Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri Soruları

ü-
ün
an
n-
ağa-
15. Asuman, Bölükbaşı Hasan Ağa'ya eyitti ki: "Amana
larım! Koyuverin, abdest alayım. İki rekât namaz kılayım.
Andan sonra hasım olan kız ile iki hane türkü söyleşe-
lim. Andan suya atın." Şimdi oğlanın ellerini çözdüler.
Oğlan abdest alıp iki rekât namaz kıldı. Mevlası'na niyaz
etti. Niyazı kabul oldu. Kalktı kızın yanına vardı.
Bakalım Asuman ne diyecekdir:
Asuman eyitti:
Aman ey sevdiğim geldim yanına
Kerem eyle bana imdadın olsun
Bey baban kastetti benim canıma
Kerem eyle bana imdadın olsun
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
A) Bir halk hikâyesinden alınmıştır.
B) Mensur ve manzum parçalar içermektedir.
Ait olduğu dönemin dil özelliklerini yansıtmaktadır.
D) Didaktik mesajlar verilmiştir.
Olağanüstü ögelere yer verilmiştir.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
ü- ün an n- ağa- 15. Asuman, Bölükbaşı Hasan Ağa'ya eyitti ki: "Amana larım! Koyuverin, abdest alayım. İki rekât namaz kılayım. Andan sonra hasım olan kız ile iki hane türkü söyleşe- lim. Andan suya atın." Şimdi oğlanın ellerini çözdüler. Oğlan abdest alıp iki rekât namaz kıldı. Mevlası'na niyaz etti. Niyazı kabul oldu. Kalktı kızın yanına vardı. Bakalım Asuman ne diyecekdir: Asuman eyitti: Aman ey sevdiğim geldim yanına Kerem eyle bana imdadın olsun Bey baban kastetti benim canıma Kerem eyle bana imdadın olsun Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Bir halk hikâyesinden alınmıştır. B) Mensur ve manzum parçalar içermektedir. Ait olduğu dönemin dil özelliklerini yansıtmaktadır. D) Didaktik mesajlar verilmiştir. Olağanüstü ögelere yer verilmiştir.
21. Sevgi, inanış, güven, acima, saygı gibi varlığımızı ilgi-
lendiren türlü insanlık duygularının bozulmadığı her de-
virde ve her yerde sanat ve edebiyat ciddiye alınmış,
değer taşımıştır. Ciddiye alınmayan gerçek sanat hiçbir
yerde gösterilemez. İkinci Dünya Savaşı sonrası döne-
minin yazarların çoğu, ciddilikten yoksundur. Ünü ucuza
mal etmek yüzünden çocuk denecek yaşta olanların bile
ağza alınmaz deyimlerle yüz kızartacak sözde şiirler
düzmeye, iri iri laflar ederek eleştiriler yazmaya kalkış-
tıklarını görmedik mi? Bıyıkları yeni terlemiş bir delikan-
lının "dünya sanatında" diyerek eleştirisine başladığını
okuyunca dünyanın avuca sığacak kadar küçüldüğünü
görerek içim burkulmuştu.
Bu parçanın yazarı aşağıdakilerin hangisinden ya-
kınmaktadır?
