Yapısına Göre Cümleler Soruları
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler4. Aşağıdaki cümlelerden hangisi yapısına göre farklıdır?
A) Dünyanın en güzel mesleğinin insanın insanla uğraşma-
yacağı bir meslek olduğunu düşünüyorum.
B) Yapılacak yeni binalar tek cepheli, çok katlı, şehirden
uzak, çok pahalı idi.
C) Sen ki buraların tek hükümdarı, tek hakimisin.
D) Okumak insanın kendini özgür hissedebilmesi için yapı-
labilecek en güzel şey, bu nedenle bol bol okuyun.
E) Dün akşam geç saatte eve geldi, hemen üzerini değişti-
rip yattı.
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler8. Aşağıdaki cümlelerden hangisi yapısına göre eşleştiri-
lirse hangisi dışta kalır?
A) Benden istenilen evrakları hazırlamak için sabahın saat
sekizinden beri aralıksız uğraşıyorum, çok yorgunum.
Sorun birden fazla olunca ister istemez insan ilk önce
hangisine çözüm üreteceğini bilemiyor.
C) Uzaklardan gelen bir haberle sarsıldı, haber ne idi, kim-
den gelmişti bilen yoktu.
D) Karnı doyduktan sonra güzel bir de uyku çekebilmek için içi
geçmiş sobanın yanına uzandı ve uyuklamaya başladı.
E) Sen bir gel de gerisini sonra düşünürüz.
ÖĞRENCİSİ
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümlelerxosband Kronometreni aç!
11. Aşağıdaki parçaların hangisinde ötekilerden farklı bir anlatım
biçimine başvurulmuştur?bsi
228
Sinemanın son yıllarda daha yaygınlaştığı ve izleyici tarafın-
dan kabul gördüğü söylenmektedir. Tiyatronun ise sinema-
ya göre biraz daha sönük kaldığına dair geniş bir kanaat var.
B) Oldum olası romana uzak durmaktayım. Romana uzak duru-
a
şum beni hikâyeye yaklaştırdı mı desem yoksa hikâyeler yaz-
maya merak sardığım için mi romanı bıraktım? Bildiğim bir
sharorade we
şey varsa o da daha kısa ve daha yoğun oluşu, hikâyeyi ba-
na cazip hâle getiriyor.
Send
13. Öyküde ta
kanaatte
seldir. B
kırışan
mesin
"Tala
vele
ha
C) Her yeni bayramda eski bayramları hatırlama, diye bir gele-
neğimiz var. Bir şeyler sürekli eskiyor ve eskidikçe de kaçan
balık misali bir hüzne dönüşüyor. Aslında ne şimdiki bayram-
lar ne de eski bayramlar arasında büyük farklar var. Fark, bi-
zim yaşama bakışımızda; onlar yine aynı.
Mektuplar, samimi duyguların harmanlandığı metinlerdir.
Yazanın içten dileklerini, özlemlerini özenle yazılmış satırlar-
da saklayan mektuplar, tarihin tanıklığını etmektedir.
E) Kırsal kesimde yetişenlerle şehir merkezinde yetişenler ara-
sında bir kıyaslama yapmanın mümkün olmadığını düşünen-
lerdenim. Sadece verilen imkânlar farklı. Aynı imkânı kırsal-
da yetişenler de bulsa şehirli öğrenciler gibi onlar da başarı-
yı yakalar.
E
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler5.
(1) Eşinizle, sevgilinizle sürekli kavga ediyorsanız çevrenize
"Beni hiç anlamıyor." diye yakınmalarınız artık olağan hale
gelmişse iki tarafın da yalnızlığıyla barışarak hem kendini
hem de karşı tarafı anlamaya çalışmasının zamanı gelmiş
demektir. (II) Aksi takdirde, her gün milyonlarca sevgilinin
yaşadığı ayrılık süreci sizin için de kaçınılmaz olacaktır.
