Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Türk Dünyası Edebiyatında Roman Soruları

ak etkili olan
maya çalış
" olmuştur.
ka bir sa-
ak tanın
çok türde
adur. Ola
siz açık-
öykü ve
lerden
18.
N
* Servetifunun edebiyatinin kurucusu, şiir alanındak
en büyük temsilcisidir.
Deneme - 1
Siirde beyit bütünlogon kirmiş, anlamin bir beyitle
tamamlanması geleneğini ortadan kaldirmis, nazmi
B
neare yaklaştemiştir.
* Şiirlerinde anuz ölçüsünü kullanan, aruz ölçüsünü
Türkçeye başarılı bir şekilde uygulayan şairlerden biri
olduğu halde çocuklar için yazdığı şiirlerde hece öf
çüsünü kullanmıştır.
A) Elhân-ı Şită
Sermin
Aşağıdakilerden hangisi bazı özellikleri verilen sa-
natçıya ait bir eserdir?
E) Ateşpare
B) Makber
D) Vaveyla
19. Realizm anlayışının egemen olduğu bu dönemde, Ana-
dolu ve Anadolu insanı edebiyata girmiştir. Teknik dil ve
üslup bakımından hikâye ve roman, bu dönemde Batı
roman ve hikâyesinin seviyesine çıkmıştır. Bireysel ko-
nuların dışında millî ve toplumsal konulara da ağırlık ve-
rilmiştir. Eserlerde konular sade bir dil ve açık bir anla-
timla ele alınmıştır.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen
edebiyat anlayışına uygun eser vermiş sanatçılardan
değildir?
A) Halide Edip Adıvar
C) Refik Halit Karay
B) Reşat Nuri Güntekin
D) Mehmet Rauf
E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu
bam
20. Modernizmi esas alan eserlerde toplumdaki değer ça-
tışmaları, bireyin bunalımları, karmaşık ruh hâli, yerleşik
değerlere isyan çağrışıma açık bir biçimde sembollerle
anlatılır. Dil ve anlatımda geleneksel tekniklerin dışında
arayışlara gidilir. Modernist eserlerde yalnızlık, toplumdan
kaçış, geleneksel değerlere başkaldın gibi konular işlenir.
Bu eserlerde olaydan çok olayın birey üzerindeki etkisi
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
ak etkili olan maya çalış " olmuştur. ka bir sa- ak tanın çok türde adur. Ola siz açık- öykü ve lerden 18. N * Servetifunun edebiyatinin kurucusu, şiir alanındak en büyük temsilcisidir. Deneme - 1 Siirde beyit bütünlogon kirmiş, anlamin bir beyitle tamamlanması geleneğini ortadan kaldirmis, nazmi B neare yaklaştemiştir. * Şiirlerinde anuz ölçüsünü kullanan, aruz ölçüsünü Türkçeye başarılı bir şekilde uygulayan şairlerden biri olduğu halde çocuklar için yazdığı şiirlerde hece öf çüsünü kullanmıştır. A) Elhân-ı Şită Sermin Aşağıdakilerden hangisi bazı özellikleri verilen sa- natçıya ait bir eserdir? E) Ateşpare B) Makber D) Vaveyla 19. Realizm anlayışının egemen olduğu bu dönemde, Ana- dolu ve Anadolu insanı edebiyata girmiştir. Teknik dil ve üslup bakımından hikâye ve roman, bu dönemde Batı roman ve hikâyesinin seviyesine çıkmıştır. Bireysel ko- nuların dışında millî ve toplumsal konulara da ağırlık ve- rilmiştir. Eserlerde konular sade bir dil ve açık bir anla- timla ele alınmıştır. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada sözü edilen edebiyat anlayışına uygun eser vermiş sanatçılardan değildir? A) Halide Edip Adıvar C) Refik Halit Karay B) Reşat Nuri Güntekin D) Mehmet Rauf E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu bam 20. Modernizmi esas alan eserlerde toplumdaki değer ça- tışmaları, bireyin bunalımları, karmaşık ruh hâli, yerleşik değerlere isyan çağrışıma açık bir biçimde sembollerle anlatılır. Dil ve anlatımda geleneksel tekniklerin dışında arayışlara gidilir. Modernist eserlerde yalnızlık, toplumdan kaçış, geleneksel değerlere başkaldın gibi konular işlenir. Bu eserlerde olaydan çok olayın birey üzerindeki etkisi
snimsins ne sönizlged nisalbisbiga t
2. Yazar, yıllarda genellikle hep aynı konuları anlattı
eserlerinde.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Gereksiz sözcük kullanılması
B) Yanlış yerde sözcük kullanılması
C) Sözcüğün anlamına uygun kullanılmaması
D) Anlamca çelişen sözcüklerin bir arada kullanıl-
masi
einesio
101 110
E) Yüklemle öznenin uyumsuz olması
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuk-
ninialuğu vardır? sdop elvibssV
ob
ST
labis a genbylim zed masnile
A) Boş zamanlarında huzurevinde kalan yaşlıları zi-
Insben.
yaret ederdi.
