Cümlede Söz Konusu Olanlar Soruları

t E) Örneklemeye 7. "Yazarlık yeteneği yiter mi?" Yitiyor, yitebiliyor. Başarılı bir şair bir gün kötü bir şair; bir yazar daha kötü bir yazar hâline gelebiliyor. Hatta bir bakıma eski yazdıklarının okuyucu düzeyini bile artık tutturamayabiliyor. Bunu bir şairin, bir yazarın belli bir zamanda ulaştığı doruk anına artık bir daha ulaşamaması gerçeğiyle karıştırmayalım. mlemeye B) Tartışma Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır? A) Açıklama D) Öyküleme TÜRKÇE / MF / 3 C) Betimleme E) Tanık gösterme B 17

TYT/Türkçe 32. Muhabir: (1) Yazar: -Sim ---- GOSH heb Bu mümkün değil elbette, hele de roman türünün tarihi gelişimini düşünecek olursak. Bildiğiniz gibi pat diye ortaya çıkmıyor roman. Avrupa'da yüzyıllarca anlatılan şövalyelik avihikayeleri, romanslar var, sonra bir gün Cervantes diye bir yazar gelip bu romanslarla alay ediyor, orada anlatılanları gerçekçi bir zemine oturtuyor, eleştiriyor; işte böyle doğu- yor roman. Sonrakiler de hep Cervantes'in açtığı yoldan ilerliyor. Özetle, önceki kuşaklarla etkileşime girilmeden roman da yazılamaz. Muhabir: (11) Yazar: - Sanıyorum bu konuda verilebilecek tek bir isim var- dır: Halit Ziya. Onun devrine kadar yazılanlar Karagöz hikâyelerini andıran, kalıplar çevresinde yazılmış metinler. Yani yazarın bir mesajı var, ona göre mekânını seçiyor, belirliyor karakterlerini ve onları istediği sonuca ulaşınca- ya dek kaleminde oynatıyor. Ama Halit Ziya, döneminin Fransız romanını tanıyor; kendi memleketindeki yazarların (BV eksiklerinin de farkında. lamin Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? og snud teints jeivez CAX A Eserlerinizi kaleme alırken geleneksel ögelerden ve diğer eserlerden bağımsız bir roman yazabilirim iddia- sinda mısınız?sub gede (II) Türk romanında bireyselliğin serüveni sizce hangi yazarla hangi dönemde başlıyor, kim çığır açmayı ba- şarmış bu anlamda? A 33. Bir iş B)) Türk romanının hangi dönemde Batılı türevlerini ya- kaladığını söyleyebilir misiniz? hney 18 (II) Toplumcu roman çığırının günümüzde önemini kay- betmiş olmasını hangi sebeplere bağlıyorsunuz? CXI) Dünya edebiyatının ilk romanı kabul edilen Don Kişot hakkındaki görüşleriniz neler? (II) Türk romanının en dikkat çeken yazarı olarak kimi gösterebilirsiniz? başka Farkl çözül ve ba soru nede tecri DI) Şövalye hikâyeleri olarak bilinen romansların, roma- nın kaynağı olduğuna inanıyor musunuz? (II) Servetifünun Dönemi romancıları arasında gelenek- sel oyunlarla ilgilenenler olmuş mudur? EX(1) Romanlarınızı yazarken hayatını anlamlandırmaya çalışan bireyleri mi anlatıyorsunuz? (II) Sizce modern Türk romanının, oluşum sürecinde en çok karşılaştığı zorluk nedir? nen açık ken yer An kite BL le E 3

5 C) Özne - yer tamlayıcısı - yüklem D) Yer tamlayıcısı - Özne - belirtili nesne - yüklem E) Özne - yer tamlayıcısı - zarf tümleci - yüklem montre N ĐOÀN B 17. (1) Lens dendiğinde birçok insanın aklına renkli lensler geliyor. (II) Kontak lens konusunda toplum olarak bilgi ek- sikliğimiz olduğu kesin. (III) Lensler istediğimiz göz rengini seçtiğimiz bir unsur olarak algılansa da lenslerin temel işlevi göz rahatsızlıklarını ortadan kaldırmaya yardımcı de olmaktır.(IV) Kontak lensi her yaştan insan kullanabilir. (V) Lens takarken dikkat edeceğimiz bir husus, lens takılacak yüzeyin temiz olmasıdır. (VI) Herhangi bir toz zerresi ya da lens takarken yapışan yabancı bir cisim kornea ile lens arasında kalıp sorun oluşturabilir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? C) IV D) V A) II Want omen Dio E) VI çiniz.