(III) Ancak ayrılık, sorunlarınıza çözüm olmayacaktır zira
yalnızlığın zenginliğine ulaşamadığınız sürece sonraki iliş-
kinizin de ondan sonrakinin de ve hatta sonraki tümünün
de aynı sorunlarla boğuşacağınız bir kabusa dönüşeceğini
tahmin edebilirsiniz. (IV) Bunun yerine, haddim olmadan
((IV)
söylüyorum ki daha makul şekilde isteklerini ifade edebi-
len, kendine yaşam alanları yaratırken karşı tarafa empati
ile yaklaşabilen biri olabilirsiniz. (V) Üzgünüm ama tavırlar
kişiden kişiye değişmez, kişi sadece kendini değiştirebilir.
Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisinden itiba-
ren ilişkiyi onarma ile ilgili öneri yapılmaya başlanmıştır?
A) I
B) II
C) III
DY IV
E) V
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler18. Eczacılık mesleği üyeleri arasına katıldığım bu andan itiba-
ren,
Hayatımı insanlık hizmetine adayacağıma,
İnsan hayatına mutlak surette saygı göstereceğime,
Bilgilerimi insanlık yararına kullanacağıma,
Mesleğim dolayısıyla öğrendiğim sırları saklayacağıma,
Hocalarıma ve meslektaşlarıma saygı göstereceğime,
Din, milliyet, irk, cinsiyet, kültür ve politik görüş farklarının
vazifemle vicdanım arasına girmesine izin vermeyeceğime,
Sağlık çalışanları ile güven ilişkisi ve etik işbirliği içinde ça-
lışacağıma,
Mesleğimin gelecekteki üyelerinin yetiştirilmesine katkıda
bulunacağıma,
İnsanlığa daha iyi hizmet edebilmek için mesleki bilgilerimi
sürekli güncelleyeceğime,
Mesleğimi dürüstlük ve şerefle yapacağıma,
Namusum ve vicdanım üzerine ant içerim.
Buna göre,
&
II. Yaptığı görevle verdiği kararların belirleyiciliğinde has-
tanın hangi dinden ya da mezhepten olduğunun bir
önemi yoktur.
Bazı mesleki bilgilerin değişmeyeceğini kabul eder ve
yeni bir araştırma içerisinde olmaz.
III. Mesleki gelişimde, deneyimli eczacılardan destek ya
da yardım almanın önemli olmadığını düşünür.
IV. Bazı hastaların bilgilerinin toplum tarafından öğrenil-
mesinin iyi olacağını bilir ve bu bilgileri hastanın izni
olmaksızın paylaşabileceğini düşünür.
Eczacılık fakültesinden mezun olan birinin numaralan-
mış cümlelerden hangisini yapması beklenemez?
B Yalnız IV
11-IV
D) #11
E
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler24. (1) Kendi içimizdeki tuzakların bizi götürdüğü yabancılaş
ma denizlerinin biri ve en büyüğü bahane uydurmaktır.
Gerçi beynimizde ve kalbimizde, bu bahane tuzaklarından
kurtulmamız için birçok kavşak lambası vardır. (III) Bu dip-
siz karanlık bizim hem kendimize hem de varoluş nedeni-
mize ters düştüğümüz bir noktadır. (IV) Bu lambaların ışığı,
bizim yükselmemiz ve olgunlaşmamız için yanar. Biz bu
işıklarla tuzaklardan kurtularak yolumuza devam ederiz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün-
cenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler30 1.
Göçebe bir hayat süren eski Türkler ilk defa
karşılaştıkları bir ormana girerken kötü ruhları
kovmak için ağaçlara vurup ses çıkarırlardı.
II. Günümüzde olması istenmeyen ve uzak olması iste-
nen şeyler için tahtaya vurulması da buradan gelmiştir.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir
biçimde birleştirilmiş hali aşağıdakilerden hangisidir?
