Edebiyat Nedir? Soruları

27. Bir heykeltıraş için heykelini beyaz veya kırmızı mer- merden yapması ne ise şair için de şiirin konusu an- cak o kadar önemlidir. ç bir men- ve aşk ba- un şiirleri- madiklari- ar. Menki- netim / öz Buna gö- ve şiirini Böyle diyen birinin aşağıdakilerden hangisini söy- lemesi beklenemez? A) Şiirde bir harfin yeri değişirse şiir tamamen deği- şir. nanda şa- arafından zirlikli ol- caya koy- B) Şiirde ele alınanların asıl şiirle ilgisi yoktur. Şiir, gücünü anlamdan alır; anlam şiirde doğrudan olmalıdır. D) Şiirde konu şair için ancak şiir söylemek ve hayal kurmak için bir nedendir. E) Hayat deneyimleri, yaşanılan acılar metnin şiir ol- masına yetmiyor. rgi aşa- ebilecek

3. Şiirdeki değişmenin temelini ---- atar, atar, ---- yaptığı tercüm şiirlerde yeni şekiller ve yeni biçem görülür. Edebiyatımız düşünce ağırlıklı ilk şiirler yazar. Divan edebiyatı nazım killerinin değişmesinde öncülerdendir. Yukarıda boş bırakılan yerlere, sırasıyla aşağıdakilerde hangisinin getirilmesi gerekir? A) Ziya Paşa - Farsçadan B) Abdülhak Hamit Tarhan - Yunancadan C) Şinasi - Fransızcadan D) Şinasi - Latinceden E) Namık Kemal - Fransızcadan

UYGULU / yorum - VII Aşağıdaki cümlelerde yazım yanlışı olup olmadığını belirtiniz. Yok 1 X oyo 4 Kafası karmakarışık düşüncelerle doluydu. Yağmurda sirsiklam olmuştu. Ard arda gelen gollerle maçı kazandık. Arasıra buraya gelip antrenman yapar. dre not to 5 Sürekli kem küm etmesi babasını kızdırdı. Kardeşi güpe gündüz evden ayrılmış. Sere serpe uzanıp yatmıştı. 8 Sonunda konuyu konuşmak için baş başa kaldık. 9 Baştanbaşa her yer kapkaranlık olmuştu. 19 Sebile bembeyaz güvercinler konmuştu. ( ( (cca u

KO- 12. Gördüm Allah hükmi durmış muteber N'olisar hiç kimsene bilmez haber Tan degül hayret makâmında kişi Hayran olup yavu varursa işi Gördüm ol heybetleri oldum adem Bilmezem kim n'eyleyem kança gidem Bu dizeler ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi soy lenemez? A) Anlatmaya bağlı edebî metinlerdendir. B) Bir mesneviden alınmıştır. O Beyit nazım birimiyle yazılmıştır. D) Hece ölçüsü kullanılmıştır. E) Sade bir dil tercih edilmiştir. 7-B. 8-C 9-6 10-0 11-A 12-0 30

TEST 02 Şiirde Ahenk Unsurları-1 1. 27 Bir selvinin gölgesi: Kırk yılın son emeli Son hıçkırık bu selvi gölgesinde dinecek Son damla yaş bu selvi gölgesine sinecek b Alnimi okşayınca ölümün anne eli Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) 14'lü hece ölçüsüyle yazılmıştır. B) Kelime tekrarları vardır. C) Redif kullanılmıştır. Sarmal uyak düzeniyle oluşturulmuştur. ✓ Zengin uyak vardır. 3 Aşağıdakilerin hangisinde dize sonlarındaki ahenk valnızca redifle sağlanmıstır?

8. I. Hastayla ilgilenmeyen doktoru, başhekime şikâyet ettiler. II. Sabahtan beri güneşin bunaltıcı sıcağına aldınş etmeden oynuyorlar çocuklar. III. Yaralılara erken müdahale edilmesi can kaybı olmasını önlemiş. IV. Olayla ilgili tüm bildiklerimi ayrıntılarıyla anlatmıştım Bekir Bey'e. V. Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde özne, adlaşmış sifattır? A) 1. B) II. D) IV. C) III. EV.

6. Belli bir konuyu aydınlatmak gayesiyle bilim adamı ve araştırmacıların bir araya geldikleri ve konunun belirli bölümlerini aktardıkları toplantılara sempozyum adı verilir. Sempozyumlarda yapılan konuşmalara denir. Konuşmalardan sonra konuşmacılar, birbirlerine konu ile ilgili sorular yöneltebilir. Böylece sempozyumdan --- geçilir. Devamında da tartışmalara seyirciler katılırsa ---- geçilmiş olur. Bu parçadaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerin hangisinde verilenler getirilmelidir? A) bildiri – münazaraya - foruma B) bildiri – konferansa - açık oturuma C) demeç - panele - foruma D) bildiri - foruma - panele E) bildiri - panele - foruma 17