SHOP09
sbros@gdent
...
eis
Yayınlanı
B) Derenin kenarındaki ağaçların gölgesinde otu-
rurken uyuyakalmışım. insynüğüsö2 (A
C) Önlem alınmazsa plansız yapılaşmanın, kentin
tarihi güzelliğini zedeleyeceği belirtiliyor.
PAURAN
BUDSOC
D) Sahilde kumdan kaleler yapan çocuklar, zama-
nın nasıl geçtiğini anlayamamışlar.
165mgInA. (3
E) İstasyonun uzağında kalan kent merkezine ulaş-
mak için epey yürümek gerekiyordu.
eis TYT Türkçe Soru Bankası
6
-BATO2
lind
E) On
şad
-19ba che
5. Dört
Ming..
rihte
1626.
Bu c
aşağı
A) EH
B) Ta
C) Y
D) (
E) C
6. Ya
m
-615 11
B
nanch
F
VE
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
snimsins ne sönizlged nisalbisbiga t 2. Yazar, yıllarda genellikle hep aynı konuları anlattı eserlerinde. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Gereksiz sözcük kullanılması B) Yanlış yerde sözcük kullanılması C) Sözcüğün anlamına uygun kullanılmaması D) Anlamca çelişen sözcüklerin bir arada kullanıl- masi einesio 101 110 E) Yüklemle öznenin uyumsuz olması 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuk- ninialuğu vardır? sdop elvibssV ob ST labis a genbylim zed masnile A) Boş zamanlarında huzurevinde kalan yaşlıları zi- Insben. yaret ederdi. SHOP09 sbros@gdent ... eis Yayınlanı B) Derenin kenarındaki ağaçların gölgesinde otu- rurken uyuyakalmışım. insynüğüsö2 (A C) Önlem alınmazsa plansız yapılaşmanın, kentin tarihi güzelliğini zedeleyeceği belirtiliyor. PAURAN BUDSOC D) Sahilde kumdan kaleler yapan çocuklar, zama- nın nasıl geçtiğini anlayamamışlar. 165mgInA. (3 E) İstasyonun uzağında kalan kent merkezine ulaş- mak için epey yürümek gerekiyordu. eis TYT Türkçe Soru Bankası 6 -BATO2 lind E) On şad -19ba che 5. Dört Ming.. rihte 1626. Bu c aşağı A) EH B) Ta C) Y D) ( E) C 6. Ya m -615 11 B nanch F VE
rina,
şlıca
ntılar
ken-
nırız,
mak,
duru-
a bu
encil
kala-
maz.
ların
laki-
ilen-
meyi
vlas-
7. Kendimi bir kitap eleştirmeni olarak görsem herhâlde
üstünde durup düşünülmüş, kalıplaşmış, tutarlı bir yak-
laşımla, belirgin bir yöntemle yönelirdim kitaplara. Kitap-
lar bana yön verdi. Tanıtmada, eleştirmede, incelemede
ne yapacağımı onlar seçti. Tam bağımsız bir yazar ola-
rak yaşadım kendimi bildim bileli. Siyasal yol göstericile-
rin baskısından, yazım kurallarının baskısından da uzak,
her işi yeniden doğar gibi yaparak... Tekrarlarsam içim-
den geldiği gibi tekrarlayarak... Başkaları ne der diye
düşünmeden...
Bu parçada kendinden söz eden yazarla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
Kendini eleştiri konusunda yeterli bulmadığı
B) Eleştirilerini baskı altında kalmadan yaptığı
Kendini eleştirenleri dikkate almadığı
Yazarlıkla ilgili bilgileri kitaplardan öğrendiği
E) Yazılarında belli bir yöntem kullandığı
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
rina, şlıca ntılar ken- nırız, mak, duru- a bu encil kala- maz. ların laki- ilen- meyi vlas- 7. Kendimi bir kitap eleştirmeni olarak görsem herhâlde üstünde durup düşünülmüş, kalıplaşmış, tutarlı bir yak- laşımla, belirgin bir yöntemle yönelirdim kitaplara. Kitap- lar bana yön verdi. Tanıtmada, eleştirmede, incelemede ne yapacağımı onlar seçti. Tam bağımsız bir yazar ola- rak yaşadım kendimi bildim bileli. Siyasal yol göstericile- rin baskısından, yazım kurallarının baskısından da uzak, her işi yeniden doğar gibi yaparak... Tekrarlarsam içim- den geldiği gibi tekrarlayarak... Başkaları ne der diye düşünmeden... Bu parçada kendinden söz eden yazarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? Kendini eleştiri konusunda yeterli bulmadığı B) Eleştirilerini baskı altında kalmadan yaptığı Kendini eleştirenleri dikkate almadığı Yazarlıkla ilgili bilgileri kitaplardan öğrendiği E) Yazılarında belli bir yöntem kullandığı
roman-
nadolu
si, taş-
hayatı-
tir. He-
başla-
zli Ha-
ete ve
tecrü-
e hikâ-
e Türk
kayda
erin
pettiği
şü
nç
te
A
32. Şiire başladığı dönemde popüler olan ve sıradan konuları
sıradan bir üslupla anlatma akımına bir süre uyum sağlama-
ya çalışmış ve bu doğrultuda eserler vermişse de zamanla
bu modayı sığ bulmuştur. Bunun için on yıllardır birlikte ol-
duğu arkadaşlarıyla ters düşmeyi göze alır ve daha derinlik-
li, imgesel olana yönelir; söz sanatlarının sağladığı olanak-
ları sonuna kadar kullanmaya çalışır. Böylece şiirimizde ge-
rek içerik gerekse biçem olarak özgün bir mevki edinir. İlk
dönem şiirlerini kitaplarına almayışı; son yıllarda ulaştığı
noktayı benimsediği, gençlik eserlerini ve anlayışını tümüyle
reddettiği şeklindeki yorumlara dayanak oluşturur.
