1980 Sonrası Türk Tiyatrosu Özellikleri Soruları

30. Tanpınar 1930'lu yıllarda yazmış olduğu "Bizde Roman" başlıklı yazısında roman yazarlarının Türk toplumuna Batılı romancila- rin penceresinden baktıkları için "samimi olamadıklarından ve bununla bağlantılı olarak Türk romanının henüz "intikal" döne- mini tamamlamamış olduğundan yakınır. Tanpınar'dan yakla- şık otuz yıl sonra ünlü romanci Kemal Tahir ise 1945'lere kadar Türk romancılarının kendi toplumlarını derinliğine tanımadıkla- rından dolayı "Batı romanının kopyacısı" hâline geldiklerini söy- lemektedir. Bu parçada Türk romanı ile ilgili anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A) Kendinden önce yazılmış ve kabul görmüş Batılı roman an- layışının ötesine geçerek niteliğini geliştiren bir kimlik kaza- namamıştır. B) Yazılan roman sayısı çok olsa da sanatsal özellikleri bakımın- dan incelendiğinde yeterli estetik özellikleri taşımamaktadır. C) Türk toplumunun duygu ve düşüncelerini evrensel bir tema ve bakış açısı üzerinden gerçekleştirmek istemektedir. R D) İçerik ve biçim bakımından emsalleri ile yarışacak bir boyut- ta gelişim gösterememiştir. 32. E) Toplumda insan gruplarının tamamına seslenememiş; Av- rupa'yı bilen, o görüşü tanıyan bir grup için yazılmışlardır. 9

1. TYT / Türkçe PARABOL y = ax² +bx+c eğrisine parabol denir. a>0⇒ TÜRKÇE TES 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına "Bozkırın Tezenesi" olarak adlandırılan ve abdallık geleneğinin son ustalarından biri olarak vasıflandırılan Neşet Ertaş, yerel olanla ulusal ve evrenseli birleştiren özgün üretimleriyle büyük bir üne kavuşmuştur. Neşet Ertaş'ın ifade edilen sanatsal başa- rısı, bu başarıyı nasıl elde ettiğine dair soruların sorulmasının önünü açmıştır. Şair, bu anlamda sorulan sorulardan birini "Göl- geye girenin gölgesi olmaz." sözüyle açıklamıştır. Bu parçada Neşet Ertaş'ın altı çizili cümleyle anlatmak iste- diği aşağıdakilerden hangisidir?. A) Evrensel boyuta ulaşmak, ulusallığı iyi yansıtmakla müm- kündür. B) Kendi sanat anlayışını oluşturmak isteyen, çok çalışmayı bilmelidir. C) Başkalarının etkisinde hareket edenler kalıcı ve özgün ol- mayı unutmalıdır. D) Toplumun her kesimine hitap edebilmek için toplumu iyi ta- nımak gerekir. EX Sanatta adını duyurmak isteyenlerin uyması gereken kural- lar vardır. Işletmelerin yoğun rekabet ortamında varlıklarını sürdürebilme- leri, sürekli değişen müşteri karşılama kapasiteleriyle iliş- kilid 4.

