Lise Türkçe Soruları

uran la- SI- m- |- 2. E) Tamlayanında ikileme bulunan sifat tamlaması Yine duman kapladı zindanımda her yeri Çoruh'a savuruyor yaprakları sonbahar Nerdesiniz ey sabah ve akşam güneşleri Nerdesiniz atımı koşturduğum ovalar Bu dizelerde kaç tane sıfat tamlaması vardır? A) 1 (B) 2 C) 3 D) 4 karekök E) 5 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir isim hem fatı almıstır?

Onun böyle işlerle uğraşmaya ne vakti vardı ne de 1. Bu bölge coğrafi Örgütün yasal 18 zamanıdır. ve iklim açısından ilgi çekici özelliklere sahiptir. ve yasal olmayan yollardan topladığı paralara el kondu.

6. O, karıncayı bile incitmeyen bir yazardır. Karakterlerini ezmez. Anlatırken onlara yukarıdan mesafeyle bakmaz. Eşitler kendini. Keza okurlarını da ezmez. Öğretmenlik taslamaz. Farklı disiplinlerde son derece bilgili olmasına rağmen bilgisini yarıştırmaz. Ve ilginçtir, diğer yazarları da ezmez. Polemiklere girmez. Bir tek gün bile tek bir edebiyatçı hakkında olumsuz bir kelime ettiğini hatırlamıyorum. Rekabetten, dedikodudan, patirtidan uzak... Yalın ve duru bir anlatımı, kucaklayıcı, mülayim ve sakin bir duruşu olmuştur her zaman. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu parçada anlatılanlara örnek oluşturmaz? A) Bir edebî eser, okurunu farkına vardırmadan bilgi denizine sürüklemeli ki yapıt, amacına ulaşsın. B) Şiirlerimde olumsuzluğa yol açacak bir varlık, bir duygu, bir kelime olmaması benim fanus içinde steril bir yaşamımın yansıması değil bilakis iyiye, güzele olan tutkumun yansımasıdır. C) Kimin ne dediği umurumda olmaz çünkü ben kimse hakkında bir şey demiyorum; bu nedenle de romanlarımda çekişmeler, kıskançlıklar, laf geçirmeler yoktur. Edebiyat dünyasındaki tartışmalardan kendini uzak tutmak, bir yazarın deneyimsiz kişiliğinden kaynaklanır. E) Bilgiçlik taslamayan bir yazar olması, onun birikimsizliğini değil tevazusunu gösterir.

15. "Süzülmek" sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisin- de "akmak" anlamıyla kullanılmıştır? A) Gemi, bir kuğu gibi denizin üzerinde süzülüyordu. B) Hastalıktan olacak son günlerde epey süzülmüştü. C) Profesör sınıftaki herkesi baştan aşağı süzdü. D) Küçük çocuğun gözlerinden iki damla yaş süzüldü. E) Geç gelen öğrenci öğretmene fark ettirmeden içeri süzüldü. niversite Adayı Yayınları 18.

B 14. (1) Valery, bir şiirde düşüncelerin açıkça ortaya konma- ması gerektiğini düşünür. (II) Bu konudaki, "Şiirin için- deki fikir, elmanın içindeki vitamin kadar saklı olmalı- dır." sözü de ün kazanmıştır. (III) John Ciardi'nin de bir sözü varmış, yeni öğrendim. "Şiir fikirlerden söz açmaz, onları bir aktör gibi temsil eder." diyor. (IV) Ben bu yar- gılardan şunu çıkarıyorum: Demek ki şair, kendinden var olan şiir ortamına ya da şair duygusallığına bazı dü- şünceler eklemeden edemiyor; onlarsız yazamıyor şii- rini. (V) Ayrıca bu düşünceleri gizleyip belli belirsiz bir hâle getirmeyi de ustalık sayıyor. (VI) Okuyucu da şa- irin düşüncelerinden çok, bu düşünceleri saklayan duy- gularla oyalanıyor. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerin- de somutlama yapılmıştır? A) I ve II B) II ve III D) IV ve V E) V ve VI C) III ve V 5. "Süzülmek" sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisin- de "akmak" anlamıyla kullanılmıştır? A) Gemi, bir kuğu gibi denizin üzerinde süzülüyordu. B Üniversite Adayı Ya