Bu parçada söz edilen yazarla ilgili aşağıdakilerin
hangisi söylenemez?
A) Bir müddet, yaygın bir sanat anlayışı içinde
bulunmuştur.
B) Sanat görüşüne uygun bulmadığı ürünlerini gözden
çıkarmayı bilmiştir.
anatçı kimliğini de biçimlendiren uyumsuz bir kişiliği
vardır.
D) Anlatımı ve anlattıkları bakımından şiir alanında farklı bir
yer edinmiştir.
E) Sanat bakımından nitelikli olanın peşinden gitmeye
çalışmıştır.
idas
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
roman- nadolu si, taş- hayatı- tir. He- başla- zli Ha- ete ve tecrü- e hikâ- e Türk kayda erin pettiği şü nç te A 32. Şiire başladığı dönemde popüler olan ve sıradan konuları sıradan bir üslupla anlatma akımına bir süre uyum sağlama- ya çalışmış ve bu doğrultuda eserler vermişse de zamanla bu modayı sığ bulmuştur. Bunun için on yıllardır birlikte ol- duğu arkadaşlarıyla ters düşmeyi göze alır ve daha derinlik- li, imgesel olana yönelir; söz sanatlarının sağladığı olanak- ları sonuna kadar kullanmaya çalışır. Böylece şiirimizde ge- rek içerik gerekse biçem olarak özgün bir mevki edinir. İlk dönem şiirlerini kitaplarına almayışı; son yıllarda ulaştığı noktayı benimsediği, gençlik eserlerini ve anlayışını tümüyle reddettiği şeklindeki yorumlara dayanak oluşturur. Bu parçada söz edilen yazarla ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Bir müddet, yaygın bir sanat anlayışı içinde bulunmuştur. B) Sanat görüşüne uygun bulmadığı ürünlerini gözden çıkarmayı bilmiştir. anatçı kimliğini de biçimlendiren uyumsuz bir kişiliği vardır. D) Anlatımı ve anlattıkları bakımından şiir alanında farklı bir yer edinmiştir. E) Sanat bakımından nitelikli olanın peşinden gitmeye çalışmıştır. idas
r. Bu
iktan
yışa
aya
nti-
zm
sk
24. Artık ne yaşım var ne adım
4. Art
Bilmiyorum kim olduğumu
Hiçbir şey sorulmasın benden
Haberim yok olan bitenden
Bu dizelerde görülen söz sanatı aşağıdakilerden hangisi.
dir?
A) Telmih
B) Teşhis
C) Tecahülüarif
D) Hüsnütalil
E) Teşbih
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
r. Bu iktan yışa aya nti- zm sk 24. Artık ne yaşım var ne adım 4. Art Bilmiyorum kim olduğumu Hiçbir şey sorulmasın benden Haberim yok olan bitenden Bu dizelerde görülen söz sanatı aşağıdakilerden hangisi. dir? A) Telmih B) Teşhis C) Tecahülüarif D) Hüsnütalil E) Teşbih
B
B
B
B
3.
(1) Endüstri Devrimi ile Avrupa genelinde soylu olmayan, re-
kabetçi, klasik kuralları önemsemeyen, farklı bir zengin sını-
fin üst ve alt tabaka arasında yeni bir statü oluşturduğu gö-
rülmektedir. (II) Yeni endüstrinin kurulması, ayrıca toplumda
aristokrat sınıfı gibi gücünü soydan değil; ekonomik güçten
alan, içinde tüccarlar ile sanayicilerin bulunduğu yeni bir top-
lumsal sınıf oluşmuştur. (III) Modern kelimesi, Hristiyanlığın
kabul edildiği V. yüzyılda "Romalı ve Pagan olmayan" anla-
minda din vurgusuyla kullanılmışsa da bu dönemde Endüstri
Devrimi'nin içerdiği sosyal, kültürel ve teknolojik değişimlerle
birlikte ortaya çıkan yeni hayat tarzını, çağdaş düşünüş ve
davranış tarzını ifade etmek için kullanılmıştır. (IV) IX. yüzyıl
öncesinde sanatta realist akım, düşünde yansıtmacılık ve bi-
limde pozitivist felsefe etkin olmuştur. (V) Endüstri Devrimi
ile birlikte insan, makinelerin efendisi hâline gelerek pasifliğin
ötesinde yeni bir aktif konum edinmiştir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakiler-
den hangisi kesin olarak söylenebilir?
