Paragrafta Yapı Soruları

8. Sürü hâlinde beslenen flamingolar, narin yapıları ve pespembe renkleriyle sulak alanlarda güzel manzara- lar oluşturur. Bu cümleyle ilgili, 1. Öznesinde sifat-fiil öbeği vardır. II. Ögeleri özne, edat tümleci, nesne, yüklem biçimin- de sıralanmıştır. III. Nesnesi, sifat tamlamasından oluşmuştur. yargılarından hangileri yanlıştır? A) Yalnızl B) Yalnız II D) I ve II C) Yalnız III E) II ve III

ndemik 10 28. Gazeteci: Uzman: -Bilinirlik de bizim çekim noktası olmamızı sağlayaca Ancak buradaki en önemli nokta, ilişkileri verimli ve do yönetebilmek iyi insan" olabilmekten geçer. Günümün sadece insanlar değil, şirketler bile "iyi şirket olmak birtakım çalışmalar yapmaktadır. İyilik kavramı önce b lerden başlamalıdır. Kendimizi sevmeliyiz, olumlu dze lerimizi daha çok ortaya çıkarmalıyız, gülümsemeliyiz ve o en önemlisi insanların elini sıkmalıyız. Dokunmak, g semek, samimi bir ses tonu; karşımızdakinin bizlere güven duymasını sağlar ki bu da ilişkilerimizin ve iletişimimian verimini artırır. Bu da bize başarıyı getirecektir. Gazeteci: -Yaşamımızın her anında çok çalışmalıyız. Göreceksini başarı arkasından gelecek, hayallerinize daha çabuk ula şacaksınız. Sürdürülebilir başarı için disiplin de gereklidir. Başarılı insanların disiplinli olduklarını ve bu disiplini de sürekli kıldıklarını görürsünüz. Sürekli hareket, iş yapmak bizleri güçlendirir ve direncimizi artırır. Uzman: Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden han gisi sırasıyla getirilmelidir? A) (lyi bir yönetim, şirketlerin gelişim göstermesinde nasi bir etki yaratır? (II) Sürdürülebilir başarı için hangi adımların atılması öncelikli olmalıdır? B) (1) Çalışmak, başarı için tek başına yeterli midir yoksa başka etkenler de var mıdır? (II) Sizce başarıya ulaşmak için ne gibi özelliklere sahip olmak gerekir? TY 29 C) (1) Şirketler, başarılı olmak için hangi prensipleri ke edinmelidir? (II) Çalışma hayatında sağlıklı iletişimin etkisi nedir? D)) Şirketlerin gelişim göstermesi gereken en önemli alanlar nelerdir? (II) Başarılı bir performans göstermekle iletişim arasında nasıl bir ilişki vardır? E) İlişkilerin etkili yönetilmesi, iş yaşamında verimi nasıl etkiler? (II) Disiplinli olmak iş yaşamında başarının sürdürülme sinde etkili midir? Diğer sayfaya geçiniz

11. En geniş yastıklara baş koyarız sonra | Sessiz anılarla uyuruz günlerle yan yana || Öte ucumuza dünya uzanmıştır çırıl çırıl ||| Uykusu geçmiş gazeteler uyur mışıl mışıl IV Unutulmaz o yaz gecesi V zel Bu parçadaki altı çizili sözlerden hangi ikisi belirteç göreviyle kullanılmamıştır A) I ve II BI ve IN D) III ve V C) II ve IV E) IVX/e V Kafa Dengi

15. Yüzgeçler hazırsa, derin sulardan da korkmuyorsanız Küçük Karabalık ile yüzüp denizlere ulaşabilirsiniz. Ancak balıkçıllara ve yengeçlere dikkat etmelisiniz. Balık Nine'den dinleyeceğiniz bu masal bittiğinde eminiz ki gece uykuya dalamayan ve Küçük Karabalık'ın maceralarını düşünen birçok yüzücü olacaktır. 5 Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Birden fazla birleşik zamanlı fiil B) Birleşik yapılı isim ve fiil C Fiilden türemiş isimler D) Aitlik ve hâl ekini birlikte almış isim E) Yapım eki alırken ünlü kaybına uğramış sözcük

dü. 15. Aklımın estiği yerde düşlerimin sınırsızlığında || Aramızda kırılan neydi? Bir yaprak misali kollarımda ||| Kaybolurken umutlarım IV Aramızdaki dağlar uzaktaydı V Bu dizelerde numaralanmış sözcüklerin hangisi, ilgi eki almıştır? A) I B) II TYT "101u Deneme Seti" - 2003/01 C) III DIV E) V

