Paragrafta Yapı Soruları

KİTAPLARI 13. (1) Çıktığım gezilerde her zaman kentlerin, dağların, so- kakların, tarihin peşine düşmem; ülkeye has lezzetleri de öğrenebilmek için can atarım. (II) Mutfağın, bir ülkenin kültürünü anlamak için en doğru adreslerden biri olduğu- na inanırım. (III) Tokyo'da ilk olarak tanınmış şefler Jibi- ki ve Nakata'nın yaptıkları suşileri yeme fırsatı buldum. (IV) Anladım ki suşi yapmak aslında bir sanat; pilavının lezzetli olması için yaklaşık yirmi dakika kaynatılması ge- reken pirincin, kısa taneli ve bol nişastalı olması gerekir. (M) Bu gezim sırasında Japonya'da suşi ustalarının hem birer zanaatkâr hem de Japon kültürünü temsil eden birer sanatçı olarak saygı gördüklerini keşfettim. A) I B) II C) III D) IV E) V (2021-ALES) 15.

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "ki"nin yazımı yanlıştır? A) Ağaçtaki kuşu görüyor musun? BY Anladımki yine gelmeyecek. Anl C) Bak seninki geliyor. Lair net D) Bahçedeki topu kim aldı? EXOysaki seni dürüst biri sanırdım! olmsa

1. (1) Nietzsche "Ceza Insanı eğitmez, sadece evcilleştirir." der. (II) Çünkü suç işleme dürtüsü ya da kötülük sadece dışarıdan gelmez. (III) Suçun ya da kötülüğün kaynağı içimizdedir. (IV) Çünkü suçu anlatan bütün büyük romanların altında aslında bu soru vardır. (V) Tarih boyunca insanın insana, toplumun topluma, toplumun insana uyguladığı şiddeti gözden geçirecek olursak bunu daha iyi kavrarız. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A)I B)II C)III D) IV E) V

15) Düşe kalka geçtiğimiz sarp keçi yolları bazen sel yarıkları içinde kayboluyor, bazen sık fundalıklardan ayrılarak, dibinde sivri sivri çam tepeleri görünen karanlık çukurlara sapıyordu. Yukarıdaki cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A)Belirtisiz isim tamlaması sıfat tarafından nitelenmiştir. B)Zincirleme isim tamlaması vardır. C) Bir isim tamlaması ikileme tarafından nitelenmiştir. D)Sifat fiil kullanılmıştır. E) Zarf fiile(bağ fiil) yer verilmiştir.

18. Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yüklemi edilgen çatılı bir eylemdir? A) Babayiğit, insanları yenen değil, öfkesini yenendir. B) Baba çocuğunu sıkı bir terbiye altında yetiştirir. C) İngiliz süvarilerini kovalarken ayağından vurulmuştu. D) Bir zamanlar krallardan tâç aldık biz bu topraklarda E) Gölgesinde koyunlar otlayan badem ağaçlanının altından geçtiler.

2. (1) Üç yıl önce aramızdan ayrılan Oktay Akbal ile 1990'lı yılların sonlarında tanıştım. (II) Yumuşak huylu, genç yazar adaylarına yollarını aydınlatabileceğini düşündüğü öğütler vermeyi seven bir kişiydi. (III) Zor koşullarda birkaç sayı çıkabilen bir edebiyat dergisi için kendisiyle konuşmuştum. (IV) Sorulara oldukça kısa hatta sorulan soruyla pek de ilgisi olmayan cevaplar vermişti. (V) İyi bir denemeciydi ama ropörtajda beklediğiniz uzun ve doyurucu yanıtları alabileceğiniz bir yazar değildi. wareto Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) I BYII Cyll D) V EXV

28 Muhabir Yıldız Kenter: Ah canım... Çocukluğu hiç kimsenin kaybetmemesi lazım. O, içindeki masumiyeti, saflığı, başka çocuklar için de koruyan bir kalkan oluyor. Çocukluğunu kaybetmemek bir meziyettir. Muhabir Yıldız Kenter: Tabii ki aşk. Insan yaptığı işi sevmeli, bir insan yaptığı işi aşkla yapıyorsa başarısız olmasının imkânı yoktur. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir? A) I. Nasıl bir çocukluk geçirdiniz? Çocukluğunuzda mutlu muydunuz? II. Aşkın hayatınızdaki yeri nedir? B) I. Size baktığımda karşımda 86 yaşında bir çocuk görüyorum. Siz ne dersiniz bu konuda? II. Tiyatroyu hangi duyguyla yapıyorsunuz? C) I. Sizce çocukluğumuzdaki masumiyet devam ediyor mu? II. Bir işi yaparken önemli olan aşk mıdır para mı? D) I. Tiyatroya olan ilginiz nasıl ve ne zaman başladı? II. Yeni bir projeye başlarken neyi ön planda tutarsınız? E) I. Sizce başarının sırrı nedir? II. Tiyatro sanatçısı olmanın belli bir yaşı var mıdır?

