Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri Soruları

4.
Toplumsal gelişimin hızı arttıkça kuşaklar arasındaki uyum
süreci önem kazanır. Günümüzde gençlik döneminin uza-
ması gençlere kişisel özgürlük, ekonomik güvenlik, entelek-
tüel araştırma açılarından toplumsal değerleri sorgulamaya
zaman tanımaktadır. Bu dönemin uzaması gençlerin kendi
aralarında bir çevre yaratıp yaşlı kuşakla daha az ilişki kur-
malarına sebep olmaktadır. Böylece gençler arasında pay-
laşılan tutum ve değerler artmakta, geleneksel kuşaklar ara-
si etkileşimin yerine yaşıtlar arası etkileşim geçmektedir. İşte
bütün bunlar da gençlik kültürü olgusunu doğurmaktadır.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi gençlik kültü-
rünü doğuran etkenlerden değildir?
A) Yerleşik değerleri sorgulamak
B) Eski kuşaklarla etkileşimi azaltmak
C)Yaşıtlarla daha fazla iletişim kurmak
D) Paylaşım alanını genişletmek ve büyütmek
E Ekonomik özgürlüğü kazanmak
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
4. Toplumsal gelişimin hızı arttıkça kuşaklar arasındaki uyum süreci önem kazanır. Günümüzde gençlik döneminin uza- ması gençlere kişisel özgürlük, ekonomik güvenlik, entelek- tüel araştırma açılarından toplumsal değerleri sorgulamaya zaman tanımaktadır. Bu dönemin uzaması gençlerin kendi aralarında bir çevre yaratıp yaşlı kuşakla daha az ilişki kur- malarına sebep olmaktadır. Böylece gençler arasında pay- laşılan tutum ve değerler artmakta, geleneksel kuşaklar ara- si etkileşimin yerine yaşıtlar arası etkileşim geçmektedir. İşte bütün bunlar da gençlik kültürü olgusunu doğurmaktadır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi gençlik kültü- rünü doğuran etkenlerden değildir? A) Yerleşik değerleri sorgulamak B) Eski kuşaklarla etkileşimi azaltmak C)Yaşıtlarla daha fazla iletişim kurmak D) Paylaşım alanını genişletmek ve büyütmek E Ekonomik özgürlüğü kazanmak
si
h
6. I. Allah aşkını konu edinen, özel bir ezgiyle söylenen
şiirlerdir.
II.
Tarikat önderlerinin tarikata yeni giren dervişlere tarikat
kurallarını öğretmek için söylediği didaktik şiirlerdir.
III. Din ve tasavvuf konusunu alaycı bir dil ve iğneleyici
bir üslupla ele alan şiirlerdir.
IV. Tasavvuf konularını Bektaşî düşüncesi etrafında dile
getiren şiirlerdir.
Numaralanmış bilgilerden hangisi aşağıdaki şiir türle-
rinden herhangi biri ile ilişkilendirilemez?
A) Şathiye
B) Devriye
D) Nutuk
E) Nefes
C) İlahi
KAZANIM DEĞERLENDİRME MODÜLÜ - 2
(11)
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
si h 6. I. Allah aşkını konu edinen, özel bir ezgiyle söylenen şiirlerdir. II. Tarikat önderlerinin tarikata yeni giren dervişlere tarikat kurallarını öğretmek için söylediği didaktik şiirlerdir. III. Din ve tasavvuf konusunu alaycı bir dil ve iğneleyici bir üslupla ele alan şiirlerdir. IV. Tasavvuf konularını Bektaşî düşüncesi etrafında dile getiren şiirlerdir. Numaralanmış bilgilerden hangisi aşağıdaki şiir türle- rinden herhangi biri ile ilişkilendirilemez? A) Şathiye B) Devriye D) Nutuk E) Nefes C) İlahi KAZANIM DEĞERLENDİRME MODÜLÜ - 2 (11)
çok olur.
llige karşılık beklemek, er kişiye yakışmaz.
22. Türk edebiyatının ilk kadın romancisi olan Fatma Aliye
Hanım, romanlarında kadınlar açısından Osmanlı toplu-
mu içerisinde problem olarak görülen konulara yer verir..
