisi bu zamana kadar çok tartışıldı. Olumsuz eleştirilere karşın birçok araştırmada bu oyunların bazı faydalarının olduğu da ifade edildi. Bilim insanları, şiddet oyunları ile gerçek ha- yattaki şiddet arasında hiçbir bağlantı olmadığını, aksiyon oyunları oynayanların daha iyi motor becerilere sahip ol- duğunu ortaya koydu. ABD'deki Rochester Üniversitesin- deki araştırmacılar, hızlı akışa sahip aksiyon oyunlarının öğrenme konusunda gençleri daha başarılı kıldığını keş- fetti. Bunun için iki takım seçildi. Aksiyon oyuncularının kavrama yetenekleri, aksiyon oyunu oynamayanlarınki ile karşılaştırıldı. Katılımcılara, örneğin bir ekrandaki belirsiz şekilleri tanımlamak gibi tepki sürelerini ve tanımlama ye- teneklerini test eden bir seri "örüntü ayırt etme görevleri'ni tamamlamaları söylendi. Sonuçlar, aksiyon oyuncuları- nın, görevlerde aksiyon oyuncusu olmayanlardan çok daha hızlı olduğunu gösterdi. Üstelik katılımcılar aksiyon oyunlarını oynamayı bıraktıktan sonra, yeni kavuştukları öğrenme becerilerini korudu. Bu da aksiyon oyunları ile gelişmiş öğrenme yeteneği arasında bir bağ olduğunu ka- nıtladı. Türkçe Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ula- şılabilir? A) Öğrenme yeteneğinin geliştirilmesi için en iyi araç ak- siyon oyunlarıdır. BY Yapılan araştırmaların büyük çoğunluğunda video oyunlarının olumsuz etkileri açıklanmıştır. Aksiyon oyunları, motor becerilerinin gelişiminde rol oynamaktadır. D) Geliştirilen motor becerileri, aksiyon oyunlarının oy- nanma süresiyle ilişkilidir. Kısa süreli tepki ve tanımlamaya dayalı etkinliklerde Okky on your bets and

Sosyal Bilimler-1 daki Viniz. biri olan Dionysos; Zeus ş efsanesine göre Zeus, risi Hera onu çekemez. girer ve Semele'yi kan- Zeus'tan güçlerini gös- parlaklığıyla gücünü ölür ve karnındaki ye- us bu sırada mucizevi li bir sarmaşığın yan- kurtarır ve baldırında mysos, Zeus'un baldi- de Hera, Kuretalar'a mesi için oyuncaklar a çocuğu bir çalılığın erine Titanlar, Diony- öler ve bir kazanda kannesi Rhea toru- yla onu kurtarır ve ra Dionysos'un iki buradan gelir. He- e kız gibi giydirilir, ve eşi Athamas'a ise İno'yu delirtir zanına atıp öldü- ip vurur. Zeus ise en zor kurtarır ve Dağı'ndaki nemf- parçaya göre sağıdaki yargı- Ankara Yayıncılık 5. Deneme B KİTAPÇIĞI 23. İstasyona hiç gittiniz mi? Ben üniversite yıllarımda sıklıkla gittim. Çok uzun olmasa da Sakarya-İstanbu arasında mekik dokudum Sakarya merkezden kal. kan tren 2 saat 40, bazen 45 dakikada Bostancı'ya yanaşırdı. Yolculuk sırasında kulaklığım ve kitabımla keyifli bir yolculuk yapardım. Hele bir de arkadaşlarla beraber yolculuk ettik mi değmeyin keyfimize. Tabii bu kadar uzun süre trenle gingel yapınca biletçilerle, gişecilerle çoktan arkadaş moduna geçmiş, hål hatır sorar olmuştuk. Acelesi olmayan insanların yüzlerin- deki huzur olurdu trenle yolculuk yapanların. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdaki. lerden hangisi şöylenemez? A Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir. Bilemelere yer verilmiştir. Karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır. D Deyimlere yer verilmiştir. E) Sayıp dökmelere yer verilmiştir. 24. Ahmet Hamdi Tanpınar, edebiyatımızın hem ilmi alanda hem de edebî türler bakımından usta isimle- rinden biridir. Yazdığı az ama öz şiirlerle Türk şiirinde kalburüstü sairler arasında anılmayı da başarabil- miştir. Bu parçadaki "kalburot" AYT/Türk 25. Cumhu ceyi es benim son ve A) Azi B) Ka C) Sa D) Is E) S 26. TE a E

