Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Roman Türleri Soruları

n
e
de
a
m-
er
SI.
ya
mış
na-
in,
nin
er-
ine
ina
eler
ucu
anil-
CAP
35. Çizgi roman; resmin ve yazının, bir kurgu dâhilin-
de bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Sözlü anlatımla
beslenmiş bir görsel anlatım biçimidir. Uygarlığın baş-
langıcından bugüne çizgi roman, her yüzyılda çeşitli
formlarda var olmuş ve dünyanın içinde bulunduğu
gelişmelerle paralel olarak bugünkü hâlini almıştır. Bi-
reysel ve toplumsal bakış açısı oluşturmada etkili bir
dile sahip olan çizgi roman, kare bazında anlatımdan
çizgi bant formuna, ardından da çizgi roman dergileri-
ne uzanan bir ilerleme kaydetmiştir.
Bu parçadan çizgi roman ile ilgili,
1. Zaman içinde değişik formatlarda gelişim gös-
termiştir.
İnsanlığın her döneminde varlığını sürdürmüş-
tür.
III. Resim ve yazıyı kurguyla bir araya getiren
sanat alanıdır.
yargılarından hangileri çıkarılamaz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
TÜRKÇE
D) I ve III
C) Yalnız III
E) II ve III
36. Tiyatronun öncelikli görevi yazarın anlatmak isteği-
ni seyirciye doğru aktarmaktır. Bu hem oyuncunun
hem de yönetmenin sorumluluğundadır. Bunu başar-
mak için öncelikle yazarın yola çıkış nedeni olan ana
tema ivi santanm
Lise Türkçe
Roman Türleri
n e de a m- er SI. ya mış na- in, nin er- ine ina eler ucu anil- CAP 35. Çizgi roman; resmin ve yazının, bir kurgu dâhilin- de bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Sözlü anlatımla beslenmiş bir görsel anlatım biçimidir. Uygarlığın baş- langıcından bugüne çizgi roman, her yüzyılda çeşitli formlarda var olmuş ve dünyanın içinde bulunduğu gelişmelerle paralel olarak bugünkü hâlini almıştır. Bi- reysel ve toplumsal bakış açısı oluşturmada etkili bir dile sahip olan çizgi roman, kare bazında anlatımdan çizgi bant formuna, ardından da çizgi roman dergileri- ne uzanan bir ilerleme kaydetmiştir. Bu parçadan çizgi roman ile ilgili, 1. Zaman içinde değişik formatlarda gelişim gös- termiştir. İnsanlığın her döneminde varlığını sürdürmüş- tür. III. Resim ve yazıyı kurguyla bir araya getiren sanat alanıdır. yargılarından hangileri çıkarılamaz? A) Yalnız I B) Yalnız II TÜRKÇE D) I ve III C) Yalnız III E) II ve III 36. Tiyatronun öncelikli görevi yazarın anlatmak isteği- ni seyirciye doğru aktarmaktır. Bu hem oyuncunun hem de yönetmenin sorumluluğundadır. Bunu başar- mak için öncelikle yazarın yola çıkış nedeni olan ana tema ivi santanm
13. Franz Kafka Dönüşüm adlı eserinde Gregor Samsa isim-
li bir karakter yaratmıştır. Samsa; kendisinden maddi çı-
kar bekleyen ailesinden, her sabah gitmek zorunda oldu-
ğu işinden ve genel olarak hayatından memnun değildir.
Bu iç sıkıntıları sonucunda Samsa, bir sabah uyandığın-
da kendisini dev bir böceğe dönüşmüş olarak bulur. As-
lında bu durum, onun ruhi dalgalanmalarının dış dünya-
da vücut bulmuş hâlidir.
Bu parçada bahsedilen eserin aşağıdaki sanat akım-
larından hangisinin etkisiyle yazıldığı söylenebilir?
A Empresyonizm
C) Kübizm
Ekspresyonizm
B
D) Natüralizm
E) Egzistansiyalizm
Lise Türkçe
Roman Türleri
13. Franz Kafka Dönüşüm adlı eserinde Gregor Samsa isim- li bir karakter yaratmıştır. Samsa; kendisinden maddi çı- kar bekleyen ailesinden, her sabah gitmek zorunda oldu- ğu işinden ve genel olarak hayatından memnun değildir. Bu iç sıkıntıları sonucunda Samsa, bir sabah uyandığın- da kendisini dev bir böceğe dönüşmüş olarak bulur. As- lında bu durum, onun ruhi dalgalanmalarının dış dünya- da vücut bulmuş hâlidir. Bu parçada bahsedilen eserin aşağıdaki sanat akım- larından hangisinin etkisiyle yazıldığı söylenebilir? A Empresyonizm C) Kübizm Ekspresyonizm B D) Natüralizm E) Egzistansiyalizm
128e. Öyle ki
ren çalarken
nda yer alan
klişesinden
hayatı konu
dil Biret, pl-
aydı. Bakın,
unduğunda
cocuğu ai-
t piyano ça-
Idil Biret'in
yöneticisi
fından kar-
di. Böylece
olarak bili-
usal Kon-
nangisi-
liğine
mcı ol-
düllere
Syle-
arklı
ani
IŞ-
nt-
2-
223
VOF
ÇAPLI SORU
Pilatesin temelleri, isim babası Joseph H. Pilates terafin-
dan Birinci Dünya Savaşı sırasında atıldı. Artık neredey-
se her semtte buyuk ya da küçük bir pilates stüdyosu var.