A) 1. cumlede Endüstri Devrimi toplumunun alt ve üst ta-
bakayı kaynaştırarak yeni bir sınıfın ortaya çıkmasını
sağladığı dile getirilmektedir.
B) II. cümlede mevcut sosyal sınıfın yanında ekonomik
gelişmeler ve sanayileşmenin etkisiyle farklı toplumsal
statülerin ortaya çıktığı belirtilmektedir.
CII. cümlede bir kavramın zaman içinde farklı anlamlara
gelecek şekilde kullanıldığı açıklamalı olarak ifade edil-
mektedir.
D) IV. cümlede IX. yüzyıldan itibaren pek çok akımın ortaya
çıkarak farklı alanlarda etkili olduğuna değinilmektedir.
E) V. cümlede Endüstri Devrimi ile daha önce önemsen-
meyen insanın, artık değerinin bilinmeye başladığına
değinilmiştic
4,21
6.
5.
Genel
kullanı
den or
Salsa
bir yak
zikler c
sinde k
çıkmışt
yerel ha
şayan in
icra edil
IV
başında
müzde c
Bu parç
içinde ve
A) I
Sınırlarını
bulunduğu
nin pruvası
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
B B B B 3. (1) Endüstri Devrimi ile Avrupa genelinde soylu olmayan, re- kabetçi, klasik kuralları önemsemeyen, farklı bir zengin sını- fin üst ve alt tabaka arasında yeni bir statü oluşturduğu gö- rülmektedir. (II) Yeni endüstrinin kurulması, ayrıca toplumda aristokrat sınıfı gibi gücünü soydan değil; ekonomik güçten alan, içinde tüccarlar ile sanayicilerin bulunduğu yeni bir top- lumsal sınıf oluşmuştur. (III) Modern kelimesi, Hristiyanlığın kabul edildiği V. yüzyılda "Romalı ve Pagan olmayan" anla- minda din vurgusuyla kullanılmışsa da bu dönemde Endüstri Devrimi'nin içerdiği sosyal, kültürel ve teknolojik değişimlerle birlikte ortaya çıkan yeni hayat tarzını, çağdaş düşünüş ve davranış tarzını ifade etmek için kullanılmıştır. (IV) IX. yüzyıl öncesinde sanatta realist akım, düşünde yansıtmacılık ve bi- limde pozitivist felsefe etkin olmuştur. (V) Endüstri Devrimi ile birlikte insan, makinelerin efendisi hâline gelerek pasifliğin ötesinde yeni bir aktif konum edinmiştir. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakiler- den hangisi kesin olarak söylenebilir? A) 1. cumlede Endüstri Devrimi toplumunun alt ve üst ta- bakayı kaynaştırarak yeni bir sınıfın ortaya çıkmasını sağladığı dile getirilmektedir. B) II. cümlede mevcut sosyal sınıfın yanında ekonomik gelişmeler ve sanayileşmenin etkisiyle farklı toplumsal statülerin ortaya çıktığı belirtilmektedir. CII. cümlede bir kavramın zaman içinde farklı anlamlara gelecek şekilde kullanıldığı açıklamalı olarak ifade edil- mektedir. D) IV. cümlede IX. yüzyıldan itibaren pek çok akımın ortaya çıkarak farklı alanlarda etkili olduğuna değinilmektedir. E) V. cümlede Endüstri Devrimi ile daha önce önemsen- meyen insanın, artık değerinin bilinmeye başladığına değinilmiştic 4,21 6. 5. Genel kullanı den or Salsa bir yak zikler c sinde k çıkmışt yerel ha şayan in icra edil IV başında müzde c Bu parç içinde ve A) I Sınırlarını bulunduğu nin pruvası
●
●
●
3. 4. SORULARI AŞAĞIDAKİ BİLGİLERE
GÖRE BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ OLARAK
CEVAPLAYINIZ.
A, B, C, D, E, F kişileri X, Y, Z derslerinden birini
seçecektir. Kimin hangi dersi seçtiğiyle ilgili şunlar
bilinmektedir.
R
Her dersi iki kişi seçecektir.
A ve B aynı dersi seçecektir.
C ve D farklı dersleri seçecektir.
E ve F farklı dersleri seçecektir.