Mimar Sinan'ın 80 yaşında yarattığı ve "ustalık eserim" diye nitelediği yapıt olan Selimiye Camii Osmanlı-Türk mimarlık A de ları arasında gösterilmektedir. Bu cümlenin öge dizilişi aşağıdakilerden hangisinde doğru veril- miştir? A) Özne-dolaylı tümleç-yüklem B) Özne-zarf tümleci-dolaylı tümleç-yüklem C) Özne-dolaylı tümleç nesne-yüklem DÖzne-yüklem E) Özne-belirtili nesne-dolaylı tümleç-yüklem

1- "Türk dilini öğreniniz. Çünkü onlar için uzun sürecek bir egemenlik vardır." Hir." a-Yukardaki cümlelerde bulunan isim tamlamasını yazınız. b-Yukardaki cümlelerdeki fiilimsiyi bulup çeşidini yazınız.. 1 Gin C-Yukardaki cümlelerin yüklemine göre çeşidini yazınız. ogrenne 2-Aşağıdaki eserleri karşılarındaki yazarlarla eşleştiriniz. a-Atabet-ülHakayık Kaşgarlı Mahmut b-Divan-ı Lügat-it Türk Edip Ahmet Yükneki c-Divan-ı Hikmet Yusuf Has Hacip d-Kutadgu Bilig Ahmet Yesevi ürkle 3-Göktürk Anıtlarının isimlerini yazınız. b-L Maka pon 4-Türklerin tarih boyunca kullandığı alfabelerin isimlerini yazınız. (ivi yo 2181, Lotin alfabesi, türk olfabesi G dir. 5-Aşağıdaki ifadeler doğruysa (D), yanlışsa (Y) yazınız. a-Alegorik(sembolik) bir eser olan Kutadgu Bilig ilk Türkçe mesnevidir.(D) b-Divan-ı Lügat-it Türk Araplara Türkçe öğretmek için yazılmış sözlük şeklindeki bir eserdir.(D) c-Makalat, Hacı Bektaş-ı Veli'nin yazdığı dini tasavvufi bir eserdir.(Y). d-Geçiş Döneminde nazım birimi olarak sadece dörtlük kullanılmıştır.(7) e-Dede Korkut Hikayeleri Geçiş Dönemi eserlerinden değildir.(D. AM

6) "Ela gözlerine kurban olduğum, Yozune bakmaya doyamadım ben. Ibret için gelmiş derler cihana, Noktadır benlerin sayamadım ben." Yukarıdaki şiiri aşağıdaki özelliklere göre eleyiniz Nazım birimi: Olçüsü: Ik lag 2"Der versken gözlerim gayri ihtiyari ona donuyordu. O da bana bakıyordu. İnci dişlerinde tatlı binom hissettiğim bir muhabbetle annel dydum. kuşu” adlı romandan alınmış yukarıdaki parça eme alınmıştır? 8) Aşağıdaki cümlelerde belirtilen yargılar doğru ise yanına “D”, yanlış ise “Y” yazınız. 2. Omer Seyfettin, durum öykücülügünün edebiyatımızdaki en önemli temsilcisidir. (0) b. İç konuşma tekniğinde, kahramanın duygu ve düşünceleri bizzat kahramanın kendisi tarafından aktarılır. O c. Edebiyatımızda Batih anlamda ilk tiyatro örnekleri Tanzimat Döneminde görülmüştür. ) d. Yaşar Kemal, eserlerinde mekan olarak İstanbul'u seçmiş; şehirli kesimin bireysel problemlerine değinmişti e. Sohbet yaıznı, metninde ele aldığı düşünceleri belgelerle kanıtlamak zorundadır. (O) ni anlatan yazılardır. İnsanlığa katkıları ve yaşayışlarıyla yapan öyk II- Gazeteciliğin önemli bir walon, y nagulanır. Bir sorunu, olayı, gerçeği araştır inceleme yoluyla anlatan yazılardır. Yukarıda verilen bilgiler sırasıyla hangi iki edebi türün özelliğini yansıtırlar? A Biyografi-röportaj B) Ani-Deneme C) Gezi-eleştiri D) Makale-otobiyografi E) Röportaj-deneme 10) Aşağıdakilerden hangisi öğretici metin türle den Vir? A) Roman B) Masal C) Fikra D) Manzum Öykü E) Mesnevi for Berkont Selik iLKiN

mizde unse- 3. ğişik 1. Olgun tavırlarıyla herkesin beğenisini kazanıyordu. II. Aldığı keskin koku belli ki onu tedirgin etmişti. III. Ovadaki çiçeklerin şarkısı, bizi mutlu ediyordu. IV. Sert bir insan olduğu konuşmasından anlaşılıyordu. V. Bu gözler neler gördü, bir bilseniz, diyerek dışarı çıktı. nce- Numaralanmış cümlelerin hangisinde diğerlerinden farklı bir anlam olayı vardır? dü- B) 11 A) C) III D) IV E) V 21

1. "Şöhret, ancak küçük dozlarda almdığında yararlı bir ze- hirdir." cümlesi için aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) Düz, olumlu bir isim cümlesidir. B) Girişik birleşik cümleye örnektir. C) Yan cümlecik zarf tūmleci görevindedir . D) Yüklem sifat tamlaması biçimindedir. E) Cümlede sözde özne vardır.