26. "Karşılaştığım hiç kimseye benzemez yapılmışım hatta tüm dün- yada hiç kimseye benzemediğimi söylemeye cüret edeceğim. Di- ğerlerinden daha iyi olmayabilirim ama en azından ben farklıyım." der, Rousseau. Bireysellik olgusu, tarih içinde farklı uluslar tara- fından değişik boyutlarda algilansa da her zaman bireyin kendini gerçekleştirmesi ve diğerlerinden farklı bir kimse olma isteği an- lamını hep korumuştur. Bireyselliği, bireyin kendine özgü özellik- leri gerçekleştirmesi ve diğerlerinden farklı kimse olarak yaşamını sürdürmesi şeklinde açıklayabiliriz. Bu, kişinin farklılığını anlayıp yaşamın her alanında -sanat, ekonomi, siyaset ve etik- varlığını sürdürmesi ve kendine özgü düşünceler geliştirmesi anlamını içer- diği için evrensel bir yaklaşımdır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulanları destek- ler niteliktedir? A) İnsanın kendini benzersiz görmesi; psikolojisinde zaman- la bencilliğe, kendini beğenmişliğe doğru bir gidişe sebep olabilir. B) Bireysellik ve özgünlük birbiri ile iç içe geçmiş kavramlar olduğu söylenebilir. C) Bu dünyada "çok özel bir şey olma" düşüncesi, beraberinde kendine özgülük özelliğini içinde barındırmayı da getirmiştir. DY Esere atılan imza ve üslup, küstahça ve arsızca haddi aşan böbürlenmekten başka bir şey değildir. 28. E) Birbirine çok benzeyen moda ve medyanın etkisiyle şekille- nen düşünceler, bireyselliğin anlaşılmadığı bir gerçek ola- rak karşımız çıkar. 27. İnsanoğlunun yeryüzünde yarplusundan beri ben merkezli bir

nas gröp sysmeblios us pnert ninotsimi 25. (1) Ahmet Bey başını çevirip sisli gökyüzüne baktı. (II) od Gerçekten iri kar tanecikleri ağır ağır, döne döne birbi- riyle dans ediyorlarmış gibi yağıyordu. (III) Yoğunlaşa- rak yağan kar, tüm şiddetiyle bastırmıştı.Vurma- dan yağan kar onun dışarı çıkmasına engel olamazdı. (V) Dışarı çıkan insanları görünce sevinçten ne yapa- cağını şaşırmıştı. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisin- de zarf-fiil cümleye zaman anlamı katmıştır? A) I B) II E) V DIV C) III hiday CAP Ain 27. Şehirlerde giderel vardı. Bu durum b Yaşadığımız ev c çünkü komşuların -Je nimicias yapılmasına izin buna boyun eğme ||| babam yıllardır b evde pek çok an vaz geçmek, ani Bu parçadaki

9. Okuyucuyla söyleşir gibi yazması, kişiliğini eserlerinde gizlememesi; iyiyi, kötüyü, doğruyu, yanlışı belirtirken okuyucuya yol göstermesi, olayları kendi düşüncelerini doğrulayacak biçimde kurgulayıp geliştirmesi ve her hikâyenin sonunda kıssadan hisse çıkararak öğretme amacını ortaya koyması en önemli özelliklerindendir. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangi- si getirilmelidir? A) Recaizade Mahmut Ekrem'in B) Ahmet Mithat Efendi'nin C) Namık Kemal'in D) Samipaşazade Sezai'nin E) Şinasi'nin

8. A) B) Sanatçı 1 C) D) E) Cemil Meriç Cevat Şakir Bu tabloda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisi sırasıyla getirilmelidir? 1 Nurullah Ataç Salah Birsel Şevket Rado Eser Günce 11 Mehmet Kaplan Nuri Pakdil Mavi Sürgün 11 Bu Ülke Nezleli Karga Tür Günlük Deneme III Biat Söz Arasında Nesillerin Ruhu Ani Makale Deneme Mektup Gezi yazısı

Ayda yılda bir olsada muhakkak ara Azıcık zamanından ayır da Öldün mü, kaldın mı diye sor ara sıra Adımı kalbine yaz, beni unutma! 4. Yukarıdaki dizelerde yapılan yazım yanlışına öz- deş bir yazım yanlışı aşağıdakilerden hangisinde vardır? A) Bir seni özledim birde memleketimi diyordu mektu- bunda. B) İşgalci güçler, günlerdir Libya'yı da bombalıyor. C) Sevmeyi de sende tattım, özlemeyi de. D) Ben sevdimmi adam gibi severim. E) "Görülmüşdür" yazan mektuplar almıyorum çok za- mandır. C E

