Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

aline bırakılmas, ami avlusunda yaşlı adam... al kovanından 11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazı yanlışı yapti- mıştır? A) Her sabah aç karnına bir kaşık keçiboynuzu pekmezi içmek sağlık için çok faydalıymış. B) O akşam yaşananlan, canlı yayın yapan TV kanalı sa- yesinde anbean takip ediyorduk. er ve karşısın- palaimseyen C) Elektrik ustasının tamir sırasında en çok kullandığı alet kargabumuydu. D) Cadde üzerinde açılan kuruyemiş dükkânı sayesinde birçok taze ürüne kavuştuk. isinde ya E) Son yıllarda artan araç sayısıyla şehrimizin trafik so- runu gitgide arttı. EV

35 mes erer 9437 38 1. Bir ince mintanın altında titriyor. I. Ince kirpiklerinin sinede bir yarası var. A Ilk Yan bahçelerden ince bir çocuk sesi geliyor. IV. O delikanlı, ince bir dilden konuşur. 3 V. Uzun, ince bir yoldayım. Bu numaralanmış cümlelerde "ince" sözcüğünün aşağıdaki açıklamalarından hangisi örneklenmemiş. tir? A) Uzunca, sivri E B) Kaba olmayan, nazik, zarif Sy kulağa hafif gelen, tiz Distalik, dikkat isteyen Eykalınlığı az olan ARI

20211102 8. Çok önem verdiğimiz diplomatik konularda beylik laflar etme- si, beklendik bir durum değildi. Bu cümledeki altı çizili sözle anlatılmak istenen ifade aşa- ğıdakilerin hangisinde vardır? A) Almanya'dan gelen heyet, herkesten farklı fikirleriyle dik- kat çekiyordu. B) İlgi çekici yaşam tarzı ile çevresindeki herkesin meraklı bakışlarına maruz kaldı. C) insanlara yüksekten bakan, kibirli sözler eden konuşmacı tepki çekti. DI Basmakalıp bahaneler üreterek bu işten sıyrılmaya çalış- mana karnımız tok. E) Terör saldırıları karşısında, ortak bir düşüncede hareket etmeliyiz.

chebraio 3. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde mecazlı bir söyleyiş yoktur? 1050 Tubabe Ay Baba koruk yer, oğlun dişi kamaşır. B) Ağaca çıkan keçinin, dala bakan oğlağı olur. Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste. Dost dostun eyerlenmiş atıdır. E) Yuvarlanan taş yosun tutmaz. Doba

Salıncakta göklere savrulan, lunaparkta oradan oraya ko- şuşturan, bir uçurtmanın ipine sımsıkı tutunan, kumsalda kumdan kaleler yapan bir büyük gördüğünüzde şaşırmayın lütfen. İçindeki sese kulak veren bir büyüğün aslında arzu- sudur çocukluk yapmak. Çocuklaşmak, içindeki çocuğun sesine kulak vermek, kendini bir anda çocuklar gibi özgür hissetmek ne zaman olursa olsun tarifsiz bir mutluluktur. Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz? AT Çocukluk, özlemi daima duyulan bir dönemdir. B) Ne yaşamış olursa olsun çocukluğunu özler insan. Çocukluğun değerini bilmeyenler, büyüdüklerinde ço- cukluk yaparlar. D) Büyükler fırsat bulduklarında kendilerini çocukça davra- nışlara bırakırlar.

2. Sanatçı, gelenekten --- sonra uyurgezer bir halde topluma karışmalı ve ayağa kalkamayacağını düşündüğü anda, dile sarılıp ---- diye tabir ettiğimiz "o tepe'ye çıkarak kendine has Üslubunu yakalamalıdır. Bu cümlede boş bırakılan yerlere, düşüncenin akışına göre, aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) uzaklaştıktan / topallayarak / son B) beslendikten / düşe kalka / zirve C)) koptuktan / sürünerek / doruk D) faydalandıktan / ağır aksak / başarı E) gövdelendikten / bata çika / sanat