16. 1. Bunun üzerine arıtma tesisleri kurularak atık sular arıtılmaya başlandı. II. Bunlar yapılırken doğa, her şeyi arıtabilen büyük bir arıtma sistemi gibi düşünülmekteydi. III. Özellikle deniz ya da akarsu kıyısındaki kentlerde, doğrudan suya karışıyordu. IV. Ancak doğanın bu kadar büyük ve hızlı arıtabilen bir kapasitesi olmadığı anlaşılınca atık suların arıtılmadan doğaya bırakılmaması gerekliliği ortaya çıktı. V. Atıkların çevresel etkileri daha önce iyi kavranamadığından atıklar; doğaya, yerleşim yerlerinin biraz dışına gelişigüzel bırakılıyordu. ORUNGA Yukarıdaki numaralanmış cümleler kullanılarak anlamlı bir paragraf oluşturulduğunda hangi cümle baştan üçüncü olur? A) I B) II C) III D) IV (E) V

20. (1) Ali Teoman; yazın dünyasının dışında durmayı yeğle- yen, en azından bu çevre içerisinde bulunmak için özel bir çaba sarf etmeyen bir yazardır. (II) Sartre ve Orhan Pamuk'un ideallerini gerçekleştirdiğini söylerken (Sartre Time'e kapak olabilecek kadar ünlü olmayı istemiş, Orhan Pamuk ise yazarlık serüveninin başından beri idealinin No- bel'i almak olduğunu belirtmiş.) kendi idealinin “çok oku- nan bir yazar olacağını ummamak” olduğunu söyler. (III) Yazın çalışmalarına 1980'lerin sonlarına doğru başlayan Teoman, farklı üsluplar denemiştir. (IV) Edebiyat ortamına yeni girmiş olan genç yazarın popülerlik kaygısı gütmeden kendi çizgisinde ilerlemesi pek de rastlanan bir durum de- ğildir. (V) Hakkında yüzeysel bir araştırma yapılacak olursa bu durumun, yazarın kişilik özelliklerinin edebi duruşuna bir yansıması olduğu görülecektir. (VI) Ironi, ayrılık, mo- notonluğa karşı duruş, dolayısıyla yalnızlık yazarın göze çarpan özelliklerindendir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) II B) III IV D) V E) VI

5. ----. O dünyada insan hafızası bir sanat, bir teknik olarak algılanıyordu; kuvvetli ve eğitimli bir hafıza, insan faali- yetleri için yaşamsal öneme sahipti. Antik Yunan'da icat edilen hafıza sanatı, önce Roma'ya aktarıldı; oradan Av- rupa geleneğine yerleşti. Bu sanat, yer ve imgeleri hafı- zaya nakşetme yoluyla ezberlemeyi amaçlıyordu; bilginin aktarılmasında ve yaygınlaştırılmasında eşsiz bir yere sahipti. İnsan zihninde yerlerin ve imgelerin düzenlenişi, hemen her zaman insan ruhunun bütünlüğünü doğrudan etkiliyordu. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Kitabın, yazılı herhangi bir materyalin eğitimde yer bu- lamadığı bir okul hayal edelim Antik zamanlara kadar gidip internetin, dijital kitabın, hatta basılı kitapların olmadığı bir dünya düşünün insanların düşündüklerini ve deneyimlerini gelecek ku- şaklara aktarmak için sözlü aktarım tekniklerini kullan- dıkları bir dünya vardı D) Hafıza sanatı, yer ve ona bağlı imgeleri hafızaya nak- şetme yoluyla ezberlemeyi amaçlayan bir olgudur E) Hafıza sanatı, Antik Çağ'ın bilgiyi öğrenme ve onu sak- lama yönteminin yoğun olarak kullanıldığı bir dünyanın sanatıdır

7. Bütünüyle bizi ısıran ve bizi zehirleyen kitapları okumalı- yız. Okuduğumuz kitap kafamıza balyoz indirilmiş gibi bizi uyandırmıyor ise neden okuma zahmetine girelim ki? Bizi mutlu kılsın diye mi? Aman Tanrım, hiç kitap olmasaydı da o denli mutlu olurduk. Kitap içimizdeki donmuş denize inen balta gibi olmalı. Ben buna inanıyorum. Aşağıdakilerden hangisi bu parçanın yazarının düşün- cesini destekleyen bir örnektir? A) Açlık yemekle, bilgisizlik okumakla giderilir. B) Okumak bir toplumun günlük alışkanlığı olunca o top- lum mutlu olur. Yeryüzünün en kuvvetli silahı tank tüfek, siyasi iktidar veya sermaye değil onların hepsini birden sindiren ki- taptır. D) Kitap limandı benim için, kitaplarda yaşadım ve kitap- taki insanları sokaktakilerden daha çok sevdim. Donuk hayatımıza biraz renk ve ışık vermek, daracık dünyamızda bulamadıklarımızı yaşamak için tek çare- miz, kitaplara sarılmaktır. 9

