Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler Soruları

5. Test strey Universite 1. "Geçmek" sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde "bir duruma uğramak" anlamında kullanılmıştır? A) Tünelden geçip hep beraber sahile indik. B) Paradan geçtik, canımızı kurtarsak yeter. CYBizden geçti artık, bu tarlalarla sen ilgileneceksin. D) Birçok kişi virüsün kimden geçtiğini bile bilmiyor. EXYeni elemanlar muayeneden geçip işe başladılar. S 3. D d ya

çe ile ilgili toplam 40 soru vardır. evap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. in bir kral ararlar ve kendilerine en uygun arg olduğuna karar verirler ancak kuşların tehlikeli bir yolculuğa çıkmaları gerekir. kü birçok değişim içerir, bunların bazısı eğişimlerdir. akılan yerlere sırasıyla ngisi getirilmelidir? tuhaftır -zorludur -haz vericidir lamaz geliktir 3. Etrafımızda gördüğümüz her şey doğaya (dış varlıkların tümüne), sonradan (zamanla) edindiklerimizse kültüre karşılık gelir. İnsanoğlu bilincin (şuuraltının) ve milyonlarca yıl boyunca doğuştan gelen ve sonradan edinilen arasında ||| kurduğu (var ettiği) ilişkinin, yani olayların doğal akışın IV (geçip gidişini, sürmesini) altüst eden kültürün bir ürünüdür. Ekoloji, yaşam seviyesini yükseltmek ve ilerlemekle aynı anlamı taşır. Bu parçada numaralanmış sözcüklerden hangisi, parantez içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? A) I B) II C) III D) V E) V sonra kurulan Haliç

8. İkinci Yenicilerin etkisinde kalarak soyut şiirler yazdı. A) B) Halk türkülerinden ve deyişlerinden yararlanarak kendi şiir evrenini kurdu. Kasaba şiiriyle ödül alarak edebiyat dünyasında ismini duyurdu. Yukarıda bazı özellikleri verilen sanatçı aşağıdakilerden hangisidir? Can Yücel İsmet Özel C) Refik Durbaş D) Süreyya Berfe E) Gülten Akın

2. Genç kızların dokunaklı hayatlarını melodram kolaycılığına düşmeden öyküleştiren ve "Parasız Yatılı", "Benim Sinemalarım" adlı hikâye kitaplarının yazarı olan Füruzan, Türk öykücülüğünde yol açıcı bir öncü olmayı başarmış, öykülere imza atmıştır. Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilirse sözü edilen öykülerin farklı bir niteliği belirtilmiş olur? A) eskimeyecek B) güncel C) kalıcı D) zamana direnebilecek E) unutulmayacak LİMİT

6. 1. Pek çoğumuz tekstil ürünlerinin sadece koyun yününden elde edildiğini düşünürüz. II. Keçilerin ve develerin de lifleri bükülerek iplik haline getirilir ve tekstil endüstrisinde kullanılır. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) Keçi ve deve liflerinden iplik üretilip tekstil sanayisinde kullanılmasına rağmen pek çoğumuz tekstil ürünlerinde yalnızca koyun yünü kullanıldığını sanıyoruz. B) Keçilerin ve develerin liflerinin iplik malzemesi olarak tekstil sanayisinde çok az tercih edilmesi nedeniyle genellikle yünün sadece koyundan üretildiğini düşünüyoruz. C) Yaygın olarak yünün yalnızca koyundan üretildiğini düşünsek de keçiler ve develerden elde edilen liflerin geçmişten bugüne tekstil Ürünlerinde kullanıldığını biliyoruz. D) Tekstil sanayisinde keçi ve develerden elde edilen yünler de kullanılmasına karşın birçoğumuz iplik gibi ürünlerin yalnızca koyundan üretildiğini zannediyoruz. E) Birçoğumuz, keçilerin ve develerin liflerinin de iplik malzemesi olarak tekstil endüstrisinde kullanıldığını göz ardı ediyor ve yünün yalnızca koyundan üretildiğine inanıyoruz.

6. Aşağıdakilerden hangisinde soyut anlamlı bir isme yer verilmemiştir? A) Korkunun ecele faydası yoktur. B) Sesin geldiği yöne bakıp ürktü. GDAdalete değil de kanuna uyuyoruz. D) Kimse, bütün düşlerini gerçekleştiremez. E) Bir fikre, benim olduğu için değil insanın olduğu için saygı duymalıyım. vel tuyor stamas 9.