14 I YGS 11. (1) Şefkat, benim gözümde sanırım bir insanda bulunabilecek en önemli nitelik. (11) Cesaretten de, yiğitlikten de cömertlikten de önemli ben- ce. (III) En önemlisiyse çevrenizdeki dünyayı işıl işıl gözlerle izlemek. (IV) Çünkü en büyük sırlar, onları her zaman en olmadık yerlerde arayanlarla çözüme ulaşır. (Y) Oyun oynarsa- niz hayat daha eğlenceli olur ve unutulmama- lıdır ki büyüye inanmayanlar onu bulamazlar. (VI) Hayat, bir şeye ilgi duyuyorsam tam hiz üstüne gitmem gerektiğini öğretti bana. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi, altrçizit söze anlamea en yakındır? A) 1. B) I. C) III. D) IV) E) VI. 2014 / YGS

19. 1. Dünyanın en uzun hüznü yağıyor Yorgun ve yenilmiş insanlığımızın üstüne II. Kar yağıyor ve sen gidiyorsun Ağlar gibi yürüyerek gidiyorsun Belki bulmaya gidiyorsun kaybettiğimiz O insan ve tabiat çağını III. Dön bana ve dinle Kuşlar uçuşuyor içimde IV. Loş bir keman solosu gibi Kuşların uçuştuğunu içimde Dön bana ve dinle Duy beni ve dinle V. Denizler boğuşuyor içimde Erdem Bayazıt'ın "Kar Altında Hüzün Denemesi" şii- rinden alınan bu dizelerden hangilerinde yalın bir anlatım söz konusudur? A) I ve III B) I ve v C) II ve IV D) II ve III E) III ve IV

9. Kandilli yüzerken uykularda Mehtabı sürükledik sularda. Bir yoldu parıldayan, gümüşten, CI Gittik bahis açmadık dönüşten. IV V Yukarıdaki dizelerdeki numaralanmış sözcüklerden hangilerinin kökü, sesteş kök değildir? A) I ve II B) II ve III C) II ve v D) III ve IV EYIII ve V 64

2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı - Sosyal Bilimle 2. 1. Sanat, bilhassa sevgili yârim edebiyat suya sabuna dokunur. Cevaplar sunmaktan ziyade sorular sorar ve sordurur. Deli fişektir , kabina sığmaz. Coşkuludur, durulmaz. Köprüler kurar zihinler ve gönüller arasında. Birbirine selam dahi vermeyen, bir ekmeği bölüşmeyen kesimler arasındaki yanlış anlamaları, ön yargıları azaltır. İnsanları birbirine yakınlaştırır. Sanat ve edebiyat olmazsa daha da bölünür toplumlar, hırçınlaşır gündelik hayat. Ayaza keser rüzgâr. Sanata ve edebiyata ayrılan alan daraldıkça tazeliğini ve gençliğini yitirir bir memleket; kuru bir dal gibi katı, gergin, kırılmaya hazır uzanır boşlukta. Bu parçada altı çizili sözün yerine aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) Başı taşa değmek B) Baltayı taşa vurmak C) Alfama taşı yapmak D) Her taşın altından çıkmak E) Elini taşın altına koymak +

