Yapısına Göre Cümleler Soruları

D) Gene de hiç kimse kurtulamaz içimde Büyüyen korkunç boşluktan E) Kıyıya yanaşan gemiler hüzünlüdür Döneceğini bilmemek ister 40. (1) Yaşadığım kentte yeşil alanların bir bir işgal edil- diğine tanık oluyorum. (II) Bir sabah uyandığımda, işe giderken gülümseyip selam verdiğim leylak ağa- cının yok olduğunu gördüm. (III) Bir başka sabah sıra dut ağacına gelmişti, zaten mahallenin son ağacıydı o. (IV) Her gün yeni binalar yükseliyor ve ne yazık ki içlerinde de çevrelerini umursamayan insanlar yaşı- yor. (V) Hiçbiri kapkara, ruhsuz bir sokakta yaşıyor olduklarını algılamıyor bile. 33 Parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde ya- kınma anlamı ötekilerden daha açıktır? A) I, B) II. CIT. Cyk. C) EV.

4. Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Betül Hanım, "Geçen hafta Sözcük Anlamı konusunda çeşitli kavramlar gördük. Bunları örnekleriyle tekrar etmek isteyen var mı?" deyince Ezgi, "Ben tahtaya kalkabilirim öğret- menim." dedi. Bunun üzerine Betül Hanım, Ezgi'yi tahtaya kaldırarak örnekler vermesini istedi. Ezgi de örneklerini sıralamaya başladı: (1) "Evimizin direği Yu- suf da ne yazık ki vefat etti." cümlesinde deyim aktarımı yapılmıştır. (II) "Okula giderken öfkeli insanlar görünce bütün günüm kötü geçiyor." cümlesinde "öfkeli” sözcüğü nitel anlam taşımaktadır. (III) "Boğaz'ın sırtın- da fotoğraf çektirmek çok güzel fikirdi." cümlesinde "sırt" sözcüğü yan anlamda kullanılmıştır. (IV) "Konuk olduğumuz evde yaşlı teyze bizi sıcak karşıladı." cüm- lesinde "sıcak" sözcüğünde somutlaştırma yapılmıştır. (V) "Son yıllarda ata sporumuzda gözle görülür bir iler- leme var." cümlesinde dolaylamaya başvurulmuştur. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışı vardır? A) II B) IV C) V D) III E) I

1 el geçmişleri olan Letra) an (varsayımları) letişimi kolaylaştırır inr, kuvvetlendirir). n hangisinin amayla V EV 4. Kendine has bir sinema dili yakalamanın peşine düşen Yüksel Aksu'yla yapılan söyleşiyi okudum. Bu söyleşide yönetmenin filminden yola çıkarak ülkemizdeki mizah geleneğiyle ilgili belirgin dönemeçleri de okumak mümkün. ★ Bu parçadaki altı çizili sözle mizah geleneğine dair anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Geçtiği önemli aşamaları kavramak B) Başladığı dönemin özelliklerini belirlemek C) Gelişimine katkı sağlamak D) Etkilendiği edebî akımları değerlendirmek E) Ulaşabildiği kitleyi sınıflandırmak Diğer sayfaya geçiniz.

A Kitaba ağırlığını veren hikâyeler; çalkantılı bir dönemi, insanla- rin uzun yıllar etkisinden kurtulamadıkları bir kâbusu yansıtan hikâyelerdi. Bu cümledeki altı çizili sözle hikâyelere yönelik olarak an- latılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Değerli olmak B) Gerçekleri yansıtmak C) Yoğun anlatımla oluşturulmak D) Anlaşılır bir dile sahip olmak * E) Kalıcılığı yakalamayı başarmak

18. I. İstediği işler yapılmayınca çevresindekileri azarladı. II. Bu mevsim doğanın devingen olduğu bir zaman dilimidir. III. O, işleri erteler, içinden çıkılmaz hâle getirir. IV. Ona söylediğim bazı sözlerden dolayı bana gücenmiş. V. Kardeşim yıllardır çalıştığı iş yerinden anlaşmazlıklar sonucu ayrılmıştı. Aşağıdaki anlamlardan hangisi yukarıda altı çizili söz- cüklerden biriyle ilişkilendirilemez? A) Bir kimsenin sözünden ya da hareketlerinden üzüntü duyduğunu davranışlarıyla belli etmek B) Hoşa gitmeyen davranışından dolayı birine sert sözler söylemek C) Bulunulan mekândan dışarı çıkmak D) Durağan değil, hareketli olmak E) Yapılmasını sonraki bir zamana bırakmak

