1960 Sonrası Türk Edebiyatında Hikâye Özellikleri Soruları

voso 55. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "nasıl" sözcüğü soru zarfı olarak kullanılmamıştır? A) Bu insanlar bu kadar parayı nasıl kazanıyor? B) Salon için nasıl bir halı düşündünüz? 20 C) Bu kadar iyi şarkılar yapmayı nasıl beceriyorsun? D) Bu haberden nasıl senin haberin olmaz? E) Üniversite sınavına nasıl hazırlanmalıyız? 58. A e F

bir m an- sal or. im Yanıt Yayınları 12. Son yıllarda ülkemizde yaygınlaşan () halkımız tarafından da ilgiyle takip edilen bir tiyatro türü var (U) müzikal. Bazılarınca "müzikli oyun" (III) yabancılar tarafından "müzikli komedi" denen bu tiyatro türü sahnelerimize hareket getirdi. Yorucu bir günün gecesinde tiyatroseverler (IV) kendilerini müzikal oynanan tiyatrolara attıklarında tüm yorgunluklarını bir anda unutuyor, neşeli birkaç saat geçiriyor. Yorgun kafaların ağır tiyatro eserlerini seyretmek yerine hafif (V) gülünç ve müzikli bir oyun izlemek isteği bundan doğuyor olmalı. Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine diğerle- rinden farklı bir noktalama isareti getirilmelidir? A) I. B) II. C) III. D) IV E)V

Türkçede günlük yaşamın koşuşturması içinde karşılaşılan bazı olay ve durumları anlatmak için kullandığımız kalıplaşmış söz öbekleri vardır. Örneğin, İstenilen bir şeyi hemen yapmayı bir dediğini iķi etmemek sözüyle ifade eder, gereken yerde para harcamaktan kaçınmayı para çıkışmamak sözüyle anlatırız. İpe un || sermek sözünü, geçersiz birtakım nedenler ileri sürerek ||| istenen işi yapmaktan kaçınanları anlatmakta kullanırız. Casto Gün sayarak bir iş veya olayın belirlenmiş süresinin bir iş vey IV sonunu heyecanla beklerken, herhangi bir konuyla ilgili şikâyetlerimizi de muhataplarımıza anlatarak dert yanarız. Bu parçada numaralanmış deyimlerden hangisi yanlış kullanılmıştır? A) 1 B) II C) III -D) IV E) V

2. Bir şiir kitabı yayımlayan şair, uçsuz bucaksız bir uçuruma gül yaprağı atarak ondan gelecek aksi bey- hude bekleyen insan gibidir. yous mo Bu cümleyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Bir şiir kitabı yayımlayan şairin, okurların şiirlerine tepki vermesini beklemesi boşunadır. B) Şiir kitapları, binbir emek ve özenle yazıldığı bâlde onların değerini herkes bilemez. C) Yazdıkları şiirlerin insanlar üzerinde olumlu etki bırakmasını beklemek, şairlerin yazgısıdır. D) Bir şiir kitabının insanlar üzerindeki etkisini gör- mek, sanıldığı kadar uzun sürmez. E) Şiir kitapları, diğer türler gibi okur üzerindeki etki- sini kısa bir zaman içinde göstermez.

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı var- dır? A) Öğrenciler, yarıyıl tatilinin bitmesinin ardından bugün dersbaşı yaptı. B) 2876 Sayılı Kanun, bu yıl tekrar gözden geçirilecek. C) Önemli olduğunu söylüyorsun ama bu yaptığın peşin hükümden başka bir şey değil. D) Şirket yöneticileri, çalışanlarla hafta içi bir araya gelip herkesi önümüzdeki yılın planlaması hakkında bilgilendirecekler. E) Hafriyat kamyonlarının sokaktan çok sık geçmesi, mahalle sakinlerini oldukça endişelendiriyor. 1