Paradoks Paragraf Deneme 8 n buy 15. Tarihin 14. insana mak, benim için hep, yaşamimin en b amaçlarından biri olageldi. Ben kendi alarm olan psikiyatri dalinda mesleki yazılar, nesien yazıyorum. Bu çalışmalar yalnızca teki anlamda değil, yaz anlamında da rli oldu. Okurlar, anlattıklarımda bir kis bicimi kitaplar olar aula meslek başarı buluyordu. Aralardaki kuru teorilere katlanıyorlardı, zira hemen bir sonraki amac Roma renki saylada bir öyko bekliyordu onları. Bu bakımdan ben kendimi, hem bir psikiyatrist hem de birou olarak görüyorum. Dolayısıyla her iki alandada okumalarım ve etkilenmelerim oldu. Ama dan hemen bütün hücrelerin asında bulunan ve besin maddeleri ve enerji üreten organelerdir. Hücre karlano hucrenin enerji ihtiyac trlidir. Bir hücrede bir kaç yüz bulunabileceği gibi birkaç bin de bulunabilir. Bu organellerin we şekli değişkenlik gösterir. Bunlar mikron çapında küresel yapılar i gibi, bir mikron çapında ipliksi de olabilirler. Bu sözcük mitos (iplik" ve "khondrion een türetilen bir kelimedir. Boyutlar 5 mikron arasında değişiklik lir. Mitokondri, oval şekilden çubuk değişik biçimlerde karşımıza condri, oksijeni kullanarak nerji elde eder. Mitokondri büyük bir organel olarak çıkabilir birden fazla sayıdadır. si hücrenin enerji ihtiyacına göre çok büyük, felsefi yazarlardan... Tolstoy, Misir bure kulla pale Rön pers vel Em gel ge yü Dostoyevski, Sartre, Camus, Kafka, Cervantes beni en çok ilgilendiren yazarlar oldu. Günümüzdeyse bütün kitaplarını okuduğum Kundera'yı çok beğeniyorum. Paul Auster da çok iyi bir yazar. İçinde felsefi unsur olan kitapları bulmaya çalışıyorum. Trendeki hanim kimin öldürdüğü üstüne yazılmış bir kitaptansa daha derin soruları irdeleyen kitapları yeğliyorum. Gerilim romanları beni hiç ilgilendirmiyor. Bazen bilim kurgu türünü seviyorum zira bilim kurgu insanlığın geleceği üstüne, bin yıl sonra nerede olacağımız konusunda düşünceler geliştirmek için bir zemin oluşturabiliyor. gc 19 ta he a Sterebilir. Özellikle kas ve sinir Oksek enerji ihtiyaç duyulan Har çok olabilir. Örneğin Derinde sayılan 2500 Okondri hücre içerisinde bilme özelliğine sahiptir. onlari sirasinda monomer e ve inorganik besinlere Bu sözler asağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? retine emitokondrinin asil islevi hangisidir? uğu bejçin enerji üretmek da niyalışverişi yapmak We fonuşmesini sağlamak bbik saldırılara karşı korumak nüp ağalmasını sağlamak A) Sizce iyi bir öykücü gibi özelliklere sahip olmalıdır? B) Psikiyatri dalinda maslekroyküler yazmaya hasil karar verdiniz? (C) Yazarken en çok hangj yazarlar ve kitaplardan etkileniyorsunuz? İçinde felsefe unsymanın yer aldığı öykülerinize eleştirmenler nasıl bakıyor? E) Büyük yazarları okumanın özgünlüğünüze gölge düşürdügünü düşünüyor musunuz? 84 20 Paradoks Paragraf

19'uncu yüzyıl, çetin roman savaşlarıyla ünlüdür. Başlangıç- ta Rus edebiyatı prenslerinin evlerinde verilen edebî davet- lerde, ardından Fransız saraylarında, ingiliz şatolarında, Ital- yan kalelerinde roman; erişilmez, üzerine toz kondurulmaz ve herkesin ulaşamayacağı anlaşılmaz bir kaliba dökülür. Hele ki 20'nci yüzyılın yeni klasiklerinin döneminde, roman bir grup azınlığın elindedir artık. Romanın biricikliğinin bir edebiyat oligarşisinin tekeline bırakılması ile birlikte bu an- layış zirveye ulaşır. Artık roman; anlattığı halkın, yoksullu- ğun, çaresizliğin ve yalnızlığın romanı değildir. Onu üreten sanatçı özel, anlayan da deha olarak kabul edilmektedir. Okur, sadece okurdur artık hatta 20'nci yüzyılın ikinci yarı- sıyla kitle iletişim araçlarının ürettiği reklam-müşteri ilişkisi içinde bir alıcıdan fazlası değildir. 37. Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabi- lir? A) Romancılar arasındaki derin tartışmalar roman türünün gelişimini yavaşlatmıştır. B) Romancıların halktan kopması, insanların romandan uzaklaşmasına yol açmıştır. C) Ünlü sanatçıların sadece romana odaklanması nitelikli ürünler verilmesini sağlamıştır. D) Romanlarının anlaşılmadığını düşünen yazarlar, okurla- ni önemsizleştirmeye çalışmıştır. E) Tarihin bir evresinde roman sanatı, herkesin ulaşama- yacağı bir yerde konumlandırılmıştır.