a bunda biraz da mek mümkün değil. Şiir amadan çiçeklerini m gibidir. On binlerce arıdır. Ancak büyük a, sinemaya, romana ir. kışına göre ir? ster." diyen şairler diyen şairler erekir." diyen YAYINLARI LİMİT 10. (1) Bir dil, sadece kelimeler ve bunların kullanım kurallarından oluşan bir sistem değildir. (II) Dil, bir kültüre alt düşünme biçiminin simgesel ifadesidir. (Her kültürün düşünme biçimini, o kültürün asırlar boyunca süren oluşum süreci belirler. (IV) Dolayısıyla diller, kelimeler açısından değil temelde bu oluşum süreçleri açısından farklıdır. (V) Doğada insanlaşma süreci düşünce-dil etkileşimiyle başlamıştır. (VI), Dillerdeki gelişmeler bu farklılığı artırır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) II B) III C) IV D) V E) VI

mox also cla 8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hayıflanma söz konusudur? A) Gelmeyeceğinizi önceden söyleseydiniz ya bizi neden boşuna uğraştırdınız ki? B) İşini gücünü bırakıp bu saatte buraya gelmesinin gereği yok. C) Seni inciteceğini bilseydim bu konuyu burada hiç açmazdım. D Tut ki üç günde bitiremedik, bu gecikmeyi nasıl açıklarız? Lev (A E) Birilerini eleştirirken çok acımasız, kendine karşı ise çok şefkatli oluyorsun.

19. (1) Eskiden edebiyatın sınırları çok genişti. (II) Yalnızca sanatsal uğraşları içine almakla kalmaz; tarih, coğrafya gibi bazı bilim kollarını da kucaklardı. (III) Dolayısıyla tarih, coğrafya konusunda yazılmış kitaplara birer ede- biyat eseri gözüyle bakılırdı. (IV) Tarih, coğrafya gibi eleştiri de gitgide edebiyatın kanadı altından sıyrılmaya yöneldi. (V) Okurlar da bilimsel gerçekleri öğrenmekten çok estetik bir tat almak için okurdu bunları. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I. B) II. C) III. OLIV E) V. U 6

6. İstatistiksel verilere göre, 2000-2010 yılları arasındaki dönemde, Türkiye'de ilk kez 2009 yılında, bir önceki yıla göre daha az sayıda kitap basılmış. Bu cümleden kesin olarak çıkarılacak yargı, aşağıda- kilerden hangisidir? A) Türkiye'de basılan kitap sayısıyla ilgili istatistikler on yılda bir açıklanmaktadır. B) Türkiye'de 2000 yılından önce, basılmış kitap ade- tiyle ilgili istatistik tutulmamıştır. 2009 yılında basılan kitap sayısı 2000 yılında bası- . lan kitap sayısından azdır. D) Belirtilen dönemde, basılan kitap sayısı en düşük olan yıl 2009'dur. E) Türkiye'de 2008 yılında basılan kitap sayısı 2007 yı- linda basılan kitap sayısından fazladır.

TYT/Türkçe 4. Anlatıma canlılık kazandırmak, söylenen sözün etkisi- ni arttırmak amacıyla başvurduğumuz deyimler belki de dilimizin en önemli söz varlıklarıdır. Bu deyimler sayesinde söylemek istediklerimiz karşı tarafta daha derin ve net bir iz bırakır. Kimi zaman önce söylediği- ni başka türlü anlatmak" dediğimizde alacağımız etki- den daha kuvvetlidir, kimi zaman "bir şeyde herhangi bir kusurun varlığını kabul etmemek, bir şeyi kusursuz göstermek", kimi zaman "doğruluğu bilinmeyen bir bil- giyi başkasından duyup iletmek", kimi zaman "çok za- yıflamak", kimi zaman da "öğüdüne uymak" demekten etkilidir. Bu parçada aşağıdaki deyimlerden hangisini anla- mini içeren bir ifade kullanılmamıştır? A) Yalancısı olmak B) Bir sözünü iki etmemek C) Toz kondurmamak D) Ağız değiştirmek E) Kemikleri sayılmak BDGRS YAYINCILIK 6. Güneydo lararası zuncusu Bu cüm aşağıdal A) Dünya bul'da B) İstanb gu Av lim olr C) Yazılır tanbul D) U sla Jarina E) Testist Doğu'c Jenmer 7. Konuşma tarılmasıd konuşma konuşma bir sanattı çevrelerind duygu've gücüne sa

