Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Yapı Soruları

2. Eski şiirimiz için gelenek, bir anlamda usta-çırak ilişkisi
demektir. Ne demiş Aşık Paşa? "Her ne san'at kim cihanda
işlenür / Anı halk üstâd elinden öğrenür."
Bunların
en meşhuru, öğrencileri arasında Bâki'nin de bulunduğu
Zâtî'dir. Onun Bayezid Camii avlusundaki remilci dükkânı,
şairlerin uğrak yeri olan bir şiir mektebidir. Yaklaşık elli yıl
açık kalmıştır bu şair okulu. Bu okulun öğrencileri arasında
Kara Fazlî, Kudsî, Selîsî Ahmed Çelebi ve Selîki gibi
şairlerin olduğu biliniyor. Bu mektepte genç şairler şiirlerini
okumakta, Zâtî'nin eleştiri ve öğütleri doğrultusunda
sanatlarını geliştirmektedirler. Bir fütüvvetnâmede
denilmiştir ki: "Okumakla yazmakla olmaz tâ üstaddan
görmeyince." İşte o üstatlardan biri de Necati Bey'dir. Sehî,
Sun'î, Tâli'î ve Şevkî gibi şairleri o yetiştirmiştir. Isa Hoca
namıyla bilinen Filibeli Fânî de genç şairlere yol gösteren
üstatlar arasındadır.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Birçok Osmanlı şairinin kendilerinden sonraki genç
şairlere hocalık yaptığını biliyoruz
B) Büyük sanatçılar, başkalarının etkisinde kalmayı
reddetseler de birilerinin izinde yol alırlar
C) Genç bir sanatçı, yıllarca ders aldığı hocasını ya da
örnek aldığı sanatçıyı geride bırakabilir
D) Sanatçı, hedeflediği özgünlüğe ulaşınca etkisinde
kaldığı ustanın öğrettiklerini unutur
E) Gelenekten etkilenen sanatçılar, kendilerini kuralların
sanatı sınırlayan etkisinden kurtaramamışlardır
23.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
2. Eski şiirimiz için gelenek, bir anlamda usta-çırak ilişkisi demektir. Ne demiş Aşık Paşa? "Her ne san'at kim cihanda işlenür / Anı halk üstâd elinden öğrenür." Bunların en meşhuru, öğrencileri arasında Bâki'nin de bulunduğu Zâtî'dir. Onun Bayezid Camii avlusundaki remilci dükkânı, şairlerin uğrak yeri olan bir şiir mektebidir. Yaklaşık elli yıl açık kalmıştır bu şair okulu. Bu okulun öğrencileri arasında Kara Fazlî, Kudsî, Selîsî Ahmed Çelebi ve Selîki gibi şairlerin olduğu biliniyor. Bu mektepte genç şairler şiirlerini okumakta, Zâtî'nin eleştiri ve öğütleri doğrultusunda sanatlarını geliştirmektedirler. Bir fütüvvetnâmede denilmiştir ki: "Okumakla yazmakla olmaz tâ üstaddan görmeyince." İşte o üstatlardan biri de Necati Bey'dir. Sehî, Sun'î, Tâli'î ve Şevkî gibi şairleri o yetiştirmiştir. Isa Hoca namıyla bilinen Filibeli Fânî de genç şairlere yol gösteren üstatlar arasındadır. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Birçok Osmanlı şairinin kendilerinden sonraki genç şairlere hocalık yaptığını biliyoruz B) Büyük sanatçılar, başkalarının etkisinde kalmayı reddetseler de birilerinin izinde yol alırlar C) Genç bir sanatçı, yıllarca ders aldığı hocasını ya da örnek aldığı sanatçıyı geride bırakabilir D) Sanatçı, hedeflediği özgünlüğe ulaşınca etkisinde kaldığı ustanın öğrettiklerini unutur E) Gelenekten etkilenen sanatçılar, kendilerini kuralların sanatı sınırlayan etkisinden kurtaramamışlardır 23.
I. Bazıları yorgunluğa ek olarak bilişsel işlevlerde
zorluk yaşamalarına neden olan beyin sisi ile birlikte
konsantrasyon ve hafıza problemleri yaşıyor.
II. Bazı hastalar, günlük yaşamlarını sekteye uğratan
aşırı yorgunlukla mücadele ediyor.
III. Araştırmacıların "uzun COVID" için henüz resmi bir
tanımı bulunmuyor.
IV. Bu alanda çalışan New York Üniversitesi
araştırmacılarından Dr. Leora Horwitz da semptom
çeşitliliğine dikkat çekerek "uzun COVID" alanında
çalışmayı zorlaştıran en büyük nedenlerden birinin de
bu semptom çeşitliliği olduğunu söylüyor.
