Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafın Yapısı Soruları

töder
DENEME SINAVI
37 ve 38. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
39 ve 40. sor
b
Bir gözlemin, bir olayın, bir olgunun ya da bilimsel bir
problemin, üzerinde daha fazla inceleme yapılarak test
edilmesine olanak veren, öneri niteliğindeki açıklamaya hi-
potez denir. Doğruluğu henüz test edilmemiştir. Tekrarla-
nan gözlem ve deneylerle, mevcut bilgi birikimi düzeyinde
doğruluğu büyük ölçüde kabul edilmiş ancak yine gözlem
ve deneyler yoluyla yanlışlanabilme olasılığı bulunan, on-
görülerinde doğru çıkmış hipoteze, teori (kuram) denir.
Teoriler; gözlem, deney, akıl ve mantık yollarıyla her defa-
sinda doğrulanabilmelidir. Doğrudan ispatlanamayan ama
geniş geçerliliği olan kökleşmiş hipotez olarak da tanım-
lanabilir.
(1) 19. yüzyılda
kore edilmiş, ta
Taş Devri'ne d
panya ve Fran
riyle doluydu.
geçilerek ulaş
minin geçitleri
geçitlerde dah
jen seviyesinin
neden olabilir
kafa karışıklığ
hormonunu ar
deneyimlere y
39.
Bu parça
raf hangi
A) 11
37. B parçada teori pe hipotezle ilgili aşağıdakilerin
hangisine değinilmemiştir?
A) Her iki kayfam hakkında yapılan tanıma
B) Mavramlar arasındaki benzerliğe
kesin kanıtlanmış doğrular olduklanna
D) Gözleme dayanmalarına
E) Geçerlilik sürelerinin belirsizliğine
ENE
40. Bu parç
lardaki
38. Bu parçaya göre teori ve hipotez arasındaki ortak
nokta aşağıdakilerin hangisidir?
A) Gündelik yaşamda gereksinim duyulan bir ihtiyaç
sonucunda ortaya çıkmaları
B) Yanlışlıkları ispat edilene kadar doğru kabul edilme-
leri
Ar Eski
ĝorn
Eski
men
C)aboratuvar ortamında bilimsel bir deneyle oluştu-
rulmalar
D) Tarihin bilinmeyen çağlarından itibaren insanlığın
gündeminde olmalan
E) Insanların hayatlarını daha yaşanabilir kilma iddia-
sinda bulunmalan
Mag
pilm
D) Mağ
man
E) Mag
mas
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
töder DENEME SINAVI 37 ve 38. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 39 ve 40. sor b Bir gözlemin, bir olayın, bir olgunun ya da bilimsel bir problemin, üzerinde daha fazla inceleme yapılarak test edilmesine olanak veren, öneri niteliğindeki açıklamaya hi- potez denir. Doğruluğu henüz test edilmemiştir. Tekrarla- nan gözlem ve deneylerle, mevcut bilgi birikimi düzeyinde doğruluğu büyük ölçüde kabul edilmiş ancak yine gözlem ve deneyler yoluyla yanlışlanabilme olasılığı bulunan, on- görülerinde doğru çıkmış hipoteze, teori (kuram) denir. Teoriler; gözlem, deney, akıl ve mantık yollarıyla her defa- sinda doğrulanabilmelidir. Doğrudan ispatlanamayan ama geniş geçerliliği olan kökleşmiş hipotez olarak da tanım- lanabilir. (1) 19. yüzyılda kore edilmiş, ta Taş Devri'ne d panya ve Fran riyle doluydu. geçilerek ulaş minin geçitleri geçitlerde dah jen seviyesinin neden olabilir kafa karışıklığ hormonunu ar deneyimlere y 39. Bu parça raf hangi A) 11 37. B parçada teori pe hipotezle ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Her iki kayfam hakkında yapılan tanıma B) Mavramlar arasındaki benzerliğe kesin kanıtlanmış doğrular olduklanna D) Gözleme dayanmalarına E) Geçerlilik sürelerinin belirsizliğine ENE 40. Bu parç lardaki 38. Bu parçaya göre teori ve hipotez arasındaki ortak nokta aşağıdakilerin hangisidir? A) Gündelik yaşamda gereksinim duyulan bir ihtiyaç sonucunda ortaya çıkmaları B) Yanlışlıkları ispat edilene kadar doğru kabul edilme- leri Ar Eski ĝorn Eski men C)aboratuvar ortamında bilimsel bir deneyle oluştu- rulmalar D) Tarihin bilinmeyen çağlarından itibaren insanlığın gündeminde olmalan E) Insanların hayatlarını daha yaşanabilir kilma iddia- sinda bulunmalan Mag pilm D) Mağ man E) Mag mas
2
26.
23
7. MÜZ
çok
tor
cle
Tarih nesnel midir? Bu soru, tartışma sıcakligini asla y
tirmeyecek en önemli sorulardan biridir. Tarih biliminin
nesnel olup olmadığı ile ilgili kimi tartışmalar tarih me-
todolojisi açısından önemli görulup süregelmiştir. Kimi-
leri tarihin belgeye dayalı nesnel bir bakış açısına sahip
olduğunu söylerken kimileri de insanın olduğu her torta
yorumlama faaliyetinde yorumun da olacağını söyleyip
nesnel olamayacağını öngörmüştür. Bu tartışmanın us-
tüne konuşulacak bu kadar konu varken bu kadar uzun
tutulmasına hayret edip dikkat çekici bir örnek vererek
bendeniz de katkıda bulunmayı arzu ediyorum. Belge
lere dayalı bir tarihin mutlak nesnel bir tarih sunduğunu
kabul edersek aynı savaşı yaşayan devletlerin aynı resmi
belgelerine göre farklı bir kurgu yarattığını görmüyor mu-
yuz? O hâlde --
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı-
dakilerden hangisi getirilmelidir?
