Fabl Türü ve Genel Özellikleri Soruları

KÇE TESTİ 4. Fabllarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Soyut kavramlar, somut olaylar yardımıyla anla- tılır. B) Okuru anlatılanlara hazırlamak için başta bir te- kerlemeye yer verilir. . C) Mekân ve zamana ait unsurlar belirsizdir. V D) Teşhis ve intak sanatlarından yararlanılır. V E) İyilik yapma, dostluk, yardımlaşma, kurnazlık gibi evrensel tema ve kavramlar ele alınır.

Türk Dili ve Edebiyatı - Sosyal Bilimler - 1 A 5. 4. Wuh peygamberin gemisine ol Nermiş İblis'e kuyruguyla yol Der imiş ben döşædidün döşeği Dirilirken ölüp Üzeyr eşeği Hoş nefesdir deyü vü ehl ü fâsih Hürmet eyler imiş himâr-ı Mesih ica Çıkarır hâr çün enkarü'l - asvât Ekin issina arz olur arasât İçerik özelliklerine bakıldığında bu beyitler, aşağıdaki eserlerden hangisinden alınmış olabilir? A Hayrabad B) Divan-ı Kebir Q Harname D) Garipname E) Cemşid-i Hurşid

4. Bir esnafa insan sarrafı deniyorsa onun, tecrübesi sayesinde insanların iyisini kötüsünü çabuk anlayacak duruma gelmş biri olduğunu anlarsınız. Aynı zamanda kaçın kurası sözü; o kişinin n aldatılması güç, kurnaz, güngörmüş olduğunu anlatır. Onun için her telden çalar sözü mi kullanılıyorsa sık sık iş, durum, konu ya da düşünce değiştirdiği akla gelirken perdesi yırtık deniyorsa ar I damarı çatlamış, utanmaz, arlanmaz olduğu için bu sözün söylendiğini düşünürsünüz. Eğer bu kişiye laf ebesi denmişse söyleyecek sözü bol olan, her V söze karışan, herkese söz yetiştiren, çok konuşan bir kişiliği olduğu açıklanmak istenmiştir. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisi yanlış kullanılmıştır? A) 1 B) 11 C) III D) IV E) V

10. ---, medrese eğitimi görmüş ve klasik şiirle ilgilenmiştir. Aruzla oluşturduğu şiirlerini divanında toplamıştır. E Çek Tabip Sinem Üstünden, Felek Çakmağını Üstüme Çaktı ve Bugün Ben Bir Güzel Gördüm gibi bestelenen birçok şiiri vardır. Asıl sanatçı kişiliği hece ile yazdığı koşma ve semailerinde görülür. 19. yy.da yaşamıştır. Tasavvufi şiirleri belirli bir değer düzeyinin üstünde de- ğildir. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki sanatçı- lardan hangisi getirilmelidir? A) Aşık Ömer ) Bayburtlu Zihni Erzurumlu Emrah B) Dadaloğlu E) Ruhsati

zekâ F'ışık, tilen kul- irden ndeki dina enen bile hi da göz- mani oplu- ndü- arını ları aba- tan pa- inin ak- BENİM HOCAM Deneme - 1 5. (1) Kahve, toplumumuzda yüzyıllardır tüketilen ve her kesimin beğenisini kaza- nan keyif verici bir içecektir. (II) Sosyolojik manada bir içecekten çok daha fazlasını ifade eden kahve; hazırlanışı, pişirilme usulleri, sunuş biçimleriyle kendi ritüelle- rini yaratan önemli kültürel bir unsurdur. (III) Aynı zamanda konukseverliğin gös- tergelerinden biridir ve dost sohbetlerinin sembolü haline gelmiştir. (IV) Türk kahve kültürü ve zevki, kültürün bir parçası ve aktarıcısı olan edebî ürünlerde doğal olarak kendine bir yer bulmuştur. (V) Bu sebeple kahvenin sosyal hayatımızdaki yerinin, toplumsal ilişkilerimize etkisinin ve günümüzde unutulmaya yüz tutmuş veya unutulmuş birçok kahve âdetinin tespiti için edebiyata başvurmak yeterli olacaktır. Bu parçadaki numaralandırılmış cüm- lelerde kahve ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? 1. cümlede olumlu yargılar içeren, öznel bir tanım yapılmıştır. II. cümlede toplum için içecekten başka anlamlara geldiğinden söz edilmiştir. 19 H. cümlede toplumun karakteristik özelliklerini simgelediğine değinilmiştir. D) IV. cümlede edebî eserlerde kahve kültürüne yer verildiği anlatılmıştır. E) V. cümlede edebî eserlere bakarak kahveyle ilgili birçok menfi alışkan- liğin saptanabileceğinden bahsedil- miştir.

