Yapısına Göre Cümleler Soruları

Sevgileri yarınlara bıraktınız Çekingen, tutuk, saygılı Bütün yakınlarınız Sizi yanlış tanıdı Bitmeyen işler yüzünden (Siz böyle olsun istemezdiniz) Bir bakış bile yeterken, anlatmaya her şeyi Kalbinizi dolduran duygular, kalbinizde kaldı Aşağıdakilerden hangisi bu dizelerde "siz" diye sözü edi- len kişilerin özelliklerinden biri değildir? A Segiye saygılıdır, sevmeyi bilir ancak bunu dile getirmeyi hep öteler. B) Kendilerini ifade etmeyi beceremediklerinden yakınları tarafından bile yanlış anlaşılır. Ellerinde olmayan sebeplerden istemedikleri sonuçlarla karşılaşabilir. D) En yoğun duygularını, en küçük belirtiyle bile dışa vur- mayı beceremez. Yaşadıkları sevginin yoğunluğunu gözleriyle anlatmayı tercih eder. Yine günle kek çocuk gözleri ela zeldi. Bu çorba ist yürüdü, idi. Omu sürüleri lerden s Bu par

inç- det ar O e Düşünce bir süreklilik ve akış olayıdır, hep öğretildiği ve alıştırıldığı mecrasında akmaya meraklıdır. II. Çok büyük dürtüler, çok büyük eylemler olmadıkça ne yatağından taşar ne de deltalar oluşturur. III. Ancak yanlış alışkanlıklar, yaşam tarzı hâline gelmiş iz- diraplar şeklinde görüntü verir. IV. Çünkü normal dediğimiz hiçbir zaman acı ve izdırabın yolu değildir V. Bir alışılmışlik hâli, bir normal hâldir diye hep öyle olma- sında israrlı olamayız. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden anlamlı bütün oluşturulmak istense hangilerinin yer değiştirmesi ge- rekir? Ave IV D) III ve V B) Hve III C) II ve V E) IV ve V

ye 4. ve yabancı Romancı, eserlerinde sanatlı söyleyişlere sözcüklere sıkça yer verdiği için eserleri anlaşılmaktan mend uzaklaşmıştır. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, “için” sözcüğü bu cümledeki anlamıyla kullanılmıştır? A) Bütün yemekleri oğlu için hazırlamıştı. B) Bir aylık maaşını bu hediyeyi almak için harcamıştı. C) Benim için bu dosyaları tekrar incelesin. enüg.tv.n D) Soğuk havalara pek dikkat etmediği için hastalanmış. E) Memleketine ailesini görmek için gitmiş. a gli ab obellón 1695A 8.

Gerçek sanatçı hayata kapı deliğinden bakan değil kapıyı açıp hayata bakan kişidir. Bu cümleye göre; 1. hayata geniş bir açıyla bakabilmesi, II. okuyucunun bakış açısını geliştirmesi, III. sanatın kuralları içinde hareket etmesi gibi özelliklerden hangisi bir sanatçıdan beklenemez? A) Yalnızl D) Ivell B) Yalnız Ti C) Yalnız III EI ve III

Sürekli işlerin kötüye gideceğini söyleyip duruyorsanız işleriniz kötüye gider. Bilgimi artırmak için çevremi pür dikkat gözlemliyorum. III. Adaleti sağlamadan toplumsal huzuru sağlayamazsınız. IV. Sanatla ilgilendiği için hayata hoşgörüyle bakıyor. 1. * new V. Kusurlarımla gurur duyuyorum, bana insan olduğumu hatırlatıyor. Numaralanmış cümleler anlam ilişkisine göre ikişerli eşleştirilirse hangisi dışarıda kalır? A) I C) III/ D) IV

a Gönlüm hep seni ar Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "değişerek yeni bir gö- rünüm kazanma" anlamı yoktur? A) Tan yeri bugün erkenden kızıllaştı. B) Süleyman Efendi'nin elleri nasırlaşmıştı. C) Çocuğun giydiği elbise ona yakışmıştı. D) İlkbahar gelince bütün tarlalar yeşermişti. E) Yaşlı adam az yemek yediğinden zayıflamıştı. Türkçe Soru Bankası

