Paragrafta Yapı Soruları

21. Uluslararası dil ansiklopedisi Ethnologue'un 15. baskısında dünyada 6912 yaşayan dil olduğu bilgisi yer alır. İlk baskıda ise 5687 rakamı verilmişti. Farklı kaynaklarda başka rakamlarla da karşılaşmak mümkündür. Bu belirsizliğin pek çok nedeni vardır. Her şeyden önce dünya dilleri üzerindeki çalışmalar henüz tamamlanmamıştır ve varlığı bile bilinmeyen dillerin bazılanının yok olduğu tahmin edilmektedir. Bu dillerin çoğu dünyanın henüz keşfedilmemiş bölgelerinde yer alsa da keşfedilmiş bölgelerdeki dil çalışmaları bile bitirilmiş değildir. Çünkü araştırmacılar, çoğunlukla kolay ulaşılan Batı Avrupa dilleri üzerinde çalışmayı tercih etmektedir. 4000 kadar dilin henüz doğru dürüst betimlenmemiş olduğu tahmin edilmektedir. Ayrıca dillerden birçoğunun özel adı yoktur. Örneğin Papua-Yeni Gine'deki Sare halkının dillerine verdiği Sare adı sadece "konuşmak" demektir. Ingiliz Kolumbiyası'nda yaşayan Gitksan halkı kendi dillerinden Sim'algaks "gerçek ya da doğru dil" diye söz ederler ama komşu Nigşa ve Tsimşian lehçeleri de aynı adı kullanır. Kimi dillerin ise birden çok adı vardır. Ethnologue, birbirinin yerine kullanılan 39.000 dil ve lehçe adı verir. Ayrıca araştırmacılar da bir dile hem o dilin konuşurlarından hem de birbirlerinden farklı adlar vermiş olabiliyorlar. Yaşayan ya da ölü diller konusunda da kaynakların verdiği bilgiler her zaman tutarlı değildir. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Günümüzde yeryüzünde konuşulmaya devam eden bütün dillerin varlığı kayıt altına alınmıştır. B) Birçok araştırmacı, Batı Avrupa dilleri dışındaki diller üzerinde çalışmayı daha çok önemsemektedir. C) Dünya üzerinde ne kadar etnik grup varsa o kadar da dil vardır. D) Dil araştırmacıları bir dili adlandırırken o dili konuşan halkın kültürel özelliklerinden yararlanmaktadır. E) Yeryüzünde birbirinden farklı dillerin ortaya çıkmasının tek bir nedeni yoktur. S 55

M 8 L 17. (1) Sorunlu çocukluk, kişinin geleceğini belirleyen etkenlerden birisi. (II) Dolayısıyla sahip olunan genetik mirastan içinde yaşanılan toplumsal ortama kadar birçok bileşen, çocuğun hayatında rol oynuyor. (III) Özellikle çocuğun maruz kaldığı şiddet uygulamaları onda ruhsal bozukluklar oluşturuyor. (IV) Aile içi şiddetle baş edebilmek için kadının ailedeki konumunun güçlenmesi önemli. (V) Sinik ve çoğu zaman kendisi de şiddete maruz kalan bir anne, çocuklarına sahip çıkıp onları koruyamıyor. (VI) Böylece aile içi şiddetin olduğu bir ortamda yetişen çocuklar bunun bedelini ileriki yaşlarında çok ağır ödüyorlar. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? D) V A) II B) III C) IV E) VI

4. I. Yaşananlardan ötürü belleğe kazınmış hatıraların, akla gelip ara ara insan yüreğini kemirmesi doğaldır. II. Bunlardan birincisi döneme ait kitaplar, ikincisiyse o dönemi yaşamış bir kişinin belleğidir. III. Ancak bu anıların hatırlanması pek çok kişinin yolunu aydınlatmaya da yarayabilir. IV. Hatırlamak, paha biçilmez bir lükstür kimine göre; kimi- ne göre ise dayanılmaz bir hastalıktır. V. İşte böyle durumlarda iki etkene gereksinim vardır. VI. Fakat bazı durumlarla ilgili fikir elde edebilmek için "du- KRMNINGER rum biz doğmadan önce gerçekleşmişse" belleğimiz bize yardımcı olamaz. Numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan beşinci olur? C) III A) I B) II D) IV E) V 11-V-//--