A) Sanatın ciddiyetle yapılmaması ve ehil olmayanların
edebiyatla haşır neşir olmasından
B) Genç sanatçılara şüpheyle yaklaşılması, onlara ina-
nılmamasından
C) Sanat eserlerinde çok fazla argoya ve ahlaksızlığa
yer verilmesinden
D) Bazı eleştirmenlerin boylarından büyük laflar etme-
sinden
E) Dünyanın bazı eleştirmenlerin gördüğünün aksine
daha büyük bir yer olmasından
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
21. Sevgi, inanış, güven, acima, saygı gibi varlığımızı ilgi- lendiren türlü insanlık duygularının bozulmadığı her de- virde ve her yerde sanat ve edebiyat ciddiye alınmış, değer taşımıştır. Ciddiye alınmayan gerçek sanat hiçbir yerde gösterilemez. İkinci Dünya Savaşı sonrası döne- minin yazarların çoğu, ciddilikten yoksundur. Ünü ucuza mal etmek yüzünden çocuk denecek yaşta olanların bile ağza alınmaz deyimlerle yüz kızartacak sözde şiirler düzmeye, iri iri laflar ederek eleştiriler yazmaya kalkış- tıklarını görmedik mi? Bıyıkları yeni terlemiş bir delikan- lının "dünya sanatında" diyerek eleştirisine başladığını okuyunca dünyanın avuca sığacak kadar küçüldüğünü görerek içim burkulmuştu. Bu parçanın yazarı aşağıdakilerin hangisinden ya- kınmaktadır? A) Sanatın ciddiyetle yapılmaması ve ehil olmayanların edebiyatla haşır neşir olmasından B) Genç sanatçılara şüpheyle yaklaşılması, onlara ina- nılmamasından C) Sanat eserlerinde çok fazla argoya ve ahlaksızlığa yer verilmesinden D) Bazı eleştirmenlerin boylarından büyük laflar etme- sinden E) Dünyanın bazı eleştirmenlerin gördüğünün aksine daha büyük bir yer olmasından
3. "Tarladaki işçiler güneş batıncaya kadar haril haril çalış-
tılar." cümlesindeki "haril harıl" ikilemesiyle tür yö-
nünden özdeş olan ikileme aşağıdakilerin hangisinde
vardır?
A) Deste deste otları samanlığa taşıdı.
B) Ninemin anlattığı masalları uslu uslu dinlerdik.
C) Kümese girdik mi sepet sepet yumurtalarla çıkardık.
D) Derme çatma evlerinde mutluydular.
E) Sonunda lyi kötü bir işi olmuştu.
bny
Cig
£
bry
bry
by
E
bry
103
II.
III.
IV
28
N
9
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
3. "Tarladaki işçiler güneş batıncaya kadar haril haril çalış- tılar." cümlesindeki "haril harıl" ikilemesiyle tür yö- nünden özdeş olan ikileme aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Deste deste otları samanlığa taşıdı. B) Ninemin anlattığı masalları uslu uslu dinlerdik. C) Kümese girdik mi sepet sepet yumurtalarla çıkardık. D) Derme çatma evlerinde mutluydular. E) Sonunda lyi kötü bir işi olmuştu. bny Cig £ bry bry by E bry 103 II. III. IV 28 N 9
Söz Sanatları
çindeki söz
en küsme
da yandı
te güneş
u
n
ehennemine
n yüzünde
yoktur?
u sabâhi
ahi
Bigns
maz perçin
um burulur
andım
10. Türk dili ve edebiyatı öğretmeni Akın Bey, söz sa-
natları konusundan beş öğrencisine ödev vermiş ve
onlardan bir sonraki derse, anlattığı sanatları örnek-
lendiren dizelerle gelmelerini istemiştir. Oğrenciler
aşağıdaki dizeleri örneklendirmiştir.
Erdal:
"Rüzgâr eser dallarımız atışır
Yas ile sevincim yıkışır dağlar"
Berrin:
"Ey çoban, bıçaktan keskin sesinle
Delinmiş, deşilmiş çaldığın kaval"
Serhat:
"İçimde tıkandı kaldı aydınlık
Bu aydınlık beni boğmak üzredir"
Serkan:
"Üstüme camlarını hep simsiyah dikiyor
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler"
Elif:
"Başımdan bir kova sevda döküldü
Islanmadım, üşümedim, yandım oy!"
Yukarıda verilen örneklerden hareketle aşağıda-
kilerden hangisi şöylenemez?
Hiçbir öğrenci leffüneşir sanatına örnek verme-
miştir.
B) Serhat ve Elif'in örneklendirdiği dizelerde istiare
vardır.
C) Berrin, hem nida hem de hüsnütalil sanatını ör-
neklendirmiştir.
D) Serkan, teşbihibeliğ sanatını örneklendirmiştir.