Bu konular genel itibari ile evlilik, eş seçimi, boşanma
hakkı, eğitim ve çalışma hayatı gibi konulardır. Yazar, bu
başlıklar etrafındaki problemleri romanlarında kadın kah-
ramanların hikâyeleri üzerinden anlatır. Yazarın romanla-
rinda kadın kahramanlar, bu problemler etrafında tasvir
edilirken bir yandan da eril düzende görünme çabası
gösterir. Fatma Aliye Hanım, bu kadın kahramanlarını ve
hikâyelerini görünür hâle getirmek için erkek kahraman-
larını belirli bakış açılarına göre şekillendirir. Bu tek bo-
yutlu erkek kahramanlar kadın için kimi zaman problemli
kahramanlar iken kimi zaman da bu problemleri aşmak
üzere kadına yol gösterici işlev üstlenen kahramanlardır.
Bu parçada söz edilen yazarla ilgili aşağıdakilerin
hangisi söylenemez?
Erkek kahramanları, kadının aleyhinde olan tek bo-
yutlu tipler olarak ele almıştır.
B) Olaya dayalı edebî türlerden birinin ilk kadın yazarı
olmuştur.
Sosyal alanda yaşanan sorunları, kadın yazar, kah-
ramanlarının öyküleri üzerinden anlatmıştır.
Romanlarında erkek karakterleri, belirli bir perspek-
tiften ele almıştır.
y
E Kadın kahramanlarını erkek egemen düzende öne
çıkarmaya çalışmıştır.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
çok olur. llige karşılık beklemek, er kişiye yakışmaz. 22. Türk edebiyatının ilk kadın romancisi olan Fatma Aliye Hanım, romanlarında kadınlar açısından Osmanlı toplu- mu içerisinde problem olarak görülen konulara yer verir.. Bu konular genel itibari ile evlilik, eş seçimi, boşanma hakkı, eğitim ve çalışma hayatı gibi konulardır. Yazar, bu başlıklar etrafındaki problemleri romanlarında kadın kah- ramanların hikâyeleri üzerinden anlatır. Yazarın romanla- rinda kadın kahramanlar, bu problemler etrafında tasvir edilirken bir yandan da eril düzende görünme çabası gösterir. Fatma Aliye Hanım, bu kadın kahramanlarını ve hikâyelerini görünür hâle getirmek için erkek kahraman- larını belirli bakış açılarına göre şekillendirir. Bu tek bo- yutlu erkek kahramanlar kadın için kimi zaman problemli kahramanlar iken kimi zaman da bu problemleri aşmak üzere kadına yol gösterici işlev üstlenen kahramanlardır. Bu parçada söz edilen yazarla ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? Erkek kahramanları, kadının aleyhinde olan tek bo- yutlu tipler olarak ele almıştır. B) Olaya dayalı edebî türlerden birinin ilk kadın yazarı olmuştur. Sosyal alanda yaşanan sorunları, kadın yazar, kah- ramanlarının öyküleri üzerinden anlatmıştır. Romanlarında erkek karakterleri, belirli bir perspek- tiften ele almıştır. y E Kadın kahramanlarını erkek egemen düzende öne çıkarmaya çalışmıştır. Diğer sayfaya geçiniz.
19. Aşağıdakilerin hangisinde, bir yazım ya da nokta-
lama yanlışı
yapılmamıştır?
A) Sait Faik; "Bir insanı sevmekle başlar her şey" de-
memiş miydi?
B) Bait Faik "Bir insanı sevmekle başlar her şey" de-
memiş miydi?
Sait Faik "Bir insanı sevmekle başlar herşey." de-
memiş miydi?
Sait Faik "Bir insanı sevmekle başlar her şey." de-
memişmiydi?
E ait Faik "Bir insanı sevmekle başlar her şey." de-
memiş miydi?
11
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
19. Aşağıdakilerin hangisinde, bir yazım ya da nokta- lama yanlışı yapılmamıştır? A) Sait Faik; "Bir insanı sevmekle başlar her şey" de- memiş miydi? B) Bait Faik "Bir insanı sevmekle başlar her şey" de- memiş miydi? Sait Faik "Bir insanı sevmekle başlar herşey." de- memiş miydi? Sait Faik "Bir insanı sevmekle başlar her şey." de- memişmiydi? E ait Faik "Bir insanı sevmekle başlar her şey." de- memiş miydi? 11
