Paragrafta Yapı Soruları

20. 1. Kuantum bilgisayarlarda bilginin kodlandığı birim- lerse kübit olarak adlandırılır. II. Klasik bilgisayarlar ile kuantum bilgisayarlar ara- sındaki temel fark, bilginin kodlandığı ve işlendiği birimlerin çalışma biçimleridir. III. Hem kübitlerin yapısı ve davranışları hem de kü- bitler üzerinde yapılan işlemler kuantum fiziğiyle açıklanır. IV. Hem bitlerin yapısı ve davranışları hem de bitler üzerinde yapılan işlemler klasik fizikle açıklanır. 3 V. Klasik bilgisayarlarda bilginin kodlandığı birimler bit olarak adlandırılır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bü- tün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baş- tan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V

6. (1) Şair, misralarında geçmişin birikiminden tamamen uzak durmaktansa geçmişin getirdiklerinden süzdüklerini kullanmayı tercih etmelidir. (II) Şair, maziye sırtını çevirmemeli, mazinin birikimlerini zamanın eleğinden geçirerek içselleştirmelidir. (III) Bu tavır, şairi taklitçi yapmaz aksine o şairin daha zengin ve birikimli şiir evreni oluşturmasına katkı verir. (IV) Şair, tek sesli bir enstrüman değil, çok sesli bir koronun peşinde olmalıdır. (V) Aksi takdirde sesi çok cılız kalır, kitlelerce benimsenmez, zamanla tarihin tozlu sayfalarında unutulup gider. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır? A) I ve II D) I ve III B) III ve IV GV GEZEGEN YAYINCILIK E) IV ve V C) II ve V 2

cin F 1. Bebeklerin bakımında en büyük görev anne ve babaya düşmektedir. 3 II. Ancak ailenin deneyim eksiklikleri ya da yanlış inanış ve bilgileri, bazen bebeğe zarar verebilecek boyutlarda olabilmektedir. Yukarıda verilen bu iki cümleyle ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisi söylenebilir? A) 1. cümlede dile getirilen konuyla ilgili çelişkili olan yön- ler anlatılmıştır. B II. cümlede anlatılan durumun olumsuz yönleri sıralan- miştir. C) I. cümlede sözü edilen durumla ilgili ailenin sahip oldu- ğu ön yargı anlatılmıştır. D) II. cümlede sahip olunan bilginin yanlış bir şekilde yo- rumlanabileceği üzerinde durulmuştur. E) I. cümlede anlatılan düşüncenin bilimsel olarak kanıt- landığı vurgulanmıştır. Diğer sayfaya geçiniz. 6.

11. Tasarruf kavramı kullanılabilir gelirin tüketiminden arta-ka- lah kısmı olarak tanımlanabilir. (1) Tasarruf ulusal ve vabancı tasarruf olarak ikiye ayrılmaktadır. (II) Bunlardan ulusal ta- sarruf, özel sektör tasarrufu ve kamu sektörü tasarrufu ol- mak üzere ikiye ayrılır. (III) Ulusal tasarruf düzeyi ekonomi- nin yeni sermaye oluşturma kapasitesini belirlemekte ve bu nedenle de önemli bir makro ekonomik ölçüt olarak kabul edilmektedir. (IV) Tasarruf düzeyi düşük olan ülkeler, büyü- meden vazgeçmek istemiyorlarsa dış kaynaklara yönelirler ve burada dış borç açığa çıkmaktadır. (V) Dış tasarruf ise kısa ya da uzun vadeli yabancı sermaye olarak ülkeye gir- mektedir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) N B) II 6) II TYT Deneme Sınavı C D) IV E) V