A) tarih bilimi kişilere bağlı olmadan da nesnelliğini or-
taya koyabilmektedir.
B) ülkeler kendi tarihlerini oluşturmaya önem vermek-
tedir.
C) tarihte belgelerin doğruluğu tartışılmaya kapalı bir
konu olmalıdır.
D) tarih, kişilerin yorumuna bağlı bir şekilde değişebil-
mektedir.
E) tarih her zaman nesnelliği savunmalıdır.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
2 26. 23 7. MÜZ çok tor cle Tarih nesnel midir? Bu soru, tartışma sıcakligini asla y tirmeyecek en önemli sorulardan biridir. Tarih biliminin nesnel olup olmadığı ile ilgili kimi tartışmalar tarih me- todolojisi açısından önemli görulup süregelmiştir. Kimi- leri tarihin belgeye dayalı nesnel bir bakış açısına sahip olduğunu söylerken kimileri de insanın olduğu her torta yorumlama faaliyetinde yorumun da olacağını söyleyip nesnel olamayacağını öngörmüştür. Bu tartışmanın us- tüne konuşulacak bu kadar konu varken bu kadar uzun tutulmasına hayret edip dikkat çekici bir örnek vererek bendeniz de katkıda bulunmayı arzu ediyorum. Belge lere dayalı bir tarihin mutlak nesnel bir tarih sunduğunu kabul edersek aynı savaşı yaşayan devletlerin aynı resmi belgelerine göre farklı bir kurgu yarattığını görmüyor mu- yuz? O hâlde -- Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) tarih bilimi kişilere bağlı olmadan da nesnelliğini or- taya koyabilmektedir. B) ülkeler kendi tarihlerini oluşturmaya önem vermek- tedir. C) tarihte belgelerin doğruluğu tartışılmaya kapalı bir konu olmalıdır. D) tarih, kişilerin yorumuna bağlı bir şekilde değişebil- mektedir. E) tarih her zaman nesnelliği savunmalıdır.
15. (1) 1977 doğumlu Mirzakhani, aslında matematiğe
değil edebiyata meraklıymış. (II) Hatta büyüyünce
bir yazar olmak istiyor, hikâyeler yaratmayı çok
seviyormuş.
(III) Ailesinin üzerinde hiçbir zaman baskı kurmaya
çalışmadığını belirten Maryam, ilkokul eğitiminin
ardından üstün yetenekli çocukların kabul edildiği
bir ortaokula başlamış. (IV) Buradayken hayatının
dönüm noktası olarak kabul edilebilecek matema-
tik ilgisini keşfetmiş.
(V) Buna rağmen ortaokula başladığında mate-
matik konusunda öyle üstün başarı falan göster-
memiş. (VI) Hatta bir öğretmeni onun matematiğe
pek yeteneği olmadığı hususunda oldukça emin
görünüyormuş.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle
başlar?
A) 11
BOIN
C) IV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
15. (1) 1977 doğumlu Mirzakhani, aslında matematiğe değil edebiyata meraklıymış. (II) Hatta büyüyünce bir yazar olmak istiyor, hikâyeler yaratmayı çok seviyormuş. (III) Ailesinin üzerinde hiçbir zaman baskı kurmaya çalışmadığını belirten Maryam, ilkokul eğitiminin ardından üstün yetenekli çocukların kabul edildiği bir ortaokula başlamış. (IV) Buradayken hayatının dönüm noktası olarak kabul edilebilecek matema- tik ilgisini keşfetmiş. (V) Buna rağmen ortaokula başladığında mate- matik konusunda öyle üstün başarı falan göster- memiş. (VI) Hatta bir öğretmeni onun matematiğe pek yeteneği olmadığı hususunda oldukça emin görünüyormuş. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) 11 BOIN C) IV D) V E) VI
24. () Teknolojinin gelişmesiyle birlikte edebiyat alanında
görülen yeniliklerden biri, sesli kitap servislerinin
kurulması oldu. (1) Birçok şirket, sesli kitap okuma
sektörüne yatırım yaparak ünlü isimlere, tanınmış
yazarların kitaplarını seslendirttian Seslendirilen
kitaplarla okurlara yepyeni bir imkân sunan şirketler,
yayıncılık sektöründe kendilerine önemli bir yer
edinmeyi başardı. (IV) Yapılan bir araştırmada sesli kitap
pazarinin, ülkelerin ekonomik ve kültürel dinamiklerine
göre değişkenlik gösterdiği saptandı. (V) Altyapısını
tamamlamış, ekonomik açıdan gelişmiş ülkelerde sesli
kitap okuma hızla yaygınlaştı. (VI) Teknolojiyi çok iyi
kullanan ve yeniliklere açık olan genç nüfusun toplam
nüfus içindeki oranının yüksek olması da sesli kitap
okumada ülkeleri bir adım öne çıkardı.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle
başlar?