cüsü olarak rilan balık tirdik. yinc afirlerine. -rimizde- akn dü- izden ekleri ekik diği eri- gil. Ö- lu TOPR Bana cerisindeydi. Bana a 5 Balan lış kullanılmıştır? LA) Büyük dergâhta, dervişlerin topluca pirinç ayıkladıkları yere pirinç meydanı denirdi. A) hiçbir şey anlatmadı, soğuk değildi ama derin bir C) Öğle yemeğinin her zamanki gürültü patırtısına rağmen in- sana huzur veren bir mekândı. dukken D) Burada caddeler, sokaklar, evler, dükkânlar, barlar, insan- lar... her şey tanıdıktir. E) Denizden Türk Deniz Kuvvetleri'ne ait savaş gemileriyle Türk askerî karaya çıkarılmıştır. ancori 15. (1) Destan, efsane, kahramanlık türküleri gibi epik şiir türleri, içerdikleri konu bakımından tarihle yakından ilişkilidir. (II) Bu du- rumda tarih kültürü, genel kültürün bir parçası olmakla birlikte aynı zamanda kaynağını da oluşturmaktadır. (III) Bu sözlü kül- türel mirasların tarih derslerinde tamamlayıcı okuma metinleri olarak kullanılmasında büyük yarar vardır. (IV) Konu uzmanları, bu materyallerin ders kitaplarına alınarak eğitim sürecine dâhil edilmesi gerektiğini söylerler. (V) Bunların ve anlatılan tarihsel konunun anlaşılmasını kolaylaştırdığını savunurlar. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? BYI fil D) IV EX Diğer sayfaya geçiniz.

6. Kara Kitap, çok katmanlı yapısıyla Türk edebiyatında bir kilometre taşı olarak çok güçlü bir konumdadır. Roman, Doğu anlatı geleneğindeki "arayış" hikâ- yelerini postmodern bir biçimde önümüze seriyor. · Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir bi- çimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Postmodern bir biçimde yazılan Kara Kitap, çok kat- malı yapısı, güçlü kurgusu ve eşsiz üslubuyla Türk edebiyatında bir kilometre taşı olarak çok güçlü bir yapıda karşımıza çıkıyor. BY Çok katmanlı yapısıyla Türk edebiyatında bir kilomet- re taşı olarak çok güçlü bir konumda yer alan Kara Kitap, Doğu anlatı geleneğindeki "arayış" hikâyelerini postmodern çizgiye en iyi şekilde taşıyor. C) Doğu anlatı geleneğindeki "arayış" hikâyelerini post- modern bir biçimde önümüze seren Kara Kitap, araştırmacılar tarafından çok katmanlı yapısı nede- niyle Türk edebiyatında bir kilometre taşı olarak ka- bul ediliyor. D) Kara Kitap çok katmanlı yapısı ve Doğu anlatı ge- leneğindeki "arayış" hikâyelerini postmodern bir bi- çimde sunmasıyla Türk edebiyatında bir kilometre taşı olarak çok güçlü bir yer edinmiştir. E) Türk edebiyatında bir kilometre taşı olarak görü- len Kara Kitap, kurgusuyla, çok katmanlı yapısıyla, Doğu anlatı geleneğindeki "arayış" hikâyelerini post- modern bir biçimde sunmasıyla dikkatleri üzerine çekiyor.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yön adlarının yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) Büyük İskender; önce batı tarafındaki ülkeleri fethetmiş, ardından gözünü doğu tarafına dik- mişti. B) İlk insanların Avrupa'ya Afrika'nın kuzeyin- den geldikleri tahmin ediliyor. C) Tanzimat Dönemi edebiyatı, Batı medeniyetin- den ciddi şekilde etkilenmiştir. D) Türkler, İslamiyet'in kabulünden önce Orta As- ya'da yaşıyor ve Şamanizm'e inanıyorlardı. E) Meteorolojiden yapılan açıklamada kuzey do- ğudan esecek rüzgârın çok şiddetli olacağı bil- dirildi.

A A 37 ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. A Spinoza'ya göre eğer bir şeye iyi diyorsak iyi de- diğimiz şey kadar iyi olmayan, dolayısıyla daha az iyi veyahut söz konusu iyiye nazaran kötü olan bir şey olduğunu da söylemiş oluruz. Kısacası, iyi-kö- tü, bizim için ve bize göre iyi-kötüdür. Bir kendinde iyi-kötü söz konusu değildik. Öyleyse şeylere dair bütün iyi-kötü temelli düşüncelerimiz de nesnelerle ilgili daha önceki deneyimlerimize dayanır. Eğer bir şeftali kötüyse daha iyisi olmalıdır ya da bir roman iyiyse kötüsü de bilinir ki iyi de ancak bu şekilde iyi olarak sınıflandırılır. İyi-kötü, doğada var olmak- tan çok, bizdedir. Şu anlamda ki iyi-kötü, şunun ya da bunun iyiliği veyahut kötülüğüdür. İyi-kötü, her zaman bir şeylere atfedilir ve ayrıca bir şeylerden kaynaklanır. Eğer şu ya da bu kötü bir şey yaptıysa bu, onların özlerinden ayrı düşünülemez. Çünkü bu kötü ancak onlar yani kötü olanı icra edenler vası- tasıyla vuku bulur. Ve onların kötüsü, belirli koşul- lar içerisinde ve belirli ilişkiler dâhilinde kötü olarak nitelendirilmiştir. Bu nedenle iyi-kötü, Spinoza'nın daha ilk analizinde, zaruri değil ama nispi bir şey olarak belirir. İyi-kötü, bu açıdan değişkendir. 37. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Spi- noza'nın iyi ve kötü kavramlarına yönelik bakış açışı olamaz? A) iyinin varlığı, aynı zamanda kötünün de varlığı- un göstergesidir. B) Yaşantılarımız, iyi-kötü temelli düşüncelerimi zin kaynağıdır. Varlıkları iyi ve kötü olarak değerlendirmek gö- receli bir durumdur. Plytiğin ya da kötülüğün ölçütü zamanın koşulla- rıyla ilişkilidir. E) lyi ya da kötünün kaynağı kişinin kendi özüyle bağlantılıdır.