Spor tesislerinin programlarının vazgeçilmez bir parçasına
dönüşen pilatesin bu kadar popüler hale gelmesinin sebebi
sadece kolay ulaşılabilir olması değil elbette. Bu etkili eg-
zersiz yöntemi birçok hastalıktan muzdarip, zayıf bir çocuk
olan Joseph H. Pilates'e çok iyi gelmiş ve gençlik yıllarında
bedenini nasit guclendirebileceğini basit yollardan göster-
miştir. Bu konuda kesin bir basarıya ulasıldığının görülme-
si bu etkinliğin popülerliğinin devam ettirmesini sağladığı
söylenebilir.
3. Bu parçada pilatesle ilgili aşağıdakilerden hangisine
değinilmemiştir?
A Ortaya çıkışına ve ortaya çıktığı döneme
B Yaygın bir kullanım alanının olduğuna
Ortaya çıkaran kişinin fiziksel özelliğine
Popülaritesinin altındaki farklı nedenlere
E) Dünyanın neresinde tercih edildiğine
4. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
Öykülemeye yer verilmiştir.
B) Birinci kişili anlatım kullanılmıştır.
Kuralli cümleler kullanılmıştır.
Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir.
Neden- sonuç cümlesi kullanılmıştır.
ÇAPLI PARAGRAF SORU BANKASI
Lise Türkçe
Roman Türleri
128e. Öyle ki ren çalarken nda yer alan klişesinden hayatı konu dil Biret, pl- aydı. Bakın, unduğunda cocuğu ai- t piyano ça- Idil Biret'in yöneticisi fından kar- di. Böylece olarak bili- usal Kon- nangisi- liğine mcı ol- düllere Syle- arklı ani IŞ- nt- 2- 223 VOF ÇAPLI SORU Pilatesin temelleri, isim babası Joseph H. Pilates terafin- dan Birinci Dünya Savaşı sırasında atıldı. Artık neredey- se her semtte buyuk ya da küçük bir pilates stüdyosu var. Spor tesislerinin programlarının vazgeçilmez bir parçasına dönüşen pilatesin bu kadar popüler hale gelmesinin sebebi sadece kolay ulaşılabilir olması değil elbette. Bu etkili eg- zersiz yöntemi birçok hastalıktan muzdarip, zayıf bir çocuk olan Joseph H. Pilates'e çok iyi gelmiş ve gençlik yıllarında bedenini nasit guclendirebileceğini basit yollardan göster- miştir. Bu konuda kesin bir basarıya ulasıldığının görülme- si bu etkinliğin popülerliğinin devam ettirmesini sağladığı söylenebilir. 3. Bu parçada pilatesle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A Ortaya çıkışına ve ortaya çıktığı döneme B Yaygın bir kullanım alanının olduğuna Ortaya çıkaran kişinin fiziksel özelliğine Popülaritesinin altındaki farklı nedenlere E) Dünyanın neresinde tercih edildiğine 4. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Öykülemeye yer verilmiştir. B) Birinci kişili anlatım kullanılmıştır. Kuralli cümleler kullanılmıştır. Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir. Neden- sonuç cümlesi kullanılmıştır. ÇAPLI PARAGRAF SORU BANKASI
9.
Su başında durmuşuz
Önce kedi gidecek
Kaybolacak suda sureti
Sonra ben gideceğim
413
Bu dizelerdeki fiillerin çatısı için aşağıdakilerden hangisi
öylenebilir?
A) Etken- geçişsiz
B) Etken - geçişli
C) Edilgen - geçişli
Dşteş geçişli
E Edilgen - geçişsiz
INLARI
Lise Türkçe
Roman Türleri
9. Su başında durmuşuz Önce kedi gidecek Kaybolacak suda sureti Sonra ben gideceğim 413 Bu dizelerdeki fiillerin çatısı için aşağıdakilerden hangisi öylenebilir? A) Etken- geçişsiz B) Etken - geçişli C) Edilgen - geçişli Dşteş geçişli E Edilgen - geçişsiz INLARI
Aşağıdaki romanların hangi roman türünün örneği olduklarını
araştırıp bularak karşılarında verilen boşluğa yazınız.