Erdal'ın örneklendirdiği dizedeki söz sanatı, “Öz-
gürlüğe giden tutsaklar gibi / Siyah gözlerine be-
ni de götür" dizelerinde de vardır.
11. Ol peri-veş kim melahat mülkünün sultanıdır
Hükm anın hükmü bana ferman anın fermanıdır
Rudim
on belirgin
1.
1.
Günes
Lamba
(Teşhi
II. Göz y
Sönm
(Kina
III. İnsam
Yardı
(irsal
IV. Biz c
Ufuk
(Telr
V. Bir k
Bild
(Hü
Yukarıc
ayraç
A) I ve
2. Çukur
Gün g
Ceher
Geç k
Bu diz
3.
pilma
na ba
Yuka
gisi g
A) te
Bu r
Biri
zülf
Şair
söz
boy
diva
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
Söz Sanatları çindeki söz en küsme da yandı te güneş u n ehennemine n yüzünde yoktur? u sabâhi ahi Bigns maz perçin um burulur andım 10. Türk dili ve edebiyatı öğretmeni Akın Bey, söz sa- natları konusundan beş öğrencisine ödev vermiş ve onlardan bir sonraki derse, anlattığı sanatları örnek- lendiren dizelerle gelmelerini istemiştir. Oğrenciler aşağıdaki dizeleri örneklendirmiştir. Erdal: "Rüzgâr eser dallarımız atışır Yas ile sevincim yıkışır dağlar" Berrin: "Ey çoban, bıçaktan keskin sesinle Delinmiş, deşilmiş çaldığın kaval" Serhat: "İçimde tıkandı kaldı aydınlık Bu aydınlık beni boğmak üzredir" Serkan: "Üstüme camlarını hep simsiyah dikiyor Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler" Elif: "Başımdan bir kova sevda döküldü Islanmadım, üşümedim, yandım oy!" Yukarıda verilen örneklerden hareketle aşağıda- kilerden hangisi şöylenemez? Hiçbir öğrenci leffüneşir sanatına örnek verme- miştir. B) Serhat ve Elif'in örneklendirdiği dizelerde istiare vardır. C) Berrin, hem nida hem de hüsnütalil sanatını ör- neklendirmiştir. D) Serkan, teşbihibeliğ sanatını örneklendirmiştir. Erdal'ın örneklendirdiği dizedeki söz sanatı, “Öz- gürlüğe giden tutsaklar gibi / Siyah gözlerine be- ni de götür" dizelerinde de vardır. 11. Ol peri-veş kim melahat mülkünün sultanıdır Hükm anın hükmü bana ferman anın fermanıdır Rudim on belirgin 1. 1. Günes Lamba (Teşhi II. Göz y Sönm (Kina III. İnsam Yardı (irsal IV. Biz c Ufuk (Telr V. Bir k Bild (Hü Yukarıc ayraç A) I ve 2. Çukur Gün g Ceher Geç k Bu diz 3. pilma na ba Yuka gisi g A) te Bu r Biri zülf Şair söz boy diva
yanlışı
um.
ZGÜN YAYINLAR
15. Eskişehir'de en sevdiği semt visnelikti, Oğlu bang da
rayı çok sevmişti. Küçük bir kedileri vardı, adı dikkuy-
ruk. Akşamlari porsuk çayı kenarındaki yalaman adası-
yalama
na giderlerdi Oradan da parka.
Yukarıdaki parçada baş harfleri büyük yazılması
gereken kaç sözcük, küçük harfle yazılmıştır?
B) 6
D) 8
C) 7
A) 5
E) 9
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, yazım yanlışı var-
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
yanlışı um. ZGÜN YAYINLAR 15. Eskişehir'de en sevdiği semt visnelikti, Oğlu bang da rayı çok sevmişti. Küçük bir kedileri vardı, adı dikkuy- ruk. Akşamlari porsuk çayı kenarındaki yalaman adası- yalama na giderlerdi Oradan da parka. Yukarıdaki parçada baş harfleri büyük yazılması gereken kaç sözcük, küçük harfle yazılmıştır? B) 6 D) 8 C) 7 A) 5 E) 9 16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, yazım yanlışı var-
35
Buraya fo Burdaki ses olaylovini Bulur-
musunuz
1.1.-
nutun 6
Güzel sevinçli şeyler düşünün! 8
7
10
Bunu ihtar etmesine hacet yoktu, ben buraya zaten sevinçli düşüncelerle gelmiştim. Şimdi
burada çekilecek fotoğrafı belki bir gün sevgilim çantasında taşıyacak... Belki bu resim...