TYT/Türkçe 16. Mustafa Kutlu'nun kitapları çoğunlukla tek hikâyeden oluşur ve yazar yalın, sade, düz bir anlatımı tercih eder. Kutlu bu kitaplarda, kurgusal arayışlara girme- den, neredeyse "edebiyat yapmadan aktaracağa şeylere odaklanıp hikâyeyi oluşturur. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Zarf-fil Ba B) işaret zamiri C) Niteleme sıfatı D) Birleşik fiil E) Sifat-fil 18.

10. Yağmur çiseliyordu. Güneşli bir yağmur... Bir zaman hava açıyor, sonra gene usul usul çiseliyordu yağmur. Kamışlar islanmıştı. Üstimen sular süzülüyordu. Sular, yapraklar- da kabarcıklanıyor, güneşte parlıyordu. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) İyelik eki Bulunma hål eki Filden fill yapım eki sia-sihilek D) Kişi eki Çokluk eki Kismell Incitmen Bu dize IV yar

9. Bu gönül az mı kahrını çekti Bensiz, aşkın neye yarar ki Kaç kere vurdun, yerlere attın Yaralı kalbim, affeder mi Yukarıdaki dörtlükte aşağıdakilerin hangisi yoktur? A) İlgeç B) Kişi adılı C) Birleşik eylem D) Belirtme sıfatı E) Bağlaç 254 20 (0) 50000

(1) Soğanlı bitkilerden olan çiğdemler, kullanım alanla- n bakımından önemli farklılıklar taşır. (II) Sarı çiğdem, çiçekçilikte kullanılan bir türdür. (1) Çiğdem, insan ismi olarak da kullanılmıştır. (IV) Sonbaharda çiçek açan acı çiğdem, ilaç sanayinde hammadde olarak kullanılır. (V) Bazı çiğdem türlerinin soğanları ise besin olarak tüketilir. Bu parçada numaralandırılmış cümlelerden hangisi anlatımın akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V 5.- 6.-7. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Sanat dünyasının en sevilmeyen adamları eleştir- menlerdir. (II) Bir edebiyat eleştirmeni bir şairi ya da yazarı mı eleştirdi, şair ya da yazarların sorusu hazırdır: (III) Madem sen biliyorsun iyi şiir yazmasını, iyi roman- cılığı... Bir ürün koy ortaya da görelim! (IV) Oysa eleş- tirmenin bir sanat eseri ortaya koymak gibi bir zorun- luluğu yoktur ve asla olamaz.((V) Eleştirmen, doğası gereği sanatçı değildir; imgelerle, mecazlarla, metafor- larla çalışmaz; yazılanları sadece kavramsal matrislerle, düşünsel yönelimlerle açıklar. (VI) Eleştirmen odur ki, bilimlerle sanatların kesiştiği bir ara kesitte duygulardan arınmış bir tutumla yazar yazacağını. 7. KafaDengi 8. Bu parçaya göre eleştirmenler; 1. Kuramsal bilgilerle donanmış olma- II. Sanat ürünlerini yorumlayabilme III. Açık, anlaşılır bir dil kullanma- IV. Öznel bir bakış açısıyla yazma niteliklerinden hangileriyle ilişkilendirilebilir? A) I've Il B) Il ve Ill DY I, II ve III E) II, HI ve IV ve IV Servetifünun romanlarında "görmek" önemli bi tutar. (1) Halit Ziya Uşaklıgil ve Mehmet Rauf'un e rinin realist oluşunda bu dikkatli "görme"nin payı tür. (II) Çünkü tasvir için önce görmek gerekir. (II met Rauf, bir mensur şiir ustasıdır. (IV) Bu yüzde manzarası karşısında son derece duygulu ve bas tasvirci olur. (V) Suat'ın içinde bulunduğu buhra duğu hüznü şiirsel bir söyleyişle betimler. Bu parça iki paragrafa bölünmek istens paragrafın kaçıncı cümleyle başlaması uyg A) I' B) II C) || D) IV E) L

