Lise Türkçe Soruları

29. Vücudumuzdaki fizyolojik, psikolojik ve davranış- sal birçok süreç, örneğin uyku-uyanıklık döngüsü, vücut sıcaklığı, kan basıncı, hormonların salgı- lanma düzeni doğal aydınlık-karanlık döngüsüne göre düzenlenir. Örneğin vücut sıcaklığı, kortizol hormonu seviyesi ve kan basıncı gün içinde yük- selirken gece saatlerinde düşer. Yaklaşık 24 saatlik zaman aralıklarını takip eden bu süreçler günlük ritim olarak adlandırılır ve vücudumuzdaki biyolojik saat adı verilen bir iç mekanizma tarafından düzen- lenir. Bu parçadan hareketle, 1. İnsan vücudunun birçok fonksiyonu gün ışığı- nın olup olmamasına göre ayarlı olarak çalış- maktadır. II. Uyku-uyanıklık döngüsündeki bozulma insan vücudunun birçok mekanizmasını olumsuz etki- lemektedir. III. İnsanın fizyolojik yapısındaki değişimler onda psikolojik değişimlere de yol açmaktadır. IV. İnsan bedeninin en zinde olduğu vakitler doğal aydınlık adı verilen gündüz zamanıdır. yukarıdaki yargıların hangileri söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) II ve III 31. E) II ve IV C) I ve II RUMSAL DENEME YAYINLARI

A) Ünsüz dil Ünlü düşmesi EUnsüz benzeşmesi (Yarn- Suma) Bende hiç tükenmez bir hayat vardı Kırlara yayılan ilkbahar gibi Kalbim hiç durmadan hızla çarpardı Göğsümün içinde ateş var gibi 16. Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. dizede "hiç" sözcüğü belirteç görevindedir. B) II. dizede sıfat - fiille nitelenmiş birleşik bir sözcük vardır. C) III. dizenin yüklemi birleşik çekimli bir fiildir. D) IV. dizede belirtili isim tamlamasına örnek vardır. E) Zarf görevli bağlaç öbeklerine yer verilmiştir. 9) [ 17 BAS.

SORU BANKASI n 3. - GENEL TEKRAR TESTLERİ Kent insanı, sağlıklı değil ucuz ürün peşinde! Organik üretimi yapılan ürünlere olan ilgi ve talep her ge- çen gün artmaktadır. Türkiye'de 2003-2007 yıllarını kap- sayan beş yıllık verilere göre, üretim yapılan alan ortala- ma 147.589 ha olup bu alan içinde organik üretim alanı 1.977 ha'dır. Üretim miktarları bakımından aynı döneme ait ortalama organik ürün üretim miktarı 108.014 tondur. Yıllara göre değişmekle birlikte organik ürünler iç ve dış pazar için üretilmektedir. Sağlığına önem veren yeni nesil kent insanları pahalı olmasına rağmen organik ürünleri tü- ketmekte, daha çok organik ürüne ulaşmak istemektedir. Bu köşe yazısıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? A) Kendi içerisinde tutarlılıkları ve kanıtları bulunmaktadır. B) Güncel bir konunun sağlık sorunlarına etkilerine deği- nilmektedir. C) Toplumun bir kesiminin sözü edilen duruma bakış açı- larına değinilmektedir. İstatistiki verilerin asıl gerçekleri yansıtmadığı ortaya koyulmaktadır. E) Tartışılmaya devam eden bir durumun öznel yorumla- ri aktarılmaktadır. 4. Edebiyatı hisleri canlandıran kutsal bir şey olarak ele al- mıyorum ben. Bunun yerine metinleri kendi içinde bütün- lüğe sahip birer sistem olarak kabul ederek hareket edi- yorum. Metinlerin yapılarını çözümleyerek onları anlaşılır kılmanın daha mantıklı olduğunu düşünüyorum. ----. 5.