8. Mübalağa, duyguları anlatmak için hayatın hemen her insanlar, kendilerini daha iyi anlattıklarına inanırlar. Hayale kademesinde başvurulan bir anlatım tarzıdır. Bu şekilde dayalı divan şiirinde de şairler, mübalağayı çokça kullanmışlardır. Başarılı bir mübalağa, içerdiği abartıdan çok verilmek istenen duyguyu keskin bir şekilde öne çıkarır. Anlatımı çarpıcı hâle getirmek, muhatabı etkilemek, yanıltmak veya ikna etmek amacıyla herhangi bir şeyi olduğundan daha fazla veya az göstermedir mübalağa. Mübalağa, nükteli ve zarif olmalıdır. Bir şairin hayal gücünü ve genişliğini göstermesi bakımından mübalağa sanatına önem verilmiştir. 1.Divan şairleri, şiirlerinde fazlaca yer vermişlerdir. Anlatımı etkili hâle getirmek için tercih edilmektedir. III. Şairlerin hayal gücünü geliştiren bir sanattır. Bu parçadan mübalağa ile ilgili olarak yukarıdakilerden hangilen çıkarılamaz? A) Yalnız I B) Yalniz II D) | voll E) Il ye C) Yalnız III

u) ceo ziom 11. Tilki ile kedi sohbet ediyorlamış.Tilki durmadan ne ka- dar hilekar ve kurnaz olduğunu anlatıyormuş. Kedi bi- raz utanarak "Ben fazla oyun bilmem ki, düşmanlarımın elinden kurtulmak için tek yol bilirim, o da kaçmaktır." demiş. Bu parçayla ilgili hangisi söylenemez? A) Bir masalın döşeme bölümünden alınmıştır. B) Bir fabl örneğinden alınmıştır. SY Kişileştirme sanatına başvurulmuştur.V os DJ Hikayeci anlatım özelliklerinden yararlanılmıştır. E) Anonim halk edebiyatı ürününden alıntı yapılmıştır. Diğer sayfaya geçiniz.

& 56 Bu yosodos, ozel ve kamu kuruluslarinda aolsonor your lonacale. Bu amledeki onloten baruklug asağıdakilerden hangisiyle giderilebilin? A) "yosodon" dos sonra buton 'sogaugo gelinterek B) "ve" sozagu kaldinloral c) "ve" yerine, "Kuruluslarlo" sozug getirerek D qalisonle " dan sonne leesinlikle" sogea Setilmeli E) "yor ao lonacot" yerine yararlanabilir " sozug getirilerek E t (1890 -OS) Cogimo

rum 16. Ekim 1923'de Osmaniye'nin Hemite Köyü'nde doğan 11 Yaşar Kemal, romanların da mekân olarak genellikle Çukurova bölgesini kullanmıştır. En ünlü romanları arasında bulunan Ince Memed serisiyle adını duyuran Yaşar Ke- mal, 16 yaşında şiir yazarak edebiyat dünyasına adım V atmıştır. Bu parçada numaralanmış sözlerin hangisinde yazım yanlışı yoktur? V a À B11 C) DNV E) V) Honik nog

6. Köy Enstitüleri, köylerinde kalsalar sıradan bir köylü olacak çocukları toplayıp onlardan çağdaş birer birey çıkarma ve onların yeteneklerini ortaya çıkarmayı hedefleyen muhteşem bir projeydi. (1) Sınıflar birer kitaplık gibiydi, herkes okurdu, her ayın sonunda o ayin en çok okuyan öğrencileri bayrak töreninde tanıtılır, kendilerine ödüller verilirdi. (II) Tarım derslerinde her sınıfın ayrı bir ağaçlığı, koruluğu vardı; siniftaki her öğrenci kendi ağacını, ağaçlarını diker, okulu bitirinceye kadar onun bakımıyla yükümlü olurdu. (III) Hafta sonları, her sınıfın zorunlu olarak hazırladığı piyesleri, halk oyunlarını, koroları izlerdik; bu çalışmalarda öğrencilerin yetenekleri ortaya çıkardı. (IV) Her sınıf, bir hafta derslere girmez ve okul yönetimine katılır, okulun her şeyiyle ilgilendirdi; hafta sonunda da yemekhanede o sinifin eleştirisi, öz eleştirisi yapılır, herkes düşüncesini çekinmeden özgürce söylerdi. (V) Müzik derslerimizi "müzikhane'de; sayısız nota sehpaları, piyano, elli kadar mandolin, sekiz keman, bir o kadar akordeon, gramofon ve taş plaklarla dolu bir sınıfta yapardık. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde Köy Enstitülerinde temel amacı "öğrencilere öz güven ve sorumluluk duygusu aşılamak” olabilecek uygulamalara yer verilmiştir? A) I ve II B) II ve III C) II ve IV D) III ve IV E) IV ve V

