Edebiyat Nedir? Soruları

2. Genellikle deyimler, insanların tulum ve davranışlarını somutlaştırarak anlatır. Sözgelimi bir insanın tehlikeye çok yakın olduğunu anlatmak için topun ağzında deriz. 1 Sıkıntı ve eziyet çektirmeyi ensesinde boza pişir- mek, bir yerde tedirginlik duymayı, diken üstün- de oturmak, içinde katlanılması olanaksız bir acı duymayı; yüreği dayanmamak, çok heyecanlanıp IV sevinmeyi içi içini yemek deyirniyle anlatırız. V Bu parçada numaralanmış deyimlerden hangi- sinin açıklaması yanlış verilmiştir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V F

geliyordu. 16. Aşağıdakilerden hangisi Tanzimat Dönemi hikâyelerinin özelliklerinden biri değildir? A) Kahramanlar genellikle Istanbul'un aydın çevrelerinden seçilmiştir. B) Özellikle romantizm ve realizm gibi Batılı edebî akımların etkisi görülür. C) Türünün ilk örnekleri olan bu dönem hikâyeleri teknik bakımdan zayıftır. D) Kişiler çoğu zaman tek yönlüdür ve iyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır. E) Sosyal ve tarihî konulara hiç yer verilmemiş, daima bireysel konular işlenmiştir. 17. Tam yirmi beş yıl oldu. Her sabah erkenden gelir, (1) bu

4. Destan Dönemi Türk edebiyatı ile ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır? x A) Konuşma diline yakın arı bir Türkçe kullanılmıştır. B Edebî ürünler ağırlıklı olarak manzum metinlerdir. Şiirler genelde müzik eşliğinde söylenmektedir. D) Destanlarda ağaç, bozkurt, ışık gibi mitolojik ögelere yer verilmiştir. E) "Ozan-baksı" denen şairler, nazım-nesir karışık hikâ- ye söyleme geleneği başlatmıştır.

3. Çal, söyle bir türkü uzun havadan Bir varsağı çağır, sonra bir destan Arkadan yine bir Karacaoğlan Günahsa boynuma hep kadaların Bu şiirin teması aşağıdakilerden hangisi olabilir? A) Halk şiirine duyulan özlem B) Anadolu insanı C) Kahramanlık D) Eğlencenin önemi E) Şiir sevgisi

14. 16. yüzyılın sonlarına doğru Kafkaslardan Rumeli'ye ka- dar ünü bütün Osmanlı ülkesine yayılan bir saz şairidir. Halk şairlerimiz içinde kavganın, özgürlüğün sembolüdür. Şiirlerinde coşkun bir seslenişle, yiğitlik, dostluk, aşk, doğa sevgisi oldukça sade bir dille anlatılır. "Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu" dizesiyle tarihe geçmiştir. Bu parçada söz edilen halk şairi, aşağıdakilerden han- gisidir? A) Köroğlu B) Fuzuli D) Karacaoğlan C) Baki E) Dadaloğlu

A Deneme-1 24. (Hazırlıklı konuşma, belli bir konuda önceden hazırhk yaparak hedef kitleyle yapılan konuşmadır. ku Hazırlıklı konuşmada hedef kitlenin özelliklerine göre konunun seçilip sınırlandırılmasına ve konuş- manın planının hazırlanmasına özen gösterilmelidir. (1) Hazırlıklı konuşma planlı yapıldığı için konuşma öncesinde, konuşma sırasında ve konuşma sonrasın- da yapılacak belli şeyler vardır. (IV) Hazırlıklı konuş- manın konusunun dinleyici tarafından da bilinmesi, dinleyicinin de hazırlıklı gelmesine ve konuyu daha dikkatli dinlemesine olanak sağlar. V Dinleyiciler, konuşmaya istedikleri zaman sorularıyla katkıda bulu- nabilirler. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisin- de bir bilgi yanlışı vardır? A) I B) II C) III IV E) V