1. B TYT DENEME SINAVI 06 TÜRKÇE TE 1. Bu testte Türkçeyi doğru kullanma, okuduğunu anlama ve yorumlama, (yazım) kurallarının ölçülmesine yönelik olarak toplam 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretle ● Dikkat eksikliği, bireyin bir odak üzerindeki -dikkatinin süresinin ve yoğunluğunun yaşıtlarına kıyasla gözlemlenebilir şekilde düşük olması olarak tanımlanabilir. B Dikkat eksikliği yaşayan çocuklar, belli bir işle uzun süre uğraşmakta sıkıntı yaşar; uğraşmakta oldukları işte sıkça hatalar yapar, işlerini bitirmekte zorlanırlar. Bu iki cümlede ifade edilenlerin antamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Bireyin bir odak üzerindeki dikkatinin süresinin ve yoğunluğunun yaşıtlarına göre düşük olması olarak tanımlanan dikkat eksikliği; çocuklarda yaptığı işten sıkılma, sıkça hatalar yapma, işlerini zamanında bitirmeme gibi problemlere yol açar. B) Dikkat eksikliği, her bireyin bir odak üzerindeki dikkatinin süresinin ve yoğunluğunun yaşıtlarına kıyasla gözlemlenebilir şekilde düşük olması olarak tanımlandığı için çocuklarda da büyüklerde olduğu gibi görülmektedir. 2. CÇocuklardaki dikkat eksikliği; olaylara konsantre olamama, arkadaşlar arasında uyumsuzluk ve bir işi istenen zamanda bitirememek olarak kabul edilse de genel anlamda tam olarak gözlemlenebilir bir davranış değildir. D) Bir odak üzerinde dikkatin tam olarak toplanamaması olarak ifade edilen dikkat eksikliği, çocuklarda ve gençlerde erken sıkılma ve vazgeçme olarak da açıklanabilmektedir. E) Yaşıtlarına göre bireyin yoğunlaşamama problemi olarak tanımlanan dikkat eksikliği, çocuklarda uzun süre dikkatini toparlayamama ve çabuk sıkılma gibi belirtilerle görülmektedir.

F 8. Edebiyatın dünyası, bir okurun gerçeklik duygusuna | || sahip biri mi yoksa kendi sanrılarının ağında biri mi olduğunu test etmenin mümkün olduğu bir evrendir. IV V Bu cümledeki numaralanmış sözcüklerden hangileri kökü bakımından diğerlerinden farklıdır? A) I ve II B) I ve III D) III ve V C) II ve IV E) IV ve V

10 Cümleleri anlatım bozukluğuyla eşleştiriniz. Bugün kabul edilen yasa tasarısı hem özel hem kamu sektörüne Hyllendiriyor. 1 2 Bir kadın ona güvenip sevmenizi ister her şey- den önce. Toplantıda öğrencileri bir bir ele alıp onların sınav başarılanı değerlendirilecek. Biz hafta sonlan arkadaslarla top ovnar, kar- deşim de ilgiyle bizi izlerdi. Teknoloji çağında bilgisayarın önemi arttı, artık herkesin evinde var. Zor günlerimde dostum dediğim kişi bana yar- dim da destek de olmadı. Birkaç kadın kapının önünde oturmuş, sonbet ediyorlardı. Arkadaşlarımı eve davet ettim, proje üzerinde çalışacağız. Teröristler tarafından alıkoyulan genç mühen- dis bugün serbest bırakıldı. Istanbul'a gitmek ve orada can dostumu gör- meyi çok istiyorum. 11 Çiçekleri çok seviyor, gözü gibi bakıyordu. Özne eksikliği Yüklem eksikliği Özne - yüklem uyumsuzluğu Nesne eksikliği Dolaylı tümleç eksikliği Edat tümleci eksikliği Ek eylem eksikliği Çatı uyumsuzluğu Tamlama yanlışı Sözcüğün yanlış yapılandırılma Eylemsi uyuşmazlığı

si ve en nletme ifade 7 farklı ine bi- ze- az S- na Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde anlamca kesinlik söz konusudur? BII DIN ||| E) V 7.(1) "Aşırı bilgi yüklemesi" kavramını anlamak için yazar Alvin Toffler'in 1970'te yazdığı Gelecek Korkusu - Şok adlı kitaba bakmak gerekir. (II) Burada yazar "geleceğin erken gelmesinin yol açtığı baş döndürücü yönelim bo- zukluğunun yarının en önemli hastalığı olacağına" dikkat all çekiyordu. (III) Toffler'in 1970'lerde altı milyon adet sa- tarak uluslararası ün kazanmış bu eseri belli ki dönemin bir kaygısına parmak basmıştı. (IV) Beden, aşırı çevre- sel uyarı altında çöker. (V) Aşırı yükleme durumunda zi- hin ve karar alma süreçleri de intizamsız davranmaya başlar. (VI) Ayrıca aşırı bilgi yüklemesi her kuşağın so- runu gibi görünüyor. IV ve V Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi ikisi aynı düşünceyi aktarmaktadır? A) I ve III B) I ve V SAGHELA –:C) Il ve VI E) V ve VI V Diğer sayfaya geçiniz.

