Paragrafta Yapı Soruları

1. Uzun zamandır görmek istediğimiz Bursa'ya gitmek için bir pazar sabahı İstanbul'dan otobüse bindik. Üç saatlik bir yolculuğun ar- dindan Bursa'dayız. Bursa Terminali, birçok markanın renk renk tabelalarının olduğu kestane şekeri satış noktalarıyla dikkat çe- ken bir yer. Terminalin çıkışında şehir merkezine otobüsler kalkı- yor. Bunlardan birine binip merkeze, Ulu Cami'ye, gidiyoruz. Ulu Cami, Tophane, Emir Sultan, Yeşil Türbe... Hepsi de bizi tarihin içindeki eşsiz yolculuklarına davet ediyor. Bu parçanın anlatımında, 1. Konuşma havası içinde oluşturulma II. 1. kişili anlatım III. Olayları oluş sırasına göre verme IV. Sayıp dökmeler V. Yer yer öznel bir anlatımdan yararlanma V özelliklerinden hangisi yoktur? A) I BY GHITT IV EXV

olduklarını hepimiz biliriz. (II) Hatta çoğumuz çevresine çak- (1) Başarılı insanların "hemenci", başarısızların ise "ertelemeci" tırmadan kendini yapmış olduğu ertelemelerden dolayı kınar. (III) Yıkmak, tahrip etmek, eleştirmek, ertelemek kolaydır. (IV) Çünkü insanın doğasında her işi zamanında yapmak eğili- çünkü ertelemek gibi davranışlar, tabiattaki yasalara ters dü- mi vardır. Bu mizaç, evrenle örtüşmesinden kaynaklanıyor, şer. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşün- cenin akışını bozmaktadır? A) I B) I! D) IV E) V

tarma- eş etra- duğunu ak için yayla- 10. Mevsim, tonozların altından Geçerek basıyordu toprağa Çop yığınları leşler Yeni sözcükler otta ve yaprakta Yabancı bir kıpırtı ruhumuzda Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy lenemez? A Bulunma hâl eki almış soyut isim vardır. B) Hem iyelik hem ayrılma hâl eki almış isme yer veril miştir. C) Yönelme hâl eki almış somut isim vardır. İyelik eki almış çoğul isim vardır. 3/ E) Birden fazla belirtili isim tamlaması vardır. 1. Aşağıda cük isin A) Yo ni B) Me C) Ya ye D) K E)

u Boş, mekân boş, insanlar bomboş Diller hancer hançer, lisanlar bombos Gönülleri boş, vicdanları boş Hangi boşun neresini yazayım D) Bu kar Soğuk bir perdeyle sus Dolaşırken birçok siyah gölge odal Yine seni düşünmekle geçer zamanım budur. 20. Şairler, dünya siirleriyle yıkanmak zorundadır. Şairlik böyle bir meslektir. Yani en azından dünyada durum Bu metinde yer alan altı çizili sözle yazar, şairlere yönelik olarak aşağıdakilerden hangisini vurgu- lamak istemiştir? üm dünyada yankı uyandıracak nitelikte şiirler yazmaları gerektiğini B) Dünyadaki hiçbir şiire yabancı ve uzak kalmamaları gerektiğini C) Evrensel ölçütlere uygun şiirler yazarlarsa başarıyı yakalayabileceklerini D) Şiir çıtası yüksek şairlerle iletişim kurmak mecburiyetinde olduklarını

5. (1) Kentsel düş gücünü heceleyenler, kentin karakteri olan nesnelerdir. (II) Bu nesneler, kentin tarihine tanıklık eden ve onunla bütünleşen varlıklar olarak kendilerini kabul ettirir. (III) Dilsiz güçler rolünde hep sahnededirler. (IV) Bu nesnelerin işlevleri, varlıklarıyla kentin romanını yaz- maktır. (V) Varlıklarını sürdürürken çağın yüklediği yeni loberanlamlara rağmen kente sahip çıkmaktır. AVORA Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden na sonra/"İstanbul sahnesinde Galata kulesi, Beyoğlu'nun yıkık dökük evleri, bir avlunun gölgesindeki zarif bir kuyu, kim bilir güneşin yakıcılığında hangi sohbetlere siper olmuş görkemli asırlık çınarlar, yüzyıllık bir çeşme, küçük bir fotoğrafçının vitrinin süsleyen fotoğraflar vb. görebili- riz." cümlesi getirilebilir? CHE A) I B) II C) III D) IV Decembe E) V 7.

