Edebiyatın Bilimlerle ve Güzel Sanatlarla İlişkisi Soruları

2. Sanat eserleri, gerçeğe değişik açılardan bakmamı- zı sağlar. Farkında olmadığımız duygulara ad koy- mayı, kendimizi eğitmeyi ve geliştirmeyi öğretir bize. Yukarıdaki parçada güzel sanatların işlevlerinden hangisi üzerinde durulmaktadır? A Sanatta etkileyiciliğin önemini fark ettirme B) Yaratıcılığı destekleme Kişisel gelişimi sağlama D) Özgün olabilme E) Güzellik kavramı ile ilgili farkındalık oluşturma 5.

Shakespeare dendiğinde Ingiltere; Goethe ve Bach dendiğinde Almanya; Dante, Da Vinci ve Michelan- gelo dendiğinde Italya; Puşkin, Dostoyevski ve Çay- kovski dendiğinde Rusya; Sadi ve Hâfız dendiğinde Iran; Cervantes ve Picasso dendiğinde İspanya; Chopin dendiğinde ise Polonya akla gelir. Bu durum milletlerin tanınmasında aşağıdaki et- menlerin hangisinin ön plana çıktığını gösterir? A) Bilim ve teknik e) Sanat ve psikoloj E) Sanat ve edebiyat B) Edebiyat ve bilim D) Edebiyat ve felsefe

17.(1) İslam dini, her konuda olduğu gibi edebiyat ala- nında da kendi dairesi içindeki toplumların üzerinde etkili olmuştur. (II) Atalarımızın Müslüman olmalarıyla Türk ve dünya tarihinde ve edebiyatımızda değişiklik- ler yaşanmıştır. (III) Türkler Müslüman olduktan sonra İran edebiyatını örnek almışlar, ondan çok etkilenmiş- lerdir. (IV) Bu ilk etkiler Göktürk ve Uygur Türklerinin eserlerinde görülür. (V) Pek çok Türk şair, İran edebi- yatına ait nazım biçimlerini kullanarak şiirler kaleme almıştır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır? A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Aşağıdakilerden hangisi edebiyat tarihinin kapsamı içine girmez? A) Edebî dönemlerin belirleyici özelliklerini incelemek Dönemin sosyal hayatını ortaya koymak Sanatçıların yaşamlarını ve eserlerini ele almak D) Tarihî şahsiyetlerin topluma katkılarını incelemek E) Dönemin siyasi hayatını dikkate almak

6. EDEBİYAT TARİHİNİN KAPSAMI ****** Bu tabloda boş bırakılan yerlere, edebiyat tarihinin kapsamına doğrudan giren konular yazılmak isten- se aşağıdakilerden hangisi bu tabloda olamaz? A) Şair ve yazarların hayatları B) Yazınsal ürünler C) Edebi dönemler D) Tarihi mekânlar E) (Siyasi ve sosyal değişmeler

akiler- ülüarif 6. Bu memlekette de bir gün sabah olursa Haluk Eğer bu memleketin sislenen alın yazısı Dirençli, dinç bir elin güçlü, canlılık verici Dokunmasındaki dokunuşla silkinip şu donuk Şu paslanan ipek yüzü biraz gülerse... 0 Bu dizelerde aşağıdaki söz sanatlarından hangisi yoktur? stiare Astiare BY Mecazımürsel Me Teşbih Teşhis C Tevriye Analitik Edebiyat 10. Aşağıc dir? Be O BR D PT

Aşağıdakilerin hangisinde Divanü Lügati't-Türk'le ilgili bir bilgi yanlışı vardır? A) Kaşgarlı Mahmut tarafından, Araplara Türkçeyi öğretmek ve Türkçenin Arapça kadar zengin bir dil olduğunu göstermek maksadıyla yazılan ilk Türk dili sözlüğüdür. B) Türk tarihine, coğrafyasına, mitolojisine, folklor ve halk ede- biyatına dair zengin bilgiler içeren ansiklopedik bir eser ni- teliği taşımaktadır. C) Eserde madde başı olan kelimelerin açıklamaları yapılırken anlamların daha iyi anlaşılmasını sağlamak amacıyla deyim- lerden, atasözlerinden ve şiirlerden örnekler verilmiştir. D) Eserdeki ayet ve hadis tercümeleri, aynı zamanda Kur'an-ı Kerim ve hadislerin Türkçeye çevrilmesi yolunda atılmış ilk önemli adımlardır. E) Eserde yer alan ilk Türk dünyası haritasında Türklerin otur- duğu yerlerle bunların münasebette bulunduğu milletlere yer verilmiştir. 3.

