Anlatımlarına Göre Cümleler Soruları

11. Bu kitabın bir başyapıt olduğunu söylemiş olmam, ondaki önemsiz bazı eksikleri vurgulamama engel değil. Aşağıdakilerin hangisi bu cümleden çıkarılabile- cek bir yargıdır? A) Zaman zaman kendimle çelişmemin bir sakıncası olduğunu sanmıyorum. BBütün başyapıtlarda birtakım kusurlar bulunması son derece doğaldır. C) Bu kitabın bazı kusurlarını sonradan fark ettim. D) Bir başyapıt olan bu kitap, kimi eksiklerini bile kendine yakıştırmıştır. Bu kitap, ufak tefek kusurları olsa da bir başyapıt- tır.

9. "Yazma sürecinde kendimi seyahat planı yapmayan bir yolcuya benzetiyorum." diyen bir yazar hangi özelliğini vurgulamak istemiştir? ried ev blo A Kimse tarafından yönlendirilmeme B) Yazdıkları konusunda titizlenme İçinden geldiği gibi yazma D) Yazdıklarını değiştirmeme E) Duraksamadan yazma

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde benzetme yapıl- mamıştır? THIS A) Küçük, sivri bir kayayı andıran elmacık kemikleri onu yaşından büyük gösteriyordu. B) Yorgun bir gemi kaburgası gibi göğsünden çıkan hırıltılı sesler, bedeninin çektiği acılara isyanıydı. Işıl ışıl parlayan gözleriyle, içten gülümsemesiyle, yardımseverliğiyle herkesin umudu olmuştu. D Gecenin koyuşuna çalan saçlardır âşığı kahreden ve dizelere can veren. E) Eski neşesi kalmamış; yüzü, sonbaharın gelme- siyle solmuş bir çiçeğe dönmüştü.

2. Bağımlılık; tekrarlama isteği uyandıran, kontrol edilemeyen, azaldığında ya da kısıtlandığında huzursuzluk yaratan bir davranış bozukluğudur. Bağımlılık kavramı insanlık kadar eskidir ancak içerdiği belirtiler, yaşanılan çağa göre değişebilir. Madde alımı, bağımlılık belirtilerinin önemli bir kısmını oluşturur ancak yukarıdaki tanımda detaylandırıldığı üzere psikiyatride bağımlılık kavramı, madde alımını içersin ya da içermesin, bireyin davranışları dikkate alınarak tarif edilen bir kavramdır. Tanı için kullanılan esas kriterler, davranış kriterleridir ve tanı için gerekli olan temel kriter, bireyin kendisi veya çevresi tarafından bildirilen olumsuz sonuçlardır. Bu parçada sözü edilen durumla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A Bağımlılık yaratan durum engellendiğinde kişide tedirginlik meydana gelir. B) Madde alımı, günümüzde en çok karşılaşılan bağımlılık durumudur. CBağımlılık sendromu yaşayan insanların otokontrolünü kaybettiği görülür. D) Bağımlılığın kapsadığı belirtiler, döneme göre farklılık gösterebilir. E Bağımlılığın psikiyatrideki temel ölçütü, davranışlarda istenmeyen durumun varlığıdır.

3. Montaigne'in kendine dönük, söyleşi havasın- da, gelişigüzel yazılmış duygusu uyandıran; Ba- con' in ise nesnel, özlü, betimleyici denemeler yaz- dığı söylenir. İki denemecinin yalnızca biçeminin değil, bakıp yorumladıkları dünyanın da farklı ol- duğu görülebilir. Montaigne'in, denemelerini, "ken- di benliğini anlamak için" oluşturduğu, Bacon'ınsa "değişik alanlarda edindiği gözlem ve deneyimleri insanların yararlanabileceği bir bilgelikle" yazdığı, denemelerinden anlaşılmaktadır. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez? A) Denemenin dokusu yazardan yazara değişir B) Her denemecinin anlatım biçimi kendine özgü- dür e) Denemenin konuşma tadı taşıması dilin kulla- ımıyla ilgilidir D) Her denemecinin bir çıraklık bir de ustalık dö- nemi vardır E) Deneme, kişiselliğe dayalı, rahat okunan bir yazı türüdür (2009 - ÖSS)

