Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri Soruları

Bir
a
er.
rda
32. Kerouac, Paris'te Satori'de, kökenini araştırma amacıyla
çıktığı Fransa seyahatini anlatıyor. Gerçeklere dayalı bir
metin bu; yazar, ne anlatacağını daha ilk sayfalarda hatta
kitabın adıyla açık ediyor okuruna. Gizlisi saklısı olmadığı
gibi aldığı nefesten daha büyük, daha yüce bir iddiası da
yok... Geleneksel anlatının giriş-gelişme-sonuç odaklı -ve
yaşam akışından hayli uzak- formüllerine inat, Paris'te
Satori'de sonuç girişte yer alıyor, lafa özetle başlanıyor.
Bir aydınlanma anlatılan ama neye dair değil nasıl olduğu
önemli. Zira Kerouac için mühim olan, vardığı nokta değil;
tuttuğu yolun ta kendisi: "Paris hakkında yazdığım yeni
roman 30.000 kelime kadar ve onu olduğu gibi, kurşun
kalemle nasıl yazdıysam öyle bırakacağım."
Bu parçadan hareketle sözü edilen yazarla ilgili
aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
ADEserini çalakalem yazdığına
B) Sıra dışı bir teknik uyguladığına
C) Kendine özgü bir yazar olduğuna
p
Yaşamın içinden gelen bir metin yazdığına
E) Herkesin anlayabileceği bir dil kullandığına
TYT/
33.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
Bir a er. rda 32. Kerouac, Paris'te Satori'de, kökenini araştırma amacıyla çıktığı Fransa seyahatini anlatıyor. Gerçeklere dayalı bir metin bu; yazar, ne anlatacağını daha ilk sayfalarda hatta kitabın adıyla açık ediyor okuruna. Gizlisi saklısı olmadığı gibi aldığı nefesten daha büyük, daha yüce bir iddiası da yok... Geleneksel anlatının giriş-gelişme-sonuç odaklı -ve yaşam akışından hayli uzak- formüllerine inat, Paris'te Satori'de sonuç girişte yer alıyor, lafa özetle başlanıyor. Bir aydınlanma anlatılan ama neye dair değil nasıl olduğu önemli. Zira Kerouac için mühim olan, vardığı nokta değil; tuttuğu yolun ta kendisi: "Paris hakkında yazdığım yeni roman 30.000 kelime kadar ve onu olduğu gibi, kurşun kalemle nasıl yazdıysam öyle bırakacağım." Bu parçadan hareketle sözü edilen yazarla ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? ADEserini çalakalem yazdığına B) Sıra dışı bir teknik uyguladığına C) Kendine özgü bir yazar olduğuna p Yaşamın içinden gelen bir metin yazdığına E) Herkesin anlayabileceği bir dil kullandığına TYT/ 33.
5.
Başlangıçta Muallim Naci ile Recaizade Mahmut Ekre
şiirleri arasında uzunca bir arayış dönemi geçinir. Daha
sonra Fransız şiiriyle tanışır. Özellikle F. Coppe'den et
lenerek kendi şiirini oluşturur. Şiirimizi, iç gözlemden
gözleme, mistisizmden dinamizme kaydınır. Aruzu, Türk-
çenin söyleniş ahengini bozmadan başarıyla kullanır. A
lamı birden çok beyitte tamamlayarak şiire konuşma d
lini getirir. 1901'e kadar yazdığı şiirler tabiat ve yaşanmış
bazı olaylar karşısında bireysel bakış açılarından ibarettic
1901'den sonra yazdığı şiirler ise sosyal bir özellik kaza
nır.