Hudsõe Ansan aklı, içinde taşlar ve hayaletler bulunan sihirli bir küre gibi düşünülürse ön yargılar, yanlış soyutlamalar ve genellemeler, temelsiz kabuller ve hurafeler insan düşüncesine engel olan, yıkılması gereken putlar olarak görülür. imave emnue 1012 pred Bu parçada somutlaştıran kavramlar aşa- ğıdakilerin hangisinde bir arada verilmiş- tir? 9. genellemeler - ön yargılar - hurafeler B) hayaletler - soyutlamalar - putlar C) insan aklı - kabuller - taşlar D) soyutlamalar - putlar - kabuller E) putlar - taşlar - hayaletler

Mehmet Ali'nin anası enikonu topallıyor. Salih Ağa'nın oğullarından biri kamburdur. Bekir Çavuş'un kızı Zehra kördür. (...) Bunlardan başka, köyün iki meczubu, bir cücesi vardır. purŞimdi, düşünün, bu illet ve sakatlık yuvasında ben nasıl kendimi gösterebilirim? Bu parçadaki sözcüklerle ilgili olarak aşa- mğıdaki yargılardan hangisi yanlıştır? A) "enikonu" sözcüğü, "iyiden iyiye" ikileme- sinin eş anlamlısı olarak kullanılmıştır. 2 B) "kamburdur" ve "kördür" sözcükleri, ger- çek anlamlarıyla kullanılmıştır C) "bir" sözcüğü, nicelik bildirmek için kulla- nılmıştır. D "düşünün" sözcüğü, cümleye "varsayım" anlamı katmaktadır. X "illet" ve "sakatlık" sözcükleri, yakın an- lamlı sözcüklerdir. Ağac vas iken očil:

"Durulmuştuk" kavramında kapalı bir bilge- lik ve rintlik iması var. Yaşlılığın durulmuş- luğu,----- şeklinde bir pasiflik hâli değildir. Yaşamımıza yön veren şeyler, ideallerimiz, hele hele duygularımız yaşlılıkta tamamen olmasa da bir ölçüde nötralize oluyor. Kendi- mize, yani ideallerimize ve duygularımıza karşı daha ----, daha özgür olabiliyoruz. Kendi ya- şamınıza daha bilgece, daha bir rint tavrıyla bakabiliyoruz. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıda- kilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) kendi derdine düşmek-ön yargısız sonthssu ununu elemek, eleğini asmak- tafrasız C) elini ayağını çekmek- vurdumduymaz D) kabuğuna çekilmek-ölçüsüz E) ayakları suya ermek- serinkanlı

2. Yalnız başıma demir parmaklıklı kapıdan içe- riye girerdim, dokuzuncu hariciye koğuşuna doğru ağaçların bile sıhhatine imrenerek yü- rürdüm, camlı kapıların garip bir beyazlıkla gözlerime vuran ve içimde korku ile karışarak yuvarlanan parıltıları arasında o dehlize girer- IV dim ve yalnız başıma bir köşeye ilişirdim, kı- mıldamazdım, susardım, beklerdim, korkudan büzülürdüm, rengimin uçtuğunu hissederdim. Bu cümledeki numaralanmış sözcüklerden hangisi gerçek anlamı dışında (mecaz an- lamıyla) kullanılmıştır? A) IB) II PIII D) IV V

5. Dili doğru ve güzel konuşmak dilcilerin işidir, diyenler bir yükü omuzlarından atmış olmanın verdiği rahatlıkla sözcük- lerin kaşını gözünü parçalıyorlar. Dilin düşüncenin aynası olduğunu akla bile getirmiyorlar, sonra da düşüncelerinin anlaşılmamasından yakınıyorlar. Artık bunların şikâyetleri kabak tadı vermeye başladı. Ben onlara aynalarının üstün- deki tozu, kiri silmelerini salık veriyorum. Yukarıdaki parçada altı çizili sözlerin anlamını içeren bir söze aşağıdakilerden hangisinde yer verilmemiştir?. A) Toplumun değerlerini yaşatmayı istiyoruz ama aydınım diyen birçok kişi, sorumluluktan kaçınıyor. B) Sosyal medyanın kullanımı arttıkça dili doğru kullanma- yanların sayısı, çığ gibi büyüyor. C) Hesaba katmadığımız ve basit bir ayrıntı olarak gördüğü- müz bazı şeyler, hayatımızraitüst edebiliyor. D) Futbol konuşmalarının uzayıp gitmesi, beni usandırmaya başlamıştı ki Orhan Bey, asıl konuya girdi. E) Beni en çok eleştiren dostlarım, zamanı geldiğinde benim için en büyük özveride bulundular.

