Cümlede Anlam İlişkileri Soruları

3. Turgut Uyar'ın "Şiir çıkmazda çünkü insan çıkmazda." sözüne katılmadığımı belirtmek isterim. Bu iki durum arasında karşıtlık ilişkisi var bence. Yani insan çıkmazdaysa şiir çıkmazda olamaz. Aksine, şiir çıkmazdan beslenir. Bu, zaman zaman varoluşsal, bireysel çıkmazlar olur; zaman zaman da savaşlar, felaketler gibi toplumsal çıkmazlar... Peki bu hep böyle olmak zorunda midir? Tabii ki değildir. Çıkmazlar olmadan da yazılabilir çok iyi şiirler. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada geçen "Şiir çıkmazdan beslenir." sözüne anlamca en yakındır? ABüyük ve eskimeyen şiirler, insanın dış dünyasıyla iç dünyasını kaynaştırarak anlatanlardır. B Şiirin evrenselliği insanın duygu dünyasına odaklanmasına bağlıdır. C) Çözümsüz durumlar şiire kaynaklık eder. D) Yeni şiir türlerinin oluşturulmasında, yaşananların payı vardır. Elyi şiirler, şairlerinden zengin bir birikim ister.

ORLEAT A) I. TYT/ TÜRKÇE 37. ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Eleştirmeni bir türlü sanatçı sayamıyorum ben. (II) Gerçi sanatçıyla eleştirmen arasında bazı ortak yanlar ri ile sanatın konuları, yöntemleri, araçları, görevleri, öz- yok değil ama bunlar ayrılıklara göre daha az. (III) Eleşti- neleri pek birbirine benzemiyor. (IV) Sanatçı estetik bir yapıt yaratır, eleştirmen ise onu çözümler ve değerlen- dirir; önce eser, sonra eleştiri gelir. (V) Ama bazen bu- nun tersi de olur; eleştirmenin ilk yapıtı için söyledikle- rini göz önünde tutan sanatçı, ikinci yapıtını buna göre düzenleyebilir. (VI) Dahası eleştirmen öncü bir sanatçı- yı bulup doğru değerlendirdiğinde bu erken değerlen- dirme, getirilen yeniliğin tutunmasını, öbür sanatçılarca benimsenmesini sağlar. 37. Bu parçada eleştirmenle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir A) Eleştirmenin sanat adamı kabul edilememesinin ne- denlerine BY Sanatçıların yazma eğilimlerini etkileyebildiğine CFarklı edebi oluşumların yaygınlık kazanmasında yön- lendirici olabildiğine D) Edebi eserlerin sanatsal niteliklerini belirleyen ilkeleri belirlediğine E Sanatçıyla eleştirmenin birçok yönden farklı nitelikler gösterdiğine 38.Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi, ken- dinden önceki cümlede belirtilen yargının nedenini açık- lamaktadır? B) II. C) II. / PTTV FARKLISISTEM 2) V. 39. ve 40. cevaplayın Roman, ok diği bir ed gözle bak kendi göl çok farklı bulacak. ön pland minin ka önemli taya Kov yaşama gibi çok şeyin y 39. Bu par B) C Xr 40.

14. 17. yüzyıl divan şairlerinden olan ----, gerçek bir kaside ustasıdır. Hem kendi zamanında hem de kendinden sonraki dönemlerde kaside yazan şairleri etkilemiştir. IV. Murat tarafından korunan ve desteklenen şair, Vezir Bayram Paşa hakkında yazdığı bir hicviye yüzünden boğdurularak öldürülmüştür. Türkçe ve Farsça olmak üzere iki divanı bulunan şair, hicivlerini ---- adlı eserinde toplamıştır. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir? A) Şeyh Gâlip - Hüsnü Aşk B) Nef'i - Siham-ı Kaza C) Nâbî-Hayriyye D) Veysi - Habname E) Kaygusuz Abdal - Budalaname

altında E) Ihtiyar onu alıp buraya getirmiş 8-Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir tasarıdan söz edilmektedir? A) Gelecek yıl bu kente her mahallede bir çig kofte şubesi açmayı planlıyorum B) Bu adam bir tuhafiye mağazasında çalışandı. C) Hassas yapth, ince uzun, sarışın bir adamdı D) Gelip geçenler onu görmek için duruyorlar E) Bir daha hiçbir şey söylemeyeceğim sana.

