Cümlede Söz Konusu Olanlar Soruları

SINAV YAYINLARI 12. llık esinti yüzümde tebessüme dönüştü. I || Bu cümledeki numaralanmış sözcüklerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi doğrudur? I A) Somut B) Somut Somut Soyut Soyut || Yansıma Soyut Somut Yansıma Somut

3. Yazar, son eserinde bize hayat ile edebiyatın -- noktadan denemeler sunuyor. Edebiyatın çağdaş dünyadaki yerine ve anlamına dair düşüncelerini --- eseriyle yaşam ve edebiyat arasındaki zorunlu ilişkiye dikkat çekiyor. Burada yazarın, edebiyatı masaya yatırıp bir çalışmanın nasıl edebîleştiğine tanık olacaksınız. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) kesiştiği - bir araya getirdiği - incelerken B) birleştiği - ileri sürdüğü - araştırırken C) buluştuğu - savunduğu - çalışırken D) karşılaştığı - önemsediği - değerlendirirken E) çatıştığı - topladığı - savunurken

slal an Bu es ir e 0 insanlardır Klik bozukluğu ola E) Kimin nasıl bir insan olduğunu çocukluğuna biliriz. 7. Her çocuğun kişisel özellikleri, yetenekleri ve gelişim süre cine göre yapabildikleri farklıdır. Yani her çocuk özeldir v listelerle açıklanamaz. 2-3 yaş özgürlük ve sınırlar arasındaki dengeyi kurma zamanıdır. 3-4 yaş enerjik ve hareket dolu bir dönemdir. 4-5 yaşlarındaki çocuklar fiziksel, bilişsel ve sosyal açıdan daha da gelişmiştir. 5-6-7 yaşlarındaki çocuklar kişisel sorumluluklarının çoğunu gerçekleştirebilirler. 7-12 yaşlarında çocukların sorumluluklarının büyük kısmı okulla ilgilidir. Buna göre verilen bilgilerin ortak konusu aşağıdakiler den hangisidir? AÇocuk gelişiminde ebeveyn sorumluluğu BY Çocuk gelişiminde sistemli olmak C) Kişilik gelişimi dönemleri Docuğun yaşına göre sorumluluk E) Cocuk ve akran uyumları VOF

4. 1 Yeni bir kitap yazılıp eskilere katılmasa bile var olan kitap hazinesi her gerçek okuyucunun yüzyıllar boyu okumasına, mücadele etmesine, sevinmesine yetecek kadar zengindir. Bu cümlede anlatılmak istenene en yakın cümle aşağıdakilerden hangisidir? A) Geçmişte yazılmış olan kitaplar, insan duygularını ifade ediş gücü bakımından gelecekte dahi aşılmayacak düzeydedir. B) Eski kitapların bu hâliyle insanlar için yeterli olacağı fikri, yeni üretimlerin önündeki engellerden biridir. C) Çağların kendine özgü bir ruhu vardır; her çağ, kendi kitabını ve o kitabı okuyacak bir kitleyi kendisi oluşturur. D) Gerçek bir okuyucunun iyi kitap bulamamak gibi bir bahanesi olamaz, günümüzde ihtiyacı karşılamaya yetecek kadar kitap yazılıyor. E) Mevcut kitaplar bir okurun ihtiyaçlarını karşılayacak, geleceğini inşa etmesine yetecek niteliğe sahiptir. Diğer sayfaya geçiniz.

25. (1) Geçmişin uygarlıklarından izler taşıyan Kapadokya bölgesindeki kaya evleri, bölgenin yüzlerce yıllık tarihine ışık tutan eşsiz eserlerdir. (II) Bölgedeki tek mimari malzeme olan volkanik kayalar, ocaktan çıktıktan sonra işlenmektedir. (III) Havayla temasının ardından tahmin edilenden daha hızlı, şaşırtıcı bir şekilde sertleşerek dayanıklı bir yapı malzemesi hâlini almaktadır. (IV) Bölgede taş işçiliği yüzlerce yıldır en önemli geçim kaynaklarından biri olarak hak ettiği değeri görmektedir. (V) Taş işçiliğinin yanı sıra göz alıcı ahşap işlemeler de bölgede el sanatlarının gelişmesinde çok mühim rol üstlenmektedir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi kanıtlanabilirlik açısından diğerlerinden farklıdır? A) BY 11 C) III D) IV E) V