Sosyal Bilimler Bu teatte siraent Türkçe SOSYAL BİLİMLER TE 26. Sirsellik; şiir olmayan ama şiirin bazı özelliklerini ta- şıyan, "şiir gibi" olandır. Bu tür anlatım, duygu şidden yüksek olan sözcüklerle oluşturulur. Söz dizimi do- ğal dil ile çelişmezken güzel ve etkileyici söz söyle- me kaygısıyla yazılır. Oysa şiir, doğal dilin ötesinde kurulur. Dilin amacı kendisidir. Şiirsellik, önceden ta- sarlanmış anlamlara giydirilen bir dil değildir. Zaten şiirsellik öykü içinde kullanılan bir dil olduğuna göre bu dilin amacının yine kendisinin olması öykü ile ters düşer. Şiirsellik şiir olmadığına göre öyküde şiirselliği bolca kullanmak ne gibi sakıncalara yol açar? Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki sorunun yanıtı olamaz? MUBA YAYINLARI A) Şiirsellik, öyküde yoğun bir atmosfer oluşturarak metnin okunmasını zorlaştırır. B) Bir düzyazı olan öykünün edebî değerini tartış- malı duruma getirir. C) Enikonu bir düzyazı olan öykünün "ne söylediği" anlaşılmaz. D) Öyküdeki "kurmacasal etki"nin azalmasına ne- den olur. E) Öyküdeki temel olay ve düşüncenin dışında kalan yan olay ve düşüncelerin gelişmesini önler.

5. Bir toplumda kültür düzeyi yüksek insanlar, diğer in- sanlara oranla sanat eserlerine daha fazla ilgi duyar. II. Bilgi birikimi ve kültür düzeyi yüksek insanların oldu- ğu bir toplumda, hiçbir ayrım yapılmadan bütün sa- nat dallarına ilgi gösterilir. III. Bir insanın herhangi bir sanat eserinden anladığı, onun kültür düzeyi ve sahip olduğu bilgi birikimiyle sınırlıdır. IV. Sanat duyarlığına sahip bir insan, bir edebiyat ya- pıtıyla bir heykel ya da müzik parçasının insanı aynı ölçüde etkilemediğini bilir. V. Okunan bir roman, izlenen bir film ya da dinlenen bir müzik eseri; karşısındaki insana ancak onun kişisel donanımı ölçüsünde bir şeyler söyler. Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangileri anlam- ca birbirine en yakındır? A) I ve III D) III ve V YKS-TYT 06 0013 B) ve IV E) IV ve V C) II ve IV 4

Elli a, ir er 2. 1. Dönemin en önemli nakkaşı Matrakçı Nasuh'tur. II. XVI. yüzyılda zirve noktayı yakalayan minyatür sanatı kendi üslubunu ortaya koymuştur. III. Fatih'in Avrupa'dan getirttiği ressamlar saraydaki minyatür ustalarını da etkilemiş Nakkaş Sinan Bey, "Gül Koklayan Fatih" portresini yapmıştır. IV. Osmanlı minyatüründe portre görünümüne geçiş başlamıştır. V. Osmanlı minyatür sanatının günümüze kadar ulaşan ilk örnekleri, Fatih Dönemi'ne aittir. Yukarıdaki cümleler anlamlı bir paragraf oluş- turacak şekilde sıralandığında hangisi baştan üçüncü cümle olur? A) I B) II C) III D) IV E) V ed

tarafından 1889 grede resmî ola- -kholm'e uzanan Kongre bittikten ri tek tek dola- "Avrupa'da Bir erde mekânlar, nlığıyla değil, arak ele alınır. ilgili olarak lidir. L ₁₂ C 12. Nehir tabanları farklı özellikler gösterebilir. Nehir sula- ri, tabanlarındaki kayalardan yumuşak kayalara doğru akarken yumuşak kayaları aşındırır ve kendi içlerinde kocaman basamaklar yani şelaleler meydana getirir. Dünyanın en yüksek şelalesi 979 metre yükseklikte olup Venezuela'da bulunur. polimal Bu parçayla ilgili olarak, 1. Kurallı birleşik eylem vardır. II. Bir kelime, geniş zaman ekiyle birlikte bağ-fiil eki de almıştır. III. Bir cümlede, sözde özne bulunmaktadır. yargılarından hangileri yanlıştır? B) Yalnız II A) Yalnız I D) I ve II C) Yalnız III E) II ve III ock

