Lise Türkçe Soruları

24. Göynük... Çocukluğumdan beri ayrı kaldığım için hep özle- mini çektiğim memleketim. Daha önce pek çok kez gittiğim ama her gidişimde ayrı bir heyecan yaşadığım; doğanın, ta- rihin ve yolların kesiştiği küçük Anadolu kasabası. Dokusun- da hâlâ Osmanlı ruhunu, Ahilik geleneğini, sıcak misafirper- verliğini barındıran şirin bir yerleşim merkezi. Eski evleri, tarihî yapıları, Arnavut kaldırımlı kesme taşlı sokakları, türbeleri ile buram buram tarih kokan bir yer. Ortasından şırıl şırıl akan iki deresi ile yemyeşil, insanın ruhuna işleyen çam kokuları- nın duyulduğu gizemli, doğa harikası bir kent. Bu parçanın anlatımı ile ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Öznel bir anlatımın benimsendiği B) Gözlemlerden yararlanıldığı C) Betimsel ögelerin kullanıldığı D) Sayıp dökmelere yer verildiği E) Üçüncü kişili anlatım kullanıldığı 12032122 2

7 7 26. Dergilerde, gazetelerde şiir yazan genç şairler var. Bunlarla ilgili röportajlar da yayımlanıyor zaman zaman. Hepsinin or- tak bir özelliği var bunların: Hangisini biraz kurcalasanız şii- rin doğum tarihi olarak kendilerini görüyorlar. Çoğu Fuzuli'yi, Baki'yi, Karacaoğlan'ı, Pir Sultan Abdal'ı bir kenara bırakıp şi- ir pınarının başına kendini oturtuyor. Sanki onlardan önce şi- ir yoktu! Bu parçada yazar, genç şairlerin hangi tutumundan ya- kınmaktadır? A) Büyük şairleri taklit etmelerinden B) Birilerinden çabuk etkilenmelerinden C) Eski şiir biçimlerinden uzak durmalarından D) Şiirin kendileriyle başladığını düşünmelerinden E) Kendileri dışındaki şairlerin şiirlerini okumamalarından 1. OTURUM

AND 1. (1) Büyük dedemin öldüğü dönemde tıp dünyası ne bak- teri, virüs, patoloji araştırması ne de otopsi yapabilmek için gerekli teknik yeterlilik ve donanıma sahip değildi. (II) Ayrıca o dönemde görülen sarılık türleri ve sarılıksız geli- şen, hepatit virüsüne bağlı ortaya çıkan hastalıklar, şeker ve kalp hastalıkları Hipokrat döneminden bu yana esrarını korumaktaydı. (III) Günümüzde bile nedeni bilinmeyen sarılık hastalığı gelişmektedir. (IV) Bu nedenle, büyük dedemin ölüm raporu aile içinde hep bir tartışmaya neden olmuştur. (V) Tipki 1930'lu yıllarda yaygın görülen diğer hastaların, hastalık nedenlerinin tam saptanmadığı gibi... Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V 4.

7. Kars turizminin en gözde etabı olan Ani Harabeleri'ndeyiz bu sefer. Cemal Süreya onu bir şiirinde "beyaz, uykusuz ve uzakta" bir şehir olarak tasvir ediyor. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Ek fiilin geniş zamanına yer verilmiştir. B) Zincirleme isim tamlaması kullanılmıştır. C) Kurallı birleşik fiil yüklem görevindedir. D) İşaret sıfatından ve işaret zamirinden yararla- nılmıştır. CPU E) İki tane birleşik cümle bulunmaktadır.

