Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Anlatım Biçimleri Soruları

11. Charles Dickens denince akla ilk gelen eserlerden
biri olan David Copperfield'in, Viktorya Çağı'na
fazlasıyla ödün verdiği, derinlikten yoksun bir
roman olduğu söylenmiştir.
A) Yazarının olgunluk döneminde yazıldığı için Davi
Copperfield çok okunmuştur.
B) Charles Dickens, yaşadığı çağı romanında
acımasızca yargıladığı için dikkatleri üzerine
çekmiştir.
C) David Copperfield, roman tekniği konusundaki
başarısı yaygın olarak bilinen bir yapıttır.
D) Charles Dickens'ın David Copperfield adlı roman
kimi yönleriyle eleştirilere maruz kalmıştır.
E) Charles Dickens'in romanlarında Viktorya Çağı,
olayların geçtiği temel zamandır.
1₁
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
11. Charles Dickens denince akla ilk gelen eserlerden biri olan David Copperfield'in, Viktorya Çağı'na fazlasıyla ödün verdiği, derinlikten yoksun bir roman olduğu söylenmiştir. A) Yazarının olgunluk döneminde yazıldığı için Davi Copperfield çok okunmuştur. B) Charles Dickens, yaşadığı çağı romanında acımasızca yargıladığı için dikkatleri üzerine çekmiştir. C) David Copperfield, roman tekniği konusundaki başarısı yaygın olarak bilinen bir yapıttır. D) Charles Dickens'ın David Copperfield adlı roman kimi yönleriyle eleştirilere maruz kalmıştır. E) Charles Dickens'in romanlarında Viktorya Çağı, olayların geçtiği temel zamandır. 1₁
32. Yeni Dergi'nin geçen sayılarından birinde Edip Can-
sever için akılcı bir şair deyimini kullanmıştım. Bu
yargıyı kimileri çok karanlık buldu. Melih Cevdet
de akılcı bir şair dediler, aralarında herhangi bir
ayrım yok mu? Bu soruyu şöyle yanıtlayabilirim:
Cansever'in şiiri kuruşu, elde edişi akılcı bir yöntem-
le yapılmaktadır. Yani Cansever, yönteminde akılcı-
Zdır.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde du-
rulmuştur?
A) Edip Cansever'in, akılcı bir şair olup olmadığı
B Melih Cevdet'e akılcı bir şair denip denemeyeceği
C) Akılcı bir yöntemle şiir yazılıp yazılmayacağı
D) Şiirde üslûbun öneminin ne olduğu
E Edip Cansever'in şiirlerinde niçin akılcı yöntem-
leri kullandığı
BAŞAT TYT TÜRKÇE DENEME (4
12
C
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
32. Yeni Dergi'nin geçen sayılarından birinde Edip Can- sever için akılcı bir şair deyimini kullanmıştım. Bu yargıyı kimileri çok karanlık buldu. Melih Cevdet de akılcı bir şair dediler, aralarında herhangi bir ayrım yok mu? Bu soruyu şöyle yanıtlayabilirim: Cansever'in şiiri kuruşu, elde edişi akılcı bir yöntem- le yapılmaktadır. Yani Cansever, yönteminde akılcı- Zdır. Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde du- rulmuştur? A) Edip Cansever'in, akılcı bir şair olup olmadığı B Melih Cevdet'e akılcı bir şair denip denemeyeceği C) Akılcı bir yöntemle şiir yazılıp yazılmayacağı D) Şiirde üslûbun öneminin ne olduğu E Edip Cansever'in şiirlerinde niçin akılcı yöntem- leri kullandığı BAŞAT TYT TÜRKÇE DENEME (4 12 C
Şiirimizde şimdi yeni bir eğilim başladı. Bir iki yıldır dilin
daha iç, daha derin imkânlarıyla baş başayız. Genç şairler
yalnız folklor gibi kesin klişelere değil, daha hafif kalıplara
bile sırtlarını çevirdiler. Kelimeler bizde de yerlerinden yarı
yarıya koparılıyor, anlamlarından saptırılıyor, yeni anlamlar
yükleniyor kelimelere. Böylece bir kavramın değişik görün-
tü ya da izlenimleri elde edilerek yeni imajlara, yeni misrala-
ra varılmak isteniyor.
Aşağıdakilerden hangisi Cemal Süreya'nın bu parçada-
ki sözlerine örnek bir dil özelliğine sahiptir?