A)
B) III C) IV
D) V
E) W
6
Diğer sayfaya geçiniz
.
rasini
dorun
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
24. () Teknolojinin gelişmesiyle birlikte edebiyat alanında görülen yeniliklerden biri, sesli kitap servislerinin kurulması oldu. (1) Birçok şirket, sesli kitap okuma sektörüne yatırım yaparak ünlü isimlere, tanınmış yazarların kitaplarını seslendirttian Seslendirilen kitaplarla okurlara yepyeni bir imkân sunan şirketler, yayıncılık sektöründe kendilerine önemli bir yer edinmeyi başardı. (IV) Yapılan bir araştırmada sesli kitap pazarinin, ülkelerin ekonomik ve kültürel dinamiklerine göre değişkenlik gösterdiği saptandı. (V) Altyapısını tamamlamış, ekonomik açıdan gelişmiş ülkelerde sesli kitap okuma hızla yaygınlaştı. (VI) Teknolojiyi çok iyi kullanan ve yeniliklere açık olan genç nüfusun toplam nüfus içindeki oranının yüksek olması da sesli kitap okumada ülkeleri bir adım öne çıkardı. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) B) III C) IV D) V E) W 6 Diğer sayfaya geçiniz . rasini dorun
20. Dilin bir sistem olduğu düşüncesini benimsemek onun kesin
birtakım kurallara bağlı mükemmel bir doğası olduğunu kabul
etmek demektir. Hâlbuki, dillerin değişme yasası göz önüne
alındığında bir dilin hiçbir zaman mükemmellik aşamasına
varamayacağı, daha doğrusu zaman içinde alınacak her ke-
sitte başka başka mükemmellik kıstasları (ölçütleri) taşıyacağı
anlaşılır. Çünkü, her dil kullanıldığı an için gereksinmelere en
iyi yanıt verecek niteliktedir. Bir başka zaman kesitinde ise
değişmek zorundadır çünkü
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre, aşağıdaki-
lerden hangisi getirilmelidir?
A) yaşayan her dil değişme hâlindedir
B) dil ve kültür arasında organik bir bütünlük vardir
C) dil bilimi çalışmalarında konuşma dili esas alınır
D) bu durum dilin değişmekte olmasının doğal bir sonucudur
E) gereksinimler değişmiştir
Diğer sayfaya geçiniz.
7
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
20. Dilin bir sistem olduğu düşüncesini benimsemek onun kesin birtakım kurallara bağlı mükemmel bir doğası olduğunu kabul etmek demektir. Hâlbuki, dillerin değişme yasası göz önüne alındığında bir dilin hiçbir zaman mükemmellik aşamasına varamayacağı, daha doğrusu zaman içinde alınacak her ke- sitte başka başka mükemmellik kıstasları (ölçütleri) taşıyacağı anlaşılır. Çünkü, her dil kullanıldığı an için gereksinmelere en iyi yanıt verecek niteliktedir. Bir başka zaman kesitinde ise değişmek zorundadır çünkü Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre, aşağıdaki- lerden hangisi getirilmelidir? A) yaşayan her dil değişme hâlindedir B) dil ve kültür arasında organik bir bütünlük vardir C) dil bilimi çalışmalarında konuşma dili esas alınır D) bu durum dilin değişmekte olmasının doğal bir sonucudur E) gereksinimler değişmiştir Diğer sayfaya geçiniz. 7
6. (1) Akdeniz Bölgesi'nin çatısı Toros Dağları tarafından
meydana getirilmektedir. (H) Dağlar bazı yerlerde denize
çok sokulur, kayalık ve az girintili çıkıntılı bir kıyı üzerine
dikine iner. (W) Bazı yerlerde ise kıyı çizgisiyle dağ sınırları
arasına Adana Ovası gibi geniş düzlükler girer (IV) Bu böl-
ge özelliğini kendine komşu olan denizden alır. f) Fakat
denizin etkisi yüzey şekillerine ve yükseltiye göre değişir.
pa (VI) Akdeniz iklimi kiyi ovalarından içeriye sokulduğu hâlde
dağlık yerlerde ancak dar bir şerit üzerinde kendini belli
eder ve yükseklere doğru önemli değişikliklere uğrar.
Bu parça iki paragrafa ayrılsa ikinci parça numaralan-
mış cümlelerden hangisi ile başlatılmalıdır?
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
6. (1) Akdeniz Bölgesi'nin çatısı Toros Dağları tarafından meydana getirilmektedir. (H) Dağlar bazı yerlerde denize çok sokulur, kayalık ve az girintili çıkıntılı bir kıyı üzerine dikine iner. (W) Bazı yerlerde ise kıyı çizgisiyle dağ sınırları arasına Adana Ovası gibi geniş düzlükler girer (IV) Bu böl- ge özelliğini kendine komşu olan denizden alır. f) Fakat denizin etkisi yüzey şekillerine ve yükseltiye göre değişir. pa (VI) Akdeniz iklimi kiyi ovalarından içeriye sokulduğu hâlde dağlık yerlerde ancak dar bir şerit üzerinde kendini belli eder ve yükseklere doğru önemli değişikliklere uğrar. Bu parça iki paragrafa ayrılsa ikinci parça numaralan- mış cümlelerden hangisi ile başlatılmalıdır?
4. Kimi edebiyat akamlanna yönelik aşağıdaki yargılanın
hangisinde bilgi yanlısı vardır?
A Decalizm, Dünya Savaşı yallannda dönemin denge
sini yitirmiş inkára, şüpheci, isyankâr ve anarşist bir
kusagin ümitsizliği, isyanı ve hayatın saçmalığına olan
inancinin ifadesi olan bir harekettir.
B) Empresyonistier, evrene ve dış dünyaya karşı ilgisiz-
dir, anlatmak istedikleri kendi iç dünyalandır, hayale
ve soyut betimlemelere yönelmişlerdir.
c) Dişavurumculuk olarak da bilinen ekspresyonizme
göre, sanatın amacı sanatçının kendi iç dünyasını göz-
lemlemesidir.
D) Pamas sanatçılar, doğanın değişik görünümlerini
yansıtan veya tarihin farklı dönemlerini canlandıran
tasvirci şire yönelmişlerdir.
