Anlam Bakımından Sözcükler Soruları

2. • güç: Fizik, düşünce ve ahlak yönünden bir etki yapabil- me veya bir etkiye direnebilme yeteneği; azim. saymak: Herhangi bir şey yerine koymak veya herhan- gi bir şey gözüyle bakmak. birikim: Gözlemler, deneyler sonucu elde edilmiş şeyle- rin bütünü, deneyim. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "güç, saymak, birikim" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kul- lanılmıştır? A) Genç yazar, kaleminin gücünü, bu işe emek vermiş sa- natçıları sayıp onların birikiminden yararlanmasına borç- luydu. B) Gücü eline geçiren çoğu kişi, kendini vazgeçilmez sayıp geleceğini garanti altına almak adına birikimlerini artır- maya çalışıyor. C) Önceki birikimlerinden güç alarak geleceğe yön vermey calışan insanlar, çevresi tarafından da sayılan kişiler olu D) Babası saydığı o kişinin birikimlerinden yararlanıp ken dini geliştirmesi, ona her türlü zorlukla mücadele etm gücü vermişti. E) Yalnızca alın teri ve bilek gücüyle böyle bir birikime sah olması, onun başarılı sayılması için yeterli bir gerekçey TÜRKÇE

2. süpe • gerçek: Aslına uygun nitelikler taşıma. ● • kullanmak: Bir şeyden belli bir amaçla yararlanmak. yapı: Bütünün bir araya getirilişinde uyulan dizge. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "gerçek, kullanmak, yapı" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmıştır? A) Türkçenin bütün özelliklerini, romanının dil yapısında kullanan yazar, gerçek romanı kendi bakış açısına göre özgün biçimde oluşturmuş. BY Gerçek ahlakı içselleştirip iyilik olgusunun verilerini gerektiği şekilde kullanan bir insan, asırlara meydan okuyan mistik bir yapı kadar sağlamdır. Apartman gibi yapılar için kullanılan malzemelerin kalitesizliği, şehir planlaması için çizilen projelerin gerçeğini ortaya çıkardı. D) Yatırımlarından elde ettiği kazancı iyi kullanamayan yatırımcılar piyasaların gerçek dinamik yapısından olumsuz etkilendi. E) Kullandıkları makineler, yapının gerçek gücünün test edilmesine yardımcı olarak doğru verileri raporlamamıza olanak sağlıyor.

1. Turist akınını karşılamak için şimdiden plan yapmışlar. II. İstersen beraber gidelim, bir saatte köye ra- hat varırız. III. Hava bu kadar soğuduysa sabah yakın de- mektir. IV. Ev kadını rolünü çok ciddiye almış anlaşılan. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangi- lerinde altı çizili sözcükler gerçek anlamının dışında kullanılmıştır? A) I ve II. B) II ve III. C) I ve III. D) II ve IV. E) I ve IV.

"Dayanmak" sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde "Ben ne zorluklara dayandım, bunu kimse bilmiyor." cümlesindeki anlamıyla kul- lanılmıştır? A) Sabahtan beri sokakta olan çocuk donduru- cu soğuğa dayanamayıp bayıldı. B) Yıllarca sırtını ailesine dayadı, yokluk nedir bilmedi. C) Bu işin zorluklarına dayanamayıp istifasını verdi. D) Benim bu hayattaki tek dayanağım sensin, unutma. E) Sırtını yıllanmış çınara dayamış, kitabını okuyordu.

Hayatımı kazanmak (geçimimi sağlamak) için kitap okumak, beni mütevazı boyutlarda (gösterişsiz büyüklükte) bir kütüphaneye eş değer sayıda (ben- zer kıymette) yazarlar ve onların fikirleriyle tanıştırdı, Hakikatin Ölümü'nde yapmaya gayret ettiğim şey- lerden biri de, zamanın şimdi içinde yaşadığımız şu ürkütücü anına öngörülü bir şekilde (ileriyi görebilme IV yeteneğiyle) eserleriyle ışık tutan (yol gösteren) bilim V insanlarının, gazetecilerin ve romancıların yapıtları- na dikkat çekmekti. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı ayraç () içinde verilen açıklamasıyla uyuşmamaktadır? DUV E) V