V. Bazılarında ise çok daha ağır sorunlarla karşılaşılıp
organ hasarı, kalıcı öksürük ve nefes almada zorluk
gibi sorunlar devam ediyor.
Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan
dördüncü olur?
B) II
A) I
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
I. Bazıları yorgunluğa ek olarak bilişsel işlevlerde zorluk yaşamalarına neden olan beyin sisi ile birlikte konsantrasyon ve hafıza problemleri yaşıyor. II. Bazı hastalar, günlük yaşamlarını sekteye uğratan aşırı yorgunlukla mücadele ediyor. III. Araştırmacıların "uzun COVID" için henüz resmi bir tanımı bulunmuyor. IV. Bu alanda çalışan New York Üniversitesi araştırmacılarından Dr. Leora Horwitz da semptom çeşitliliğine dikkat çekerek "uzun COVID" alanında çalışmayı zorlaştıran en büyük nedenlerden birinin de bu semptom çeşitliliği olduğunu söylüyor. V. Bazılarında ise çok daha ağır sorunlarla karşılaşılıp organ hasarı, kalıcı öksürük ve nefes almada zorluk gibi sorunlar devam ediyor. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? B) II A) I C) III D) IV E) V
1.
Test
01
Testi
Kur'an-ı Kerim'de Şuara Suresi'nde şairlik aleyhinde
bazı ayetler bulunmaktadır. Zaman zaman bu ayet-
lerden hareketle İslam'da şiirin yasaklandığı; dolayı-
sıyla şairlerin, söyledikleri ne olursa olsun, İslam'a
ters düştüğü öne sürülmüştür. Oysa ayette gerçeğin
karşısında duran şairlerle dürüst davranan iman sahi-
bi şairler birbirinden ayrılmıştır. Hz. Peygamber'in bir
kasidesi dolayısıyla Ka'b b. Zübeyr'e hırkasını hedi-
ye ettiği için söz konusu kasidenin Kaside-i Bürde
adıyla şöhret kazanması; "Peygamber'in şairi" olarak
tanınan Hassan b. Sabit'in, Tamim kabilesinin hatip
ve şairlerini bir kasidesi ile alt ettiği ve bu kabiledeki-
lerin Müslümanlığı kabul etmesini sağladığı düşünü-
lünce şairliğin yasaklanmadığı açıkça anlaşılacaktır.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) Şairler değer gördükçe içinde yaşadıkları toplu-
mu değiştirip dönüştürme gücüne ulaşırlar.
B) Islam tarihinin bazı dönemlerinde ayetlerin yanlış
yorumlanması, sanat alanında büyük sorunlara
yol açmıştır.
Şiirin gücü İslamiyet'in yayılmasını sağlarken İslam
geleneği de şiiri etkilemiştir...
DY Toplumsal değişikliklerde tarih, din, dil vb. gibi kül-
türel unsurlar genellikle olumsuz etki yaratır.
E Edebiyatın dinî unsurlardan ayrı gelişebilmesi, sa-
natçının da toplumdan soyutlanmasına bağlıdır.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
1. Test 01 Testi Kur'an-ı Kerim'de Şuara Suresi'nde şairlik aleyhinde bazı ayetler bulunmaktadır. Zaman zaman bu ayet- lerden hareketle İslam'da şiirin yasaklandığı; dolayı- sıyla şairlerin, söyledikleri ne olursa olsun, İslam'a ters düştüğü öne sürülmüştür. Oysa ayette gerçeğin karşısında duran şairlerle dürüst davranan iman sahi- bi şairler birbirinden ayrılmıştır. Hz. Peygamber'in bir kasidesi dolayısıyla Ka'b b. Zübeyr'e hırkasını hedi- ye ettiği için söz konusu kasidenin Kaside-i Bürde adıyla şöhret kazanması; "Peygamber'in şairi" olarak tanınan Hassan b. Sabit'in, Tamim kabilesinin hatip ve şairlerini bir kasidesi ile alt ettiği ve bu kabiledeki- lerin Müslümanlığı kabul etmesini sağladığı düşünü- lünce şairliğin yasaklanmadığı açıkça anlaşılacaktır. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Şairler değer gördükçe içinde yaşadıkları toplu- mu değiştirip dönüştürme gücüne ulaşırlar. B) Islam tarihinin bazı dönemlerinde ayetlerin yanlış yorumlanması, sanat alanında büyük sorunlara yol açmıştır. Şiirin gücü İslamiyet'in yayılmasını sağlarken İslam geleneği de şiiri etkilemiştir... DY Toplumsal değişikliklerde tarih, din, dil vb. gibi kül- türel unsurlar genellikle olumsuz etki yaratır. E Edebiyatın dinî unsurlardan ayrı gelişebilmesi, sa- natçının da toplumdan soyutlanmasına bağlıdır.