A Kitapçığı D 32. Günümüzde yapay zekâ algoritmaları birçok sınıf- landırma ve optimizasyon probleminin çözümünde sıklıkla kullanılmaktadır. Bu algoritmalarla yapılan çalışmalar, sürücüsüz araçlardan kanser teşhis ve tedavisine kadar birçok farklı çalışmada büyük bir öneme sahiptir. Söz konusu algoritmalar, insanlar ve doğadaki canlıların yaşam ve problem çözme bece- rilerini taklit eden modeller olsa da bu algoritmaların geliştirilmesi, kullanılması ve öğretilmesi zorlu bir süreçtir. Yapay zekâ algoritmalarının içerisinde opti- mizasyon problemlerinin çözümünde önemli bir yere sahip olan genetik algoritma, evrimsel süreçte belirli bir problemin çözümünü sağlayacak bireylerin hayat- ta kalmasından esinlenilerek geliştirilmiştir. TYT - Türkçe Te- Yukarıdaki parçadan hareketle yapay zekâ algo- ritmalarıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? A) Problem çözümünde temel kaynaktır. B) Araç sürüş seçeneklerini artırmaktadır. C) Canlıların doğal süreçlerine dahil olabilmektedirl D) Farklı çalışma alanlarına cevap vermektedir. E) Kalitimsal hastalıkların tedavisinde kullanılmakta- dır. 33. U

ord. 76 71 72 + oyle r. ture 10. Vargit çiçeği, yaz bitip de soğuklar yavaşça kapıya I dayanınca yayla sakinlerine artık göç etme zilinin || çaldığını haber veriyor. Vargitler; ormanlık bölgelerde, mera ve çayırlarda kendiliğinden yetişiyor. Insan böylesi zarafetin 1000-3000 metre rakımdaki sert hava IV koşullarına meydan okuyuşuna şaşırıyor. Tabiata aşkla bağlı biriyseniz onunla kurduğunuz ilişki bu küçük hikâyelerle yeniden canlanıyor. v tore Bu parçada numaralanmış sözcüklerin hangisi türü bakımmdan diğerlerinden farklıdır? A)X C) III D) IV kendinden E) X

26. (1) Polybius'un aktarımına göre, Bithynia Kralı Prusias ile Attalos arasında gerçekleşen bir savaşta Aigai ciddi bir şekilde tahrip edilmiştir. (II) Antik yazarlar, yerli halkın Aigai'ye gelişlerinin MÖ 1100 tarihlerinde başladığını ileri sürseler de kazı sonuçları şimdilik kentin kuruluşunun MÖ 7. yüzyılın ilk yarısından daha erkene gitmediğini göstermektedir. (III) Prusias, savaş sonrasında yapılan barış antlaşması gereğince, tahrip ettiği kentlere 100 talent ödemek zorunda bırakılmıştır. (IV) Kent bu antlaşmadan itibaren, muhtemelen Pergamon Krallığı'nın da desteğiyle, bölgede ekonomik bir çekim merkezi olmuştur. (V) Böylece Hellenistik Dönem boyunca ekonomik açıdan güçlü bir kent hâlini almıştır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) III C) I D) V E) IY UcDört Bes

25. Osmanlı Devleti'nin Batı kültürüne, bilgisine, teknolo- jisine, kurumlarına ve yaşam tarzına henüz kapıları- nı açmadığı dönemlerde resim sanatının geleneksel anlamda nasıl ele alındığını, üretim alanları ve biçim- lerini özlü bir şekilde anmaksızın konuya girmek son derece sağlıksız olacaktır. Bu, çağdaş Türk resim sanatının kökenlerini geleneksel resim anlayışına da- yandırma gerekliliğinden dolayı değildir. Hatta deni- lebilir ki günümüz Türk resminin temelleri geleneksel resim anlayışına pek az şey borçludur ve büyük ölçü- de ayrı temeller üzerinde kurulmuştur. Ancak yeni de- ğerler eski değerlere ne kadar az şey borçlu olurlarsa olsunlar, sonuçta onların yerini almışlardır ve yerini aldıkları şeyi anlamadan yeni değerleri anlamlandır- maya çalışmak boş ya da en azından havada kalan bir uğraş olur. Aşağıdakilerden hangisi bu sözleri söyleyen biri- nin düşüncesi olabilir? A) Resim sanatı dönemsel ayrılıklarda benzersiz bir boyut kazanır. B) Osmanlı resmi Batı kültürüne kapılarını hiç açma- mıştır. C) Sanatsal boşluk yeri doldurulamayacak bir olgu- dur. D) Resim sanatında her yenilik, gelenekten bir renk saklar. E) Her resim, kendi paleti içinde bir bütünlük taşır.