Anlam Bakımından Sözcükler Soruları

3. • alışkanlık: Bir şeye alışmış olma durumu. kararlılık: Kararlı olma durumu, istikrar. Ü- . sürdürmek: Devam ettirmek. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "alışkanlık, ka- rarlılık, sürdürmek” sözcükleri belirtilen anlamları- ni karşılayacak şekilde kullanılmıştır? A) Sağlıklı bir bedene ve zihne sahip olabilmek için bazı alışkanlıklar edinmek ve bunu kararlılıkla sürdürmek şarttır. B) farlayı traktörle sürdürmek işi, eski alışkanlıkları bir kenara bırakma kararlılığını da gerektirir. C) Evinin kapısını, geçmişin alışkanlıklarını bir ke- nara bırakıp kırmızı boyaya sürdürme uzun yılla- rin kararlılığını terk etmek değil midir? D) Toplumun belli davranışlarıyla alışkanlıklar ka- zanması, devletin uzun yıllar sürdürdüğü dayanış- maya dayalı politikalarda kararlılık göstermesiyle olmuştur. El Artik yaşlanmıştı, eski kararlılığını görmek nere- deyse imkânsızdı, alışkanlıkları bile değişmeye başlamıştı, araba sürmekten keyif alan adam kronik rahatsızlıklardan dolayı arabayı başkasına sürdürmeyi düşünecek duruma gelmişti.

(0) Masal dinlerken çocuk unuttuğu, kendisinin olan, geçmişi anımsar, yaşlı masal anlatıcısı ise, kendisi için bir şey demeyen artık yitip giden, geleceği unutur (11) Çocuk masal aracılığıyla anım- sar her şeyi. (In) Genç anne, çocuğa masal okur ya da anlatır, masal kitapları, çocukların severek okuduklan, okuttuklan kitaplardan biridir. (III) Ninelerin dünyası, annelerin okuyuşunda ya da anlatısında uyanır. (IV) Çocuk, masal dinlerken her degdigi nesneyi, her değindiği şeyi bir masala çevirir ve birdenbire unutur. (V) Masal, sadece bir çocuk yazını türü, bir düş yaratısı değildir, ço- cuğun iç evrenini aydınlatan, büyülü bir lambadır da. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir olgunun var ettiği karşıt iki durum- dan söz edilmiştir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısı Öykümde yaşamımın bir dönemini (belirli özellikleri olan 3. zaman parçası) çabucak geçtim oysa canlılığını anila- rimda yeniden yaratabilsem bunun üzerinde durmayı II (önem vermek, ilgilenmek) ne kadar isterdim. Ancak bu dönemi canlandıran (gözle görülür hâle getirmek) ve ye- III niden canlandırabilecek olan renk solmuş (kaybolmaya IV yüz tutmak) içimde. Bu geçmiş zaman bana şimdi ne kadar da değişmiş (farklılaşmak, dönüşmek) olarak gö- V rünüyor bilemezsiniz. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı ayraç () içinde verilen açıklamayla uyuşma- maktadır? A) B) 11 C) III D) IV EV

11. "Taşra" dendi mi zihnimde farklı düşünceler, yüreğimde farklı duygular uyanır. Sözgelimi aklım erdi ereli içimde taşıdığım, öznesi civa gibi sürekli yer değiştiren, tam H uzanıp yakalayacağımı sanırken sabun köpüğü misali patlayıveren bir tür sebepsiz hasret duygusudur o. Ço- III ğu zaman yüreğime saplanan sabit bir yumrudur. İs- tanbul'un en merkezî yerlerinde yaşamasına rağmen, IV Haydarpaşa'dan kalkan ve memlekete giden trenin yü- reğinde tarifsiz acılar bıraktığı sirenidir. V Bu parçadaki numaralanmış sözlerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) 1. B) II. C) IN. DIM E) V. TÜRKÇE TESTİ