24 (1) Kitle iletişim araçları -özellikle gazeteler- ülkenin kültür ve
ekonomi hayatı ile ilgili önemli toplumsal kurumlardır. (II) Bu
kurumlarla ilgili bilgilerin toplanması, bunların değerlendiril-
mesi, kuramsal yapılarla bunların bütünleştirilmesi gerek-
mektedir. (III) Böylece kuramsal açıklamalarla bu kurumların
belli koşullardaki doğasının anlaşılması akademik bağlamda
oldukça önemlidir. (IV) Dolayısıyla hem akademik hem de
yönetimsel bağlamda veri toplamak ve onu değerlendirmek
için derinlemesine araştırma yapmak kaçınılmazdır. (V) Tür-
kiye'de gazetecilik üzerine yapılan araştırmalar giderek art-
maktadır fakat gazetecilikte bilim iletişimi konusunda temel
oluşturacak bir çalışma bulunmamaktadır.
Deneme
Bu parçada numaralandırılmış cümlelerin hangisinden
sonra, "Bu durum aynı zamanda, medyayla ilgili toplumsal
politikaların belirlenmesi, sorunların anlaşılması ve geçerli
çözüm önerilerinin getirilmesinde de kendini gösterir." cüm-
lesi getirilmelidir?
A) I
B) II
C) III
7
D) IV
E) V
Hayatı oluşturan, olayların yönünü belirleyen, bunlara
karakter ve renk veren; tek başına şahıslar, Napoleon-
lar değil halkın kendisidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
24 (1) Kitle iletişim araçları -özellikle gazeteler- ülkenin kültür ve ekonomi hayatı ile ilgili önemli toplumsal kurumlardır. (II) Bu kurumlarla ilgili bilgilerin toplanması, bunların değerlendiril- mesi, kuramsal yapılarla bunların bütünleştirilmesi gerek- mektedir. (III) Böylece kuramsal açıklamalarla bu kurumların belli koşullardaki doğasının anlaşılması akademik bağlamda oldukça önemlidir. (IV) Dolayısıyla hem akademik hem de yönetimsel bağlamda veri toplamak ve onu değerlendirmek için derinlemesine araştırma yapmak kaçınılmazdır. (V) Tür- kiye'de gazetecilik üzerine yapılan araştırmalar giderek art- maktadır fakat gazetecilikte bilim iletişimi konusunda temel oluşturacak bir çalışma bulunmamaktadır. Deneme Bu parçada numaralandırılmış cümlelerin hangisinden sonra, "Bu durum aynı zamanda, medyayla ilgili toplumsal politikaların belirlenmesi, sorunların anlaşılması ve geçerli çözüm önerilerinin getirilmesinde de kendini gösterir." cüm- lesi getirilmelidir? A) I B) II C) III 7 D) IV E) V Hayatı oluşturan, olayların yönünü belirleyen, bunlara karakter ve renk veren; tek başına şahıslar, Napoleon- lar değil halkın kendisidir.
18. (1) Ülkemizdeki tarım topraklarının büyük bölümü, buğ-
day üretimine ayrılmaktadır. (II) Bunun sebebi buğda-
yın geniş bir adaptasyon yeteneğine sahip olmasıdır.
(III) Türk mutfak kültürü ve beslenme alışkanlıkları in-
celendiğinde bu tercihin önemi daha iyi anlaşılacaktır.
(IV) Şöyle ki buğdaydan elde edilen un, ekmek, yufka,
makarna, bulgur, erişte ve irmik gibi besinler soframızın
vazgeçilmezlerindendir. (V) Yine kek, kurabiye, kahval-
tılık gevrek ve kraker gibi sık tükettiğimiz yiyeceklerin de
ham maddesi buğdaydır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
18. (1) Ülkemizdeki tarım topraklarının büyük bölümü, buğ- day üretimine ayrılmaktadır. (II) Bunun sebebi buğda- yın geniş bir adaptasyon yeteneğine sahip olmasıdır. (III) Türk mutfak kültürü ve beslenme alışkanlıkları in- celendiğinde bu tercihin önemi daha iyi anlaşılacaktır. (IV) Şöyle ki buğdaydan elde edilen un, ekmek, yufka, makarna, bulgur, erişte ve irmik gibi besinler soframızın vazgeçilmezlerindendir. (V) Yine kek, kurabiye, kahval- tılık gevrek ve kraker gibi sık tükettiğimiz yiyeceklerin de ham maddesi buğdaydır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V
3.
