Paragraf Genel Tekrar Soruları

29. Modern dünyanın iletişim araçları sayesinde o kadar çok haberle karşı karşıya kalıyoruz ki... Kesintisiz görüntü bombardımanı bütün hayatımızı kuşatmış durumda. Her gün dünyanın dört bir köşesinde olup bitenleri biliyoruz. Bir taraftan da her şeyden haberdar gibi davranmayı seviyo- ruz. Canlı olarak televizyonlarda savaşa tanıklık eden bir kuşak olarak şu soruyu sanırım hiç düşünmedik: Bunun yayınlamasındaki amaç neydi? Vay canina, teknolojiye bak! Ne kadar ilerdeyiz? Savaşın naklen verilmesindeki amaç bunu göstermek için miydi? Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Savaşın canlı yayınlanmasının, insanların haber alma isteğiyle ilgili olduğu B) Savaşların canlı yayınlanmasının halkın işine yaraya- cak bir nedeni bulunmadığı C) Savaşları bile canlı görebilecek bir teknolojinin bulundu- ģu D) Insanın aldığı birçok haberin amacını düşünemediği E) Savaşın canlı yayınlanmasının halkın yararına olmadığı

OPRAK Y 20. Ora ve Bali Afrika'nın Atlas Okyanusu'na yakın ormanlik planlarında yaşayan ve dünyanın en kısa boylu insanla olarak bilinen Pigmeler, 5 bin yıldır ormanlarda avalik yaparak ilkel yaşam tarzlarından vazgeçmeden bir hayat sürüyor. Para kullanmayan Pigmeler, ihtiyaçları oranında avladıkları hayvanları ve topladıkları Ürünleri diğer toplu luklarla yine ihtiyaçları karşılığında takas ediyor, Yerleşim yeri Brezilya'daki Poro Velho şehrine 400 km uzaklıkta olan ve dünyanın en mutlu kabilesi olarak bilinen Piraha Kabilesi, modern dünyanın getirdiği kolaylıklara ge- rek duymamış ve kendi kültürlerinden asla kopmamıştır. Piraha insanları, sadece zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak kadar çalışıyor, avladıkları hayvanlar dışında hiçbir hayva- na zarar vermiyor. Bu iki parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer nedenlerle açıklamaktadırlar. B) Ayni olguyu farklı yönleriyle değerlendirip ele almaktadırlar. C) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sun- maktadırlar. D) Earklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göstermek tedirler. E)) Iki farklı konuya ilişkin ortak bir görüş olduğunu vurgula- maktadırlar. 8 Diğer sayfaya geçiniz.

26. Frida Kahlo, Meksikalı bir ressamdır. Yirminci yüzyılın popüler ikonu haline gelen ünlü ressam, resimlerinin yanı sıra inişli çıkışlı özel yaşamı ve politik duruşuyla da gündemde kalmayı başarmıştır. Sanatı, sürrealist ola- rak görülmüşse de kendisi bu görüşe karşı çıkmıştır. Altı yaşındayken geçirdiği çocuk felci sonucu bacağı hasar görmüş, bacakları gelişmemiştir. Bundan dolayı kendi- sine "Tahta Bacak Frida" denilmiştir. İyi bir eğitim alan Frida, eğitim hayatında edebî ve felsefi olarak donanım kazanmış ve aktif çevrelere girmiştir. 19 yaşındayken geçirdiği trafik kazası sonucu 32 kez ameliyat olduktan sonra bacağı kesilmiştir. Kazadan sonra hastaneden çıkan Kahlo, ailesinin yol göstermesiyle resme başlar. İçinde biriktirdiği acıları, hüzünleri resimlerinde ortaya çıkarır. Bu parçadan hareketle Frida Kahlo ile ilgili aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) Farklı yönleriyle gündemde kalmıştır. B) Belli bir sanat akımı içinde değerlendirilmeye karşı çıkmıştır. C) Fiziki özelliklerinden ötürü bir lakapla anılmıştır. D) Engel durumu resme yönelik ilgisinin artmasını sağ- lamıştır. E) Resimlerinde iç dünyasından yansımalar görülmek- tedir.