A) Göçebe bir hayat süren Türklerin kötü ruhlara karşı
yaptığı uygulamalar günümüze aynen olduğu gibi gel-
miştir.
J
B) Günümüzde olması istenmeyen, uzak olması arzula-
nan şeyler için tahtaya vurulması göçebe Türklerin
ormandaki kötü ruhları kovmak için ağaçlara vurması-
na dayanmaktadır.
C) Günümüzde olması istenmeyen şeyler için tahtaya
vurulması göçebe hayat süren eski Türklerdeki batıl
bir inançtan gelmektedir.
D) Göçebe bir hayat süren eski Türklerde, ormanda kötü
ruhlara karşı takınılan tavır bugün yaptığımız birçok
eylemin sebebi konumundadır.
E) Olması istenmeyen şeyler için göçebe Türklerin
ormandaki ruhları kovması bugün yaptığımız tahtaya
vurma inancının temelini oluşturur.
ť
Doktrin Yay
10
32.
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler2
Bilim merkezleri, insanı keşfetmeye, öğrenmeye davet eden,
okul dışı bir ortamda halkla bilimi buluşturarak toplumda bi-
lim ve teknoloji kültürünün oluşmasına ve gelişmesine im-
kân sağlayan mekânlar olarak tanımlanıyor. Bilimin hayatın
içinde olduğu düşüncesini benimsetme konusunda epeyce
başarılı olan bilim merkezlerinin hepsinde farklı konular üze-
rinde hazırlanmış sergiler ön plana çıkıyor. Bir bilim merke-
zinde robotlara, diğerinde hayatın kaynağı olan suya, başka
birinde ses ve işitme konularına ayrılmış sergi alanları yer
alabiliyor. Örneğin ses ve işitme teması, fizikten biyolojiye,
sosyolojiden dil bilime kadar çok geniş bir şekilde ve görsel
sanatlarla zenginleştirilmiş olarak karşınıza çıkıyor. Her sergi-
nin, tasarımcısından mimarına, mühendisinden teknisyenine
birçok kişinin ortak çalışmasının ürünü olduğunu tahmin et-
mek zor değil. Bilim merkezleri, sunuluşta estetiğe de önem
verilen yerler olduğu için her zaman ilgi odağı oluyor.
Bu parçaya göre bilim merkezleriyle ilgili olarak aşağıda-
kilerden hangisine değinilmemiştir?
A Ziyaretçilerin ne tür bilimsel deneyler yapabilme olanağı
bulduğuna
B) Bergilerin birçok disiplini ilgilendirecek biçimde düzen-
lendiğine
Bilim ve sanatı bir araya getiren mekânlar olduğuna
D) Seçilen konuların çok boyutlu bir bakış açısıyla ele alındı-
gina
E Etkinliklerin ortaya konma biçimiyle çekicilik kazandığına
8.
Lise Türkçe
Yapısına Göre CümlelerN
L.
A
R
1 31. Osmanlıcaya Farsçadan girmiş "hazan" sözcüğü-
nün ses yapısı, anlamıyla bir hayli uyumlu. Güz gün-
lerinin, başka hiçbir zaman görülmemiş soluk beyaz
bir aydınlığı, mevsimin kalbinden çıkan ince, kederli
bir tınısı var. Pencereden, salinan servilere, daha
ötedeki púslu denizlere ve dağlara bir güz resmine
bakıyormuşçasına bakıyorum/Güz ikindisinin uçucu
aydınlığı, bir masal büyüsü gibi kuşatıyor etrafımı.
Güneş mor salkımlı bulutların ardına saklanıyor bir
eylül musikisiyle akşama doğru, hüzünlü bir ıslık
sesi eşliğinde usulca geçip gidiyor günler.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Mecazlı-anlatımlara başvurulmuştur.
B) Kişileştirme yapılmıştır.