ORTAK D 9-Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir hedef söz konusudur? A) Eski Hamamda babama kese yaptırdınız mı? B) Çarşıya gidip kendime çam kolonyası alacağım. C) Aklındakileri yapmak üzere mutfağa girdi. D) Bütün takılarını yüzüne fırlattı. E) Bir daha benden habersiz iş yaparsanız dünyayı başınıza yıkarım.

Eş, Yakın ve Çelişen Anlamlı Cümleler 1. Sanat, öykünenleri ayakta bırakmaz; yazdıkları etki kaynaklarının izlerini silemeyenleri de. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır? A) Eserlerimde gelenekten olduğu kadar çağın ya- zarlarından da istifade ediyorum. B) Sanatçı, taklitle işe başlar ve sonunda taklit edilen durumuna gelir. C) Gelenekten yararlanarak oluşturduğum öykü- lerde herkes kendinden izler bulur. D) Sanatçı kendi yatağında akan bir nehir olmalı, açtığı yoldan ilerlemelidir. E) Sanat kendi olanları geleceğe taşır, kendi olmak için edebî gelenekten yola çıkılmalıdır. 4

Siirin dili musiki ile söz arasında ve sözden ziyade musikiye yakındır. Yani bu dil, bir açıklama vasıtası olmaktan ziyade bir telkin vasıtasıdır ve şiirde musiki anlamdan önce gelir. Bu bakımdan kelimeler; şiire, anlam değerlerinden çok musiki değerleriyle girer. Şiirin anlam bakımından açık olması zaruri değildir. Şiirin doğduğu yer şuuraltıdır. Konu ise sadece terennüm için bir vesiledir. Aşağıdakilerden hangisi şiir konusundaki düşüncelerini böyle açıklayan bir şaire ait olamaz? A) Su değil, mevsimin havası akan Duyduğun yaprağın, dalın sesidir Suda yıldızların parıltısıdır Bu karanlıkta bazı bazı çakan B) Akşam, yine akşam, yine akşam Bir sırma kemerdir suya baksam Akşam, yine akşam, yine akşam Göllerde bu dem bir kamış olsam C) Ne sen, Ne ben, Ne de hüsnünde toplanan bu mesâ Olan bu mai deniz Melâli anlamayan nesle aşina değiliz D Nane satan, su satan yetim çocuklar Şarkı söyleyemediler güneşe, aya Biliyorum ne masal dinlemeye doydular Ne oyun oynamaya E) Gün bitti. Ağaçta neşe söndü Yaprak ateş oldu, kuş da yakut Yaprakla kuşun pırıltısından Havzın suyu erguvâne döndü

6. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde neden sonuç ilişkisi vardır? A) Bir elin nesi var, iki elin sesi var. B) Bir kötünün yedi mahalleye zararı var. C) Hak yerde kalmaz. D) Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer. E) Sakla samanı, gelir zamanı.

msenin em topaç 3 Ben de mese ce bu de EV 6. (1) Gerçekten de bizde eleştirmen sayılanlar hep böyle olmuştur. (II) Örgütler de ödüllendirmeler de hep bu temelsiz, başına buyruk, duygusallıklarla, yandaşlıklarla yapılmıştır. (III) Sanıyorum ki Ataç da Yetkin de yeni değerleri onaylamayı, tanınmamış şair ve yazarları tanıtmayı yalnızca bunu eleştirmenliğin gereği saydıkları için yapmışlardır. (IV) Oysa bir zamanlar çok başarısız şiirler yayımlamış olan Ataç, belli bir sanat ölçüsüne sahip olsaydı önce kendininkileri yayımlamazdı. (V) Yetkin ise birkaç "şık" şiir yazmakla birlikte düz sanat yazılarında Ataç'la ölçülemeyecek oranda yetersizdi. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde sözcüğün yanlış anlamda kullanılmasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu yapılmıştır? A) I B) II C) III D) IV 353-MADALYONTÜRKÇE

NASA paylaşt JÜPİTER'IN FOTOGRAFI SOSYAL MEDYAYI SALLADI! DEPREM BU KEZ 3.7 SIDDETINDE SALLADI "Sallamak" sözcüğü bu görsellerde, 1. Vurmak, atmak II. Düzenli bir biçimde ve hep aynı doğrultuda hareket ettirmek. III. Beklenmedik bir başarı kazanmak IV. Zor durumda bırakmak anlamlarından hangilerini karşılayacak şekilde kullanılmıştır? A) I ve II. B) II ve III. 4 ve IV. EL SALLAMAK ICIN SOĞUKTA BIR SAAT BEKLEDI D) I, III ve IV. >>> Diğer sayfaya geçini N

