Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri Soruları

3
Descartes'in
akılcılık felsefesi
bu akımın
temelini
oluşturur.
Klasisim
11
Bu akım
Victor Hugo'nun
Hernani adlı
oyunuyla
başarıya
ulaşmıştır.
Romantizm
EDEBÎ AKIMLAR
Bu akımın ilkeleri
doğrultusunda
yazılan ilk büyük
roman Madam
Bovary'dir.
Realizm
IV
Romantizme
tepki olarak
doğan şiir
akımıdır.
Pornosizm
Aşırı gerçekçili-
ģe tepki olarak
ortaya çıkan ve
simgecilik olarak
da bilinen edebi
akımdır.
Sembelizm
Yukarıdaki görselde numaralandırılmış ifadelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle-
nemez?
A) I numaralı ifade klasisizme vurgu yapmaktadır.
B) III numaralı ifadede tanıtılan edebî akım, Il numaralı ifadede belirtilen edebî akıma tepki
olarak ortaya çıkmıştır.
C) III ve IV numaralı ifadeler farklı edebî akımlara vurgu yapmaktadır.
IV numaralı ifade sürrealizmle ilgilidir.
V numaralı ifadede tanıtılan edebî akımın Türk edebiyatındaki temsilcileri arasında Ahmet
Haşim vardır.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
3 Descartes'in akılcılık felsefesi bu akımın temelini oluşturur. Klasisim 11 Bu akım Victor Hugo'nun Hernani adlı oyunuyla başarıya ulaşmıştır. Romantizm EDEBÎ AKIMLAR Bu akımın ilkeleri doğrultusunda yazılan ilk büyük roman Madam Bovary'dir. Realizm IV Romantizme tepki olarak doğan şiir akımıdır. Pornosizm Aşırı gerçekçili- ģe tepki olarak ortaya çıkan ve simgecilik olarak da bilinen edebi akımdır. Sembelizm Yukarıdaki görselde numaralandırılmış ifadelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle- nemez? A) I numaralı ifade klasisizme vurgu yapmaktadır. B) III numaralı ifadede tanıtılan edebî akım, Il numaralı ifadede belirtilen edebî akıma tepki olarak ortaya çıkmıştır. C) III ve IV numaralı ifadeler farklı edebî akımlara vurgu yapmaktadır. IV numaralı ifade sürrealizmle ilgilidir. V numaralı ifadede tanıtılan edebî akımın Türk edebiyatındaki temsilcileri arasında Ahmet Haşim vardır.
7. Aşağıdakilerin hangisinde satır sonuna sığmayan
sözcüklerin yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?
A) .......
lirdim.
B) .......
lıktı.
C) ..........
deydi.
D) ........
şöğretmenim.
E) ......
da.
... ge-
ara-
İzmir'-
ba-
... 2019'
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
7. Aşağıdakilerin hangisinde satır sonuna sığmayan sözcüklerin yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) ....... lirdim. B) ....... lıktı. C) .......... deydi. D) ........ şöğretmenim. E) ...... da. ... ge- ara- İzmir'- ba- ... 2019'
22.
TYT / Türkçe
Ben zor olanı tercih ediyorum. Her zaman ana karakter
olmasa da antikahraman diyebileceğimiz sıra dışı tiplere
yer veriyorum. Çünkü yazın, bizatihi yaşamın yansıma-
sıdır. Anti diyebileceğimiz karakterdeki insanlar her yer-
de, hepimizin hayatında aslında. Bu kimi zaman bir arka-
daşımız, kimi zaman ailemizin bir üyesi, kimi zaman bir
müşterimiz, kimi zaman bir mesai arkadaşımız olabilir.
Dolayısıyla yarattığımız dünyada bu türden tipler olmaz-
sa bende bir şeylerin eksik kalacağı, gerçekçi olmayacağı
kanısı oluşuyor.
----
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Roman kahramanlarının basit ve kolay anlaşılır duy-
gu dünyaları olması istenir
B) Yazarın öncelikli görevi, hayatın açmazlarından bes-
lenen bireyin dramını anlatmaktır
C) Kurgusal anlatımın temelini insan ilişkilerindeki kar-
maşık yapı oluşturur
D) Roman ve öykü karakterleri genellikle toplumsal ya-
pıyla çelişen, aykırı tiplerdir
E) Kendine benzeyeni veya toplum nezdinde saygınlık
kazanmış tipleri yazmak her zaman kolaydır
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
22. TYT / Türkçe Ben zor olanı tercih ediyorum. Her zaman ana karakter olmasa da antikahraman diyebileceğimiz sıra dışı tiplere yer veriyorum. Çünkü yazın, bizatihi yaşamın yansıma- sıdır. Anti diyebileceğimiz karakterdeki insanlar her yer- de, hepimizin hayatında aslında. Bu kimi zaman bir arka- daşımız, kimi zaman ailemizin bir üyesi, kimi zaman bir müşterimiz, kimi zaman bir mesai arkadaşımız olabilir. Dolayısıyla yarattığımız dünyada bu türden tipler olmaz- sa bende bir şeylerin eksik kalacağı, gerçekçi olmayacağı kanısı oluşuyor. ---- Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Roman kahramanlarının basit ve kolay anlaşılır duy- gu dünyaları olması istenir B) Yazarın öncelikli görevi, hayatın açmazlarından bes- lenen bireyin dramını anlatmaktır C) Kurgusal anlatımın temelini insan ilişkilerindeki kar- maşık yapı oluşturur D) Roman ve öykü karakterleri genellikle toplumsal ya- pıyla çelişen, aykırı tiplerdir E) Kendine benzeyeni veya toplum nezdinde saygınlık kazanmış tipleri yazmak her zaman kolaydır
2022-2023/TYT-3
AAA
17. Tasavvufta marifet, ancak manevi tecrübe yoluyla
kazanılabilecek vasıtasız bilgidir. Fakat bu bilginin zamanla
kendine has ifade yollarına kavuşması ve bu yolların
yaygınlaşması, manevi tecrübeyi kendi şahsında yaşamayan
insanlarda bile bir davranış şeklinde belirmesine yol açar.