A=B
CXD
EXF
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
● ● ● 3. 4. SORULARI AŞAĞIDAKİ BİLGİLERE GÖRE BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ OLARAK CEVAPLAYINIZ. A, B, C, D, E, F kişileri X, Y, Z derslerinden birini seçecektir. Kimin hangi dersi seçtiğiyle ilgili şunlar bilinmektedir. R Her dersi iki kişi seçecektir. A ve B aynı dersi seçecektir. C ve D farklı dersleri seçecektir. E ve F farklı dersleri seçecektir. A=B CXD EXF
di. Bu
amaç-
ile III
ığını
uru-
iyor
için
gö-
hak,
yol
abi-
an-
ba-
de-
iği
ak
7
diger insanlara, doğaya, hayvanlara yapı-
lan muamelelere bakıldığında bo kavramlann bazı insanlarca
doğru anlaşılmadığı fark edilebilir. Bu durum insanın kendi-
sinin olduğu kadar başkaların yaşamını da zorlaştırmasına
ve dünyaya geri dönülmez/zararlar vermesine yol açabilmek-
tedir.
Bu parçada,
1. Kavramları yanlış kullanmanın anlam üzerindeki etkisi
II. Dilin ifade etme ve kavramlaştırma işlevi
III. Akıl yürütmede dilin doğru kullanımı
konularından hangilerine odaklanılmıştır?
A) Yaluz I
B) I ve Il
D) Il ve Ill
A) I
E) Yalnız III
C
25. (1) Tarih boyunca çeşitli filozoflar gelip geçmiş, farklı ve kimi
zaman birbirine taban tabana karşıt sistemler kurulmuştur. (II)
Bu sistemlerin bazıları, uzun ya da kısa süreler boyunca in-
san düşüncesine ve yaşamına egemen olmuştur (III) Ne var
ki felsefe bir doğruluk sevgisi ve arayışı, bir eleştiri, bir yaşa-
yış, davranış ve ahlak sorunu olarak doğru olana ve iyiye yö-
nelmiş bir çaba şeklinde algılanmıştır herkes tarafından her
zaman. (IV) Özellikle on dokuzuncu yüzyıl başlarından bu ya-
na, felsefe ile bilimin kökten farklı olduğunun düşünülmesi;
felsefeyi, evren ve insan konusunda son sözü söyleyen ge-
nel açıklamalar yapmaktan çok, bilginin ve değerlerin araştı-
rılmasına ve incelenmesine yöneltmiştir. (V) Böylece felsefe
alanında bilgi kuramı, bilim felsefesi, değerler felsefesi ağır
basmıştır. (VI) Sonuçta felsefe; bilgi vermekten çok, edinil-
miş bilgi ve insanın verdiği yargılar konusunda bir irdeleme
ve eleştirme çabası olarak gelişmiştir.
C) Yalnız II
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf
numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
C) IV
D) V
B) II
E) VI
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
di. Bu amaç- ile III ığını uru- iyor için gö- hak, yol abi- an- ba- de- iği ak 7 diger insanlara, doğaya, hayvanlara yapı- lan muamelelere bakıldığında bo kavramlann bazı insanlarca doğru anlaşılmadığı fark edilebilir. Bu durum insanın kendi- sinin olduğu kadar başkaların yaşamını da zorlaştırmasına ve dünyaya geri dönülmez/zararlar vermesine yol açabilmek- tedir. Bu parçada, 1. Kavramları yanlış kullanmanın anlam üzerindeki etkisi II. Dilin ifade etme ve kavramlaştırma işlevi III. Akıl yürütmede dilin doğru kullanımı konularından hangilerine odaklanılmıştır? A) Yaluz I B) I ve Il D) Il ve Ill A) I E) Yalnız III C 25. (1) Tarih boyunca çeşitli filozoflar gelip geçmiş, farklı ve kimi zaman birbirine taban tabana karşıt sistemler kurulmuştur. (II) Bu sistemlerin bazıları, uzun ya da kısa süreler boyunca in- san düşüncesine ve yaşamına egemen olmuştur (III) Ne var ki felsefe bir doğruluk sevgisi ve arayışı, bir eleştiri, bir yaşa- yış, davranış ve ahlak sorunu olarak doğru olana ve iyiye yö- nelmiş bir çaba şeklinde algılanmıştır herkes tarafından her zaman. (IV) Özellikle on dokuzuncu yüzyıl başlarından bu ya- na, felsefe ile bilimin kökten farklı olduğunun düşünülmesi; felsefeyi, evren ve insan konusunda son sözü söyleyen ge- nel açıklamalar yapmaktan çok, bilginin ve değerlerin araştı- rılmasına ve incelenmesine yöneltmiştir. (V) Böylece felsefe alanında bilgi kuramı, bilim felsefesi, değerler felsefesi ağır basmıştır. (VI) Sonuçta felsefe; bilgi vermekten çok, edinil- miş bilgi ve insanın verdiği yargılar konusunda bir irdeleme ve eleştirme çabası olarak gelişmiştir. C) Yalnız II Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? C) IV D) V B) II E) VI
çizili söz-
mıştır?
20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde tamlayanı düş-
müş isim tamlamasi vardır?
A) Televizyonu şu köşeye koyalım.
Siiri henüz okumamıştı oysa.