6. Peki bir kurumda görevlendirmeler liyakat değil de başka kıstaslara göre yapılırsa sonucu ne olur? Elbette kurumun rekabet gücü giderek zayıflar. Bu kurum ticari bir işletmeyse iflas eder. Bu parçadaki altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde yoktur? A) Tilki, kümesi iyi tanıyor diye bekçi yapılır mı? B) Kaptanı usta olmayan gemiye, her rüzgâr kötüdür. C) At binenin kılıç kuşananın. D) Kurbağayı koltuğa oturtsan o yine çamura atlar. E) Kazan taşarsa kepçenin değeri olmaz.

2. Eskiden İstanbul'da müzik dinlemek ve hoşça vakit geçirmek için sazlı sözlü eğlence yerlerine gidilirmiş. Felekten bir gün çalınan böyle yerlerde müşterilerden güzel sesli olanlar, aşka gelip oturdukları masadan gazel okumaya başlarlarmış. Bunlar arasında sahnedeki sanatçıları bile gölgede bırakanlar varmış, bu sebeple, disiplini sağlamak için, sahnedeki saz takımının arkasına, "Hariçten gazel okumak yasaktır." diye bir uyarı yazı- si asılırmış. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada geçen deyimlerden birinin anlamı değildir? GEY Başkasından çok daha başarılı olmak B) Hoşa giden ses veya güzel bir müzik dinlemek Oldukça keyifli ve eğlenceli bir gün geçirmek Bir şeyi yapmak için büyük bir istek duyarak harekete geç- mek, heyecanlanıp coşmak E) Bilmediği, aklının ermediği, üstüne vazife olmayan işlere karışmak, söz söyleyip akıl öğretmek HOM 5

1. Evliya Çelebi'nin Seyahatname'si baştan sona Türk zekâsının ince hayalleri, düşünüşleri, buluşları ve nükteleri ortaya çı- karışlarıyla doludur. Çelebi, gezip gördüğü yerleri anlatırken zaman zaman şirazeyi kaçırır. Mesela Bitlis şehrimizden bah- sederken halkının misafirperverliğini övdükten sonra "Ancak şehir o kadar tepelik ve dağlık ki bana ikram ettikleri kahveyi içtikten sonra fincanı koyacak düz bir yer bulamadım." der. Bu parçada "şirazeyi kaçırmak" sözü yerine aşağıdakiler- den hangisi getirilemez? A) Ölçüsüz davranmak B) Amaçtan sapmak C) Haddini aşmak X DAyarı kaybetmek E) Mübalağa yapmak

lemst gilosimbo may obdelghen 6. Aşağıdaki cümlelerden hangisi birleşik yapılı değildir? A) Kitaplar elime geçince sizi mutlaka ararım. 18 Love B) Bu kurallar uygulanırsa biz de rahat bir nefes alırız. C) Görüyorum ki insanlar bazı geleneksel tavırlardan uzak- laşmış. D) Arabamızı yolun kenarına çekip beklemeye başladık. E) Dağlardaki bitki türleri yaban arıları için yaşam kaynağı-