32. * Çağdaş felsefe olarak bilinen 20. yüzyıl felsefesi, insan inançlarından bağımsız var olan bir nesnel dünyanın varo- luşunu kabul eden bir dönemi sembolize eder. Bu dönem düşünürleri modern dünya görüşünü ön plana almışlardır. İnsanlar, doğa konularını daha önceki dönemlerden farklı bir değerlendirmeyle ele almışlardır. Akli her yönüyle ve her bakımdan kitlenin önünde apaçık olarak sergileme yoluna na gitmişlerdir. * Felsefenin tarihsel sürecine bakıldığında, içinde ortaya çıktığı çağın siyasi ve toplumsal olaylarıyla iç içe olduğu görülür. Modern felsefenin tarihinde bazı filozoflar modern toplumun sorunları üzerinde durarak bu sorunlara akılcı yanıtlar aramışlar. Bilime ve akla yönelik sorgulayıcı yakla- GO şımlar, özne kavramı üzerinde yürütülen tartışmalar ve zihin problemlerinin arka planı ilgi alanları olmuştur. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) Aynı görüşlerin birbiriyle çelişen noktalarını vurgula- maktadırlar. B) İki farklı konuya ilişkin benzerlikleri ortaya koymaktadırlar. C) Ayni olguyu geliştirmek amacıyla örnekler sunmakta- dırlar. D) Aynı üslup kullanılsa da farklı görüşleri açıklamaktadırlar. E) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik değerlendirmele- re yer vermektedirler.

19. Küçük bir çam ormani. Vakit sabah. Ari, sinek, kuş sesi. Bir siyah gözlükten görülen yerde ve ağaçlarda güneş parçaları. Sonra uzak, göğün, kendi renginden biraz daha koyu kıyılara giden hudutlu bir deniz... İşte böyle bir yerde köyün insanlarını düşünüyorum. Kitaplar, bir zaman bana, insanları sevmek lazım gel- diğini, insanları sevince tabiatın, tabiatı sevince dün- yanın sevileceğini, oradan yaşama sevinci duyula- cağını öğretmiştiler. Hayır, şimdi insanları, kitapların öğrettiği şekilde sevmiyorum. Şiirler, romanlar, hikâ- yeler, masallar bana bu ilmi tahsil ettirmişlerdir. Be- yinin vapurdan iner inmez çantasını kapan uşaktan Diğrenmemeyi, sabahleyin altı buçukta tabiatla kavga için sokağa fırlamayan adamın çalışmadığını kendi kendime öğrendim. Ama şu sabahleyin altı buçukta in tabiatla kavga için sokağa fırlamayan adam, isterse akşama kadar insanları aldatmak için didinsin. Kaç para eder! Gözümde, milyonu olsa da kalp para ile metelik etmez. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Öykü kişisinin duygu ve düşüncelerinden bah- sedildiği B) Anlatımda yer yer betimlemelere başvurulduğu Düşüncelerin iç konuşma tekniğiyle aktarıldığı Hâkim bakış açısıyla yazıldığı EX Durum hikâyesine özgü nitelikler taşıdığı

eğlenceleri düzenlerlerdi. Çünkü için ara sıra büyük su 16 Köpek balıkları insan olsaydı, denizin dibinde küçük koyarlardı. Sandıklarda her zaman taze su bulunmasına bitkisel olsun hayvansal olsun, her çeşit yiyecek balıklar için sağlam sandıklar yaptırır; sandıkların içine dikkat ederler, her türlü sağlık tedbirlerini alırlardı. Örneğin bir balığın kanadı yaralansa, balığın vaktinden önce köpek balıklarının elinden çıkmaması için onun yarasını hemen sararlardı. Küçük balıkların üzülmemesi neşeli balıkların eti, üzüntülü balıkların etine göre daha tatlı olur. Büyük sandıkların içinde okullar da bulunurdu elbet. Küçük balıklar bu okullarda, köpek balıklarının boğazından nasıl geçileceğini öğrenirlerdi. Örneğin, bir kenarda tembel tembel yatan köpek balıklarının nerede bulunduğunu öğrenmek için coğrafya dersine ihtiyaçları olacaktı. Şüphesiz en önemli konu, küçük balıkların ahlak yönünden eğitilmesi sayılırdı. Bu parçadaki düşünceyi en iyi açıklayan atasözü aşağıdakilerden hangisidir? A) Mermer iyi taştan, iyilik iki baştan olur. 8 İyilik eden, iyilik bulur. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez. D iyiliğe iyilik olsaydı, koca öküze biçak olmazdı. E İyilik yap, denize at; balık bilmezse Halik bilir.