E Dizelerde musikiye önem veren futurist şiir, musiki gibi
belli bir şey ifade etmez, açıklıktan uzaktır; duygu ve
düşünceler imgelerle anlatılır.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
4. Kimi edebiyat akamlanna yönelik aşağıdaki yargılanın hangisinde bilgi yanlısı vardır? A Decalizm, Dünya Savaşı yallannda dönemin denge sini yitirmiş inkára, şüpheci, isyankâr ve anarşist bir kusagin ümitsizliği, isyanı ve hayatın saçmalığına olan inancinin ifadesi olan bir harekettir. B) Empresyonistier, evrene ve dış dünyaya karşı ilgisiz- dir, anlatmak istedikleri kendi iç dünyalandır, hayale ve soyut betimlemelere yönelmişlerdir. c) Dişavurumculuk olarak da bilinen ekspresyonizme göre, sanatın amacı sanatçının kendi iç dünyasını göz- lemlemesidir. D) Pamas sanatçılar, doğanın değişik görünümlerini yansıtan veya tarihin farklı dönemlerini canlandıran tasvirci şire yönelmişlerdir. E Dizelerde musikiye önem veren futurist şiir, musiki gibi belli bir şey ifade etmez, açıklıktan uzaktır; duygu ve düşünceler imgelerle anlatılır.
23. ve 24. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Çağdaş sanatın kendine has türlerinden biri olan enstalasyon,
açık havada ya da kapalı bir mekânda sunulan, taşınabilir ya da
mekâna özgü, belirli bir hacim kaplayan ve izleyici katılımını
önemseyen bir sanat dalıdır
. 1970'lerde şekillenmeye başlayan
enstalasyon, izleyicinin sadece bakmakla kalmayıp dünyada ya-
şadığı gibi sanat eserinin içinde (yaşaması” düşüncesini içine al-
maktadır. Anlam, neden ve ilişkiler bütünü olan enstalasyon, öz-
ne ve nesne birlikteliği içinde algılanmalıdır. Önceleri radikal bir
sanat yaratım biçimi olarak algılanmış, 1980'lerden itibaren mü-
zeler ve galeriler tarafından tamamen kabul görmüş, 20. yüzyıl
sonlarında yaygın bir sanat türü olmuş ve dijital teknolojilerin
gelişmesiyle birlikte daha da yaygınlaşmıştır. Enstalasyon, sanat-
sal bakımdan dadaizm ve fütürizm hareketlerinden oldukça bes-
lenmiş bir tarz olarak görülmekte; fütürizm sanatçılarının bili-
me yakınlığı, dijital enstalasyon sanatının oluşmasında etken ol-
duğu kabul edilmektedir
G
23. Bu parçaya göre enstalasyonun bir sanat olarak ayırt edici özel-
liği aşağıdakilerden hangisidir?
A) Açık havada ya da kapalı bir mekânda sunulabilmesi
B) Radikal bir sanat yaratım biçimi olması
CD izleyicinin sanat eseriyle bütünleşmesini sağlaması
D Müzeler ve galeriler tarafından kabul görmesi
Et Dadaizm ve fütürizm hareketlerinden beslenmesi
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
23. ve 24. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Çağdaş sanatın kendine has türlerinden biri olan enstalasyon, açık havada ya da kapalı bir mekânda sunulan, taşınabilir ya da mekâna özgü, belirli bir hacim kaplayan ve izleyici katılımını önemseyen bir sanat dalıdır . 1970'lerde şekillenmeye başlayan enstalasyon, izleyicinin sadece bakmakla kalmayıp dünyada ya- şadığı gibi sanat eserinin içinde (yaşaması” düşüncesini içine al- maktadır. Anlam, neden ve ilişkiler bütünü olan enstalasyon, öz- ne ve nesne birlikteliği içinde algılanmalıdır. Önceleri radikal bir sanat yaratım biçimi olarak algılanmış, 1980'lerden itibaren mü- zeler ve galeriler tarafından tamamen kabul görmüş, 20. yüzyıl sonlarında yaygın bir sanat türü olmuş ve dijital teknolojilerin gelişmesiyle birlikte daha da yaygınlaşmıştır. Enstalasyon, sanat- sal bakımdan dadaizm ve fütürizm hareketlerinden oldukça bes- lenmiş bir tarz olarak görülmekte; fütürizm sanatçılarının bili- me yakınlığı, dijital enstalasyon sanatının oluşmasında etken ol- duğu kabul edilmektedir G 23. Bu parçaya göre enstalasyonun bir sanat olarak ayırt edici özel- liği aşağıdakilerden hangisidir? A) Açık havada ya da kapalı bir mekânda sunulabilmesi B) Radikal bir sanat yaratım biçimi olması CD izleyicinin sanat eseriyle bütünleşmesini sağlaması D Müzeler ve galeriler tarafından kabul görmesi Et Dadaizm ve fütürizm hareketlerinden beslenmesi
7. ve 8. soruları aşağıdaki parçaya gore cevaplay
Viyana'da Moritz Schlick öncülüğünde Carnap ve Whitehead'in
de aralarında bulunduğu bilim insanları, bir araya gelerek man-
tikçi pozitivizm akımını olusturmuştur. "Viyana Çevresi" olarak
da bilinen mantıkçı pozitivistler, deney ve gözlem alanının dışın-
da kalan
önermelerin anlamsız olduğunu belirtirler. Ele alınan
problem, önermelerin anlam sorunudur. Yapılmak istenen ise
deney ve gözlem alanıyla doğrulanması mümkün olmayan me-
tafizik önermeleri, diğer önermelerden ayırmaktır. Mantıkçı po-
zitivistlere göre metafiziksel önermeler anlamsızdır. Carnap, me-
tafiziksel önermelerin "sözde önermeler" olduğunu ileri sür-
müştür. Örneğin "Ruh ölümsüzdür ve bulunduğu beden çürü-
yünce diğer bir bedene geçer." önermesi düşünüldüğünde ru-
hun varlığı ve bedenler arası geçiş fikri deney ve müşahedeyle
ispatlanamayacaiu icin bu önerme metafizikseldir.