0-88.03KT01 TYT TYT 1. AD SAD (1) Eğimli arazilerdeki kar vadiye doğru akar veya kütle hâlinde yuvarlanarak çığ olayını meydana getirir. (1) Elli derecenin üzerindeki yamaçlarda eğimin fazlalığından dolayı kar çok fazla tutunamaz. (III) Çığ riskini belirleyen en önemli etkenler, başta yamaç eğimi sonra da çığların kopma hatlarının konumudur. (IV) Çiğ meydana gelen yamaçların eğimleri incelendiğinde 28 ile 45 derece arasındaki değerlerin en riskli eğim olduğu ortaya çıkmıştır. (V) 25 derecenin altında ise insanları ve araçları etkileyebilecek düzeyde küçük çaplı çığlar oluşmaktadır. D) III ile IV TARODO Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangileri yer değiştirirse parça, anlamlı bir bütün olur? A) I ile II B) I ile Ill C) II e III PARAGRAF YAPI E) IV ile V a ( 10

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde noktalama yanlışı yapılmıştır? A) I B) II C) III 9. Rüzgâr bana at oldu Şimşekler kanat oldu Eğilin gökler dedim Bulutlar kat kat oldu D) IV E) V Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Birden çok türemiş sözcük kullanılmıştır. B) Ulamaya birden çok örnek gösterilebilir. C) Çoğul eki almış sözcükler vardır. D) Ünlü değişimine uğramış bir sözcüğe yer verilmiştir. E) İsim ve fiil çekim eklerine yer verilmiştir.

12. Kış, Ada'nın bir tarafında yerleşebilmek için rüzgârlarını poyraz, yıldız poyraz gün doğusu, bati karayel, karayel halinde seferber ettiği zaman; öte- ki yakada yaz, daha pilisını pırtısını toplamamış, bir kenara oldukça mahzun bir göçmen gibi oturtmuştur. ----, elinde bir pasaport, çıkınında üç beş altın, bekle- yen bu güzel yüzlü göçmen tazeyi benden başka bu Ada'da seven hiç kimse yoktur, diyebilirim. A) Gitmekle gitmemek arasında sallanır bir halde B) Gayet üzgün ve düşünceli bir duruşla C) Hemen ayağa kalkmak isteyen bir insan misali D) Çok uzaklardan gelen bir dostu görmüş gibi E) Kış ardındaki bahar gibi ihtişamlı bir mevsimi öz- leyip

15. Şimdiye kadar hayatımda önemli bir pişmanlığım ya da keşke dediğim olay olmadı. İş hayatımda adımlarımı hep planlayarak attım. Insan ilk işini seçerken doğal olarak zorlanıyor, üniversite ile birlikte çalışmaya başlasaydım bu kararı daha rahat verirdim diye düşünüyorum. Ancak mesleğimi seviyorum ve doğru bir karar verdiğime inanı- yorum. Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine verilmiş bir cevap niteliğindedir? (A) Doğru mesleği seçtiğinizi düşünüyor musunuz? B) Hayatta en çok pişmanlık duyduğunuz şey nedir? Kaç yıldır iş hayatında faal olarak yer alıyorsunuz? D) Çalışma hayatının zorlukları nelerdir? E) Geleceğe yönelik planlarınız nelerdir? ens Yayınları ens p B) C D E Ör yuk Se PARAGRAF DEN