A) Aysel git başımdan ben sana göre değilim
Ölümüm birden olacak seziyorum
B) Beni bir dağ başında böyle yapayalnız kodular
Rüzgârlara, kuşlara, bulutlara yakın
C) Anlayayım: kimlermiş dost sandıklarım
Muhabbetlerini kıskandıklarım
D) Şarkıları delindiler sokaklarında
Ve çarşambaları ırmakta boğulup gittiler hep
Çamaşırların üstünde uzanan bulutlar
E) Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Şiirimizde şimdi yeni bir eğilim başladı. Bir iki yıldır dilin daha iç, daha derin imkânlarıyla baş başayız. Genç şairler yalnız folklor gibi kesin klişelere değil, daha hafif kalıplara bile sırtlarını çevirdiler. Kelimeler bizde de yerlerinden yarı yarıya koparılıyor, anlamlarından saptırılıyor, yeni anlamlar yükleniyor kelimelere. Böylece bir kavramın değişik görün- tü ya da izlenimleri elde edilerek yeni imajlara, yeni misrala- ra varılmak isteniyor. Aşağıdakilerden hangisi Cemal Süreya'nın bu parçada- ki sözlerine örnek bir dil özelliğine sahiptir? A) Aysel git başımdan ben sana göre değilim Ölümüm birden olacak seziyorum B) Beni bir dağ başında böyle yapayalnız kodular Rüzgârlara, kuşlara, bulutlara yakın C) Anlayayım: kimlermiş dost sandıklarım Muhabbetlerini kıskandıklarım D) Şarkıları delindiler sokaklarında Ve çarşambaları ırmakta boğulup gittiler hep Çamaşırların üstünde uzanan bulutlar E) Memleket isterim Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun Kuşların çiçeklerin diyarı olsun
21. Nesir ve dram türlerinde çeviri, bütün güçlüklerine
rağmen yine de mümkündür. Şiirin "tercüme edile-
bilirliği" ise tartışma konusudur. Benn şöyle der bu
konuda: "Tablolar, heykeller, sanatlar, senfoniler ev-
renseldir ama şiirler asla." Gerçekten de şiirde keli-
meler meram anlatma aracı değil, ifadelerin ta ken-
disi olduğuna göre, şiiri tercüme etmek onu öldür-
mek demektir. Kelimelerin çağrışım gücüne, yarattı-
ği imaja, ahenk özelliğine vb. dayanan şiiri tercüme
ederken yalnızca anlamı vermek, hiçbir şey yapma-
mak demektir.
B
-dükkânı-
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi vurgulan-
maktadır?
A) Geçmiş yıllardan beri en sevilen sanat türü şiir
olmuştur.
B) Şiir, asla tam bir çevirisi yapılamayacak özel bir
türdür.
C) Şiir düzyazıya göre yazılması daha güç bir tür-
dür.
D Toplumlar arası edebî eser tercümesi güzel bir
kültür alışverişidir.
E) Slir bir düşünce iletme aracı değil, ifadelerin ta
kendisidir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
21. Nesir ve dram türlerinde çeviri, bütün güçlüklerine rağmen yine de mümkündür. Şiirin "tercüme edile- bilirliği" ise tartışma konusudur. Benn şöyle der bu konuda: "Tablolar, heykeller, sanatlar, senfoniler ev- renseldir ama şiirler asla." Gerçekten de şiirde keli- meler meram anlatma aracı değil, ifadelerin ta ken- disi olduğuna göre, şiiri tercüme etmek onu öldür- mek demektir. Kelimelerin çağrışım gücüne, yarattı- ği imaja, ahenk özelliğine vb. dayanan şiiri tercüme ederken yalnızca anlamı vermek, hiçbir şey yapma- mak demektir. B -dükkânı- Bu parçada aşağıdakilerden hangisi vurgulan- maktadır? A) Geçmiş yıllardan beri en sevilen sanat türü şiir olmuştur. B) Şiir, asla tam bir çevirisi yapılamayacak özel bir türdür. C) Şiir düzyazıya göre yazılması daha güç bir tür- dür. D Toplumlar arası edebî eser tercümesi güzel bir kültür alışverişidir. E) Slir bir düşünce iletme aracı değil, ifadelerin ta kendisidir.
11.Şiir, başka bir dile istef çevrilsin ister çevrilmesin,
bir şair başka memleketlerin şairleri gibi düşün-
meye, onların usullerini kullanmaya kalktı mı ken-
di imkânlarının başka hiçbir suretle genişletilemeye-
cek bir şekilde genişlediğini görüyor.
A
5
Bu cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Yeteneğinin artmasını isteyen bir şair farklı dil-
lerden şiir çevirileri yapmayı denemelidir.
B) Bir şiir illa başka bir dile çevrilecek diye bir kural
yoktur.
C) Bir dilden başka bir dile çeviri yapacaksanız her
iki dili de çok iyi bilmek zorundasınızdır.
D) Kendi kültüründen ve dilinden başka bir sanat-
çının eserini çevirmek, çevirenin ufkunu büyük
oranda genişletir. +
EX Şiir çevirisi zorlu bir iştir ve bunu yapabilen üstün
bir yeteneğe, zekâya sahiptir.