9. Popüler kültürün yeni ürünü bazı eleştirmenler, genç yazarla- S- 8 rin rüzgâr gelecek delikleri tıkayarak (sakıncalı taraflara karşı 1 önlem alarak) şiir yazmasına sebep oluyor. Bu da şiirin güç- lü imgelerden, farklı metaforlardan (yöntemlerden) yoksun II olması anlamına geliyor. Ortaya çağını yansıtmayan (yaşa- nilan dönemden izler taşımayan), kaleme gelmeyen (yazıla- IV bilecek şeylerden olmayan) cümlelerle dolu, birbirinin taklidi şiirler saçılmasına çanak tutuyor (kötü bir şey olmasına yol V açıyor). Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? D) 10 AN Bry My or

B B. TÜRKÇE 32d sy ayrılan kısmına işaretleyiniz. 3ont birisi irmiş anat- inda (3. Konuşma, insana mahsus (özgü) bir davranıştır. v Konuşma denilen şey, esas itibarıyla (genel kurallarıyla) birbirlerinin sözlerine saygı gösteren (değer veren) nen an- bil- insanlar arasında var olan nazik bir alışveriştir. Ken- di fikrini bile bile (bilinçli bir şekilde) sağduyuya karşı IV savunmak (haklı göstermeye çalışmak), hem mantığa V hem de en ilkel nezaket kurallarına karşı gelmektir. Bu parçada numaralandırılmış sözlerden hangisi- nin anlamı parantez ( ) içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? 41 BI Ş- ON JEV r 4. Dünya nüfusunun hızla artması ve doğal kaynakların mori nedeniyle --- zorunlu hâle gelmiştir.

2. Tebessüm ve kahkaha insanın iç dünyasını bedene yansıtan işaretlerdir (imlerdir). Sırıtmadan farklı olan ni gerçek gülümseme, fizyolojik (bedensel) olarak bey- II nin kimyasal yapısını etkiler ve insanın kendini iyi his- setmesine imkân (olasılık) tanır. Gülmek beynin salgi- III ladığı “endorfin" miktarını (ölçüsünü) artırır, bu madde IW kişinin sakinleşmesini ve kendini daha iyi hissetmesi- ni sağlar. Gülümsemenin bedene yaptığı bazı etkiler V (tesirler) şunlardır: Kasları gevşetir, ciğerleri ve kalbi ra- hatlatır ve sıkıntıyı giderir. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı ayraç () içindeki açıklamayla uyuşmamak, tadır? A) I B) 11 du D) NK E) V

4. 2. Sezai karakoç, çağdaşları arasında kültürel birikim ve do- nanım bakımından en zengin (varlıklı) sanatçılardandır. 1 İslam mitolojisine, metafizik ve mistik sese karşı tutumu ve geleneksel (ananevi) unsurlarla ilişkisi; Karakoç'un II şiir coğrafyasını, simge ve imgeler düzeyinde diri (canlı) tutar. Onun şiiri, İslam medeniyetinin tarihsel ve gelenek- sel yapısıyla bütünleşerek yeni bir form (biçim) kazanır. IV Eski ve yeni arasındaki organik bağıntı ve uyum (ahenk), V onun eserlerinde üst bir dilde yeniden kendini ifade ola- nağı bulur. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez ( içinde verilen açıklamayla uyuş- mamaktadık? A) I B) C) III D) IV E) V A 3 BKR-21221205 - TYT Deneme Sınavı

28. Borç vermek kadar istemek de zordur. Ayrıca borç sahibi bilir ki borcunu ödemeden o borcun hem maddi hem manevi sıkıntısından kurtulamaz. Bu yüzden her ne sebep ile olursa olsun borcun ödenmemesi mümkün değildir. Dolayısıyla in- sanların ihtiyaç duymadıkları sürece borçtan uzak durması gerektiği şu atasözüyle nesilden nesile aktarılmıştır: Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki atasözlerinden hangisi getirilemez? A) Evi yanmış ama borç bacadan kaçmış. BT Aç yatmak borç ile karın doyurmaktan yeğdir. @) Borç, yiğidin kamçısıdır. D) Alacağın olsun vereceğin olmasın. E) Bezirgan, ölülerin borcunu dirilere yükletir.