Bir başka ifadeyle ---
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) zaman içinde insanlar belki de kavramadan, sufi
terminolojisini benimseyerek dünyayı onların gözleriyle
görmeye başlamışlardır
B) Islam medeniyeti, başka kültürlerden devraldığı sanatları
zaman içinde bünyesine mal ederek bu doğrultuda
dönüşüme uğratmıştır
C) mecazla hakikatin birbirinden ayırt edilemeyecek kadar
iç içe olduğunun farkına varan insan, gerçeği idrak
etmede güçlük yaşar
D) jasan; gerçekliği parçalayarak, kendi bütününden
bağımsız parçalar elde ederek klişeleşmiş ifadeleri aşar
19. (1) Günümü
dilsiz tanığı
karanlık now
tanığın bul
E) insanın görevi lyi düşünmek değil; iyi davranmak, kendini
değiştirme ve dönüştürme yolunda bir çaba göstermektir
kamerası,
üstlenmek
önemli bin
yanıltılma
olarak on
gizliliği if
genellikl
düzenle
edilebilir
18. Daha ilk ürünlerinde başkalarının izine basmadan yürümeyi
onlar vardır. Bunlar, yazınsal yaratımları
geleneksel
Bu par
düşün
A) I
20.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
2022-2023/TYT-3 AAA 17. Tasavvufta marifet, ancak manevi tecrübe yoluyla kazanılabilecek vasıtasız bilgidir. Fakat bu bilginin zamanla kendine has ifade yollarına kavuşması ve bu yolların yaygınlaşması, manevi tecrübeyi kendi şahsında yaşamayan insanlarda bile bir davranış şeklinde belirmesine yol açar. Bir başka ifadeyle --- Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) zaman içinde insanlar belki de kavramadan, sufi terminolojisini benimseyerek dünyayı onların gözleriyle görmeye başlamışlardır B) Islam medeniyeti, başka kültürlerden devraldığı sanatları zaman içinde bünyesine mal ederek bu doğrultuda dönüşüme uğratmıştır C) mecazla hakikatin birbirinden ayırt edilemeyecek kadar iç içe olduğunun farkına varan insan, gerçeği idrak etmede güçlük yaşar D) jasan; gerçekliği parçalayarak, kendi bütününden bağımsız parçalar elde ederek klişeleşmiş ifadeleri aşar 19. (1) Günümü dilsiz tanığı karanlık now tanığın bul E) insanın görevi lyi düşünmek değil; iyi davranmak, kendini değiştirme ve dönüştürme yolunda bir çaba göstermektir kamerası, üstlenmek önemli bin yanıltılma olarak on gizliliği if genellikl düzenle edilebilir 18. Daha ilk ürünlerinde başkalarının izine basmadan yürümeyi onlar vardır. Bunlar, yazınsal yaratımları geleneksel Bu par düşün A) I 20.
11.
I. Savaşın tam ortasında, Yüzbaşı Celal Bey öncü kuvvetlere
yön veriyordu.
II. Bayrağımıza ilişkin bütün ayrıntılar Türk Bayrağı Tüzüğü ile
açıklanmıştır.
III. Bu yıldan sonra Anneler Günü benim için artık hep buruk)
geçecek.
IV.
Yükseköğretim Kurumları Sınavı 20 Haziran'da yapılacakmış.
V. Van kedisi, göz renkleri farklı ve beyaz tüylü bir hayvandır.
Numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıda yapılan değerlendir-
melerden hangisi yanlıştır?
A) 1.de basit, türemiş ve birleşik yapıda sözcüklere yer verilmiştir.
B Il.de isim ve fiil kökünden türeyen sözcüklere yer verilmiştir.
Ill.de birden çok sözcük yapım eki almıştır.
DIV.de birden çok sözcük hem yapım hem çekim eki almıştır.