Diğer Sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
11.Şiir, başka bir dile istef çevrilsin ister çevrilmesin, bir şair başka memleketlerin şairleri gibi düşün- meye, onların usullerini kullanmaya kalktı mı ken- di imkânlarının başka hiçbir suretle genişletilemeye- cek bir şekilde genişlediğini görüyor. A 5 Bu cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Yeteneğinin artmasını isteyen bir şair farklı dil- lerden şiir çevirileri yapmayı denemelidir. B) Bir şiir illa başka bir dile çevrilecek diye bir kural yoktur. C) Bir dilden başka bir dile çeviri yapacaksanız her iki dili de çok iyi bilmek zorundasınızdır. D) Kendi kültüründen ve dilinden başka bir sanat- çının eserini çevirmek, çevirenin ufkunu büyük oranda genişletir. + EX Şiir çevirisi zorlu bir iştir ve bunu yapabilen üstün bir yeteneğe, zekâya sahiptir. Diğer Sayfaya geçiniz.
2.
Malherbe'ye göre şiir; esin ürünü olmalı, bireysel
duyguları ön plana almamalı, bellli kurallara göre
kaleme alınmalı, aklın süzgecinden geçirilmeli, herkese
seslenebilecek gerçeği esas almalı, konu-biçim-dil
unsurları arasında bir denge kurulmalıdır.
Aşağıdaki edebî akımlardan hangisi Malherbe'nin
bu görüşlerini yansıtır?
A) Klasisizm
A
B) Romantizm
D) Natüralizm
C) Realizm
E) Sembolizm
parragma
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
2. Malherbe'ye göre şiir; esin ürünü olmalı, bireysel duyguları ön plana almamalı, bellli kurallara göre kaleme alınmalı, aklın süzgecinden geçirilmeli, herkese seslenebilecek gerçeği esas almalı, konu-biçim-dil unsurları arasında bir denge kurulmalıdır. Aşağıdaki edebî akımlardan hangisi Malherbe'nin bu görüşlerini yansıtır? A) Klasisizm A B) Romantizm D) Natüralizm C) Realizm E) Sembolizm parragma
DUMAN
UBE
B
Hangi deneme sınavı serisinin kaçıncı denemesini
çözüyorsanız lütfen yukarı yazınız.
Türkçe
(1)
27. Gazeteci:
DİKKAT!
Cevapladığınız sınavın kitapçık türünü
hangi oturum olduğunu ve
ilaili alans
1110
-
EME ADI
Yönetmen:
(11)
--==
SINAV NO
Öncelikle kafamda, düşündüğüm filmle ilgili projeyi
geliştirmeye çalışırım. Proje geliştikçe filmde rol alacak
karakterler yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlar. Ben de
bu karakterlere uygun oyuncu arayışına her şey netleş-
tikten sonra girişirim.
Gazeteci:
Yönetmen:
B
B
Aslında her insan, ne yaparsa yapsın çevresinden,
yaşadığı hayattan bağımsız değildir. O çevreye göre
davranışları, yaşamları gelişir. Çevremizdeki ya da ha-
yatımızdaki kişilerin başından geçen olaylardan etki-
lenmemek mümkün mü? Çünkü fikir oradan geliyor,
yaşadığın hayattan, çevrenden. Filmimdeki karakterler
de oradan hayat buluyor.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi getirilmelidir?
A) I. Hangi projeler sizin ilginizi daha çok çekmektedir?
II. Çevrenizdeki insanlara filmlerinizde rol vermeyi
hiç düşündünüz mü?
D) I.
28. Mayalar, Orta Am
ki verimli topraklar
mışlardır. Ekonom
gelişmiş olan bu r
maktaydı. İnşa ett
piramitlerden anla
natta gelişmiş bir
nellikle dini ve id
deniyet, matema
gelişme gösterm
olan Mayalar, A
yaşamış ve XVI
kaldırılmıştır.
Bu parçada M
sine değinilm
B) I.
Filme seçtiğiniz karakterleri nasıl belirliyorsunuz?
II. Filmdeki karakterlerle çevrenizdeki ya da yaşamı-
nızdaki insanlar arasında bir ilişkiden söz etmek
mümkün müdür?
C) I. Geliştirdiğiniz projede kendinize verdiğiniz bir rol
oldu mu hiç?
II.
Yaşadığınız çevre sizi proje ve karakter seçi-
minde hiç etkiledi mi?
Her karakter için ince eleyip sık dokuduğunuz du-
rumlar oluştu mu?
II. Sizce belli bir seviyeye gelmenizde yaşadığınız
çevre etkili oldu mu?
E) I. Kendinizi karakter seçmede başarılı bulduğunuz
oldu mu hiç?
II. Siz filmlerinizde çevrenizi mi yansıtırsınız beyaz
perdeye?
A) Amerikan
B) Tarımsal
C) Şehirlerin
D) Diğer tak
larına
E) En parla
29. Okuma,
türe erişm
başlarda
kaçıran
karşımız
bir mutl
luluk nit
manlar
keyif ve
Bu pa
bilir?
