Anlam Bakımından Sözcükler Soruları

3. Her gün ekran başına geçip salgının gidişatı hakkında önemli bilgiler veren sağlık bakanının Bilim Kurulu ile önemli toplantılar yaptığı belirtildi. Bizler de bu durumu sihirli kutudan öğrendik. Özellikle ortaöğretim ve yükse- köğretim öğrencilerinin durumunun konuşulduğu toplan- tida okulların açılmasıyla ilgili kararlar da alınmış. Diye- lim ki okullar açıldı, öğrenciler hangi öğretimde olursa olsun okullarına, sıralarına kavuştu. Peki, üniversite öğrencileri dâhil diğer kademelerdeki öğrencilerin özel- likle kış mevsimi yaklaşırken salgın konusunda yeterin- ce bilgi sahibi olduklarını söylemek mümkün mü? Söz konusu toplantının detaylarını pek bilmesek de alınan kararların uygulanamayacağı çok açık. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine yer verilme- miştir? A) Dolaylı anlatıma B) Dolaylamaya C) Varsayıma D) Peşin hükme E) Kanıksamaya

C) Garip şiiri E) Milli edebiyat. B) Toplumcu-Gerçekçi şiir D) II. Yeni şiiri anlayışını sürdüren şiir 14-) Söyleyişine çarpıcılık kazandırmak için boyalı bir yol seçiyor; sıfatları benzetmeleri üst üste yığıyor. Bu da, göstermek istediği kişi, varlık ya da nesnelerin gerçeğe benzerliğini büyük ölçüde örseliyor. Parçada geçen "boyalı" sözcüğü hangi anlamda kullanılmış olabilir? A) şiirsel B) etkili C) özentili D) duygusal E) düşsel 15-) Kanlıca deyince akla ilk gelen, yoğurt oluyor () Daha eskiler. kahvesini de biliyor Söyle değirmende öğütülen (

na ön- www.pelikankitabevi.com.tr 11. Eser, Karadeniz kıyılarındaki Poyraz köyünde geç- mektedir. Romanda asıl kahramanlardan birisi Lâle'dir. Eserde imparatorluk Türkiye'sinin eski-yeni çatışması ele alınırken Lâle üzerinden yeninin kazandığı ifade edilir. Romanda Feridun Paşa Korusu da mekânlar arasındadır. Bu parçada tanıtılan eser aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Döner Ayna C) Sinekli Bakkal 0 Tatarcık D) Zeyno'nun Oğlu E) Vurun Kahpeye bir || Bir Kadın olayları, A Damga a Yukarıd sinde b A) I

16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde güzel adlandırma yer verilmemiştir? A Herkes günü geldiğinde tahta ata binecek ve ebe yurduna selam diyecek. Bir eli yağda, bir eli balda insansın sen; açın hâlinden ne anlarsın! (C) Kapıda duran görevliye ayak yolunu sordu. 19. Ede uğu Ba en III. Bi şa Bütün televizyonlarda işitme engelliler için haber bülteni olmalıdır. Annesi de babası da aynı yıl rahmete kavuşmuşlardı. 11. I IV. H V. Yuk qu A) 20.Ec b b

TÜRKÇE TESTİ yınız. nadolu çeşitli maya Ana- casi, söy- eli- yle Oz- e- j. 39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Bolvadin'e gelince gözüme ilk çarpan şey hemen he men bütün evlerin bahçesinde dokunmak üzere bek- letilen kuru kamışlar oldu. Ertesi sabah fotoğraf çek- mek için erkenden kalktım. Bolvadin insanı son derece çalışkan. Üzerine güneşi doğdurmuyor. Hemen bir iş bölümü yapılmış: Erkekler saz kesimiyle ilgileniyor, ka- dınlar da hasır dokuyor. Bolvadinliler Eber Gölü'nün kuruyan bölgelerinde yetişen sazlardan da ihtiyaçları kadarını kesiyor. Toplanan sazlardan iyi kalitede olan- lar hasır yapımında kullanılırken geriye kalan düşük ka- liteli sazlar, ilçedeki kâğıt fabrikasına satılıyor. Köylü- ler bu kadar emeğe karşılık elde edilen gelirin düşük olduğunu söylemeden edemiyorlar. 39. Bu parçada geçen "üzerine güneşi doğdurmamak" sö- züyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Gün boyu çalışmak B) Emeğini esirgememek Rahatına düşkün olmak D) Güneşli günlerde çalışmamak E) Sabah erkenden çalışmaya başlamak 1 1. Tar c E