İlk Çağ'dan itibaren Kral Yolu, İpek Yolu, Kürk Yolu ve Ba-
harat Yolu dünya ticaretinde hakim rol oynamıştır.
Bu bilgilere göre ticaret yolları için aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Devletler arasında etkileşime neden olmuştur.
B) Ülkeler birbirlerinin gereksinimlerini karşılamıştır.
C) Devletler arasında siyasi ve askeri mücadelelere ortam
hazırlamıştır.
Zamanla eski önemlerini kaybetmişlerdir.
E) Geçtiği bölgelerin stratejik önemini artırmıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
3. İlk Çağ'dan itibaren Kral Yolu, İpek Yolu, Kürk Yolu ve Ba- harat Yolu dünya ticaretinde hakim rol oynamıştır. Bu bilgilere göre ticaret yolları için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Devletler arasında etkileşime neden olmuştur. B) Ülkeler birbirlerinin gereksinimlerini karşılamıştır. C) Devletler arasında siyasi ve askeri mücadelelere ortam hazırlamıştır. Zamanla eski önemlerini kaybetmişlerdir. E) Geçtiği bölgelerin stratejik önemini artırmıştır.
1. Muhabir:
(1) ----
Yazar:
- Müzik benim için gönül dilidir. Yaşamdaki "yüz" ve
"can" ayrımını yaptığım teorimi sanata da uyarlaya-
bilirim. Edebiyatta da böyle, müzikte de mimaride
de. Müzikte bunu daha aşikâr görebiliyorum. Yani
bazı müzikler var ki ustası dâhiyane cambazlıklar
yapmış. Kesinlikle matematiksel bir zekâ söz konu-
su. O sesi oraya koymuş, ritmi değiştirmiş; etkilen-
memek elde değil. Böyle yetenekli ellerdeki tek bir
basit enstrüman bile beni alıp uzaklara götürmeye
yetiyor. Kimi de var ki müziğinin cambazlığı çok ama
ruhu yok. O da bana bir şey ifade etmiyor.
Muhabir:
(11) --
Yazar:
- Babamın evvelden ut, tambur, bağlama çaldığı söy-
lenir ama ben görmedim. Abilerim bilirdi. Babam;
sonradan müziği, enstrüman çalmayı da bıraktı.
Abilerim ise enstrüman çalmaya devam etti. Hasan
abim tambur, Emin abim de keman ve akordeon ça-
lardı. Ben de daha bir karış hâlimle onlara katılır ve
dümbelek çalardım. Babam, anladığım kadarıyla ut
ile harmandalı çalarken abilerimi çağırırmış, onlar da
oynarmış. Bu sebeple ne zaman bir harmandalı zey-
beği duysam içim bir tuhaf olur.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) I. İçinize işleyen müziği nasıl ayırt ediyorsunuz?
II. Babanızla olan ilişkinize dair neler söyleyebilirsiniz?
B) I. Sizce iyi müzikle kötü müziğin ayırt edici noktası ne-
dir?
II. Abileriniz sizi müzik konusunda destekler mi?
200 C) I. Farklı alanlardaki teorilerinizi müziğe de uygular mi-
sınız?
II. Çalmaya özendiğiniz bir müzik aleti var mı?
D) I. Sizce müzik toplumsal sorunları irdelemeli midir?
II. Abilerinizle ilişkilerinizde babanızın rolü nedir?
E) I. Müzik sizin için ne anlama geliyor?