5. Toplumsal eşitsizliğin bir aynası gibidir Yaşar Kemal.
Büyük şehrin telaşlı yolculuklarıyla yoğrulmuş "Batılı
Anadolu" fikrinin karşısına, doğayla ve hiyerarşinin ka-
leleriyle hayatı pahasına savaşan "Doğulu Anadolu" fik-
rini lehimler. Duru ve içten bir dille yapar bu lehimleme
işini. Dili kullanmadaki ustalığı, onun en büyük yardım-
cısıdır. Şiirsel anlatımı, eski Afrika ülkelerinin "tamtam"
seslerini barındırır. Abartıdan uzak biçemle kaleme al-
dığı yaşam öyküleriyle tamamlar "tamtam"lı ayinlerini.
Bu parçada Yaşar Kemal ile ilgili olarak aşağıdaki-
lerden hangisine değinilmemiştir?
Toplumsal eşitsizliği eserlerinde acımasızca eleştir-
diğine
B)/Batılı Anadolu düşüncesinin karşısına Doğulu Ana-
dolu düşüncesin yerleştirir.
C) / Eserlerinde sade ve samimi bir dil kullandığına
Kullandığı üslubun onun en büyük yardımcısı oldu-
ğuna
E) Gerçek yaşama dayanan öykülerini abartısız bir üs-
lupla kaleme aldığına
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
5. Toplumsal eşitsizliğin bir aynası gibidir Yaşar Kemal. Büyük şehrin telaşlı yolculuklarıyla yoğrulmuş "Batılı Anadolu" fikrinin karşısına, doğayla ve hiyerarşinin ka- leleriyle hayatı pahasına savaşan "Doğulu Anadolu" fik- rini lehimler. Duru ve içten bir dille yapar bu lehimleme işini. Dili kullanmadaki ustalığı, onun en büyük yardım- cısıdır. Şiirsel anlatımı, eski Afrika ülkelerinin "tamtam" seslerini barındırır. Abartıdan uzak biçemle kaleme al- dığı yaşam öyküleriyle tamamlar "tamtam"lı ayinlerini. Bu parçada Yaşar Kemal ile ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? Toplumsal eşitsizliği eserlerinde acımasızca eleştir- diğine B)/Batılı Anadolu düşüncesinin karşısına Doğulu Ana- dolu düşüncesin yerleştirir. C) / Eserlerinde sade ve samimi bir dil kullandığına Kullandığı üslubun onun en büyük yardımcısı oldu- ğuna E) Gerçek yaşama dayanan öykülerini abartısız bir üs- lupla kaleme aldığına
ETKİNLİK
Aşağıda verilen ifadelerden doğru olanları "D" yanlış olanları “Y” harfi ile işaretleyiniz.
Divan edebiyatının ilk temsilcisi olan Hoca Dehhani, “Selçuklu Şehnamesi" mesnevisini Farsça olarak yazmıştır.
Mevlânâ, 13. yüzyılda yaşamış ve bütün eserlerini Farsça olarak yazmıştır.
Şeyhi'nin Mantıku't-Tayr adlı eseri vahdet-i vücut inancını işlediği alegorik ve sembolik bir mesnevisidir.
Âşık Paşa, Türkçeye büyük önem vermiş bir sanatçıdır.
Kadı Burhaneddin ve Seyyid Nesimî şiirlerini Azeri Türkçesi ile yazmıştır.
Kadı Burhaneddin ve Seyyid Nesimî tuyuğlarıyla tanınmıştır.
Mevlana şiirlerinde sade bir Türkçeyle evrensel insan sevgisini işlemiştir.
su
Şeyyat Hamza'nın "Yusuf'u Züleyha" mesnevisi Türk edebiyatında aşk konusunu işleyen ilk mesnevidir.
Aşık Paşa "İskendername" adlı mesnevisi, İskender'in doğu seferini konu alır.
10. Kadı Burhaneddin, şiirlerinde mahlas kullanmamıştır.
1.
2.
3.
9.
4.
5.
6.
7.
8.