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
35 Buraya fo Burdaki ses olaylovini Bulur- musunuz 1.1.- nutun 6 Güzel sevinçli şeyler düşünün! 8 7 10 Bunu ihtar etmesine hacet yoktu, ben buraya zaten sevinçli düşüncelerle gelmiştim. Şimdi burada çekilecek fotoğrafı belki bir gün sevgilim çantasında taşıyacak... Belki bu resim...
9. Aşağıdakilerin hangisinde "yalnız" sözcüğü edat olarak
kullanılmıştır?
A) Onu çok aradık yalnız bir türlü bulamadık.
B) Yalnız kalmak istediğini bize söyledi.
CXYalnız pazar günleri tatil yapabiliyordu.-
D) Son günlerde çok ama çok yalnızdı.-
E) Yalnız Adam" adlı oyunu üç kez seyrettim.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
9. Aşağıdakilerin hangisinde "yalnız" sözcüğü edat olarak kullanılmıştır? A) Onu çok aradık yalnız bir türlü bulamadık. B) Yalnız kalmak istediğini bize söyledi. CXYalnız pazar günleri tatil yapabiliyordu.- D) Son günlerde çok ama çok yalnızdı.- E) Yalnız Adam" adlı oyunu üç kez seyrettim.
Bütün duvarları foto Burdaki ses olaylovını Buluğraflardaki insanlar tebessüm
1_11_L_1-1:-
nitu
musunuz
ediyorlar. İşte, yeni rütbesinin verdiği gurur ve emniyetle istikbaline gülümseyen genç subay.4
Büyük bir lastik topu dünyanın en büyük hazinesi imişçesine sıkı sıkı tutmuş, yanaklarından
sıhhal fışkıran gürbüz çocuk. Bir fakültenin mezunlar hatırası: Hocalar, memnunluk ve iſtihar
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
Bütün duvarları foto Burdaki ses olaylovını Buluğraflardaki insanlar tebessüm 1_11_L_1-1:- nitu musunuz ediyorlar. İşte, yeni rütbesinin verdiği gurur ve emniyetle istikbaline gülümseyen genç subay.4 Büyük bir lastik topu dünyanın en büyük hazinesi imişçesine sıkı sıkı tutmuş, yanaklarından sıhhal fışkıran gürbüz çocuk. Bir fakültenin mezunlar hatırası: Hocalar, memnunluk ve iſtihar
u zaman
Burdaki ses oloylovını Bulur-
musunuz
çift örgülü saçlı
edecek. Şu gelin, demin gördüğüm kocalı kadın değil mi? Şu pembe yüzlü,
küçük çocuk, daha demin sıçrayarak yanımdan geçen genç kız değil mi? Belli belli! Bu
fotoğrafhanelerde hiç ölülerin resmi yok! Zaten en yakın mezarlık buraya kilometrelerce
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
u zaman Burdaki ses oloylovını Bulur- musunuz çift örgülü saçlı edecek. Şu gelin, demin gördüğüm kocalı kadın değil mi? Şu pembe yüzlü, küçük çocuk, daha demin sıçrayarak yanımdan geçen genç kız değil mi? Belli belli! Bu fotoğrafhanelerde hiç ölülerin resmi yok! Zaten en yakın mezarlık buraya kilometrelerce
TÜRKÇE T
22. Hayata, meraklı bir kafa dışında pek az avantajla
başladım. Okulda zayıftım ve mezun olmadan oku-
lu terk ettim. Birkaç yıl el emeği gerektiren işlerde
çalıştım. Geleceğim hiç de parlak görünmüyordu.