E) V.de hem yapım hem çekim eki alan sözcük yoktur.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
11. I. Savaşın tam ortasında, Yüzbaşı Celal Bey öncü kuvvetlere yön veriyordu. II. Bayrağımıza ilişkin bütün ayrıntılar Türk Bayrağı Tüzüğü ile açıklanmıştır. III. Bu yıldan sonra Anneler Günü benim için artık hep buruk) geçecek. IV. Yükseköğretim Kurumları Sınavı 20 Haziran'da yapılacakmış. V. Van kedisi, göz renkleri farklı ve beyaz tüylü bir hayvandır. Numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıda yapılan değerlendir- melerden hangisi yanlıştır? A) 1.de basit, türemiş ve birleşik yapıda sözcüklere yer verilmiştir. B Il.de isim ve fiil kökünden türeyen sözcüklere yer verilmiştir. Ill.de birden çok sözcük yapım eki almıştır. DIV.de birden çok sözcük hem yapım hem çekim eki almıştır. E) V.de hem yapım hem çekim eki alan sözcük yoktur.
x zarfı"
ja
onunla
estoran pek
gelmeleri çok
çok
göre başarılı
21. I. İşçiler, her akşam mesaiye kaldıkları için
gerçekten çok yoruldu.
WIP Yayınları
II. Buradaki çelenkler, bugünkü cenaze töreni için
için sipariş edildi.
III. Bahçedeki kuru yapraklar, dikatli bir biçimde
yakıldı.
IV. Çocukcağız, hastalığından dolayı iyiden iyiye
süzüldü.
V. Kızcağız, yaşadığı rahatsızlıktan dolayı iyiden iyiye
inceldi.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler "özne-yüklem
ilişkisi"ne göre ikili olarak eşleştirildiğinde hangisi
dışarıda kalır?
A) 1
B) II
C) III
D) IV
EV
yfaya geçiniz.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
x zarfı" ja onunla estoran pek gelmeleri çok çok göre başarılı 21. I. İşçiler, her akşam mesaiye kaldıkları için gerçekten çok yoruldu. WIP Yayınları II. Buradaki çelenkler, bugünkü cenaze töreni için için sipariş edildi. III. Bahçedeki kuru yapraklar, dikatli bir biçimde yakıldı. IV. Çocukcağız, hastalığından dolayı iyiden iyiye süzüldü. V. Kızcağız, yaşadığı rahatsızlıktan dolayı iyiden iyiye inceldi. Yukarıdaki numaralanmış cümleler "özne-yüklem ilişkisi"ne göre ikili olarak eşleştirildiğinde hangisi dışarıda kalır? A) 1 B) II C) III D) IV EV yfaya geçiniz.
e
a
e
8.
Bir Antarktika mevsiminin izin verdiği ölçüde büyük
bir alanı incelemeyi planlamıştık. Daha çok Ross
Denizi'nin güneyindeki sıradağlarda ve düzlük-
lerde, daha önce Shackleton, Amundsen, Scott
ve Byrd tarafından değişik ölçülerde keşfedilmiş
bölgelerde çalışacaktık. Kampımızı uçaklarla sık
sık taşıyarak özellikle daha önce çok sınırlı sayı-
da numunenin elde edilebildiği Prekambriyen kat-
manlardan benzeri görülmemiş miktarda malzeme
kazıp çıkarmayı umuyorduk. Fosil içeren üst kaya
tabakalarından da mümkün olduğu kadar çok çe-
şitli numune toplamak istiyorduk.
Bir öyküden alınan bu parçaya bakılarak edebi-
yatın hangi bilim dalından da yararlandığı söy-
lenebilir?
A) Jeoloji
B) Biyoloji
D) Antropoloji E) Sosyoloji
C) Arkeoloji
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
e a e 8. Bir Antarktika mevsiminin izin verdiği ölçüde büyük bir alanı incelemeyi planlamıştık. Daha çok Ross Denizi'nin güneyindeki sıradağlarda ve düzlük- lerde, daha önce Shackleton, Amundsen, Scott ve Byrd tarafından değişik ölçülerde keşfedilmiş bölgelerde çalışacaktık. Kampımızı uçaklarla sık sık taşıyarak özellikle daha önce çok sınırlı sayı- da numunenin elde edilebildiği Prekambriyen kat- manlardan benzeri görülmemiş miktarda malzeme kazıp çıkarmayı umuyorduk. Fosil içeren üst kaya tabakalarından da mümkün olduğu kadar çok çe- şitli numune toplamak istiyorduk. Bir öyküden alınan bu parçaya bakılarak edebi- yatın hangi bilim dalından da yararlandığı söy- lenebilir? A) Jeoloji B) Biyoloji D) Antropoloji E) Sosyoloji C) Arkeoloji
TYT DENEME SINAVI
05
37 ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Yüzyıllardır insanlar yeryüzünde çeşitli toplumlar,
imparatorluklar ve devletler kurup bir arada yaşamıştır
Neredeyse tüm topluluklar, özgünahlaki normlara ve
bu normlarla, temellendirilmiş birtakım hukuk kurallarına
tabi olmuştur. Bu kurallara sahip olmayan topluluklarsa
ya ilkel kalmış ya da hızlıca tarihten silinmiştir. Bu, bize
ortak bir ahlak anlayışının zaruri olduğunu gösterir.