14. Cumhuriyet Dönemi Türk hikâyesinin önemli isimlerinden biri olan Selahattin Enis, "Bataklık Çiçeği" adlı eserine sa- dece on üç hikâyesini sığdırabilmiştir. 0 Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağı- dakilerden hangisidir? A) Selahattin Enis, sadece hikâye türündeki eserleriyle ta- nınır. B) Türk hikâyesinde Cumhuriyet'ten önce önemli hikâyeci yetişmemiştir. C) Selahattin Enis'in yazdığı hikâye sayısı en az on dörttür. X D) "Bataklık Çiçeği" adlı esere alınan on üç hikâye, yaza- rin en güzel hikâyeleridir. X E) Selahattin Enis'in yayımlanmış en az iki kitabı vardır. 17-18. Arkeol yavaş sağlay tanrıs pinu, ile ik hika bisi gid sin olu Gi de O r

4. Kuzey Afrika'dan yola çıkan ünlü gezgin Bu cümle aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa öge dizilişi "özne - nesne - dolaylı tümleç - zarf tümleci - yüklem" şeklinde olur? ---- Nesne A) gördüğü yerlerin öne çıkan özelliklerini, çektiği videolarla tüm dünyaya tanıtmış 2T Y Nesne B) gezdiği yerlerden edindiği izlenimleri, Üç Kita 1000 Gün adlı kitabında tüm içtenliğiyle anlatmış 2.T Y PROTE C) Afrika, Avrupa ve Asya'nın pek çok ülkesini, kendi geliştirip güçlendirdiği motosikletiyle dolaşmış D) kısa bir süre için geldiği Türkiye'de tam üç ay kalmış E) üç yıl gibi kısa bir sürede dünyanın pek çok yerini görmüş

için be- nek bir - 3. 16. Kozmopolit kimliği ve tarihî dokusuyla İstanbul bir destan bilmeyenler ve tanımayanlar için () Kentteki bazı tarihî yapılar mutlaka görülmeli: Topkapı Sarayı, Sultanahmet Camii, Galata Köprüsü () Ancak pek çok insan yıllarca İstanbul'da yaşadığı hâlde bu yerlere git- miş mi () bu yerlerin atmosferini solumuş mu () İstan- bul'u yaşamadan İstanbul'da yaşıyoruz () diye boşuna söylemiyor sanatçılar. Bu parçada ayraçlarla () belirtilen yerlere aşağıda- kilerin hangisinde verilen noktalama işaretleri sıra- sıyla getirilmelidir? A) (.) (...) (,) (?) (,) C) (.) (...) (;) (?) (.) B) (...) (...) (?) (?) (,) D) (.) (...) (?) (?) (;) E) (...) (...) (.) (?) (;)

L yayı Duvar atma siyan si gibi 7. slet ne yumlarından K akvaryumunda batık gemi objesi ve ince Düşey kesiti verilen, içinde su olmayan K ve L akvar- kenarlı mercek, L akvaryumunda ise şato objesi ve kalın kenarlı mercek bulunmaktadır. Objelerin merceklerde oluşan görüntüleri sanaldır. D) E) Deneme Sınavı K Stalney isipped rote apples Buna göre, akvaryumlar su ile doldurulunca obje- lerin görüntülerinin boylarıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi doğru olur? mel toxeed - (Mercekler camdan yapılmıştır venn dur. Su dol- durulduğunda objelerin ve merceklerin konumu değiş- memektedir.) 123/Neg -20 Mar Batik Gemi Objesi Şato Objesi A) Büyür Büyür sbl Belsbm Büyür ujublo fidez Küçülürd meng smc) Küçülür Küçülür Küçülür Büyür Değişmez Küçülür E 1.