7.
Bu parçaya göre Carnap'ın, metafiziksel önermeleri sozde
önermeler" olarak nitelemesinin gerekçesi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Deney ve gözlemle kanıtlanabilirliktep uzak olması
Somut olarak tanımlanmasında suçlükler yaşanması
C) nuhun varlığını önceleyen yaklaşımlarla ele alınması
D) Temel düsünceleri, gorsellik olgusuyla birlikte değerlendir-
mesi
E) Dilimsel verilerle desteklenecek özelliğinin öne çıkması
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Metafiziksel önermeleri, sözde önermelerden ayırma çalış-
maları sürmektedir.
Önermelerdeki anlam sorunu, "Viyana Çevresi" grubu tara-
findan çözüme kavuşturulmuştur.
c) Wantıkçı pozitivizmi benimseyen bilim insanları, felsefi öner-
meleri sınıflandırmıştır.
DY Deneysel gözleme dayalı önermeler, sözde önerme olarak
değerlendirilmemelidir.
El Felsefi akımların mantık ve önermelere bakışında reel yak-
laşım olmalıdır.
PARAGRAFIN RITMI
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
7. ve 8. soruları aşağıdaki parçaya gore cevaplay Viyana'da Moritz Schlick öncülüğünde Carnap ve Whitehead'in de aralarında bulunduğu bilim insanları, bir araya gelerek man- tikçi pozitivizm akımını olusturmuştur. "Viyana Çevresi" olarak da bilinen mantıkçı pozitivistler, deney ve gözlem alanının dışın- da kalan önermelerin anlamsız olduğunu belirtirler. Ele alınan problem, önermelerin anlam sorunudur. Yapılmak istenen ise deney ve gözlem alanıyla doğrulanması mümkün olmayan me- tafizik önermeleri, diğer önermelerden ayırmaktır. Mantıkçı po- zitivistlere göre metafiziksel önermeler anlamsızdır. Carnap, me- tafiziksel önermelerin "sözde önermeler" olduğunu ileri sür- müştür. Örneğin "Ruh ölümsüzdür ve bulunduğu beden çürü- yünce diğer bir bedene geçer." önermesi düşünüldüğünde ru- hun varlığı ve bedenler arası geçiş fikri deney ve müşahedeyle ispatlanamayacaiu icin bu önerme metafizikseldir. 7. Bu parçaya göre Carnap'ın, metafiziksel önermeleri sozde önermeler" olarak nitelemesinin gerekçesi aşağıdakilerden hangisidir? A) Deney ve gözlemle kanıtlanabilirliktep uzak olması Somut olarak tanımlanmasında suçlükler yaşanması C) nuhun varlığını önceleyen yaklaşımlarla ele alınması D) Temel düsünceleri, gorsellik olgusuyla birlikte değerlendir- mesi E) Dilimsel verilerle desteklenecek özelliğinin öne çıkması Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Metafiziksel önermeleri, sözde önermelerden ayırma çalış- maları sürmektedir. Önermelerdeki anlam sorunu, "Viyana Çevresi" grubu tara- findan çözüme kavuşturulmuştur. c) Wantıkçı pozitivizmi benimseyen bilim insanları, felsefi öner- meleri sınıflandırmıştır. DY Deneysel gözleme dayalı önermeler, sözde önerme olarak değerlendirilmemelidir. El Felsefi akımların mantık ve önermelere bakışında reel yak- laşım olmalıdır. PARAGRAFIN RITMI
11. 1. Metin
Tüm ambalaj malzemeleri arasında en çok
uzak durulması gereken plastik. Çünkü özel-
likle PVC gibi plastik maddeler yeniden kulla-
nilmak üzere geri kazanılamıyor ve doğada
yok olmaları da yüz binlerce yılı bulabiliyor.
Bazı plastiklerse yalnızca bir iki kez geri ka-
zanılabiliyor. Bunun ardından molekül bağla-
ri kısaldığı için dayanıklılıklarını kaybediyor-
lar ve çöpe gidiyorlar.
2. Metin
Cam, ambalaj malzemesi olarak kullanılan
en doğal malzemelerden biri. Yikanarak tek-
rar kullanılabilir olması bir yana, geri kazani-
mi da kolay. Tümüyle doğal bir malzeme ol-
duğu için doğayı kirletici bir rolü yok denecek
kadar az. Camın geri kazanımı %30 enerji
tasarrufu ve önemli bir miktarda hava ve su
kirletici maddelerden tasarruf sağlıyor.
Bu iki metne göre aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Plastik ve camlar aynı sürede doğaya karışır.
B) Plastik maddeler cam maddelere göre doğaya
daha fazla zarar verir.
C) Plastikler bir-iki kez kullanılırken camlar pek
çok kez kullanılır.
D) Camin geri dönüşümü plastiğe göre daha ta-
sarrufludur.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
11. 1. Metin Tüm ambalaj malzemeleri arasında en çok uzak durulması gereken plastik. Çünkü özel- likle PVC gibi plastik maddeler yeniden kulla- nilmak üzere geri kazanılamıyor ve doğada yok olmaları da yüz binlerce yılı bulabiliyor. Bazı plastiklerse yalnızca bir iki kez geri ka- zanılabiliyor. Bunun ardından molekül bağla- ri kısaldığı için dayanıklılıklarını kaybediyor- lar ve çöpe gidiyorlar. 2. Metin Cam, ambalaj malzemesi olarak kullanılan en doğal malzemelerden biri. Yikanarak tek- rar kullanılabilir olması bir yana, geri kazani- mi da kolay. Tümüyle doğal bir malzeme ol- duğu için doğayı kirletici bir rolü yok denecek kadar az. Camın geri kazanımı %30 enerji tasarrufu ve önemli bir miktarda hava ve su kirletici maddelerden tasarruf sağlıyor. Bu iki metne göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Plastik ve camlar aynı sürede doğaya karışır. B) Plastik maddeler cam maddelere göre doğaya daha fazla zarar verir. C) Plastikler bir-iki kez kullanılırken camlar pek çok kez kullanılır. D) Camin geri dönüşümü plastiğe göre daha ta- sarrufludur.