Dort 7. dak Sorular Şimdi şiir bence senin yüzündür Şimdi benim tahtım senin dizindir Sevgilim, saadet ikimizindir Semadan gelen bir yadigâr gibi Bu dörtlükte kaç benzetme vardır? B) 2 Kazanım C) 3 D) 4 E) 5 10 Bir başka uçağın sesi gelmeye başladı. Bizim ada, uçakların üstünden geçtikleri bir yol güzergâhı olmalı ki onlar hep ya üstümden ya solumdan geçip gidiyorlar. Kedi sustu. Köpeğim gözünü kapadı. Karga sesleri geliyor şimdi de. Vaktiyle bu Ada'ya bu zamanda kuşlar uğrardı. Civil civil öterlerdi. Küme küme bir ağaçtan ötekine konarlardı. Iki senedir gelmiyorlar. Belki geliyorlar da ben farkına varmiyorum. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinde verilenler mneklendirilmiştir?

8. Yazmak güzel şey; hem kendine hem bir nuşmak gibi iki zevki birleştiriyor. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en ya- kındır? A) Yazma eylemi, yazarla okuyucunun duygularının bir- leştiği tek noktadır. B) Her yazı okurun düşüncesini geliştiren bir araç olarak düşünülmelidir. mula C) Sanatçı yazarak sadece okurla buluşmayıp okura ger- çekleri öğretiyor. O Toplumla sanatçının arasındaki mesafeyi, yazılar ka- patıyor. alloy E) Bir iç diyalogun dış dünyaya yansıması yazmakla ger- çekleşir. YAYINLARI LİMİT

1, 2 ve 3. soruları aşağıdaki parçaya göre cevapla- yınız. Öykülerimi bir gün tarihe hesap vereceğim bilinciyle kaleme alıyorum. Yaşadığım zamanı her yönüyle değerlendiriyo- rum. Bu açıdan baktığımda vardığım sonuç, çoğu sanat- çının aksine, çağımın edebiyat ve sanat düzeyini muhatap almamam gerektiği oluyor. Çünkü en temel sanat olan ede- biyatın kurallarından habersiz insanlarla kuşatılmış bir za- man diliminde nefes alıp veriyorum; buna karşın yazdığım her cümlenin, her sözcüğün hesabını vermek ve düşlediğim okurlar için yazıyorum. Düşlediğim okur nasıl bir okur, diye de sorduğunuzda cevabım, "Okur, edebiyat denizini sahil- den izleyen değil; denizin dalgasını, balık türlerini bilen bir insan olsun. Kısacası deniz insanı değil, denizci olsun." olacaktır. Van Bu parçada öz eleştiri yapan sanatçıyla ilgili olarak VÖykülerini kaleme alırken dikkate altığı bir nokta vardır. Bir sorumluluk taşıdığına inanmaktadır. III. Öykülerinde ele aldığı konular yaşadığı dönemden izler taşımamaktadır. W. Döneminin edebî ortamından rahatsızlık duymaktadır. numaralanmış yargılardan hangisi çıkarılamaz? A) I. ve II. B) Yalnız II. D) Yalnız III. C) III. ve IV. E) II. ve IV. 2. Bu parçada altı çizili bölümle anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A) Edebiyatın ne olduğu üzerine bilgisi olmayan insanların var olduğu ortamda yaşamak B) Edebiyat eğitiminden yoksun yazarların baş gösterdiği dönemde varlığını sürdürmek C)Yeterli sayıda edebî ürünün kaleme alınmadığı bir za- manda yaşamak Edebiyatın bir bilim olarak kabul görmediği bir dönem- de mücadele vermek E) Edebi dili hiçe sayarak eser veren sanatçıların hâkim olduğu dönemde yaşamak Palme Yayınevi