labilir. FIILLER dimci fiillerdir. eğim. uyordu. yor. k ve e eder. İki fiil C bilir. ve bazı dur- erir) azdı. n veya nlamca anlam illerdir. ek, şehit düşmek, saymak, işaretleyiniz. 1. Dersten önce kitaplarınızı masada hazır eyleyin. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış MK 2. Bir gün biz kahvaltı yaparken çıkageldi. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 3. Sonunda tüm gerçekler tezahür etmişti. [] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 4. Işlerim bitince yanınıza gelemez miyim? [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 5. İnsan güzel şeyler yaşadıkça düşünceli oluyor. [ ] Yardımcı [] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 6. Getirilen dosyaların hepsine göz attı. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 7. Doktor Bey bu hastadan sonra sizinle ilgilenebilir. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 8. Çocukları oyun parkının orada kaybettik. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 9. Köşeyi döner dönünce karşılarına köpek çıkıverdi. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 10. Ona son kez sevdiğini söylemediği için kahroldu. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 11. Sınavdaki ilk soru gözünü korkuttu. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 12. Yazı yazmak konusunda bileğine güvenir. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 13. Testleri masanın üzerine bırakıvermişler. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 14. İşleri çıktığı için akşam yemeğine gelemiyor. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış 15. Aslında istediği fırsat ayağına gelmiş. [ ] Yardımcı [ ] Kuralli [ ] Anlamca Kaynaşmış

åle na Kitapçık B 19. Bir akbaba vardı, ayaklarımı gagalıyordu. Çizme ve raplarımı didik didik etmiş, sıra ayaklarıma gelmişti. Durup dinlenmeden gagalıyordu, arada bir havalanıp çevremde Derken bir Bay geçti karşıdan, bir vakit durumu izledi, son- tedirgin dolanıyor, sonra yine çalışmasını sürdürüyordu. ra niçin akbabaya ses çıkarmadığımı sordu. "Ne yapabili- rim ki!" dedim. "Geldi, haydi gagalamaya başladı; kuşkusuz ilkin kovmak istedim, hatta boğacak oldum kendisini ancak böyle bir hayvanın gücüne diyecek yok." Bu hikâyede aşağıdaki unsurların hangi ikisi belirgin değildir? A) Kişi - zaman C) Otay - mekan B) Kişi - olay DMekan-zaman Mek

ng, şu- gi- n Üniversite B 12. ● TYT/Türkçe Campbell, alışkanlıkların bırakılmadıklarında za- manla ihtiyaç hâline dönüşeceğini savunmuştur. Insanların vazgeçemedikleri eylemlerinin zamanla onların hayatlarını olumsuz yönlendireceklerine ina- nan bilim insanları bu görüşe destek vermişlerdir. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir bi- çimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Campbell, alışkanlıkların düzenli aralıklarla devam ettirilen davranışların zamanla bağımlılık adı verilen psikolojik soruna yol açacağına inanmıştır. B) Bağımlılıkların zamanında tedavi edilmediğinde ki- şinin başta kendisi olmak üzere çevresine de önem- li zararlar verebileceği bilimsel verilerle kanıtlanmış bir durumdur. C) Insanların bırakamadıkları eylemlerinin zamanla on- ların hayatlarını olumsuz yönlendireceğine inanan bilim insanları Campbell'in alışkanlıkların bırakılma- dıklarında zamanla ihtiyaç hâline dönüşeceği düşün- cesini desteklemişlerdir. D) Bilim insanları küçük yaşta edinilen alışkanlıkların ilerleyen yaşlarda bırakılmasının bilimsel olarak im- kânsız olduğunu çeşitli test ve deneylerle ispatlamış- lardır. E) Campbell'in alışkanlıklarla ilgili ortaya attığı görüş- lere karşılık kimi bilim insanları alışkanlıkların zarar- sız olanlarının kişinin yaşamında herhangi bir olum- suz etki oluşturmayacağına inanmaktadır.