Çünkü ahlak, hukuku femellendirir ve kaliteli bir hukuka
sahip olmayan uygarlıklar, kaosa mahkûm olur. Bu
zaruretten ötürü çeşitli düşünürler, büyük tarihî kişilikler
ve inanç sistemleri tarafından ortaya çeşitli ahlaki
sistemler atılmıştır. Bu ahlak sistemlerinin örtüşen
kısımları olsa da çoğu sistem, coğrafyadan coğrafyaya
farklılaşmıştır.
A A
37. Bu parçadan ahlakla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi çıkarılabilir?
A) Toplumlar, uzun süre ayakta kalabilmek için öncelikle
ahlaki olarak gü olmalıdı.
B) Bir toplumdaki ahlaki sistemin güçlenmesi, o
toplumun yaşadığı bölgeye bağlıdır.
C) Ahlak kuralları bulunmayan her topluluk öyle ya da
böyle insanlık tarihinden silmecektir.
D) Kaosun hüküm sürdüğü bir ülkenin güçlü bir
imparatorluğa dönüşmesi imkânsızdır.
E) Ahlaki sistemlerin ortaya çıkması, devletlerin kaliteli
hukuka duyduğu ihtiyaçla doğrudan ilgilidir.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
TYT DENEME SINAVI 05 37 ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Yüzyıllardır insanlar yeryüzünde çeşitli toplumlar, imparatorluklar ve devletler kurup bir arada yaşamıştır Neredeyse tüm topluluklar, özgünahlaki normlara ve bu normlarla, temellendirilmiş birtakım hukuk kurallarına tabi olmuştur. Bu kurallara sahip olmayan topluluklarsa ya ilkel kalmış ya da hızlıca tarihten silinmiştir. Bu, bize ortak bir ahlak anlayışının zaruri olduğunu gösterir. Çünkü ahlak, hukuku femellendirir ve kaliteli bir hukuka sahip olmayan uygarlıklar, kaosa mahkûm olur. Bu zaruretten ötürü çeşitli düşünürler, büyük tarihî kişilikler ve inanç sistemleri tarafından ortaya çeşitli ahlaki sistemler atılmıştır. Bu ahlak sistemlerinin örtüşen kısımları olsa da çoğu sistem, coğrafyadan coğrafyaya farklılaşmıştır. A A 37. Bu parçadan ahlakla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılabilir? A) Toplumlar, uzun süre ayakta kalabilmek için öncelikle ahlaki olarak gü olmalıdı. B) Bir toplumdaki ahlaki sistemin güçlenmesi, o toplumun yaşadığı bölgeye bağlıdır. C) Ahlak kuralları bulunmayan her topluluk öyle ya da böyle insanlık tarihinden silmecektir. D) Kaosun hüküm sürdüğü bir ülkenin güçlü bir imparatorluğa dönüşmesi imkânsızdır. E) Ahlaki sistemlerin ortaya çıkması, devletlerin kaliteli hukuka duyduğu ihtiyaçla doğrudan ilgilidir.
Isveç Kraliyet Bilimler Akademisinde düzenlenen
basın toplantısında, "kişisel hafızanın köklerini,
yabancılaşmalarını ve kolektif kısıtlamaları ortaya
çıkarmadaki duyarlılığı" gerekçesi paralelinde açıklandı
Fransız yazar Annie Ernaux'un adı. 2022 Nobel Edebiyat
Ödülü böyle etkileyici bir açıklamayla Ernaux'a verildi.
Eserlerinde cinsiyet, dil ve sınıf olarak eşitsizliklerin
damgasını vurduğu gerçek yaşamı tutarlı şekilde ve farklı
açılardan inceleyen yazar; bu başarıyı kolay yoldan elde
etmedi. Uzun ve zorlu bir yolun sonunda ustalığa erişen
yazar, yazmanın politik bir eylem olduğunu ve toplumsal
eşitsizliğe dair insanların gözlerini açtığını belirtmiştir. Bu
amaçla dili, hayal gücünün perdelerini yırtmak için kendi
deyimiyle bir bıçak olarak ustaca kullanmıştır.
Bu parçadan hareketle Annie Ernaux ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Bireysel konulardan ziyade toplumsal konulara
değindiği eserleriyle farkındalık yaratmıştır.
B) Nobel Ödülü'nü kazanması, politik bir amaçla eserler
yazması sayesinde gerçekleşmiştir.
C) Eserlerini salt kurgu merkezli değil, hayatın
gerçeklerine de değinerek oluşturmuştur.
D) Yetkin bir yazar hâline gelmesi kolay olmamış, belirli
bir süreçten sonra ödül kazanmıştır.
