Paragrafta Yapı Soruları

11. Doğru dürüst adım atıp yürümesini bilmeyen bir in- sanla gerçeği aramaya çıkmanın anlamı var mı? (1) Aradığımız şeyi bırakıp onu nasıl bir yoldan araya- cağımızı düşünürsek ondan hiç de uzaklaşmış olma- yız. (II) Tartışma ile neye varılabilir? (III) Biri doğuya gider, biri batıya; yolda rastladıkları ayrıntılara sapla- nir ve konudan ayrılırlar, bir saat cenkleştikten sonra, neyi aradıklarını bilemez olurlar: Kimi konunun üstüne çıkmış, kimi altına inmiş, kimi de kenarında kalmıştır. (IV) Kimi bir kelimeye, bir benzerliğe takılır; kimi söy- lenene kulak bile vermeden bir şeyi tutturur ve yalnız kendi söylediklerini dinler. (V) Başka biri de kendine güvenmediği için her şeyden kaçınır, hiçbir fikri kabul etmez; ta başından her şeyi karıştırır yahut da söz kızışınca, büsbütün susar ve bir daha ağzını açmaz; bilgisizliğini küskünlüğünün altında saklar; mağrur bir küçümseme ya da budalaca bir alçak gönüllülükle tar- tışmadan kaçar. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci pa- ragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle baş- lar? A) I B) I C) III D) X E) V

24. (1) İtalya'da 1999 yılında kurulan uluslararası bir belediyeler birliği olan Cittaslow'un adı, İtalyanca şehir anlamına gelen "citta" (şehir) ve İngilizce yavaş manasına gelen "slow" (yavaş) kelimelerinin birleşmesiyle türetildi. (II) Cittaslow felsefesi yaşamın, yaşamaktan zevk alınacak bir hızda yaşanmasını savunuyor. (III) Küreselleşmenin etkisiyle şehirler hızlı çalışılan, hızlı yaşanılan ve üretmekten çok tüketen, kendi kendine yetmeyen yaşam alanları hâline geldi. (IV) Cittaslow hareketi, buna bir çözüm bulmak için işe koyuldu. (V) İnsanların birbirleriyle iletişim kurabilecekleri, kendine yeten, el sanatlarına, doğasına, gelenek ve göreneklerine sahip çıkan ama aynı zamanda yenilenebilir enerji kaynakları kullanan, teknolojinin kolaylıklarından yararlanan kentlerin bir alternatif olacağı hedefiyle yola çıktı. Numaralanmış cümlelerin hangisinde "Cittaslow felsefesi"nin amaçlarından bahsedilmiştir? A) I B) II C) III D) IV E) V

eklen- bozuk- maklan- klar, bu kaldırdı- lerin sa- alandığı 2 8. Ömer Seyfettin, "Edebiyatsız edebiyat anlayan savunmuştur. Şairanelikten, süsten, mecazdan, gereksiz sözcükten uzak durmuştur. Öykülerinde halkın anlaya- mayacağı sözcüklere yer vermemiştir. Okurken dilinize ||| IV takılmaz hiçbir cümlesi, bilmece çözdürmez okurlanna. X Bu numaralanmış sözcüklerden hangileri hem ya- pim hem çekim eki almamıştır? I ve Il B) I ve IV C) Il ye NV D) III ve IV E) IlIl ve V Diğer sayfaya geçiniz. 21221290 11