16. Dostoyevski'nin bir zamanlar yaşadığı apartmanın önünde- yim () Burası 1971'de müze hâline getirilmiş. Yazar () tarihin en büyük romanlarından biri sayılan Karamazov Kardeşler'i bu evde yazmış. Her yıl farklı ülkelerden binlerce kişi yaza- rin evini görmeye geliyor. Ev () bu hâli ile âdeta kutsal bir mekânı andırıyor. Merdivenleri ağır ağır çıkıyorum ) yazarın bir zamanlar nefes aldığı evi soluyorum. Çalışma masasının üstünde notlar (). Bu parçada ayraçlarla () belirtilen yerlere, aşağıdakile- rin hangisinde verilen noktalama işaretleri sırasıyla ge- tirilmelidir? A) () () () () (?) C) (:) () () () (...) B) (.) (,) (,) () (...) D) (.) (;) ;) ;) (...) E) (.) (;) (,) (;) (...)

uğu le 2 Yanıt You 4. (1) Geniş aile yapısına, yaygın olarak tarım (II) Geniş ailenin yaygın olmasının sebepleri arasında toplumlarında ve kırsal kesimlerde rastlanmaktadır. diş tehditler karşısında sayıca fazla olmanın sağlayacağı güvenlik, tarım ve hayvancılık açısından fiziksel gücün önem taşıması gösterilebilir. (III) Teknolojik ve toplumsal gelişmeler, çekirdek aile ile akrabalar arasındaki sıkı ilişkilerin gevşemesine ve dolaylı olarak geniş aile yapılarının dağılmasına neden olmuştur. Özellikle akrabalığın sosyal dayanışma işlevini kaybetmesi ailenin, dar zamanlarda sosyal güvence olarak gördüğü akrabaları ile olan ilişkilerini sekteye uğratmıştır. Ayrıca sanayileşme ve kentleşmeye paralel olarak ailenin birlikte icra ettiği işler aileden ayrılmakta ve fabrikalar çalışmanın merkezi hâline gelmektedir. (Bu sürecin doğal bir sonucu olarak ailenin sosyal baskı ve kontrol işlevi azalmış, bu da büyük aile yapılarının parçalanmasına neden olmuştur. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) II 9-6 CLIV DWV E) VI Diğer sayfaya geçiniz.

A 17. Birleşik sözcüğü oluşturan sözcüklerden biri veya her ikisi bir- leşme sırasında anlam değişmesine uğramışsa sözcük biti- şik, birleşme sırasında kelimelerinden hiçbiri veya ikinci ke- limesi anlam değişikliğine uğramayan birleşik kelimeler ise ayrı yazılır. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu kurala uyulmadığı için bir yazım yanlışı yapılmıştır? A) Beş bin yıl önce de ebeveynler çocuklarından şikâyetçiy- di ve o zaman da tıpkı günümüzde olduğu gibi gençlerin dikbaşlı, asi ve değer bilmez olduğu düşünülüyordu. B) Yeni bir araştırmaya göre, sahip olduğu bilgilerin diğer in- sanlara göre üstün olduğunu düşünen çokbilmiş kişiler, gerçekte bildikleri şeyi abartmaya yatkın oluyorlar. C) 1927'de yüzde 11 olan okuryazarlık oranı 1935'te yüzde 20'ye, 1950'de yüzde 33'e, 1960'ta yüzde 39'a, 2008 yı- lında ise yüzde 85'e ulaşmıştır. D) Yeşil ve mavi ışığın eşit oranlarda karıştırılması ile elde edilen camgöbeği, dört renkli baskıda kullanılan renkler- den biridir. E) Çocukluğumuzun en güzel yanıydı, uğur böceklerinin uğur getireceğine inanmak.

isi olan un genel siyasal gu 4 Paylaşım Yayınları Cimges D) Biçim kusursuzluğuna E) Olay anlatımına 12. Nedim; divan şiirinde Necati ile belirginleşen, Bâkî ve 11 ||| Şeyhülislam Yahya gibi şairlerin eserlerinde IV mükemmelleşen mahallîleşme deneyiminin en büyük temsilcisidir. Bu cümlede numaralanmış yerlerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) I., 18. yüzyıl divan şairi olup şiirlerinde İstanbul hayatından sahnelere yer vermiştir. B) II.,15. yüzyılda mesnevileriyle tanınmaktadır. C) III., "Sultanu'ş-Şuara" olarak anılan bir sanatçıdır, Kanuni Mersiyesi ile de meşhurdur. D) V., şiirlerinde yerel unsurlara yer vermiş, İstanbul ve Edirne'yi anlatmış, gazelleriyle tanınmıştır. E) V., divan şiirinde yerli ve millî unsurlara fazlaca yer verme anlayışı üzerine gelişen bir akımdır. Diğer sayfaya geçiniz. E) He Ho 14.