şlar arını tak unu sa- dil ve anlamlandınlarak-yaratmanın başlamaktır EX özümsenerek-yaşatmanın-çağırmaktır 8. Aşağıdaki yargılardan hangisi kanıtlanabilirlik açısın- dan diğerlerinden farklıdır? A) Kahve, 15. yüzyılda Arabistan'ın Yemen bölgesinde; 16. yüzyıla gelindiğinde ise İran, Mısın Suriye ve Tür- kiye'de yetiştirilmeye başlanmıştı. B) Osmanlı Dönemi'ndeki gösterişli kahvehaneler; belki de halkın kışkırtıldığı, dedikoduların üretildiği, memnu- niyetsizliklerin sıklıkla ifade edildiği yerler olarak görü- lüyordu. C) Kahvenin tarihçesi; Etiyopyalı bir sığırtmacın, güttüğü keçilerin bir meyveyi yedikten sonra canlanmalarını fark etmesiyle başlar. D) Osmanlı İmparatorluğu Yemen'e doğru genişledikçe Osmanlılar kahveyle tanışmışlar. E) İlk kahvehane, 1550 yılında İstanbul'da açılmış ve kısa sürede kahvehaneler, insanların bir araya gele- rek kahve içtikleri mekânlar durumuna gelmiş.

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "edinilmiş bilgileri kendi malı durumuna getirmek anlamında bir sözcük kullanılmıştır? A) Edebiyat bize bizi tanıtmakla kalmaz, kendi dar çerçe- vemizi kırarak bizleri aralıksız olarak dışarıya taşırır. Konuşması; kişinin toplum durumunu, çevreye bakışı- nı, eğitim-öğretim durumunu dile tirir. C) Halkı ve halk sanatlarını özümsemek, onu kaynak ola- rak görmek Türk edebiyatının olmazsa olmazlarından- dır. Sözcükler; uygarlığın gelişmesini, yaşamasını, çağ- dan çağa taşınmasını sağlayan dil varlıklarıdır. Gidilen, varılan yer neresi olursa olsun hatıralar bazen bir pranga, bazen de gül demeti kıvamında kişiyi tut- sak eder.

7. Aşağıdakilerden hangisinde "görmek" sözcüğü- nün anlamı ile kullanımı birbirine uymamaktadır? anlam A) Göz yardımıyla bir şe- yin varlığını algılamak B) Bir şeye erişmek C) Çok değer vermek D) Sahne olmak E) Yüzü bir yöne doğru olmak kullanım Sokağın başında garip bir karaltı gördüm. Sonunda cebimiz para görecekti. Padişahın gözü yalnız onu görüyordu. Bu ülke birçok ayaklan- ma gördü. Düşmanın hamlesini erkenden görmüştü.

18. (1) Sağlığın temellerinin atıldığı ilk yaşlarda anne sü- tüyle beslenme, büyüme ve gelişim açısından büyük önem taşımaktadır. (II) Son yıllarda sağlık uzmanları süt çocuğuna anne sütü verilmesinin gereğine dikkat- leri çekmeye çalışırlarken bazı annelerin özellikle em- zirmeden kaçmaları da dikkat çeken diğer bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. (III) Anne sütünün en önemli özelliklerinden birisi, her annenin çocuğunun durumuna, yaşına uygun bir değişim göstermesidir. (IV) Bu nedenle annelerin ve babaların bu konuda bilinçlendirilmeleri gerekir. (V) İnsan organizmasının düzenli çalışması, farklı besin ögelerinin birlikte tüketil- mesi ile olanaklıdır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın akışını bozmaktadır? A) I BY11 (a) D) IV

ne la 10. Denemeci çırçıplak ortaya uğrasın demiyorum. 1 ne lüzumu- Dostlarımıza her şeyimizi söylemenin var, üstelik bizim her diyeceğimizi dinlemek isterler mi bakalım? Ama deneme "ben"in ülkesidir; ben 11 demekten çekinen, her görgüsüne, ister istemez benliğinden bir parça kattığını kabul etmeyen kişi ||| denemeciliğe özenmesin. Denemeci büyük- lenmeyecektir ama bir insanoğlu olduğu için, IV insanoğullarından biri olduğu için kendinin de bir değeri olduğuna inanacak, en geçici düşünce- lerini, duygularını bildirmekten korkmayacaktır. Denemeci, Montaigne gibi, Hazlitt, Lamb gibi asıl denemeci, okurlarına açılabilen kişidir. V Bu parçadaki numaralanmış sözler aşağıdaki- lerden hangisinde yanlış açıklanmıştır? A) 1. söz: Bütün sırlarını olduğu gibi söylemek B) II. söz: Gözetmek, korumak C) III. söz: Yorum yapmak, kişisel duygu ve dü- şüncelerine de yer vermek D) IV. söz: Büyüklük taslamak, kibirlenmek E) V. söz: Sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını söyle- mek