35. 35.-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Fransa'da modern şiirin temellerinde C. Baudelaire vardır. Edebiyat tarihçiliğine bir disiplin getiren G. Lanson, Baudelaire'i bir ırmağa benzetir. Baudelaire, aynı zamanda Sanayi Devrimi sonrası oluşan modern dünyanın ressamıdır. Türk şiirinde de Baudelaire'in etkisi büyüktür. Hatta diyebiliriz ki her şairimiz biraz Baudelaire'ci olmakla suçlanmıştır. Baudelaire'in Le Spleen de Paris adlı nesir-şiir şeklinde yazılmış olan kita- bının sonunda Epilogue adlı bir şiiri vardır. Bu şiir başkent Paris'i betimleyen bir şiirdir. Tevfik Fikret'in de Sis adlı şiiri, Yahya Kemal'in de Sis'e bir karşılık olarak yazdığı Siste Söyleniş şiirleri de dönemin başkenti İstanbul'u betimler. Bu şehir betimlemeleri çerçevesinde ortaya bir bakış açısı, bir dünya görüşü konulur. Bu parçadan hareketle Baudelaire ile ilgili aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? A) Türk şiirine büyük bir tesiri olduğu B) Modern Fransız şiirinin aslında yer aldrgy C) Şiirleriyle modern dünyayı çizdiğ Paris'i Epilogue adlı şiiriyle resmettiği E) Her şairde Baudelaire havası bulunduğu 36. Bu parçadan hareketle "Sis" ve "Siste Söyleniş" ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Dar bir çerçeveden İstanbul'un anlatıldığı B) Batılı anlayışa karşı alternatif fikirlerle bezenen şiirler glduğu C Şairlerinin hayata dair genel düşüncelerini yansıttığı D) Modern Türk şiirinin öncüleri olduğu E) Paris karşısında İstanbul'un daha mükemmel anlatıl- chgi

afiziği e Za- il kul- dilen () mok- 20. (1) En gerçekçi sanat eserlerinde bile açıkça görüldüğü üzere besbelli ki sanat, bizi gerçek dünyadan az da olsa uzaklaştır- mak için vardır. (II) Öyleyse sanat her şeyden önce gerçeğe karşı bir tepkidir. (III) İnsan ruhunun kendi özüne, dış dünyaya, gerçeklere karşı yaptığı bir tepki. (IV) Sanat bunu, belki de ol makta olanı sevdirmek ya da ondan iğrendirmek için yapıyor. (V) Sanat, böylelikle ülküsü olan bir tepkiyi yarattığından insanı kendi başına ulaşamayacağı duyarlık gücüne eriştirir, insanın eylemini kolaylaştırır. Bu parçadaki cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) I. cümle amaç-sonuç cümlesidir. B) II. cümle tanım cümlesidir. C) II. cümlede aşamalı bir durum söz konusudur. D) IV. cümlede ihtimal anlamı vardır. E) V. cümle neden-sonuç cümlesidir. TYT 21. Ba le lir de Z Ç h

Düşüncelerimizdeki ve eylemlerimizdeki yetersizlikler ve sakat- lıklar çok zaman bütünü görme yatkınlığımızın olmayışından kaynaklanıyor. Dar açılardan bakınca ancak küçük bir alanı gö rebiliriz. Bir nesneyi bütün genişliğiyle görememek onu yanlış görmek anlamına geliyor. Bu parçadaki altı çizili sözcüğü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? Uzmanlaşmalar dar alanlarda yetkin olmayı getirirken bütü- nü görememek tehlikeleriyle baş başa bırakıyor bizi. B) Bilimdeki, felsefedeki, sanattaki verimsizlikler geniş açıdan bakamamanın sonucu değilse nedir? C) Bir alanda yetkin bilgiye sahip olan bir kişinin ilgili başka alanlarda da az çok donanımlı olması gerekir. D Gerçek anlamda ayrıştırıcı ya da parçalayıcı bir bakış bozuk ve kusurludur; bize büyük yanlışlar yaptırabilir. İnsan bilgisi bir bütün olduğuna göre gerçek anlamda bil- giyle uğraşanlar ufuklarını geniş tutmalılar.