AYT Edebiyat 6. . 1852'de doğan yazar, II. Tanzimat Dönemi'nde yaz- dığı şiir ve oyunlarla tanınır. ● TANZİMAT DÖNEMİ'NDE TİY Uzun yıllar Batı'da diplomat olarak bulunduğundan bu edebiyatı yakından tanımış ve hem şiirde hem tiyatroda Batı'dan etkilenmiştir. Türk tiyatrolarına felsefeyi sokan sanatçıdır; yazdı- ğı oyunlar, kullandığı dil ve teknik sebebiyle sahne- lenmeye uygun değildir. Yukarıda bazı özellikleri verilen sanatçı aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Namık Kemal C) A. Hamit Tarhan B) Ziya Paşa D) R. Mahmut Ekrem E) Nabizade Nazım

4. Aşağıdakilerden hangisi Türk edebiyatının dönem- lerinin ayırıcı bir özelliği değildir? A) Sözlü dönemde kavmî özellikler hayata ve edebî metinlere hâkimdir. B) Sözlü dönemde mitlere dayalı bir dünya görüşü egemendir. Islamiyet sonrası dönemde din etrafında oluşan ve gelişen bir yaşama biçimi hüküm sürmüştür. Dislamiyet sonrası dönemde metinler, İslam inancı etkisinde otuşmuştur. Modern dönemde aklın ve bireyin dünya ile ilişkisi arka planda tutulmuştur.

6. Açıklamalar Olay, duygu, düşünce, hayal vb. nin sözlü ya da yazı en güzel biçimde ifade etme sanatı. Terimler Bir duygu, tasarı, güzellik vb. II. Din nin anlatımında kullanılan yön- temlerin tamamı veya bu anla- tim sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık 1. Edebiyat Toplumları değişik açılardan III. Tarih etkileyen olayları, sebep-sonuç ilişkisi içinde yer ve zaman gös- tererek inceleyen bilim dalı. İnsanların olağanüstü güçlere, IV. Sanat kutsal saydıkları türlü varlıklara, tanrılara ya da Tanrı'ya inan- ma, tapınma biçiminde katıldık- ları gizemsel olgu. B) II Bir toplumun maddi ve manevi V. Edebiyat Tarihi varlıklarının; fikir, sanat çalış- malarıyla ilgili niteliklerinin tümü. CHII Tablodaki numaralanmış açıklamalar terimlerden herhangi biriyle eşleştirildiğinde hangisi dışarıda kalır? AI 164 D)TV E) V YAYIN DENİZİ

7- ni e 6 25. Edebiyat-toplum ilişkisi ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Toplumların en içten, en karmaşık duygularının, şuurlu bir şekilde ifadesini bulduğu sanat dalı genellikle edebiyattır. B) Edebiyatçılar, kendi anlayışını edebî eserlerle topluma aktarır; topluma yön verir, onun şekil- lenmesine katkıda bulunur. CEdebiyat ile toplum, toplum ile edebiyat karşılıklı olarak birbirlerini etkiler. D) Edebî eserler, ait oldukları toplumun sosyal, si- yasi yönlerini ve tarihî geçmişini objektif bir şe- kilde yanskır. O Bir milletin edebiyatını, edebiyat tarihini öğren- mek, o milletin sosyal hayatını öğrenmek ve ge- lişme dönemlerini adım adım izlemek demektir. A? Diğer sayfaya geçiniz.