TYT TÜRKÇE TEST 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına is 1. 2. Onun öyküleri sadece benliğin alt yüzüne dönük değil elbette. Toplumsal bilincimizi etkileyen güncel olaylar da öykülerinde yer buluyor, toplumsal bilinçaltımıza eklemleniyor. Tıpkı Tutuşan Temmuz ile Ateşten Bir Top adlı öykülerinde olduğu gibi. Topluma sirayet eden olayların bireylere tek tek nasıl yansıdığı ve bu anlamda nasıl tekrar toplumsallaştığı üzerine yazılmış öyküler bunlar. Bu parçadaki altı çizili sözcüğü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) İnsan uygarlıklarının gelişmesinde bilginin gittikçe artan rolüne ve önemine paralel olarak günümüzde büyüyen bir bilgi toplumu oluşmaktadır. B) Dijital okuryazarlığın gelişmesi için anaokulundan üniversiteye kadar zincirin halkalarını tamamlayacak sekilde bir eğitim verilmesi gerekmektedir. C) Çalgının etkileyiciliğini artırma adına çalgıya zaman zaman görsel dokümanlar bitiştirilmektedir... D) Modern insanların yaşam kalitesi büyük ölçüde bilgi, ürün ve hizmetlerin tüketimine ve kullanılabilirlik seviyesine bağlıdır. É) Günümüzde teknolojinin günlük yaşam üzerindeki etkileri, tüketim endüstrisinin neredeyse tamamının ilgi alanını kapsamaktadır. LİMİT YAYINLARI C F

1. Turist akınını karşılamak için şimdiden plan yapmışlar. II. İstersen beraber gidelim, bir saatte köye ra- hat varırız. III. Hava bu kadar soğuduysa sabah yakın de- mektir. IV. Ev kadını rolünü çok ciddiye almış anlaşılan. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangi- lerinde altı çizili sözcükler gerçek anlamının dışında kullanılmıştır? A) I ve II. B) II ve III. C) I ve III. D) II ve IV. E) I ve IV.

Selelini ons itir yansit tarafler yasıdır G 2. Büyük bir kargaşanın tam ortasında yaşananları yeni yeni algılamaya başlıyordu. Deniz, tıpkı bir düşman gibi gemiyi almaya çalışıyordu. Hırçın dalgalarının gücüyle tüm açıkları kullanıyordu., Gemi (su alıyor ve mürettebat çılgınca oradan oraya koşuyordu. Bir şeyler yapması gerektiğini biliyordu. Sağ elinin çevik bir hareketiyle yerde duran dürbününü eline geçirdi. Etrafa baktığında gördüğü tek şey, sonsuz bir ma- vilik oldu. Gemi oldukça yavaş yol alıyordu. Herhangi bir kı- yıya ulaşması en az iki saatini alacaktı. Bu geminin alacağı yolcu ve yük belli iken bu kadar yolcuyla bu fırtınada ne yapmalıydı? Kaybedeceğini bildiği bir savaşa hiç tereddüt etmeden yürüdü. S A Bu parçada "almak" sözcüğü aşağıdaki anlamlardan hangisine karşılık gelecek şekilde kullanılmamıştır? AY Ele geçirmek, fethetmek B) Karşılığını verip bir şeye sahip olmak C) Sığmak, taşımak D) Mesafe katetmek, gitmek E) Sürmek, zaman açısından devam etmek nur A) su diyo 3

7 5. Filofobi, âşık olma korkusudur. Filofobik kişiler, karşı cinsten biriyle iletişime geçerken kaygı krizine girerler. Bu devam ederse kişinin duygusal bağlantısı olan her- kesten uzaklaşmasına dahi neden olabilir. Bu korkunun sebebi adamakıllı bilinemiyor. Bazı uzmanlar, bunu aci verici bir ayrılığa bağlamaktadır. Sebep ne olursa olsun kişinin bu fobinin üstesinden gelmesi ve normal ilişkiler yaşaması mümkündür. Bu fobi genellikle potansiyel bir aşk sözü konusu olduğunda kriz biçiminde tezahür eder. Başlangıçta hoşlandığı kişiyle bir araya gelme kaygısı hissedebilir. Kalbi, daha hızlı veya düzensiz atmaya başlayabilir ve midesi bozulabilir, bazı vakalarda ise karşı cinsten biriyle tanışma ihtimali olan durumlardan kaçarlar. Bu parçadaki altı çizili sözlerin parçaya kattığı an- lamlar arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) ortaya çıkmak, belirmek B) kuşku, şüphe B C) olasılık, olabilirlik D) tam anlamıyla, enikonu mista , E) gerçekleşebilme gücü

9. Anlam kayması yoluyla oluşan bazı birleşik sözcüklerde birle- șik sözcüğü oluşturan iki sözcük de gerçek anlamını yitirir. Aşağıdakilerin hangisinde, bu yolla oluşmuş bir birleşik sözcük vardır? dums-au alreak 2. Abdülünü, karakalem çalışmalarından aldı. me B)-Kardeşi kuşpalazından yatağa düşünce çok üzüldü. Depremin bir diğer nedeni, yerkabuğunun çatlamasıdır. Imek) Palabıyıklı bir adam gördüğümde, her nedense, gülerim. E) Küçüklüğümden beri tereyağını sevmem ve yemem. bi asina