Bağırmaktan sesi iyice kısılmış.
D) Sınav soruları çok zor değildi.
E) Kitabın yararlarını anlatmaya gerek yok.
G
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
çizili söz- mıştır? 20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde tamlayanı düş- müş isim tamlamasi vardır? A) Televizyonu şu köşeye koyalım. Siiri henüz okumamıştı oysa. Bağırmaktan sesi iyice kısılmış. D) Sınav soruları çok zor değildi. E) Kitabın yararlarını anlatmaya gerek yok. G
B
13. Bir iki ay evvel diyorlardı ki yakında basına gün do-
ğacak! Kalpten dua ettim. Dedim ki:
-
- Ey geleceğin güneşi, sakın buraları cayır cayır
yakma!
Meğer ettiğim dua kabul olmuş.
Dün dediler:
B
Basına gün doğdu!
Gerçekten hava, ilkbaharı andıran bir gelişme ile
yazdan kalma bir gün latifliğinde belirmişti. Babiali
Caddesi'ne geldim. Bir iki sene evvel muhabirlikten
yazarlığa terfi eden bir başkası ünledi:
-
―
Duydunuz mu, piyasa yükseliyor! Meğer ya-
zar maaşlarını kastediyormuş. Benim gazetelerim
bana yeter. Ben yerimden memnunum. Elimdeki
de gitmesin de!
Bu parça aşağıdaki düzyazı türlerinin hangi-
sinden alınmış olabilir?
A) Deneme
B) Makale
D) Ani
C) Fikra
E) Sohbet
B
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
B 13. Bir iki ay evvel diyorlardı ki yakında basına gün do- ğacak! Kalpten dua ettim. Dedim ki: - - Ey geleceğin güneşi, sakın buraları cayır cayır yakma! Meğer ettiğim dua kabul olmuş. Dün dediler: B Basına gün doğdu! Gerçekten hava, ilkbaharı andıran bir gelişme ile yazdan kalma bir gün latifliğinde belirmişti. Babiali Caddesi'ne geldim. Bir iki sene evvel muhabirlikten yazarlığa terfi eden bir başkası ünledi: - ― Duydunuz mu, piyasa yükseliyor! Meğer ya- zar maaşlarını kastediyormuş. Benim gazetelerim bana yeter. Ben yerimden memnunum. Elimdeki de gitmesin de! Bu parça aşağıdaki düzyazı türlerinin hangi- sinden alınmış olabilir? A) Deneme B) Makale D) Ani C) Fikra E) Sohbet B
19. Besin zincirinin üretici basamağından başlayarak son tüketi
ci basamağına kadar dikey dizilimine besin piramidi denir.
Yukanda verilen besin piramidine göre,
t. X canis inorganik maddelerden organik madde sentez-
ler
K
IL Y canlisi otçuldur ve birinci trofik düzeyde yer alır.
I X'den T'ye doğru gidildikçe biyokütle azalırken aktanlan
enerji artar
TV K canlisi organik atıklan inorganik maddelere çevirerek
madde döngülerinde önemli rol oynar.
V Zehirli madde birikimi azdan çoğa doğru X-Y-Z-T
geklindedir.
ifadelerinden hangileri doğrudur?
A) Ivell
B) Ill ve V
D) II, III ve IV
C) I, IV ve V
E) III, IV ve V
1
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
19. Besin zincirinin üretici basamağından başlayarak son tüketi ci basamağına kadar dikey dizilimine besin piramidi denir. Yukanda verilen besin piramidine göre, t. X canis inorganik maddelerden organik madde sentez- ler K IL Y canlisi otçuldur ve birinci trofik düzeyde yer alır. I X'den T'ye doğru gidildikçe biyokütle azalırken aktanlan enerji artar TV K canlisi organik atıklan inorganik maddelere çevirerek madde döngülerinde önemli rol oynar. V Zehirli madde birikimi azdan çoğa doğru X-Y-Z-T geklindedir. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) Ivell B) Ill ve V D) II, III ve IV C) I, IV ve V E) III, IV ve V 1
ıları da
ndırılan
erçek-
eratüre
toplu-
lend
inin
ki
ayuncunun
çalması gibi. O nasıl ki bütün bır
zarar verirse Tanpınar'ınki de romanda o etkiyi yapıyor.
Üslup kaygısı; kişileri, olayları izlemeyi güçleştiriyor. Şa-
irane söz etme meraki roman üslubuyla bağdaşmıyor.
Yazar kenarda durmayı bilmeli.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada dile getirilen-
lerle çelişmektedir?
Üslup kaygısı romanın kurgusunun önüne geçme-
melidir.
B) Yazar olmak, üstup sahibi olabilmek için bir ölçüt de-
gadir.
c) Romanlar, türünün gerektirdiği dile uygun yazılmalı-
dir.
Yazar, romanında kendini gizlemeye çalışmamalıdır.
E) Şiirle roman arasında üslup yönünden fark vardır.
40. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağı-
dakilerden hangisidir?