Bu parçada sözü edilen şair, aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) Abdülhak Hamit Tarhan
B) Tevfik Fikret
C) Cenap Şahabettin
D) Ahmet Haşim
E) Süleyman Nazif
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
5. Başlangıçta Muallim Naci ile Recaizade Mahmut Ekre şiirleri arasında uzunca bir arayış dönemi geçinir. Daha sonra Fransız şiiriyle tanışır. Özellikle F. Coppe'den et lenerek kendi şiirini oluşturur. Şiirimizi, iç gözlemden gözleme, mistisizmden dinamizme kaydınır. Aruzu, Türk- çenin söyleniş ahengini bozmadan başarıyla kullanır. A lamı birden çok beyitte tamamlayarak şiire konuşma d lini getirir. 1901'e kadar yazdığı şiirler tabiat ve yaşanmış bazı olaylar karşısında bireysel bakış açılarından ibarettic 1901'den sonra yazdığı şiirler ise sosyal bir özellik kaza nır. Bu parçada sözü edilen şair, aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Abdülhak Hamit Tarhan B) Tevfik Fikret C) Cenap Şahabettin D) Ahmet Haşim E) Süleyman Nazif
FİİLDE ÇATI KISA VİDEOLAR-2
DÖNÜŞLÜ FİİL
DÖNÜŞLÜ FİİL: Bu fiillerin öznesi işi hem yapar hem yapılan işten
etkilenir. Dönüşlü eylemler "-I ve -n" ekiyle türetilir. Dönüşlü fiillerde
özne gerçek öznedir.
NOT: Dönüşlü fiiller de edilgen fiiller de "-I, -n" eklerinden birini alır.
Ancak edilgen fiillerde özne, sözde özne (işi yapmayan, yapılan işten
etkilenen) dönüşlü fiillerde özne, gerçek öznedir.
Sınavı kazandığını duyunca çok sevindim. Gerçek
>
Babam, uzun yıllar çalıştığı işyerinden ayril Gerçek
Sene.
(dönüşlü)
(dönüşlü)
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
FİİLDE ÇATI KISA VİDEOLAR-2 DÖNÜŞLÜ FİİL DÖNÜŞLÜ FİİL: Bu fiillerin öznesi işi hem yapar hem yapılan işten etkilenir. Dönüşlü eylemler "-I ve -n" ekiyle türetilir. Dönüşlü fiillerde özne gerçek öznedir. NOT: Dönüşlü fiiller de edilgen fiiller de "-I, -n" eklerinden birini alır. Ancak edilgen fiillerde özne, sözde özne (işi yapmayan, yapılan işten etkilenen) dönüşlü fiillerde özne, gerçek öznedir. Sınavı kazandığını duyunca çok sevindim. Gerçek > Babam, uzun yıllar çalıştığı işyerinden ayril Gerçek Sene. (dönüşlü) (dönüşlü)
TYT Türkçe
nedeni
Sonul
13. (1) Sinema, sonradan ortaya çıktığı için, müzikten farklı
olarak teknolojik olanaklardan fazlasıyla yararlanmıştır.
(II) Müziğin içsel tekniği, elektronik seslerin bulunmasıy-
la onun yeniden üretilmesinden belirgin biçimde farklıdır.
(III) Filmlerdeki denar, medeni
ise teknik ve teknolojidir çün-
kü sinemada büyük çapta yeniden üretilen bir öz yoktur.
(V) Fakat bu denklem hem sinema hem müzik için ye-
tersiz olduğundan sorunludur. (V) Her ikisinin kullandığı
teknolojilere dikkat edilmediği için sinema ve müzik ara-
sebep sındaki değişkenler gerektiği şekilde anlaşılmadı galiba.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
yargı nedeniyle birlikte verilmemiştir?
Sebe
cansh
1
B) II
J !!