E) Dili kullanmadaki ustalığını gerçekleri aktarmada
kullanmış ve bunda başarılı olabilmiştir.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
Isveç Kraliyet Bilimler Akademisinde düzenlenen basın toplantısında, "kişisel hafızanın köklerini, yabancılaşmalarını ve kolektif kısıtlamaları ortaya çıkarmadaki duyarlılığı" gerekçesi paralelinde açıklandı Fransız yazar Annie Ernaux'un adı. 2022 Nobel Edebiyat Ödülü böyle etkileyici bir açıklamayla Ernaux'a verildi. Eserlerinde cinsiyet, dil ve sınıf olarak eşitsizliklerin damgasını vurduğu gerçek yaşamı tutarlı şekilde ve farklı açılardan inceleyen yazar; bu başarıyı kolay yoldan elde etmedi. Uzun ve zorlu bir yolun sonunda ustalığa erişen yazar, yazmanın politik bir eylem olduğunu ve toplumsal eşitsizliğe dair insanların gözlerini açtığını belirtmiştir. Bu amaçla dili, hayal gücünün perdelerini yırtmak için kendi deyimiyle bir bıçak olarak ustaca kullanmıştır. Bu parçadan hareketle Annie Ernaux ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bireysel konulardan ziyade toplumsal konulara değindiği eserleriyle farkındalık yaratmıştır. B) Nobel Ödülü'nü kazanması, politik bir amaçla eserler yazması sayesinde gerçekleşmiştir. C) Eserlerini salt kurgu merkezli değil, hayatın gerçeklerine de değinerek oluşturmuştur. D) Yetkin bir yazar hâline gelmesi kolay olmamış, belirli bir süreçten sonra ödül kazanmıştır. E) Dili kullanmadaki ustalığını gerçekleri aktarmada kullanmış ve bunda başarılı olabilmiştir.
Sineklerin Tannsı romanı birçok yayınevinden reddedilir, Fa-
ber and Faber Yayınevinde genç bir editör atılacaklar kıs-
minda bu dosyayı görür. İsmi de farklıdır. Daha önce okuyan
editör şöyle bir not bırakmıştır dosyanın üzerine: "3. Dünya
Savaşı sonrasında çocuklar bir adaya düşüyor; çok sıkıcı,
saçma sapan, çöp." Genç editör dosyayı okur, kitabı beğe-
nir ama sorunları vardır kitabın. Yazara "Kitabın başındaki
3. Dünya Savaşı sahnelerini atalım, ismi de Sineklerin Tan-
nsı olsun." der. William Golding hepsine tamam der, sonra
Nobel konuşmasında teşekkür edecektir o editöre. Ve eser,
bir adaya düşen çocuklarla başlar. Cennet gibi bir adadır,
çocukların hepsi erkektir ve biz bilmeyiz nereden düştükle-
rini, bir kaza eseri oraya düştüklerini anlarız sadece. Başta
oyun oynarmış gibi başlayıp kurtulana kadar da karınlarını
doyurmak için domuz avlarlar ve bir süre sonra vahşileş-
meye başlarlar. Kendi kabilelerini kurarlar. Roman aslında
insanın içindeki bu hayvani duyguları anlatır.
Bu parçadan Sineklerin Tanrısı romanıyla ilgili aşağı-
daki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Sanatsal yönden zayıf olduğu hâlde bir tezi olduğu için
kıymet verilmiştir.
B) Editörün müdahaleleri eserin değerini ortaya çıkarmıştır.
C) Başlangıçta beğenilmeyen eser, büyük bir ödülle taç-
landırılmıştır.
D) Editörler değerlendirmelerinde her zaman isabetli ol-
mayabilir.
E) Romanın konusu psikolojik ve sosyal bir deney niteli-
ğindedir.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
Sineklerin Tannsı romanı birçok yayınevinden reddedilir, Fa- ber and Faber Yayınevinde genç bir editör atılacaklar kıs- minda bu dosyayı görür. İsmi de farklıdır. Daha önce okuyan editör şöyle bir not bırakmıştır dosyanın üzerine: "3. Dünya Savaşı sonrasında çocuklar bir adaya düşüyor; çok sıkıcı, saçma sapan, çöp." Genç editör dosyayı okur, kitabı beğe- nir ama sorunları vardır kitabın. Yazara "Kitabın başındaki 3. Dünya Savaşı sahnelerini atalım, ismi de Sineklerin Tan- nsı olsun." der. William Golding hepsine tamam der, sonra Nobel konuşmasında teşekkür edecektir o editöre. Ve eser, bir adaya düşen çocuklarla başlar. Cennet gibi bir adadır, çocukların hepsi erkektir ve biz bilmeyiz nereden düştükle- rini, bir kaza eseri oraya düştüklerini anlarız sadece. Başta oyun oynarmış gibi başlayıp kurtulana kadar da karınlarını doyurmak için domuz avlarlar ve bir süre sonra vahşileş- meye başlarlar. Kendi kabilelerini kurarlar. Roman aslında insanın içindeki bu hayvani duyguları anlatır. Bu parçadan Sineklerin Tanrısı romanıyla ilgili aşağı- daki yargıların hangisi çıkarılamaz? A) Sanatsal yönden zayıf olduğu hâlde bir tezi olduğu için kıymet verilmiştir. B) Editörün müdahaleleri eserin değerini ortaya çıkarmıştır. C) Başlangıçta beğenilmeyen eser, büyük bir ödülle taç- landırılmıştır. D) Editörler değerlendirmelerinde her zaman isabetli ol- mayabilir. E) Romanın konusu psikolojik ve sosyal bir deney niteli- ğindedir.