2. İlginç tasarımıyla öne çıkan 56 metre yüksekliğindeki kule, üst üste bindirilmiş yuvarlak 6 sütun dizisinden meydana gelmiş. Yumuşak zemin üzerine kurulmasından dolayı güneye doğru eğilmeye başlamış. Bu metinde altı çizili cümledeki anlam ilişkisi aşağıdakilerin hangisinde yoktur? ABu pinarların suları çok soğuktur, bir tas icilmez. Su Cote smij. B) Geçen yıldan bu yana çok düzenli çalıştı ve bu sınavda başarılı oldu. C) Onun da aramıza katılmasıyla bu yenilmez takımı kurmuş olduk. D Doğum günü organizasyonuma katılamayacağını söylemesi moralimi bozdu. 3 W leule learted imigut >>> Diğer sayfaya geç

7. - 4 Ben her zaman yaşlılar gibi olgun düşünen gençlere, gençler gibi neşeli olan yaşlılara hayranımdır. Bu cümle aşağıdakilerden hangisiyle sürdürülmelidir? Yaşlılık ve gençlik göreceli kavramlardır. B Günün birinde gençlik elden gider, herkes yaşlanır. Zaten neşeli olanlar hiçbir zaman yaşlanmaz. Genç de olsan yaşlı da olsan olgun değilsen gerisi boş. E) Gerçi her yaşın ayrı bir güzelliği var, bunu da unutmamalı.

8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "hayıflanma anlamı vardır? A) Keşke o muhteşem kitabı bir kez daha okuma şansım olsaydı B) Görünenler bazen gerçekleri yansıtmayabilir, demişti bize. C) Ona daha ılımlı davranmam gerekiyordu, neden öyle yapmadım ki? D) Onunla girdiğiniz bütün tartışmalarda hep o üste çıkar. E) Günlerini planlayarak ders çalışırsan daha başarılı olur- sun. 82 C D

2. Bu parçada geçen "kafama ve kalbime perhiz yaptırmayı sevmiyorum." sözü ile konuşan kişi kendisiyle ilgili han- gi özelliğe vurgu yapmıştır? A) Farklılıklara saygı duyma B) Duygusal bir yapıya sahip olma CDüşüncede olgunluğun peşinde olma (D) Her duygu ve düşünceye açık olma E) Sevgiyle nefreti dengeleyememe (0

5. 1. Fiskiye ya da damla sulama gibi tekno- lojiler kullanılarak tarım için tüm dünyada sulama sistemlerinin günümüzde daha da geliştiği görülmektedir. II. Fıskiye ve damla sulama gibi gelişmiş sulama teknolojileri çiftçinin suyu daha hassas ve verimli kullanmasına yardım eden teknolojilerdir. Yukarıda verilennumaralı cümle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene- bilir? A) 1. cümlede değinilen düşüncenin bilimsel olarak kanıtlanamadığı açıklanmaktadır. B) I. cümlede ifade edilen konu ile çelişen farklı bir durum dile getirilmektedir. 1. cümlede belirtilen teknolojinin sağladığı avantajlar dile getirilmektedir. D) I. cümlede belirtilen olgunun tarımın her alanında etkili olabileceği örneklenmek- tedir. ONLARI E) I. cümlede ifade edilen konunun farklı bir yönüne değinilmiştir.

Sanatta başan, kendinden sonrasına ulaşabilmek- r. Bir ressam sadece evinin duvanna asacağı bir resim yapmak için kullanmaz yaraticiliğini. Eserini insan estetiğinin duvarına asmak ister, Bunu ba- şarmak için gelenekten beslenmelidir. Eski ressam- lann eserleri ve teknikleri, onun hizmetindeki bir hazinedir. • Romanlar, gerçeğin ütopik yansıtıcılarıdır. Bir ro- manci kendi ütopyası üzerinden hareket ederek her çağa hitap etmek için roman yazar. Her çağın romancısı olmak için özgünlüğün pınarından bes- lenmelidir. Kimseye benzemeden ilerlemeli ve ger- çeği farklı bir pencereden izleyerek sanatını konuş- turmalıdır. Bu iki parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? Farklı düşüncelerin temelde birbirini desteklediği- ni göstermektedirler. X iki farklı olgu arasındaki farklılıkların nedenini dile getirmektedirler, C) Ayni olguyu farklı yönleriyle değerlendirip ele al- maktadırlar. D) Sanattaki gerçeklik kavramını farklı boyutlarda sun- maktadırlar. Farklı üsluplar kullansalar da ana düşünceyi ben- zer nedenlerle açıklamaktadırlar.