Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

18 7. 1. Rozetini Satmayan Aynasız'ı okuduğumda yaşım ilerlemişti. no II. Tehlikeli dönem geçince Serpico'yu hastanenin normal bir odasına gönderdik. III. Serpico, boynunda Türklerin simgesi olan ayyıl- dızı taşıyordu. IV. ABD'de narkotik maddeler alanında eğitim al- maya gelmiş bir polisle tanıştım. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde, Bir sözün benzetme amacı güdülmeksizin kendi an- lamı dışında bir başka söz yerine kullanılmasına ad aktarması (mecazımürsel) denir. açıklamasına uygun kullanım vardır? A) Yalnız III B) Yalnız IV D) II. ve III. C) I. ve II. E) III. ve IV.

6. Aşağıdakilerin hangisinde "kuru" sözcüğünün anla- mıyla kullanımı birbirine uymamaktadır? VERK PUT Anlam A Suyu, nemi olmayan; yaş, nemli karşıtı. Kullanım D) Canlılığını yitirmiş bitki. Geçmek bilmeyen_kuru öksürüğüne rağmen hâlâ B) Etkisi, sonucu olmayan. Kuru vaatlerle oyalıyor bizi yıllardır. E) Katıksız, yanında başka şey olmayan yiyecek. doktora gitmemekte israr ediyordu. es Akıcı olmayan, duygu- Yazarın gözleme dayalı, dan yoksun. histen uzak ve kuru bir anlatımı var. Terk edilmiş köşkün bah- çesi, kuru otlardan geçil- miyordu. Hayırlı olsuna gelen misa- firleri bir kuru çayla gön- dermek olmazdı.

2. Nedim, Betül, Onur, Hale, Melda, Yeşim ve Banu isimli Nedim veyse yedi çocuk; "sade, kakaolu, vanilyalı, çilekli ve limonlu" dondurma çeşitlerinden birini yemiştir. Bununla ilgili Banu bilinenler şunlardır: 13 de Kakoolu Vanilyalı Fileli✓ imentu Çilekli dondurmayı yiyen çocuk yoktur. Nedim Vanilyalı dondurmayı sadece Melda yemiştir. Betcl Nedim, Onur ve Banu'nun yediği dondurmalaOnur Onur ve Yeşim aynı tür dondurmayı yemişlerdir. Meldo Hale farklıdır. Sade dondurmayı bir, limonlu dondurmayı iki kişi yemiştir. Yesim Buna göre aşağıdakilerden hangisi kesinlikle Bonu yanlıştır? A) Hale, sade dondurma yemiştir. X B) Nedim, limonlu dondurma yemişti C) Hale ve Betül, aynı dondurmadan yemişlerdir. D) Onur ve Hale, aynı dondurmadan yemişlerdir. E) Betül ile Yeşim, farklı türde dondurmalardan yemişlerdir.

5. Malzeme bilimi hakkında yürütülecek kapsamlı bir araş- tırma, şüphesiz insanlık tarihi ile birlikte değerlendirilme- lidir. Bu cümle ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) "bilimi" sözcüğünde, eylemden ad yapım eki ve belirt- me durum eki vardır. B) "yürütülecek" sözcüğünün kökü "yürü-" eylemidir. C) "kapsamlı" sözcüğü birden fazla yapım eki almıştır. D) "birlikte" sözcüğü addan ad yapım eki almıştır. E) "değerlendirilmelidir" sözcüğünde birden fazla yapım eki vardır.

Hem ad hem eylem olarak kullanılan ve eylem olarak kullanımıyla ad olarak kullanımı arasında çok yakın anlam bilgisi bulunan köklere ortak kök denir. Böyle bir köke, ada ait çekim ekleri de eylem çekim ekleri de getirilebilir. Aşağıdaki cümlelerde geçen altı çizili sözcüklerden hangisi bu kullanıma uygundur? A) Soyun sopun belli değil mi senin? B) Çukurları biraz derince kaz. C) Sıkıntınız, yüzünüzden okunuyor. D) Salata biraz fazla ekşi olmuş. E) Bahçede gülün her çeşidi var.

iş: Geçim sağlamak için herhangi bir alanda yapılan ça- lışma, meslek. ayırmak: Farklı davranmak, fark gözetmek. yan: İkinci dereceden olan. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "iş, ayırmak, yan" söz- cükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kulla- nılmıştır? 2. . ● Tiyatroyu bir yan uğraş olarak görmemiş, asıl işinden ayırmadan ona mesai harcamış, emeğini bu sanattan hiçbir zaman esirgememiştir. B) Her konuda fikrini aldığı, öz annesinden ayırmadığı yan fikrini ald komşusu Adile teyzenin dışarı işlerini hep o hallederdi. AHOL MI C) Üniversitede yan dal olarak okuduğu ekonomiye daha fazla vakit ayırmaya, bu iş kolunda ilerlemeye karar ver- di. D) İşleri nedeniyle sık sık yanında kaldığı amcasını diğer akrabalarından ayırır, ona kötü söz söylenmesine mü- saade etmezdi. E) Profesyonel bir firma, müşteri ayırmadan her işini özen- le yapmalı; maddi getirisi düşük siparişleri yan kazanç gibi görmemelidir.