II. Müzikle tanışmanız hangi zamanlara denk gelir?
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
1. Muhabir: (1) ---- Yazar: - Müzik benim için gönül dilidir. Yaşamdaki "yüz" ve "can" ayrımını yaptığım teorimi sanata da uyarlaya- bilirim. Edebiyatta da böyle, müzikte de mimaride de. Müzikte bunu daha aşikâr görebiliyorum. Yani bazı müzikler var ki ustası dâhiyane cambazlıklar yapmış. Kesinlikle matematiksel bir zekâ söz konu- su. O sesi oraya koymuş, ritmi değiştirmiş; etkilen- memek elde değil. Böyle yetenekli ellerdeki tek bir basit enstrüman bile beni alıp uzaklara götürmeye yetiyor. Kimi de var ki müziğinin cambazlığı çok ama ruhu yok. O da bana bir şey ifade etmiyor. Muhabir: (11) -- Yazar: - Babamın evvelden ut, tambur, bağlama çaldığı söy- lenir ama ben görmedim. Abilerim bilirdi. Babam; sonradan müziği, enstrüman çalmayı da bıraktı. Abilerim ise enstrüman çalmaya devam etti. Hasan abim tambur, Emin abim de keman ve akordeon ça- lardı. Ben de daha bir karış hâlimle onlara katılır ve dümbelek çalardım. Babam, anladığım kadarıyla ut ile harmandalı çalarken abilerimi çağırırmış, onlar da oynarmış. Bu sebeple ne zaman bir harmandalı zey- beği duysam içim bir tuhaf olur. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) I. İçinize işleyen müziği nasıl ayırt ediyorsunuz? II. Babanızla olan ilişkinize dair neler söyleyebilirsiniz? B) I. Sizce iyi müzikle kötü müziğin ayırt edici noktası ne- dir? II. Abileriniz sizi müzik konusunda destekler mi? 200 C) I. Farklı alanlardaki teorilerinizi müziğe de uygular mi- sınız? II. Çalmaya özendiğiniz bir müzik aleti var mı? D) I. Sizce müzik toplumsal sorunları irdelemeli midir? II. Abilerinizle ilişkilerinizde babanızın rolü nedir? E) I. Müzik sizin için ne anlama geliyor? II. Müzikle tanışmanız hangi zamanlara denk gelir?
B
24. (1) Güngör Dilmen, eserlerini genellikle tiyatro türün-
de yazmıştır. (II) Yazanın tiyatro oyunlarının dışında
yalnızca iki masal kitabi bulunmaktadır. (III) Yedisi
kısa oyun, yedisi gölge oyunu olmak üzere otuz beş
adet basılı tiyatro oyunu vardır. (IV) Mitolojik malze-
meyi kullanarak tiyatroya başlayan Dilmen, bunun
sebebini mitoslarda hazır bulunan dramı işleme is.
teğine bağlar. (V) Yazar, Anadolu ve Yunan mitolo-
jisinden yararlanir, eserlerinde Orta Doğu mitlerin-
den izler de görülür. (VI) Mitolojinin içerdiği dramatik
unsurlanın gücünden faydalanan yazar, işlediği mit-
lere evrensel ögeler katmıştır.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle
başlar?
A) 1
1
B) III C) IV D) V
E) VI
25. (1) Terk edilmiş bir İkinci Dünya Savaşı sığınağı
sebze ve meyve yetiştirmek için pek alışılmadık bir
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
B 24. (1) Güngör Dilmen, eserlerini genellikle tiyatro türün- de yazmıştır. (II) Yazanın tiyatro oyunlarının dışında yalnızca iki masal kitabi bulunmaktadır. (III) Yedisi kısa oyun, yedisi gölge oyunu olmak üzere otuz beş adet basılı tiyatro oyunu vardır. (IV) Mitolojik malze- meyi kullanarak tiyatroya başlayan Dilmen, bunun sebebini mitoslarda hazır bulunan dramı işleme is. teğine bağlar. (V) Yazar, Anadolu ve Yunan mitolo- jisinden yararlanir, eserlerinde Orta Doğu mitlerin- den izler de görülür. (VI) Mitolojinin içerdiği dramatik unsurlanın gücünden faydalanan yazar, işlediği mit- lere evrensel ögeler katmıştır. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? A) 1 1 B) III C) IV D) V E) VI 25. (1) Terk edilmiş bir İkinci Dünya Savaşı sığınağı sebze ve meyve yetiştirmek için pek alışılmadık bir
3. Insanoğlu, gelip geçenin sözüne değil; yüreğinin sesine
kulak verirse mutluluğun kapısını aralar
Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Dönüşlü çatılı fiil