Paragraf Soruları an bir enen xtadır. er gibi entez tir. an adığı tu, anır. Fakat leri. enen. mı? an, var Paragrafa ilk Adım 3.-4. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Üniversite öğrencisi iken tanıdığım sevgili arkadaşım Abidin Dino, herkesi büyüleyen çok şaşırtıcı bir insandı. Şaşırtıcı olmasının nedeni genellikle benimsenen ölçülere göre çirkin sayılması gerekirken güzel sayılmasıydı. Alnı açıktı, ağzı neredeyse bir kulağından ötekine varırdı. Teni delik deşik bir harabe gibiydi. Ama kara gözleri, olağanüstü bir çekicilik verirdi yüzüne. Hele elini yüzüne dayayınca bütün güzellik kuralları darmadağın olurdu. Çünkü Abidin'in elleri benim bugüne kadar gördüğüm en güzel erkek eliydi. Kadınlar, Abidin Dino'ya bayılırlar; onu son derece yakışıklı bulurlardı. Hiç de öyle olmadığını bilirdim ama onu yakışıklı bulmalarına hiç şaşırmazdım. 3. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) İkilemeye yer verilmiştir. B) Devrik cümle kullanılmıştır. C) Karşılaştırmadan yararlanılmıştır. D) Benzetme yapılmıştır. E) Örneklemeye başvurulmuştur. smghet 5.- cew MIST (AT bipA (6) S C -

2. Sait Faik Abasıyanık; kurulu bir zemberekle harekete ge- çen ve bundan dolayı da ister istemez suni ve kuklavari ol- maktan kurtulamayan şahıslar ve vakalar yerine, önümüze gerçek olaylar, nefes alıp veren insanlar çizen, bir kelime ile bize belirli bir vaka anlatmaktan çok, önümüze başsız sonsuz bir hayat parçası seren ilk Türk hikâyecisidir. Bu iti- barla onu modern anlamdaki Türk hikâyeciliğinin mihenk taşlarından biri saymak, hiç de yanlış olmaz sanırım. Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? SUPARA A) Özgünlüğü yakalamak için beylik sözlerden uzak durmak B) Sıradan konuları edebî bir söylem içinde vermeyi başarmak - C) Bir şeyin gerçek değerini ortaya çıkaracak ölçütleri taşımak DY Belli bir alanda öne çıkarak kalıcılığı yakalamaya çalışmak E) Geleneği yok sayarak benzerlerinden farklı bir yönde ilerlemeyi tercih etmek 2

vardır. Bu testte sırasıyla Türk Dili ve Edebiyatı (1-24), Tarih-1 (25-34) ile C 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimle 1. Büyük bölümü Brezilya sınırlarında kalan Amazon Yağmur Ormanları'nda son dönemde (zamanlarda) (yaşanan yangınlar bu devasa doğa alanının dünya için taşıdığı önemi ve karşı karşıya olduğu (yüz yüze 11 geldiği) tehditleri yeniden gündeme getirmiştir (güncellik kazandırmıştır). Sayısız bitki ve hayvan türüne (çeşidine IV ev sahipliği yapan ve gezegenimizin ihtiyaç duyduğu oksijenin %20'sini karşılayan bu ormanların tahribi V (değiştirilmesi), sadece bulunduğu ülkenin değil tüm dünyanın sorunudur. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? B) II A) I C) III D) IV EV 3. E E43 E K "F C ola BL B9 go AN