F DENEMESİ 160x0 DENEME 2 1 19. - 20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Modern arabaların temeli, Alman mucit Karl Benz'in yap- tığı ilk arabayla 1886 yılında atılsa da arabalar 20. yüzyı- lın başına kadar yaygın şekilde kullanılmamıştır. (II) Hen- ry Ford, standart hâle gelen seri üretim tekniklerine; Ford, General Motors ve Chrysler ile yenilikler getirmiştir. (III) Yi- ne de atsız arabaları geliştiren ilk insan kendisi değildir. (IV) Otomobilin tarihi dünya çapında bir gelişimi yansıtır. (V) Düzinelerce yan ürün sanayisi, binlerce yeni iş imkânı ya- ratmıştır. (VI) Benzin ve çelik, iyi yapılandırılmış birer sana- yi hâline gelmiştir. (VII) Araç üretimi ve satışları, ekonomik statünün en önemli göstergelerinden birisidir. (VIII) Dahası araç üretimi ve satışları; petrol arıtımı, çelik üretimi, boya, dökme cam imalatı ve diğer endüstriyel süreçlerdeki tek- nolojik gelişmeleri de etkilemiştir. 19. Bu parça iki paragrafa bölünmek istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerin hangisi ile başlar? A) III B) IV C) V D) VI E) VII

20. (1) Kara delikleri diğer gök cisimlerinden ayıran en önemli özellik, etraflarında bir olay ufku olmasıdır. Bir kez olay ufkunu geçerek kara deliğin içine dü- şen bir cismin bir daha olay ufkunun dışına çıkması mümkün değildir. (III) Çünkü olay ufkunun içindeki kurtulma hızı (bir gök cisminin çekiminden kurtulmak için ulaşılması gereken hız) ışık hızından daha bü- yüktür. (IV) Işık hızından daha hızlı hareket etmek mümkün olmadığı için hiçbir şey kara deliğin çeki- minden kurtulamaz. (V) Kara delikler, ışık yaymadık- ları için doğrudan gözlemlenemezler.((VI) Ancak olay ufkunun dışındaki elektrik yüklü parçacıklar, kara de- liğin çekiminin etkisiyle ivmelendiklerinde ışık yayar- lar. B) III Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II C) IV 22. R k D) V E) VI MUBA YAYINLARI m r C

Kitaplarımda seçtiğim konuların ve üslubumun özgün olması için çalışırım. Ne var ki çocuk dünyasında, bir yetişkinin dünya- sındaki her konuyu işleyemezsiniz. Elbette konular birer araç- tır. Çocukları düşünmeye yönlendirici olayları, o konular aracı- lığıyla verebileceğime inanırım. Çünkü doğrudan verilen iletiler, ders kapsamına giriyor ve çocuk için bu biraz da dayatma nite- liği taşıyor. Çocuk edebiyatında bir de "dil" olgusu var. Bu ko- nuda çocukların dil edinme düzeyinin üst sınırlarında dolaşırım. Çocukların dil dağarcığının geliştirilmesinden söz ediyorum. Bu- nu özellikle ve dikkatlice uygulamaya çalışırım. Ayrıca "dil du- yarlılığı" bağlamında çocuklar için yazılan kitaplarda Türkçenin doğru kullanılmasını da çok önemserim. Bu parçanın yazarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? A) Biçem ve içerik bakımından farklılık yaratmaya çalışır. teny farklılık (B) Öğreticilik yönü ağır basan hikâyeler üretir. Okurun dil becerilerini zorlayan bir üslup özelliği vardır. D) Metinde iletiyi örtük bir biçimde ortaya koyar. E) Dil kullanımında ve sözcük seçiminde özenlidir.

oluşur. yapısına astlantisal si neydi? gısı taşır. et etmek- açı törene /benimhocam 11. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisinin türü diğerle- inden farklıdır? CAT A) Ufku kapalı ve bencil insanların hayatı tekdüzedir. B) Hayatın içinde hepimiz bir şekilde değişiriz. C) Bazı şiirlerinde imgelerle yüklü ağır bir dil kullanmıştı sanatçı. D) Bütün yazarlar, cağlarının kıstaslarına göre değerlendiril- melidir. E) Sanatçının yazdığı kitap, toplumun her kesimini ilgilendi- riyordu. 2.