ÇAP/TYT 25. Mona Lisa tablosunu herkes bilir. Bugüne kadar hiç- bir tablo onun kadar taklit edilmedi. Tablodaki gize- min Mona Lisa'nın gülüşünde olduğu söylenir. Peki, bu gülüş neden bu kadar ilgi çekici? Paris'teki Louvre Müzesinin bir salonunda kalın bir cam vitrinin arkasın- da sergilenen Mona Lisa tablosunu her yıl milyonlarca ziyaretçi büyük bir hayranlıkla izliyor. Aynı salonda en az bu tablo kadar hatta daha güzel eserler de sergi- lenmekte ama hiçbirinin önünde Mona Lisa'daki kadar büyük bir izdiham yaşanmıyor. Herkes kim olduğu bile bilinmeyen bir kadının resmini mümkün olduğu kadar yakından görebilmek için cam vitrinin önündeki ahşap engele kadar ulaşmak için büyük bir çaba harcıyor. Evet, tablodaki kadının kimliği hâlâ bir sır perdesinin ardında gizli. Kimi uzmanlar ressamın kendisini kadın kimliğiyle resmettiğini söylerken kimileri Da Vinci'nin hiçbir model kullanmadığını, bunun yerine hayalindeki bir kadını resmettiğini düşünür. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi kesin olarak çıkarılabilir? A) Mona Lisa'nın gözlerinin nasıl resmedildiği herkes tarafından merak edilmektedir. B) Dünya tarihinin en çok ilgi gören tablosu Mona Lisa olmuş ve bu ilgiyi hak etmiştir. C) Da Vinci'nin bir model kullanmış olma ihtimali ken- disi tarafından yalanlanmıştır. D) Resimdeki kadının bir erkeğin kadınlaştırılmış hâli olduğu bilinmektedir. EX Mona Lisa tablosu Fransa'nın Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir. 26. CAP

8. (1) Bir malın arz miktarını etkileyen başlıca faktör, piyasa fiyatıdır. (II) Piyasa fiyatları yükseldikçe normal bir durum olarak arz artar. (III) Yüksek fiyatlar, daha yüksek maliyetlere katlanarak daha fazla mal üretimine imkân verdiğinden piyasa fiyatları ile arz miktarı arasındaki münasebet doğru orantılıdır. (IV) Talebi etkileyen temel faktör de malın piyasa fiyatıdır. (V) Ancak arzın tersine fiyatlar düştükçe tüketicilerin almaya hazır olduğu miktarlar artar. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangi ikisi aynı düşünceyi aktarmaktadır? A) I ve IV B) II ve III C) II ve IV D) III ve IV E) IV ve V

5. (1) Albert Camus, II. Dünya Savaşı yıllarında yazdığı Sisifos Söyleni'nde yaşamın belli bir anlamdan yoksun oluşunu tarihten ve edebiyattan bazı önemli karakterler üzerinden anlatır. (II) Tahsin Yücel'in dilimize kazandırdığı eser, 20. yüzyıl felsefe tarihinin en önemli yapıtlarından biri olarak kabul edilmiştir. (III) Tanrıların, hep yeniden aşağı yuvarlanacak olan taşı tepeye çıkarmakla cezalandırdıkları Sisifos, cezasını bilinçli olarak kabullenmiştir; tekrar yuvarlanacağını bildiği hâlde taşı bütün gücüyle yukarı taşır. (IV) Camus "saçma" kavramını işte bu noktada tanımlar: boşuna olduğunu bildiği hâlde direnen insan. (V) Yaşamın anlamı, ancak dünyanın saçmalığını ve yenilginin daima tekrarlanacağını bile bile kötülüğe direnmek olabilir. insanlığa gerçek boyutlarını ancak bu başkaldırı kazandırabilir görüşündedir Camus. 7 Bu parçada tanıtılan eser ve yazarıyla ilgili aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) I. cümlede, eserin yazıldığı ortam ve yazılış yöntemi üzerinde durulmuştur. B) II. cümlede, eserin kendi türü içinde tuttuğu yer vurgulanmıştır. C) III. cümlede, mitolojik bir öyküye değinilmiştir. DIV. cümlede, yazarın bir kavrama yüklediği anlam açıklanmıştır. E) V. cümlede, insanın yazgısına isyanının gereksizliği savunulmuştur.