16 84. Balığın 450 milyon yıllık bir geçmişinin olduğu söyleniyor. Onlar, ihtiyar dünyamızın belki de ilk canlıları. İnsanoğlu; oluşumu, gelişmesi ve çoğalması için hiçbir katkıda bulunmadığı deniz ürünlerini, en besleyici ve en lezzetli gida maddesi olarak asırlardan beri tüketiyor. Denizle barışmazsak çok değil, 20 - 25 yıl sonra balığı ancak akvaryumlarda görebileceğiz. Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır? Milyonlarca yıllık geçmişi olan balığın tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğundan BY Balik nesillerinin milyonlarca yıl aynı kalmasından e insanlar birbirleri arasında barışı yakalayamazsa denizlerimizin hızla yok olacağından D) Denizlerin sorumsuzca kirletilip yok edilmesinden E) Insanoğlunun deniz canlılarının yaşamına saygı göstermemesinden

(1) Bugün çocuklar için basılan kitaplan büyük bir bö- lümü masaldir sonra öykü ve roman gelir. (1) Açıkçası çocuklar, belirli türlerin kuşatmasını yaşıyor ve bu tür lere maruz kalıyor. (lll) Okuma eyleminin kalitesi ve bu etkinlikte çocuklara biçilen vazifeler üzerine kafa yormali yetişkinler. (IV) "Aman okusun da ne okursa okusun!" düşüncesi en kolay olan, sorunsuz gibi gö- rünen ama en sorunlu yaklaşım. (V) Anne babaların ve okuma alışkanlığı sürecinde etkili olan öğretmen- lerin, yayınevlerinin bu kolaycılığa kaçma lüksü yok. (VI) Sadece masal, öykü ve romana odaklı olarak bü- yüyen bir çocuk sadece roman okuyan birine dönüşür çünkü. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa- ragraf hangi cümleyle başlar? A) B) III. C) IV. D) V. E) VI.

TYT / TÜRKÇE 28 26.-27. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Her romancı çağının tanığı olmakla yükümlüdür, her roman toplumsal bilincin yansımasıdır bu yuzden. Resmî tarih ka- yıtlarına geçmeyen toplumsal duyuş ve yaşayış romanlarda görülür. Latife Tekin'in Sevgili Arsız Ölüm romanı da bize bir çeşit Türk toplum tarihi okuması sunuyor. Roman kahra- manlarının karakter özellikleri; roman boyunca yaşadıkları, olaylar karşısındaki tepkileri Türk toplumunu oluşturan farklı dinamikleri işaret ediyor. Bu işaretler üzerinden tarihî süreç içinde toplumsal hafızamızdaki izleri de okuyabiliyoruz. 26. Aşağıdakilerden hangisi bu parçanın ilk cümlesinde vur- gulanan düşünceye en yakındır? A) Roman yazan her yazar, toplumun aynası olmak zorun- dadir. BY Toplumu yansıtan yazarlar en çok okunan yazarlardan- dır. e Romanci, romanlarını yaşadığı yüzyılın ve toplumunun kayıt cihazı olarak kullanmalıdu B Dl Toplumsal bilinci eserlerde yansıtmak usta yazarların işidir. El Çağının tanığı olan bütün yazarların eserleri okunmalıdır.

PARAGRAE 5. 4. Amerikan filmlerindeki mahkeme sahnelerinde tanığa ettirilen yemini bu ikili kullanımın bir örneği olarak gösterebiliriz. II. Çünkü "gerçek" asla söylenemez; gerçek, söylenen şeyin, iddianın konusu olan şeydir ve dış dünyada, nesnel dünyada bulunur. III. Bu yemin, içerdiği anlam nedeniyle Türkçeye bazen "doğruyu, yalnızca doğruyu söyleyeceğime" bazen de "gerçeği, yalnızca gerçeği söyleye- ceğime" şeklinde çevrilmektedir. IV. Gündelik hayatta karşımızdakinin bir sözünü doğru bulmadığımızı be- lirtmek istediğimizde "Senin bu sö- zün yanlış." dediğimiz gibi "Senin bu sözün gerçek değil." de deriz. V. Yapılan bu çevirilerden doğru olanı ilkidir yani tanığın yalnızca "doğru"- yu söyleyeceğine yemin etmesidir. Yukarıda numaralanmış cümleler an- lamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dör- düncü olur? A) 1 B) || C) III D) IV EV YEDIIKLIM

