Anlatımlarına Göre Cümleler Soruları

de n k. t- a Ç 6. İnsana bir masal musallat oluyor, bu manzarayı sey- rederken. Kent yemyeşil tepelerle çevrilmiş. Dağla- rin arasında, bir nehrin kenarına kurulmuş burası. Tepede bir katedral var. Biraz daha aşağıda bir pa- zar meydanı... "Dünya Mirası" kategorisine giren bu kent bir masal gibi. Bir bahar masalı... Oysa baharlık hiçbir hâl yoktu ortada. Kışın göbeğindeydik, soğuk- tu. Dar sokaklardan geçerken sağlı sollu küçük ev- lerin hemen her birinden duyulan klasik müzik sesi... Mozart'la kemikleşmiş ve bu ortak kimliği hayatın or- tasına taşmış o Salzburg günü... Bu parçanın anlatımında, aşağıdakilerden han- gisi ağır basmaktadır? A) Qyküleme B) Tanışma C) Açıklama D) Betimleme E) Tanımlama

n 2. Konuşmalarında ilginç bir şey yakalıyorsunuz. Her iki kültürün de tadına varmış bir tını hissediyorsunuz. Konuşması ilerledikçe farklı farklı dünyalara dalıp gi- diyorsunuz. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A)Her iki kültürden de biraz biraz bir şeyler taşıyan B) Bahsedilen kültürlerin her türlü inceliklerine hâkim olan C) Kültürel çatışma yaşadığı için ikilemde kalan D) Kültürel şok sonrası tam olarak kimliğini bulama- yan E) Her iki kültürden de uzaklaşmak isteyen www.pelikanyayinevi.com.tr

7. 1. beyaz pamuksu tırtıl keseleriyle II. çam kese böcekleri çam türlerinin III. yapraklarını yiyerek ağaçları çıplak bırakıyor IV. kendini belli eden V. ağaç üzerinde bıraktıkları Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında, hangisl baş- tan dördüncü olur? A) I. B) II. C) III. D) IV. IN E) V. 10

2. Aşağıdakilerden hangisinde belirtilen kavram- la verilen örnek uyumlu değildir? A) Olasılık: Biz de onun yaşadıklarını yaşarsak belki onun gibi kuşkucu oluruz. B) Varsayım: Bir an için uğruna mücadele ettikle- rinin tamamına kavuştuğunu düşün, yaşama- nın anlamı kalır mıydı? C) Hayıflanma: Artık ne yazık ki yanlışlarımı telafi edecek kadar zamaním kalmadı, bu yüzden yaptıklarımı yanlışsız yapmaya çalışıyorum. Saptama: Zamanımızın gençleri daha çok po- lisiye romanları okuyor, edebî niteliği ağır ba- san romanlardan kaçıyor. E) Aşamalılık: Bir yazar, bir başka yazarı oku- yunca ondan etkilenir ve o etki kaybolmadıkça özgün bir eser ortaya koyamaz. Carp S R M 53

BİLGİSİ 10. Avrupa Parlamentosu, hızla ilerleyen yapay zekâ ve robot teknolojilerine karşı hazırlık adına robotlara "elektronik kişi" statüsü veren ve Asimov yasaları kapsamında haklar tanıyan bir raporu onayladı. Bu cümlede 1. Ünlü türemesi II. Ünsüz değişmesi KAZANIM ODAKLI SORULAR D) II ve III HHH. Ünlü düşmesi IV Unsüz benzeşmesi elektronik olmaz mı? ses olaylarından hangilerinin örneği vardır? A) Yalnız t B) Yalnız H fısıtıkışınıp E) III ve IV C) I ve IV