3 Biri, çoğunluğun anlaştığı şeye katılmamız gerektiğini söylerse bunun yararsız olduğunu söylemeliyiz çünkü öncelikle doğru olan, şüphesiz ki nadir olandır ve bu nedenle bir kişinin çoğun- luktan akıllı olması mümkündür. Eski Yunan filozofu Empiricus'a ait bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur? A) Birden fazla fiil kullanılmıştır. B) Fiil türünde bir sözcük yoktur. C) Bir tek fiil vardır ve dilek kiplerinden biriyle çekimlenmiştir. D) Bir tek fiil vardır ve haber kiplerinden biriyle çekimlenmiştir. E) İki fiil vardır ve her ikisi de dilek kiplerinden biriyle çekimlen- miştir.

4. "Ormanda Ölüm Yokmuş" ile rotasını değiştiren Latife Tekin, "Umut Bahçesi'nde çok keskin bir virajı dönerken keyifle şarkı söyler gibi yeni bir dil kuruyor. Altı çizili sözlerin bu cümleye kattığı anlamlar, aşa- ğıdakilerin hangisinde verilmiştir? A) Ters yöne gitmek - eğlendirici olmak B) Farklılaşmak - doğal olmak C) Olgunlaşmak - okuyucuyu neşelendirmek D) Özgün olmak - ezgili bir söyleyiş benimsemek E) Yanlıştan dönmek - rahat bir üslup geliştirmek

Yaşamayı tekdüzelikten, eskimekten kurtarmanın yolu, ruhun etrafındaki duvarları yıkmak; onun coş- kun ve renkli evrenine, her an tazelenen akışına kendimizi bırakmaktan geçer. Aşağıdaki cümlelerin hangisi yukarıdaki cüm- lede anlatılmak istenene en yakındır? A Insan, ruhunu kötülüklerden arındırıp onunla baş başa kalırsa mutlu olur. B) Dünyadan el etek çeken insan, kendini ruhunun coşkusuna bırakarak mutlu olabilir. C) Eskimekten kurtulmanın yolu, ruhu yenilemekten ona yeni bir biçim vermekten geçer. D) İnsan, ruhu sınırlayan engelleri kaldırıp kendini onun dünyasına bırakarak hayatına renk katabilir. E) Ruhumuzun renkli dünyası bizi mutlu edecek her olanağa sahiptir.

4. Aşağıdakilerin hangisinde verilen atasözleri ara- sında anlamsal yönden bir ilişki kurulamaz? A) Sabırla koruk helva olur, dut yaprağı atlas - Sabrin sonu selamettir B) Ağaca dayanma kurur, insana dayanma ölür - Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz C) iki baş bir kazanda kaynamaz - Bir koltuğa iki karpuz sığmaz D) Buğday başak verince orak pahaya çıkar - Abanın kadri yağmurda bilinir E) Deveye bindikten sonra çalı ardına gizlenilmez - Gü- heş balçıkla sıvanmaz

7. 1 Ürünlerin kime ait olduğu bilinmez. 11. Şiirler saz eşliğinde söylenir. ll. Ağırlıklı olarak hece ölçüsü kullanılır. NAşk, yiğitlik, kahramanlık, doğa gibi konular işlenir. V. Halkın anlayacağı, yalın bir dil kullanılır. Yukarıdaki numaralanmış yargılardan hangileri anonim halk edebiyatı, âşık edebiyatı ve tekke- tasavvuf edebiyatının ortak özellikleridir? Al ve Il D) III ve V B) II ve III -E) IV ve V C) HI ve IV

2. Çocuğun bu hareketi üzerine, salondakiler gülüştüler. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklemin bildirdiği eylem, yapılışı yönünden yukarıdaki cümlenin yüklemindeki gibidir? A) Arada bir bazı konularda yazışıyoruz. B) Senin geldiğini görünce adamın suratı kırışıverdi. C) Toplantıda yeni gelen arkadaşlarla tanıştık. D) Köpeği gören keklik palazları sağa sola kaçıştılar. E) Bunca borç dururken bir de araba almaya kalkıştı.