10. (1) Eleştiriden anladığım; kişiliklere yönelmeden, yapıtın özelliklerini araştırmak, o özelliklerden değerlendirmeye varmaktır. (II) Şiir eleştirisi söz konusu olunca, nasıl bir şi- ir dili oluşturduğuna, yeni imgeler kazandırdığına dikkat etmeliyiz. (III) Gelenekten yararlanırken, çağdaş bir yorum- la, onu nasıl bir şiire dönüştürdüğü incelenmelidir. (IV) Şi- ir eleştirisine yönelenlerin ozan kimliği şiire bakmayı ko- laylaştırmalı, kendi şiir beğenisiyle sınırlı kalmalıdır. (M) Şi- ir eleştirisiyle uğraşan ozanların kendilerini yenilemesi, ay- rıntıları görmesi iyi olur. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinde bir "öneri" söz konusu değildir? A) I B) II C) III D) IV E) V Kavran UNITE Aşa dan 11. (1) Şiir dergiciliğine başladığım ilk günlerde dergilerin sa- tış rakamları 1000-1500 civarındaydı. (II) Sanıyorum son zamanlarda bu rakam ciddi düşüşler gösterdi. (III) Nere- koder siir okuru var bugün 1. A) B

35. I. Göçebe bir hayat süren eski Türkler ilk defa karşılaştıkları bir ormana girerken kötü ruhları kovmak için ağaçlara vurup ses çıkarırlardı. II. Günümüzde olması istenmeyen ve uzak olması iste- nen şeyler için tahtaya vurulması da buradan gelmiştir. Aşağıdakilerden hangisi bu iki cümlede ifade edilenle- ri doğru bir biçimde birleştirmiş halidir? Doktrin Yayınları A) Göçebe bir hayat süren Türklerin kötü ruhlara karşı yaptığı uygulamalar günümüze aynen olduğu gibi gel- miştir. B) Günümüzde olması istenmeyen, uzak olması arzula- nan şeyler için tahtaya vurulması göçebe Türklerin ormandaki kötü ruhları kovmak için ağaçlara vurması- na dayanmaktadır. C) Günümüzde olması istenmeyen şeyler için tahtaya vurulması göçebe hayat süren eski Türklerdeki batıl bir inançtan gelmektedir. D) Göçebe bir hayat süren eski Türklerde, ormanda kötü ruhlara karşı takınılan tavır bugün yaptığımız birçok eylemin sebebi konumundadır. E) Olması istenmeyen şeyler için göçebe Türklerin ormandaki ruhları kovması bugün yaptığımız tahtaya vurma inancının temelini oluşturur. 37. Aşağı yanlı A) E C) D) E)

trin Yayınları 20. (1) Kendi içimizdeki tuzakların bizi götürdüğü yabancılaş- ma denizlerinin biri ve en büyüğü bahane uydurmaktır. (II) Gerçi beynimizde ve kalbimizde, bu bahane tuzaklarından kurtulmamız için birçok kavşak lambası vardır. Bu dip- siz karanlık bizim hem kendimize hem de varoluş nedeni- mize ters düştüğümüz bir noktadır. (IV) Bu lambaların ışığı, bizim yükselmemiz ve olgunlaşmamız için yanar. (V) Biz bu ışıklarla tuzaklardan kurtularak yolumuza devam ederiz. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün- cenin akışını bozmaktadır? A) B) C) III DNV özdür