Gençliğimde bir yük gemisinde iş buldum, sekiz yıl
boyunca hem çalıştım hem gezdim. Bu şekilde 80
ülkeyi dolaştım. Gemilerde iş bulamaz hale gelince
satış işine girdim, kapı kapı dolaşarak alacağım ko-
misyon için çalışıyordum. "Başkaları nasıl oluyor da
benden iyi satış yapabiliyor?" sorusunu akıl edebile-
ne kadar satışlarım pek iyi gitmedi. Sonra hayatımı
değiştirecek bir iş yaptım. Başarıyla satış yapanlara
gidip bunu nasıl becerdiklerini sordum. Onların tav-
siyelerine uydum ve satışlarım arttı, Öyle başarılı
oldum ki beni satış müdürü yaptılar. Bu sefer de
başarılı müdürlerin ne yaptıklarını kendilerinden öğ-
rendim ve aynını kendim de yaptım. -
uj
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) Yapılması gereken tek şey, başarılı olanların ne
yaptıklarını öğrenmek ve onlarla aynı sonuçları
alana kadar aynı şeyleri yapmaktan ibaretmiş
B) Ne bir eksik ne bir fazla ve bugün, gördüğünüz A
gibi ülkenin en başarılı insanları arasında adım Y
geçiyor
1
O
N
Elbette kendimden, kendi buluş ve yetenekle- L
rimden de pek çok şey kattım yaptığım başarılı A
işlerde
R
D) Bugün kocaman bir şirketin sahibi olmamı da
başka kocaman şirketlerin sahiplerinden öğren-
diklerime borçluyum
Öğrenmeye açık olmasaydım, doğru kişilere
doğru soruyu sormasaydım bugün büyük olası-
lıkla başarısız ve mutsuz bir insan olurdum
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
TÜRKÇE T 22. Hayata, meraklı bir kafa dışında pek az avantajla başladım. Okulda zayıftım ve mezun olmadan oku- lu terk ettim. Birkaç yıl el emeği gerektiren işlerde çalıştım. Geleceğim hiç de parlak görünmüyordu. Gençliğimde bir yük gemisinde iş buldum, sekiz yıl boyunca hem çalıştım hem gezdim. Bu şekilde 80 ülkeyi dolaştım. Gemilerde iş bulamaz hale gelince satış işine girdim, kapı kapı dolaşarak alacağım ko- misyon için çalışıyordum. "Başkaları nasıl oluyor da benden iyi satış yapabiliyor?" sorusunu akıl edebile- ne kadar satışlarım pek iyi gitmedi. Sonra hayatımı değiştirecek bir iş yaptım. Başarıyla satış yapanlara gidip bunu nasıl becerdiklerini sordum. Onların tav- siyelerine uydum ve satışlarım arttı, Öyle başarılı oldum ki beni satış müdürü yaptılar. Bu sefer de başarılı müdürlerin ne yaptıklarını kendilerinden öğ- rendim ve aynını kendim de yaptım. - uj Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez? A) Yapılması gereken tek şey, başarılı olanların ne yaptıklarını öğrenmek ve onlarla aynı sonuçları alana kadar aynı şeyleri yapmaktan ibaretmiş B) Ne bir eksik ne bir fazla ve bugün, gördüğünüz A gibi ülkenin en başarılı insanları arasında adım Y geçiyor 1 O N Elbette kendimden, kendi buluş ve yetenekle- L rimden de pek çok şey kattım yaptığım başarılı A işlerde R D) Bugün kocaman bir şirketin sahibi olmamı da başka kocaman şirketlerin sahiplerinden öğren- diklerime borçluyum Öğrenmeye açık olmasaydım, doğru kişilere doğru soruyu sormasaydım bugün büyük olası- lıkla başarısız ve mutsuz bir insan olurdum
E)
rı konuşuyordu.
9. Aşağıdakilerden hangisinde birleşik söz-
cüklerin yazımıyla ilgili bir yazım yanlışı
vardır?
V
A) Bu sorunun çözümünde büyük mesafe
katetti.