6. Bilginin üretim, yayılım ve kullanım hızı arttıkça düşsel becerilerimize daha çok ihtiyaç duyduğumuz için bu bece- rimizin kendi doğal gelişimiyle yetinmeyip özel çabalarla etkinliğini artırmalıyız. Bu cümlenin iki cümleye ayrılmış hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) I. Düşsel becerimizin kendi doğal gelişimiyle yetin- meyip özel çabalarla etkinliğini artırmalıyız. II. Düşsel becerilerimiz arttıkça bilginin üretim, yayı- lim ve kullanım hızına ulaşırız. B) I. Bilginin üretim, yayılım ve kullanım hızı arttıkça düşsel becerilerimize daha çok ihtiyaç duymakta- yız. II. Dolayısıyla özel çabalarla etkinliğini artırdığımız bu becerinin kendi doğal gelişimiyle yetinmeliyiz. C) I. Bilginin üretim, yayılım ve kullanım hızı arttıkça düşsel becerilerimizden daha çok yararlanmakta- yız. II. Bu nedenle özel çabalarla etkinliğini artırdığımız düşsel becerimiz kendi doğal gelişimiyle yetinme- yecektir. D) I. Düşsel becerilerimize daha çok ihtiyaç duyduğu- muzda bilginin üretim, yayılım ve kullanım hızı artar. II. Becerimizin kendi doğal gelişimiyle yetinmeyip özel çabalarla etkinliğini artırmamız da bu yüzdendir. E) I. Bilginin üretim, yayılım ve kullanım hızı arttıkça düşsel becerilerimize daha çok ihtiyaç duyarız. II. Dolayısıyla bu becerimizin kendi doğal gelişimiyle yetinmeyip özel çabalarla etkinliğini artırmalıyız. BAHCEŞEHİR ANADOLU VE F

1. Yazarlık, sonu olmayan bir yolculuk, aslında tam bir maratondur. Ünlü yazar Murakami'nin koşmakla yazmak arasındaki bağ kurması işte burada anlam kazanır. Yazar, yazarlık gibi uzun bir koşuya dayanacak güce sahip olmalıdır. Kimi zaman tempoyu düşürse de terini asla soğutmamalıdır. Yoksa bir daha eski temposunu yakalayamama gibi bir sorun yaşayabilir. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Akla her geleni çalakalem yazmak B) Yazılarını yoğun bir emekle oluşturmak e) Yazılarında belli bir kalitenin altına düşmemek D) Konularını farklı yazılara bölerek tüketmemek E) Yazmayı hiç bırakmamak

E 38. Aşağıdaki cümlelerden hangisi çatısı yönüyle ötekiler- den farklıdır? A) Daha/maratonun başında rakiplerini geçmişti. B) Temiz hava gelsin diye balkonun kapısını açtı. Çocuklar, kocaman taşi tepeden aşağı yuvarladılar. D) Aldığı meyve ve sebzeleri tarttırmayı unutmuş. Kapının önünde gürültü çıkaran çocuklara bağırdı. VİP Yayınları

erin anlamca doğru bir ğıdakilerden hangisi- kişilerde belirli sağ- pilotlar ve hostes- fazla maruz kalan Jotlarda ve hos- unu ortaya çık- blemlerine yol arın ve hos- ucunda or- inden, pi- karşı kar- ığı so- i sağ- lik- un di 2 8. (1) Bir işi yaparken hangi amaçla yaptığımızı biliyorsak onu yapmak kolaylaşır; bu yüzden önce soru kökünü okursanız paragrafi okurken otomatik olarak beynin, onu anlamaya ve çözmeye yönelik okuması sağlana- caktır. (II) Hatta paragrafi okumadan önce şıklara hız- lica göz atarsanız paragrafta size neyin anlatıldığını ve sizden ne istendiğini çok daha kolay anlayabilirsiniz. (III) Bu bizim zihnimizde oluşan, “Paragraf hangi konu- dan bahsediyor?" sorusunun bulunmasını sağlayacak- tır. (IV) Soru kökünü ve sizden isteneni mutlaka iyi an- layın. (M) Bazen paragraf kökünde "yapılmamıştır", "de- ğinilmemiştir" gibi olumsuz ifadeler yer alır; bunlara dikkat edin ve altı çizili sözcükleri dikkatli okuyun. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı- dakilerden hangisi yanlıştır? Tous A) . cümlede, yargı gerekçesiyle birlikte verilmiştir. B) II. cümlede, koşula bağlılık söz konusudur. C) III. cümle, kendisinden önceki cümlenin nedeni du- rumundadır. D) V. cümlede, kesinlik söz konusudur. E) V. cümlede, bir uyarıda bulunulmuştur. Diğer 21221236