3
A Karşıdakini güç duruma düşürmek
Bütün ilgiyi kendi üzerine çekmek
Başka biriymiş gibi davranmak
DY Yalnızca kendi yararını düşünmek
Üstüne düşmeyen işlerle ilgilenmek
TÜRKÇE TESTİ BİTTİ.
SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
ıları da ndırılan erçek- eratüre toplu- lend inin ki ayuncunun çalması gibi. O nasıl ki bütün bır zarar verirse Tanpınar'ınki de romanda o etkiyi yapıyor. Üslup kaygısı; kişileri, olayları izlemeyi güçleştiriyor. Şa- irane söz etme meraki roman üslubuyla bağdaşmıyor. Yazar kenarda durmayı bilmeli. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada dile getirilen- lerle çelişmektedir? Üslup kaygısı romanın kurgusunun önüne geçme- melidir. B) Yazar olmak, üstup sahibi olabilmek için bir ölçüt de- gadir. c) Romanlar, türünün gerektirdiği dile uygun yazılmalı- dir. Yazar, romanında kendini gizlemeye çalışmamalıdır. E) Şiirle roman arasında üslup yönünden fark vardır. 40. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? 3 A Karşıdakini güç duruma düşürmek Bütün ilgiyi kendi üzerine çekmek Başka biriymiş gibi davranmak DY Yalnızca kendi yararını düşünmek Üstüne düşmeyen işlerle ilgilenmek TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. SOSYAL BİLİMLER TESTİNE GEÇİNİZ.
1
(17
17 (1) Gökyüzünün her gürlemesinde, koşup tahtalıya çıktı, elle-
rini gözlerine siper edip gökyüzünde öğretmenini aradı dur-
du. (II) Her köyün üstünden uçak gelip geçtiğinde ayakları
Dirmit'i okula doğru sürükledi. (III) Dirmit kendini küf kokan
sıraların arasında buldu. (IV) Köyün çocukları, eski ağılın için-
de salıncak kurup yemliklerde saklambaç oynarken Dirmit,
Atiye'den gizli, defterini karnına sokup karlara bata çıka oku-
lun yolunu tuttu. (V) O kış köye öğretmen gelmedi.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdaki-
lerden hangisi söylenemez?
1. cümlede, isim-fiili belirten bir sifat kullanılmıştır.
B) II. cümlede, belirtili ad tamlaması vardır.
C) III. cümlede, dönüşlülük adılına yer verilmiştir.
IV. cümlede, edilgen çatılı eylem vardır.
EV. cümlede, haber kipiyle çekimlenmiş eylem vardır.
geldi.
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
1 (17 17 (1) Gökyüzünün her gürlemesinde, koşup tahtalıya çıktı, elle- rini gözlerine siper edip gökyüzünde öğretmenini aradı dur- du. (II) Her köyün üstünden uçak gelip geçtiğinde ayakları Dirmit'i okula doğru sürükledi. (III) Dirmit kendini küf kokan sıraların arasında buldu. (IV) Köyün çocukları, eski ağılın için- de salıncak kurup yemliklerde saklambaç oynarken Dirmit, Atiye'den gizli, defterini karnına sokup karlara bata çıka oku- lun yolunu tuttu. (V) O kış köye öğretmen gelmedi. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdaki- lerden hangisi söylenemez? 1. cümlede, isim-fiili belirten bir sifat kullanılmıştır. B) II. cümlede, belirtili ad tamlaması vardır. C) III. cümlede, dönüşlülük adılına yer verilmiştir. IV. cümlede, edilgen çatılı eylem vardır. EV. cümlede, haber kipiyle çekimlenmiş eylem vardır. geldi.
ANAMORFİK YAYINLARI
Sıradan bir insan susuz yaklaşık 3 gün yaşayabilir fakat
bazı durumlarda 8 ila 10 gün arasında dayanan insanlar
görülmüştür. Kuşkusuz bu süre çevresel koşullara göre de
değişir. Sıcaklık, havanın nemliliği önemli çevresel faktör-
ler arasında sayılabilir. Ayrıca kişinin sağlık durumu da da-
yanma süresi bakımından önemlidir. Hatta sıcak ve kuru ha-
vada yoğun antrenman yapan bir atlet susuzluktan saatler
içinde yaşamını yitirebilir. Kayıtlara geçmiş en uzun susuz
hayatta kalma hikâyesi, bir hapishanede yaşanmıştır. Bir
hücrede unutulan mahkûm 18 gün boyunca hayatta susuz
kalabilmiştir. Bu kadar uzun süre dayanmasında kapalı bir
ortamda olup güneş görmemesinin katkısı olmuştur. Sonuç
olarak insanın hayatta susuz kalabilme süresini kesin ola->
rak söylemenin imkânı olmayıp ortalama bir insanın yak-
laşık 3 gün hayatta kalabileceğini söylemekle yetinebiliriz.