B) Ek eylem
C) Adlaşmış ortaç
D) Türemiş yapılı fiil
E) Birleşik çekimli fiil
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
3. Insanoğlu, gelip geçenin sözüne değil; yüreğinin sesine kulak verirse mutluluğun kapısını aralar Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Dönüşlü çatılı fiil B) Ek eylem C) Adlaşmış ortaç D) Türemiş yapılı fiil E) Birleşik çekimli fiil
TYT
ilk eserlerini vermeye başladığında kırk
18. Tanpınar,
yaşının üzerindedir. Şiirlerinin kitap haline gelmesi ise
altmış iki yıllık ömrünün sonlarına denk gelir. Ne var ki
matbaaya gönderdiği bu şiirlerin yine de düzeltilmesi
gereken bazı yerleri olduğunu düşünmüştür. Tam bir
mükemmeliyetçidir.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) özellikle kurmaca metinler yazarken tamamen
sanatsal kaygılar içindedir
B) zengin bir birikime sahip olmasına rağmen bu
birikiminin meyvelerini görememiştir
C) uzun bir çalışma ve okuma süreci sonunda
yazmaya başlamıştır
D) birçok yönden kendini geliştirebilmiş seçkin
sanatçılarımızdan biridir
E) okuma ve yazma deneyimini çoğunlukla birlikte
sürdürmüştür
A
20. L
J
1
2
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
TYT ilk eserlerini vermeye başladığında kırk 18. Tanpınar, yaşının üzerindedir. Şiirlerinin kitap haline gelmesi ise altmış iki yıllık ömrünün sonlarına denk gelir. Ne var ki matbaaya gönderdiği bu şiirlerin yine de düzeltilmesi gereken bazı yerleri olduğunu düşünmüştür. Tam bir mükemmeliyetçidir. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) özellikle kurmaca metinler yazarken tamamen sanatsal kaygılar içindedir B) zengin bir birikime sahip olmasına rağmen bu birikiminin meyvelerini görememiştir C) uzun bir çalışma ve okuma süreci sonunda yazmaya başlamıştır D) birçok yönden kendini geliştirebilmiş seçkin sanatçılarımızdan biridir E) okuma ve yazma deneyimini çoğunlukla birlikte sürdürmüştür A 20. L J 1 2
25-Eski yıllarda olduğu gibi, "bizi bize anlatan
sanat" (1) yani tiyatro, izleyici tarafından bu
dönemde (2) de ilgiyle karşılandı. Özellikle
Devlet Tiyatroları, (3) hem düzenlediği
festivaller hem de sahnelediği oyunlarla
(4)verimli bir yıl (5) geçirdi.
3-
Yukarıda altı çizili tamlamalardan hangisi tür
bakımından ötekilerden farklıdır? (2010 YGS)
A)I B)II C)IN(D)IV E)V
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
25-Eski yıllarda olduğu gibi, "bizi bize anlatan sanat" (1) yani tiyatro, izleyici tarafından bu dönemde (2) de ilgiyle karşılandı. Özellikle Devlet Tiyatroları, (3) hem düzenlediği festivaller hem de sahnelediği oyunlarla (4)verimli bir yıl (5) geçirdi. 3- Yukarıda altı çizili tamlamalardan hangisi tür bakımından ötekilerden farklıdır? (2010 YGS) A)I B)II C)IN(D)IV E)V
Aşağıda verilen açıklamaların hangisinde bilgi yanlışı
vardır?
A) Refik Halit Karay, Aka Gündüz, Reşat Nuri Güntekin,
Yakup Kadri Karaosmanoğlu ve Halide Edip Adıvar
Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yıllarında Milli Edebiyat an-
layışına bağlı hikâyeler yazmıştır.
B) Yazın hayatına Cumhuriyet Dönemi öncesinde bas-
layıp belli bir edebî topluluğa dahil olmadan edebî
yaşamını bağımsız olarak sürdüren Hüseyin Rahmi
Gürpınar ve Memduh Şevket Esendal, Cumhuriyet
Dönemi'nin ilk hikâyecileri arasında yer almıştır.
C) Toplumun içinde yaşadığı hayatın gözlem yoluyla ak-
tarılması, gözlemlenen sorunların yansıtılması ve eleş-
tirisinin yapılması şeklinde ortaya çıkan toplumcu ger-
çekçi anlayış; Yaşar Kemal, Kemal Tahir, Orhan Kemal
gibi yazarlarca benimsenmiştir.
D) Çehov'un öncüsü olduğu, anlatımı olay örgüsü üze-
rine temellendirmeyen kesit öyküsünün ilk örnekleri
Cumhuriyet Dönemi'nde Sadri Ertem ve Sabahattin
Ali tarafından verilmiştir.
