Anlam Bakımından Sözcükler Soruları

SINAV 2. Hayatımızı tesadüfler idare eder (yönetir), demek 1 ne kadar yanlıştır ancak hayatımızda tesadüflerin zaman zaman oynadığı önemli rolü görmezlikten gelmek (yokmuş gibi davranmak) II daha da yanlış olur. Özellikle insan topluluklarının yaşayışına etki eden, hayatımızı topyekûn III (bütünüyle) başkalaştıran tesadüfler çok önem- lidir. Örneğin, yüzyıllarca pek çok kişinin başına elma düşmüştür. Fakat yeryüzünde bir yer çekimi kanununun hüküm sürdüğünün (gücünü IV kanıtladığının) meydana çıkması için bir elmanın büyük İngiliz âlimi Newton'ın başına düşmesi icap etmiştir (gerekmiştir). V Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangi- sinin anlamı ayraç () içinde verilen açıklamay- la uyuşmamaktadır? A) 1 B) II C) III D) IV E) V

3. Geçmişten tecrübeyle anın hakkını vererek yaşamak (yaşa- 1 nılan zamanın gereğini bütün olarak yerine getirmek) ve ge- leceğe yol haritası oluşturmak (belirli bir konuda amaca ulaş- II ? mak için yapılması gereken işleri yapmak) tamamen bizim elimizde. Çünkü dün yaşadıklarımız bugünkü hayatımızı be- lirliyor ve bugün yaşadıklarımız da yarını şekillendirecek hiç şüphesiz. O nedenle yaşadıklarımızın kayda geçirilmesi (ilişkili bulunduğu yere not edilmesi) önemli. Çünkü bugün elde et- tiğimiz kazanımların (hedeflerin) çoğunluğu geçmiş dönem- IV lerde yaşanan tecrübelerin (deneyimlerin) özellikle yazıyla ak- V tarılması sayesinde olmuştur. Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı, ayraç içindeki sözün anlamıyla örtüşmemektedir? A)! B) II Shill D) IV EN

Aşağıdaki cümlelerin sonuna uygun noktalama işaretlerini Vah vah, kedicik ağaçta mahsur kalmış( ) Heyecanla hediyelerini açtı( . ) ► Yürüyüş yapmak ister misin() ► Her zaman sağlıklı beslenmeye özen gösteririm (2) Ay, birden karşıma çıkınca çok korktum( - ) ► Dolapta hangi malzemeler eksik( ) Erken yatar, erken kalkarım( ) Tüh, anahtarımı masanın üstünde unuttum() Hayal kurmayı sever misin(?) Bahçede müzik dinleyerek dans ettik( , )

Eup 167 () Doğu Anadolu insanı her zaman kendi öyküsünü kendi yaratır. (11) Ortada kitap yoktur ama anlatı vardır. (III) Deneyimli büyükler, özellikle de yüreği yanık yaşlı kadınlar her an içinizi burkan bir olay bulur, anlatırlar. (IV) Bu anlatılar, kitapsız bir duygu eğitimine sokar sizi. (V) Yüreğinizin ince telleri daha çocuk yaşlarda sizlamaya başlar. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde kişisel düşünceye ver verilmemiştir? C) III D) IV EV

3. Aşağıdakilerin hangisinde "de" bağlacı cümleye küçümseme anlamı katmıştır? A) Kitaplarını belki de okulda unuttun. B) Onun annesi de babası da öğretmendi. C) Masaya bir örtü örttü, üzerine de bir vazo koydu. D) Bu çorak araziyi ekip biçeceğiz de zengin olacağız öyle mi? E) Bana gönderdiği mektubun içine bir de mektup koymuş.

15. Bir kişinin yanılması bütün halkın yanılmasına yol açar ( ) bütün halkın yanılması da sonradan teklerin yanılmasına ( ) Böylece yanlışlık elden ele geliştikçe gelişir ( ) biçimden bi- çime () hâlden hâle girer (20 kadar ki işin en uzağındaki tanık en yakınındakinden daha çok şey bilir. Bu parçada ayraçlarla belirtilen yerlere, aşağıdakilerin hangisinde verilen noktalama işaretleri sırasıyla getiril- melidir? A) (-) (...) 670C.) D)) (...) (;) E) (:) (...) 6/4 BI$)()(30) ( c) (DOHT D$(