A TÜRKÇE TESTİ itiba- inin ime, ça- ida imi ve Doktrin Yayınları DENEME-2 11. Tatil köküne bakıldığında olumlu, hoş anlamlarla yüklü bir kelime sayılmaz. Arapça "atl" kelimesinden geliyor. Yani, âtil, boş, işsiz. Kök anlamı boşlama, çalışmama. Anlam ge- nişlemesiyle dinlenme olmuş. Çalışmayı yüceltecek, kut- sayacak değilim, zamanı bomboş geçirip bundan en ufak bir rahatsızlık duymayanlara imrenirim, özellikle aylaklık ettiğim için huzursuz olduğumda. Ama yapı meselesi, ol- muyor. Ben de tatile gidiyorum, huzursuz olup dönüyorum. Tatil konusunda toplumun genelinin aksine olumsuz duygu ve düşüncelere sahibim ve tatilin hayatındaki düzeni boz- duğundan dolayı rahatsızlık duymaktayım. Buna göre yazarın tatille ilgili görüşleriyle ilgili aşağı- dakilerden hangisine varılamaz? A) Tatil kelimesinin kökeni güzel anlamlar barındırmaz. B) Tatil sözcüğü anlam genişlemesine uğrayarak "dinlen- me" olmuş. C) Tatil özenilecek bir şey değil, ayrıca zamanı boş geçir- me manası taşımaktadır. D) Tatile gittiğimde kendimi huzursuz hissetmekteyim. E) Tatil toplumun düzenini bozan ve türlü suçları da bera- berinde getiren bir kavramdır. ölümünde Akdeniz iklimi görülür. Bölgenin iç- Dielo

10 Eczacılık mesleği üyeleri arasına katıldığım bu andan itiba ren. Hayatım insanlık hizmetine adayacağıma, Insan hayatına mutlak surette saygı göstereceğime, Bilgilerimi insanlık yararına kullanacağıma, Mesleğim dolayısıyla öğrendiğim sırları saklayacağıma, Hocalarıma ve meslektaşlarıma saygı göstereceğime, Din, milliyet, irk, cinsiyet, kültür ve politik görüş farklarının vazifemle vicdanım arasına girmesine izin vermeyeceğime, Sağlık çalışanları ile güven ilişkisi ve etik işbirliği içinde ça- lışacağıma, Mesleğimin gelecekteki üyelerinin yetiştirilmesine katkıda bulunacağıma, A TÜRKÇE TESTİ insanlığa daha iyi hizmet edebilmek için mesleki bilgilerimi sürekli güncelleyeceğime, Mesleğimi dürüstlük ve şerefle yapacağıma, Namusum ve vicdanım üzerine ant içerim. Buna göre, Bazı mesleki bilgilerin değişmeyeceğini kabul eder ve yeni bir araştırma içerisinde olmaz. 11. Tatil kökünef kolime sayin abil, bog, ipsi nişlemesiyle sayacak de bir rahatsız ettiğim için muyor. Ben Tatil konus ve düşünc duğundan Yaptığı görevle vereliği kararların belirleyiciliğinde has- tanın hangi dinden ya da mezhepten olduğunun bir önemi yoktur. III. Mesleki gelişimde, deneyimli eczacılardan destek ya da yardım almanın önemli olmadığını düşünür. A) Yalnız II B) Yalnız IV oktrin Yayınları IV. Bazı hastaların bilgilerinin toplum tarafından öğrenil- mesinin iyi olacağını bilir ve bu bilgileri hastanın izni olmaksızın bunu dağıtabileceğimi bilirim. CP-III-IV _D) ||-|| Eczacılık fakültesinden mezun olan Figen'in numara- lanmış cümlelerden hangisini yapması beklenemez? E) J-II-IV Buna gö dakilerde AT Tatil By Tatil me C) Ta me D Ta E Ta be Or len O