C) III. so D) IV. sözcük, belirteç görevin E) V.sözcük, birden çok çekim eki almış isimdir. Yalnızlık korkusu ile ölüm korkusundan büsbütün kurtulmuş, toplum içgüdüsünü yenmiş bir kişi bulunur da o başkalarını severse ancak onun sevgisi gerçek bir sevgi, yalın bir sevgi olabilir. Bizimki bir yalandır, kendimizin de irkildiğimiz asıl yüzümüzü kendimizden de saklayan bir perdedir. 19. Bu parça ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) İsim fiil kullanılmıştır. B) Birden fazla sıfat fiil kullanılmıştır. C) Ulaç kullanılmıştır. D) Fiilimsi ile isim tamlaması yapılmıştır. E) İyelik eki almış sifat fiil yoktur.

zse m da Hük 13. Türkler Anadolu'ya geldikleri esnada Ahlat hariç olmak üzere Malazgirt, Erciş, Muradiye, Van ve Gevaş gibi yerleşimler Bizans Imparatorluğu'nun hâkimiyeti altınday Bu sebeple 1054 yılında harekete geçen Selçuklu Sultan 11 Gölü'nün kuzeydoğusunda yer alan Muradiye'yi v Tuğrul Bey, Türkmenlere yol açmak amacıyla Van ||| sonra da Erciş'i kısa bir kuşatmadan sonra ele geçirdi. IV Ahlat üzerinden ilerleyişine devam ederek Malazgirt'i V kuşattı. Ancak şehir iyi tahkim edilmiş olduğundan fethedilemedi. A) V ve daha Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisi, isim tamlamasıdır? B) IV C) III D) II E) I TYT/TÜR 15. Hak birlil Bu ha A) B O L

16. Sanat ve edebiyat (yazın), tarihin ilk dönemlerinden bu yana varolageldiklerine göre estetiğe dair kimi düşün- celerin de ilk zamanlardan beri bulunduğu farz edilebilir || (varsayılabilir). Fakat, elimize ulaşan yazılı kaynaklara gö- re estetikle ilgili ilk sistematik (yerleşik) düşünceler, kadim IV (eski) Yunan gibi insanlık tarihinin nispeten geç bir dönemine tarihlenmektedir. Yunan filozoflarının en etkilile- rinden biri olan Platon, estetik hakkında ilk sistematik teoriyi (kuramı) ortaya koymuş kişi gibi görünmektedir. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anla- mı, ayraç içindeki sözün anlamıyla örtüşmemektedir? A) I B) II C) II D) IV E) V

3. "Yanıp sönen ışığına düşe kalka giderim" dizesinde- ki tamlamanın türce özdeşi aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Filmin başını kaçırınca salona girmedik, eve döndük. B) Nisan gelince baharın renklerine boyanır tabiat. C) Fotoğraf karelerini dikkatle, bir bir inceledi. D) Kitabın sonunu okurken yorgunluktan uyuyakal- mışım. E) Bence onu bu yöntemle asla ikna edenezsin.

35. Geçen zaman, günümüzü mazi yaparken değerlerimiz. den bir kısmını da beraberinde götürdü sanki. Bugün- kü dedeler, babaanneler, torunlarını oynarken görünce "Ah nerede o eski oyunlar!" diye söze başlar. Oyle ya; ipe basmadan atlamak, gizlendiği yerden yakalanma- dan çıkıp sobelemek, dokuztaşın hepsini üst üste dize- bilmek maharetle beraber sabır ve mücadele isterdi. Da- ha takım kurarken "Aldım verdim, ben seni yendim" te- kerlemesiyle başlayan heyecan, gülmek, terlemek, ka- zanıp sevinmek, kaybedip üzülmek belki de ağlamakla sonlanırdı. Mendil kapmaca, seksek, körebe, uzuneşek, yakartop, misket oynayan kaç çocuk kaldı bu gün? Bu parçada, 1. sitem II. hüzün III. Özlem IV. yakınma V. hoşnutsuzluk duygularından hangisi yoktur? A) I B) II. C) III. D) IV. E) V