ak modem nasıl ku yazmıştır. ru biçim. ngisidir? etkileyic şiirinde e anlam yönüyle mıştır. kıldığı ern Türk ilgili en tlarının ortaya ilmayı sunda leyici kilde Şu sıralar yazılmakta olan edebiyatın bir süredir be- nimle hiç ilgisi yok artık. Sebebi herhâlde şu ki, bu edebiyat bana yalnızca bilinen şeyler iletiyor, bilinen düşünceler bilinen duygular, bilinen metotlar... Artık edebiyatta hikâyeye katlanamıyorum, istediği kadar renkli ve uçarı dolu olsun, her hikâye bana hayal dolu olduğu ölçüde dayanılmaz geliyor. Hikâye, en iyisi an- latıldığında; dinlemeyi severim; tramvayda, konuke- vinde, diyelim ocak başında... Ama içinde görünürde hiçbir şeyin olup bitmediği öyküleri de artık kaldıramı- yorum; o zaman öykü, hiçbir şeyin, ya da nerdeyse hiçbir şeyin olup bitmeyişinden ibaret oluyor. Bu parçanın yazarı aşağıdakilerden hangisini söylemiş olabilir? A) İyi bir öykü, yaşanmış olayı olduğu gibi anlatma- lıdır. nj B) Edebiyatın oluşturduğu sanal dünyada yaşam- dan kopuk öykü bana bir şey söylemiyor. C) Duygusal öyküler insanlarda kalıcı etkiler bıraka- bilir. D) Yaşamın kendisiyle ilgilenen insanlar için öykü çok önemli bir kaynaktır. F Kuru ve renksiz öyküleri sevmiyorum ben, nitelik- tolana ise sözüm yok. Coc cuğ Ebe bek ve şar ma ler an SI er ya B A E

Yanıt Yayınları 11. (1) Yanan Zürafa tablosunda yer alan "zürafa", Salvador Dali'nin söylemiyle kozmik kıyamet canavarıdır. (II) Dali'nin bu resmin- de, canlı maddeleri madenler ya da makinelere, insanları da hayvanlara ya da eşyalara indirgeyen somutlaştırma eğilimini görürüz. (III) Dali, öndeki ve arkadaki kadın figürünün sırtını, iskeleti andıran bir yapıyla destekler. (IV) Bu şeffaf görüntüyle toplumun hatalarını ve zayıflıklarını anlatmak ister. (V) Ünlü ressam, insan vücudunu psikanaliz yöntemiyle açılabilen tamamen gizli çekmeceler olarak görür. (VI) Salvador Dali'nin eserlerinde çekmecelerle donanmış insan vücudu motifi sıklıkla görülür. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangileri, ne- den-sonuç ilgisiyle birbirine bağlanmıştır? A) I. ile II. B) II. ile II D) IV. ile V. E) V. ile VI C) III. Ne IV.

Sevgiyi yarınlara bırakmayın dostlar! Filizlendikleri yerde bakıma alın; çünkü - - - Bu cümle aşağıdakilerden hangisiyle sürdürüle- mez? A) ilgisizlik onları hemen kurutacaktır. B) sevginin de mevsimi vardır. C) insan sevebildiği için ve sevebildiği sürece vardır. D) sevgi çiçeklerinin ne zaman açacağını kestire- mezsiniz. E) her şey bir insanı sevmekle başlar.

5. I. Sonraları, daha uzun süreli dalış yapabilmeyi sağlayan dalgıç çanlarının icat edildiği biliniyor ama bu yöntem de dalgıçların daha derine ulaş- malarını sağlamadı. II. Insanoğlu için denizin altında neler olduğunu öğ- renmek her zaman dayanılmaz bir tutku olmuş, bu tutku dalış tekniklerinin gelişiminde önemli rol oynamıştır. III. Teknolojinin gelişmesiyle oksijen tüplerinin keşfi ise dalış dünyasında yeni bir çığır açtı. IV. Mavi derinlikleri keşfetmek için ilk olarak nefes tutma yöntemi geliştirilmiş fakat bu yöntemle ancak sınırlı sürede ve belirli bir derinliğe dalış yapılabilmişti. V. İnsanın bilinmeyeni keşfetme merakı, uygarlığın oluşumu için önemli bir itici güç ve denizler de bilinmeyen yönleriyle merak uyandırmış. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangi- si baştan dördüncü olur? A)I. B) II. J. V-11-IV-111-1 III. D) IV. E) V.

1. Bir hikâye nasıl olmalı, diye sorulduğunda hep şu benzetme- ye başvurulur kıdemliler tarafından: "Tıpkı bir buz dağı gibi olmalı, ancak sekizde biri görünmeli." Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Anlatımın sağlam bir kurguya sahip olması Okura sık sık açıklamaların yapılması Anlatılanların büyük bir kısmının satır aralarında gizlen- mesi Tecrübeli kalemler tarafından yazılması E) Eserde gereksiz detaylara yer verilmemesi Doin

C 3. 1. ayrı bir yerde II. ile Nasreddin Hoca'yı III. modern mizah anlayışından IV. dilimizden düşmeyen fıkraları V. değerlendirmek gerekir Numaralanmış ifadelerle anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturulursa bu sıralamada baştan üçüncü ifade han- gisi olur? A) I B) II C) III D) IV B LI E) V 57