eye aha erle ara ke- wen az- leri fle- gin tith efa ürk am zır- an Ş- Ita e BENIM HOCAMI 37.-38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Fatih, bugün Batı ve Doğu dediğimiz dünya- nın ortak noktalarını birleştiren bir hükümdardı. Hep söylediğim gibi ne Rönesans Italya'sında ne Reformlar Almanya'sında böyle hazırlıklı biri görül- mez. Kimse eski Yunanca metin okuyup Venedik elçisiyle kendi dilinde tartışmak, Farsça divan yazmak, Arapça çetin ceviz metinleri okumak kabiliyetine sahip değildi. Evet, Islam dünyasının entelektüel portresi, Fatih Sultan Mehmed'dir. Geride kalanların hepsi sahte çift sütunlu anıt giriş- lerl gibidir. Bir âlemin temsilcisinden söz edilirken. en iyisine bakılır. Mektep kaçkını kasabalıların yorumlarının da bu gibi portrelerin tasvirine giriş- mekten uzak tutulması gerekir. Deneme 9 37. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinil- memiştir? A) Fatih'in Doğu ve Batı noktalarını birleştiren bir sultan olduğuna BY Sultan Fatih'in Istanbul'u nasıl fethettiğine Fatih'in Islam dünyasının entelektüel bir port- resi olduğuna DY Fatih'in yabancı diller konusundaki yetkinliğine EX Fatih'in ne denli hazırlıklı bir kişi olduğuna 38. 1. Herkes konuşur ama herkes düşünerek konuş- maz. II. Yarım okumuş, bildiğini zanneden kişilerden olma hiçbir zaman. III. Insanların ne dedikleriyle çok ilgilenme. Bu parçada geçen "mektep kaçkını kasabalılar" sözüne yukarıdakilerden hangilerl uymaktadır? A) Yalnız I B) Yalnız II DI ve II C) Yalnız III E) II ve III Diner sayfaya geçiniz. ►►► RAN /00 72 67 0 282 654 69 41 No:91/C Muhittin Mh. Salih Omurtak Cd Çorlu/TEKİRDAĞ liderkitabevi@hotmail.com mze KAYA TAŞKIRAN 29 82 42 KİTABEVİ LİDER No 1 er Cd. 05 44

30. Çiçekler içinde gülün yeri ayrıdır, özellikle de kırmızı gülün. Onun görüntüsü, kokusu nasıl etkilemez insanı? Böyle kıymetli bir bitkinin dikenler tarafından özenle korunması gerekir tabii. Onu koparmak için uzanan eller pişman olsun diye vardır o küçük dikenler. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A Somutlaştırma J Ad aktarmasy C) Nicel anlamlı sözcük D)(Deyim aktarması E) enelden özele anlatım

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soyut isim vardır? A) Böyle sabahlarda, daha gün doğmadan, anası yayı- ğın ilk tereyağı topağını ona verirdi. B) Sadece asker ve subaylarla değil cephane, erzak ve hayvanlarla da dolu olan Gülcemal adlı vapur yüzen bir şehir gibi uzaklaşmaya başladı. C) Halının üzerinde bağdaş kurup aklından ertesi gün yapılacakları geçiriyordu. D) Köşeyi dönerken rastladığım bir duvar resmi sanki büyüdüğüm sokağın kuş bakışı bir çizimiydi. EX Odaya, açık pencerelerden dalga dalga sıcak bir rüzgâr giriyor ve yüzlerimize bahçedeki çiçeklerin kokusunu ulaştırıyordu. Samut

İki horoz bir çöplükte ötmez. sığmaz. Tiki karpuz bir koltuğa III. İki at, bir kazığa bağlanmaz. Miki kaptan bir gemiyi batırır. V. İki baş bir kazanda kaynamaz. A) I Yukarıdaki atasözlerinden hangisi anlamca ötekilerden farklıdır? B) II a C) III e D) IV E) V