2. "Türkçede sözcükler, kullanıldığı cümleye göre anlam ve görev kazanır. Bir sözcük farklı cümlelerde aynı anlama ya da farklı anlamlara gelebilir." I. Cebinden cüzdanını çıkarıp çocukları için harçlık daglitt. II Selamlar dağıtarak telaşsız ve yorgun bana doğru yürüyordu. III. Düşman ordusunu çil yavrusu gibi dağıtırlardı 1V. Bu kitabı arkadaşlarına dağıtır mısın? V. Saçlarını dağıtırsın, rüzgarlara bırakırsın. Yukarıdaki cümlelerde "dağıtmak" eylemi kaç farklı anlamda kullanılmıştır? AT B) II C) III D) IV E) V

AYT / Türk Dili ve Edebiyatı ant an! ici pe 7h 23. Hiç olmazsa unutmamak isterdim Eski geceler, sevdiklerimle dolu odalar Yalnız bırakmayın beni hatıralar Az yanımda kal çocukluğum Temiz yürekli uysal çocukluğum Ah ümit dolu gençliğim lik şiirim, ilk arkadaşım, ilk sevgilim... Doğduğum ev. Rahatlayacak içim duysan Bir tek kapinin sesini Bu şiir dil ve anlatım özellikleri bakımından aşağıdaki şairlerden hangisinin şiir anlayışını yansıtmaz? A) Ziya Osman Saba B) Yaşar Nabi Nayır C) Sabri Esat Siyavuşgil D) Ismet Özel E) Ahmbt Hamdi Tanpınar

Deneme, bir bakıma yazı yoluyla düşünce üretimidir. De- nemenin geniş konu alanları, üslup esnekliği yazana geniş olanaklar tanır. Çağımızda romanda bile denemenin ola- naklarından yararlanıldığı görülüyor. Bu, denemenin klasik deneme anlayışına göre alan genişlettiğini gösterir. Bun- dan dolayı, kökleşmiş kurallarıyla deneme sayılabilecek yazı sayısı pek fazla değildir. Onun yerine eleştirel deneme diyebileceğimiz daha çok makalenin sınırlarını zorlayan kanıtlayıcı bir yazı türünün yaygınlaştığını söyleyebiliriz. 10. Bu parçada denemeyle ilgili olarak vurgulanmak iste- nen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Birçok sanat türünün gelişmesinde öncülük etmiştir. B) Yazara sağladığı geniş olanaklarla türün sınırları geniş- lemiştir. C) Geleneksel yazı türlerinden farklı olarak özgünlüğün yakalanmasını sağlar. D) Okurun kültür düzeyinin yükseltilmesinde en belirleyici türdür. E) Bilimin verilerinden yararlanarak sanata nesnellik kazandırmaktadır. 11. Bu parçada geçen altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Biçimsel kusursuzluk isteği B) Yenilikçi anlayış kaygısı C) İçerikte tutarlılık arayışı D) Anlatımda değişikliğe elverişlilik E) Yeni biçimsel özelliklere uygunluk

4. açık: Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. çevirmek: Bir durumdan başka bir duruma geçmek, benzetmek, döndürmek. izlemek: Gözlemlemek, incelemek. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "açık, çevirmek, izlemek" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmıştır? A) Izlediğim kadarıyla rakibin attığı golde pozisyon açık ofsayttı, gol olsaydı belki maçı çevirebilirdik. (B) Hava bozunca açıklardaki balıkçı tekneleri yönlerini limana çevirip birer ikişer dönmeye başladı, kıyıdakiler de endişeyle denizi izliyorlardı. C) Tren yolunun açıklarında gördüğümüz iki çocuğu izliyorduk, etraflarını bir köpek sürüsünün çevirdiğini görünce oraya doğru koştuk. Zeytinburnu açıklarında yanan gemiyi izlemek için toplanan kalabalık ortalığı bayram yerine çevirmişti. E) İzlediğimiz filmler, okuduğumuz romanlar bizim kişiliğimizi açık biçimde değiştirip bizi başka bir insana çevirir.

2. "Bırakmak” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin han- gisinde "bir işi başka bir zamana ertelemek” an- lamında kullanılmıştır? A) Beni suçlamayı artık bırak, anlamaya çalış. B) Sonuçları değerlendirme işini sonraki toplantı- ya bıraktık. C) Oğullarına yüklü miktarda para bırakmış ve or- tadan kaybolmuş. D) Bizi burada bırakacaksın da sen nereye gide- ceksin? E) Maçı daha ilk yarıda bırakmışsiniz, önce bunu açıklayın.

21. "Öyle seveceksin ki kelimeleri sana yetecekler." demişti Cemil Meriç. Ruhu şad olsun, çınlasın kulakları sonsuzlukta. Ve aynı zamanda öyle seveceksin ki kelimeleri, katiyen terk etmeyecekler. Hep bir adım ötesini merak edeceksin, eteklerin uçuşarak uçurumun kenarında, rüzgâr okşayacak saçlarını, ürperecek, ürkeceksin. Bu parça aşağıdaki türlerden hangisinin özelliklerini taşımaktadır? A) Makale B) Günlük C) An D) Deneme E) Röportaj