ok r 9. (1) Nedim'in rakip tanımaz edası, kendi adıyla anılan bir üslup olarak benimsenmiş, çağdaşları onun yeni üslubuna dikka- ti çekmişlerdir. (II) Tanzimat Dönemi'nde Namık Kemal, Ziya Paşa, Edebiyat-ı Cedide şairlerinden Tevfik Fikret, Nedim için övgüler yazmışlardır. (III) Çağdaşlarından Kami, Neyli, Vehbi, Asım gibi devrin büyük şairleri Nedim'i takdir etmiş ve onun et- kisinden kurtulamamışlardır. (IV) 19. yüzyıl Divan şairlerinden Vâsif ve Sabit, nazire yazmak suretiyle Nedim üslubunu yaşat- mışlardır. (V) 20. yüzyıl şairlerinden Tahsin Nâhid, Ali Canip, Yahya Kemal ve Mehmed Hålid de Nedim'in takipçileridir. Bu paragrafın anlamlı bir bütün oluşturması için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır? A) I. cümle, III. cümleden sonra gelmeli B) II. cümle, III. cümleyle yer değişmeli II. cümle, IV. cümleden sonra gelmeli D) H. cümle, parçadan çıkarılmalı E) V. cümle, IV. cümleden önce gelmeli 11.

5. 5.-6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Bütün kuşlara "kuş", bütün balıklara "balık", bütün ağaçla- ra "ağaç" diyen insanlarız artık. Daha da kötüsü, o adlarla birlikte renkleri ve tatları da yitiriyoruz. Daha az sözcük, daha az çeşit ve daha az tat... Bilinçsiz kentleşmenin kaçınılmaz sonucu bu olsa gerek. Öyle ya, kentlerde kuşlar, balıklar, ağaçlar gittikçe azalıyor. Olanlar da ha- yatın dışında kalıyorlar. Soframıza geldiklerinde görüyo- ruz onları. Hangi meyve hangi ağaçta yetişir, hangi balık hangi denizlerden gelir, hangi kuş hangi mevsimlerde uçar, bunları bilmiyoruz. Burada Sait Faik'in bir cümlesini söylemeden geçmek olmaz. Usta öykücü işini beğenme- diği birinden söz ederken şöyle diyordu: "Öyle öykücü mü olur, daha balık adlarını bile bilmiyor!" Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Alıntıdan yararlanılmıştır. B) Öznellik ağır basmaktadır. C) Farklı cümle türleri kullanılmıştır. D) Tahmin söz konusudur. E) Farklı düşünceler karşılaştırılmıştır. (2013-ALES) YK KARA KUTU YAYIN

15. İstanbul ve semtleri eserlerde tarihî dokusu ve coğrafi güzelli- ği ile söz konusu edilirken, şehrin eşsiz güzelliği ile dikkat çe- | ken ilçesi Beykoz da tarih boyunca filmlere mekân, şarkılara 11 güfte olmuş; edebî eserlerde önemli bir yer tutmuştur. Göksu, Anadolu Hisarı, Küçüksu Kasrı, Kanlıca, Çubuklu gibi mekân- IV ları; cevizi, kirazı, denizi, kayığı ve mehtabı Beykoz'u cazibe V merkezi yapmıştır. Bu parçadaki noktalama işaretlerinden hangisi gereksiz yere kullanılmıştır? A) I B) II C) III D) IV E) V