B) Kargaburnunu uzatabilir misin?
C) En sevdiğim tatlı bülbülyuvasıdır.
D) Karayel kuzeyden esen sert ve soğuk bir
rüzgârdır.
E) Gökdelenler şehrin doğal görünümünü
bozuyordu.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
E) rı konuşuyordu. 9. Aşağıdakilerden hangisinde birleşik söz- cüklerin yazımıyla ilgili bir yazım yanlışı vardır? V A) Bu sorunun çözümünde büyük mesafe katetti. B) Kargaburnunu uzatabilir misin? C) En sevdiğim tatlı bülbülyuvasıdır. D) Karayel kuzeyden esen sert ve soğuk bir rüzgârdır. E) Gökdelenler şehrin doğal görünümünü bozuyordu.
li
a
m
aş
P
sta
N
IZ
e
A
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Bilim adamları, yer altındaki temiz ve atık su borusu
ağlarının haritalanmasında ve bu ağlardaki kaçakların ve
tıkanıklıkların tespit edilmesinde faydalı olabilecek bir
robot geliştirdi. Golf topu büyüklüğündeki bu robot,
boru içinde ilerlerken veri toplayabiliyor. Her birinin
içinde mikro işlemci, hafıza kartı, algılayıcılar ve pil
bulunan robotlar; sesi, sıcaklığı, basıncı, ivmeyi,
boruların konumlarını, yönlerini ve manyetik alanı
algılamak üzere programlanabiliyor. Robotların
algılayıcıları ancak ani değişimler olduğunda, örneğin su
kaçağına işaret eden bir ses 'geldiğinde ya da düzensiz
su akışını gösteren hızlı dönme hareketi
gerçekleştiğinde etkinleştirilebiliyor. Robot, her durumda
ölçüm alma özelliğini artırabiliyor. Uzmanlar, temiz ve
atık su borusu ağlarıyla ilgili verilerin önem taşıdığını
söylüyor. Çünkü bir sorun çıkması durumunda genellikle
kazı gerektiğini belirtiyorlar. Araştırmacılar, bu yüzen
robotları şehirlerin altındaki su dağıtım ağlarının
haritalarını çıkarmada etkin bir şekilde kullanacak çünkü
mevcut durumda su borularını gösteren harita ve planlar,
boruların bakım ve onarımında ihtiyacı karşılamıyor.
39. Bu parçada "yer altı su borusu robotları" ile ilgili
olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
Su borusu ağlarının yapısal özelliklerinin
belirlenmesinde etkili olduğuna
BYapacağı işe göre programlanma özelliğine sahip
olduğuna
LoYer alti su borusu çalışmalarında zaman ve enerji
kaybını önlediğine
LD) Kazı yapmadan su borularıyla ilgili arızaların tespitine
olanak sağladığına
E) Kullanılmaya henüz başlanmadığına
ubudlo lineo ning
J
40. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
ulaşılabilir
A) Su taşıyıcı boruların sık sık arızalanmasının önüne
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
li a m aş P sta N IZ e A 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Bilim adamları, yer altındaki temiz ve atık su borusu ağlarının haritalanmasında ve bu ağlardaki kaçakların ve tıkanıklıkların tespit edilmesinde faydalı olabilecek bir robot geliştirdi. Golf topu büyüklüğündeki bu robot, boru içinde ilerlerken veri toplayabiliyor. Her birinin içinde mikro işlemci, hafıza kartı, algılayıcılar ve pil bulunan robotlar; sesi, sıcaklığı, basıncı, ivmeyi, boruların konumlarını, yönlerini ve manyetik alanı algılamak üzere programlanabiliyor. Robotların algılayıcıları ancak ani değişimler olduğunda, örneğin su kaçağına işaret eden bir ses 'geldiğinde ya da düzensiz su akışını gösteren hızlı dönme hareketi gerçekleştiğinde etkinleştirilebiliyor. Robot, her durumda ölçüm alma özelliğini artırabiliyor. Uzmanlar, temiz ve atık su borusu ağlarıyla ilgili verilerin önem taşıdığını söylüyor. Çünkü bir sorun çıkması durumunda genellikle kazı gerektiğini belirtiyorlar. Araştırmacılar, bu yüzen robotları şehirlerin altındaki su dağıtım ağlarının haritalarını çıkarmada etkin bir şekilde kullanacak çünkü mevcut durumda su borularını gösteren harita ve planlar, boruların bakım ve onarımında ihtiyacı karşılamıyor. 39. Bu parçada "yer altı su borusu robotları" ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? Su borusu ağlarının yapısal özelliklerinin belirlenmesinde etkili olduğuna BYapacağı işe göre programlanma özelliğine sahip olduğuna LoYer alti su borusu çalışmalarında zaman ve enerji kaybını önlediğine LD) Kazı yapmadan su borularıyla ilgili arızaların tespitine olanak sağladığına E) Kullanılmaya henüz başlanmadığına ubudlo lineo ning J 40. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir A) Su taşıyıcı boruların sık sık arızalanmasının önüne
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde yargı,
amacıyla birlikte verilmiştir?