DIV
EX V
neden-song
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
TYT Türkçe nedeni Sonul 13. (1) Sinema, sonradan ortaya çıktığı için, müzikten farklı olarak teknolojik olanaklardan fazlasıyla yararlanmıştır. (II) Müziğin içsel tekniği, elektronik seslerin bulunmasıy- la onun yeniden üretilmesinden belirgin biçimde farklıdır. (III) Filmlerdeki denar, medeni ise teknik ve teknolojidir çün- kü sinemada büyük çapta yeniden üretilen bir öz yoktur. (V) Fakat bu denklem hem sinema hem müzik için ye- tersiz olduğundan sorunludur. (V) Her ikisinin kullandığı teknolojilere dikkat edilmediği için sinema ve müzik ara- sebep sındaki değişkenler gerektiği şekilde anlaşılmadı galiba. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde yargı nedeniyle birlikte verilmemiştir? Sebe cansh 1 B) II J !! DIV EX V neden-song
11. Senden boşalan bağrıma gözyaşları dolmuş
Gördüm ki yazın bastığımız otları solmuş
Son demde bu mevsim gibi benzim de kül olmuş
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Bu dizelerdeki fiillerin anlam özellikleri ile ilgili yanlış bir
bilgi verilmiştir?
A) "dolmuş" sözcüğü, durum fiilidir.
B) "gördüm" sözcüğü, kılış fiilidir.
Csolmuş sözcüğü, oluş fiilidir.
D "kül olmuş" sözcüğü, durum fiilidir.
E) "geçtim" sözcüğü, durum fiilidir.
un
S
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
11. Senden boşalan bağrıma gözyaşları dolmuş Gördüm ki yazın bastığımız otları solmuş Son demde bu mevsim gibi benzim de kül olmuş Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden Bu dizelerdeki fiillerin anlam özellikleri ile ilgili yanlış bir bilgi verilmiştir? A) "dolmuş" sözcüğü, durum fiilidir. B) "gördüm" sözcüğü, kılış fiilidir. Csolmuş sözcüğü, oluş fiilidir. D "kül olmuş" sözcüğü, durum fiilidir. E) "geçtim" sözcüğü, durum fiilidir. un S
14.
1. Eskiden edebiyatçıları bir araya getiren mütevazı
pastaneler vardı.
II. Geçmiş zaman denince aklıma bu mahallede top
koşturmamız geliyor.
III. Fransa'da bulunduğu yıllarda tıpla ilgilenmişti.
IV. Yorgun yorgun bakıyordu bir kara kalem çalışması-
nın asılı olduğu duvara.
V. Bir akşam konuğum oldu okul arkadaşlarım.
Numaralanmış cümlelerin hangisinde farklı türde bir
belirtece yer verilmiştir?
A) I
B) II
C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
14. 1. Eskiden edebiyatçıları bir araya getiren mütevazı pastaneler vardı. II. Geçmiş zaman denince aklıma bu mahallede top koşturmamız geliyor. III. Fransa'da bulunduğu yıllarda tıpla ilgilenmişti. IV. Yorgun yorgun bakıyordu bir kara kalem çalışması- nın asılı olduğu duvara. V. Bir akşam konuğum oldu okul arkadaşlarım. Numaralanmış cümlelerin hangisinde farklı türde bir belirtece yer verilmiştir? A) I B) II C) III D) IV E) V
cekin-
ir za-
masını
erine
, yir-
a gö-
suyun
anlar.
k su
ümüş
der-
eney-
cektir.
k so-
5₁
sonuç yayınları
8. Bugün kimse yayınevlerinin çok satmak ve ayakta kal-
mak için popülere yönelik ilgisini yanlış bulup derhål eski
düzene dönün, diye karşılamaz. O zaman sorun nedir?
Sorun, Türk edebiyatında son dönem eserlerinin birbirine
olan aşırı benzerliği ve bunun yayıncı tarafından zorun-
lu kılınışından kaynaklanıyor. Çok satmanın çok rekabet
etmek ve çok kazanmakla aynı anlamları taşıdığını söy-
lemeye gerek var mı? Böyle bir savaşın verildiği ortamda
amaçı nitelikli yapıtı okurla buluşturmak olan hem büyük
hem de butik yayınevleri bile çok satmanın nitelikli popü-
lerliğini arar olurlar.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
hangisidir?
de
biricik bl
A) Kitap yayıncılarının birinci amaçları yayımladıkları
eserlerin "bestseller" (çoksatar) olmasıdır.
yanlışı yar
tirecek di
Dil Kurum
zar için
Türkçe y
B) Yazarların kişisel tercihleri nedeniyle yapıtlar tek tip-
leşmektedir.