22. (1) Şehirlerin hızlı bir şekilde büyümesi, sosyal ve çevresel problemlere yol açmaktadır. (II) Ulaşım problemleri, güvenlik sorunu, rekreasyon alanı eksiklikleri, kirlilik bunlardan bazılarıdır. (III) Bu problemler şehirlerdeki yaşam ve çevre kalitesini düşürmektedir. ((IV) Bir başka deyişle şehirsel yaşanabilirliği azaltmaktadır. (V) Şehirsel yaşanabilirlikle ilgili yapılan literatür taramalarında çoğunlukla şehirsel yaşanabilirliğin tanımından ziyade herhangi bir şehir yerleşmesinde şehirsel yaşanabilirliğin tespit edilmesine yönelik kriter belirleme çalışmalarının yapıldığı görülmektedir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? C) III A) I B) II D) IV E) Diğer sayfaya geçin

4. Kazanılmış direnç ise antibiyotiğe duyarlı olan bakterinin zaman içinde antibiyotikten etkilenmeyecek bir mekaniz- ma geliştirmesi sonucunda ortaya çıkar. II. Bakterilerde antibiyotiklere karşı doğal ve kazanılmış ola- rak iki ayrı tür direnç gözleniyor. III. Eğer bu mutasyon antibiyotiğin proteine bağlandığı kısımda ise antibiyotik proteindeki değişiklikten dolayı proteini fark edemez, ona bağlanamaz ve görevini yerine getiremez. IV. Bakteride antibiyotiğin etkisini göstereceği bölümün olma- yışı, o bakterinin antibiyotikten etkilenmeyeceği anlamına geliyor ve bu durum doğal direnç olarak adlandırılıyor. Bakterinin DNA'sında dış etkenlerin herhangi bir etkisi ol- madan yani kendiliğinden oluşan mutasyonlar, antibiyotik direncinin gelişmesinde önemli rol oynar. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluş- turacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur? AV. A) 1 B) II C) III D) IV E) V 51

13. Yoldan geçen bir otobüse bindi. Selam verip gazete 1 20min okuyan bir adamın yanındaki boş koltuğa oturdu. || Testiyi kucağına aldı. Adam bir testiye bir de otobüste bulunanlardan yana baktı. Dudağının ucu ile kis kis ||| IV edot güldü. Bu parçada numaralanmış sözcüklerin türü aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla doğru verilmiştir? A) Sifat-sifat - isim - edat B) Sifat- zamir-sifat - edat Zarf - zamir - isim - zarf Disim - sifat-sifat - bağlaç Zarf Zarf - zamir - sifat - edat COSTESSS

? 18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hal eki alme sözcük yoktur? A) Insanların özü sözü bir olmalı. B) O güzelim yüzü kolay kolay unutmam. C) Güneş dağlardan kımızı camlara vurur. D) Sagda solda dolaşma da ders çalış. E) Tek isteğimiz onu mutlu görmekti. 19. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik zamanlı eylem yoktur? A) Bunları size getirmiştim. B) Çocuklar şimdi uyumuştur. C) Yanında bozuk para taşımazdı. D) Yazdıklarını bana okuyacakmış. E) Her gün bu saatlerde dışarı çıkardı. 20. İsim kökünden türetilen hangi sözcükte ç eki yapım ekinden öncedir? A) bilgeceydi B) sözlüsüne C) toptancılık D) gözlemcilerin E) uzaklaştım

KON 12. (1) Kral Oidipus, Yunan tragedyasının en kuvvetli örneği sayılıyor. (II) Konusunun işlenişindeki ustalık, karakterleri- nin belirtilmesindeki üstünlük tartışılmaz. (III) İç yapısında- ki derli topluluk o kadar başarıyla verilmiştir ki başka traje- dilerde bu özellik pek az görülür. (IV) Ele alınan problemin, kader probleminin, her zaman canlı, taze kalacak; okuyan- ları da seyredenleri de ilgilendirecek nitelikte olması eseri ölümsüzlüğe kavuşturmuştur. (V) Öyle ki eserde istenen "insanlık hâlleri" ile ilgili motifler, daha sonraki yüzyıllarda birçok bilim ve sanat insanına ilham kaynağı olmuştur. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra, "Yazılalı yirmi beş asır olduğu hâlde eskimemesi- pin şırları vardır." cümlesi getirilmelidir? B) II C) III D) IV E) V