2. ADIM 10. (I) Yavaşça, dağların ardından çizgili bir ay çıktı. (II) Bir elma bahçesinde olduğumu gördüm. (III) Elma ağaçlarının arasın- da babamı bu maya çalıştım. (IV) Hepsi birbirine benziyordu. (V) Aralarında anlamadığım bir dilde konuşuyorlardı. ona Bu parçada numaralanmış sözlerle ilgili aşğıdakilerden hangisi söylenemez? Laj 1. cümlenin öznesi sifat tamlamasıdır. B) II. cümlede tamlayanı sıfat almış isim tamlaması vardır. Lill. cümlede yönelme hâli eki almış isim-fiil vardır. D) . cümlenin yüklemi türemiş fiildir. E) V. cümlede yüklem birleşik zamanlı bir fiildir. 11. Ayın pembelere bürünmüş hâlde belirip önceleri mat tonda, sonra parlayarak artık kendi yolunda giden kıpkızıl güneşe doğru yüzüşündeki dinginlik göz kamaştırıcıydı. Bu cümleyle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? 0. THES

TYT 32. Sevgili okur, işte sana iyi niyetle yazılmış bir kitap. Da- ha girişte seni uyarıyorum ki bu kitabı senli benli ve ki- şisel bir niyetle yazdım. Ne senin yararını ne de kendi şanımı gözetmeyi düşündüm. Böyle bir tasarı, zaten benim gücümü aşar. Bu kitabı yakınlarım için bir ko- laylık olsun diye yazdım. İstedim ki beni kaybedecek- leri zaman hakkımda bildikleri, daha ayrıntılı ve daha anlaşılır olsun. Kendimi herkese beğendirmek niyetin- de olsaydım özenir, bezenir, en gösterişli hâlimle orta- ya çıkardım. Kitabımda sade, doğal ve her günkü hâlimle özensiz görünmek isterim çünkü ben kendimi olduğum gibi anlatıyorum. Burada kusurlarım, nasıl bir adam olduğum; edebin, terbiyenin izin verdiği ölçüde açık olarak görülecektir. Bu parçanın yazarı ve eseriyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Son eserinde diğerlerinden farklı bir tarz denediği- ni vurgulamıştır. B) Ahlak çerçevesi içerisinde kendini olduğu gibi an- latmaya çalışmıştır. C) Eserinde kusurlarını gösterebilecek cesareti orta- ya koymuştur. D) Kitabını oluşturma amacını okuyucuyla samimi bir dille paylaşmıştır. E) Eserinde kendini yüceltme kaygısı taşımadığını di- le getirmiştir. 33.

26. Gurebâhâne-i Laklakan yani "Düşkün Leylekler Evi"; Haşim'in, bahçesinde beslenen leyleklere atfen Bur- sa'daki Fransız Konsolosluğu binasına yakıştırdığı isim- dir. Bursa'ya dair önemli izlenimlerinin de yer aldığı ma- kalesine bu başlığı verir ve 1928'de başka yazılarını da içeren kitabı yine bu isimle çıkarır. Ahmet Haşim'in di- line sadık kalınarak yeniden hazırlanan bu edisyon; Müslüman Saati, Yeni Sanatkâr, Yakup Kadri gibi çok- ça okunan ve ilgi gören başka kısa yazılarından oluşu- yor. Bu parçadan hareketle Gurebâhâne-i Laklakan ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) İçerisinde makale türü dışında başka yazı türlerini de barındırdığı B) Yazarının dili değiştirilmeden yeniden hazırlandığı C) İlgiyle okunan kısa yazı türlerinden oluştuğu D) Yazarın, leyleklerden yola çıkarak bu ismi koyduğu E) Bursa'nın yazar üzerine bıraktığı etkileri de içerdiği

3 10. Kadınlar sonbahar yapraklarını dökmeye başlar. Titrek dudaklarında sarışın bir keder Nabız kaybolur, kan susar, dolaşım yavaşlar Sisli bir nebuloz gökte yazılmamış şiirler Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Tamlayanı birleşik isim olan belirtisiz isim tamla- masi B Birden fazla niteleme sıfatı almış isim İsimden türemiş basit zamanlı fiil DTüremiş yapılı niteleme sıfatları E) Birleşirken ünlü düşmesi olmuş birleşik yapılı fiil YAYIN DENİZİ