Yayınevlerinin ayakta kalabilmek için popüler eserlere
yönelmekten başka çaresi yoktur.
D) Çok satmak için girişilen rekabet ortamı nedeniyle ki-
tapların niteliği gittikçe düşmüştür.
E) Nitelikli yayın çıkarmak isteyen yayınevleri dahi kitap-
ların artık çoksatar olmasını beklemektedir.
dilini, üs
runda ar
durumu
onu zen
uzun bi
Bu par
A) Nu
me
B) At=
ok
C) TE
Ç
E
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
cekin- ir za- masını erine , yir- a gö- suyun anlar. k su ümüş der- eney- cektir. k so- 5₁ sonuç yayınları 8. Bugün kimse yayınevlerinin çok satmak ve ayakta kal- mak için popülere yönelik ilgisini yanlış bulup derhål eski düzene dönün, diye karşılamaz. O zaman sorun nedir? Sorun, Türk edebiyatında son dönem eserlerinin birbirine olan aşırı benzerliği ve bunun yayıncı tarafından zorun- lu kılınışından kaynaklanıyor. Çok satmanın çok rekabet etmek ve çok kazanmakla aynı anlamları taşıdığını söy- lemeye gerek var mı? Böyle bir savaşın verildiği ortamda amaçı nitelikli yapıtı okurla buluşturmak olan hem büyük hem de butik yayınevleri bile çok satmanın nitelikli popü- lerliğini arar olurlar. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? de biricik bl A) Kitap yayıncılarının birinci amaçları yayımladıkları eserlerin "bestseller" (çoksatar) olmasıdır. yanlışı yar tirecek di Dil Kurum zar için Türkçe y B) Yazarların kişisel tercihleri nedeniyle yapıtlar tek tip- leşmektedir. Yayınevlerinin ayakta kalabilmek için popüler eserlere yönelmekten başka çaresi yoktur. D) Çok satmak için girişilen rekabet ortamı nedeniyle ki- tapların niteliği gittikçe düşmüştür. E) Nitelikli yayın çıkarmak isteyen yayınevleri dahi kitap- ların artık çoksatar olmasını beklemektedir. dilini, üs runda ar durumu onu zen uzun bi Bu par A) Nu me B) At= ok C) TE Ç E
5.
"Bilgi güç sağlar." ilkesi günümüzde eskiden olduğundan
daha fazla değer kazanmıştır. Bilgiyi üretebilmek, daha
fazla bilginin elde edilmesiyle mümkün olabilir. Bu bilgi
ise sadece laboratuvar çalışması yapılarak elde edileme-
mektedir. Bilim felsefesi, mahiyeti dolayısıyla gerekli bilinci
sağlayabilecek kaynak durumundadır. Yani felsefenin ge-
leneksel teorik özelliklerine ilave olarak bilim felsefesi pra-
tik amaçlara da yönelmiş durumdadır. Günümüzde bilim
felsefesinin amacı, eski anlayıştan farklı olarak bilimin bilim
adamı ve toplum ile olan ilgisini, aralarındaki etkileşmeyi
de inceleyecek şekilde genişlemiştir.
1. Öneminin bilim adamları tarafından yeterince anlaşıl-
DV madığına
II. Düşünürleri laboratuvar çalışmalarıyla sınırladığına
III. Amaçlarının eskisinden daha geniş olduğuna
Bu parçada bilim felsefesine ilişkin olarak yukarıdaki-
lerden hangilerine değinilmiştir?