10. Çocuklar doğdukları andan itibaren bir tüketici sıfatı
ile tüketmeye başlarlar. Yaşları ilerledikçe aile içinde-
ki diğer bireylerden daha fazla harcamaya başlarlar.
Başka bir deyişle aile ekonomisini ele geçirirler. Yetiş-
kinler için üretilen her türlü ürünün çocuklar için olan-
lanı da var. Ayrıca çocukların özel ürünleri de dikkate
alındığında çocukların aile içi harcama ve tüketim
kararlarındaki etkinliği daha da artmaktadır. Bir araş-
tırmada çocukları ile alışverişe çıkan ailelerin %82'si-
nin fazladan harcama yaptıkları ortaya konulmuştur.
Yine Avrupa'da yapılan bir araştırmaya göre çocuklar
ve gençler ekonominin itici güçleri konumundadırlar.
Toplam tüketim içindeki payları ve marka kararların-
daki etkileri oldukça yüksektir. Pazarlama ve reklam
açısından çocuklar hedef grup olarak seçilmişlerdir.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Çünkü çocukları etkilemek ve yönlendirmek daha
kolay olmaktadır.
B) Bu ürünlerin hepsi çocuk ürünü olmayıp anne ve
babaların ürünleri de vardır.
C) Yapılan bir araştırmaya göre, Amerika yiyecek
sanayisinin çocuk ürünlerine yönelik kapsamlı pa-
zarlama çalışmaları vardır.
D) 7-9 yaş arasındaki çocuklar paralarını en çok bu
ürünlere harcamaktadırlar.
E) Aileler çocuklarının tüketici olarak sosyalleşme-
sinde büyük rol oynar.
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
10. Çocuklar doğdukları andan itibaren bir tüketici sıfatı ile tüketmeye başlarlar. Yaşları ilerledikçe aile içinde- ki diğer bireylerden daha fazla harcamaya başlarlar. Başka bir deyişle aile ekonomisini ele geçirirler. Yetiş- kinler için üretilen her türlü ürünün çocuklar için olan- lanı da var. Ayrıca çocukların özel ürünleri de dikkate alındığında çocukların aile içi harcama ve tüketim kararlarındaki etkinliği daha da artmaktadır. Bir araş- tırmada çocukları ile alışverişe çıkan ailelerin %82'si- nin fazladan harcama yaptıkları ortaya konulmuştur. Yine Avrupa'da yapılan bir araştırmaya göre çocuklar ve gençler ekonominin itici güçleri konumundadırlar. Toplam tüketim içindeki payları ve marka kararların- daki etkileri oldukça yüksektir. Pazarlama ve reklam açısından çocuklar hedef grup olarak seçilmişlerdir. Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Çünkü çocukları etkilemek ve yönlendirmek daha kolay olmaktadır. B) Bu ürünlerin hepsi çocuk ürünü olmayıp anne ve babaların ürünleri de vardır. C) Yapılan bir araştırmaya göre, Amerika yiyecek sanayisinin çocuk ürünlerine yönelik kapsamlı pa- zarlama çalışmaları vardır. D) 7-9 yaş arasındaki çocuklar paralarını en çok bu ürünlere harcamaktadırlar. E) Aileler çocuklarının tüketici olarak sosyalleşme- sinde büyük rol oynar.
12. Asıl adı Yusuf Sinâneddîn'dir. Kaynaklarda "Hekim Sinan"
adıyla da anılan sanatçı, hekimlikteki yeteneğini Çelebi Sul-
tan Mehmet'i tedavi ederek kanıtlamıştır. Sultanı tedavi ettiği
için birçok hediyenin yanı sıra "Dokuzlar" köyü de timar olarak
kendisine verilmiştir. Kaynaklarda Türk edebiyatının ilk fabl ör-
neği olarak da geçen Harnâme adlı eseri, Türk mizah ve hiciv
edebiyatının önemli mesnevilerinden biridir. Bunun dışında bir
de Hüsrev ü Şirin adlı bir mesnevisi daha vardır.
PR/Bu parçada söz edilen şair aşağıdakilerden hangisidir?
B) Seyhi
C) Nâbî
A) Nefi
D) Ahmedî
E) Bâki
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
12. Asıl adı Yusuf Sinâneddîn'dir. Kaynaklarda "Hekim Sinan" adıyla da anılan sanatçı, hekimlikteki yeteneğini Çelebi Sul- tan Mehmet'i tedavi ederek kanıtlamıştır. Sultanı tedavi ettiği için birçok hediyenin yanı sıra "Dokuzlar" köyü de timar olarak kendisine verilmiştir. Kaynaklarda Türk edebiyatının ilk fabl ör- neği olarak da geçen Harnâme adlı eseri, Türk mizah ve hiciv edebiyatının önemli mesnevilerinden biridir. Bunun dışında bir de Hüsrev ü Şirin adlı bir mesnevisi daha vardır. PR/Bu parçada söz edilen şair aşağıdakilerden hangisidir? B) Seyhi C) Nâbî A) Nefi D) Ahmedî E) Bâki
3.
A) Yalnız II
D). Ve TV.