6. Çağdaş Türk öykücülüğünün çığır açıcı yazarlarından biridir ve modern anlamda Türk öykücülüğünün temellerini atan kişidir. Aziz Efendi, Ahmet Midhat, Emin Nihat, Sami Paşazade Sezai, Nabizade Nâzım çizgisinden sonra öykü onunla birlikte edebiyatımızda yer etmeye başlamış, bağımsız bir ruh ve kişilik kazanmıştır. Bu anlamda çağdaş öykücülüğümüzün başlangıç noktası Halit Ziya'dır. O, yazı hayatı boyunca "en sevdiğim tür" dediği öykünün nitelikli ilk örneklerini vermiş; bu türün ülkede sevilmesinde, yaygınlık kazanmasında öncülük yapmıştır. Bu parçadan Halit Ziya ile ilgili kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağıdakilerden hangisidir? A) Öykü dışındaki türlerde yeterince başarılı olamamıştır. BY Çağdaş Türk edebiyatının ilk öykülerini kaleme almıştır. C) Çağdaş Türk öykücülüğünün oluşmasında çok önemli rol oynamıştır. D) Yazın dünyasında adını, kendine özgü öyküleriyle duyurmuştur. E) Öyküde Aziz Efendi, Ahmet Midhat, Emin Nihad, Sami Paşazade Sezai, Nabizade Nâzım ile başlayan çizgiyi sürdürmüştür.

6. Bütün bildiğim, bir şey bilmediğimdir. Bu cümlede bilgiyle ilgili olarak asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? C D Sınırlarının çok geniş olduğu Üretilmesinin zor olduğu Değerli bir olgu olduğu Soylu bir tutku olduğu İnsanı yanılgılardan alıkoyduğu ToysH

6. (1) Motivasyon, gündelik yaşamda ve eğitim süreçlerinde en sık kullanılan kavramlardan biridir. (II) Öncelikle eğitim aşamalarında, sonra da özellikle iş dünyasında motivasyonumuzu nasıl koruyabileceğimizin yollarını ararız. (III) Çünkü bir şeyler yapabilmek için harekete geçmek gereklidir ve bazen bu enerjiyi kendimizde bulamayabiliriz. (IV) Hayatta ve sınavlarda motivasyonu üst seviyelere çıkarmak için pek çok yol ve yöntem vardır. (V) Bunların başında etkin iletişim gelmektedir. Bu parçadaki numaralanmış cümleler ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) II. cümlede, bir çabadan söz edilmiştir. IV. cümlede, motivasyonun artırılması için birçok metot olduğundan söz edilmektedir. + C) III cümleden, insanın bir işi yapabilmek için gerekli enerjiye kimi zaman sahip olamadığı anlaşılmaktadır. + D) Veümlede, özetlemeye gidilmiştir. E) 1. cumlede, bir saptamada bulunulmuştur. +

2 Aşağıdakilerin hangisinde "kaba" sözcüğünün an- lamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır? A) B) C) Anlam Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, ince karşıtı Terbiyesiz, görgüsü kit, nezaketsiz Hafif olduğu hâlde kalın veya hacimli D) Terbiyeye, inceliğe aykırı, çirkin, kötü E Taneleri iri Kullanım Cebinden kaba fildişi saplı bir de çakı çı- kardı. Kaba, hantal, şivesiz bir sürü adam kafesi- nin önüne toplanırlar. Kaba bir yün döşekle temiz bir şilte, yastık yorgan buldum. Çocuklardan biri ağ- zından çok fena, çok kaba bir şey kaçırdı. Evinin yollarına bugün hayli kaba çakıl taşları dökülmüş. C