A) Yalnız
B) Yalnız III
D) I ve III
E Il ve Ill
C) I ve
7.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
5. "Bilgi güç sağlar." ilkesi günümüzde eskiden olduğundan daha fazla değer kazanmıştır. Bilgiyi üretebilmek, daha fazla bilginin elde edilmesiyle mümkün olabilir. Bu bilgi ise sadece laboratuvar çalışması yapılarak elde edileme- mektedir. Bilim felsefesi, mahiyeti dolayısıyla gerekli bilinci sağlayabilecek kaynak durumundadır. Yani felsefenin ge- leneksel teorik özelliklerine ilave olarak bilim felsefesi pra- tik amaçlara da yönelmiş durumdadır. Günümüzde bilim felsefesinin amacı, eski anlayıştan farklı olarak bilimin bilim adamı ve toplum ile olan ilgisini, aralarındaki etkileşmeyi de inceleyecek şekilde genişlemiştir. 1. Öneminin bilim adamları tarafından yeterince anlaşıl- DV madığına II. Düşünürleri laboratuvar çalışmalarıyla sınırladığına III. Amaçlarının eskisinden daha geniş olduğuna Bu parçada bilim felsefesine ilişkin olarak yukarıdaki- lerden hangilerine değinilmiştir? A) Yalnız B) Yalnız III D) I ve III E Il ve Ill C) I ve 7.
18
14. "Doğru" sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde edat olarak
kullanılmıştır?
A) Akşama doğru yola koyulduk.
B) Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.
C) Babam "Hiçbir zaman doğrudan vazgeçmeyin." derdi.
D) Sonunda ağzından doğru bir söz çıktı.
E) Büyüklerinle doğru konuşmayı öğren.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
18 14. "Doğru" sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde edat olarak kullanılmıştır? A) Akşama doğru yola koyulduk. B) Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar. C) Babam "Hiçbir zaman doğrudan vazgeçmeyin." derdi. D) Sonunda ağzından doğru bir söz çıktı. E) Büyüklerinle doğru konuşmayı öğren.
12. Hayır, böyle bir şey asla mümkün değildir. Çünkü insan bir
çember içinde hareket etmektedir. Bu çember içinde biri-
lerinin önünde olacak ama birileri de mutlaka onun önünde
olacaktır. Mesela sen Amerikan başkanı olabilirsin fakat
ünlü boksör Muhammet Ali'nin karşısında aşağılık komp-
leksine kapılacaksın. Sen bir ülkenin başbakanı olabilir-
sin ama Albert Einstein ile karşılaştığında sen bir pigme
gibi görüneceksin. Sen meşhur bir yontucu olabilirsin ama
"Düşünen Adam Heykeli"ni yapan Austin Rodin karşısın-
da kendini çok basit hissedersin ya da Michelangelo'nun
"Musa Heykeli"ni görünce yaptıkların ihata duvarına kona-
cak taş gibi görünür gözüne.
B
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı ola-
rak düzenlenmiştir?
A) Herkes çok çalışarak büyük sanatçı, büyük sporcu
olabilir mi?
B) Bir insan her bakımdan en üstün ya da en önde olabilir
mi?
İnsanın asıl gücü, zekâ gücü müdür yoksa fiziksel güç
müdür?
D) Bir siyaset adamının aynı zamanda iyi bir sanatçı
olması mümkün müdür?
E) Her insanın çok yönlü olmasını istemek biraz haksızlık
değil mi sizce?