u. e- ari le r. ni e n 6. T CAP TÜRKÇE 39.-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Eleştirmenin estetik algısının yüksek olması beklenir. Ayrıca öncülleriyle de kıyaslamalı ki eleştirinin tanıt- ma, açıklama, yorumlama, sınıflandırma gücü görü- lebilsin. Eleştiri metni tartışma ortamı yaratmalı, nasıl yapılabileceğini sordurmalı, sunduğunu kuşkuyla kar- şılaması için izleyicisini kışkırtmalı. Kaldı ki eleştiri, in- sanı aklından yakalayan bir davranış içermek, özüm- senmiş bakış açısı sunmak, zengin donanım, keskin zekâ ürünü de olmak zorunda. Her sorunun cevabını ezbere veren eleştirmen yerine, sorularla derinleşme- nin yolunu sezdiren eleştirmene ihtiyacımız var. Öyle sorular vardır ki ölçünlü cevaplardan çok daha ufuk açıcı, perspektif geliştirici olabilir. Bu durumda iyi eleş- tirmenin farkı, sorduğu soruların cevabını vermekten çok, cevaba giden yolları göstermesinde ve açmasın- da yatar. 39. Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Eleştirmenin görevi sadece yapıtı açıklamak değil, onun gizlerini de açığa çıkarmaktır. B) Okura okuduklarını sorgulatan ve daima doğruya yönlendiren eleştirmen başarılıdır. C) Eleştirmen okuru yapıt üzerine düşündürmeli, onun bakış açısını genişletmelidir. wan D) Eleştiri okuru yapıt ve hayat üzerine düşündürmü- yorsa görevini yapmamış demektir. E) Eleştirmenin asıl görevi yapıtı bütün yönleri ile an- laşılır kılmaktır.

37. (1) Çinli arkeologlar, 1986 yılında Guanghan şehri yakınlarında gizemli "Sanxing Dui" kalıntılarını tespit ettiler. (II) Günümüzden 3 bin yıl öncesine ait olduğu anlaşılan "Sanxing Dui" kalıntıların- dan 142 cm uzunluğunda altın sopa, dört metre yüksekliğinde "Kutsal Ağaç"la birlikte farklı boyutlarda bronz insan heykelleri, büstler ve maskeler çıkarıldı. (III) Eserlerin Batı Asya ve Antik Yunan medeniyetlerinin özelliklerini taşıdığı tespit edildi. (IV) Uzmanlar, eserlerin büyük olasılıkla o dönemde Doğu ile Bati arasında yapılan kültürel değişimler kapsamında Çin'e getirildi- ğini düşünüyor. (V) Varsayımın doğru olduğunun tespit edilmesi durumunda İpek Yolu'nun günümüzden çok önce kurulduğunu söylemek mümkün olacak. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) I. cümlenin öznesi, bir sifat tamlamasıdır. B) II. cümlede sözde özne vardır. C) III. cümle yalnızca temel ögelerden oluşmaktadır. D) IV. cümlenin nesnesi sifat-fiil öbeğidir. E) V. cümle; zarf tümleci, belirtisiz nesne ve yüklemden oluş- maktadır.

i- I OGRENCI SORULARI İklimler çileme çare bulmuyor Mevsimler hâlimi sormuyor Ayşen Sakiler derdime derman olmuyor Şarkılar yaramı sarmıyor Ayşen Bu dizelerde kullanılan en belirgin edebî sanat aşağıdak lerden hangisidir? A) Teşbih Cintak E) Tecahüliarif B) Mübalağa D) Tezat 1. Dostlarım Ruhum aş Kör şeytan Ellerim bin Bu dizele lerden ha A) Telmil Çözüm

8. Atatürk'ü anlatan bu kitap, tümüyle gazete, dergi ve dö. nemin arşivlerine dayanılarak hazırlanmış bir biyografi niteliğindedir. Sanatçı, o günleri anlatırken görüşlerini somut verilerle desteklemiştir. Kitapta hayal unsuru olduğunu söyleyebileceğiniz tek bir cümleye bile rast- layamazsınız. Okuyan herkeste Atatürk'ün kişiliğine hayranlık duygusu uyandıran bir kitap bu. Onun fikirle- rine, görüşlerine, yaptıklarına veya yapmak istedikleri- ne okuyucuların kayıtsız kalması mümkün değil. Eser, herkesin rahatlıkla anlayabileceği sadelikte özenle hazırlanmış. Böylelikle kitabı eline alan bir okuyucu zorlanmadan anlatılmak istenilenleri anlayıp yorumla- mada bulunabilir. Eserde Atatürk'ün bizzat kendisinin kaleme aldığı Nutuk'tan da faydalanmış. Bu anlamda aslında anlatılmak istenenler birinci ağızdan destek- lenmiş oluyor. Zor şartlarda ayağa kaldırılan bir ülke için yapılan büyük hizmetler ve yapılması, ulaşılması planlanan hedefler satırların arasına sığdırılmaya çalı- şılmış. Bu parçada eserle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Eserin oluşturulma şekline B) Eserin ele aldığı konuya Eserin dil ve anlatım özelliklerine D) Eserin dayandıkıldığı kaynaklara E) Okuyucunun esere gösterdiği ilgiliye