TÜRKÇE DİKKAT: 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrı 1. örtmek: Kaplamak. zor: Güçlükle. bitmek: Sona ermek. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "örtmek, zor, bitmek" sözcükleri belirtilen anlamları karşılayacak şekilde kullanılmıştır? Kapiyi yavaşça örttü, oldukça hâlsiz görünüyordu; bugün de bitti ama yarın daha zor olacak diye geçirdi içinden. B Köşkün bahçesinin her yanında zararlı otlar bitmiş, sarmaşıklar da köşkün duvarlarını örtmüş olduğun- dan içeriye zor girdik. e , Karlar her yeri bir yorgan gibi örtmüştü, yolların bir haftadan önce açılması zor görünüyordu, yiyecekleri ise daha şimdiden bitmişti. Sabah sisinin örttüğü dağın zirvesini zor görüyor, dün başlayan bu güç tırmanışın bitmesini istiyordum. Otobüsün sarsmasıyla uyandığımda gün bitmek üze- reydi, elimde sıkı sıkı tuttuğum ceketi üzerime örtüp yanından geçip gittiğimiz köye baktım, hayat bu köy- de de zor muydu?

4. Kendimi bildim bileli basmakalıp her şeyden nefret ettim, si- radan olan bir şeyin beni mutlu etmesi düşünülemez. seyin beni mutlu etmesi Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Çok okunan yazarların ortak özelliği, her çağın insanına hitap edebilmeleridir. B) Günümüzde pek çok yayınevi, edebî değeri değil; pazar- lanabilecek olanı önemsiyor. C) Özgünlüğü olmayan, bilineni tekrarlayan hiçbir metne, edebî eser diyemem. D) Yazat in tekdüze anlatımı, okuyucu ile eser arasına ister istemez bir mesafe koyuyor. E) Bir eserin klasikler arasına girebilmesi, onun sanatsal bir derinliğe sahip olduğunu gösterir. TYT DENEME - 3

güç: Fizik, düşünce ve ahlak yönünden bir etki yapabil- me veya bir etkiye direnebilme yeteneği; azim. saymak: Herhangi bir şey yerine koymak veya herhan- gi bir şey gözüyle bakmak. birikim: Gözlemler, deneyler sonucu elde edilmiş şeyle- rin bütünü, deneyim. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "güç, saymak, birikim" sözcükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kul- lanılmıştır? A) Genç yazar, kaleminin gücünü, bu işe emek vermiş sa- natçıları sayıp onların birikiminden yararlanmasına borç- luydu. B) Gücü eline geçiren çoğu kişi, kendini vazgeçilmez sayıp geleceğini garanti altına almak adına birikimlerini artır- maya çalışıyor. C) Önceki birikimlerinden güç alarak geleceğe yön vermeye çalışan insanlar, çevresi tarafından da sayılan kişiler olur. D) Babası saydığı o kişinin birikimlerinden yararlanıp ken- dini geliştirmesi, ona her türlü zorlukla mücadele etme gücü vermişti. E) Yalnızca alın teri ve bilek gücüyle böyle bir birikime sahip olması, onun başarılı sayılması için yeterli bir gerekçeydi.

TYT/Türkçe 23. Sezai karakoç, çağdaşları arasında kültürel birikim ve do- nanım bakımından en zengin (varlikli) sanatçılardandir. B B 25. u İslam mitolojisine, metafizik ve mistik sese karşı tutumu ve geleneksel (ananevi) unsurlarla ilişkisi; Karakoç'un II şiir coğrafyasını, simge ve imgeler düzeyinde dici keanli) tutar. Onun şiiri, İslam medeniyetinin tarihsel ve gelenek- sel yapısıyla bütünleşerek yeni bir form (bipim) kazanır. IV Eski ve yeni arasındaki organik bağıntı ve uyum (ahenk), en yang onun eserlerinde üst bir dilde yeniden kendini ifade ola- nağı bulur. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez () içinde verilen açıklamayla uyus- mamaktadır A) B) IL C) III D) IV E) V