140
lanelo
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
ETKİNLİK Aşağıda verilen ifadelerden doğru olanları "D" yanlış olanları “Y” harfi ile işaretleyiniz. Divan edebiyatının ilk temsilcisi olan Hoca Dehhani, “Selçuklu Şehnamesi" mesnevisini Farsça olarak yazmıştır. Mevlânâ, 13. yüzyılda yaşamış ve bütün eserlerini Farsça olarak yazmıştır. Şeyhi'nin Mantıku't-Tayr adlı eseri vahdet-i vücut inancını işlediği alegorik ve sembolik bir mesnevisidir. Âşık Paşa, Türkçeye büyük önem vermiş bir sanatçıdır. Kadı Burhaneddin ve Seyyid Nesimî şiirlerini Azeri Türkçesi ile yazmıştır. Kadı Burhaneddin ve Seyyid Nesimî tuyuğlarıyla tanınmıştır. Mevlana şiirlerinde sade bir Türkçeyle evrensel insan sevgisini işlemiştir. su Şeyyat Hamza'nın "Yusuf'u Züleyha" mesnevisi Türk edebiyatında aşk konusunu işleyen ilk mesnevidir. Aşık Paşa "İskendername" adlı mesnevisi, İskender'in doğu seferini konu alır. 10. Kadı Burhaneddin, şiirlerinde mahlas kullanmamıştır. 1. 2. 3. 9. 4. 5. 6. 7. 8. 140 lanelo
7.
Ne yapsam gün doğmuyor gönlümce
Sudur akar kendi bildiğince
Hangi pencereye koşsam gece
III
IV
Gitmiyor bu can, bu tende ölüm
V
Bu dizelerdeki numaralanmış sözcüklerle ilgili aşağı-
dakilerden hangisi yanlıştır?
A 1. sözcük, tekil isimdir.
B) II. sözcük, basit yapılı cins isimdir.
LIII. sözcük, yönelme hâli eki almıştır.
DIV. sözcük, topluluk ismidir.
EV. sözcük, türemiş yapılı soyut isimdir.
10.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
7. Ne yapsam gün doğmuyor gönlümce Sudur akar kendi bildiğince Hangi pencereye koşsam gece III IV Gitmiyor bu can, bu tende ölüm V Bu dizelerdeki numaralanmış sözcüklerle ilgili aşağı- dakilerden hangisi yanlıştır? A 1. sözcük, tekil isimdir. B) II. sözcük, basit yapılı cins isimdir. LIII. sözcük, yönelme hâli eki almıştır. DIV. sözcük, topluluk ismidir. EV. sözcük, türemiş yapılı soyut isimdir. 10.
uskun
ergile-
Ilana-
angi-
58. Aşağıdakilerden hangisi “Millî Edebiyat Dönemi" sanat-
çıları arasında yer almaz?
A) Ziya Gökalp
B) Rıza Tevfik Bölükbaşı
C) Süleyman Nazif
D) Mehmet Emin Yurdakul
E) Ali Canip Yöntem
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
uskun ergile- Ilana- angi- 58. Aşağıdakilerden hangisi “Millî Edebiyat Dönemi" sanat- çıları arasında yer almaz? A) Ziya Gökalp B) Rıza Tevfik Bölükbaşı C) Süleyman Nazif D) Mehmet Emin Yurdakul E) Ali Canip Yöntem
15. Aşağıdaki cümlelere soru anlamı katan sözcükler
türce eşleştirilirse hangisi dışta kalır?
A) Neden böyle üzgün üzgün dolaşıyorsun? Zorf
B) Onu bulabilmek için hangi yoldan gitmeliyim? Sfet
C) Uzaklarda ne arıyorsun böyle?
D) Kaç gün daha ağlayacağım sensizliğe? or
E) Nasıl bitecek bana verdiğin işler?
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
15. Aşağıdaki cümlelere soru anlamı katan sözcükler türce eşleştirilirse hangisi dışta kalır? A) Neden böyle üzgün üzgün dolaşıyorsun? Zorf B) Onu bulabilmek için hangi yoldan gitmeliyim? Sfet C) Uzaklarda ne arıyorsun böyle? D) Kaç gün daha ağlayacağım sensizliğe? or E) Nasıl bitecek bana verdiğin işler?
1. .
Sevgiyi paylaşmak ) kimin neyi ve daha çok yaptığının
hesabını tutmak değildir (.) Kimi zaman aldığımızdan
çoğunu veririz ancak öyle anlar gelir ki ()
Böyle bir evi hayal bile edemezdi ((:) Geniş odalar ()
şahane mobilyalar (.).
Aydınlık sokaklar () tramvaylar () sinema salonlan ()
kahveler () Hepsi benimdi.