33 Okuma sevgisi, dahası, okuma alışkanlığı, bana, nere- deyse genlerle geçmiş olan bir güzel nitelik, diyebilirim. Ailemde herkesin okumayla yakın ve sıcak bir ilişkisi var. Babam ülkemizin ilk fen doktorlarından. Fen doktoru dip- lomasını, 1908'lerde almış. Bilimsel birkaç kitabı, kitap- çığı, bildiğim kadarıyla bir romanı, büyük çoğunluğu taş- ra gazete ve dergilerinde yayımlanmış yüzlerce makale- si var. Annem, okuma hastasıydı. Edebiyat dışında, gün- lük gazetelerden, politik gelişmeleri de çok yakından iz- lerdi. Amcam, kardeşlerim, hepsi üst düzeyde okuyan, yazan kişiler. Bu parçanın yazarıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AY Okumayı seven ve hayatı merkezinde tutan bir aile ortamında büyümüştür. B) Politik anlamda aktif bireyler arasında yer almıştır. bisy by Okumanın iyi ve etkili bir eylem olduğuna inanmak- tadır. DAyırt etmeksizin her türlü yazıyı okumanın faydalı bir uğraş olduğunu bilmektedir. EY Aile bireyleri iyi tahsilli kişilerden oluşmaktadır.

an- le- 2 10.) Benim önceki şiirlerimde gerçekleştirdiklerim, çok ko- lay göze çarpan şeyler değildi. (II) Genellikle büyük şa- irler, yaşlanmaya başlayınca geçmişte yazdıklarına da- ha sıkı bağlanıyorlar, daha tutucu oluyorlar. (III) Şiirlerin- de kolay kolay değişiklik yapmamayı yeğliyorlar. (IV) İşte bu son kitabımda ben öyle yapmadım, bugüne dek yap- tıklarımdan farklı bir şey denedim. (V) Bu kitap, şiiri bü- yük ölçüde dilin olanaklarıyla, yalnızca dilin içinde kala- rak denemek gibi bir yaklaşımla yazıldı. esin Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde si- fat tamlaması yoktur? Ar BY II C) III DYV EV

11. Bir yanımız Kuleli, öbür yanımız Vaniköy Koruluğu, ya- maçta bir apartman Yanında yöresinde başka ev, apartman yok (6) Hafif bir yokuşun sonunda, 18 daireli () iki büklüm bir apartman... Karşımızda apartman de- ğil de sanki bir kaptan köşkü ( ) Bu parçada ayraçlarla () belirtilen yerlere, aşağı- dakilerin hangisinde verilen noktalama işaretleri si- rasıyla getirilmelidir? (.) C) (...) (...) (.) (.) E) () (...) (.) (.) B)(...) (.) (:) (...) D) (...) (.) (,) (...) 13. As Va A E C

1. SINAVDA UYULACAK KURALLAR Sınav salonunda saate entegre kamera ile kayıt yapılıyor ise; kamera kayıtlarının i anit adilan adayların sınavları gecersiz cavilonald.. TYT/Türkçe 22. Çocukların resimlerinin doğru ve en etkin biçimde değer- lendirilebilmesi için; çocuğun çizgisel gelişim aşamaları- nın, sanatsal gücünün, ilgi ve ihtiyaçları ile yetenekleri- nin bilinmesi gerekmektedir. Çocuğun gelişim dönemle- ri göz önüne alındığında bedensel ve zihinsel gelişimle- rine paralel olarak çocuğun sanat faaliyetlerinde de de- ğişmeler ve ilerlemeler söz konusu olmaktadır. Çocuğun kalem tutmaya başladığı andan itibaren yaptığı çizgilerle ergenlik dönemine kadar süren zamanda her yaptığı çiz- gi belli bir gelişim seviyesini izlemektedir. Aşağıdakilerden hangisi çocuk resimlerini değerlen- diren bir uzmanın süreç içinde soracağı sorulardan biri olamaz? A) Resim, çocukların hem ince motor gelişimlerine hem de zihinsel gelişimlerine paralel olarak mı yapılmış- tır? 2 B) Çocuğun yaptığı resim, ileride hangi mesleğe yöne- Teceği hususunda net bir çıkarımda bulunmamızı sağlıyor mu? C) Etkinlik, kâğıttaki çizgilerle dış dünyada görülen nes- neler arasında yine imgelere dayanan bir benzerliği gözler önüne sunuyor mu? D) Çocuğun el-göz koordinasyonunu tam olarak kura- madığını ve resmin gelişigüzel yapıldığını, çocuğun herhangi bir anlamlandırma yapmadığını, çizimlerin çevredeki herhangi bir nesneye yönelmediğini iddia edebilir miyiz? E) Bu resim, kendiliğinden, yani doğaçlama bir çalışma- nın ürünü müdür? 23. Ant len inc şa ca pa rir I. 11. || r me