A) O
şi
B) B
C)
D)
E)
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
DUMAN UBE B Hangi deneme sınavı serisinin kaçıncı denemesini çözüyorsanız lütfen yukarı yazınız. Türkçe (1) 27. Gazeteci: DİKKAT! Cevapladığınız sınavın kitapçık türünü hangi oturum olduğunu ve ilaili alans 1110 - EME ADI Yönetmen: (11) --== SINAV NO Öncelikle kafamda, düşündüğüm filmle ilgili projeyi geliştirmeye çalışırım. Proje geliştikçe filmde rol alacak karakterler yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlar. Ben de bu karakterlere uygun oyuncu arayışına her şey netleş- tikten sonra girişirim. Gazeteci: Yönetmen: B B Aslında her insan, ne yaparsa yapsın çevresinden, yaşadığı hayattan bağımsız değildir. O çevreye göre davranışları, yaşamları gelişir. Çevremizdeki ya da ha- yatımızdaki kişilerin başından geçen olaylardan etki- lenmemek mümkün mü? Çünkü fikir oradan geliyor, yaşadığın hayattan, çevrenden. Filmimdeki karakterler de oradan hayat buluyor. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) I. Hangi projeler sizin ilginizi daha çok çekmektedir? II. Çevrenizdeki insanlara filmlerinizde rol vermeyi hiç düşündünüz mü? D) I. 28. Mayalar, Orta Am ki verimli topraklar mışlardır. Ekonom gelişmiş olan bu r maktaydı. İnşa ett piramitlerden anla natta gelişmiş bir nellikle dini ve id deniyet, matema gelişme gösterm olan Mayalar, A yaşamış ve XVI kaldırılmıştır. Bu parçada M sine değinilm B) I. Filme seçtiğiniz karakterleri nasıl belirliyorsunuz? II. Filmdeki karakterlerle çevrenizdeki ya da yaşamı- nızdaki insanlar arasında bir ilişkiden söz etmek mümkün müdür? C) I. Geliştirdiğiniz projede kendinize verdiğiniz bir rol oldu mu hiç? II. Yaşadığınız çevre sizi proje ve karakter seçi- minde hiç etkiledi mi? Her karakter için ince eleyip sık dokuduğunuz du- rumlar oluştu mu? II. Sizce belli bir seviyeye gelmenizde yaşadığınız çevre etkili oldu mu? E) I. Kendinizi karakter seçmede başarılı bulduğunuz oldu mu hiç? II. Siz filmlerinizde çevrenizi mi yansıtırsınız beyaz perdeye? A) Amerikan B) Tarımsal C) Şehirlerin D) Diğer tak larına E) En parla 29. Okuma, türe erişm başlarda kaçıran karşımız bir mutl luluk nit manlar keyif ve Bu pa bilir? A) O şi B) B C) D) E)
51
T
re
de
n-
L
A
u?
bu
rin
na
Cek
esi
V.
GS)
1. Salep üretimi için yapılan orkide toplayıcı-
lığında kullanılan yöntemler acı faturaları
ortaya çıkarmaktadır.
L. Türkiye'de de orkidelerin korunmasıyla
ilgili girişimler yapılmıştır.
8.5
III Olkemizde orkide sayısının azalması bir
yana, bazı türler, uzun aramalara rağmen
artık bulunamamaktadır.
IV. Orkideler Avrupa'da koruma altına alın-
mış bitkilerdir.
V. Ancak bu girişimlere rağmen Türkiye'de
her yıl 120 milyon orkide, salep yapımı
için toplanmaktadır.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler an-
lamlı bir bütün oluşturacak biçimde si-
ralandığında hangisi baştan dördüncü
olur?
A) I.
3
70
B) C) III. D) IV. E) V.
(2015-YGS)
10 Yıl Tüm Dersler
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
51 T re de n- L A u? bu rin na Cek esi V. GS) 1. Salep üretimi için yapılan orkide toplayıcı- lığında kullanılan yöntemler acı faturaları ortaya çıkarmaktadır. L. Türkiye'de de orkidelerin korunmasıyla ilgili girişimler yapılmıştır. 8.5 III Olkemizde orkide sayısının azalması bir yana, bazı türler, uzun aramalara rağmen artık bulunamamaktadır. IV. Orkideler Avrupa'da koruma altına alın- mış bitkilerdir. V. Ancak bu girişimlere rağmen Türkiye'de her yıl 120 milyon orkide, salep yapımı için toplanmaktadır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler an- lamlı bir bütün oluşturacak biçimde si- ralandığında hangisi baştan dördüncü olur? A) I. 3 70 B) C) III. D) IV. E) V. (2015-YGS) 10 Yıl Tüm Dersler
OKUL
IL/İLÇE
- TEMEL YETERLİLİK TESTİ (TYT)
-ALAN YETERLİLİK TESTİ (AYT)
B
ilgili alana mutlaka işaretleyiniz.
9786259527541
NASIL
KODLANIR?