68
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
Hatıralar insan hayatının dokusu, insan hayatının kendisidir.
Onları atın, insan da kalmaz. Hatıralar, bizden birer parça
oldukları, bir daha yaşanmayacak olan duyguları taşıdıkları
için değer bakımından ölçüsüzdür. Hatıralar zaman içinde
koyulaşan sislere büründükçe güzelleşir. Geçen anların
düpedüz fotoğrafları saydığımız hatıraların gerçekten bir
manzaraya veya çehreye yeni bir ifade veren tablolardan
bir farkı yoktur.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edilmemiştir?
O
A) Hatıraların insan hayatını ilmek ilmek ören bir yapısının
olduğuna
B) Insanın, hatıralarından bağımsız düşünülemeyeceğine
C) Zaman geçtikçe hatıraların daha yoğunlaştığı ve güzel-
leştiğine
D) Taşıdıkları duygular bakımından değerli olduklarına
E) Hatıraların insanın geleceğine de yön verebileceğine
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde yargı, amacıyla birlikte verilmiştir? 68 A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. Hatıralar insan hayatının dokusu, insan hayatının kendisidir. Onları atın, insan da kalmaz. Hatıralar, bizden birer parça oldukları, bir daha yaşanmayacak olan duyguları taşıdıkları için değer bakımından ölçüsüzdür. Hatıralar zaman içinde koyulaşan sislere büründükçe güzelleşir. Geçen anların düpedüz fotoğrafları saydığımız hatıraların gerçekten bir manzaraya veya çehreye yeni bir ifade veren tablolardan bir farkı yoktur. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edilmemiştir? O A) Hatıraların insan hayatını ilmek ilmek ören bir yapısının olduğuna B) Insanın, hatıralarından bağımsız düşünülemeyeceğine C) Zaman geçtikçe hatıraların daha yoğunlaştığı ve güzel- leştiğine D) Taşıdıkları duygular bakımından değerli olduklarına E) Hatıraların insanın geleceğine de yön verebileceğine
İşte bu sefaletin, kirin, bakımsızlığın içinde tıpkı yolları dolduran, üstü başı perişan, sakat, yorgun,
iyi tıraş olmamış ve saçlarını düzeltmeğe vakit bulmadan sokağa fırlamış kadın ve erkeklerin arasında
kıyafetinin perişanlığını bakışlarıyla, endamıyla, şahsiyetinin kudretiyle yenen ve çehreden başka bir
şeye dikkat imkânını insanda bırakmayan kadınlar gibi birdenbire umulmadık yerde yaldızlı taşı kırık
bir geçmiş zaman çeşmesi parlıyor, biraz ötede kubbesi yıkılmış bir türbe düzgün ve vakur cephesiyle
kendisini gösteriyor, daha sonra içinde bir yığın çocuk civiltısı ile beyaz mermer sütunları yere dev-
rilmiş, damında incir ağacı veya selvi bitmiş bir medrese meydana çıkıyor, nasılsa ayakta kalmış bir
cami, geniş avlusuyla, sükûnetiyle sizi dünya nimetlerinin ötesine davet ediyordu.