6. ---- Yazarın ilk romanıdır. Roman 1908 - 1918 yılları arasın- daki dönemi konu alır. Bu eserde aile hayatıyla ilgili sorunlar, insanımızdaki değişmeler ve toplumsal buhranlar işlenir. - Sosyal yaşamın geniş biçimde anlatıldığı bir romandır. Bu romanda 1908-1911 yılları arasında meydana gelen siyasi olaylar anlatılır. İttihat ve Terakki Partisi çevresinde gelişen olaylarla ilgili gözlemlere yer verilir. + Bu parçadaki boşluklara sırasıyla aşağıdaki eserlerden hangisi getirilmelidir? A) Kiralık Konak - Hüküm Gecesi B Yaban-Nur Baba C) Kiralık Konak - Sodom ve Gomore DX Sodom ve Gomore - Yezidin Kit E) Bugünün Saraylist - Sürgün

23. Çocuklar sanal yaratıkların birbiriyle savaştığı bir | çizgi filmin bağımlısı oldular. Her gün bu üstün güçle- rin yeni maceralarıyla karşı karşıyalar. Yiyeceklerinde bu yaratıklar, oyunlarında bunlar... Habire bu III kahramanları boyuyor, patates gevreklerinden çıkan ve üstünde bu yaratıkların resimlerinin bulunduğu IV kartlarla oyun oynuyorlar. V Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisi hem yapım hem de çekim eki almamıştır? Bun driv E) V

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ağız sözcüğü deyim içinde kullanılmamıştır? A) Son günlerde herkesin ağzına sakız olmuştu. B) Toplantıdakiler başkanin ağzına bakıyordu. C) Yemekler karşısında ağzının suyu aki. D Artkağzıyla kuş tutsa da yaranamaz. B) Yol ağzına gelince arabadan indi. 13. "Bakomak sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangi- mak merindirmek anlamında kullanil-

4)Turgut ertesi sabah çok erken uyandı. Güneşin ilk ışıkları odaya yeni doluyordu. Sıkıntılı rüyalar görmüştü. Neler gördüğünü toparlamaya çalıştı; Selim'le ilgili bir olay hatırlayamadı. Bütün gece uğraşmış olduğu bir konunun rüyasına girmemesi garip geldi ona. "Sersem gibiyim. Biraz daha uyusam." diye düşündü. Tutunamayanlar romanından alınan yukarıdaki bölümden aşağıdakilerin hangisine ulaşılmaz? A) İç çözümleme tekniğinden yararlanılmıştır. B) Anlatıcı III. tekil kişi, bakış açısı da ilahi bakış açısıdır. C) “Toparlama" kelimesi yanlış anlamda kullanılmıştır. D) Noktalı virgül ( ) yanlış kullanılmıştır.

4. Başım her sıkıştığında yanımda olacağınızı düşünmek, hayat yolculuğunda benim güvenle ilerlememi sağlıyor. Bu parçadaki altı çizili sözcüğü anlamca karşılayabi- lecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? Yaptığımız her hareketin izlendiğini varsaymak hare- ket alanımızı sınırlıyor. B) Bu iyi kalpli kız hâlâ bana bir şey oldu mu diye tasa- lanıyor. C) Bazı insanlar hatanın sistemden kaynaklandığını sa- niyor. D kanun adamları her ihtimali hesaba katmayı öğrenir. E) Yakında kostümleri tasarlamaya başlamamız gereke- cek. Dk

8. Günlük tutmak, tarih yazmanın en kolay ve en güvenilir yoludur. Örneğin Bizanslı tarih yazarı Prokopius, gerçekleri anlattığı gün- lükleriyle tarihçilere Bizans'ı çok yakından tanıma olanağı sağla- mıştır. Günlük yazan herkes tarihi yanıltmaya kalktığında kendi- siyle ve tarihle çelişeceğinin farkında olduğundan gerçeklerden ayrılmaz. Bu da günlük yazarının, yazma zamanı ve koşulları bir- birinden farklı olsa da yazdıklarının hepsinin aynı doğruda birleş- mesini sağlar. Bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisine baş- vurulmuştur? A) Betimleme B) Örnekleme c) Öyküleme D) Açıklama CARA E) Tartışma