Cezmi (Namık Kemal): Tarihi Romon
Monte Cristo Kontu (Alexandre Dumas): Macera Romani
Ben Robot (Isaac Asimov): Bilim kurgu Romani
Küçük Ağa (Tarık Buğra): Tarihi Roman
Suç ve Ceza (Dostoyevski): Psikolojik Roman
Sinekli Bakkal (Halide Edip Adivar): Sosyal - Tezli Roman
Hasan Mellah (Ahmet Mithat Efendi): macera Romani
Bereketli Topraklar Üzerinde (Orhan Kemal):
Devlet Ana (Kemal Tahir):
Eylül (Mehmet Rauf): Psikolojik Roman
Beyoğlu Rapsodisi (Ahmet Ümit):
Adı: Aylin (Ayşe Kulin):
Arzu Sapağında inecek Var (Nazlı Eray):
Yaban (Yakup Kadri Karaosmanoğlu):
Karabibik (Nabizade Nazım):
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (Peyami Safa):
Yaprak Dökümü (Reşat Nuri Güntekin):
Yüzüklerin Efendisi (Tolkien): Fantastik Roman
Sherlock Holmes (Sir Arthur Conan Doyle): Polisiye Romani
İzlanda Balıkçısı (Pierre Loti): Egzotik
Roman
Puslu Kıtalar Atlası (İhsan Oktay Anar):
Şu Çılgın Türkler (Turgut Özakman): Tarihi Roman
C
Lise Türkçe
Roman Türleri
Aşağıdaki romanların hangi roman türünün örneği olduklarını araştırıp bularak karşılarında verilen boşluğa yazınız. Cezmi (Namık Kemal): Tarihi Romon Monte Cristo Kontu (Alexandre Dumas): Macera Romani Ben Robot (Isaac Asimov): Bilim kurgu Romani Küçük Ağa (Tarık Buğra): Tarihi Roman Suç ve Ceza (Dostoyevski): Psikolojik Roman Sinekli Bakkal (Halide Edip Adivar): Sosyal - Tezli Roman Hasan Mellah (Ahmet Mithat Efendi): macera Romani Bereketli Topraklar Üzerinde (Orhan Kemal): Devlet Ana (Kemal Tahir): Eylül (Mehmet Rauf): Psikolojik Roman Beyoğlu Rapsodisi (Ahmet Ümit): Adı: Aylin (Ayşe Kulin): Arzu Sapağında inecek Var (Nazlı Eray): Yaban (Yakup Kadri Karaosmanoğlu): Karabibik (Nabizade Nazım): Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (Peyami Safa): Yaprak Dökümü (Reşat Nuri Güntekin): Yüzüklerin Efendisi (Tolkien): Fantastik Roman Sherlock Holmes (Sir Arthur Conan Doyle): Polisiye Romani İzlanda Balıkçısı (Pierre Loti): Egzotik Roman Puslu Kıtalar Atlası (İhsan Oktay Anar): Şu Çılgın Türkler (Turgut Özakman): Tarihi Roman C
8. Osmanlı Devleti'nin yeni bir medeniyetin eşiğinde hangi me-
deniyete dâhil olması ve nasıl bir medeniyet yaratması gerek-
tiğine dair soru ve sorunlar birçok aydın gibi Halide Edip'in de
üzerinde sık sık durduğu konulardandır. Halide Edip, yazar bir
kadın olarak bu medeniyet mevzusunda kadın kahramanları-
na önemli görevler yüklemiş ve yeni medeniyeti onlar üzerin-
den anlatmayı denemiştir.
d
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen kadın kah-
ramanlardan biri değildir?
arc
A) Tatarcık
D) Rabia
B) Seviye
C) Macide
E) Münire
1-B 2-A 3-D 4-D 5-E 6-C 24
Lise Türkçe
Roman Türleri
8. Osmanlı Devleti'nin yeni bir medeniyetin eşiğinde hangi me- deniyete dâhil olması ve nasıl bir medeniyet yaratması gerek- tiğine dair soru ve sorunlar birçok aydın gibi Halide Edip'in de üzerinde sık sık durduğu konulardandır. Halide Edip, yazar bir kadın olarak bu medeniyet mevzusunda kadın kahramanları- na önemli görevler yüklemiş ve yeni medeniyeti onlar üzerin- den anlatmayı denemiştir. d Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen kadın kah- ramanlardan biri değildir? arc A) Tatarcık D) Rabia B) Seviye C) Macide E) Münire 1-B 2-A 3-D 4-D 5-E 6-C 24
32. Her sabah, yolumun üzerinde tesadüf ettiğim bir dilenci var. Bu zeki benizli adam, yoklama defteri imzalamaya mahkûm bir
kalem efendisi intizamıyla her gün, tam saat altıyı kırk geçe köşesine gelir ve saat ona kadar da bir tek söz söylemeksizin
derin bir elem ve sessiz bir edayla gelip geçenlerin merhametini avlar. Onu bu işinden yazın kavurucu sıcakları veya kışın
o dondurucu soğukları alıkoyamaz.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Birden fazla duyudan yararlanılmıştır.
B) Yinelemelere yer verilmiştir.
C) Betimleyici anlatımdan faydalanılmıştır.
D) Mecaz anlamlı sözcüklere yer verilmiştir.
E) I. kişili anlatım söz konusudur.
