Edebiyat Nedir? Soruları

ERTEM (ertem.com.tr) 4. 1. İstanbul'da bahar bir başka güzeldir. II. Bütün öğrenciler güzel bir gün geçirmiş. III. Bu küçük kız çok güzel masal anlatıyor. IV. Bu şehirdeki yerlerin en güzeli Odunpazarı evleridir. V. İlkokulda öğrencilere güzel araç gereçler veriyorlar. Numaralanmış cümlelerin hangi ikisinde "güzel" söz- cüğü sifat göreviyle kullanılmıştır? A) I ve II. B) I ve III. D) III ve V. C) II ve V. E) IV ve V.

8. Büyük köşkün içinden bazı insanlar çıkıyordu. Ellerinde üç kitap ve bir bavul vardı. Nasıl bir yere gideceklerini bilmeden yürüdüler. Yukarıda verilen cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Nitelemne sifati B) Asıl sayı sıfatı C) Soru sifati D) Belgisiz sifat E) Üleştirme sayı sıfatı

14. Buzul, kutup ayıları için hayati bir önem taşır. Kutup 1 11 ayıları, fok balıklarını buzulların üzerinde avlar ve donmuş 111 IV okyanusun bir yerinden bir yerine geçmek için bu buzulları köprü olarak kullanır. V Bu parçadaki altı çizili sözcüklerden hangisi tür yö- nünden ötekilerden farklıdır? A) I C) III B) II D) IV E) V

mış- best <met kmet' larda TOstokul mis- Dün- aman ecekçi durul- çi şair- dinsel 10. Açıldı kanlı bir ağız şeklinde karnı Buda'nın, fışkırdı mukaddes alevler dışarıya. Uzun külâhlı Moğol rahipleri kaldırdılar havaya beyaz kadını. Doyuracaktır Buda ateş dolu karnını. Mavi gözlü dilber kurban gidiyor, kurban... Dran! Drrrran!. - Drrrrrrrran!!!. Atıldı üç el tabanca. Yuvarlandı Moğol rahipleri birbiri ardınca. Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Senaryo tekniğinden yararlanılmış, olay anlatımı yapılmıştır. V B) Ahenk ögeleri önemsenmemiştir. V C) Nâzım Hikmet'in bir şiirinden alınmıştır. V D) Belli bir kafiye şeması yoktur. V Dize bütünlüğü kırılmıştır.

es He k. di- a iş 15 Antrenman Testi 1. Çok önemli bir yanıtı vardır bunun: ülkelerin, kendi birikim-i leriyle oluşan ulusal sanatlarını kurmalarıyla. Ulusal sanatın toplumları bilinçlendirici, onlara dünya üstündeki yerlerini be- lirleyici, mukaddes bir gücü vardır çünkü. Halkın dil, duygu ve düşünce değerlerini anlayan sanatçı; eserlerini bu birikimlerle kurduğu oranda sayıca geniş bir kitleye hitap edebilir. Bilinç- lenmeyen halklardan oluşmuş ülkelerde, her alandaki sömü- rü düzeni sürüp gider; az gelişmişlik tasması, yıl yıl çoğalan bir ağırlıkla insanı insanlığından eder. Az gelişmiş ülkeler için dünyayı değiştirmek, bu tasmayı boyunlarından söküp atabil- mektir. Bu da sanatın ulusallığıyla gerçekleştirilecektir. ak 2. tC Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Insanın kutsal emeği olan sanat ürünleri, sınırlı bir azınlı- ğın elinden nasıl kurtulabilir? Günümüz insanı içinde bulunduğu düşünce tablosuyla na- sıl başa çıkabilir? Sanatçılar, kendi bilgi dağarcıklarını gerçekçi bir tutumla nasıl aktarabilmektedir? D) Şairler, ülkenin sosyal ve ekonomik sorunlarını anlatmak için nasıl bir yol izleyebilir? E) Sanat kendini yenilemeden ülkenin ve dünyanın yenilen- mesi nasıl mümkün olabilir? Gittikçe çoğalan "sanat atölyeleri" ve "yaratıcı yazarlık" kursla- rina bakacak olursak bu mümkün! Doğrusu, ben öyle kurslara gidilerek şair, yazar, ressam, heykeltıraş, bestekâr, müzisyen olunabil anlorda insana öğ- 1 1 1 I I I I 1 1 1 1 1 1 I 1 1 1 1 1 I I I I 1 1 1 TOPR 1

- 4. (0) Sonunda bir ders verme ama gladde bölümú sonda yer alır. () Insanların hayal dünyalang nişletmeyi, onlar eğlendirirken düşündürme amarga (1) Masallarda yer ve zaman kavramlan belirsiz. Masal kahramanlan olağanüstü yaratıklar, delgiv leri bulunan varlıklardır. (V) Masallar anlatmaya ba ken birtakım tekerlemeler söylenir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisind masallarla ilgili bilgi yanlışı vardır? A) I B) II D) V BV

2. Halit Ziya Uşaklıgil ile aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Samipaşazade Rezay A) Maupassant tarzı yazdığı/hikâyeleri ile ilk mo- dern hikayecimiz kabul edilir. B) Romanlarındaki dil, hikâyelerine göre daha ağırdır ve süslüdür. C) Fransız edebiyatından etkilendiği için cümle yapısı Fransızcaya benzer. D) Roman, hikâye türlerinin yanı sıra tiyatro ve mansur şiir türlerinde de ürün vermiştir. E) Romanlarında genellikle dönemin etkisinde ka- larak romantizm akımının izleri görülür. AYDIN YAYINLARI 6.