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zıt anlamlı sözcüklere yer verilmemiştir? A) Bazı idealler o kadar değerlidir ki o yolda mağlup olman bile galibiyet sayılır. By Yılların geçmesine öfkelenme, yapamayaca- ğın şeylerin yapabileceklerini engellemesine izin verme. 5 ) poğduğun zamanları düşündüğünde sen ağ- larken herkesin sevinçle gülüştüğünü hatırla- yacaksın. D) Şairin ilk dönemde yazdığı acemilik şiirleri us- talık şiirleri için merdiven basamaklarıdır. Ayrılığın rıhtımından kalkan kavuşmanın ge- milerine ulaşmalısınız. BENİM HOCAM BENİM BAŞARIM ---- 3. V Hastalığı son safhada olduğu için soluk ala-

1. Başlangıçta bir çeviri dergisi olan Yansıma, yeni yıla pek çok belirleyici niteliğini yitirmiş olarak giriyor. Her şeyden önce Batı edebiyatının ülkemizde tanınmayan önemli yapıtların Türkçeye aktarma gibi bir işlevi yok artık. Daha da önemli si, dergide eleştirel bir ortam oluşturacak içeriklerin yerini her zamanki beylik konular almaya başladı. Roman türü üze rinde kaleme alınan yazılara bolca yer verilmesi ise okur için büyük kazanç, dergi için de yepyeni bir çıkış yoludur. Bu çı kış yolunun, sönük okur sayısını harekete geçirip geçireme yeceğini ise zaman içerisinde göreceğiz. Bu cümledeki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecet bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Edebî değer kavramı, gücünü sadece edebiyattan alım bu kavram, herhangi bir biçimde sosyolojik, tarihsel ve ya bilimsel desteğe gerek duymadan var olur. Edebî değer; insanı anlatma becerisiyle belirginleşir; ir sani anlatmayan bir edebiyat yapıtı yoktur, sanatçı Jac Landon gibi, sıradan bir hayvanı da anlatsanız anlatır duyarlılığı insana aittir. C) Edebî deger kavramı; "estetik"le sınırlı, duyularla ve in gelerle kavranabilen, geçmiş edebî birikimi damıtmi yenilik getiren, ödül almakla veya almamakla niteliği de ğişmeyen şeydir. D) Ödül almış yapıtlara tepki duyan kimi okurlar, aynı z manda ödül almamış yapıtları da okumadığı için aynı k nu üzerinde çelişik yargi taşıdığının farkında değildir. E) Ödül, bir yapıtın edebî değerini değil, sadece satış kamlarını etkiler; böyle bir yapıtın, edebî açıdan ne k zanacağı ne de yitireceği bir değer vardır.

2. Cevaplarınızı, cevap kag 3. 1. Zaman atının üstündeki delikanlı, köşede oturan yaşlı adama: "Hayatı arıyorum." dedi. Yaşlı adam, delikanlıya: "Doğruca devam et!" dedi. "Hemen yolunun üstünde..." Ne kadar gitti bilemedi, ileride bir kadına bir kez daha sordu: "Hayatı arıyorum!" Kadın, artık yaşlanmış olan adama: "Ters yöndesin." dedi. "Geçmişsin, geldiğin yer- deydi..." Adam geriye doğru baktı. Hiçbir şey göre- miyordu. Yukarıdaki hikâyede geçen "zaman atı" ifadesindeki anlam olayı aşağıdakilerden hangisidir? A) Somutlama B) Ad aktarması C) Değinmece D) Eğretileme Güzel benzetme oktrin Yayınları Yeşilırmak Vadisi Harsena Dağı eteklerine kurulan --

S.8) Aşağıdaki cümlelerde (Dolaylama, deyim, yan anlam, terim anlam, zıt anlam, mecaz anlam, güze soyutlama , duyu aktarması “ anlam olaylarından hangileri varsa karşısına yazınız.(10 puan) ( "Kaybetti sandığı saat çantasının gözünden çıktı." "Bu davranışına çok kırıldım." "Bu sene bacasız sanayi gelirleri düştü.” "Sanatçının son yolculuğuna sevenleri de katıldı." "Ahmet, çok yürekli bir arkadaşımızdı." "Yahya Kemal'i sık sık okurum." Babamın dönmesini dört gözle bekliyorum. Sanatçının son oyunu üç perdeden oluşuyor." "Sınavı kazanmak için gece gündüz çalıştı. "Eski arkadaşlarla tatlı tatlı konuştuk." ( ( ( ( ( ( ( luk cekenler ( parası bol olanla retleri ko