17. (1) Insansız üretim modeli olan "karanlık fabrikalar"la birlikte akla gelen ilk soru elbette ortaya çıkacak üretim artışıdır. (II) Fabrikalarda işçilerin kol gücüne dayanan üretim sürecinden mekanik iş gücüne dayanan üretime geçiliyor. (III) Yeni üretim sürecinin temel unsuru olan robotlar, henüz neyin hangi malzemeden üretileceğine kendi kendilerine karar vermekten yoksun olsalar da ileride yazılım teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde bu sorun ortadan kalkabilir. (IV) Söz konusu durum gerçekleştiği takdirde insan iş gücüne duyulan ihtiyaç yalnızca robotların bakım ve onarımı ile yazılımlarının iyileştirilmesi gibi üretim aşamalarıyla sınırlanmış olacak. (V) Ancak her durumda insan istihdamının büyük oranda azalacağını öngörmek mümkün. B) II XIII DVIV EV

35. Bir taş atarsın, taş nereye düşerse Mutlaka bir köşebaşıdır Çünkü yüreğin daralmıştır ve kıştır Kullanılmamış bir sicim gibidir soğuk İşte bak her kestaneciye sapsarı bir köşebaşı kalmıştır. Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır? A) Fiilimsi kullanılmıştır. B) Ek fiil almış ilgeç vardır. C) Belirtili ad tamlaması kullanılmıştır. D) Pekiştirilmiş sözcük sıfat görevindedir. E) Birleşik çekimli fiile yer verilmiştir.

Aşk yarasıdır bu ilaç kapatmaz Verdiğin teselli beni avutmaz Dermanı yardadır sende bulunmaz Boşuna benimle uğraşma doktor Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisinin örneği yoktur? A) Belirtisiz isim tamlaması By Kurallı birleşik eylem C) Sifat-fil türünde sözcük D) Emir kipiyle çekimlenmiş eylem Slyelik eki almış ad 3.

22. - 23. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. siyalgavad "Edebiyat benim ne işime yarayacak?" diye soranlara her zaman rastlanmıştır. Doğrusu edebiyattan hayatta karşılaşacağımız sorunlara çözüm getirmek gibi M pragmatik sonuçlar beklememek gerekir. Çünkü konunun böyle bir pratikliğe tahammülü yoktur. Edebiyatın her şeyden önce bilincimizi değiştirdiğini soylemek bence yeterlidir. Fakat bunun arkasından, Peki, bilincimiz degişince ne olacak?" gibi bir soru gelirse diyecek pek bir şey yoktur. Yine de cesaretimizi toplayarak söyleyelim: Bilincimiz değişirse hayata ve kendi hayatımıza müdahale edebilme yeteneği kazanmış oluruz. Bu da bir insanın bütün hayatına lud yetecek, biraz da artacak kadar anlam katmasını nub sağlayan bir kazanç sayılmalıdır. 24 22. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Edebiyatın somut sonuçlar veren bir uğraş olduğunu düşünenler yanılmaktadır. B) İnsanlar anlamakta zorlandıkları eserlerin faydasız olduğunu düşünür. C) Edebiyatın günlük hayatta nasıl kullanılacağı daima sorgulanmıştır. DEdebiyatın önemi/bize yaşadıklarımızı kontrol edebilme gücü kazandırmasındadır. 18 Ansienos (3 E) Edebiyat düşüncelerimizi zenginleştirdiği için pratik çözümlerden daha üstündür. yen es 23. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Tartışma havası içinde yazılmıştır. Karşılaştırma yapılmıştır. X/ 6 Sebep-sonuç ilişkisine yer verilmiştir. D) Öznellik ağır basmaktadır E) Kişileştirmeye başvurulmuştur. WE

mp1 3. ADIM 10. • Fuzûlî'nin Nişancı Celâlzade Mustafa Çelebi'ye yazdığı, memurların davranışlarını şikâyet eden mektubudur. 。 Halide Edip Adıvar'ın mektup türünü anlatım biçimi olarak kullandığı romandır. Bir isteğin bildirilmesi veya bir şikâyetin iletilmesi amacıyla kişilerin resmî makamlara sunduğu, durum bildiren yazıdır. · Belgelenmesi gereken bir durumu, olayı tespit edenler tara- fından imzalanan veya meclis, kurul, mahkeme vb. yerlerde söylenen sözlerin olduğu gibi yazıya geçirilmesi ile oluşan belgedir. Bu açıklamalarla aşağıdakiler eşleştirildiğinde hangisi dışta kalır? A) Dilekçe B) Şikâyetname C) Otobiyografi D) Tutanak E) Handan