12. Aşağıda açıklamalarıyla birlikte verilen sözcüklerden hangisinin açıklaması, sözcüğe öznellik katar? A) Cadisüpürgesi : Emeçleri özellikle dal uçlarındaki kabuk altında sıkı bir ağ örerek çekirdekli yemiş ağaçlarının çiçeklenmesine, dolayısıyla meyve verimine engel olan askılı mantar. B) Dadacalık: Savaşa ve toplumsal düzensizliğe karşı başkaldırmadan doğan bir sanat akımı, Dadaizm. C) Ekonometri: Ekonomik olayların açıklanmasında çok sayıda değişkeni göz önüne alarak ve karşılıklı bağlantılar kurarak teorik çalışmaların deneylerle doğrulanmasını sağlayan etkili matematiksel yöntem. D) Enfeksiyon: Organizmada hastalığa yol açan mikrop, virüs, parazit vb. etkenlerin genel veya yerel gelişmesi, yayılması. E) Heyamola: Gemicilerin veya işçilerin birlikte bir şey çekerken "haydi çek, gayret" anlamlarında bir ağızdan yüksek sesle ve makamla söyledikleri söz.

8. Anlatımın iki özelliği, günlük konuşmalarda da yazınsal metin- lerde de önemlidir: ----ve ---- anlatım. Bu özelliklerden birin- cisi dil bilgisi kurallarına uygunluk, ikincisi ise ifadelerin gerek- siz sözlerden arındırılarak verilmesidir. Bu parçada boş bırakılan yerlere, aşağıdakilerin hangisinde verilenlerin sırasıyla getirilmesi uygun olur? A) açık - duru C) etkileyici -duru E) B) yalın - özgün D) özlü - mecazlı akıcı-sürükleyici Oksijen Yayınları

KÇE TESTİ - 115 n kısmına işaretleyiniz. i J 7 endemik- 3. 3115 № A Stoacılara göre insan doğasının birincil ilkesi (temel prensi- bi) toplumsal yarar sağlamak, ikincisi ise bedenin tutkuları- na (güçlü isteklerine) direnmektir. Çünkü ussal (akla uygun) III W ve zihinsel etkinliğin başlıca özelliği, kendine sınırlar (belir- IV ginlikler) koymak ve hiçbir zaman duyuların ya da içgüdüle- rin etkisine yenik düşmemektir. Bunların ikisi de hayvansal doğamıza aittir, akıl ise uşak olmayı değil, egemen (hâkim) V olmayı amaçlar. Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisinin OM anlamı, ayraç içinde verilenle uyuşmamaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V Songubma 4. Sanıyorum ki insanların muhakeme yeteneği yüzyıllar içinde gelişmiştir. Ancak eğitimle, okumakla cahillik ortadan kalk- madığı gibi sorun çözme konusunda da ortadaki sorunun

ÖZEL EGE LİSESİ 26. Özellikleri yönünden hiçbir akım içinde yer almayan şairler var. Bunlar, kendi kuşağından olanların yazdıklarına da benzemeyen bir şiir yazıyorlar. Bir kuşak ya da gruba katılmadıkları için şiirlerinin (1) val. Buntarı yazanlar, bulutsu bir görünuşu kendilerine özgü bu şiirlerle (II) şiirin bir mozaik olduğunu önümüzdeki birkaç yıl içinde gösterecekler. Bu parçadaki altı çizili sözlerle anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir? (A) Özell A) Özellikleri ve sınırları belirgin olmayan - çeşitlilik içeren B) Düş gücüne ağırlık veren - teknik açıdan kusursuz C) Duyguları devindiren - sanat değeri taşıyan D) Belirli konular üzerinde yoğunlaşan - birçok ögesi olan E) Kendinden öncekileri yadsıyan - okur duyarlığına seslenen

S H T D Anlamı verilen sözcük ve sözcük gruplarını bulunuz. Boşluklara uygun harfleri yerleştiriniz. R TM K : Sunmak. Z S T Y S D R J TAL B M KeZa G Y M K J M A K T M : Toplum bilimsel. : İleri evre. : Oluşmak, ortaya çıkmak, meydana çıkmak. : Verileri bir ekran üzerinde elektronik olarak gösteren. : Sosyal olmayan. K: Saygı göstermek, saymak, değer vermek. : Hafifçe yaralamak. : Aynı biçimde. : Başka bir şeyin istemine, gücüne veya yardımına bağlı olan, özgürlüğü, özerkliği olmayan, tabi.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde karşıt kavramlar bir ara- da verilmiştir? A) İlk kitabında sıklıkla görülen yazım hatalarının sonraki kita- bında azalması sevindirici. B) Yağışların etkili olduğu bir ülkede verimsizlik olmaz. C) Kitabı, olumsuz özellikler taşısa da yazarın olumlu bakış açısı okuyucu sarmayı başarıyor. D) Kitabın başlangıcı ne kadar ilginçse bitişi de o derece ilginç kurgulanmış. Kitabın ana kahramanı olan zıt mizaçlı ikizler çok ilginç, birinin beğendiğini diğeri asla beğenmiyor.