1. "Kınalar yakmak", "takkesini havaya atmak" ve "yüreği yağ bağlamak" deyimlerinin anlamca özdeşi bir deyim aşağıdakilerden hangisinde vardır? A) İlk mektebe gittiği gün Gülsüm'ün sevincinden etekleri zil çalıyordu. B) Haftasına kalmadı, o sert şiş kayboldu, semirmeye başladım. Doktorların parmağı ağzında kaldı. C) O gittiği günden beri Zeynep kadının ağzını bıçak açmıyor. D) Öğleden sonra vali yine kıza köpüre arayınca komiser Zihni'nin etekleri iyice tutuştu. E) Amma da burnundan kıl aldırmaz bir adammışsın; söylesene nasıl konuşacağız seninle. E

I I 1 1 1 I 1 1 1 3. Doğadaki malzemeyi harmanlayarak (bir araya getirerek) I ona istenen biçimi (şekli) veren insana "mühendis" || diyoruz. Dağınık ruhları toplayan, ruhların ayrı ayrı alanlara (bir çalışma çevresi) dökülmüş parçalarını (bir bütünden IV kopan, ayrılan bölümleri) birleştiren, tipler yaratan yaza- rin bir kâşiften (mucitten), bir mühendisten ne farkı V vardır? Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisinin anlamı, ayraç içinde verilenle uyuşmamaktadı? A) V B) IV C) III D) II E) I

2. I. Yere bütün gücüyle bastırınca eline taşların ve yaprakların izi çıkmıştı. Sözülemele II. Üç saatlik bunaltıcı yolculuğun sonunda yolumuz nihayet denize çıkmıştı. ulaşmak III. Ansızın çıkan fırtına gibisin, bir anda gelip her yeri olisan dağıtıyorsun. IV. Maalesef elimizdeki kumaştan bu kostümler çık- overen maz. V. Yapılan son testlerde içme suyunda insan sağlığına zararlı bir bakteri çıktı.de of "Çıkmak" sözcüğü yukarıdaki cümlelerde kaç farklı anlamda kullanılmıştır? Lona A) 1 B) 2 C) 3 E) 5 ortaya çık kullanan k ğini fark (III) Bağır gösterir. da dozu rir. (V) Y durumda dolayı k eylemler Bu parç de karşı A) I ve II

vardır. şaretleyiniz. 3. Geçmişte ciddi (azımsanmayacak) can kayıplarına 1 neden olan çiçek hastalığının seyri (ilerleyişi) 11 değişmektedir. Vücutta kuluçka (üreme) dönemi bilgisi, dil hâkimiyeti ve imla 14-20 gündür. Yüksek ateş şikâyetleri (sıkıntıları) ile IV başlar; şiddetli baş ve eklem ağrılarını takip eden 3 günlük periyottan (zorluklardan) sonra, tüm vücutta VO irinli kabarcıklar çoğalır. Herkeste görülebilecek olan bu hastalık, her zaman aynı bulguları vermemektedir. Bu parçadaki numaralanmış sözcüklerden hangisinin anlamı, ayraç içinde verilenle uyuşmamaktadır? BYTT Xlll AX BYI AX aid emo C) IV EV

37-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Italo Calvino, Klasikleri Niçin Okumalı? adlı deneme kitabının, aynı başlığı taşıyan ilk yazısında klasikleri "Haklarında asla 'Okuyorum.' sözünü değil, genellikle 'Yeniden okuyorum.' sözünü işittiğimiz kitaplardır." cümlesiyle tanımlar. Şüphesiz, yeniden gerçekleştirilen okuma, okurun belleğini tazelemekten ziyade duygu ve zihin dünyasıyla yenilenmiş olan kişinin kendi gelişimini metin üzerinde görme deneyimidir aynı zamanda. Her çağda söyleyecek sözü olan klasikler; zaman, mekân ve şahıs kadrosu değişse bile insani özün değişmeyen yönlerine vurgu yaptıkları için hiçbir zaman susmazlar. Hayata bakışı, bilgiyi yorumlayışı, olaylara tanıklığının sağladığı birikimi ve hepsini kapsayan insan gerçeğini anlatma biçimiyle tarih, sosyoloji ve felsefe gibi beşerî bilimlerden ayrılan edebiyat; Derrida'nın tabiriyle, "İnsanın her şeyi söylemesine olanak tanıyan tuhaf bir kurumdur." Edebiyatı bunca bilgi yığını içinde cazip ve ilginç kılan da bu sınırsızlığı bir dil işçiliği ile estetize edebilmesidir. Metaforik söylemin çok katmanlı derinliğini kullanan edebiyat, insanın kendisine ve dünyaya eleştirel gözle bakmasını sağlayan dinamik bir okuma sürecidir aynı zamanda. 37. Bu parçada altı çizili sözle klasiklerle ilgili anlatılmak istenen özellik aşağıdakilerden hangisidir? Özgünlük D) Yalınlık B) Zamansızlık E) Evrensellik Özlülük 39-4 Kalsiyu oluştur dişlerd insanın kemik Bu ne kemik sağlık kemil dişler düze gıdala bebe kalsi vitan Yem önle vard 39.