Lise Türkçe
Roman Türleri
32. Her sabah, yolumun üzerinde tesadüf ettiğim bir dilenci var. Bu zeki benizli adam, yoklama defteri imzalamaya mahkûm bir kalem efendisi intizamıyla her gün, tam saat altıyı kırk geçe köşesine gelir ve saat ona kadar da bir tek söz söylemeksizin derin bir elem ve sessiz bir edayla gelip geçenlerin merhametini avlar. Onu bu işinden yazın kavurucu sıcakları veya kışın o dondurucu soğukları alıkoyamaz. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Birden fazla duyudan yararlanılmıştır. B) Yinelemelere yer verilmiştir. C) Betimleyici anlatımdan faydalanılmıştır. D) Mecaz anlamlı sözcüklere yer verilmiştir. E) I. kişili anlatım söz konusudur.
bakan
sonra
zünün
ar var-
ak is-
be ile
eddüt
ra:
maya
marak
uzun
birisi
gisi
urul-
ğı
dığı
asik
24. Tarık Buğra, Oğlumuz adlı hikâyesinde bir
anne-babanın kendilerinden gittikçe uzaklaşan
genç oğulları hakkındaki endişe ve korkularını
ele almıştır. Yazar, bu eserinde bireylerin iç
dünyalarını yansıtan bir tutum sergilemiştir.
Buna göre aşağıdakilerden hangisinin adı
geçen hikâyeden alındığı söylenebilir?
A) Ben biliyorum. Sen, artık odaların bu dö-
şeniş tarzını hatta bu evi beğenmiyorsun.
Uçmayı öğrenmiş bir serçe yavrusu gibi
gözün başka dallarda. Senin düşündüğün,
kim bilir ne cici şeydir. Bizi misafir edeceğin
odayı da unutmamışsındır; buna eminim.
B) Bir zaman sustular. İlerde çamurların içinde
C)
yatan koca öküzün başucunda, iki kartal,
alçaktan dönüp dolaşıyordu. Hafiften esen
rüzgâr, leş kokusunu baba oğulun burnuna
kadar getiriyordu. İhtiyar toparlanır gibi oldu.
Ara sıra otomobil herhangi bir sebeple ya-
vaşlar gibi olunca delikanlı yüzünde zapt
edemediği bir dehşet ifadesiyle yerinden
fırlıyor, "Acaba duracak mı? Para toplamaya
mi başlayacak?" diyor; araba tekrar hızlanın-
ca derin bir nefes alarak yerine çekiliyor ve
atlamak için kati kararını veriyordu.
D) Yusuf, titreyen elleriyle ilginları araladı. Yarı
kapalı, yumuk yumuk gözlerini, büsbütün
küçülterek nehrin iki kıyısını süzdü. Önün-
de bir bataklık, bulanık suların ortasına
doğru, bir yarımada şeklinde uzanıyordu.
E) Yani beyefendi, biliyor musunuz, anamız-
dan emdiğimiz süt burnumuzdan geliyor!
Makine beğenmezler, iplik beğenmezler,
çalışmazlar. Şimdi de bir sekiz saat mese-
lesi tutturdular.
25. (1) Hikâye türü, Ömer Seyfettin'le birlikte müsta-
Lise Türkçe
Roman Türleri
bakan sonra zünün ar var- ak is- be ile eddüt ra: maya marak uzun birisi gisi urul- ğı dığı asik 24. Tarık Buğra, Oğlumuz adlı hikâyesinde bir anne-babanın kendilerinden gittikçe uzaklaşan genç oğulları hakkındaki endişe ve korkularını ele almıştır. Yazar, bu eserinde bireylerin iç dünyalarını yansıtan bir tutum sergilemiştir. Buna göre aşağıdakilerden hangisinin adı geçen hikâyeden alındığı söylenebilir? A) Ben biliyorum. Sen, artık odaların bu dö- şeniş tarzını hatta bu evi beğenmiyorsun. Uçmayı öğrenmiş bir serçe yavrusu gibi gözün başka dallarda. Senin düşündüğün, kim bilir ne cici şeydir. Bizi misafir edeceğin odayı da unutmamışsındır; buna eminim. B) Bir zaman sustular. İlerde çamurların içinde C) yatan koca öküzün başucunda, iki kartal, alçaktan dönüp dolaşıyordu. Hafiften esen rüzgâr, leş kokusunu baba oğulun burnuna kadar getiriyordu. İhtiyar toparlanır gibi oldu. Ara sıra otomobil herhangi bir sebeple ya- vaşlar gibi olunca delikanlı yüzünde zapt edemediği bir dehşet ifadesiyle yerinden fırlıyor, "Acaba duracak mı? Para toplamaya mi başlayacak?" diyor; araba tekrar hızlanın- ca derin bir nefes alarak yerine çekiliyor ve atlamak için kati kararını veriyordu. D) Yusuf, titreyen elleriyle ilginları araladı. Yarı kapalı, yumuk yumuk gözlerini, büsbütün küçülterek nehrin iki kıyısını süzdü. Önün- de bir bataklık, bulanık suların ortasına doğru, bir yarımada şeklinde uzanıyordu. E) Yani beyefendi, biliyor musunuz, anamız- dan emdiğimiz süt burnumuzdan geliyor! Makine beğenmezler, iplik beğenmezler, çalışmazlar. Şimdi de bir sekiz saat mese- lesi tutturdular. 25. (1) Hikâye türü, Ömer Seyfettin'le birlikte müsta-
Türk Dili ve Edebiyatı
23. Postmodern romanın temel özellikleri, üst kurmaca, metin-
lerarasılık, çoğulcu bakış açısı olarak belirlenmektedir. Ta-
rihe yönelme, kurguda entrika ve gizemi öne çıkarma gibi
eğilimlere de daima vurgu yapılmaktadır. Üst kurmaca, çok
genel anlamıyla, romandaki evrenin, kurmaca olduğunun,
metinsel bir gerçeklik olduğunun açıkça vurgulanmasıdır.