de Ir- ve ek 7- k 3 sözlerden herhangi kilerden hang elan birinin A) Alelade B) Zannetmek Sıkıcılıktan gelmek uykusu D) Sürükleyici ve akıcı olmak E) Cümlelerde belli bir düzen gözetmek SPIDO VE Ismisnis T pe nisli 5. Son dönemlerde yapılan nörolojik araştırmalar, mutluluk Gğını, bizzat çaba göstererek "mutluluk inşa edileceğini" hâlinin piyangoyla başımıza düşen bir talih kuşu olmadı- sko bize göstermiş durumdadır. almigio Bu cümleden kesin olarak çıkarılabilecek yargı aşağı- dakilerden hangisidir? A) Mutluluk, hiç beklemediğimiz bir anda karşımıza çıkı- veren bir mucizevi durumdur. BHer şey gibi mücadelesiz bir mutluluğu da ancak çok 30 13 şanslılar yakalar. nuolo nelibe obali obolmão Mutluluk da çabaya âşıktır, ne kadar mücadele, o kadar mutluluk. helginög netibe eball ebolmão O a D) En güzel mutluluk, beklenmedik anda beklenmedik yerde karşımıza çıkandır.nlibe Dibasitin Jaib E) Mutluluğu inşa edeceğine inanan, beklentisini yükselt- tiğinden mutlu olamaz. ibeblem Diğer sayfaya geçiniz.

op tasub salome 00/2 8. 1. Tanzimat sonrası meydana gelen sosyal gelişmeler, bazı köklü değişiklikleri beraberinde getirir; bu de- ğişimin sonucu olarak ortaya çıkan eğlence hayatı, Tanzimat Dönemi'nden itibaren Türk romanlarına girer. II. Eğlence yaşamına ait gelişmeler, Tanzimat'tan Cumhuriyet'e uzanan süreçte ve daha sonraki dönemde romanımızın temel sorunlarından biri ola- rak ele alınır. -10598 101Y 9ostashablis Noveic next ne Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenebilir? mais sons jd simpicemobled sin xulultuM AXT. cümlede öne sürülenlerin aksi yönde bilgi içermek- tedir. ulium hid sizeloboom idip yap 16H BI. cümlede ifade edilen olgunun sağladığı faydalar üze- rinde durulmaktadır. wolle syndeo eb ui C) I. cümlede ifade edilen görüşler örneklendirilmektedir. Abe D) I. cümlede dile getirilen görüşlerin bilimsel olarak ka- nıtlandığı ifade edilmektedir.asmians abrey AE) I. cümlede aktarılanların okuru nasıl etkilediği bildiril- mektedir. samelotilium robriibi NKR22231204-TYT Deneme Sınavı M V 4

6. (1) İnsan sağlığı açısından bitkilerin önemli bir ro- lü vardır. (II) Dağda, kırda, bahçede yetişen binbir çeşit ot pek çok hastalığın tedavisinde kullanılabil- mektedir. (III) Isırgan otu kalbe, Alman papatyası da gözlere çok iyi gelmektedir. (IV) Bu bitkilerin fayda- ları, gün geçtikçe daha iyi anlaşılmaktadır. (V) Do- ğadaki bu büyülü bitkiler de ek tedavi olarak kullanı- labilir. (VI) Fakat bazı çevreler buna engel olmakta- dır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi, kendinden önceki cümlede belirtilen yargıyı ör- neklendirmektedir? B) III C) IV D) V A) II BAŞAT TYT TÜRKÇE DENEME (2) E) VI 4

Sanatçı, hikâyelerinde mekân olarak daha çok, Os manlı Devleti'nin Batı yakasını seçer. İzmir, İstanbul, Selanik ve Bulgaristan-Makedonya yörelerinde hem yaşadığı olayları hem de gözlemlediklerini sentez hâlinde hikâye kalıbına döker. ad nine Bu parçada geçen “hikâye kalıbına dökmek” sözüy- le anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir? X A) Öyküleştirmek Öyküye yön vermek C) Yeni bir öykü geleneği başlatmak D) Öyküye olan bakışını değiştirmek E) Öykünün sınırlarını tespit etmek (13