B B 26. Bedri Rahmi Eyüboğlu, yurda döndükten sonra 1942'de D Grubu'nun dördüncü sergisine otuz resmiyle katıldı. İlk kişisel sergisini de aynı yıl Bükreş'te açtı. 1934'te katıldığı Akademi'nin diploma yarışmasında üçüncü oldu. Bu derece ile mezun olmak istemediği için bir dur yandan diploma yarışmasına yeniden hazırlanırken bir yandan da bir süre çevirmenlik yaptı. Tekel Genel Müdürlüğünde çalıştı. 1936'daki diploma yarışmasında "Hamam" adlı kompozisyonuyla birinci oldu. Aynı yıl Moskova'da Çağdaş Türk Sanatı Sergisi'ne katıldı. Bir dönem resimlerinde Anadolu'ya özgü köy manzaraları, kahveler görülürken 1940'tan sonra duvar resimlerine yöneldi. B Bu parçada Bedri Rahmi ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Resim anlayışındaki farklılıklara B) Açtığı resim sergilerine C Görev yaptığı mesleklere nicht D) Katıldığı yarışmalara E) Eser verdiği farklı edebî türlere

21 And B 201 j dog fin du 2. 1. Çarhnâme Ahmed fakin II. Yusuf ü Züleyha Hamdullah Hamdi III. Risâletü'n-Nushiyye Yunus Emre IV. Divân-ı Kebir Celladdin Rumi Aşağıdaki şairlerden hangisinin yukarıda eseri verilmemiştir? A) Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî B) Hoca Dehhânî C) Ahmet Fakih DJ Yunus Emre E) Şeyyat Hamza

TYT / Türkçe 18. (I) Şişli'de üç katlı büyük bir evde oturuyorduk. (II) Taşlığa mutfak, çamaşırhane, kiler ve bir de ağabeyimin oyun odası açılırdı. (III) Her zaman kalabalıktı odası ama ne zaman önünden geçsem yine de içeri girmek isterdim. (IV) Benim için evin en çekici yeri ağabeyimin oyun odasıydı çünkü. (V) Ola ki kimseye görünmeden odaya girsem ağabeyimin bütün evi saran sesi yükselirdi odadan. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi söylenemez? A) I. cümlede kurallı birleşik sıfat vardır. V B) II. cümlede isim tamlaması örneklendirilmiştir. C) III. cümle sıralı cümledir. V D) IV. cümlede edat, zamirle öbekleşmiştir. E) V. cümlede sifat-fiil kullanılmıştır. sid simeine nebralelmio gimmelsamun biebrieduY imão igner nig Tableeg 1/A 20

110. lyi bir anlatımda bulunması gereken özelliklerden biri açıklıktır. Açık bir anlatımda herhangi bir belirsizliğe, kuş- kuya yol açacak ifadeye yer verilmez. Buna göre, 1. Bu masa eskisi kadar sağlam değil. ? II. Böreğinin tarifini kimseye vermez. III. Arkadaşımın bahçesi âdeta bir çiçek bahçesi. IV. Canım Ege! Elbette sen denizlerin sultanısın. V. Afişler üç beş günde bir değiştirilirdi. yargılarının hangilerinde anlatımda açıklık ilkesine uyul- mamıştır? TATI ve Il C) II ve IV B) I ve Ill lil ve V D) IV ve V

kten başka ocuk beni. takvimler- a kavrulu- ma ne- ni kay- PALME KAYINEVI 12. Bir gün atlayıvereceğim şu kıyılardan iş ışıl, mavi mavi sulara Bu cümlenin özellikleri aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir? A) Devrik olumlu - birleşik - fiil cümlesi B) Dévrik - alumlu - sıralı - fiil cümlesi C) Devrik - olumlu - basit - fiil cümlesi D) Kuralli - olumlu - basit - isim cümlesi E) Kuralli - olumlu - birleşik - fiil cümlesi M 13. Aşağıdaki cümlelerden hangisi yapısı yönünden diğerle- rinden farklıdır? zamanlar mart eylül civan coll arasında kış hızlanı ve ka Aşağıdaki yanlışlık y A) 1. cü B) II. c C) III. D) I E) 3.