Bu kurgu düzeneği üç şekilde olabilmektedir. "Metnin ku-
ruluşunu, yazılış sürecini olgu içine konumlandırma, ayrıca
diğer kurmaca metinleri kısmî olarak yerleştirme" Nesnel
gerçeklik ile kurmaca ilişkisini/ çelişkisini belirginleştirme"
Modern romanda kimliği örtükleştirilen anlatıcıyı, etkin bir
figür olarak belirginleştirme". Metinler arasılık, bütünüyle
postmodern romanın getirdiği bir teknik değildir. Özde "ik-
tibas" geleneğine dayandırabileceğimiz bu metin dışılığın,
hem bilimsel hem de edebiyat metinlerinde yapıla geldiği
bilinmektedir. Fakat postmodern romanın alıntı ve gönder-
melerinin temel amacı, oyunu çok boyutlu ve ilginç kılmak
içindir. Bilgi ve değerlerin gelenekselmiş bütünlüğünü boz-
ma amacı güdüldüğünü de söyleyebiliriz
Aşağıdaki eserlerden hangisi bu anlayışla yazılmamış-
tır?
A) Bir Tereddüdün Romanı
B) Aylak Adam
C) Kılavuz
D) Kara Kitap
E) Tutunamayanlar
Lise Türkçe
Roman Türleri
Türk Dili ve Edebiyatı 23. Postmodern romanın temel özellikleri, üst kurmaca, metin- lerarasılık, çoğulcu bakış açısı olarak belirlenmektedir. Ta- rihe yönelme, kurguda entrika ve gizemi öne çıkarma gibi eğilimlere de daima vurgu yapılmaktadır. Üst kurmaca, çok genel anlamıyla, romandaki evrenin, kurmaca olduğunun, metinsel bir gerçeklik olduğunun açıkça vurgulanmasıdır. Bu kurgu düzeneği üç şekilde olabilmektedir. "Metnin ku- ruluşunu, yazılış sürecini olgu içine konumlandırma, ayrıca diğer kurmaca metinleri kısmî olarak yerleştirme" Nesnel gerçeklik ile kurmaca ilişkisini/ çelişkisini belirginleştirme" Modern romanda kimliği örtükleştirilen anlatıcıyı, etkin bir figür olarak belirginleştirme". Metinler arasılık, bütünüyle postmodern romanın getirdiği bir teknik değildir. Özde "ik- tibas" geleneğine dayandırabileceğimiz bu metin dışılığın, hem bilimsel hem de edebiyat metinlerinde yapıla geldiği bilinmektedir. Fakat postmodern romanın alıntı ve gönder- melerinin temel amacı, oyunu çok boyutlu ve ilginç kılmak içindir. Bilgi ve değerlerin gelenekselmiş bütünlüğünü boz- ma amacı güdüldüğünü de söyleyebiliriz Aşağıdaki eserlerden hangisi bu anlayışla yazılmamış- tır? A) Bir Tereddüdün Romanı B) Aylak Adam C) Kılavuz D) Kara Kitap E) Tutunamayanlar
20. Aşağıdaki sanatçı-eser eşleştirmelerinden hangisi
yanlıştır?
A) Yahya Kemal Beyatlı - Kendi Gök Kubbemiz
B) Tevfik Fikret - Göl Saatleri
Recaizade Mahmut Ekrem - Nağme-i Seher
D) Cenap Şahabettin - Tamat
E) Mehmet Âkif Ersoy - Safahat
Ihnet
C
Lise Türkçe
Roman Türleri
20. Aşağıdaki sanatçı-eser eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır? A) Yahya Kemal Beyatlı - Kendi Gök Kubbemiz B) Tevfik Fikret - Göl Saatleri Recaizade Mahmut Ekrem - Nağme-i Seher D) Cenap Şahabettin - Tamat E) Mehmet Âkif Ersoy - Safahat Ihnet C
TYT | TÜRKÇE TESTİ
37 ve 38. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Epimenides'in, "Bütün Giritliler yalancıdır." önermesi, ken-
disi de Giritli olan Epimenides tarafından dile getirildiğinde,
"Eğer yalan söylüyorsa doğru söylüyordur." ya da "Eğer
doğru söylüyorsa yalan söylüyordur." gibi içermeleri olan
bir paradoksu imler. Yani bu önermeyi doğru kabul eder-
sek Epimenides'in yalancı olması gerekir ve Epimenides
yalancıysa, tüm söyledikleri gibi, bu önermesinin de yanlış
olması gerekir. Bu önermeyi yanlış kabul ettiğimizde ise
Epimenides'in doğru söylüyor olması gerekir. Şu hâlde, bu
önermesi doğru olmalıdır ki yine çelişkili bir sonuç çıkar.