18. ) Daha ilkokulda vezin ve kafiyeden haberim olmadığı çağlarda manzumeler yazardım. (II) Sonra ortaokul ve lise devresinde boyuna yazdım. (HI) Ama ne şiirler ama ne romanlar!.. (IV) Bazen bir romanı bitirmeden sıkılır, öbürüne başlardım. (V) Sonra ikisini birden yazardım. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Günde üç beş şiir, on beş günde bir roman yazıyordum." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) IIN D) IV E) V

B 2022-TYT/ Türkçe 5. B Ön yargıların tutsağı olmak istemiyorsanız her türlü düşün- ceye açık olmalısınız. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır? A) Ön yargıların egemenliği altındaki kişiler, çağdaş düşüncelere ulaşamazlar. B) Tüm düşüncelere açık olan kişilerin düşünsel gelişimi süreklilik gösterir. B Farklı düşüncelere açık olanlar, ön yargıların boyundu- ruğuna girmezler. D) Her türlü düşünceye açık olanlar, yanlış görüşlere boyun eğmeyecek bir yapıya sahiptirler. E) Başkalarının görüşlerinden yararlananlar, kendi görüş- lerine zenginlik katarlar. 7. BİLİMLERİ YAYINLARI

VE EDEBİYATI-SOSYAL LIMLER-1 TESTI B Tarih-1 (25-34), Coğrafya-1 (35-40) alanlarına ait toplam 40 soru atı-Sosyal Bilimler-1 Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz. afi in 1 ki Paraf Yayınları 4. 3. Eleştirmenler, kendi ilkeleri ve ilgi duyduğu yönelimler çerçevesinde eleştiri anlayışını belirler. Metni çeşitli açılardan ele alma, metin içi analitik çalışmalar gerçekleştirme, metnin yapısına odaklanma, çözümleyici bir yaklaşım kurma becerileriyle dikkat çeker. Eleştirmen, bir dedektif gibi yazarın doğrudan söylemediği veya söyleyip üzerini örttüğü şeyleri yakalar; yapıtın gölgeli yönlerini aydınlatan bir ışık tutar yapita. Bu parçada altı çizili sözle, eleştirmenlerle ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Verilmek istenen iletileri, anlaşılır ve basit bir dille açıkladığı B) Edebî metne okurdan farklı bir bakış açısıyla yaklaştığı C) Metin içindeki ayrıntılara odaklanarak onları görünür kıldığı incelediği metni, diğer metinlerle ilişkilendirerek ele aldığı E) Yazınsal metinlerin hemen fark edilemeyen gizlerini açığa çıkardığı Yabancı bir ülkede bir gezgin, çoğu durumda sadece hazır cümlelere, bir dil kitabında geçen günlük konuşma metinlerine başvurarak işini görür. Bunu çoğu 7aman bizler de yapar, günlük iletişimin sınırları içinde e da değildir: sonucta ing

9. - - KIHHIZI gul, ak guvercin A! Sen yanımıza ne zaman geldin ki? Yuh size, küçük bir çocuğa göz kulak olamadınız mı? Hey, üzülmek yeter, biraz toparlanın bakalım! Öff, şu insanların çevreyi sorumsuzca kirletmelerine daya- namıyorum. Yukarıda verilen cümlelerde kullanılan ünlemlerin cümleye kattığı anlamlar arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? (A) Sitemn op 8) Şaşkınlık D) Uyarı E Yakınma C) Bikkınlık 10. İçimden bir his bana, bu yeni fikirlerde coşkulu bir şeyler oldu- 13. Aşağıdak tır? A) Onun gülüms B) Çocuk de yaln C) Sanki si yordu. Çocuk, doğru uz 8% 10 E) Çocukla kayaları as 14. Aşağıdaki cüm