7. Çapaksız, pürtüksüz, pürüzsüz, oku- yucuyu duraksatmayan bir anlatım isterim. Onun eserlerinde altında maden damarları bulunan bir toprak havası vardır, deştikçe anlam fışkırır. Edebiyat yaparak edebiyat yapılmaz, III gerçek bir yazın adamı edebiyatsız edebiyat yapar. Başkasının tıpkısı olmayı kabulle- IV. Men, yeni bir şey ortaya koymayan beylik anlatımlar şairi öldürür. Bu öyküleri okurken köşedeki simit- çiyi, yaz kış aynı kıyafetle dolaşan Deli Celal'i görüyormuşum gibi hissettim. Akıcılık BHI. Özlülük yoğunluk Yalınlık - sadelik Özgünlük- yaratıcılık Tutarlılık Yukarıdaki tabloda numaralanmış yerlerden hangisin- de verilen açıklama karşısındaki üslup özelliği ile ad- landırılamaz? AH. CHIT. D) IV. EV

Otuz yıl süren araştırmalar sonucunda, çocukların, yaz tatilinde, bir önceki eğitim yılına göre zihinsel yeterlilik bakımından bir ay geriledikleri görüldü. Yine başka bir araştırmaya göre, çocuklar tatil boyunca zekâ derecelerinden bir puan kaybediyor. Yeni öğretim yılı başladığında, yaz tatillerini öğretici faaliyetlerle değerlendirmeyen çocukların, ötekilere göre geri kaldığı da yapılan araştırmalarla tespit edildi. Bu fark kısa sürede kapatılsa da çocukların bu durumla hiç karşılaşmaması için anne ve baba- lara büyük görev düşüyor. Bu parçanın anlatımında, aşağıdakilerden han- gisi yoktur? A) Deyim D) Saptama Hayıflanma C) Açıklama E) Varsayım

8. ---- Günümüz şairlerinde ise serbest ölçülü şiir yaz- ma sevdası başladı. Her şair mutlaka birkaç şiirini serbest ölçüyle yazıyor; ölçüyü, kafiyeyi ikinci plana atıyor. Bir bakıma şairin özgürce şiir yazabilmesi olanağı sunduğu için serbest ölçülü şiirler masum görülebilir ama bunun sınırı aşılırsa ortada "şiir" diye bir şey kalmayacak. Ahenkten, musikiden, anlam bütünlüğünden yoksun şiirler ortalıkta dolaşmaya başlayacak. Tabii onlara da şiir denirse! Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez? A) Her dönemin şairlerinin kendine göre bir şiir an- layışı, tarzı oluyor B) Çok yakın döneme kadar hece ölçülü şiirler ol- dukça fazla kaleme alınıyordu C) Bir şiir yazarken şiirin ille de serbest/olmasını hedeflemek bana isabetli görünmüyo D) Kafiyeyi ve anlam bütünlüğünü tutturacağım diye içeriği hiçe sayılmış şiir yazma merakı git- tikçe artıyor E) Eskiden hece ya da aruz ölçülü, kafiyeli ve belli bir ahenk içeren nitelikli şiirler yazılırdı

ar a 1 -i Palme Yayınevi duyulurdu. 7. (1) Özgür ama ölçülü, içten ama mesafeli, yaşlı ama çocuksu bir adamdı. (II) Çevresiyle, ilerleyen yaşına bakmadan duvarlarını yıkarak öyle dostluklar kurardi ki hayatın tadı, onun yaşantısında her an (III) Kişiliği öylesine çarpıcıydı ki yaptığı her iş, onun gölgesinde kalırdı. (IV) Onun ressamlığı, müzeciliği, gazeteciliği sanki yaşamının doğal uzantılarıydı. M Fıkraları, nükteleri dilden dile gezer, bunlara her gün yenilerini katar; soluduğu her anı, zekâsının süzge- cinden geçirmeden edemezdi. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümlede karşıt kavramlara yer verilmiştir. B) II. cümlede bir ön yargı dile getirilmiştir. C) III. cümlede amaç-sonuç ilişkisi vardır. D) IV. cümlede varsayım söz konusudur. EV. cümlede bir koşul öne sürülmüştür. Tem 9. Aşağıo len öz A) Ya ge ya h B) F D