24. Hem göçmen hem de Yahudi olarak Amerika'nın 19. yüzyılın sonlarındaki beyaz ırkı daha üstün gören evrimci antropoloji çevresinde çalışmalarını yürüten Franz Boas'a göre antropo- loglar, ilkel insanların yaşamlarının ve isteklerinin ne olduğuna dair yüzeysel bir resim ortaya koyabilmişlerdir. Birçok yeni kül- türle temasa geçilen bu dönemde ilkel topluluklar, antropoloji için basit bir çalışma konusu olmaktan öteye geçememiştir. Franz Boas'ın çalışmalarında ilk kez ileri sürdüğü "kültürel gö- relilik” denilen yeni yaklaşım da böyle bir ortamın sonucu ola- rak ortaya çıkmıştır. Boas'a göre ilkel insanlar arasında yaşayan modern bir insan, ilkel toplum içindeki her bir kişinin, en az bizim olduğumuz kadar birey olduğunu ve kendi kültürü olduğunu gö- recektir. Toplumlar evrimci yaklaşımın öne sürdüğü gibi hiç de benzer süreçlerden geçerek ilerlememektedir. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşıla- maz? A 19. yüzyılda antropoloji çalışmalarının henüz derinlikli olma- dığına B) Evrimci anlayışın bütün toplumların kültürel süreçlerinin ge- lişimini aynı gördüğüne İlkel bir hayat sürseler de her topluluğun kendine has kültürü olduğuna DY ilkel topluluklarda bireyselliğin ön planda olduğuna E) Evrimci antropolojiye göre ırklar arasında farklılıklar oldu- ğuna oi

29. Seyircinin anlayabileceği bir film yapmak, bir sinema yönetmeninin en önemli görevidir. Fakat aynı zamanda en zor olanıdır. Ben, bir yönetmenin kolay filmler yapması gerektiğini düşünmüyorum. Yönetmen yaptığı her başarılı filmde seyircisini biraz daha ileri taşımalıdır. Gene de benim filmlerimi izleyenlerden birinin o filmi kafasıyla değil kalbiyle anlamasını tercih ederim. Bu parçaya göre, söz edilen yönetmenin tercih ettiği filmlerin özelliği aşağıdakilerden hangisi olabilir? A)) Herkesin anlayabileceği bir dil kullanan B) izleyiciyi duygusal ve psikolojik yönden etki altına alan e Seyirciyi mantık oyunları içinde bırakan D) Alegorik bir dil ve anlatımı merkezine alan Et Herkesin ilgisini çekebilecek konulara yoğunlaşan Diğer sayfaya geçiniz.

5 12. (1) Otomatik Portakal çok duyduğunuz, kocaman tek gözlü şapkalı adamını hatırladığınız, belki de Kubrik'in film uyarla- masını izlediğiniz bir kısa roman. (11) Bu kitabı henüz okuma- dıysanız bütün bunları bilmeniz veya hatırlamanız güzel mi emin değilim. (III) Benim gibi sadece "mühim kitap" fikriyle ki- taba yaklaşmanız en güzeli olabilir. (IV) Hazırlıksız, her şeye açık ve beklentisiz. (V) Bu yüzden kitabı okumadıysanız bu satırlardan sonra okuma ihtimaliniz artabilir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde an- lamca kesinlik söz konusudur?

14. Kapağına şöyle bir baktığımda sıradan bir roman okuya- cağımı düşünmüştüm. Ama kitabı okumaya başlayınca hiç de öyle olmadığını gördüm, bir günde okuyup bitirdim. Çok az kitapta yaşadığım o soluk soluğa kalma duygusu- nu tattım. Dostoyevski'nin Suç ve Ceza'sındaki çarpıcılığı hissettim. Aşkı en çarpıcı ve vurucu biçimde anlatmış. Ki- tap kurgu olarak hatasız, olayların birbirini izleyişi ve ge- çişler mükemmel. Tek bir cümle fazladan yazılmamış ve her cümle dopdolu, anlam yüklü. Bir an önce diğer sayfaya geçme aceleciliğini ve heyecanını yaşatıyor. Aşkın içinde yanıp yok olmayı açık bir dille anlatmış. Kitaba ilişkin sap- tamalarımın ve duygularımın herkesçe paylaşılıp paylaşıl- mayacağını merak ettim ve okuma grubumdaki arkadaş- larımdan hızla bu kitabı okumalarını istedim. Hepsinden gelen yorumlar benimkilerle birebir örtüşüyordu. Bu parçada anlatılan eserle ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisine değinilmemiştir? A) Hangi yazardan etkiler taşıdığına B) Okuru güçlü bir biçimde etkilediğine C) Anlatımının anlaşılır olduğuna D) Farklı kişilerde benzer düşünceler uyandırdığına E) Dış görünüşünün yanıltıcı olduğuna