6690826 216000
DOĞRU
B
♡
YANLIS
B
24. Her insanın düzenli ve dengeli beslenmeye ihtiyacı var-
dır. Düzenli ve dengeli beslenme; büyümek, gelişmek,
sağlığı korumak ve vücudun ihtiyacı olan besin içerikle-
rini yeterli miktarda, uygun zamanlarda almaktır. Besin
içerikleri protein, karbonhidrat, yağ, vitamin, mineral ve
sudan oluşmaktadır. Bu besin içeriklerinden vücudun
ihtiyacından daha az alınması yetersiz beslenmeye ne-
den olur. Gereğinden fazla tüketilmesi ise vücutta yağ
olarak toplanmasına neden olacağından doğru bir bes-
lenme alışkanlığı olarak görülmemektedir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy-
lenebilir?
A) Bir besin bazı insanlara iyi gelirken bazılarına ise ra-
hatsızlık verebilir.
B) Zamanında kazandırılmayan beslenme alışkanlığını
bireye sonradan kazandırmak çok zordur.
C) Her bireyin kendi sağlık sorunlarına göre beslenmesi
elzemdir.
D) Bir besinin az tüketilmesi kadar çok tüketilmesi de in-
sana zarar verir.
E) Kimi insanlar protein, karbonhidrat ağırlıklı; kimileri
de vitamin ve mineral ağırlıklı beslenir.
26. Hayatımız yoğur
çok şikâyetçi olc
günün 24 saat c
işlerinizi yoluna
tiniz mi ya da ya
zamanınız yok
mi? Evet, bunla
cek olan şeyle
büyük etkisini
Bu parçada
vurgulanma
A) Değerinir
B) Her insar
C) Az olduğ
D) iş yoğun
E) Fedakâ
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
OKUL IL/İLÇE - TEMEL YETERLİLİK TESTİ (TYT) -ALAN YETERLİLİK TESTİ (AYT) B ilgili alana mutlaka işaretleyiniz. 9786259527541 NASIL KODLANIR? 6690826 216000 DOĞRU B ♡ YANLIS B 24. Her insanın düzenli ve dengeli beslenmeye ihtiyacı var- dır. Düzenli ve dengeli beslenme; büyümek, gelişmek, sağlığı korumak ve vücudun ihtiyacı olan besin içerikle- rini yeterli miktarda, uygun zamanlarda almaktır. Besin içerikleri protein, karbonhidrat, yağ, vitamin, mineral ve sudan oluşmaktadır. Bu besin içeriklerinden vücudun ihtiyacından daha az alınması yetersiz beslenmeye ne- den olur. Gereğinden fazla tüketilmesi ise vücutta yağ olarak toplanmasına neden olacağından doğru bir bes- lenme alışkanlığı olarak görülmemektedir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) Bir besin bazı insanlara iyi gelirken bazılarına ise ra- hatsızlık verebilir. B) Zamanında kazandırılmayan beslenme alışkanlığını bireye sonradan kazandırmak çok zordur. C) Her bireyin kendi sağlık sorunlarına göre beslenmesi elzemdir. D) Bir besinin az tüketilmesi kadar çok tüketilmesi de in- sana zarar verir. E) Kimi insanlar protein, karbonhidrat ağırlıklı; kimileri de vitamin ve mineral ağırlıklı beslenir. 26. Hayatımız yoğur çok şikâyetçi olc günün 24 saat c işlerinizi yoluna tiniz mi ya da ya zamanınız yok mi? Evet, bunla cek olan şeyle büyük etkisini Bu parçada vurgulanma A) Değerinir B) Her insar C) Az olduğ D) iş yoğun E) Fedakâ
DENEME 06
27. Bugün "Noel Baba" olarak bilinen Aziz Nikolaos MS 4. yy.
da açar dünyaya gözlerini. Hayatının ilk yıllarıyla ilgili fazla
bir şey bilinmez ama varlıklı bir tüccarın oğlu olduğu
söylenir. Küçükken üzerine yıkılan bir kilise inşaatından
sağ çıkmasının önemli bir işaret olarak yorumlandığı kabul
edilir. Nikolaos'un, gençliğinde Kudüs'e gittiği ve ardından
Hristiyanlar için oldukça önemli sayılan İznik Konseyi'ne
katıldığı da rivayet edilir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Nesnel yargı
B)
B) Öngörü
C) Kapitlanmamış bilgi
D) Genel kabul
E) Doğaüstü yorum
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
DENEME 06 27. Bugün "Noel Baba" olarak bilinen Aziz Nikolaos MS 4. yy. da açar dünyaya gözlerini. Hayatının ilk yıllarıyla ilgili fazla bir şey bilinmez ama varlıklı bir tüccarın oğlu olduğu söylenir. Küçükken üzerine yıkılan bir kilise inşaatından sağ çıkmasının önemli bir işaret olarak yorumlandığı kabul edilir. Nikolaos'un, gençliğinde Kudüs'e gittiği ve ardından Hristiyanlar için oldukça önemli sayılan İznik Konseyi'ne katıldığı da rivayet edilir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Nesnel yargı B) B) Öngörü C) Kapitlanmamış bilgi D) Genel kabul E) Doğaüstü yorum
21. Doğduğumuz günden beri her an tanık olduğumuz
doğal olayları öyle kanıksarız ki olayların perde
arkasında söz sahibi olan doğa yasalarını irdelemek
çoğu insanın aklına gelmez. (I) Buna en güzel örnek yer
çekimidir. (II) "Sofie'nin Dünyası"nda vurgulandığı gibi,
kahvaltı masasındaki bir bebek, annesi mutfak
tezgâhında arkası dönük çalışırken babasının havalanıp
uçtuğunu görse bakışlarındaki şaşkınlıkta bir artış
olmaz. (III) Çünkü zaten her şey o bebek için acayiptir,
yenidir ve ilginçtir. (IV) Çünkü o güne kadar yer
çekimine aykırı davranan hiçbir şey görmemiştir.