15. Aşağıdakilerden hangisi Türk edebiyatının dö- nemlere ayrılmasında doğrudan etkili olmuştur? A) Osmanlı Devleti'nin kuruluşu B) İstanbul'un fethi C) Tanzimat'ın ilanı D) Yazının icadı 55210-yaz111 E) Türklerin Anadolu'yu yurt edinmesi

(1) Mektup yazmanın samimiyetine inandım ben her zaman. (11) Mektupla küçükken, de- demlerin yanında kaldığım günlerde, tanıştım. (III) Aslında daha o zamanlarda henüz mektup yazmak diye bir şey kalmamıştı. (IV) Fakat mek- tubun verdiği samimiyeti fark edebilmiştim. (V) Mektup aldığım kişinin benim önümdeki kâğıda dokunmuş olması, o kâğıtla bir süre de olsa dostluk kurmuş olmasıdır bana mektubu sevdiren. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangi- sinde anlatım bozukluğu vardır? A) II B) 1 C) IV D) III E) V

1. I. Işlerimin en yoğun olduğu zaman dilimlerinde en çok okuduğum kitaplar öykü kitapları. II. Onlarla birlikte seviniyorum, üzülüyorum, öfkeleni- yorum, affediyorum, âşık oluyorum. III. Bu beni mutlu ediyor, içim kıpır kıpır oluyor bu duy- guları yaşarken. IV. O kitapları okurken yoğunluğu unutup onların dün- yasına giriyorum, öykü karakterleriyle birlikte yaşı- yorum âdeta. V. Yazma isteğim ise en çok bu dönemlerde depreşiyor. Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak şekilde sıralandığında hangisi baştan ikinci olur? A) I B) II IV C) III D) IV E) V

6. Mermerden mutfak tezgâhı yapan bir usta ile mermell heykele dönüştüren heykeltıraş arasında bir farklılık var- dir. Mutfak tezgâhı yapan ustanın yaptığı, mutfak tezgâhı olarak bir işleve sahiptir. İnsanların bir ihtiyacını görmek için ortaya konmuştur. Mermeri heykele dönüştüren heykeltıraşın yaptığı iş ise sanat eseri olması yönüyle duyguların, hayallerin ve düşüncelerin yansıması olarak ortaya çıkan bir iştir. Buradan şu sonuca ulaşılabilir: - sanata fayda boyutunu katan bir alandır. 1 Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden han- gisi getirilmelidir? (A) Endüstriyel sanatlar B) Plastik sanatlar Ritmik sanatlar D) İşitsel sanatlar EGüzel sanatlar

yayınevi.com.tr 6. Şiirlerinde fazla sözcüğe yer vermeme alışkanlığı se- vilen bir özelliği idi. Herkes onun gereksiz sözcüğe yer vermediği eserlerinden söz ederdi. Eline aldığı her eserde bu tadı verirdi. Bu parçada sözü edilen anlatım ilkesi aşağıdaki- lerden hangisidir? A Akıcılık B) Øzlülük Yoğunluk C) Tutarlılık Duruluk

6. "Aşkolsun" sözü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde "Heyecanla, keyifle okunan, 'aşkolsun' dedirten. bir kitap bu." cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır? A) Söylediklerinden bir şey anlayabildiysem aşkoisun. B) Aşkolsun, demek ki beni hiç anlayamamışsın. C) Aşkolsun, o güzel filme bensiz gitmişsiniz. D) Ne güzel söylemiş, aşkolsun delikanlıya. E) Aşkolsun, bunları senin söyleyebileceğine inanamıyorum.

e CI SI an 9. Atasözleri kalıplaşmış sözlerdir. Atasözü cümle içerisinde kullanılırken atasözündeki sözcükler, eş anlamlı veya yakın anlamlı sözcüklerle asla değiş- tirilemez. Eğer herhangi bir değişiklik yapılırsa bu durum anlatım bozukluğuna yol açar. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde atasözünün bozulması sonucu oluşan bir anlatım bozuklu- ğu vardır? ADağ ne kadar yüce olsa da üstünden yol aşar. B) Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulun- maz. C) Gönülsüz yenen aş, ya mide ağrıtır ya baş. D) El, elin eşeğini türkü çağırarak arar. E) Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür. S A m A B C D E

14. Kapıda güleç yüzlü, uzun boylu, saçları azıcık dökülmüş bir genç adam duruyordu. Çok tatlı, insanı candan kav- rayan bir gülüşü vardı. Böylesi güzel gülen insanlara herkes çok güvenir, böyle candan insanları herkes çok sever. Nasıl candan bir karşılayış!.. Sanki kırk yıllık iki dostuz. İşte böyle gönlü yüce, gönlü pırıl pırıl insanlar; böyle dostça, böyle insanca, böyle sımsıcak karşılarlar insanları. İşte asıl insan!.. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Çoğullaştırmalara yer verilmiştir. B) Nitelendirmelere başvurulmuştur. C) D) Kişileştirmeye yer verilmiştir. E) Eksiltili cümleler kullanılmıştır. Uzman Duyu Duyu aktarmasından yararlanılmıştır. ✓ r.v

7. Sâf ü râkid... Hani akşamki tagayyür, heyecân? Bir çocuk rûhu kadar pür-nisyân, Bir çocuk rûhu kadar şimdi münevver, lekesiz, Uyuyor mâi deniz. Ben bütün bir gecelik cûşiş-i ahzânımla, O hayâlât-ı pêrişânımla Müteşekki, lâim, Karşıdan safvet-i mahmûrunu seyretmedeyim... Bu dizeler biçim ve içerik özellikleri açısından aşağı- daki akımların hangisinin etkisinde yazılmış olabilir? A) Parnasizm B) Sembolizm C) Klasisizm D) Romantizm E) Sürrealizm