3. Bence öykü bir an ve o anla ilgili, bir saptamadır; tekrarı yakalanamayacak, öncesi sonrası kendi içinde çözümlenerek, ulandığı, eklendiği durum- da bir başka kimliğe taşınamayacak ya da dö- nüşmeyecek bir imgeler yumağıdır. Bir bakıma da okura yakalayıp anlamlandırabileceği sessiz- likler bırakma sanatıdır. Bir yapbozun parçalarını tamamlatmak işidir biraz da. Bu parçadan aşağıdakilerden hagisi çıkarıla- maz? A) Öykü, okurda değişik çağrışımları oluşturabil- meli. B) Öykü, yazıldıktan sonra benzeri yazılamama- 10 (3 II. C) Öykü, okura parçaları birleştirme olanağı humarap sağlamalı. D) Öykü, bozulmayan tutarlı bir bütünlük taşı- mali E) Öykü, arkasından binlerce kişi sürüklemeli.

severlik kendini hlarına or şart- şünür. rdımı- tekle- ur? 12. Viking kelimesinin anlamını araştırdığımızda kökeninin ku- zeyden gelen "korsan" ve "tüccar" olduğunu görürüz ancak bu anlam biraz da o dönem karşı toplulukların bu İskandinav halkına yaptığı tanımlamadır. Eski kuzey dilinde küçük kıyı, körfez anlamına gelen "vik" kelimesinden türemiştir. Norman ve Varyag kollarına ayrılan Vikingler, var oldukları yıllarda İzlanda ve Grönland gibi yeni yerler keşfetmiş, Leif Erikson ile tarihte Kuzey Amerika'ya ulaşan ilk Avrupalılar olmuşlardır. Bu parçada aşağıdakilerden hangisinin örneği yoktur? A) Sayı sıfatı B) Tamlayan ve tamlananı arasına başka sözcükler girmiş isim tamlaması C) Zamir D) Tamlayanı sıfat almış belirtisiz isim tamlaması E) Edat

35. D Gerek iş gerek özel hayatınızda, bir şeylerin içinde yaşa- manın, bir şeyleri bilmenin, onlara tanık olmanın insanda oluşturduğu duyguyu farklı bir biçimde kullanmamalısınız. Bu cümleyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Yüklemi gereklilik kipiyle çekimlenmiş eylemdir. B) Bağlaç kullanılmıştır. C) Belirtme durum eki almış isim vardır. D) Yeterlilik fiilinin olumsuzuna yer verilmiştir. E) Sifat tamlamaları kullanılmıştır.

Ba niz? 22. Truva Atı, bilindiği gibi Akha Kralı Odysseus'un Truva surlarını aşmak ve şehre girmek için yaptırdığı tahtadan maketidir. O sırada Troyalılarla savaşları yaklaşık 10 yı sürmekte olduğundan askerler bikkın ve yorgundur. Odysseus'un aklına bu tahtadan atı yapma fikri gelir, hemen bir plan yapıp uygulamaya geçerler) (1) Odysseus ve diğer seçkin komutanlar atın içine gizlenmiş, diğerleri denize açılıp gemilerini, Bozcaada'nın arkasına, Troyalıların onları göremeyeceği bir yere gizlemişlerdir. (2) Akhalıların çekildiğini gören Troyalılar, şaşkınlık içinde batı kapısının önündeki dev tahta atın yanına giderler. Atın yanındaki Sinon ismindeki Akhalı asker, onlara Akhalıların barışmak istediklerine ve atı bu nedenle bıraktıklarına dair inandırıcı bir hikâye anlatır. (3) 1. Akhalı askerin sözlerine inanan ve barışmak isteyen Truvalılar, tahta atı içeri alırlar. II. Planın yürümesi için, görevi tahta atin Truva'nın surlarından içeri girmesini sağlamak olan Akhalı bir askeri atın yanında bırakımışlardır. III. Akhalılar savaştan çekiliyor gibi görünüp geride çok büyük bir tahta at bırakırlar. Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için 1, 2, 3 olarak gösterilen yerlere I, II ve III numaralı yargılardan hangileri getirilmelidir? 1 2 3 A) 11 ||| B) C) minsanl (1) 81 nimenőb E) 1 11 || 111 ||| 1 ||| || I ||| 1 23. B12 vitamini, be sürdürmesi içi Shunšnjo düze

1. AL 11. Çok yorgundu ve uykuya çok ihtiyacı vardı hatta yürürken uyumaya başlamıştı bile. Kendini bırakıverse taşların üstüne serilebilir, sonra bir bekçi onu kundurasının ucuyla uyandıra- bilirdi. Bacakları, gövdesini bile çekemiyordu. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Ünsuz değişimine uğramış isim B) Basit fill C) Türemiş isim D) Edat E) Zar