6 (1) Doktor susunca derin bir sessizlik doldurdu boşluğu. (1) Insanın içinden çıkıp gidemeyeceği, yoğun bir sessizlik! (III) İki genç adam ne yapacak- larını bilemeden kısa bir süre sıkıntı içinde kaldı. (IV) Uzanıp başucumdaki komidinin üstünden göz- lüğünü alan Tuna, eksi numaralı camların arasın- dan dikkatle Doktor Binbaşı Kutlu Çeçen'e baktı. (V) Nasıl biri olduğunu ele vermemek için çok çaba gösterdiğini düşünerek onu süzdü. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? AI. cümlede niteleme ve belirtme sıfatı almış bir isim kullanılmıştır. V II. cümlede isim ve sifat tamlamalarına yer ve- rilmiştir. v BY C) III. cümlenin öznesi sifat tamlamasıdır. D) IV. cümlede isim tamlaması yoktur./ EXV. cümlede soru sıfatı bir zamiri belirtmiştir. YAYIN DENİZİ 22

17. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde noktalama yanlışı yapılmamıştır? A) Osmanlı tarihinde IV.üncü Murat ilginç bir ki- şiliktir. B) El, el için ağlamaz, başına kara bağlamaz. C) Artvin'li öğrencilerim buraya gelmiş. D) Istanbul, Ankara yolu ulaşıma kapandı. Enandığım düşünce şudur: Her zaman alçak- gönüllü olacaksın. 68 20.

5. "Gibi" ilgeci aşağıdaki cümlelerin hangisinde ötekiler- den farklı bir görevde kullanılmıştır? A) Neşesizdi, hasta gibi hâli vardı. B) Babam gibi adam buralarda yoktur. C) Onun taş gibi bir yüreği var. D) Kocaman bir taşı kaptığı gibi fırlattı. E) Siz de benim yaptığım gibi bir ödev yapınız. 19

1. ÜNİTE PARAGRAF ANA DÜŞÜNCE Cinayet Büro Amirliğinde görevli bir memur olarak birçok olayla karşılaşıyorum. Suçluların tespitinde parmak izi uy- gulaması, bizim açımızdan çok önemli. Suçluların tekno- lojik gelişmeleri kullanarak delilleri yok etmelerine karşın bu yöntem, olay yerinden alınan DNA örnekleriyle suçlula- rin kolayca yakalanmasını sağlıyor. DNA dizisindeki kişiye özgü sıralamaları analiz ederek bir DNA örneğinin kime ait olduğunu belirlemeye yarayan yöntem, DNA parmak izi olarak isimlendiriliyor. Adli tipin konusu olan parmak izi; adaletin, huzurun en büyük yardımcısı. 1. Maskeli bir soyguncunun kasadaki paralara eldivensiz dokunmasını sonuçlandırmak nounyt II. Parmak iziyle suçu kanıtlanan birinin yargılama sırasın- da parmak izi dekline itiraz etmesi III. Boş bir araziye terk edilen cesedin üzerindeki kan izle- rinin fark edilmesi ve delil poşetinde saklanması Yukarıdakilerden hangileri bu sözleri söyleyen kişinin çalışma alanına girer? A) Yalnız D) II ve II B) Yalnız C)+ve Ill E) I, II ve III Kitap, gencecik bir yazar adayının yazma tutkusunun ürü- nü. Önemli bir yayınevinin editörleri yayımlamaya değer gördüklerine göre kitabı önemsedikleri belli. Fakat kitap aynı yayınevinden yakın bir zamanda çıkan başka bir öy- küdeki sokak dilimi DERS MARKET 3. 4. Cevir bece denli lebili ninin sıra c Bu, belki Bu hang B To ed sa ya

13. Dünyada büyük bir destek gören yazar, filozof eda- sıyla anlattığı bu öyküsünde yolunu bulma müca- delesindeki insanı gözler önüne serer. Bu cümledeki ögelerin sıralanışı, aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir? A) Özne - dolaylı tümleç - belirtili nesne - yüklem B) Zarf tümleci - özne - belirtili nesne - yüklem C) Özne - belirtili nesne - yüklem - zarf tümleci D) Zarf tümleci - zarf tümleci - belirtisiz nesne - yüklem E) Özne - dolaylı tümleç - belirtili nesne - dolaylı tümleç - yüklem