2. Yaşar Bey her zaman kendi vücudu ile meşguldü. Kendinde sürekli bir rahatsızlık, hastalık olduğu düşüncesine kapılmıştı. Yaşar Bey, bir kelime ile söylemek gerekirse kendi gözünün önünde olan bir adamdı. Bilhassa ihtiyatsız bir doktorun bir gün ona, onda hakiki bir kalp hastalığı olabileceğini söylediğinden beri bu telaş artmıştı. Bu parçadaki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Size verilen görevlerle ilgili olarak sorumsuz ve ilgisiz olmanız kabul edilemez bir durum. B) Babasını görünce suçu ortaya çıkacak diye telaşlanmış, eli ayağına dolanmıştı. C) Ürünleri teslim ederken yeterli özeni göstermediği için bazı ürünler zarar görmüş. D) Yaşlandıkça kontrolünü kaybeden huysuz ve aksi bir insana dönmüştü. E) İbrahim Bey işle ilgili konularda ileriyi düşünerek ölçülü davranmayı bir türlü beceremiyordu.

fdd YAYINLARI 6. 0 Yolculuk ağır aksak, düşe kalka sürüyor hatta sürü- nüyor diyebilirim. (II) Hüzünlü bir çift göz koltuğun ara- sindan saatlerce beni seyrediyor. (III) Yola çıkmamızın üzerinden neredeyse yarım gün geçti, otobüste herkes, otobüs başta olmak üzere yorulmaya başladı. (IV) Yoku- şa girerken duyduğumuz seslerin yerini yokuş dikleştikçe piston, yay, çeliğin çeliğe vurulması gibi anlamsız sesler alıyor. (M) İnişe geçtiğimizde ise dizginlerinden kurtulmuş bir at gibi şaha kalkıyor otobüs. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, kullanılan ikilemeler cümleye "zorlukla" anlamı katmıştır. B) In cümlede, ad aktarmasına yer verilmiştir. C) 14. cümlede, kişileştirme sanatı yapılmıştır. D) IV. cümlede, bir olayın gerçekleşmesi koşula bağlan- mıştır. V E) V. cümlede, bir kavram, benzetme yoluyla anlatılmış- tır.

AKADEMIK DESTEK eha 10. Hayat, acaba ne anlam ifade ediyor?" sorusunu kendi kendine sorarak insanoğlu hayatın ona ifa- de ettiği anlamı, kendine göre bulmaya çalışabilir. Hayatın amacı, kişinin kendi değerinin farkına var- ması, kendini gerçekleştirmesi ve bu arada başka- larının gelişmesine de yardımcı olmasıdır. İşte bu nedenledir ki her insan, hayatın anlamını, görün- meyen harflerle yazılan kendi vicdanında aramall- dir. Bu parçada altı çizili sözlerle anlatılmak iste- nenler arasında aşağıdakilerden hangisi yok- tur? A) Çevresindeki insanlardan beklentilerini yüksek tutmak B) İç dünyasına yönelip bireysel farklılıklarının önemine varmak C) Edindiği tecrübeleri çevresindekilerle paylaş- mak Det D) Yaşadıklarını kendi çerçevesinden değerlen- dirmek E) Yasamin ifade ettiği anlamı iç dünyamızda ara- mak

smına işaretleyiniz. 3. Gayret ve hüner işi olan sanatın, kendine ait hususi- yetleri, ifade vasıtaları vardır. Meram bu vasıtalarla anlatılır. Zira etki olmadan arka plana, dolayısıyla zihnin ürünü sanata ulaşmak mümkün değildir. insanı heyecanlandırıp ruhunu coşturan edebiyat da resim, mimari, heykeltıraş, musiki gibi alt başlık- lardan biridir. Bu parçadaki altı çizili sözü anlamca karşlaya- bilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? + A) Güzelin peşinde koşan sanat, insana bambaşka bir bakış açısı kazandırır. B) İzahlar farklı olsa da sanatçının, bilinçaltını bo- şaltmak için duygularına sarıldığını biliriz. C) Kişinin tasarılarını mükemmel bir şekilde yaza- bilmesi için çok iyi düşünüp çok iyi psikolojik tah- liller yapması lazım. D) Usta yazarlar, kendi ruhunu dinlerken diğer in- sanları ihmal etmez. E) Sanatçılar isteklerini tam olarak ifade edebilmek için yer yer somutlaştırmalara başvurmak zo- runda kalır.