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
12. Hayır, böyle bir şey asla mümkün değildir. Çünkü insan bir çember içinde hareket etmektedir. Bu çember içinde biri- lerinin önünde olacak ama birileri de mutlaka onun önünde olacaktır. Mesela sen Amerikan başkanı olabilirsin fakat ünlü boksör Muhammet Ali'nin karşısında aşağılık komp- leksine kapılacaksın. Sen bir ülkenin başbakanı olabilir- sin ama Albert Einstein ile karşılaştığında sen bir pigme gibi görüneceksin. Sen meşhur bir yontucu olabilirsin ama "Düşünen Adam Heykeli"ni yapan Austin Rodin karşısın- da kendini çok basit hissedersin ya da Michelangelo'nun "Musa Heykeli"ni görünce yaptıkların ihata duvarına kona- cak taş gibi görünür gözüne. B Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı ola- rak düzenlenmiştir? A) Herkes çok çalışarak büyük sanatçı, büyük sporcu olabilir mi? B) Bir insan her bakımdan en üstün ya da en önde olabilir mi? İnsanın asıl gücü, zekâ gücü müdür yoksa fiziksel güç müdür? D) Bir siyaset adamının aynı zamanda iyi bir sanatçı olması mümkün müdür? E) Her insanın çok yönlü olmasını istemek biraz haksızlık değil mi sizce?
h
de
7. (1) Ay, bulutun arkasına saklanmıştı, sokak
fenerlerinin altında, gölgelerine basa basa
yürüyorlardı. (II) Ayın, bulutun arkasına
saklanmasına özel bir mana vermeye lüzum
yoktu. (III) Çünkü bu, doğrudan doğruya yeni
çıkmaya başlayan gün doğrusunun marifeti idi. (IV)
Gölgelerin yere düşmesi ise, sadece kozmik bir
sebebe dayanıyordu. (V) Zaten ay kozmik olayların
sonucu olarak yolunun tam doruğunda idi.
208
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde
bir fiilimsi grubu yüklem öbeği içinde yer
almıştır?
A) I
B) II C) III
D) IV E) V
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
h de 7. (1) Ay, bulutun arkasına saklanmıştı, sokak fenerlerinin altında, gölgelerine basa basa yürüyorlardı. (II) Ayın, bulutun arkasına saklanmasına özel bir mana vermeye lüzum yoktu. (III) Çünkü bu, doğrudan doğruya yeni çıkmaya başlayan gün doğrusunun marifeti idi. (IV) Gölgelerin yere düşmesi ise, sadece kozmik bir sebebe dayanıyordu. (V) Zaten ay kozmik olayların sonucu olarak yolunun tam doruğunda idi. 208 Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir fiilimsi grubu yüklem öbeği içinde yer almıştır? A) I B) II C) III D) IV E) V
6.
Aşağıdaki dizelerin hangisinde aşamalı bir durum söz ko-
nusudur?
Yolumun karanlığa saplanan noktasında
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum
B) Benim başımı taştan taşa vuran
Sandığım gibi değilmiş insanlar
Bulamadım dünyada gönüle mekân
Nerede bir gül bitse etrafı diken
D) Bu kadar haksızlık olur mu diye
Bir seni düşündüm bir de kendimi
E) Dostlarla da ayrıldı yollarımız bir bir
Gittikçe artıyor yalnızlığımız
216q
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
6. Aşağıdaki dizelerin hangisinde aşamalı bir durum söz ko- nusudur? Yolumun karanlığa saplanan noktasında Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum B) Benim başımı taştan taşa vuran Sandığım gibi değilmiş insanlar Bulamadım dünyada gönüle mekân Nerede bir gül bitse etrafı diken D) Bu kadar haksızlık olur mu diye Bir seni düşündüm bir de kendimi E) Dostlarla da ayrıldı yollarımız bir bir Gittikçe artıyor yalnızlığımız 216q
(1) Kerim ve Bekir, fındıkların arasından temkinli hareketlerle yo-
la çıktı. (II) Toz kokan yolun üzerinde buruk bir manzara vardı.
(III) Sahibini üzerinden düşüren at, yerde boylu boyunca uzan-
mış yatan adamı bekliyordu. (IV) Kirli, bej rengindeki azman bir
çoban köpeği, sızlanarak uzaklaşmaya başlamıştı. (V) İki kar-
deş, beraber adamın yanına koştu.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) I. cümlenin yüklemi, birleşik eylemdir.
B) II. cümle, dolaylı tümleç, özne ve yüklemden oluşmaktadır.