DUF FÖY 01 Sözcükte Çok Anlamlılık (Temel Anlam Yan Anlam Mecaz A Terim Anlam Argo • Jargon) - I 1. Üzülerek söylüyorum, ülke olarak kitap okuma alışkanlığımız çok zayıf düzeyde. Dolayısıyla bu alt olor aky, kulmoll mis kadar az kitap okunan bir ülkede, farklı ve eleştirel || zayıf, OC düşünme, sorgulama, muhakeme ve değerlendir- me becerilerimiz de istenen düzeyde olamıyor. Bu sebeple kitap okuma alışkanlığı kazanabilmek, düşünen bir insan olabilmek için çok önemli. Bir IV baba olarak derslerinden daha çok dikkat ettiğim V şey, çocuklarımın kitap okuma alışkanlığı kazan- ması. Bu parçada numaralanmış yerlerin hangisinde gerçek anlamının dışında kullanılan bir sözcü- ğe yer verilmiştir?

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 5. Yazınsal ürünlerin edebî bir gaye taşıması, onların üzerinde uzun ve sağlıklı bir planın yapılmasını ge- rektirir. Bu bağlamda sanatçının hülya zenginliğini de kullanarak ortaya çıkardığı kavrama adı verilir. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) temel motif B) realite C) imge dünyası D) muhteva E) kurmaca

6. Türkçe, nasıl sevilir? Vaktiyle, Birinci Türk Dili Kurultayı'nda, büyük edip, Halit Ziya Uşaklıgil, bir tebliğde, aydınlarımıza Türkçeyi sevme dersi vermişti. Demişti ki: ● ● ● ● Ben Türkçeyi muhtelif devirlerinde, muhtelif elbiselerle, muhtelif şekillerde gördüm ve sevgilimi o libaslar altında, kendi cevherinde sevdim. Ben eski kâtiplerinden işittiğim süslü dili sevdiğim gibi Aksaray'da karpuz sergisinde müşteri ayartmak için çı- ğırtkanlık eden Türk delikanlısının türlü zarafetlerle dolu Türkçesini de sevdim. Ben divan edebiyatının gazelleriyle mest oldum. Fakat sevgili İzmirli kızın incir işlerken söylediği türkü ile de mest oldum. Ben onu perişan gönüllü şairin: "O gül-endâm bir al şâle burunsun yürüsün / Ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün" beytinde olduğu gibi, bir al şala sarınıp yürüdü- ğünü görerek de sevdim. Halit Ziya Uşaklıgil'in Türkçeye olan büyük sevgisini dile getirdiği bu parçada Türkçenin hangi kullanımı yok tur? ALORS A) Yaşayan Türkçe B) Edebî söylemli Türkçe C) Farklı zamanlarda kullanılan Türkçe D) Bilim dili olan Türkçe E) Halk söyleyişlerindeki Türkçe

6. Test 03 Aşağıdaki dizelerden hangisi ayraç içinde verilen ahenk unsuruyla ilişkilendirilemez? A) Kamu bîmârina canan deva-yı dert eder ihsan Niçin kılmaz bana derman beni bîmår sanmaz mi (musammat kafiye - iç kafiye) B) Kalk ayağa dimdik doğrul kıyam et Davranmazsan elbet kopar kıyamet (tunç kafiye) C) Her nefeste işledim ben bir günah Bir günah için demedim bir gün ah (cinaslı kafiye) D) Sev seni seveni hâk ile yeksân ise Sevme seni sevmeyeni Mısır'a sultan ise (aliterasyon) E) Sefil bülbül boynun eğmiş bakıyor Sarı çiçek amber olmuş kokuyor (ulama)

3. 1. Öznel olması II. Estetik değer taşıması Belli bir kesime seslenmesi IV. Sistemli bir yapı olması V. Bireysel özellikler taşıması Yukarıdaki numaralanmış ifadelerden hangisi güzel sanatların özelliklerinden biri değildir? A) I C) III D) IV B) II E) V