(V) İşte yer çekimi bu kadar benimsediğimiz bir doğa
olayıdır.
Bu parçada numaralanmış yerlerden hangisine
düşüncenin akışına göre "Ancak anne arkasını dönüp
de kocasını havada görürse şaşkınlıktan çığlık
atacaktır." cümlesi getirilmelidir?
B) II
A) I
D) IV
E) V
23.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
21. Doğduğumuz günden beri her an tanık olduğumuz doğal olayları öyle kanıksarız ki olayların perde arkasında söz sahibi olan doğa yasalarını irdelemek çoğu insanın aklına gelmez. (I) Buna en güzel örnek yer çekimidir. (II) "Sofie'nin Dünyası"nda vurgulandığı gibi, kahvaltı masasındaki bir bebek, annesi mutfak tezgâhında arkası dönük çalışırken babasının havalanıp uçtuğunu görse bakışlarındaki şaşkınlıkta bir artış olmaz. (III) Çünkü zaten her şey o bebek için acayiptir, yenidir ve ilginçtir. (IV) Çünkü o güne kadar yer çekimine aykırı davranan hiçbir şey görmemiştir. (V) İşte yer çekimi bu kadar benimsediğimiz bir doğa olayıdır. Bu parçada numaralanmış yerlerden hangisine düşüncenin akışına göre "Ancak anne arkasını dönüp de kocasını havada görürse şaşkınlıktan çığlık atacaktır." cümlesi getirilmelidir? B) II A) I D) IV E) V 23.
& neden
Omat sor
☆B
TYT - Türkçe
27. Öykü, yapısı gereği artık ille de bir karakterde
yoğunlaşmıyor. Bir damla gözyaşı, sallanan bir mendil,
acı bir vapur çığlığı sadece ve sadece bunlar onun
konusu olabilir. Bu nedenle karakter bir başına onun
için önemli değildir. Ama kuşkusuz bütün bunlardan,
öykünün insanı dışladığı sonucu çıkarılamaz. Çünkü
öykü tam da burada, duyan, hisseden, kavrayan insani
bir düzlemde var olabiliyor; anlam kazanabiliyor.
Değilse insani durumları sorgulamayan, bizi rahatsız
etmeyen, bir teklifi ve sunumu olmayan insansız bir
öykünün ne anlamı olabilir ki? Öyküde zaten bu yüzden
hikâye anlatıcısına ihtiyaç duyuyoruz:
----
Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden
hangisiyle sürdürülebilir?
A
A) Unutulmaz öykü karakterleri olduğu için
B) Duygu aktarımını başarıyla gerçekleştirdiği için
C) Kendi hikâyemize bakmamıza imkân verdiği için
D) Yaşamsal fonksiyonları barındırdığı için
E) Bize yeni bir yaşam teklif ettiği için
28. İngiltere'nin
Kelvin, 1895
geleceği yol
daha ağır u
demişti. Ra
ve sizin yas
kazanama
YAYINLARI
LİMİTY
eğitim pro
1948'de
tavadaki b
açıklamış
66
Bu parç
insa
saye
Tek
alar
ing
ülk
D Te
al:
E Te
Ö
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
& neden Omat sor ☆B TYT - Türkçe 27. Öykü, yapısı gereği artık ille de bir karakterde yoğunlaşmıyor. Bir damla gözyaşı, sallanan bir mendil, acı bir vapur çığlığı sadece ve sadece bunlar onun konusu olabilir. Bu nedenle karakter bir başına onun için önemli değildir. Ama kuşkusuz bütün bunlardan, öykünün insanı dışladığı sonucu çıkarılamaz. Çünkü öykü tam da burada, duyan, hisseden, kavrayan insani bir düzlemde var olabiliyor; anlam kazanabiliyor. Değilse insani durumları sorgulamayan, bizi rahatsız etmeyen, bir teklifi ve sunumu olmayan insansız bir öykünün ne anlamı olabilir ki? Öyküde zaten bu yüzden hikâye anlatıcısına ihtiyaç duyuyoruz: ---- Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle sürdürülebilir? A A) Unutulmaz öykü karakterleri olduğu için B) Duygu aktarımını başarıyla gerçekleştirdiği için C) Kendi hikâyemize bakmamıza imkân verdiği için D) Yaşamsal fonksiyonları barındırdığı için E) Bize yeni bir yaşam teklif ettiği için 28. İngiltere'nin Kelvin, 1895 geleceği yol daha ağır u demişti. Ra ve sizin yas kazanama YAYINLARI LİMİTY eğitim pro 1948'de tavadaki b açıklamış 66 Bu parç insa saye Tek alar ing ülk D Te al: E Te Ö
20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kuru bir anlatım
söz konusu değildir?