Bu cümlelerde yay ayraçla () gösterilen yerlere geti-
rilecek noktalama işaretlerinden ortak olanlar, aşağı-
dakilerin hangisinde verilmiştir?
A) (.) (...)
B) (.) (.) (!)
C) (...) () (;)
D) (:) (...)
E) (.) (...) (:)
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
1. . Sevgiyi paylaşmak ) kimin neyi ve daha çok yaptığının hesabını tutmak değildir (.) Kimi zaman aldığımızdan çoğunu veririz ancak öyle anlar gelir ki () Böyle bir evi hayal bile edemezdi ((:) Geniş odalar () şahane mobilyalar (.). Aydınlık sokaklar () tramvaylar () sinema salonlan () kahveler () Hepsi benimdi. Bu cümlelerde yay ayraçla () gösterilen yerlere geti- rilecek noktalama işaretlerinden ortak olanlar, aşağı- dakilerin hangisinde verilmiştir? A) (.) (...) B) (.) (.) (!) C) (...) () (;) D) (:) (...) E) (.) (...) (:)
AYT-4 a levec2-thevideb3 oy llig shot
13. () Purk dili edebiyatı ve tarihi için önemli bir kaynak niteliği
taşıyan destanlar, Sözlü Edebiyat Dönemi ürünleridir.
(11) Turk destanları, Türklerin göçebe hayatı yaşamaları
ve geniş coğrafi alanlara yayılmış olmaları sebebiyle ikinci
oluşum safhasında kalmış, oluşumunu tamamlayamamıştır.
(III) Yani bir destan şairi tarafından yazıya geçirilmemiştir, o
yüzden doğal Türk destanları mensur değildir. (IV) Bilinen
yazılı Türk destanları daha çok Iran, Çin, Arap, Bizans
kaynaklarından derlenmiş; oluşumlarından çok zaman sonra
yazıya geçirilmişlerdir. Türk edebiyatında destanların
sınıflandırılmasında ve oluşumunda coğrafi ve kültürel
değişikliklerin yanı sıra din unsurunun da etkisi vardır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir
bilgi yanlışı vardır?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
15. Ka
A
C
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
AYT-4 a levec2-thevideb3 oy llig shot 13. () Purk dili edebiyatı ve tarihi için önemli bir kaynak niteliği taşıyan destanlar, Sözlü Edebiyat Dönemi ürünleridir. (11) Turk destanları, Türklerin göçebe hayatı yaşamaları ve geniş coğrafi alanlara yayılmış olmaları sebebiyle ikinci oluşum safhasında kalmış, oluşumunu tamamlayamamıştır. (III) Yani bir destan şairi tarafından yazıya geçirilmemiştir, o yüzden doğal Türk destanları mensur değildir. (IV) Bilinen yazılı Türk destanları daha çok Iran, Çin, Arap, Bizans kaynaklarından derlenmiş; oluşumlarından çok zaman sonra yazıya geçirilmişlerdir. Türk edebiyatında destanların sınıflandırılmasında ve oluşumunda coğrafi ve kültürel değişikliklerin yanı sıra din unsurunun da etkisi vardır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V 15. Ka A C
r-1
ur-
A
VAYT22
10. Kamu bîmarina canan deva-yı derd eder ihsan
Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mi
A) Âşıkane gazel
B) Rindane gazel
A
Bu beyitte örneklendiği üzere dize ortasında yer
alan uyaktan bölünüp dörtlüğe dönüşen beyit-
lerle yazılan gazellere verilen ad aşağıdakilerden
hangisidir?
C) Şuhane gazel
D) Musammat gazel
E) Hikemi gazel
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
r-1 ur- A VAYT22 10. Kamu bîmarina canan deva-yı derd eder ihsan Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mi A) Âşıkane gazel B) Rindane gazel A Bu beyitte örneklendiği üzere dize ortasında yer alan uyaktan bölünüp dörtlüğe dönüşen beyit- lerle yazılan gazellere verilen ad aşağıdakilerden hangisidir? C) Şuhane gazel D) Musammat gazel E) Hikemi gazel
Kimi araştırmacılar tarafından Türk edebiyatının en
14. büyük şairi olarak kabul edilen sanatçı, Bağdat-
Kerbela-Hille bölgelerinde yaşamını sürdürmüştür.