C)-Benzetme ve karşılaştırmaya yer verilmiştir
DOrneklemelerle konu daha anlaşılır kılınmıştır.
El Değişik yapır cümleler kullanılmıştır.
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler2. "Düşünmek" sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde
asarlamak" anlamında kullanılmıştır?
A) Bu sorunun çözümü için ben de bir yol düşündüm.
B) Sıcağa kalmamak için sabah erkenden yola çıkmayı
düşünüyorum.
C) Yeter artık, bu kadar düşünme; her şeyin bir çaresi var!
D) Onun yıllar sonra beni arayabileceği ihtimalini bile
düşünmedim ben.
E) Durmadan gezip eğlenmek istiyorsun, biraz da
sorumluluklarını düşün.
Lise Türkçe
Yapısına Göre CümlelerIII
bilgi vermiştir?
D) IV
E) V
Dulün ışığında sırtüstü uzan-
zetenin verdiği eklerden bi-
rdu. Oysa neler yoktu ekte.
yordu. "Artık ne olursa ol-
diye düşündü. Az sonra,
ğırıp çağırır babam." diye
mi ile ilgili aşağıdakiler-
hr
yozememiş.
E) Kitaba yeni bilgilerin eklenmesini rica etti.
6. Her şiir bir iklimdir Kışın acımasızlığını
1
11
ilkbaharın umutlarını yumuşaklığını taşır.
III
Yaz şiiri ise doğanın bütün izlerini lekelerini siler.
IV
Bir şairin yaşamında derin etkiler birakan şiir ise
V
hiç kuşkusuz sonbahar şiiridir.
Bu parçada numaralanmış noktalama işaretlerin-
den hangisinin kullanımı yanlıştır?
D) IV
A) I
E) V
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleleriler-
naz-
inin
ir.
arak
an-
sma-
E) V
4. Aşağıdaki yargılardan hangisi kişisel düşünce içerme-
mektedir?
A) insanı, öteki canlılardan ayıran özelliklerden biri,
düşünebilme ve buna bağlı olarak da yaratma, üretme
yetileridir.
B) Düşünme yetisinin de yaratma yetisinin de temel koşu-
lu, özgürlüktür.
C) Düşünceye konan yasak, insanın var olma, kendini var
etme olanağına, yaşatma ve yaratma yetilerine yasak
konmasıyla eş anlamlıdır.
Bu süreçlerde kendini baskı altında hisseden insan,
zihinsel yaratı yeteneklerini ve zamanla zihinsel sağlığı-
nı yitirerek ikiyüzlü, sinik, korkak, edilgen özellikler
gösterecektir.
Böyle insanların oluşturduğu topluma da sağlıklı toplum
denemeyeceği açıktır,
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler1. Bu yıl ülkemiz hem Avrupa hem Asya'dan gelen yoğun
insan trafiğine sahne olurken havalar da mevsim nor-
mallerinin üzerinde sıcak geçti.
1
II. Uzmanlara göre bu etkenler nedeniyle kışın üst solu-
num yolu hastalıkları her zamankinden fazla görüldü.
Aşağıdakilerden hangisi, bu iki cümlede ifade edilenleri
doğru bir biçimde birleştirmiştir?
DU
A) Ülkemizin hem Avrupa hem Asya'dan gelen yoğun in-
san trafiğine sahne olması ve havaların mevsim nor-
mallerine göre sıcak geçmesi hastalıklara yakalanma
riskini artırmıştır.
B) Ülkemizde üst solunum yolu hastalıkları, çevresel ve
mevsimsel etkilere bağlı olarak yıldan yıla artış ve aza-
lış göstermektedir.
C) Ülkemize yapılan geziler ve iklim koşullarının değişik-
liklere uğraması, hastalık oluşturan mikropların her yıl
daha rahat çoğalmasına etki etmektedir.
7.
D) Coğrafi konumu ve iklimsel şartlar dolayısıyla ülkemiz-
de artan üst solunum yolu enfeksiyonları artık daha
güç şekilde tedavi edilmektedir.