A "Erzurum Yolculuğu” esnasında Puşkin'in karşı-
laştığı bilge bir Türk paşası, bir şairle karşılaşmış
olmasını hayra yorar; çünkü bir şair ona göre
dervişin kardeşidir.
B) İlk kez Sümerlerde rastlanan mitolojik tanrılar,
eski Yunan başta olmak üzere Hint, Çin, İran ve
daha birçok ulusun felsefi düşüncesinin ön adımı
olmuştur.
C) O porselen mağazasına giren bir fil gibi, vitrinden
hayran hayran seyrettiğim o muhteşem heykel-
leri deviriyor, çiğniyor, parçalıyordu.
D) Latince'de defne yaprağı anlamındaki Lauri söz-
cüğüyle aynı kökten gelen bir adı vardı Petrarca'
nın özlemini çektiği aşkı Laura'nın.
E) Uygarlık, kendisinden başkasını anlamak iste-
mek, anlamaya çalışmak, değer vermek, ona
da kendisi gibi ve kendisi kadar yaşama hakkı
vermeye çalışmak olarak da tanımlanabilir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kuru bir anlatım söz konusu değildir? A "Erzurum Yolculuğu” esnasında Puşkin'in karşı- laştığı bilge bir Türk paşası, bir şairle karşılaşmış olmasını hayra yorar; çünkü bir şair ona göre dervişin kardeşidir. B) İlk kez Sümerlerde rastlanan mitolojik tanrılar, eski Yunan başta olmak üzere Hint, Çin, İran ve daha birçok ulusun felsefi düşüncesinin ön adımı olmuştur. C) O porselen mağazasına giren bir fil gibi, vitrinden hayran hayran seyrettiğim o muhteşem heykel- leri deviriyor, çiğniyor, parçalıyordu. D) Latince'de defne yaprağı anlamındaki Lauri söz- cüğüyle aynı kökten gelen bir adı vardı Petrarca' nın özlemini çektiği aşkı Laura'nın. E) Uygarlık, kendisinden başkasını anlamak iste- mek, anlamaya çalışmak, değer vermek, ona da kendisi gibi ve kendisi kadar yaşama hakkı vermeye çalışmak olarak da tanımlanabilir.
Ben yazdığım her metinde, cümleleri okurken sese dikkat ederim.
Onunla çok uğraşırım. Bu kadar uzun yazmamın sebebi sanırım
bu. Doğal olarak şiir gerçekten çok zor bir sanat ama ne de of-
sa kısa. Şiirde bunu yapmak bayağı zor bir iştir. Ama şiirle uğraş-
tığım zamanlardan beynime kazınmış o ses daima kulağımdadır
ve bugün bir romanı okurken de o sese çok dikkat ederim. Ve o
sesi duymazsam o romanı sevmem. Sıradan bir anlatıma sahip,
dümdüz bir sesle yazılmış bir roman hiçbir şey ifade etmez bana.
Bence o, iyi çekilmiş film gibi bir şeydir. Bir edebiyat eseri değil-
dir. Bir romanı okuduğum zaman, bir kitabı okuduğum zaman o
sesi hissetmek isterim. Edebiyatın insana verdiği gerçek haz ben-
ce budur. Bir müziği dinlemek gibi... Bu bakımdan şiirle çok kök-
lü bir geçmişim olmasına rağmen belki de saygımdan dolayı şiir
yazamıyorum, yazmıyorum.
Düşüncelerini bu sözlerle açıklayan birinin aşağıdakilerden
hangisini söylemesi beklenemez?
A) Şiirde müzikal etkiyi yansıtmak bu türün kendine özgü yapı-
sından dolayı oldukça güçtür.
B) Roman, anlatılacak hikâyesi olan bir yazarın ellerinde gerçek
sesini ve değerini bulur.
C) Okuduğum bir metne sözcüklerin ritmi eşlik etmiyorsa o me-
tinden keyif alamam.
D) Sanat yapıtının salt gerçekten beslenmiş olması o yapıb ba-
şarılı yapmaya yetmez.