●
●
Daha yaşarken ünü bütün Türk-İslam ülkelerine
yayılmış hatta büyük bir şair değil, aynı zamanda
velilik mertebesine yükselmiş bir Hak âşığı olarak
görülmüştür.
Türkçeye son derece hâkim olan sanatçı, özellikle
gazellerini ve Leyla ve Mecnun mesnevisini sade,
doğal, yapmacıksız bir dille oluşturmuştur.
Kerbela olayını anlattığı Hadikatü's-Süeda dışında
Şikâyetname adlı mektubu ünlüdür
Bazı özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden
hangistair?
A) Fuzuli
B) Şeyhülislam Yahya
D) Nesimi
E) Bağdatlı Ruhi
C) Baki
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
Kimi araştırmacılar tarafından Türk edebiyatının en 14. büyük şairi olarak kabul edilen sanatçı, Bağdat- Kerbela-Hille bölgelerinde yaşamını sürdürmüştür. ● ● Daha yaşarken ünü bütün Türk-İslam ülkelerine yayılmış hatta büyük bir şair değil, aynı zamanda velilik mertebesine yükselmiş bir Hak âşığı olarak görülmüştür. Türkçeye son derece hâkim olan sanatçı, özellikle gazellerini ve Leyla ve Mecnun mesnevisini sade, doğal, yapmacıksız bir dille oluşturmuştur. Kerbela olayını anlattığı Hadikatü's-Süeda dışında Şikâyetname adlı mektubu ünlüdür Bazı özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden hangistair? A) Fuzuli B) Şeyhülislam Yahya D) Nesimi E) Bağdatlı Ruhi C) Baki
3. (1) Çocuklar doğuştan meraklı olarak dünyaya geli-
yor. (II) Bilgi odaklı öğrenme, genellikle merak duy-
gusunun baskın olmasıyla ortaya çıkıyor. (III) Doğ-
dukları andan itibaren merak duygularının pekiştiril-
mesi sayesinde edindikleri bilgiler daha kalıcı oluyor.
(IV) Çocukların ebeveynlerine sordukları soruların
cevapsız bırakılması veya geçiştirilmesi durumunda
ise merak, canlı olmayan merak noktasına geçiyor.
(V) Bunun sonucunda da çocuklarda içe kapanma
durumu ortaya çıkabiliyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II
C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
3. (1) Çocuklar doğuştan meraklı olarak dünyaya geli- yor. (II) Bilgi odaklı öğrenme, genellikle merak duy- gusunun baskın olmasıyla ortaya çıkıyor. (III) Doğ- dukları andan itibaren merak duygularının pekiştiril- mesi sayesinde edindikleri bilgiler daha kalıcı oluyor. (IV) Çocukların ebeveynlerine sordukları soruların cevapsız bırakılması veya geçiştirilmesi durumunda ise merak, canlı olmayan merak noktasına geçiyor. (V) Bunun sonucunda da çocuklarda içe kapanma durumu ortaya çıkabiliyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V
7.
O hâlde şiir açıklanamaz mı? Bu soruya "Evet, açıklana-
hiçbir zaman eksik olmamıştır. Öyleyse şiir açıklamaları-
maz." diye cevap versek bile bu işi uğraş olarak belleyenler
nın ne olduğu, bizi ne gibi bir sonuca ulaştırdığı, üstünde
önemle durulacak bir sorundur.
Önce şiir karşısında iki çeşit okuyucu vardır: Bunlardan
birincisi şiire açık, ikincisi kapalı olan okuyucudur. Birinci
bölüğe girenler onu anlayan yani şiirin varlığıyla kendi
Ötekiler aynı yakınlığa araçsız olarak varamazlar. İşte bu
lıkları arasında araçsız, yakın ilgiler kurabilen kimselerdir.
gibi kimselere açıklamalar yapmak gerekli olabilir. Olabi-
lir diyorum, zaten edebiyat kitaplarının çoğu, eleştirilerin
şiirden anlamasını sağlayamaz; olsa olsa bir sanat yapıtı
görevi de budur. Ne var ki böylesi çalışmalar, okuyucunun
üzerinde bilgiler vermeye yarar. Çünkü açıklama işi ilkelere
bağlıdır, bazı temellere dayanmadan yapılamaz. Bu türlü bir
çabaysa okuyucunun şiirle dolaysız bağlar kurmasını sağ-
lamaktan uzaktır. Böylece ortaya çıkan gerçek şu oluyor:
var-
Düşüncenin akışına göre, bu parçanın sonuna aşağı-
dakilerden hangisi getirilmelidir?