Bu filozofun önermesinin paradoksal olmasının nedeni bu-
dur.
37. Bu parçada sözü edilen önermeyle benzer şekilde;
1. Şair Fuzuli'nin bir şiirinde yer alan "Aldanma ki şair
sözü elbette yalandır." dizesi.
II. Filozof Nietzsche'nin "Yalan, şairler tarafından bilinçli
bir şekilde söylendiğinde doğrudur." ifadesi.
III. Eleştirmen Logan Pearsall Smith'in "Adınızın yalancı-
ya çıkmasını istiyorsanız gerçeği söyleyin." sözü.
seçeneklerinden hangisi veya hangileri paradoks or-
taya koyan bir önermedir?
+
A) Yalnız
I ve Il
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) II ve III.
38. Bu parçadan hareketle paradoks kavramı aşağıdaki-
lerin hangisinde doğru tanımlanmıştır?
A) Bir önermenin yanlış olmasının iki farklı kanıtla gös-
terilmesidir.
B Bir önermenin doğruluğunun deney gerekmeden
ileri sürülmesidir.
C) Kuramsal temelde doğru bir önermenin pratikte uy-
gulanmamasıdır.
D) Bir önermeden hem doğru hem de yanlış bir sonuç
çıkmasıdır.
E) Bir önermeden ne doğru ne de yanlış bir sonuç elde
edilmesidir.
10
Lise Türkçe
Roman Türleri
TYT | TÜRKÇE TESTİ 37 ve 38. sorulan aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Epimenides'in, "Bütün Giritliler yalancıdır." önermesi, ken- disi de Giritli olan Epimenides tarafından dile getirildiğinde, "Eğer yalan söylüyorsa doğru söylüyordur." ya da "Eğer doğru söylüyorsa yalan söylüyordur." gibi içermeleri olan bir paradoksu imler. Yani bu önermeyi doğru kabul eder- sek Epimenides'in yalancı olması gerekir ve Epimenides yalancıysa, tüm söyledikleri gibi, bu önermesinin de yanlış olması gerekir. Bu önermeyi yanlış kabul ettiğimizde ise Epimenides'in doğru söylüyor olması gerekir. Şu hâlde, bu önermesi doğru olmalıdır ki yine çelişkili bir sonuç çıkar. Bu filozofun önermesinin paradoksal olmasının nedeni bu- dur. 37. Bu parçada sözü edilen önermeyle benzer şekilde; 1. Şair Fuzuli'nin bir şiirinde yer alan "Aldanma ki şair sözü elbette yalandır." dizesi. II. Filozof Nietzsche'nin "Yalan, şairler tarafından bilinçli bir şekilde söylendiğinde doğrudur." ifadesi. III. Eleştirmen Logan Pearsall Smith'in "Adınızın yalancı- ya çıkmasını istiyorsanız gerçeği söyleyin." sözü. seçeneklerinden hangisi veya hangileri paradoks or- taya koyan bir önermedir? + A) Yalnız I ve Il B) Yalnız II C) Yalnız III E) II ve III. 38. Bu parçadan hareketle paradoks kavramı aşağıdaki- lerin hangisinde doğru tanımlanmıştır? A) Bir önermenin yanlış olmasının iki farklı kanıtla gös- terilmesidir. B Bir önermenin doğruluğunun deney gerekmeden ileri sürülmesidir. C) Kuramsal temelde doğru bir önermenin pratikte uy- gulanmamasıdır. D) Bir önermeden hem doğru hem de yanlış bir sonuç çıkmasıdır. E) Bir önermeden ne doğru ne de yanlış bir sonuç elde edilmesidir. 10
arıyla,
madan,
ir kul-
kişiler
akkın-
erinde
siniz,
ğinde
2
4. arka: Bir durumu ya da kişiyi kayırmak, desteklemek.
tanımak: Bir şeyin bitirilmesi için belli bir süre vermek.
saymak: Gibi görmek, kabul etmek.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde arka, saymak, tanımak" söz-
cükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmıştır?
A) Bir yerlere gelmek için büyük bir arka gerek diyenler, bazıları-
nın isteklerini gerçekleştirmeyi külfet sayıp kendi işi için süre ta-
nırlar da başkaları için tanımazlar.
B) Provada yapılacakları bir bir saydıktan sonra, bu iş için seni ta-
nırım, diyen yetkililer acaba neyin, niçin arkasına gizlenmek is-
ter ki?
Şimdiden kışı geçti sayanlar, bulutların arkasında bekleyen ya-
ğışları tanımaktan nedense uzak dururlar.
D Sisin arkasından gelecek olan güneş, her tarafı aydınlatırken
bunu bir iş saymaz; her şeyi, her nesneyi olduğu gibi görür ve
tanır
E) Başarıda niteliklerini saymayı bilenler, başarısızlıkta zaaflarını
tanımayıp arka planda kalmayı yeğlerler.
Diğer Sayfaya Geçiniz.