195 Tür ede Bu To ta rir H Z 5. Makineleşmeyle birlikte Türk tanımının temel yapısında köklü değişimler yaşanır. Aynı dönem içerisinde traktor sayısı 1750'den 43.747'ye, biçerdöver sayısı 1994'ten 6072'ye çıkar. Bu durum toprak ağalarının toprağını eko- rek geçimini sağlayan topraksız köylülerin işsiz kalmasına neden olur. Köyden büyük kentlere göç başlar ve büyük kentlerin merkezlerine yakın bölgelerde ilk gecekondular görülür. Yalnızca Ankara'da 12 bin olan gecekondu sayısı beş yıl içinde 70 bine ulaşmıştır. Gecekonduda yaşayan nüfusun kentli nüfusa oranı %21.8'ken beş yılda %56'ya yükselmiştir. Eskiden ülke nüfusunun 15 milyonu (%75) köylerde, 5 milyonu (%25) ise şehirlerde yaşamaktaydı. On yıl içinde köylerde yaşayanlar 19 milyona (%68), şe- hirlerde yaşayanlar ise 9 milyona (%32) çıkmıştır. Bu parçadan hareketle makineleşmenin bir sonucu olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Traktör ve biçerdöver sayısında artış gözlendiğiyle B) Gecekondulaşmada yaşanan artışa C) Göç olgusunun artmasına neden olduğuna D) Köyde yaşayanların oranında artış sağladığına E) İşsizliğe neden olduğuna og H N-I ZMU N K

A TÜRKÇE TESTİ 37 ve 38. Soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız. La Casa de Papel, her şeyden önce bir soygunun hikâyesidir. Dizi, profesörün ulusal madeni para ve pul fabrikasında mükem- mel soygunu gerçekleştirmek için her şeyi nasıl hazırladığını ve organize ettiğini anlatıyor. Profesör, planında başarılı ola- bilmek için kimliklerini korumak için kendilerini şehir isimleriyle çağıran sekiz mahkûmu işe alır. Tokyo, Nairobi, Rio, Moskova, Berlin, Denver, Helsinki ve Oslo 2,4 milyar avro basmak için fabrikada on gün kapalı kalır. Aynı zamanda profesör, zaman- dan kazanmak ve eylemlerini tahmin etmek için polisle oynar Nitekim soyguncu ekibimiz banknotların izlenmesini imkânsız hâle getirmek için kendilerini kuruluşa kilitleyecektir. Ilk bölüm biraz rahatsız edici görünebilir çünkü soygun on dakika sonra başlıyor. Ancak perde, geri dönüşlerle yavaş yavaş dağılıyor. Dizi, Ispanya'daki Antena kanalında yayımlanmıştır. La Casa de Papel, Aralık 2017'den beri internet üzerinden bir platformda yayımlanaktadır. 39. Bu yıl sınıfa girdiğin cilerimle sohbet et ğinde içimde bir bu şairlerden bahsed denecek kadar az birçok şairin şiirini, muşlar ama edebiy edebiyat duygusu Ince Memed'inden ismi zaten öğrenci alternatif programl. beklemek boşuna Bu parçada asıl a sidir? 1) Kitap okuma a tarafından kaz B) Ogrencilere e Randırma eğlti C) Ders Kitapları yer verilmelidi D) Gelişmjßlik du oldugu unutul E) Edebiyat öğre lerini sanatçila 37. Bu parçada anlatılan diziyle ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? erlerainladlarının A) Karakterlerinin adlarının ne olduğuna B) İçeriğinin ne prduğuna Cik ne zaman yayımlandigina D) Ilk olarak hang Cartede yayımlandığına E) Günümüzde yayırhlanip yayımlanmadığına 38. Bu parçadaki altı çizili sözcüğün anlamını karşılayacak kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? 40. Elif Şafak; olay, o yeni bir yorumla ardındaki olağar kirpan gerçekleri Toplumsal çelişki labirentlerinde do luk aldırmayı doğa her seyden önce kurulak estetik bil Bu parçaya göre aşağıdakilerden Bu hayatta kimseyi umursamazdı, kendinden yaşqa büyük olsa da onları önemsemeyici davranışlarda bulunur, bler- kesle dalga geçerdi. B) Kendini oyalamak adına bir çalışma masası almıştı, günü- nün yarısını bu masanın önünde çizim yaparak geçirirdi. Yaptığı yemekler çok beğenilmese de o kendini geliştirmek adına hiç vazgeçmezdi mutfağa girmekten. Okuduğu bazı yazılar, ülkenin son durumu hakkında nesnel veriler sunuyor; bu durum da onu korkutuyordu. istenilen sonuç elde edilmeyince çalışmak için amaç aza- Niyor ama yaşam devam ettikçe hepimiz kendimize yeni bir hedef bulmaya çalışıyoruz. A) Kişisel eksikl B) Toplumsale C) Bireyi duygu D) Insanı ve top E) Hayatta göz TYT "Yeşil Deneme 1" - 2201/01 10