TEST -9
3.
Paragraf İçin SERENAT
1.
iş yerinde, kişisel ilişkilerinizde ya da günlük hayatınızda
karşılaştığınız diğer birçok konuda ne kadar stres yaşamış
olursanız olun, kendinizi muhteşem bir hikâyenin içerisin-
de kaybettiğinizde hepsi yok olur gider. Güzel yazılmış bir
roman sizi başka diyarlara götürürken hoşunuza giden bir
makale zihninizi başka taraflara çekerek gerginliğinizi azaltır
ve rahatlamanızı sağlar. Okumuş olduğunuz her şey, beyni-
nizi yeni bilgilerle donatacaktır ve bu bilgilerin ne zaman işe
yarayacağını bilemezsiniz. Daha fazla bilgi sahibi oldukça
daha donanımlı hâle gelecek ve hayatınız boyunca karşı
karşıya geleceğiniz mücadelelerde daha güçlü olacaksınız.
Ve unutmamalısınız ki işinizi, paranızı ve hatta sağlığınızı
kaybedebilirsiniz ancak edindiğiniz bilgiler asla sizden alına-
maz.
Bu parçadan kitap okuma ile ilgili olarak aşağıdaki yar-
gıların hangisine
ulaşılamaz? +
* Insana her anlamda yararlı olduğuna
B) Okuyucularının hayata dair amaçlarına yardımcı olduğu-
na
e insanı ruhsal yönden rahatlatıcı bir etkisi olduğuna
Kişiyi, hayat mücadelesi adına güçlendirdiğine
E Okuyucusunu bilgisel anlamda donattığına
2.
1977 yılında aramızdan ayrılan, Tutunamayanlar'ın yazarı
Oğuz Atay da değeri öldükten sonra anlaşılan isimlerden
biri. Yaşadığı dönemde oldukça ilgisiz kalsa da günümüz-
de tüm eserlerinin büyük bir hayran kitlesi bulunuyor. Ya-
zarin en ünlü romanı olan Tutunamayanlardaki karakterler
aslinda Atay'ın kendi hayatındaki kisiler in
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
TEST -9 3. Paragraf İçin SERENAT 1. iş yerinde, kişisel ilişkilerinizde ya da günlük hayatınızda karşılaştığınız diğer birçok konuda ne kadar stres yaşamış olursanız olun, kendinizi muhteşem bir hikâyenin içerisin- de kaybettiğinizde hepsi yok olur gider. Güzel yazılmış bir roman sizi başka diyarlara götürürken hoşunuza giden bir makale zihninizi başka taraflara çekerek gerginliğinizi azaltır ve rahatlamanızı sağlar. Okumuş olduğunuz her şey, beyni- nizi yeni bilgilerle donatacaktır ve bu bilgilerin ne zaman işe yarayacağını bilemezsiniz. Daha fazla bilgi sahibi oldukça daha donanımlı hâle gelecek ve hayatınız boyunca karşı karşıya geleceğiniz mücadelelerde daha güçlü olacaksınız. Ve unutmamalısınız ki işinizi, paranızı ve hatta sağlığınızı kaybedebilirsiniz ancak edindiğiniz bilgiler asla sizden alına- maz. Bu parçadan kitap okuma ile ilgili olarak aşağıdaki yar- gıların hangisine ulaşılamaz? + * Insana her anlamda yararlı olduğuna B) Okuyucularının hayata dair amaçlarına yardımcı olduğu- na e insanı ruhsal yönden rahatlatıcı bir etkisi olduğuna Kişiyi, hayat mücadelesi adına güçlendirdiğine E Okuyucusunu bilgisel anlamda donattığına 2. 1977 yılında aramızdan ayrılan, Tutunamayanlar'ın yazarı Oğuz Atay da değeri öldükten sonra anlaşılan isimlerden biri. Yaşadığı dönemde oldukça ilgisiz kalsa da günümüz- de tüm eserlerinin büyük bir hayran kitlesi bulunuyor. Ya- zarin en ünlü romanı olan Tutunamayanlardaki karakterler aslinda Atay'ın kendi hayatındaki kisiler in
4.
1
1
Erdem arkasına bakmadan yürüyordu. Sinirliydi. Belli ki
onu çok kızdırmışlardı. Öfkesi her hâlinden belli oluyor-
du. Eliyle garip işaretler yaparak hızlı hızlı yürüyor, bir
yandan da eve gidince neler yapacaklarının bir planını
yapıyordu. İntikamını mutlaka almalıydı. Bu yapılanlar
asla onların yanına kalmamalıydı. İlk olarak Ahmet'e nasıl
bir ceza verebileceğini düşündü. Mutlaka işe Ahmet'ten
başlamalı, diyordu içinden. Çünkü onu en çok onun
yaptıkları yıkmıştı. Hâlbuki Ahmet onun yıllardır canciğer
dostuydu. Yediği içtiği aynı gitmezdi. Ne oldu da böyle iki
kanlı bıçaklı düşman olmuşlardı.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Öznel yargılara yer verilmiştir.