E) Bireyin duygu, zihin ve psikolojik dünyası üzerine
yoğunlaşan hikâyenin Cumhuriyet Dönemi'ndeki tem-
silcileri arasında Samet Ağaoğlu, Ziya Osman Saba,
Ahmet Hamdi Tanpınar ve Tarık Buğra yer almıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
Aşağıda verilen açıklamaların hangisinde bilgi yanlışı vardır? A) Refik Halit Karay, Aka Gündüz, Reşat Nuri Güntekin, Yakup Kadri Karaosmanoğlu ve Halide Edip Adıvar Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yıllarında Milli Edebiyat an- layışına bağlı hikâyeler yazmıştır. B) Yazın hayatına Cumhuriyet Dönemi öncesinde bas- layıp belli bir edebî topluluğa dahil olmadan edebî yaşamını bağımsız olarak sürdüren Hüseyin Rahmi Gürpınar ve Memduh Şevket Esendal, Cumhuriyet Dönemi'nin ilk hikâyecileri arasında yer almıştır. C) Toplumun içinde yaşadığı hayatın gözlem yoluyla ak- tarılması, gözlemlenen sorunların yansıtılması ve eleş- tirisinin yapılması şeklinde ortaya çıkan toplumcu ger- çekçi anlayış; Yaşar Kemal, Kemal Tahir, Orhan Kemal gibi yazarlarca benimsenmiştir. D) Çehov'un öncüsü olduğu, anlatımı olay örgüsü üze- rine temellendirmeyen kesit öyküsünün ilk örnekleri Cumhuriyet Dönemi'nde Sadri Ertem ve Sabahattin Ali tarafından verilmiştir. E) Bireyin duygu, zihin ve psikolojik dünyası üzerine yoğunlaşan hikâyenin Cumhuriyet Dönemi'ndeki tem- silcileri arasında Samet Ağaoğlu, Ziya Osman Saba, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Tarık Buğra yer almıştır.
anın
-. (11)
ada
erin-
ol-
enk
cu
(VI)
zar
u-
PALME
YAYINEVİ
9.
(1) Geliştirilen yeni teknolojilerden biri olan artırılmış gerçek-
lik, yaşadığımız dünyadaki nesneler yerine dijital objelerin
kullanıldığı gerçeklik ortamlarıdır. (II) Hızla gelişen ve yayılan
artırılmış gerçeklik teknolojisi hayatımızda farklı alanlarda kar-
şımıza çıkmaktadır. (III) Bu alanların akla ilk gelenlerine eğitim,
inşaat, spor, tip ve alışveriş örnek olarak gösterilebilir. (IV) Bu
denli geniş bir alana yayılmış olmasından dolayı artırılmış ger-
çeklik teknolojisi konusunda yapılan çalışmaların incelenme-
si ve eğilimlerinin tespit edilmesi oldukça önem Bilimin
ilerlemesi her dönemde birikimden temellenerek ilerlemiştir.
(VI) Bir bilimsel gelişme yoktur ki daha önceki bir çalışmadan
esinlenmeden gerçekleşmiş olsun. (VII) Dolayısıyla bilimsel
gelişmeleri ele alırken geçmişle kurdukları bağlantıları da dik-
kate almak gerekir.
Bu parça iki paragrafa bölünmek istenirse birinci paragrafın
son cümlesi aşağıdakilerden hangisi olur?
A) II
D) V
B) III
C) IV
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
anın -. (11) ada erin- ol- enk cu (VI) zar u- PALME YAYINEVİ 9. (1) Geliştirilen yeni teknolojilerden biri olan artırılmış gerçek- lik, yaşadığımız dünyadaki nesneler yerine dijital objelerin kullanıldığı gerçeklik ortamlarıdır. (II) Hızla gelişen ve yayılan artırılmış gerçeklik teknolojisi hayatımızda farklı alanlarda kar- şımıza çıkmaktadır. (III) Bu alanların akla ilk gelenlerine eğitim, inşaat, spor, tip ve alışveriş örnek olarak gösterilebilir. (IV) Bu denli geniş bir alana yayılmış olmasından dolayı artırılmış ger- çeklik teknolojisi konusunda yapılan çalışmaların incelenme- si ve eğilimlerinin tespit edilmesi oldukça önem Bilimin ilerlemesi her dönemde birikimden temellenerek ilerlemiştir. (VI) Bir bilimsel gelişme yoktur ki daha önceki bir çalışmadan esinlenmeden gerçekleşmiş olsun. (VII) Dolayısıyla bilimsel gelişmeleri ele alırken geçmişle kurdukları bağlantıları da dik- kate almak gerekir. Bu parça iki paragrafa bölünmek istenirse birinci paragrafın son cümlesi aşağıdakilerden hangisi olur? A) II D) V B) III C) IV E) VI
9. (1) Ekonomi sözcüğü bugün bir bilim dalının adı olmakla
birlikte tasarruf anlamına da gelmektedir. (II) Bizde uzun
süre sözcüğün Arapça karşılığı olan iktisat kullanılmış,
son dönemlerde ekonomi onun yerini almıştır. (III) İktisat
sözcüğü de özünde tasarruf anlamına gelir. (IV) İnsan-
ların ihtiyaçları sınırsızdır, buna karşılık imkânları sınırlı-
dır. (V) Ekonomi, bu sınırsız ihtiyaçlarla sınırlı imkânları