16. Bu dünya böyle işte bir gidiş, bir geliş herkes de gidiyor birbiri ardınca sevdiklerimiz, okuduklarımız, duydukları- mız gök bulutlu gönül bulutlu apostol bu ne biçim iş? Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Sifat fiil B) Soru zamiri C) İşaret Zamiri D) Belgisiz zamir E) Soru sifatı

14. Aşağıdakilerin hangisinde fabl türünün edebiyatımız- daki yeriyle ilgili bilgi yanlışı vardır? A) 15. yüzyıl şairlerinden Şeyhi'nin Hârname'si, fabl tü- rünün edebiyatimizdaki ilk örneklerinden kabul edilir. B) Tanzimat Dönemi sanatçılarından Şinasi, Cumhuri- yet Dönemi sanatçılarından Orhan Veli Kanık fabl çe- virileri olan sanatçılardandır. C) Nazım Hikmet'in Büyüklere Masallar adlı yapıtı, fabl türünün başarılı bir örneğidir. D) Sabahattin Eyüboğlu, Masallar adlı kitabında La Fon- taine'den çevirilerini topluca yayımlamıştır. E) Gülşehrî'nin Farsçadan çevirdiği Mantıku't Tayr adlı mesnevisi fabl özellikleri taşımaktadır .

AYT 3 BENIM HOCAM Müslümanların Endülüs olarak isimlendirdiği İspanya'yı "Kadiks Savaşı" sonucu fetheden, İslam komutanı aşağı- dakilerden hangisidir? A) Halid bin Velid B) Zeyd bin Sabit C) Amr bin As D) Tarık bin Ziyad E) Eyüp El Ensari

3. Sanat ve Tabiat adlı yazısında Suut Kemal Yetkin'in belirt- tiği gibi romantik eserler ruhları büyüledikten sonradır ki dağlar, ormanlar, göller, fırtınalar güzelleşmeye başladı. Söz gelişi dağ güzelleşmek için Rousseau'yu bekledi. Bergson ne güzel söylüyor: “Dağ her zaman kendisini seyre gelenlerde duyumlara benzeyen ve gerçekten dağa bağlı olan bazı duygular uyandırabilmiştir. Ama Rousseau dağ hakkında yeni ve orijinal bir heyecan yarattı. Onun tarafından ortaya konan bu heyecan, sonradan herkesin duyduğu heyecan oldu. Dağ güzelleşmek için asil Rous- seau'yu beklediyse ayak değmemiş ormanlar, denizler Chateaubriand'i; göller Lamartine'i; rüzgârlar Shelley'i bekledi." Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- erlenemez? A) Kişisel düşüncelere yer verilmiştir. B) Tanik göstermeden yararlanılmıştır. C) Öğretme, açıklama amacıyla yazılmıştır. D) Örnekleme yoluyla düşünce geliştirilmiştir. E) Kişisel hayatı konu alan bir metinden alınmıştır.

2. Metinde yazar, "Kurtuluş Savaşı yeniden işlenmekte, kahramanlarıyla, işbirlikçileriyle anlatılmakta, devletin korunmaaligi da to bu savaştan güncel' dersler çıkarılmaktadır." derken Milli Edebiyat Dönemi romancılarına nasıl bir eleştiri getirmektedir?

11. Dost bî pervâ felek bi-rahm devrân bí-sükûn Derd çok hem-derd yok düşman kavi táli'zebûn Bu beyitte kullanılan aruz vezni "dost", "rahm" ve "derd” sözcüklerini bir kapalı, bir açık ) hece değerinde oku- mayı gerektirmektedir. Bu açıklamada söz edilen kullanımı ifade eden kav- ram aşağıdakilerden hangisidir? A) İmale B) Zihaf C) Takll D) Med is E) Vasl anlon