B) İkilemeye yer verilmiştir.
C) Deyime yer verilmiştir.
D) Soyut kavramlara yer verilmiştir.
E) Kahraman bakış açısı ile kaleme alınmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
4. 1 1 Erdem arkasına bakmadan yürüyordu. Sinirliydi. Belli ki onu çok kızdırmışlardı. Öfkesi her hâlinden belli oluyor- du. Eliyle garip işaretler yaparak hızlı hızlı yürüyor, bir yandan da eve gidince neler yapacaklarının bir planını yapıyordu. İntikamını mutlaka almalıydı. Bu yapılanlar asla onların yanına kalmamalıydı. İlk olarak Ahmet'e nasıl bir ceza verebileceğini düşündü. Mutlaka işe Ahmet'ten başlamalı, diyordu içinden. Çünkü onu en çok onun yaptıkları yıkmıştı. Hâlbuki Ahmet onun yıllardır canciğer dostuydu. Yediği içtiği aynı gitmezdi. Ne oldu da böyle iki kanlı bıçaklı düşman olmuşlardı. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Öznel yargılara yer verilmiştir. B) İkilemeye yer verilmiştir. C) Deyime yer verilmiştir. D) Soyut kavramlara yer verilmiştir. E) Kahraman bakış açısı ile kaleme alınmıştır.
B
Türkçe
dun-
dun-
on o
35 - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
liyor
aziler
de
yor.
e de
ele-
eçi-
sina
ken
Şiir Kitapları arasında "Hızırla Kirk Saat, Tanahin Kita-
bi, GOI Muştusu, Şahdamar, Körfez, Zamana Adanmış
Sözler, Ateş Dansı ve Alin Yazısı Saati" bulunan Sezai
Karakoç: 1950 yilinda kaleme aldığı ancak kitaplaştırıl-
masına 45 yıl boyunca izin vermediği ve bu süre boyun-
ca fotokopi hâlinde elden ele dolaşan Mona Rosa adi
akrostiş şiiriyle geniş bir hayran kitlesine ulaştı
Necip
Fazıl Kısakürek'in "Ruh gibi, Hazreti İsa gibi" diye ta-
nımladığı, Ece Ayhan'ın "Sivil şiirin en iyi şairlerinden"
şeklinde övdüğü, Cemal Süreya'nın "Öyle bir Müslüman
ki Marx da bilir, Nietzsche de bilir, Salvador Dali de se-
ver. Sikışmış, sıkıştırılmış deha. Alçak gönüllülükle katı
yüksek uçuyor. Şemsiyesi yok." ifadesiyle anlattığı bir
sanatçıydı.
enin
asif
an-
bes
35. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine
başvurulmamıştır?
A) Örneklemeye
B) Mecazlı ifadelere
C) Alinti yapmaya
D) Karşılaştırmaya
Okuru olay içinde yaşatmaya
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
B Türkçe dun- dun- on o 35 - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. liyor aziler de yor. e de ele- eçi- sina ken Şiir Kitapları arasında "Hızırla Kirk Saat, Tanahin Kita- bi, GOI Muştusu, Şahdamar, Körfez, Zamana Adanmış Sözler, Ateş Dansı ve Alin Yazısı Saati" bulunan Sezai Karakoç: 1950 yilinda kaleme aldığı ancak kitaplaştırıl- masına 45 yıl boyunca izin vermediği ve bu süre boyun- ca fotokopi hâlinde elden ele dolaşan Mona Rosa adi akrostiş şiiriyle geniş bir hayran kitlesine ulaştı Necip Fazıl Kısakürek'in "Ruh gibi, Hazreti İsa gibi" diye ta- nımladığı, Ece Ayhan'ın "Sivil şiirin en iyi şairlerinden" şeklinde övdüğü, Cemal Süreya'nın "Öyle bir Müslüman ki Marx da bilir, Nietzsche de bilir, Salvador Dali de se- ver. Sikışmış, sıkıştırılmış deha. Alçak gönüllülükle katı yüksek uçuyor. Şemsiyesi yok." ifadesiyle anlattığı bir sanatçıydı. enin asif an- bes 35. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmamıştır? A) Örneklemeye B) Mecazlı ifadelere C) Alinti yapmaya D) Karşılaştırmaya Okuru olay içinde yaşatmaya
5. Kendimi bildim bileli yazarım ben. Yazmak bir ihtiyaçtır
benim için. Hiç durmadan özgürlüğü solumak gibi... Bir
kuşun ara vermeden kanat çırpması gibi... Yazmak,
yazmak, sürekli ve sadece yazmak... Hep yeniyi yazmak,
yeni heyecanları okuyucuya ulaştırmak... Ne büyük ideal,
ne büyük bir uğraş! İşte bu yolla mümkün olur
okuyucunun ilgisini çekmek. Bir taraftan da hiç
düşünmüyor değilim hani; ya okuyucu bir gün bu yazarın
verimi düşmüş dese ben ne yaparım a dostlar?
Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden
hangisiyle tamamlanamaz?