k- ü 2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuklu- ğu vardır? A) Onun gibi hayata umutla bakan bir kişi daha görme- dim. B) Dedem yaşantısının hemen hepsini cephelerde geçirmiş. C) Herkes başarılı olmanın yollarını arar da hiç kimse bunun kendi içinde olduğunu fark etmez. D) Evdeki bütün kitapları bir hayır kurumuna bağışla- mayı aklıma koymuştum. E) Filmin, trajikomik bir hikâyeyi anlattığını söyledi. YAYIN DENİZİ

bileşik 10. 2.Bölüm Biçim Bilgisi (Sözcükte Yapı) I. Konusuyla değil, anlatımıyla dikkati çeken bir romandı. anlatmyla" sözcüğü birden çok yapım eki almıştır.) II. Mahallemizdeki küçük parka birkaç çiçek de biz ekelim. ("ekelim" yükleminin kökü sestes sözcüğe örnektir.) III. Patlayan tomurcuklar, gülümseyen güneş, işte geldi Ikbahar! ("patlayan" sözcüğü yansımadan türemiştir.) IV. Eğildi, yerden bir papatya koparıp bana uzattı. egildi" sözcüğünde fiilden fiil türetme eki vardır.) CA belictme V. El çabukluğuyla musluktaki sorunu giderdi. ("sorunu" sözcüğü iyelik ekiyle çekimlenmiştir.) A) Numaralı cümlelerle ilgili ayraç içinde yapılan açıkla- malardan hangisi doğru olmaz? O fo BY III. D) W. EX.

9. Roman vardır yalnızca okunmak içindir) roman vardır kendimizi anlamak içindir() roman vardır; düşündürmek, sor- gulatmak içindir. Yukarıdaki cümlede ayraçlarla () belirtilen yerlere sırasıyla gelmesi gereken noktalama işaretleri aşağıdakilerin han- gisinde verilmiştir? A) () () () (;) B) (:) (.) (:) (.) C) (.) (:) (-) (:) (;) (,) (;) (,) E) (,) (,) (,) (;) 40

13. Doğasının eşsiz güzelliği yanında tarihin sağladığı zengin do- kuyu şimdiye kadar başarılı bir şekilde korumayı başaran bu şehrin tam kalbinde yer alan geniş meydanda sıra sütunlar- la çevrelenmiş büyük ve dairesel bir çeşme yer alıyor. Bu cümlenin öge dizilişi aşağıdakilerin hangisinde doğ- ru verilmiştir? A) Dolaylı tümleç - özne - yüklem B) Dolaylı tümleç - nesne - yüklem C) Dolaylı tümleç - özne - nesne - yüklem D) Özne - dolaylı tümleç - nesne - yüklem E) Nesne - zarf tümleci - özne - yüklem 1. OTURUM

le. rin lik e- er TEST-5 ANLATIM YOLLA 1. Sarmaşıklar eski köşkü -yıkılmasın diye olsa ge- rek- dört bir yandan sarmıştı. Bahçedeki çınar ağa- ci yıllardan beri olduğu gibi şemsiye görevini inatla yerine getirmekteydi. Bu yaşlı çınar ağacı, en ufak bir rüzgârda eski şarkılardan aklında kalanları mı- rıldanıyordu. Köşkten yükselen yeni şarkıları ise dinlemek bile istemiyordu. Belki sığ bulduğundan, belki eskilere ihanet etmemek için bilinmez. Bal- kondaki Rıfkı Dede, her gün bu manzarayı izleye- rek geçmişe akıp akıp gidiyordu. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden han- gisi yoktur? A) Betimleyici ögelerden yararlanma ByBirinci kişili anlatımla oluşturulma C) Varlıklara insana özgü nitelikler yükleme Oboğaya Doğaya ait özellikleri insan için kullanma E) Anlatıcının kişisel yorumlarına yer verme 3. Baz re, karekök Akdeniz limanlarından birine yaklaş- yor bile şe Bu gi- A 4