8. D) 92 Şiirleri yalnızca dışsal og ği görmeye engel olur. "İkinci" bir yazar olarak çevirmen, iyi bir genel kültüre sahip of malı ve çevirinin konusunu oluşturan alanı yeterince bilmeli. Ce virmen, yetkinlik alanının dışına çıkan bir konuda çeviri yapmak tan uzak durmalı. Her çeviri, özgün yapıtın düşüncesini ve biçimini tam olarak ortaya koymalı. 1. Çevireceği yapıtları kendi uzmanlık alanından seçmesi II. Yapıtı orijinal metni yansıtacak bir biçimde çevirmesi III. Yaşadığı ülkedeki toplumsal değişimleri yakından izlemesi Bu parçaya göre numaralanmış yargılardan hangileri iyi bir çevirmende bulunması gerekenlerden biri değildir? A) I ve II 5-B D) I ve III 6-C mak, şirse B) Yalnız I E) II ve III 7-D C) Yalnız II

35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Size sol elimde bir meşe palamadu, sağ elimde bir çakıl ta- şi göstermekte olduğumu varsayın. Sol elimde gördüğünüz bu meşe palamudu, kendisi gibi kaç tane meşe palamudu üretme potansiyeline sahiptir? Bu meşe palamudunun bir meşe ağacı olma olasılığı var mı? Evet, var! Peki, bu ağacın yeni meşe palamutları üretme olasılığı var mı? Evet, var! Pe- ki, bu meşe palamutlannın her birinin bir meşe ağacı olma olasılığı var mı? Evet, var! Demek oluyor ki sol elimde gör- düğünüz bu meşe palamudu, kendisi gibi sonsuz sayıda meşe palamudu üretme potansiyeline sahiptir. Öte yandan sağ elimde tuttuğum çakıl taşının üretme potansiyeli sıfırdır. Siz potansiyel nedir bilmezseniz, bilinciniz potansiyel far- kındalığıyla donanmamışsa elimde tuttuğum bu iki şeyi po- tansiyel açısından ayırt edemezsiniz. Potansiyelin ne oldu- ğunu bilen biri, meşe palamudu ve çakıl taşını farklı algılar ve bunlarla ilgili farklı düşünür. Bu kişi, bir tek meşe pala- mudunda tüm Türkiye'yi meşe ağacıyla donatacak bir po- tansiyel olduğunu bilir ve bu gözle meşe palamuduna ba- kar. Bir insana bakarken onun içindeki gizli gücü ve yete- nekleri göz ardı ederseniz palamudu, çakıl taşıyla bir tutan kişi gibi olursunuz. 35. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? 36. Her insan, içinde bir yetenek, bir cevher taşır. B) Yetenek, kendisini geliştirebileceği bir ortamda ser- pilir. C) İnsandaki potansiyeli fark etmek, toplumu zengin- leştirir. D) Potansiyelinin bilincinde olmamak, yeteneği körel- tir. E) Bir insan, yeteneğinin büyüklüğü ölçüsünde değer görür. I. Bir elmanın yüreğinde gizlenen tohum görülmez bir elma bahçesidir ama bu tohum bir kayaya rast gelirse ondan hiçbir şey çıkmaz. II. Dünyada birçok yetenekli kişi, küçük bir cesaret sahibi olmadıkları için tarihten silinip gitmişlerdir. III. İnsanın kabiliyetleri, kendiliğinden çıkan bitkilere benzer; bu kabiliyetlerin okumayla budanması ge- rekir. Bu parçada anlatılmak isteneni yukarıdaki numa- ralanmış yargılardan hangileri özetlemektedir? A) Yalnız I (D) We Il B) Yalnız II E ve III C) Yalnız III