artık çok rmek ve uklarım- m oğlu- ndra'nın bir eşi n han- Ş MEB 8. Destana ismini veren Türk hükümdarı MÖ IV. yüzyılda yaşamıştır. Onun mücadeleleri etrafında söylenen ve Makedonyalı Büyük İskender'in Türk illerine yürüyüşü ile birleştirilen bu destan, Türkler arasında XI. yüzyıla kadar yaşamış ve bu yüzyılda Kaşgarlı Mahmut tarafından yazı- ya geçirilmiştir. Kaşgarlı Mahmut "Türkmen" maddesinde sözcüğü açıkladıktan sonra: "Bunlara Türkmen denilme- sinde bir hikâye vardır, şöyledir." diyerek destanın konu- sunu düzyazı hâlinde kendi anlatımıyla aktarmıştır. Bu parçada sözü edilen destan aşağıdakilerden hangisidir? Say A) Alp Er Tunga B) Oğuz Kağan Attila D) Timur E) Şu

ma -rek de Bu eç- mak çe ve wol bir 2 en A Deneme - 5 36. Türk edebiyatında öykü, roman ve deneme kitaplarıyla sık- lıkla karşılaşmak mümkün lâkin söyleşi kitapları konusunda aynı durumdan söz etmek pek de mümkün görünmüyor. Oysa yazarların yarattıkları kahramanlardan, kurguladıkları -dünyalardan daha çok kendi öz benliklerine dair yolculuğa çıkmak isteyen okur için söyleşinin yeri hep ayrı olmuştur. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Türk edebiyatında en çok roman türünün yazıldığına B) Öykü ve roman türlerinin Batı edebiyatından geldiğine C) Türk edebiyatında söyleşi türünün pek gelişmediğine D) Okur için deneme türünün ayrı bir öneme sahip olduğuna E) Kurgudan ibaret roman ve hikâyelerin her zaman daha çok rağbet gördüğüne Jelme Salkı at Sed rob

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı var- dır? A) Orta oyununun ilk bölümü zurnanın "Pişekâr havası"nı çalması üzerine Pişekâr'ın sahneye girmesiyle başlar. B) Karagöz oyununun "Giriş" bölümünde Hacivat bir semaî veya gazel okuyarak sahneye girer ve "Yar bana bir eğ- lence!" diyerek eğlenmek istediğini dile getirir. C) Karagöz oyununun konuları arasında genellikle gerçek- çi hikâyeler bulunmakla birlikte, Ferhat ile Şirin ve Leylâ ile Mecnûn gibi klasik destansı hikâyeler de yer alır. D) Orta oyununda Pişekâr tiplemesi, Karagöz'deki Hacivat'a karşılık gelir. E) Hikâyelere dayanan Karagöz oyunu "Bu kıssadır, bir mecmua kenarına kaydedilmiştir, biz de gördük, söy- ledik." sözleriyle bitirilir.

IV 13-15. yüzyıllar arasında Altınordu, Mısır, Suriye bölgelerinde kullanılan Türkçedir. Kıpçakça olarak da bilinen stabu dille oluşturulan eserler içinde "Codeks Cumanicus, Hüsrev ü Şirin, Gülistan Tercümesi" sayılabilir. Bu parçada sözü edilen yazı dili aşa- nanağıdakilerden hangisidir? A) Kuzey Türkçesimeno B) Batı Türkçesi hite anbi C) Doğu Türkçesi D) Osmanlı Türkçesi E) Eski Türkçe Y sis2 (0 esqu Tupo ibroze id giminils om

UYGULAMA TESTİ - 13 1. Imgeyi, sanatçının özgür iradesinin sanatın gücüyle buluşma- sından ortaya çıkan yeni sözcükler olarak ifade edebiliriz. Her insanın parmak izi birbirinden nasıl farklıysa ve onu tanımla- maya yarıyorsa her şairin imgesi de okurun, şairin iç dünyası- na ve zihnine yaptığı yolculuğun rotasını gösterir. Sanatçının bilinç denizinin dehlizlerinde saklanmış hazinelerin, dalgaların etkisi ile kıyıya vurmasıdır imge. Yazarken kullandığı gündelik dilin olanaklarının sınırlı kalmasının yarattığı sıkıntıya düşen sanatçının, bilinç dışına duygusal bir firar yolu hazırlamak için bir dayanak noktasıdır âdeta. Bu parçada imge ile ilgili olarak 1. Şairin kendini yansıtan duygu ikliminde kurgulayarak oku- runa sunduğu sözcüklerdir. II. Söze ve sözü söyleyene özgürlük sunarak onu günlük an- lamından öteye taşır. III. Sanatsal bir uğraş olmanın yanında gündelik hayatın dü- şünce sistemi içine de yerleşmiştir. yargılarından hangisi söylenebilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II E) II ve III C) Yalnız III 1