B) Yalnız I
BAND
E) H. ve IV.
Servetifünun sanatçıları, o dönemde öne çıkan realizm
ve natüralizm akımlarından etkilenmiş ve romanlarını bu
akımlara göre oluşturmuştur. O döneme kadar teknik ola-
rak kusurlu olan Türk romanı Servetifünun edebiyatında
özellikle de Halit Ziya ve Mehmet Rauf'la birlikte teknik
kusurlardan arınmıştır. Servetifünun Dönemi'nde bu iki
ismin dışında Nadide, Hayal içinde adlı iki roman
yazmıştır. - Zavallı Necdet, Kadın Kalbi, Teehhül Âle-
minde, Müsebbip adlı romanları yayımlamıştır. ---- Salon
Köşelerinde adlı romanı kaleme almıştır. Servet-i Fünun
dergisinin sahibi ve yazarı olan ---- ise Haver, Ülfet,
Haraşo adlı romanları yazmıştır.
C) I. ve III.
A) Hüseyin Rahmi Gürpınar
B) Ahmet İhsan Tokgöz
C) Saffet Nezihi
D) Hüseyin Cahit Yalçın
E) Safveti Ziya
Aşağıdaki isimlerden hangisi yukarıda boş bırakılan
yerlerden herhangi birine getirilemez?
6.
E
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
3. A) Yalnız II D). Ve TV. B) Yalnız I BAND E) H. ve IV. Servetifünun sanatçıları, o dönemde öne çıkan realizm ve natüralizm akımlarından etkilenmiş ve romanlarını bu akımlara göre oluşturmuştur. O döneme kadar teknik ola- rak kusurlu olan Türk romanı Servetifünun edebiyatında özellikle de Halit Ziya ve Mehmet Rauf'la birlikte teknik kusurlardan arınmıştır. Servetifünun Dönemi'nde bu iki ismin dışında Nadide, Hayal içinde adlı iki roman yazmıştır. - Zavallı Necdet, Kadın Kalbi, Teehhül Âle- minde, Müsebbip adlı romanları yayımlamıştır. ---- Salon Köşelerinde adlı romanı kaleme almıştır. Servet-i Fünun dergisinin sahibi ve yazarı olan ---- ise Haver, Ülfet, Haraşo adlı romanları yazmıştır. C) I. ve III. A) Hüseyin Rahmi Gürpınar B) Ahmet İhsan Tokgöz C) Saffet Nezihi D) Hüseyin Cahit Yalçın E) Safveti Ziya Aşağıdaki isimlerden hangisi yukarıda boş bırakılan yerlerden herhangi birine getirilemez? 6. E
eyi yeni
z mi
siz
ari
ma
6. Yalnız kendi yazdıklarını birbirine okuyan, okudukça coşan,
kendilerini genç kuşaktan sanan, gerçekte ise yeterli
donanıma sahip olmadıkları için yapıtları tümüyle anlayamayan
eleştirmenlerden tek dileğim, bencilliklerinden kurtulmalarıdır.
Bu duvar yıkılmadıkça duvarın dışındakilerle kaynaşma olmaz.
Eleştirmen olmanın ilk koşulu, bir yazarı bencil duygulardan
kurtulmuş olarak ele alabilmektir. Zaten ahlakın da temeli bu
davranış değil midir?
Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Eleştiri yeterli bir birikim ve ahlak ister.
B) Evrensel olmayan eleştirmenler başarısızlığa uğrarlar.
C) Eleştirinin dayanakları sağlam ve yeterli olmalıdır.
D) Bilgisiz eleştirmenler sadece kendilerini düşünürler.
Salt kendini düşünen eleştirmenlerin eleştirileri sağlıklı ve
kalıcı olmaz.
8
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
eyi yeni z mi siz ari ma 6. Yalnız kendi yazdıklarını birbirine okuyan, okudukça coşan, kendilerini genç kuşaktan sanan, gerçekte ise yeterli donanıma sahip olmadıkları için yapıtları tümüyle anlayamayan eleştirmenlerden tek dileğim, bencilliklerinden kurtulmalarıdır. Bu duvar yıkılmadıkça duvarın dışındakilerle kaynaşma olmaz. Eleştirmen olmanın ilk koşulu, bir yazarı bencil duygulardan kurtulmuş olarak ele alabilmektir. Zaten ahlakın da temeli bu davranış değil midir? Bu parçadan çıkarılabilecek en kapsamlı yargı aşağıdakilerden hangisidir? A) Eleştiri yeterli bir birikim ve ahlak ister. B) Evrensel olmayan eleştirmenler başarısızlığa uğrarlar. C) Eleştirinin dayanakları sağlam ve yeterli olmalıdır. D) Bilgisiz eleştirmenler sadece kendilerini düşünürler. Salt kendini düşünen eleştirmenlerin eleştirileri sağlıklı ve kalıcı olmaz. 8
14. 24. İstanbul Fotoğraf Günleri, kasım ayı boyunca çeşitli
etkinliklerle fotoğraf tutkunlarını bekliyor. Tüm etkinlikler ücret-
||
siz olup ilk etkinlik, 3 Kasım 2016 Perşembe günü,
|||
Fotoğraf Sunumu ve Fotoğrafta Dilbilimi başlıklı forumla
IV
V
başlıyor.