E) Ülkemizde bu yıl üst solunum yolu hastalıklarında ar-
tış olması mevsimsel anormalliklerden kaynaklanmak-
tadır.
Lise Türkçe
Yapısına Göre CümlelerYorum, ele alınan (hakkında yazı yazılan, düşünce ileri sü-
1.
X rülen) konuyu fikrî arayışlarla irdeleyip (en ince detaylarına
varıncaya dek araştırıp) belirgin kılmayı (somut duruma ge-
|||
tirmeyi) gerektirir. Bilgi, yorumun besleyici (zenginleştirici)
IV
ögesidir. Sağlam, doğru ve güvenilir olan bilgiyi, ancak o
alanın uzmanları verebilir. Bu yüzden bilginin bağlayıcılığı
Bu yüzden
(uyulma, itaat etme zorunluluğu) vardır ama yorumun yok-
tur.
Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı,
parantez içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır?
ALL
BI
G) tit
D) IV
EV
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümlelernda
çok
sor-
dik-
üs-
den
yle
.0
rüş
za-
ini
ari
31. İngiliz denizci James Cook, 18. yüzyılda Avustralya kıyısına
adım attığında daha önce hiç görmediği bir hayvanla karşı-
laşır. Yanındaki yerliye hayvanın adını sorunca "Kangroo!"
yanıtını alır. Böylece denizci, arka ayakları üstünde sıçraya-
rak yol alan, yavrularını karnındaki kesesinde taşıyan bu
hayvanın resmini çizer. Ülkesine döndüğünde bu ilginç hay-
vandan bahseder ve resimlerini herkese gösterir. Zamanla
tüm dünya hayvanı tanır. Bu olaydan çok sonra Avustralyalı
yerlilerin dillerini incelemek üzere kaya gelen bir dil bilimci,
yerlilerin bu hayvan için başka birisim kullandıklarını görür.
"Kangroo" yerli dilinde "Seni anlamıyorum." anlamına gel-
mektedir.
Bu parça aşağıdaki yargılardan hangisini kanıtlamak
amacıyla oluşturulmuştur?
A) Dil, yaşayan bir varlıktır.
Bİnsan, diliyle düşünen bir varlıktır.
Dil, doğru kullanıldığında bir iletişim aracı olur.
D) Dili doğru kullanmak herkesin görevidir.
Dil, kendine özgü yapısı ve kuralları olan bir canlıdır.
32. E
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler15. Genelde romanın bir yükselişi var. Sadece Türkiye'ye ait
bir grafik değil bu, dünyada da böyle. Galiba insanlar hem
öykü anlatmak hem de öykü okumak istiyor. Doğal olarak
yayın programlarına bakıldığında roman hep önde görünü-
yor. Ancak ben her zaman edebiyatın sağlık derecesinin ro-
manda ya da şiirde değil, öyküde aranması gerektiğine ina-
nan biriyim. Edebiyatın nabız atışları zaten öykü damarından
kontrol edilebilir. Çünkü zor olan asıl okurluk, öykü üzerin-
den ilerler. Öykünün son zamanlardaki ivmesi, şiirle roman
arasında ayakta kalabilmesi, edebiyatımız için olumlu bir ge-
lişmedir.
Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Öykü türünün edebiyatın geneli hakkında fikir edinme-
de belirleyici rol oynadığı
B) Bir ülkede öykü türüne gereken önem verilmeden yazın-
sal kalitenin yakalanmasının olanaksız olduğu
C) Kişilerin roman okumadan önce iyi bir öykü okuru olma-
si gerektiği
ligeb isimimio
D) Öykü okurunun sayısal çokluğunun nitelikli okur sayısı
hakkında yorum yapmaya olanak verdiği
E) Öykü yazmanın roman yazmaya göre çok daha zor bir
uğraşı olduğu