Aİyi bir eleştirmen şiiri anlamak için ona şairinin gözünden
bakmalıdır.
B) Şiir açıklama işi herkesin harcı değildir, edebiyat bilgisi
geniş, donanımlı insanların yapacağı bir iştir.
C) Şiiri açıklama çabası boştur. Siz ne kadar iyi açıklarsanız
açıklayın herkes kendince anlar.
t
D) Bu işe yıllarını veren eleştirmenler bile geniş kitleleri do-
yuracak şiir açıklamaları yazamamıştır.
E Şiir açıklamaları, şiirle araçsız ilgiler kuramayan kişilere
bilgiler verir. Yoksa sanıldığı gibi şiirin gerçek varlığını,
gerçek yapısını ulaştıramaz onlara.
y²
1
1
r
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
7. O hâlde şiir açıklanamaz mı? Bu soruya "Evet, açıklana- hiçbir zaman eksik olmamıştır. Öyleyse şiir açıklamaları- maz." diye cevap versek bile bu işi uğraş olarak belleyenler nın ne olduğu, bizi ne gibi bir sonuca ulaştırdığı, üstünde önemle durulacak bir sorundur. Önce şiir karşısında iki çeşit okuyucu vardır: Bunlardan birincisi şiire açık, ikincisi kapalı olan okuyucudur. Birinci bölüğe girenler onu anlayan yani şiirin varlığıyla kendi Ötekiler aynı yakınlığa araçsız olarak varamazlar. İşte bu lıkları arasında araçsız, yakın ilgiler kurabilen kimselerdir. gibi kimselere açıklamalar yapmak gerekli olabilir. Olabi- lir diyorum, zaten edebiyat kitaplarının çoğu, eleştirilerin şiirden anlamasını sağlayamaz; olsa olsa bir sanat yapıtı görevi de budur. Ne var ki böylesi çalışmalar, okuyucunun üzerinde bilgiler vermeye yarar. Çünkü açıklama işi ilkelere bağlıdır, bazı temellere dayanmadan yapılamaz. Bu türlü bir çabaysa okuyucunun şiirle dolaysız bağlar kurmasını sağ- lamaktan uzaktır. Böylece ortaya çıkan gerçek şu oluyor: var- Düşüncenin akışına göre, bu parçanın sonuna aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? Aİyi bir eleştirmen şiiri anlamak için ona şairinin gözünden bakmalıdır. B) Şiir açıklama işi herkesin harcı değildir, edebiyat bilgisi geniş, donanımlı insanların yapacağı bir iştir. C) Şiiri açıklama çabası boştur. Siz ne kadar iyi açıklarsanız açıklayın herkes kendince anlar. t D) Bu işe yıllarını veren eleştirmenler bile geniş kitleleri do- yuracak şiir açıklamaları yazamamıştır. E Şiir açıklamaları, şiirle araçsız ilgiler kuramayan kişilere bilgiler verir. Yoksa sanıldığı gibi şiirin gerçek varlığını, gerçek yapısını ulaştıramaz onlara. y² 1 1 r
E) Kaşığı herkes yapar ama sapını ortaya getiremez.
15. Zorla gerçekleşen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini
yitirir; belki de bundan dolayı şair, şiirlerini uzun
tutmadan bitiriyor ve onun ses getiren misraları bize
yadigâr kalıyor.
-Singa
Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Yönelme hâl ekiyle kullanılmış edat
B) Durum zarfı ?
C) Hem yapım hem çekim eki almış birden çok sözcük
✓
D) Farklı türde zamirler
E) Haber kipleriyle çekimlenmiş eylemler
emley
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
E) Kaşığı herkes yapar ama sapını ortaya getiremez. 15. Zorla gerçekleşen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir; belki de bundan dolayı şair, şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve onun ses getiren misraları bize yadigâr kalıyor. -Singa Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Yönelme hâl ekiyle kullanılmış edat B) Durum zarfı ? C) Hem yapım hem çekim eki almış birden çok sözcük ✓ D) Farklı türde zamirler E) Haber kipleriyle çekimlenmiş eylemler emley