şaretleyiniz. 3. Şifa Istemem Balından, insanları, insan ilişkilerini ve âde- moğullarının zaaflarını billur netlikle çözmüş bir Aşik Nesimi Çimen eseridir. Dünyadan göçmeye yüz tutmuş bünyelerin geçiş dönemlerini idrak için bulunmaz nimettir. Olan bitene kızmak ve hâdisata saplanıp kalmak menzilini aşarak her müşkülün başkaca bir hâlli olabileceğini, her düşmanın se- vilecek bir yanının bulunabileceğini ve her dostun, yeninin bir yerinde bir hançer de saklayabileceğini anlama, görme yolunda ilerleyen kişiye güç verir bu yapıt ve bu yolda bir mihenktir o kişi için. Bu cümledeki altı çizili sözleri anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde yoktur? icos zich A) Ingrid Chabbert'in kaleme aldığı Bir Damla Deniz, haya- tin açmazlarına ilişkin reçeteler sunan öyküsü ve anlatı- mindaki etkileyicilik ile okurun kalbine dokunuyor; hem akla hem kalbe seslenen yapıt arayışındaki okurlar için bir ölçüt görevi üstleniyor âdeta. B) Adalet Ağaoğlu'nun en sevdiğim eseri Yüksek Gerilim; gençlik yıllarımda okuduğum, en çetrefil ve zor mesele- leri su içme rahatlığında anlatan üslubu ile bende bitirir bitirmez kaleme sarılıp derin bir öykünme arzusu uyan- dıran ve yetkin olanla olmayanı ayit etmede bana kriter olan yapıtıdır. C) Oğuz Atay; Tutunamayanlar'da, yalnızlık ve yabancılık yaşayan, acı çeken, toplumdan hep kaçan, herhangi bir çevreye tutunamamış entelektüel insanın güçlüklerini, bugün bile kitapseverler için sanatsal haz adına baz all- nabilecek bir yetkinlikle yazmıştır. D) Toplu şiirlerinin ilk iki cildini Bir Gün Mutlaka ve Yaşadık- larımdan Öğrendiğim Bir Şey Var başlıklarıyla yayımla- yan Ataol Behramoğlu; sanat-edebiyat kuramının en grift konuları üstüne bir baş ucu kitabı ve temel niteliğindeki yazılarını Mekanik Gözyaşları başlıklı kitabında topladı. E) Felsefeyi edebiyata sokan İhsan Oktar Anar'ın Puslu Ki- talar Atlası, Kitabu'l-Hiyel ve Efrasiyab Hikâyeleri, zora- ki kurguları ve felsefi söylemleriyle dikkat çeken, hem alanında ilk hem de sonrakiler için de birer kıstas olan romanlarıdır.

2. 1 Dağların kuzey eteğinden aşağı doğru II süzülen Yav akintisi, önüne çıkan her TV şeyi yakıp yoluna devam ediyordu. Bu cümledeki altı çizili sözcüklerden hangisi ilk anlamıyfa kullanılmamış. tır? A) 1. B) II. C) III. D) IV. E) V.

pa 1. Edebî metinlerde günlük dilin sınırları içinde kali- nir. ( ) II. Tartışma, panel, bilgi şöleni, söylev ve münaza- ra gazete çevresinde gelişen öğretici metinler- dir. ( ) III. Ani, gezi yazısı , günlük, mektup, biyografi gibi tür- ler, kişisel yaşamı dile getiren öğretici metinlerdir. IV. Şiirler, coşku ve heyecanı dile getiren sanatsal metinleri oluşturur. (D) V. Tiyatro göstermeye, roman ve hikâye ise anlat- maya dayalı, olay kaynaklı sanatsal metinler arasında yer alır. (D) Yukarıdaki numaralanmış yargıların doğru olan- larına (D), yanlış olanlarına (Y) konulursa sırala- ma aşağıdakilerin hangisi olur? A) (D), (Y), (D), (D), (D) B) (Y), (Y), (D), (D), (DY C) (Y). (1), M. (DY, (D) DI (Y) (Y), (D), X. (D) E) (1) (D), (D), XD) 10. Öğretici metinlerle sanatsal metinlere ilişkin, ici xanlıstır?