E) Edebiyat yapıtına kimlik kazandıran öge yaratıcısının anlatıma
işlediği ahenktir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
Ben yazdığım her metinde, cümleleri okurken sese dikkat ederim. Onunla çok uğraşırım. Bu kadar uzun yazmamın sebebi sanırım bu. Doğal olarak şiir gerçekten çok zor bir sanat ama ne de of- sa kısa. Şiirde bunu yapmak bayağı zor bir iştir. Ama şiirle uğraş- tığım zamanlardan beynime kazınmış o ses daima kulağımdadır ve bugün bir romanı okurken de o sese çok dikkat ederim. Ve o sesi duymazsam o romanı sevmem. Sıradan bir anlatıma sahip, dümdüz bir sesle yazılmış bir roman hiçbir şey ifade etmez bana. Bence o, iyi çekilmiş film gibi bir şeydir. Bir edebiyat eseri değil- dir. Bir romanı okuduğum zaman, bir kitabı okuduğum zaman o sesi hissetmek isterim. Edebiyatın insana verdiği gerçek haz ben- ce budur. Bir müziği dinlemek gibi... Bu bakımdan şiirle çok kök- lü bir geçmişim olmasına rağmen belki de saygımdan dolayı şiir yazamıyorum, yazmıyorum. Düşüncelerini bu sözlerle açıklayan birinin aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez? A) Şiirde müzikal etkiyi yansıtmak bu türün kendine özgü yapı- sından dolayı oldukça güçtür. B) Roman, anlatılacak hikâyesi olan bir yazarın ellerinde gerçek sesini ve değerini bulur. C) Okuduğum bir metne sözcüklerin ritmi eşlik etmiyorsa o me- tinden keyif alamam. D) Sanat yapıtının salt gerçekten beslenmiş olması o yapıb ba- şarılı yapmaya yetmez. E) Edebiyat yapıtına kimlik kazandıran öge yaratıcısının anlatıma işlediği ahenktir.
5. Göbeklitepe, on bin yıl önce Şanlıurfa'daki Örencik köyü
kırsalında kurulmuş, UNESCO'nun Türkiye'deki koruma
listesinde yer alan tarihî sit alanlarından biridir.
Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Türkiye'den UNESCO koruma listesine ilk kaydedi-
len yer Göbeklitepe'dir.
B) Göbeklitepe UNESCO Dünya Miras Listesi'ne yeni
girmiş tarihî bir sit alanıdır.
C Göbeklitepe on bin yıl boyunca yerleşim alanı olarak
kullanılmıştır.
UNESCO'nun koruma listesinde, Türkiye'den birden
fazla yer bulunmaktadır.
E) Tarihî bir sit alanı olan Göbeklitepe'de kazı çalışma-
ları devam etmektedir.
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
5. Göbeklitepe, on bin yıl önce Şanlıurfa'daki Örencik köyü kırsalında kurulmuş, UNESCO'nun Türkiye'deki koruma listesinde yer alan tarihî sit alanlarından biridir. Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşa- ğıdakilerden hangisidir? A) Türkiye'den UNESCO koruma listesine ilk kaydedi- len yer Göbeklitepe'dir. B) Göbeklitepe UNESCO Dünya Miras Listesi'ne yeni girmiş tarihî bir sit alanıdır. C Göbeklitepe on bin yıl boyunca yerleşim alanı olarak kullanılmıştır. UNESCO'nun koruma listesinde, Türkiye'den birden fazla yer bulunmaktadır. E) Tarihî bir sit alanı olan Göbeklitepe'de kazı çalışma- ları devam etmektedir.
8. Bazı milletlerin az gelişmişliğinin sebepleri incelendiğinde,
insanlarının millî ve çağdaş ihtiyaçlara göre eğitilmemiş ol
duğu görülür. Bugün gelişmiş milletlere baktığımızda onların
gücünün ekonomi, endüstri ve ticaretteki başarılarından çok
eğitilmiş, vasıflı iş gücünden ileri geldiği görülür. Bu nedenle
milletlerin maddi getirisi olan şeylere yatırım yapmaktan ziya
de eğitime yatırım yapması gerekmektedir.
Böyle düşünen bir yazara göre bir milletin gelişmesi aşa-
ğıdakilerden hangisine bağlıdır?
A) Eğitimde yabancılaşmanın önüne geçilmesine
B) Eğitimde sorunların çözülmesine
C) Ekonomik alanda yapılacak devrimlere
D) Sanayileşme hızının yükseltilmesine
E) Eğitimli iş gücünün artırılmasına
Jliain
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
8. Bazı milletlerin az gelişmişliğinin sebepleri incelendiğinde, insanlarının millî ve çağdaş ihtiyaçlara göre eğitilmemiş ol duğu görülür. Bugün gelişmiş milletlere baktığımızda onların gücünün ekonomi, endüstri ve ticaretteki başarılarından çok eğitilmiş, vasıflı iş gücünden ileri geldiği görülür. Bu nedenle milletlerin maddi getirisi olan şeylere yatırım yapmaktan ziya de eğitime yatırım yapması gerekmektedir. Böyle düşünen bir yazara göre bir milletin gelişmesi aşa- ğıdakilerden hangisine bağlıdır? A) Eğitimde yabancılaşmanın önüne geçilmesine B) Eğitimde sorunların çözülmesine C) Ekonomik alanda yapılacak devrimlere D) Sanayileşme hızının yükseltilmesine E) Eğitimli iş gücünün artırılmasına Jliain