Bu parçadaki altı çizili sözlerin hangisinde bir yazım
yanlışı vardır?
A)
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
14. 24. İstanbul Fotoğraf Günleri, kasım ayı boyunca çeşitli etkinliklerle fotoğraf tutkunlarını bekliyor. Tüm etkinlikler ücret- || siz olup ilk etkinlik, 3 Kasım 2016 Perşembe günü, ||| Fotoğraf Sunumu ve Fotoğrafta Dilbilimi başlıklı forumla IV V başlıyor. Bu parçadaki altı çizili sözlerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? A) B) II C) III D) IV E) V
24 ve 25. sorulan aşağıdaki metne göre cevaplayınız.
Arkeoloji, insanlık tarihine ait her türlü uygarlık ve kültür izini
kendi bilimsel ilkeleri ve yöntemleriyle araştıran, çeşitli bilim
dallarının katkısıyla analiz eden ve bunları bilimsel bilgi hali-
ne getiren bir bilim dalıdır. Arkeolojinin keşfettiği her türlü veri
tarih ve sanat tarihinin hizmetine sunulmuş olur. Arkeoloji bu
çalışmalarının dışında, toplumun Kültür bilincinin oluşmasında
da sorumluluk üstlenir. Kültürel mirasın yaşatılması ve gelecek
nesillere aktarılmasında da rol üstlenir. Çalışma alanını ilgilen-
diren her konuyu milliyet, sinir, dönem ve kültür ayırmaksızın
objektif bakış açısıyla sahiplenir. Sanat tarihi ise geçmişin sa-
nat eserleri üzerinde düşünmemizi sağlayarak günümüz ve ge-
lecekteki eserlerle ilgili bakış açımıza yön verir. Arkeoloji ve sa-
nat tarihi, maddi kültür hatıralanı, günlük yaşantida kullanılmış
olan yapı ve eşyanın incelenmesiyle uğraşan bu bilim dallan o
kadar iç içe girmiştir ki ayırmak olanaksızdır.
24. Bu parçadan hareketle arkeolojiyle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Diğer bilimlerle alışveriş içinde olduğu
B) Kültürel mirası sonraki nesillere aktardığ
C) Kültürel mirasa taraf gözetmeksizin sahip çıktığı
D) Sanat tarihiyle ilgilendikleri alanın ortak olduğu
E) Maddi kalıntılanın sanat değerini belirlediği
25. Bu parçadan hareketle sanat tarihiyle ilgili aşağıdakiler-
den hangisi söylenebilir?
A) Diğer bilimlerden farklı yöntemlerle çalıştığı
B) Sanat eserlerine bakışımızı biçimlendirdiği
C) Tarihin sunduğu bilgilerden yararlandığı
D) Insanların sanata değer vermesini sağladığı
E) Kültür mirasını öznel biçimde yorumladığı
YeN Nesa...
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
24 ve 25. sorulan aşağıdaki metne göre cevaplayınız. Arkeoloji, insanlık tarihine ait her türlü uygarlık ve kültür izini kendi bilimsel ilkeleri ve yöntemleriyle araştıran, çeşitli bilim dallarının katkısıyla analiz eden ve bunları bilimsel bilgi hali- ne getiren bir bilim dalıdır. Arkeolojinin keşfettiği her türlü veri tarih ve sanat tarihinin hizmetine sunulmuş olur. Arkeoloji bu çalışmalarının dışında, toplumun Kültür bilincinin oluşmasında da sorumluluk üstlenir. Kültürel mirasın yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılmasında da rol üstlenir. Çalışma alanını ilgilen- diren her konuyu milliyet, sinir, dönem ve kültür ayırmaksızın objektif bakış açısıyla sahiplenir. Sanat tarihi ise geçmişin sa- nat eserleri üzerinde düşünmemizi sağlayarak günümüz ve ge- lecekteki eserlerle ilgili bakış açımıza yön verir. Arkeoloji ve sa- nat tarihi, maddi kültür hatıralanı, günlük yaşantida kullanılmış olan yapı ve eşyanın incelenmesiyle uğraşan bu bilim dallan o kadar iç içe girmiştir ki ayırmak olanaksızdır. 24. Bu parçadan hareketle arkeolojiyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Diğer bilimlerle alışveriş içinde olduğu B) Kültürel mirası sonraki nesillere aktardığ C) Kültürel mirasa taraf gözetmeksizin sahip çıktığı D) Sanat tarihiyle ilgilendikleri alanın ortak olduğu E) Maddi kalıntılanın sanat değerini belirlediği 25. Bu parçadan hareketle sanat tarihiyle ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenebilir? A) Diğer bilimlerden farklı yöntemlerle çalıştığı B) Sanat eserlerine bakışımızı biçimlendirdiği C) Tarihin sunduğu bilgilerden yararlandığı D) Insanların sanata değer vermesini sağladığı E) Kültür mirasını öznel biçimde yorumladığı YeN Nesa...