Bu parçadan hareketle insan ile ilgili olarak
I. Hayatında en az bir kez uzun süre susuz kalmıştır.
✓
II. Susuzluğa dayanma süresi bulunduğu ortamla ilintilidir.
III. Uzun süre susuz kaldığında yaşamının devamında
sağlık sorunları yaşaması olasıdır.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
ANAMORFİK YAYINLARI Sıradan bir insan susuz yaklaşık 3 gün yaşayabilir fakat bazı durumlarda 8 ila 10 gün arasında dayanan insanlar görülmüştür. Kuşkusuz bu süre çevresel koşullara göre de değişir. Sıcaklık, havanın nemliliği önemli çevresel faktör- ler arasında sayılabilir. Ayrıca kişinin sağlık durumu da da- yanma süresi bakımından önemlidir. Hatta sıcak ve kuru ha- vada yoğun antrenman yapan bir atlet susuzluktan saatler içinde yaşamını yitirebilir. Kayıtlara geçmiş en uzun susuz hayatta kalma hikâyesi, bir hapishanede yaşanmıştır. Bir hücrede unutulan mahkûm 18 gün boyunca hayatta susuz kalabilmiştir. Bu kadar uzun süre dayanmasında kapalı bir ortamda olup güneş görmemesinin katkısı olmuştur. Sonuç olarak insanın hayatta susuz kalabilme süresini kesin ola-> rak söylemenin imkânı olmayıp ortalama bir insanın yak- laşık 3 gün hayatta kalabileceğini söylemekle yetinebiliriz. Bu parçadan hareketle insan ile ilgili olarak I. Hayatında en az bir kez uzun süre susuz kalmıştır. ✓ II. Susuzluğa dayanma süresi bulunduğu ortamla ilintilidir. III. Uzun süre susuz kaldığında yaşamının devamında sağlık sorunları yaşaması olasıdır. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II E) II ve III C) Yalnız III
A
A
2022-AYT / Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimler-1
13. Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet öncesi sözlü edebi-
yatın genel özelliklerinden değildir?
Bortlükler hâlinde söylenen şiirlerin çoğunda tam ve
zengin uyaktan yararlanılmıştır.
B)/Şiir söyleyenlere "ozan, kam, baksı, şaman" gibi adlar
verilmiş, bunlar sosyal konularda topluma rehberlik
etmiştir.
Şirlerde hece ölçüsü ve sade bir dil kullanılmıştır.
D) Sir öne çıkmış ve şiirler kopuz adlı bir çalgı eşliğinde
søylenmiştir.
E) Bu dönem ürünleri "koşuk, sagu, sav, destan" gibi
adlarla anılmıştır.
P
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
A A 2022-AYT / Türk Dili ve Edebiyatı-Sosyal Bilimler-1 13. Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet öncesi sözlü edebi- yatın genel özelliklerinden değildir? Bortlükler hâlinde söylenen şiirlerin çoğunda tam ve zengin uyaktan yararlanılmıştır. B)/Şiir söyleyenlere "ozan, kam, baksı, şaman" gibi adlar verilmiş, bunlar sosyal konularda topluma rehberlik etmiştir. Şirlerde hece ölçüsü ve sade bir dil kullanılmıştır. D) Sir öne çıkmış ve şiirler kopuz adlı bir çalgı eşliğinde søylenmiştir. E) Bu dönem ürünleri "koşuk, sagu, sav, destan" gibi adlarla anılmıştır. P
lihBV,
4. Tual. Kardır yağan üstümüze geceden
Yağmurlu, karanlık bir düşünceden
II. Üstüme camlarını hep simsiyah dikiyor
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler
III. Benim içimde yaktı sanki gurubu akşam
Senin kirpiklerinde bir damla oldu akşam
IV. Kolay değil barıştan yana olmak
Özveri gerek yüksek düzeyde
nob
HiguV. Eliyor dört yana sakin bir günü
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
İçerik, biçim ve söyleyiş özellikleri göz önünde bu-
nolundurulduğunda numaralanmış dizelerden hangisi-
nin öz (saf) şiir anlayışını örneklendirdiği söylene-
eled mez?
Lible A) Isyissy B) II
net szer
C) III BD) IVs av am E) V
imeno ne vovüllyö2 mba) 18
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
lihBV, 4. Tual. Kardır yağan üstümüze geceden Yağmurlu, karanlık bir düşünceden II. Üstüme camlarını hep simsiyah dikiyor Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler III. Benim içimde yaktı sanki gurubu akşam Senin kirpiklerinde bir damla oldu akşam IV. Kolay değil barıştan yana olmak Özveri gerek yüksek düzeyde nob HiguV. Eliyor dört yana sakin bir günü Bir rüyadan arta kalmanın hüznü İçerik, biçim ve söyleyiş özellikleri göz önünde bu- nolundurulduğunda numaralanmış dizelerden hangisi- nin öz (saf) şiir anlayışını örneklendirdiği söylene- eled mez? Lible A) Isyissy B) II net szer C) III BD) IVs av am E) V imeno ne vovüllyö2 mba) 18