Lise Türkçe
Roman Türleri
arıyla, madan, ir kul- kişiler akkın- erinde siniz, ğinde 2 4. arka: Bir durumu ya da kişiyi kayırmak, desteklemek. tanımak: Bir şeyin bitirilmesi için belli bir süre vermek. saymak: Gibi görmek, kabul etmek. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde arka, saymak, tanımak" söz- cükleri belirtilen anlamlarını karşılayacak şekilde kullanılmıştır? A) Bir yerlere gelmek için büyük bir arka gerek diyenler, bazıları- nın isteklerini gerçekleştirmeyi külfet sayıp kendi işi için süre ta- nırlar da başkaları için tanımazlar. B) Provada yapılacakları bir bir saydıktan sonra, bu iş için seni ta- nırım, diyen yetkililer acaba neyin, niçin arkasına gizlenmek is- ter ki? Şimdiden kışı geçti sayanlar, bulutların arkasında bekleyen ya- ğışları tanımaktan nedense uzak dururlar. D Sisin arkasından gelecek olan güneş, her tarafı aydınlatırken bunu bir iş saymaz; her şeyi, her nesneyi olduğu gibi görür ve tanır E) Başarıda niteliklerini saymayı bilenler, başarısızlıkta zaaflarını tanımayıp arka planda kalmayı yeğlerler. Diğer Sayfaya Geçiniz.
9.
Aşağıdakilerin hangisinde konusu bakımından birbiri-
ne benzeyen romanlar bir arada verilmiştir?
A) Zehra - Sergüzeşt - İntibah - Siyah Gözler
B) İntibah - Araba Sevdası - Sergüzeşt - Zehra
C) Şık - İntibah - Zehra - Yaprak Dökümü
D) Araba Sevdası - Felâtun Bey'le Râkim Efendi - Şık - Yap-
rak Dökümü
E) Felâtun Bey'le Râkim Efendi - Müşâhedât - Şık - Araba
Sevdası
Lise Türkçe
Roman Türleri
9. Aşağıdakilerin hangisinde konusu bakımından birbiri- ne benzeyen romanlar bir arada verilmiştir? A) Zehra - Sergüzeşt - İntibah - Siyah Gözler B) İntibah - Araba Sevdası - Sergüzeşt - Zehra C) Şık - İntibah - Zehra - Yaprak Dökümü D) Araba Sevdası - Felâtun Bey'le Râkim Efendi - Şık - Yap- rak Dökümü E) Felâtun Bey'le Râkim Efendi - Müşâhedât - Şık - Araba Sevdası
12.
Dönemi, 1896 - 1901 gibi kısa bir süre varlık
göstermesine karşın Türk edebiyatında önemli et-
kiler yapmıştır. Bu dönemde roman ve öyküde ----
etkisi açıkça görülmektedir.
‒‒‒‒
Bu parçadaki boşluklara sırasıyla aşağıdakiler-
den hangisi getirilmelidir?
A) I. Tanzimat - romantizmin
B) II. Tanzimat - romantizmin
C) Servetifünun - realizmin
Fecriâti – sembolizmin
E) Millî Edebiyat - realizmin
Lise Türkçe
Roman Türleri
12. Dönemi, 1896 - 1901 gibi kısa bir süre varlık göstermesine karşın Türk edebiyatında önemli et- kiler yapmıştır. Bu dönemde roman ve öyküde ---- etkisi açıkça görülmektedir. ‒‒‒‒ Bu parçadaki boşluklara sırasıyla aşağıdakiler- den hangisi getirilmelidir? A) I. Tanzimat - romantizmin B) II. Tanzimat - romantizmin C) Servetifünun - realizmin Fecriâti – sembolizmin E) Millî Edebiyat - realizmin
aragraf
e 10
Türkçeye "teknik insan" şeklinde çevrilebilecek
olan Homo Faber, Max Frisch'in 1957 yılına ait
en önemli eserlerinden biridir. Roman,
zamanının keskin bir dille eleştirisidir. Kendi
doğasına yabancılaşmış zamane teknoloji
insanının ironik ve şaşırtıcı yaşamı hakkındadır
Frisch'in romani 1991'de Alman yönetmen
Volker Schlöndorff tarafından beyaz perdeye
uyarlandı. Genellikle tersi olur ama Homo
Faber'in filmini romanından daha başarılı
bulduğumu itiraf etmeliyim Schlöndorff un
makası Frisch'inkinden keskindir ve bu nedenle
anlatımı çok daha özlüdür. Daha özlü ve daha
yoruma açık! Filmin diline varoluşçulugun geç
yorumlarının yapışıp kalması, örneğin Tolstoy'la
Sartre ve Camus'nün yer değiştirmesi
kabilinden kimi ayrıntılardaki ufak tefek
değişiklikler hesaba katılmazsa Schlöndorff'un
gizemli anlatımı pekâlâ Frisch'in uzun uzun ve
dobra anlatımına yeğlenebilir. Düşlerden mi söz
ediyorsun, bedelini göze alacaksın o hâlde!