A) O zaman yazma heyecanımın üzerindeki tozları
temizlerim
B) Daha başka yazma yollarını arar bulurum herhâlde
C) Şimdiye kadar yazdıklarım yeter bana, derim hiç
çekinmeden
D) Sanırım kalemimi gözden geçirip kendimi yenilemem
gerekir
E) Olsun, yazı gemisine bir yelken daha açarım ben de
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
5. Kendimi bildim bileli yazarım ben. Yazmak bir ihtiyaçtır benim için. Hiç durmadan özgürlüğü solumak gibi... Bir kuşun ara vermeden kanat çırpması gibi... Yazmak, yazmak, sürekli ve sadece yazmak... Hep yeniyi yazmak, yeni heyecanları okuyucuya ulaştırmak... Ne büyük ideal, ne büyük bir uğraş! İşte bu yolla mümkün olur okuyucunun ilgisini çekmek. Bir taraftan da hiç düşünmüyor değilim hani; ya okuyucu bir gün bu yazarın verimi düşmüş dese ben ne yaparım a dostlar? Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanamaz? A) O zaman yazma heyecanımın üzerindeki tozları temizlerim B) Daha başka yazma yollarını arar bulurum herhâlde C) Şimdiye kadar yazdıklarım yeter bana, derim hiç çekinmeden D) Sanırım kalemimi gözden geçirip kendimi yenilemem gerekir E) Olsun, yazı gemisine bir yelken daha açarım ben de
4
ON
C/AC
5
1
2
8.
Ev yaşamımızın bendeki en eski anıları, akşam okumala-
rina ve gece sohbetlerine ilişkindir. (1) Yemekten sonra
babam kahvesini içerken biraz havadan sudan konuşulur-
du. (II) Sonra babamın bir işareti üzerine ablam eline bir
kitap alır, gaz lambasının yanına oturur, bir gece önce
bıraktığı yerden okumaya başlardi. (III) Annem ve babam
sessizce dinlerlerken ben hikâyeyi takip etmeye çalışır,
sonunda yorulup minderin üzerinde derin bir uykuya dalar-
dim. (IV) Çocukluğumdaki gece okumalarından hatırladı-
ğım ilk romanlardan biri Felatun Beyle Rakım Efendi'dir.
V O çocuk ruhumla Rakım Efendi'ye özenir, bir yandan
da Felatun Bey'e üzülürdüm. (VI) Babam, bu kitabın yaza-
a Ahmet Mithat Efendi'ye çok değer verir, "Ne yazarsa
okumaya değer." diye onu õverdi.
Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci parag-
raf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar?
A) IV
B) II
CV
DVI
E) III
..
() Nihayet akşam oldu, karanlık basti. (II) Birden arkamız-
da garip bir hışırtı duyar gibi olduk. (III) Karşı karşıya otur-
muş iki insan, artık birbirimizin yüzünü görmüyor, yalnız
birbirimizin sesini duyuyorduk. (IV) Başımızı çevirdik, iki
büyük fıstık ağacının arkasından kipkırmızı bir ay, sanki
yapraklara sürünerek ağır ağır yükseliyordu. (V) Bir-
denbire dünyanın bütün manzarası değişmişti.
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
4 ON C/AC 5 1 2 8. Ev yaşamımızın bendeki en eski anıları, akşam okumala- rina ve gece sohbetlerine ilişkindir. (1) Yemekten sonra babam kahvesini içerken biraz havadan sudan konuşulur- du. (II) Sonra babamın bir işareti üzerine ablam eline bir kitap alır, gaz lambasının yanına oturur, bir gece önce bıraktığı yerden okumaya başlardi. (III) Annem ve babam sessizce dinlerlerken ben hikâyeyi takip etmeye çalışır, sonunda yorulup minderin üzerinde derin bir uykuya dalar- dim. (IV) Çocukluğumdaki gece okumalarından hatırladı- ğım ilk romanlardan biri Felatun Beyle Rakım Efendi'dir. V O çocuk ruhumla Rakım Efendi'ye özenir, bir yandan da Felatun Bey'e üzülürdüm. (VI) Babam, bu kitabın yaza- a Ahmet Mithat Efendi'ye çok değer verir, "Ne yazarsa okumaya değer." diye onu õverdi. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? A) IV B) II CV DVI E) III .. () Nihayet akşam oldu, karanlık basti. (II) Birden arkamız- da garip bir hışırtı duyar gibi olduk. (III) Karşı karşıya otur- muş iki insan, artık birbirimizin yüzünü görmüyor, yalnız birbirimizin sesini duyuyorduk. (IV) Başımızı çevirdik, iki büyük fıstık ağacının arkasından kipkırmızı bir ay, sanki yapraklara sürünerek ağır ağır yükseliyordu. (V) Bir- denbire dünyanın bütün manzarası değişmişti.
www.pelikanyayinevi.com.tr
SORU TARZI
10
4.
1. Nağme her zaman herkesin hoşuna gitmeyebilir.
IL Sözlerin kimi yerlerini uzatarak ya da kimi yer-
lerine bastırarak yapılan nağmeler dinleyicide
güzel bir izlenim uyandırabilir
III. Şarkı söylemenin ötesinde bir de nağme yap-
mak vardır ki herkeste olan bir özellik değildir.
IV. Nağmenin şarkıyı bozduğunu söyleyenler oldu-
ğu gibi çok etkilendiğini söyleyenler de olmuştur.
V. Nağmenin
bu arada durumu birçok yerde aynı
şekildedir.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir
bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangi-
si baştan üçüncü olur?
C) III
D) IV
E) V
A)
B)
Lise Türkçe
Paragrafın Yapısı
www.pelikanyayinevi.com.tr SORU TARZI 10 4. 1. Nağme her zaman herkesin hoşuna gitmeyebilir. IL Sözlerin kimi yerlerini uzatarak ya da kimi yer- lerine bastırarak yapılan nağmeler dinleyicide güzel bir izlenim uyandırabilir III. Şarkı söylemenin ötesinde bir de nağme yap- mak vardır ki herkeste olan bir özellik değildir. IV. Nağmenin şarkıyı bozduğunu söyleyenler oldu- ğu gibi çok etkilendiğini söyleyenler de olmuştur. V. Nağmenin bu arada durumu birçok yerde aynı şekildedir. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangi- si baştan üçüncü olur? C) III D) IV E) V A) B)