5. Bilim, sadece bilenleri ve uzmanları için ilgilenilir bir şey olmaktan çik. Herkesin anlayabileceği, okuyabileceği ve tartışabileceği bir konuya dö- nüşmeyi başardı. İnsanın varoluşundan günümü- ze ne gibi aşamalardan geçtiği, teknolojinin bu noktadaki rolü ve etkileri, gezegenimizin hangi ev- relerden geçtiği, bunda insan elinin etkileri der- ken, artık hemen herkesin pek çok konuda fikir ve bilgi sahibi olmasını mümkün kılan bir alana dönüştü. Bilimle ilgili yayımlanan kitaplar çoğaldı ve bu kitapların okunurluk oranı her geçen gün artıyor. 1. Artık herkes bilimsel konularla ilgilenebilmek- tedir. PARAGRAFTA YARDI II. İnsanoğlu daha çok uzay konusunu merak et- mektedir. x. Bilimsel yapıtlara olan ilgi gittikçe artmaktadır. Bu parçadan yukarıdaki yargılardan hangileri- ne ulaşılamaz? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II C) Yalnız III E) Ive III

ek- ini bir an 4. 1. Daha doğrusu, onunla ne yapmak niyetinde olduğunuzu düşünmelisiniz. II. Oysa doğru olan yöntem, bir adım geriye git- mek, ne yapmak istediğimizi anımsamaya ça- lışmaktır. III. Bunu yapabilmek için, onu bir yerlere koyma- mız gerekir. IV. Akılda tutmanın en iyi yolu, nesnenin kendisini düşünmektir. V. Çoğunlukla tüm bunlardan önce ne yaptığımızı düşünmeye çalışırız. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerle anlamlı bir paragraf oluşturmak istediğimizde hangisi baştan üçüncü olur? B) II A) T C) III D) IV E) V

2. I. yaratıcı birey anlamına gelmediğini belirtmek- tedirler II. yüksek düzeyde yaratıcılığı garanti etmediğini III. yaratıcılıkla zekâ arasında bir bağ IV. araştırmacılar yüksek düzeyde zekânın V. olmadığını, daha zeki bir bireyin daha Numaralanmış sözlerle anlamlı ve kurallı bir cümle kurmak istediğimizde hangisi baştan dördüncü olur? A) I B) II C) III D) IV E) V

4. 1. Don Kişot'u Kim Öldürdü? filminin ana karakteri Yönet- men Toby, ilk filmini bir Don Kişot uyarlaması olarak çekerken filmin adına yaraşır bir çaba göstermiştir. II. Romanda Don Kişot'un yücelttiği kahramanlık, cesaret, onur gibi duyguların pragmatik bir dünyada modası geçmiş değerler olarak görülmesi Toby'nin bu dönüşü- en müyle ilişkilendirilebilir.hekey'impeg III. Yönetmenlik kariyerinin ilerleyen yıllarında ise içindeki Don Kişot'a ihanet ederek hayalciliğini öldürmüş ve pi- yasa ortamına uyum sağlamıştır. geinupio sant IV. Imkânsızlıklar içinde olmasına rağmen koşulları zorla- yıp hayal gücünü sonuna kadar kullanarak iyi bir film ortaya çıkarmıştır. V. Nitekim romanda Don Kişot'un esas deliliğinin, yel de- ğirmenlerini vahşi devier sanmasından çok, bu modası geçmiş değerlere katı biçimde bağlı kalarak kahraman- melik yapma arzusu olduğu bilinmektedir. A) !! ile III B) II ile IV D) III ile V E) IV ile V C) III ile IV

17. (1) Mor patates, tadı ve görüntüsüyle son yıllarda popülerliğini artıran bir besindir. (II) Diğer patates türlerine göre daha düşük nişasta oranına sahip olup antioksidan bakımından zengindir. (III) Kompleks bir demir, C vitamini ve potasyum kaynağı ol- masıyla kalp sağlığını desteklemektedir. (IV) Nişasta oranının düşük olması ve sağlıklı bir karbonhidrat kaynağı olarak sinif PF sınıf- ayın landırılması sayesinde mide rahatsızlıklarına iyi geldiği de söy- lenmektedir. (V) Fırında pişirilebilen ve haşlaması yapılabilen et mor patates, değişik bir hamur rengi elde etmek için kullanıla- biliyor. (VI) Hamura bir miktar eklenen mor patates, muhteşem renge sahip börek ve çörekler yapmayı mümkün kılıyor. (VII) Bazı hamur işlerinin yanı sıra donut ve dondurma gibi ürünler- de de mor patatesi kullanmak mümkündür. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf nu- maralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? C) IV songs A) II sbon B) III D) V E) VI 20.