9. Tarih yazarı ve şair, biri düzyazı, öteki nazım yazdığı için birbirlerinden ayrılmazlar çünkü Herodotos'un ese- rinin misralar hâline getirilmiş olduğu düşünülebilir; bu- nunla birlikte, ister nazım, ister düzyazı hâlinde olsun, Herodotos'un eseri bir tarih eseridir. Ayrılık daha çok şu noktada bulunur: tarihçi daha çok gerçekten olan şeyi ifade eder, şair ise olabilir olan şeyi ifade eder. Bunun için şiir, tarih eserine göre daha felsefî olduğu gibi, da- ha üstün olarak da değerlendirilebilir çünkü şiir; daha çok genel olanı, tarih ise tek olanı tasvir eder. Genel olan deyince de olasılık veya zorunluluk kanunlarına göre, belli özellikteki bir kimsenin böyle veya şöyle ha- reket etmesini anlıyoruz. Bu parçadan tarih yazarı ve şair ilişkisi ile ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi çıkarılamaz? 1 1 1 Al Tarihçiler düzyazı şeklinde, şairler nazım şeklinde yapıtlarını oluşturur Bt Tarihçi; gerçekliklere; şair, ihtimallere dayalı şeyle- re dayanarak yapıtını meydana getirir. Şairin oluşturduğu yapıt daha genel olanı, tarihçi- nin yapıtı ise daha özel olanı anlatır. DL şair, yapıtını oluştururken felsefeden yararlanırken tarihçi bundan uzak durur. Şairin meydana getirdiği yapıt tarihçinin meydana getirdiğine üstün olarak değerlendirilebilir.

30. Şekiller, simgeler ve biçimler ile donatılmış olan çevremizde görsellerle iletişim hâlinde olmak kaçınılmaz bir durumdur. Çağımız teknolojisi ile görsellerin yaygın olarak kullanılması bu iletişimin gerekliliğini de zorunlu kılmaktadır. Afişler, trafik işaretleri, bilgisayarlar, televizyonlar, cep telefonları gibi günlük hayatta her gün kullandığımız araçlar görsel ifadeler ile doludur. Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Görseller, hayatımızı kuşatan ve evrensel mesajlar içeren iletilerdir. B) İnsanlar, dünyaya gözlerini açtıkları ilk andan itibaren görmeye ve bakmaya başlarlar. C) Görme ve bakma, insan hayatında zamanla anlamlandırılacak bir süreç olduğundan görselleri anlamlandırmak için deneyim gereklidir. D) Görseller yaşamın her alanında var olan ve kullanılan bir ifade biçimidir. E) İletişim kurmada görselliğin avantajlı yönlerinin olduğu bilinmelidir.

3. Gerekli birikim olmuşsa bu, şairi bir an önce yazmaya ve birikimini çevresindekilere iletmeye iter. Bir başka deyişle şiir , yer altı nehirleri gibi oluşur şairin iç dünyasında Bu parçadaki altı çizili sözle şiirle ilgili anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? Bir gün yeryüzüne çıkmak için bir çıkış noktası araması 2 B) Derin bir duygu selinin sonucunda ortaya çıkması C) Tamamen şairin iç yaşantısından beslenerek oluşması Dy Ancak sezgi yoluyla kavranabilecek bir tür olması B) Tam olarak kıvamını bulmasının uzun zaman alması

Bir edebiyat sevdalısının şiirlerini okudum geçenlerde. Şiirlerinin tamamına baktım ve kendisine "Neden hâlâ şiir yazmıyorsun?" diye sordum. Edebiyat sevdalısı, şöyle yüzüme bir baktı ve oldukça donuk bir edayla “Elinizdekiler benim siirlerim." dedi. Aslında demek istediğimi çok iyi anlamıştı. Yine de bu şiirler, benim deyişi arkasında durduğu misralar olduğunu ifade edi- yordu. Bir süre ben de duraksadım ve "Biliyorum senin dizelerin olduğunu ama ben senin şiirlerini okumak istiyorum." dedim tekrar. Bu defa edebiyat sevdalısı, biraz daha düşündü ve evet, dedi bunlar benim dize- lerim. Aslında onun şiir diye getirdiklerini şiir olarak ka- bul etmeyişim, onun şiir diye getirdiklerine sahip çıkışı sonrası bende de "dize" ifadesiyle karşılık bulmuştu. Bu parçada "bende de dize ifadesiyle karşılık buldu” sözüyle asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Şiirlerinin aslında pek de beğenilecek şeyler bulun- durmuyor olması B) Edebiyat sevdalısının sahip çıktıklarının bir doğru- luk payı olduğu C) Yazılanların şiir bütünlüğünden uzak dize parçaları olduğu D) Şiirlerinin her misrasının birer birer ele alınmasının doğru olduğu E) Edebiyat sevdalısının şiirden anladığının farklılıklar gösterdiği