3 ul 38. Eskiden mizah ustaları, insanları güldürebilmek için sa- atlerce düşünür, ciddi hazırlıklar yaparlardı. Artık espri kaldırımlarda geziniyor. Adım başı ayağa takılıyor. Gü- lünç olanı yakalamak, anlamak için artık zekâ değil; dik- kat yetiyor. Yeter ki siz gülmek isteyin! Bu parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi yazarın mizahla ilgili yakındığı durumlardan biri değildir? A) Ciddi nitelik kaybının yaşanması B) Sıradan olayların bile mizaha konu olması C) Cok kişinin bu işe el atması D) Gittikçe basite indirgenmesi E) Yeterli bir emek ürünü olmaması 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.

A) I B) II C) III 24. Soğuk bir kış günü karanfil almak için bir çiçekçi dük- kanına girdim. Tatlı bir yaz sıcaklığıyla ısınan bu yerin havası, bitkisel özsuların hafif, sert ve yeşil buğularıyla doluydu. Mutlu bir insanın hayal evini andıran bu yerde insanın arzu edebileceği her renkte otlar, yapraklar, çi- çekler vardı. Bu dükkânda istediğim çiçekler hazırlanın- caya kadar oturduğum sandalyede gözüm bodur bir hurma ağacından başka bir şeyle meşgul olmadı. Ha- yalim sanki aciz bir sinekti ve bu bitkisel örümcek onu birden ağlarında avlamıştı. Hareketsiz duran bu sert ağa- ca baktım ve düşündüm: Bir çiçekçide hapis olduğu için uzaklarda kalan hemcinsleri gibi toprağa gölge salama- yan, yağmurda ıslanmayan, fırtınalarda sarsılmayan, gö- ğü, yıldızları görmeyen bu ağaç acaba bulunduğu yer- de mutlu muydu? Kendimi onun yerine koydum, ait ol- duğum dünyanın dışında kaldığımı gördüm. Ne kadar acı bir durumdu bu. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Benzetmeye ve kişileştirmeye yer verme B) İzlenimsel betimlemeye başvurma TÜRKÇE C)Koşul öne sürme D) Ozdeşim kurma E) Sessel yinelemelere yer verme 8

7. I. İnsanoğlu var oluşundan günümüze kadar gelen süreçte ebeveynleriyle (anne-baba) ortak özellikleri olduğunu gözlemlemiştir. II. Sizin de çevrenizde birileri mutlaka "Saçların aynı babana benziyor. Gözlerin halana benziyor. Yüzünün hatları tıpkı dayın." demiştir. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? AI. cümlede anlatılanların bilimsel olarak kanıtlandığını belirtmektedir. BI. cümlede dile getirilen düşüncenin inandırıcılığını artırmaya çalışmaktadır. CI. cümlede iddia edilen düşüncenin (herkesçe kabul edildiğini vurgulamaktadır. b) 1. cümlede sözü edilen durumun tutarsızlığına dikkat çekmektedir. 1. cümlede anlatılan durumun gerekçesini bir tanımla açıklamaya çalışmaktadır. 9.

Rİ ZUM HARITALI PARAGRAF SORU BANKASI Kemal Sunal'ın köyden kente göç etmiş işbilir bir kapıcıyı oynadığı Kapıcılar Kralı, alt metninde yer alan ustalıklı ki- naye ve hicivlerle eleştirel bir ilgiyi hak etmektedir. Filmin esas ögesi apartman metaforudur. Toplamda dokuz dai- renin gösterildiği filmde her hane, Türkiye metaforunu ta- mamlayan bir öge olarak işlenmiştir. Kapıcılar Kralı filmin- de apartman metaforu iki işlevi yerine getirmek için kulla- nilmiştir. Ilk olarak apartman, mimari bir tür olarak kom- partıman benzeri belirli bölümlere ayrılmış dikey yerleşme alanı oluşturur; bu form toplumsal tabakalaşmayı göste- ren bir tren ya da piramit gibi kullanılmıştır. İkinci olarak ise apartman sakinleri Türkiye fotoğrafını oluşturmak için günlük hayatta karşılaşılan klişe tiplerden oluşturulmuştur. ibi oyninilib misine Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen filmin bir özelliği değildir? m munub of A) Eleştiriyi hak ededek niteliklere sahip olma yox svens Ana karakteri olarak uyan Kyan C) Yaşamın içinden kişileri tipleştirme D) Metaforik ögelere sahip olma ✓ E) Türkiye gerçeğini yepyeni klişelerle aktarma birini işleme orcılanmasında dışa ba-

14. Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti Ankara, Türkiye'nin en 1 kalabalık ikinci, dünyanın en kalabalık otuz sekizinci kentidir. || Topraklarının büyük bölümü İç Anadolu Bölgesi'nin Yukarı Sakarya bölümünde yer alır. Türkiye'nin coğrafi merkezine ||| yakın olduğu için hem konum hem de işlev itibarıyla Türkiye'nin IV kalbi benzetmesi yapılır. V Bu cümledeki numaralanmış sözcüklerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? 1. sözcük, üstünlük bildiren zarftır. B) II. söz, sıra sayı sıfatıdır. C) III. sözcük, birleşik sözcüktür. D) IV. sözcük, edattır. E) V. sözcük, sifat-fiildir.

Muhabir: ➖➖➖➖ Yazar: Insanların görüşleriyle benim görüşlerim arasında bir fark var mı bakarım. İnsanlarla diyaloğa bu yüz- den önem veririm. Onlarla konuşurken her cümleye dikkat eder, yine onların kurdukları her cümleyi de titizlikle incelerim. Esere geçince bunları tek tek ya- zarım. Bu diyalogda boş bırakılan yere aşağıdaki sorular- dan hangisi getirilmelidir? A) Insanlarla diyalog kurmak, eserinizin kaynakları arasında mıdır? B) Eserinizi yazarken kendi düşüncelerinizi neden ön plana koyarsınız? C) İnsanların düşünceleri sizin düşüncelerinizden de- ğerli olabilir mi? D) Kendi görüşleriniz dışında da eserinize aldığınız görüşler var mıdır? E) Kendi görüşlerinizi esere yansıtmak için neyi bek- lersiniz?

15. Bilimin temel amacı, doğa yasalarını keşfetmektir. Bu amacı yerine getirmek için bilim insanları bir yönteme ihtiyaç duyar. Francis Bacon bu yöntemi şu şekilde ifade eder: Bilim insanları ilk önce dikkatle denetlenmiş ve titizlikle ölçümlenmiş gözlem ve deneyler yapar. Bu gözlem ve deneylerden elde edilen sonuçlar sistemli bir şekilde yazıya geçirilir. Bu şekilde bilim insanları güvenilir bir bilgi birikimi oluşturur. Daha sonra birikim arttıkça genel nitelikler ortaya çıkar ve bu niteliklere dayanılarak genel varsayımlar kurulur. Varsayımlar kanıtlarla doğrulandıktan sonra genel yasalara ulaşılır. Bu parçada aşağıdaki kavramların hangisi üzerinden bilimsel yasalara ulaşma süreci betimlenmektedir? A) Paradigma B) Tümevarim C) Anomali D) Tümdengelim E) Yanlışlama

karekök 11. "Gündüz hava, dağların güneşe dönük yamaçlarında bir çocuk nefesi kadar yumuşak ve güzeldi." cüm- lesinde geçen "dağların güneşe dönük yamaçları" sözü tamlananı sıfat almış belirtili isim tamlamasıdır. Aşağıdakilerin hangisinde açıklamadakine ben- zer bir tamlama vardır? A) Yaklaşan gecenin soğuğu bütün kuvvetiyle hisset- tiriyordu kendini. B) Zamanın ne kadar değerli olduğunu insan ancak yaşlanınca anlıyor. C) Dedem, buraların tanınmış eşrafından Salim Efendi'dir. D) Radyodan yayılan müzik sesi herkesi rahatsız edi- yordu. E) O yıllara dair güzel anılarını akşam yemeklerinden sonra anlatırdı. A B C C E 2.