23. Okyanusların şu ana kadar ışık tutulabilen %5'lik kis- mında 230 bini aşkın tür bulunduğu tahmin ediliyor. Binbir gizemle dolu okyanuslarda oksijensiz hayat süren ilginç canlılardan biri, bilim kurgu karakterlerini aratmayacak denli özel. Turritopsis dohrnii, bilim insanları tarafından biyolojik olarak dünyadaki tek "ölümsüz" canlı kabul edi- len bir tür denizanasıdır. Daha çok, Japonya ve Akde- niz'de rastlanan bu tür, dünyanın bütün okyanuslarında yaşama kapasitesine sahiptir. - Bu parçanın başına aşağıdakilerden hangisi getirile- bilir? A) Araştırmalar, şaşırtıcı şekilde günümüz bilim insanla- rının "hayatın okyanuslarda başladığı" bulgusuyla ör- tüşür B) Su altı dünyası, pek çok farklı canlıya ev sahipliği ya- pıyor C) Tek hücreli ilk yaşam şeklinden günümüze kadar ge- çen süreç içinde, canlı yaşamı oldukça çeşitlendi D) Okyanusların en büyük canlılarının mevsimlik olarak ziyaret ettiği bu zengin sular, çok sayıda endemik türü barındırıyor E) Denizler arasındaki biyoçeşitlilik farklılığı, canlı türleri- nin birbirlerine göre rekabet düzeylerindeki farklılık ile açıklanmakta 25

10. Aşağıdaki dizelerin hangisinde basit, türemiş ve birleşik söz- cükler bir arada verilmiştir? A) Geçersin yoldan ruhumu saran Bir gölge hâlinde ve ağır ağır B) Saatler saatleri kovalıyor dünyada Zaman su misali akıyor ama anlıyorum C) Bir gün alev alev yanıp da küle Dönmek istiyorum dönemiyorum D) Dalga dalga pişmanlıklar Unutuşun o tunç kapısını zorlar We ruh atılan oklarla delik deşik İşte doğduğum eski evdesin birden

WAYINCILIK TÜRKÇE 15. Gönül bahçesinde korku gezeni Asla kabul etmez hakça düzeni Sevdası, sabri, aklı izanı YAYINCILIK Katı olan safımıza gelmesin Bu dörtlükte, aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Belirtisiz ad tamlaması B) Fiilden türemiş ad C) İyelik eki almış ad D) Ünlüsü düşmüş ad Sabir E) Zincirleme ad tamlaması ✓

15. (1) Her toplumda kuşaklar arasında yinelemeler ve bunun karşısındaki değişimlerden oluşan bir karşıtlık örülür. (II) Eskiler ile bugünküler kavgası şu veya bu biçimde, açıkça ya da sessizce tekrarlanır. (III) Ne kadar tarihsel çağ varsa o kadar modern dönem olduğu söylenir. (IV) Yine de birkaçı dışında hiçbir toplum gerçekte kendini modern olarak adlandırmamıştır (V) Modernlik yalnızca zamanın geçişinin bir sonucuysa kendini modern olarak adlandırmak, modernliği çok çabuk yitirmeye razı olmak demektir. (VI) Her şeyin izini şilip yok eden kaçınılmaz kültürel erozyonlar, bugün modern toplum dediğimiz bizlerin adını da bir gün yok edecektir. Bu parça iki paragrafa aynimak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) IV un telf hakkı ÖSYMÝ hiçbir kişi, kurum

21. Gerçek sanatçılar okunmak için toplumun hoşuna git- meye çalışmaz. Tam tersine sarsar toplūmu. Alıştığı, sevdiği, kendi çıkarına olan şeyleri sunmaz topluma. Alışmadıklarını, o güne değin hiç düşünmediklerini, nef- ret ettiklerini, kendinden başka herkesi düşünenleri anla- tarak rahatsız eder okuyucusunu. Yepyeni şeyler sunar, ufkunu açar okurun ama bu arada onu kızdırır. Yüz yıl sonrasının dünyasında neler olacak onu anlatmaya ça- lışır. Yani bir Dostoyevski, bir Stendhal olur. Sanatçının sahtesi ise uyutur okurunu, rahatlatır, gevşetir. Tabii son- ra da silinir gider. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Gerçek sanatçının eserlerini oluşturma şekli B) Gerçek sanatçı olmanın aşamaları C) Gerçek sanatçıların sahte sanatçılardan farkı D) Sanatçıların toplumla olan ilişkisi E) Gerçek sanatçının okur üzerindeki etkisi

17. • Datça'ya yarın gideceğim, dedi. • Bu gece, eğlenceleri içine sinmedi. • Efendiler, bilirsiniz ki hayat mücadele demektir. • Hasta, kadına uzun uzun baktı. ● Sevgilim, yalan söylersem sana bir daha görmeyeyim yüzünü. Yukarıdaki cümlelerde virgül kaç farklı işlevde kulla- nılmıştır? A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5