C) III. cümlede, "yerde boylu boyunca uzanmış yatan adamı"
sözü, belirtili nesnedir ve vurgulanmıştır.
D) IV. cümlede, ad tamlamasını niteleyen birden çok sıfat var-
dır.
E) V. cümlenin öznesi, isim tamlamasıdır.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
(1) Kerim ve Bekir, fındıkların arasından temkinli hareketlerle yo- la çıktı. (II) Toz kokan yolun üzerinde buruk bir manzara vardı. (III) Sahibini üzerinden düşüren at, yerde boylu boyunca uzan- mış yatan adamı bekliyordu. (IV) Kirli, bej rengindeki azman bir çoban köpeği, sızlanarak uzaklaşmaya başlamıştı. (V) İki kar- deş, beraber adamın yanına koştu. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. cümlenin yüklemi, birleşik eylemdir. B) II. cümle, dolaylı tümleç, özne ve yüklemden oluşmaktadır. C) III. cümlede, "yerde boylu boyunca uzanmış yatan adamı" sözü, belirtili nesnedir ve vurgulanmıştır. D) IV. cümlede, ad tamlamasını niteleyen birden çok sıfat var- dır. E) V. cümlenin öznesi, isim tamlamasıdır.
(1) Ellerini üstüne silip güneşe bir bakış atmıştı genç oğlan. (11)
Dışarıda kavurucu bir güneş vardı. (III) Harman zamanı güneş
diğer zamanlara göre biraz daha sıcak olurdu. (IV) Ağaçların uç
ları güneşe değip de bütün tarlayı yakacağını hayal etti. (V) Yü-
zünde şeytani bir gülüş bırakmıştı bu düşünce.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda
verilenlerden hangisi yanlıştır?
A) cümle, devrik, fiil cümledir.
B) II. cümle, kurallı, fiil cümlesidir.
C) I sümle, fiil cümlesidir.
cümle, kurallı bir cümledir.
EVCümle, devrik, fiil cümlesidir.
Çözüm
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
(1) Ellerini üstüne silip güneşe bir bakış atmıştı genç oğlan. (11) Dışarıda kavurucu bir güneş vardı. (III) Harman zamanı güneş diğer zamanlara göre biraz daha sıcak olurdu. (IV) Ağaçların uç ları güneşe değip de bütün tarlayı yakacağını hayal etti. (V) Yü- zünde şeytani bir gülüş bırakmıştı bu düşünce. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) cümle, devrik, fiil cümledir. B) II. cümle, kurallı, fiil cümlesidir. C) I sümle, fiil cümlesidir. cümle, kurallı bir cümledir. EVCümle, devrik, fiil cümlesidir. Çözüm
15.-16. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Kış lastikleri kışın soğuk havalarda sürüs için tasarlanmış
lastiklerdir. Sıcaklık yaklaşık 7°C'nin altına düştüğünde di-
ger mevsimlerde kullanılan lastikler sertleşir ve yol tutuşları
azalır. Kış lastikleriyse daha yumuşak kauçuk malzemeden
üretilir. Böylece düşük sıcaklıklarda bile esnekliklerini korur
ve yolu kavrama yeteneklerini kaybetmez. Ayrıca kış lastik-
lerinin kar ve buz kaplı yola daha iyi tutunabilmesi için yüzey-
lerinde farklı şekillerde çok sayıda oluk bulunur. Kar üzerinde
hareket ederken yazlık lastiklerin yüzeyindeki oluklar kısa
sürede karla dolar ve bu durum lastiğin yola tutunmasını en-
geller. Oysa kış lastiklerinin yüzeyindeki farklı şekil ve derin-
likteki bu oluklar, aracın ağırlığı nedeniyle kara tutunur. Kış
lastiklerinin özellikle kenarlarındaki zikzak şeklindeki küçük
oluklar aracın ağırlığı nedeniyle hafifçe eğilir ve lastiğin ha-
reketi ile karı sürükleyerek lastiğin yere daha fazla temas
etmesini sağlar.
15. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulası:
labilir?
A) Sürücüler için mevsimine uygun lastikler sürüş güvenliği
için son derece önemlidir.
BY Kış mevsiminde kullanılan lastiklerin tasarımı çetin kış
şartları için birebirdir.
Yazlık lastiklerin kış mevsiminde kullanılması, birçok tra-
fik kazasına davetiye çıkarmaktadır.
D) Bilinçli sürücüler için tasarlanmış lastikler mevsimine uy-
gun kullanılmalıdır.
E) Kış lastiğinin kullanımı sürücüleri istenmeyen durumlar-
dan kurtarması açısından büyük öneme sahiptir.
Da
be
be
d
k
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
15.-16. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Kış lastikleri kışın soğuk havalarda sürüs için tasarlanmış lastiklerdir. Sıcaklık yaklaşık 7°C'nin altına düştüğünde di- ger mevsimlerde kullanılan lastikler sertleşir ve yol tutuşları azalır. Kış lastikleriyse daha yumuşak kauçuk malzemeden üretilir. Böylece düşük sıcaklıklarda bile esnekliklerini korur ve yolu kavrama yeteneklerini kaybetmez. Ayrıca kış lastik- lerinin kar ve buz kaplı yola daha iyi tutunabilmesi için yüzey- lerinde farklı şekillerde çok sayıda oluk bulunur. Kar üzerinde hareket ederken yazlık lastiklerin yüzeyindeki oluklar kısa sürede karla dolar ve bu durum lastiğin yola tutunmasını en- geller. Oysa kış lastiklerinin yüzeyindeki farklı şekil ve derin- likteki bu oluklar, aracın ağırlığı nedeniyle kara tutunur. Kış lastiklerinin özellikle kenarlarındaki zikzak şeklindeki küçük oluklar aracın ağırlığı nedeniyle hafifçe eğilir ve lastiğin ha- reketi ile karı sürükleyerek lastiğin yere daha fazla temas etmesini sağlar. 15. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulası: labilir? A) Sürücüler için mevsimine uygun lastikler sürüş güvenliği için son derece önemlidir. BY Kış mevsiminde kullanılan lastiklerin tasarımı çetin kış şartları için birebirdir. Yazlık lastiklerin kış mevsiminde kullanılması, birçok tra- fik kazasına davetiye çıkarmaktadır. D) Bilinçli sürücüler için tasarlanmış lastikler mevsimine uy- gun kullanılmalıdır. E) Kış lastiğinin kullanımı sürücüleri istenmeyen durumlar- dan kurtarması açısından büyük öneme sahiptir. Da be be d k
6.
Ey selvi boylu güzel seninle geçen rüzgârını
(Irsalimesel)
Gah tozáram yollar gibi
Gâh eserem yeller gibi
Gâh çağlarım seller gibi
Gel gör beni işk n'eyledi
Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yan-
liştir?
9
A) Dörtlük "aaab" şeklinde uyaklanmıştır.
LB 8'li hece ölçüsüyle yazılmış, 4 + 4 duraklıdır.
La Tekrir v
LD Zengin uyak kullanılmıştır.
LE Redife yer verilmiştir.
ve teşbih sanatları örneklenmiştir.
AVANTAJ YAYINLARI
AVANTAJ DENEMELERİ
8
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
6. Ey selvi boylu güzel seninle geçen rüzgârını (Irsalimesel) Gah tozáram yollar gibi Gâh eserem yeller gibi Gâh çağlarım seller gibi Gel gör beni işk n'eyledi Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yan- liştir? 9 A) Dörtlük "aaab" şeklinde uyaklanmıştır. LB 8'li hece ölçüsüyle yazılmış, 4 + 4 duraklıdır. La Tekrir v LD Zengin uyak kullanılmıştır. LE Redife yer verilmiştir. ve teşbih sanatları örneklenmiştir. AVANTAJ YAYINLARI AVANTAJ DENEMELERİ 8