35. Memleket isterim Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun Kış günü herkesin evi barkı olsun Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) İsim tamlamasında bir tamlayan birden fazla tamla- nana bağlanmıştır. B) Karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır. CBelgisiz zamir vardır. D) "isterim" sözcüğü geçişli fiildir. E) Belirtme durumu eki almış sözcükler vardır.

rler -ların vılması aller E) Mevlâna, Yunus Emre, Hacı Bektaşı Veli vb. 7. Vatan, dil, bayrak, milli marş, sanat, resim, müzik, tarih gibi ortak değerler bireyleri bir amaç doğrultusunda bir arada tutar ve onların kendilerini bu varlığın bir parçası olarak hissetmelerini sağlar. Yukarıda toplumsal değerlerin hangi özelliğinden söz edilmektedir? A) Bireysel yetenekleri geliştirme B) Bireylerin davranışlarına yön verme C) Evrensel değerlere ulaşmayı sağlama D) Milli değerleri tarihsel geçmişle şekillendirme E) Toplumsal birliği güçlendirme 8. Aşağıdaki ifadelerden hangisi kalıp yargı özelliği

6. (1) Sıcak bir Ağustos günüydü. (II) On beş günden beri derslere ara verilmişti. (III) Sabahları bahçede uzun süre birlikte oturuluyor, bunlara ara sıra Adnan Bey'le Behlül de katılıyordu. (IV) Bu sabah kameriyede bir hışırtı vardı. (V) Behlül Bihter'in kırmızı fesiyle mavi püsküllü getirmişti. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağı- dakilerden hangisi şöylenemez? A) cümle, yalnızca yüklemden olusmuştur.. B) II. cümlede basit çekimli fiil kullanılmıştır. S- Cylly All. cümle, sıralı bir cümledir. AV. cümle, olumlu, kurallı bir ad cümlesidir. EV. cümle, etken ve geçişlidir. 8442 8.

7. I. Eski Yunan'ın büyük filozofu Sokrat, hiç yazmadı. II. Eğer yetiştirdiği Platon'da böyle yapsaydı Sok- rat, baldıran ağusuyla değil, yazı yazmamakla kendini öldürmüş olurdu. III. Kendinden büyüklerin ne düşündüklerini öğren- mek için onların yazılarını okumak, öğretmenle- rimizin sayısını çoğaltmaktadır. IV. Okulda olsa olsa insanın on hocası olur. V. Halbuki kitap okuyan için her özlü yazıcı bir de- ğerli öğretmendir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? y A) I. cümlede Sokrat'la ilgili nesnel bir yargı söz konusudur. BY II. cümlede Sokrat'ın ölüm sebebinden söz edil- miştir. III. cümlede geçmişte yaşayanların yazdıklarını okumanın önemi üzerinde durulmuştur. DIV. cümlede bir tespit vardır. V. cümlede okurlar öğretmenlere benzetilmiştir.

TYT TÜRKÇE TESTİ 1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına işaretleyin 4. (1) zar ka P Ister dayanılmaz, kısıtlayıcı bağlarda uzaklaşarak var olma ister yok oluş öncesi direnme olarak niteleyelim, fark etmez, yalnızlık; kendiliğinden, ansızın tecelli eden bir varoluş hâli değildir; tüm bunlardan hareketle değişik tarihsel koşullardan, farklı toplumsal bağlamlardan dolayımlanarak "kuvveden fiile" geçen bir tercihtir. Bu cümlede aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Yeterlik bildiren olumsuz fiil B) Ayrılma durumuyla kullanılan zamir C) Flilimsiyi niteleyen zarf Fiilimsi gruplarını birleştiren bağlaç E) Ek fiil eki almış isim soylu sözçük 2. Ben beni sevdikçe ey yâr derdim artar daima Çünkü beni sevsen de Güvenmezsin bana bilirim Ama artan her şeyle birlikte yanlışlık da artar bir üs m C H