2. Duyguların ifadesinde sözlü ve sözsüz iletişim bir bütün- dür. Sözel olarak çok mutlu olduğunu söyleyen birinin beden dili bu duyguyu yansıtmıyorsa onun mutlu olduğu düşünülmez. Kızmadığını söyleyen birinin ses tonu ger- çekten size kızıp kızmadığını anlamanızı sağlar. Duygu- ların sözel ifadesi özneldir. Sözel ifadelerde birey gerçek duygularını karşı tarafa yansıtmayabilir ya da aslında hissettiği duyguların tam tersini söyleyebilir. Ancak be- den dili, saklanan bu duygu ve düşünceleri büyük ölçüde yansıtır. Yüz ifadeleri ve gözler dışında baş hareketleri, jestler, beden duruşu bireyin duygularını ele verir. Bu yüzden Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilmelidir? A) beden dilini iyi kullanan insanlar iş yaşamlarında da- ha başarılı olur B) beden dili, duyguların ifadesinde ve anlaşılmasında önemlidir C) beden dilini doğru yorumlayarak sağlıklı ilişki kurmak zordur D) beden dili, olumsuz duyguları yansıtmada daha ger- çekçidir E) beden dili, sözel ifadelerin etkisinde kalarak anlatıl- mak istenene göre şekil alır

1. Tarihi Uygur Türklerine dayanan börek, günümüzde özel günlerde tercih edilen bir hamur işidir. Cesidi bol, tarifine göre yapımı zahmetli olan bu börekler arasında et seven- ler, kıymalı börek tercih ederler, vejetaryenler ise çoğun lukla ispanaklı börek tercih ederler. Milföy ya da yuka kullanılarak çok kısa sürede hazırlanabilen börek çeşitleri vardır ama lezzetli bir börek isterseniz-zahmetlerine kat- lanmanız gerekir. Açılmış hamurla yapılan börekler son derece zahmetlidir ama yemesi size zevk verecektir. Her yörenin kendine özgü börek tarifleri vardır ve bu börekleri orijinal lezzetiyle yiyebilmek için yapıldığı şehri ziyaret etmeli, yerinde yemelisiniz iç harcına ve yapılışına göre ayırdığımızda yüzlerce börek çeşidiyle karşılaşabiliriz. Bu parçada "börek" le ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisine değinilmemiştir? A) Beslenme alışkanlığına göre tercih edilebilen çeşitleri- nin olduğuna B) Bazı türlerinin yapımının kısa zamanda gerçekleştirile- bildiğine C) Lezzetli olanlarının daha fazla zaman ve emek istediğine D) Yapımının büyük bir ustalık ve bilgi gerektirdiğine E) Farklı yerlerin kendilerine has böreklerinin bulunduğuna TEST 3.

5. 1. Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda II Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl ill. Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril IV. Kopariver gözlerinin gülüm yaşını sil V. Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. dizede birden fazla ad tamlaması vardır. B) II. dizede tamlayanı düşmüş bir ad tamla- ması vardır. C) III. dizede tamlayanı düşmüş ad tamlaması vardır. D) IV. dizede tamlayanla tamlananı yer değiştir- miş bir ad tamlaması vardır. E) V. dizede sifat tamlaması vardır.

n 2 24. Edebiyat hava gibi, su gibi, toprak gibi vazgeçilmezdi. Onunla yatılıp onunla kalkılıyordu ve yaratıcı gücünün sonsuzluğuna, edebiyatın insanı insan yapma büyüsüne inanılıyordu. Toplu- mun yozlaşmaya ve her şeyin parayla ölçüldüğü, bilgi ve kül- türe duyulan saygının, kredi kartlarına, görselliğe yönelmeye başladığı yıllarda edebiyat "Bir işlevi yok." düşüncesiyle ga- zetelerden kovuldu. Edebiyat kovulunca da gazeteler estetik yüzünü kaybetti, gazetelerle birlikte dil de espri de düşünce de sığlaşıp yüceliğini yitirdi. Bu parçaya göre edebiyatla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine varılamaz? Bir getirisi olmadığı gerekçesiyle gazetelerden uzaklaştı- rıldığına B Bir zamanlar yaşamın her alanında varlığını hissettirdiği- ne Kendini yenileyemediği için ilgi görmediğine ikinci plana itildiği için dil, düşünce ve espri kalitesinin düştüğüne EXTicari zihniyetin egemen olmasıyla etkisini yitirdiğine LDH

20. Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin, eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin, buna da gücü yet- mezse kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derece- sidir. (Müslim, îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248) Bu hadiste "kötü ve çirkin bir iş" sözü çıkarılıp yerine aşa- ğıdaki kavramlardan hangisi getirildiğinde hadişin anla- mı değişmez? A) Sabırsız C) Düzensiz E) Hesapsız B) Adaletsiz D) Nedensiz