18. Tahir ile Zühre hikâyesinde, adlarından da anlaşılacağı gibi, birbirini seven iki gencin başından geçen olaylar anlatılır. I. Geçişli bir eylemdir. II. Ek fiil almıştır. III. Edilgen çatılıdır. 5520 STAR DISK IV. Geniş zaman kipiyle çekimlenmiştir. Bu cümledeki altı çizili eylem için numaralanmış değerlendirmelerden hangileri doğrudur? A) Yalnız II B) Yalnız III D) III ve IV E) II ve IV C) I ve III

AT BII C) III D) IV EX En Yayınları 2. Ünlü sanatçı eserlerinde biçimsel bir arayış içerisinde de- ğildir. Neredeyse klasik diyebileceğimiz bir yöntemi benim- ser. Anlatımında mektup türünden sıkça yararlanır. Eserle- rini tasvire yaslamaz. Olayların yanında kahramanlarının ruh durumlarıyla ilgilenir, onların ruhsal grafiklerini çıkarır. Bü- tün bunların bilinçli bir seçim olduğunu kendisi bizzat belir- tir. Amacı ise bellidir: Okurun okuya okuya zamanla insan- ları ve olayları okumasını sağlamak. Bu parçada geçen "okuya okuya zamanla insanları ve olay- ları okumak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Yazınsal eserler yoluyla insanları tanımak B) Yaşamsal gerçekliği eleştirel bir bakışla sorgulamak C) Bireysel değil, toplumsal konular üzerine düşünmek D) Okunan eserdeki kahramanlarla kendini özdeşleştirmek E) Yaşamı ve başkalarını daha iyi tanımak EKili k 4. 1 Bas rini rin ri B k

Cosyoek Si, roma ü edile mnekle npina oluş Sami ISIV ya ini PARAGR (1) Ağın, Elazığ'ın kuzeybatısında, annemin doğup büyüdüğü, ak toprağın kara toprağa karıştığı bir ilçe. (II) "Ağın" sözcüğüne ilk, Yaşar Kemal'in Ince Me- med'inde "ağın ağacı" diye bir bitki adı olarak rastla- mıştım. (III) Ortası yemyeşil, çevresi gri dağlarla kap- li kırlar... (IV) Keban Barajı'ndan sonra Ağın, bir göl kasabası oldu; evlere iri iri balıklar girdi. (V) Ağın'da elma'sından armuduna, eriğinden narına bal gibi mey- veler yetişiyor artık. (VI) Ağustos böceği seslerinin te- pelerdeki ılık rüzgârlara karıştığı bir yer oldu Ağın. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? C) IV B) ludk D) V E) VI ARI

pembeleşmesi çeken sabah kahvaltımız ya Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangi- sinden sonra "Yüzüm yansıyor suya, su dalga- lanıyor çizgi çizgi." cümlesi getirilirse parçanın D) IV anlam bütünlüğünde bir bozulma olmaz? B) II A) I qu 8. (1) Olimpik bir spor dalı olan tenis, iki kişiyle veya ikişer kişilik gruplar hâlinde oynanır. (II) Tenis oy- nayan kişiler, lastik bir topu ellerindeki raketlerle karşıdaki rakiplerinin kortuna atmaya çalışırlar, (III) Kurallar içinde en çok puanı toplayan kişi ya da takım, oyunun kazananı olyr. (IV) Geçmişi Orta Çağ'a dayanan tenis, o dönemde elle oy- nanan bir oyundur. (V) 1800'lü yıllarda bugünkü hâline yakın bir şekilde oynanmaya başlanmıştır. (VI) Günümüzde her yaşta, her ülkede, her düzey- deki insanın oynamakta olduğu olimpik spor hâline gelmiştir. (VII) Bu spor; ahşap, çim, toprak ve be- ton zeminlerde oynanır. (VIII) Kortun belli ölçüleri bulunmaktadır. (IX) Ayrıca ortada bulunan ağın da gergin ve içinden top geçmeyecek kadar sık do- kunmuş olmasi önemlidir. Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için numaralanmış yerlerden hangileri arasında kalan bölüm parçadan çıkarılmalıdır? A I ve III B) II ve IV D) IV ve VII *O OXO OGRENCI NO 1 2 C) II ve VI E) VII ve IX E) V YANITLAR 12 14 O mm m IV. V. ZO ģ