23. Aşağıdakilerin hangisinde "tanımak" sözcüğünün anlamı ile kullanımı birbirine uymamaktadır? Anlam Daha önce bildiği için A) kim veya ne olduğunu hatırlamak Bir konuyla ilgili yakın- dan bilgisi olmak C) Varlığını kabul etmek B) D) Boyun eğmek, yargısı- na uymak, saymak E) Bir şey için belli bir süre vermek Kullanım Zarfın üstündeki yazıyı hemen tanıdı. Sakal bırakmıştı ama onu gözlerinden tanıdım. Bu küçük ülkeyi, ilk tanıyan Türkiye oldu. Burada, artık, polisi bile kimse tanımıyor. Borcumu ödemesi için ona bir ay zaman tanıdım.

6. Besteci; yepyeni bir yorumla sunduğu, üslubunu bütün yönleriyle yansıtan bu yapıtıyla oda müziğimiz için daha şimdiden bir kazanç sayılabilir. "Şimdiden" sözcüğü, bu cümlede sözü edilen bestecinin özellikle hangi yönünü belirtmektedir? A) Çok başarılı olduğunu B) Herkes tarafından kabul gördüğünü C) Yenilikçi bir davranış sergilediğini D) Gelecekte daha başarılı olacağını E) Olağanüstü bir uyuma sahip olduğunu

H Z Y A 20. Biz, hatıralar yazarken bütün o eski tanıdıkları, ölmüşleri yanımıza çağırıyor, geçici de olsa onlara bir hayat rengi veriyoruz. Artık adını anmadığımız mekânlar, coğrafyalar yazının can suyuyla yeşeri- yor. Böylece unutulmuş bir yer, ebediyen susmuş bir insan dilleniyor; konuşmaya başlıyor yeniden.. Yazı- nın hatırlama bahçesine yerleşiyorlar. Onları tanı- yan son insan öldüğünde unutulacakken ömürleri uzuyor. Ne zaman bir gözün ışığı değse yüzlerine, biri gelip adlarını ansa yeniden, yeniden uyanıyorlar. Bu parçada vurgulanmak istenen aşağıdakiler- den hangisidir? A) Anılar, unutulmayı engelleyen, geleceğe ulaş- mayı sağlayan yazılardır. B) Yitip giden hayatların anlam kazanması ancak anılarla sağlanır. C) Kalıcı olmak isteyen sanatçı, ani türünde eserler vermelidir. D) Unutulmayan sanatçılar, herkesten farklı bir yaşam sürenlerdir. E) Anılarını toplayan bir yazar, sadece günümüzde değil, her dönemde anılır. ları

Cümle Yapısı (Cümle Tamamlama) 17. Bir iddia gerçeklikle, bu gerçeklikteki olgu ve halle- rin tıpkı iddianın olduğu anlamına gelir. A karşı karşıyaysa - zıttı B) örtüşüyorsa - gerçeklikten öte C) tutarlıysa - geçerlidh D) uyuşuyorsa - betimlediği gibi E) tahmin ediciyse - yararlı

2. (1) Mevlana, kendisine yöneltilen "İnsanın değeri nedir?" so- rusuna "Aradığı şeydir." diye cevap vermiş. (II) Hayat yolunda hepimiz sürekli bir şeyler arıyoruz: Sağlık, huzur, mutluluk, para, iyi bir iş ve eş, başarı, belki hepsi veya daha fazlası... (III) Elbette yalnız gereksinimi olan değil, her insan arayış içindedir ve arayış, aranan şey de kişiden kişiye değişir. (IV) Sorunun cevabı kişiye özel olunca değerlendirmeyi de kişinin kendisinin yapması daha uygun olsa gerek. (V) Ancak her ne olursa olsun hayatta kendimize mutlaka bir hedef belirle- meli ve ona ulaşmak için çabalamalıyız. (VI) Hedefe ulaşma yolunda özellikle hırstan kaçınmalıyız çünkü hırs, insanı içten içe kemiren bir kurt gibidir. (VII) Elden geleni yapmalı, gerisini hayatın akışına bırakmalıyız. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) 1. cümlede alıntıyapılmıştır. B) II. cümlede örneklendirme söz konusudur. C) III. cümlede genelleme yapılmıştır. D) IV. cümlede ihtimal söz konusudur. E) V. cümlede öz eleştirel bir yaklaşım vardır.