3. Ortak zevk ve dil anlayışına sahip şairlerin ortak şekil özelliklerini, ahenk unsurlarını, imge ve temaları kul- denir. Sairler, lanarak oluşturduğu şiir anlayışına kendilerinden önce ortaya konan edebî mirastan az ya da çok etkilenir; oluşturdukları şiir anlayışıyla ken- dilerinden sonra gelen şairleri etkiler. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden -hangisi getirilmelidir? A) gelenek D) birikim B) ekol C) zihniyet E) mazmun 6. 17

tak eri 9 6. Şaman - kopuz - sagu Yanlış Batılılaşma - kölelik - cariyelik Aruz - mazmun - ahenk Bireysellik - sone - ağır dil Numaralanmış özelliklerle aşağıdaki edebî dö- nemler eşleştirildiğinde hangisi dışarıda kalır? A) Millî Edebiyat B) Servetifünun edebiyati C) Divan edebiyatı ● ● D) Sözlü Dönem E) Tanzimat edebiyatı PUANYAYINLARI

TYT/Türkçe 25. (1) Sadece satış rakamlarına bakarsanız artık mizah dergisi okunmuyor diyebiliriz. (II) Ancak bu, mizah dergilerinin okunmadığı ya da takdir görmediği an lamına gelmiyor. (III) Sosyal medya paylaşımlarına baktığımızda mizah dergilerinde yayımlanan yazıla. rin, aforizmaların, karikatürlerin sürekli dolaşımda ol- duğunu ve geniş kitlelerce paylaşıldığını görüyoruz. (IV) Dolayısıyla mizah okunuyor ama mizah dergisi yoluyla ve mizah dergisi biçiminde değil. (V) Toplum olarak bir ürünü veya hizmeti para vermeden alma eğilimindeyiz. (VI) Bir öğrenci yurdunda bir öğrenci mizah dergisi alıyor, o dergi elden ele dolaşarak her- kes tarafından okunuyor ve bu dergilerin yaşamaları için satış yapmaları gerektiğini hiç düşünülmüyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili ola- rak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede, koşula bağlı bir yargı ortaya konu- yor. B) III. cümlede, çelişkili bir durumdan söz ediliyor. C) IV. cümlede, bir saptama yapılıyor. DAV. cümlede, bir öz eleştiri yapılıyor. E) VI. cümlede, V. cümlede anlatılanlar bir örnekle pekiştiriliyor. endemik le

A. Aşağıdaki cümlelerin bildirdiği yargılar doğ- ruysa yay ayraç içine "D", yanlışsa "Y" yazı- niz. 1. D 2. "Havanın kararmasıyla birlikte koşarak uzak- laştı." cümlesinde zarf-fiil kullanılmıştır. "Dede Korkut Hikâyeleri" üslup ve içerik açı- sından hem destan hem de halk hikâyesi özel- likleri gösterir. 3. Kafiye düzeni mesneviden mesneviye deği- şiklik gösterir.

Sözcük Anlamı 1. Aşağıdakilerin hangisinde "yakmak" fiilinin an- lam ve kullanımı uyuşmamaktadır? A) Büyük bir zarara uğ- Bu işe girerken hem ratmak, mahvetmek kendini hem beni yaktı. B) Zamanında kullanıl- madığından hükmü- nü yitirmek C) Işık vermesini sağla- mak D) Keskin, sert ve isirici bir duyum vermek sbr Elsi etkisiyle zarar ver- EXIsı mek Konan yasaklardan sonra çok kişi tatil bi- letlerini yaktı. Masanın üzerindeki mumu yaktı da birbi- rimizin yüzünü göre- bildik. Köftede kullanılan bi- berin acısı dilini yaktı. Belediye toplanan çöpleri bu boş alanda yaktı.