Kocamustafapaşa'ya vardıkları zaman
epouso
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
İşte bu sefaletin, kirin, bakımsızlığın içinde tıpkı yolları dolduran, üstü başı perişan, sakat, yorgun, iyi tıraş olmamış ve saçlarını düzeltmeğe vakit bulmadan sokağa fırlamış kadın ve erkeklerin arasında kıyafetinin perişanlığını bakışlarıyla, endamıyla, şahsiyetinin kudretiyle yenen ve çehreden başka bir şeye dikkat imkânını insanda bırakmayan kadınlar gibi birdenbire umulmadık yerde yaldızlı taşı kırık bir geçmiş zaman çeşmesi parlıyor, biraz ötede kubbesi yıkılmış bir türbe düzgün ve vakur cephesiyle kendisini gösteriyor, daha sonra içinde bir yığın çocuk civiltısı ile beyaz mermer sütunları yere dev- rilmiş, damında incir ağacı veya selvi bitmiş bir medrese meydana çıkıyor, nasılsa ayakta kalmış bir cami, geniş avlusuyla, sükûnetiyle sizi dünya nimetlerinin ötesine davet ediyordu. Kocamustafapaşa'ya vardıkları zaman epouso
<tir. Bu di-
z anlamını
sanata
erden
haye
11. I. Sihr etdiğini senden işitdim yine Nef'î
II.
Çok lutf imiş ol âşıka ben az sanırdım
III. Yoksa sözünü hep senin i'câz sanırdım
IV. Ağyâre nigâh etmediğin nâz sanırdım
Bu dizelerle bir gazelin önce ilk, sonra son beyti oluş-
turulmak istense sıralama aşağıdakilerden hangisi
olur?
A) 1-III / IV-II
C) IN-II / IV-I
E) IV-II / I-III
B) III-I / II-IV
D) IV-I / II-III
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
<tir. Bu di- z anlamını sanata erden haye 11. I. Sihr etdiğini senden işitdim yine Nef'î II. Çok lutf imiş ol âşıka ben az sanırdım III. Yoksa sözünü hep senin i'câz sanırdım IV. Ağyâre nigâh etmediğin nâz sanırdım Bu dizelerle bir gazelin önce ilk, sonra son beyti oluş- turulmak istense sıralama aşağıdakilerden hangisi olur? A) 1-III / IV-II C) IN-II / IV-I E) IV-II / I-III B) III-I / II-IV D) IV-I / II-III
18. Halide Edip Adıvar bütün romanlarında canlı, kuvvetli
kişiler yaşatmıştır. En kuvvetli kişileri ise sıcaklıklarına
kendi ruhundan bir şeyler kattığı kadın kahramanlardır.
Sevgili, anne, eş ya da kız kardeş olan bu kadınlar, hep
yeni bir çağın eşiğinde dururlar. Kalp Ağrısı romanındaki
Ateşten Gömlek romanındaki ----, Vurun Kahpeye
romanındaki ----, Sinekli Bakkal romanındaki ---- o güçlü
kadınlardan birkaçıdır.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden han-
gisi getirilemez?
A) Ayşe
D) Zeyno
B) Samiye
E) Aliye
C) Rabia
Lise Türkçe
1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri
18. Halide Edip Adıvar bütün romanlarında canlı, kuvvetli kişiler yaşatmıştır. En kuvvetli kişileri ise sıcaklıklarına kendi ruhundan bir şeyler kattığı kadın kahramanlardır. Sevgili, anne, eş ya da kız kardeş olan bu kadınlar, hep yeni bir çağın eşiğinde dururlar. Kalp Ağrısı romanındaki Ateşten Gömlek romanındaki ----, Vurun Kahpeye romanındaki ----, Sinekli Bakkal romanındaki ---- o güçlü kadınlardan birkaçıdır. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden han- gisi getirilemez? A) Ayşe D) Zeyno B) Samiye E) Aliye C) Rabia