uyarlama işidir. (VI) O nedenle cennette iktisatçılara ge-
rek olmadığı söylenir, ekonomideki ilk ders budur.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag-
raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
A) II
B) III
C)
D) V
E) VI
Üçgen
AKADEMI
8
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
9. (1) Ekonomi sözcüğü bugün bir bilim dalının adı olmakla birlikte tasarruf anlamına da gelmektedir. (II) Bizde uzun süre sözcüğün Arapça karşılığı olan iktisat kullanılmış, son dönemlerde ekonomi onun yerini almıştır. (III) İktisat sözcüğü de özünde tasarruf anlamına gelir. (IV) İnsan- ların ihtiyaçları sınırsızdır, buna karşılık imkânları sınırlı- dır. (V) Ekonomi, bu sınırsız ihtiyaçlarla sınırlı imkânları uyarlama işidir. (VI) O nedenle cennette iktisatçılara ge- rek olmadığı söylenir, ekonomideki ilk ders budur. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag- raf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) D) V E) VI Üçgen AKADEMI 8
TYT/Türkçe
14. Dil bilimciler için dil, bir iletişim aracıdır; anlaşmayı sağ-
layan toplumsal bir dizgedir. Böyle olunca dilin çirkini gü-
zeli, zengini yoksulu, iyisi kötüsü olamaz. Eskimoca da
bir dildir, Fransızca da Türkçe de Fince de. "Biri ötekin-
den daha güzel" ya da "çirkin" diye bir nitelendirme yan-
lış olur. Oysa ozanlar, yazarlar için dil, iletişim aracı ol-
manın ötesinde bir anlam taşır. Onlar yalnızca bir iletişim
aracı gözüyle bakmazlar dile.
----
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı-
dakilerden hangisi getirilebilir?
1061
A) Dilin, kimi sırlarını bugün de çözemediğimiz büyülü
bir varlık olduğunu birçok dil bilimci kabul eder
B) Eserleri aracılığıyla zenginleşen, böylece kendilerini
var eden büyük bir güç olarak algılarlar onu
C) Gerçekten de dilin doğal bir gelişim çizgisi vardır ve
bu doğal gelişmeye müdahale etmek mümkün değil-
dir
D) Duygu ve düşüncelerimizi, dil sayesinde diğer insan-
lara aktarabilmekte olduğumuzu özellikle ifade eder-
ler
E) Dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan doğal bir
araçtır onlara göre
2
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
TYT/Türkçe 14. Dil bilimciler için dil, bir iletişim aracıdır; anlaşmayı sağ- layan toplumsal bir dizgedir. Böyle olunca dilin çirkini gü- zeli, zengini yoksulu, iyisi kötüsü olamaz. Eskimoca da bir dildir, Fransızca da Türkçe de Fince de. "Biri ötekin- den daha güzel" ya da "çirkin" diye bir nitelendirme yan- lış olur. Oysa ozanlar, yazarlar için dil, iletişim aracı ol- manın ötesinde bir anlam taşır. Onlar yalnızca bir iletişim aracı gözüyle bakmazlar dile. ---- Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilebilir? 1061 A) Dilin, kimi sırlarını bugün de çözemediğimiz büyülü bir varlık olduğunu birçok dil bilimci kabul eder B) Eserleri aracılığıyla zenginleşen, böylece kendilerini var eden büyük bir güç olarak algılarlar onu C) Gerçekten de dilin doğal bir gelişim çizgisi vardır ve bu doğal gelişmeye müdahale etmek mümkün değil- dir D) Duygu ve düşüncelerimizi, dil sayesinde diğer insan- lara aktarabilmekte olduğumuzu özellikle ifade eder- ler E) Dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan doğal bir araçtır onlara göre 2
16. Şu ana kadar okuduğum romanların içinden iki tanesi A
beni çok etkiledi: Huzur, Yalnızız... Kitaplardan biri Ahmet
Hamdi'nin, diğeri de Peyami Safa'nın . Romanımızın uç
|||
IV
beyi olan bu romancıların kitapları nasıl olur da herkes
tarafından bilinmez ?
V
Yukarıda numaralanmış noktalama işaretlerinden han-
gisi yanlış kullanılmıştır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
6
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
16. Şu ana kadar okuduğum romanların içinden iki tanesi A beni çok etkiledi: Huzur, Yalnızız... Kitaplardan biri Ahmet Hamdi'nin, diğeri de Peyami Safa'nın . Romanımızın uç ||| IV beyi olan bu romancıların kitapları nasıl olur da herkes tarafından bilinmez ? V Yukarıda numaralanmış noktalama işaretlerinden han- gisi yanlış kullanılmıştır? A) I B) II C) III D) IV E) V 6