Hayal mi ediyorsun yıldızlara tırmanmaktan
çekinmeyeceksin! Olup biteni görmezden mi
geliyorsun, daha iyi bir gelecek mi tasarlıyorsun,
farklı bir bilim, farklı bir düş, yeni, yepyeni bir
gerçek mi anyorsun kendine, çaren yok,
bedelini ödeyeceksin! Bunu göze alamıyorsan
Max Frisch'in Homo Faber adlı romanındaki
teknisyen gibi düşünmeyi sürdüreceksin, Walter
Faber gibi. O, "Romanlardan hoşlanmam,
düşlerden de öyle!" diyordu.
8.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Okuduğu bir kitabın sinema uyarlamasını
daha başarılı bulmaktadır.
B) Yargılarına zemin oluşturmak için sanat
eserlerinden yararlanmıştır.
Filmdeki varoluşçu etkileri yönetmenin
başarı hanesine yazmıştır.
7
Gep
de
55
014
D) Bir romanın yazarıyla o romanı filme
uyarlayan yönetmeni karşılaştırmıştır.
Romanların beyaz perde uyarlamalarının
genellikle başarılı olmadığını düşünmektedir.
ta
d
S
Lise Türkçe
Roman Türleri
aragraf e 10 Türkçeye "teknik insan" şeklinde çevrilebilecek olan Homo Faber, Max Frisch'in 1957 yılına ait en önemli eserlerinden biridir. Roman, zamanının keskin bir dille eleştirisidir. Kendi doğasına yabancılaşmış zamane teknoloji insanının ironik ve şaşırtıcı yaşamı hakkındadır Frisch'in romani 1991'de Alman yönetmen Volker Schlöndorff tarafından beyaz perdeye uyarlandı. Genellikle tersi olur ama Homo Faber'in filmini romanından daha başarılı bulduğumu itiraf etmeliyim Schlöndorff un makası Frisch'inkinden keskindir ve bu nedenle anlatımı çok daha özlüdür. Daha özlü ve daha yoruma açık! Filmin diline varoluşçulugun geç yorumlarının yapışıp kalması, örneğin Tolstoy'la Sartre ve Camus'nün yer değiştirmesi kabilinden kimi ayrıntılardaki ufak tefek değişiklikler hesaba katılmazsa Schlöndorff'un gizemli anlatımı pekâlâ Frisch'in uzun uzun ve dobra anlatımına yeğlenebilir. Düşlerden mi söz ediyorsun, bedelini göze alacaksın o hâlde! Hayal mi ediyorsun yıldızlara tırmanmaktan çekinmeyeceksin! Olup biteni görmezden mi geliyorsun, daha iyi bir gelecek mi tasarlıyorsun, farklı bir bilim, farklı bir düş, yeni, yepyeni bir gerçek mi anyorsun kendine, çaren yok, bedelini ödeyeceksin! Bunu göze alamıyorsan Max Frisch'in Homo Faber adlı romanındaki teknisyen gibi düşünmeyi sürdüreceksin, Walter Faber gibi. O, "Romanlardan hoşlanmam, düşlerden de öyle!" diyordu. 8. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Okuduğu bir kitabın sinema uyarlamasını daha başarılı bulmaktadır. B) Yargılarına zemin oluşturmak için sanat eserlerinden yararlanmıştır. Filmdeki varoluşçu etkileri yönetmenin başarı hanesine yazmıştır. 7 Gep de 55 014 D) Bir romanın yazarıyla o romanı filme uyarlayan yönetmeni karşılaştırmıştır. Romanların beyaz perde uyarlamalarının genellikle başarılı olmadığını düşünmektedir. ta d S
Test
6
SÖZCÜK TÜRLERİ-
Ad Tamlaması S
1. Bu cümlelerin sahibi Bedia Akarsu, Cumhuriyet
tarihinin önemli düşün insanlarından biridir.
11
Cumhuriyet dönemi devrimlerinin izinde,
|||
dönemin kazanımlarını günümüze değin taşımak
IV
için sürekli okumuş, düşünmüş biridir.
V
Bu parçadaki numaralanmış sözler için aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) 1. de, belirtili isim tamlaması vardır ve sıfat görevinde-
dir.
II. de, tamlamanın türü belirtili ismi tamlamasıdır. 2
III. de, zincirleme isim tamlaması kullanılmıştır.
DIV. de, hem tamlayan hem tamlanan eki kullanılmıştır.
EV. de, birden fazla sifat ortak bir belgisiz zamiri nitele-
mektedir.
B
Lise Türkçe
Roman Türleri
Test 6 SÖZCÜK TÜRLERİ- Ad Tamlaması S 1. Bu cümlelerin sahibi Bedia Akarsu, Cumhuriyet tarihinin önemli düşün insanlarından biridir. 11 Cumhuriyet dönemi devrimlerinin izinde, ||| dönemin kazanımlarını günümüze değin taşımak IV için sürekli okumuş, düşünmüş biridir. V Bu parçadaki numaralanmış sözler için aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) 1. de, belirtili isim tamlaması vardır ve sıfat görevinde- dir. II. de, tamlamanın türü belirtili ismi tamlamasıdır. 2 III. de, zincirleme isim tamlaması kullanılmıştır. DIV. de, hem tamlayan hem tamlanan eki kullanılmıştır. EV. de, birden fazla sifat ortak bir belgisiz zamiri nitele- mektedir. B