zenler. Söz tekrar yer- ulut tipiyse ni engelle- erden biri, si söyle- arını eniş pek, açı, m- kil- 8. madan sarf edile nasız ve kırıcı kelimelerle dizilir. Haya huzurun ve huzursuzluğun kaynağıdır. Eskilerin, "Söz işit kı söz işitmek kutludur." dediği sözler insan ruhunda inci çiçegi açtı. ran sözlerdir. Güzel söz söylemek parlak cümlelerle konuşmak demek değildir; ruha ve anlayışa hitap edeni söylemektir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Benzetme D) Öznetlik B) Somutlama E) Terimler Roman sanatı, esas karakteri itibariyle anlatılacak bir hikâye ile bu hikâyeyi sunacak bir anlatıcıya dayanır. Anlatıcı, romanın te- mel unsuru ve en etkili figürüdür. Roman, onun etrafında kuru- lur, kurgulanır. O olmadan hikâyeyi nakletmek ve olayların akı- şında yer alan figürleri tanıtmak mümkün olamaz. Sinemadaki anlatıcı ise romandakinden farklıdır. Sinema; ses, müzik, dekor, oyuncu, ışık, kurgu, kamera açısı ve hareketi gibi görsel ve işit- sel teknik özelliklerin birleşiminden oluşur. C) Alint Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır bas- maktadır? A) Örneklendirme B) Tanık gösterme D) Tanımlama C) Karşılaştırma E) Benzetme 9. Paraşütler, lavanta mavisi bir gökyüzünde yavaşça süzülüyor. Beyaz, turuncu ve sarı renkli kanatlar, rüzgârla dans odium rine kur sından, S ağız biçin limanlık rini, on b vapuru, evlere H ğaza eg leri var yı durr dalar. gun k çaları Bu p varıl A) B) D) E) 2. [

3. Aydın insan, dogmalardan kurtulmuş ya da kalıtsal ola- rak bu yapıda olmayan, yeniliklere açık olan, bir sorunun nedenini araştıran, düşüncelerini özgürce savunan, yeni bilgilerin ışığı altında elde ettiği edinimleri toplum yararı- na kullanabilen, başka insanların yanılgılarında hoşgörülü olabilendir. Bu parçadaki altı çizili sözcüğü anlamca karşılayabile- cek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Kendisiyle barışık ve insan onurunun her şeyden üstün olduğunu bilen insan takdire şayandır. B) Bilimin yol göstericiliğini savunan, sorgulayan ve derin- liği olan insanlar saygıyı hak eder. C) Toplumu, inandığı yönde değiştirmek isteyen ve buna çaba harcayan kişilere idealist denir. D) Dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olması için kaza- nimlarını paylaşan az sayıda insan vardır. E) Öz çıkar önceliği olmayan, geniş halk yığınlarının çıkar- larını gözeten insanlar kıymetlidir.

7. En fazla üç gün yetecek kadar erzakımız var. "Ancak" sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde bu cümlede altı çizili sözle aynı anlamda kullanılmıştır? A) Ancak sen de bizimle gelirsen yola çıkmaya razı olur. subrusov B) Bilim insanları ancak yeterli gözlem ve deney varsa bir tezi teorem olarak kabul eder. C) Tahminime göre raporu ancak bir hafta sonra yazabiliriz. D) Burayı toparlamam ancak beş dakikamı alır, bekle lütfen diye yalvardı. E) Bireyler yasalarla korunmayı ister ancak sınırlanmaktan hoşlanmaz.