TYT/TÜRKÇE 39 ve 40. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. inidame Eğer kelime ablacaksa Türkçenin kendi potasinda eritemediği için daha yabancılık damgası üzerinden silinememiş olan ve dilin iç yapısını zorlayan kelimeler atılmalidir. Türkçalogmig kelimelere óz Türkçe karşılıklar aramak: dill besleyen kaynaklan.kunutmak, onu kendi kendine yabancılaştırmak ve gerileyişe doğru sürüklemektir. Nesiller arasında dil ve kültür kopukluğuna ortam hazırlamaktır. Dilden atılması gereken yabancı asıllı kelimeler, karşılığı yaşayan dilde bulunan ve "nüans" taşımayan kelimelerdir. Dili sadeleştirmek ve millileştirmek. onu takidlaştirmek-ifade imkanlarından mahrum bırakmak değildir. Alman şain Geothe'nin dediği gibi "Bir dilin kudreti kendine yabancı olan şeylen atmakla değil, onlan yutup hazmetmemekte görülür DENEME-5 40. Bu parçada asıl vurgulanmak istenilen.düşünce aşağıdakilerden hangisidir? Türkçeye girmiş yabancı kelimeler, benimsenmiş veja özümsenmişse dilden atılması gereksizdir. B) Türkçede karşılığı olmayan kelimelerin kullanılmas yanlıştır. C) Türkçeyi yabancılaştırmak istemiyorsak kelimelere Türkçe karşılığı bulunmalıdır. D) Forkçeden atılması gereken kelimeler, yabancı kelimelerle örtüştürülmelidir, El Türkçenin iç yapısını zorlayan yabancı sözcükler sadeleştirilmelidir.

- Paragraf ilişkisi uz. min 4. (1) Araştırmalar sonucunda elde edilen verilere göre saniyede santimetrekare başına yaklaşık bir iyonlaştırıcı radyasyon parçacığı size çarpıyor. (II) Yüksek rakımlarda ve gündüz bu daha fazla. (III) Şimdiye kadarki tespitlere göre, karşılaşabileceğiniz en tehlikeli radyasyon kaynağı Güneş'tir. (IV) Neyse ki Güneş'i tespit etmek ve ondan kaçınmak kolaydır: (V) Gölgede kalmak ve güneş kremi kullanmak. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) 1. cümlede bilimsel bir bilgi verilmiştir. B) Ib cümlede karşılaştırma yapılmıştır. C) III. cümlede kesinliği olan bir örnek verilmiştir. D) IV. cümlede güneşin faydasından söz edilmiştir. E) V. cümlede çözüm yolu sunulmuştur.

2. Farklı cephelerden de olsa kitleyi muhatap alan, sözün anla- şılırlığını vasatın dimağına (ortalama algı seviyesine) göre ayar- I layan şairlerin huzurundan geçenler (etkisinde kalanlar), bir 11 Turgut Uyar şiiriyle karşılaştıklarında "tuhaf ve saçma" (garip, anlaşılmayan) gördükleri bu söz yığınına ne diyeceklerini bi- lemezler. İçine düştükleri bu manasız-durumdan (anlamsız IV hâlden) kurtulmak için şöyle derler: "Uyar da olsa saçma, saç- madır." Ancak bilmezler ki günlük dilin/basmakalıp teşbihle- rin (klişeleşmiş benzetmelerin) dışına çıkmadan özgün şiirler- V le tanışamazlar. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anlamı parantez () içinde verilen açıklamayla uyuşmamaktadır? A) I TÜRKÇE B) II SHI DIV EV

Paragrafa Ilk Adım, 5. 1. Sokakta yürürken birinin sizi takip ediyor olabileceğini düşünürsünüz.com II. Çünkü sokak sessiz olsa bile, kendi ayak seslerinizi asla fark etmezsiniz, onlar sadece başkalarının sesleridir. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümlede verilen bilginin çürütülmesi sağlanmıştır. B) I. cümlede savunulan düşüncenin açıklaması yapılmıştır. C) I. cümlede verilen örneğin karşıtı verilmiştir. D) I. cümlede verilen durumun amacı açıklanmıştır. E) I. cümledeki örneğin sonuçları verilmiştir.

Mustafa Kutlu'nun öyküleri yormaz sizi, bir nehrin çağıltısı duyulur onun satırlarında. sine 16 Bu cümledeki altı çizili ifadeyle, söz konusu öykülerin hangi yönü vurgulanmıştır? olid 08 VI A) Akıcılığı B) Anlamsal yoğunluğu C) Özgünlüğü 2) Dilinin yalınlığı İl (0) ) Konularının karmaşıklığı pumnalizomul semneblan ay (A 11 (8 noe igiid" obniel gasil nheloimo abiga A C 19y 20