3. 16. yüzyılda Osmanlı Devleti'ni ziyaret eden Felemenk asıllı diplomat ve seyyah Busbecq'e göre, "Osmanlı Dev- leti'nde herkes kendi mevki ve istikbalinin banisidir (kurucusudur)." Bu bilgiye bakılarak Osmanlı toplumu ile ilgili aşağı- dakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Halkın yönetime eşit olarak katılımının sağlandığına B) Eşitlikçi bir toplum yapısının olduğuna f C) Adaletli bir yönetimin olduğuna D) Görevlendirmede liyakata önem verildiğine Sosyal sınıf ayrımının olmadığına 12 B k d E

2. 1. çevresinde yan yana yaşadıkları belirlenmiştir II. ve Doğu Afrika'da Turkana Gölü III. kaba yapılıları ile alt pleistogenin IV. Homo erectus türünün insansıların V. sonlarında çağdaş oldukları Yukarıdaki sözler anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturacak biçimde sıralandığında ikinci cümle aşağıdakilerden hangisidir? A) I B) II C) III D) IV 1 E) V 5

A) L O BY1I C) HI DIV E) V 27. Aslında şöyle derinden bir baktığımızda düşünce de- diğimiz şey dünyayla ilgili birtakım sembollerle üretti- ğimiz indirgenmiş ifadelerdir. Bir yaşantıyı, olguyu ya da nesneyi birtakım etiketlerle tanımlıyoruz. Sonra bu etiketler gerçeğin yerini alan, kendi başlarına hareket eden kavramlara, ifadelere dönüşüyor. İnsanları dışla- maya yarayan araçlar hâline geliyor. Yaşlılar, fakirler bir tarafa; zenginler, güçlüler, statüsü yüksek olanlar diğer tarafa. Sonunda birbiriyle anlaşamayan bir dünya çıkıyor ortaya. endemik- Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) insan ile düşünce arasındaki ilişki nasıl ele alınabi- lir? B) Düşüncelerimiz duygu ve davranışlarımızı nasıl etkiliyor? Cinsanın kendisinin değişmesi için düşüncelerinin değişmesi mi gerekir? DYaşamımızda oldukça etkili olan düşünce kavramı nasıl açıklanabilir? E) Düşüncenin oluşumu hangi kavramlarla izah edile- bilir?

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "özne-yüklem uyumsuzluğundan" kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır? A) Bir ses duyan köpekler, sabaha kadar havladı. B) Ağaçlarıyla, böcekleriyle, kuşlarıyla doğa bir harikaydı. C) Sevgi ve saygının olmadığı yerde barış olmaz. D) Birçok insan işin nereye varacağını merak ediyordu. E) Satıcı ve ben sonunda baş başa kaldım. ahl "al (11 in y₁ in

9) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "istek" anlamı vardır? ZBOLD A) O, en sevdiği çocuğuydu. Üzümü iyice yıkadım, rahatlıkla yiyebilirsin. Ne gerekiyorsa yaparım, yeter ki sen iyileş. Biraz para biriktirebilirsem tatile çıkacağım. E) Bu işi bitirdiğimde çok rahatlayacağım. 13)

6. Türkiye'de doğal ortamda görülen değişimler Cumhuriyet'in ilk yıllarından günümüze doğru artış göstermiştir. Bu durumun oluşmasında; ibalemin 1. Toprak reformu yapılması, Copas MENTUM II. Sanayi tesislerinin ve ulaşım hatlarının yaygınlaşması, III. Nüfusun artması ve şehirlerin büyümesi faktörlerinden hangileri etkili olmuştur? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II E) II ve III C) Yalnız III

mdeki nül- sile- ar. ) A) Zâtî B) C) Yazar D) E) 1 Ahmedi Şeyhi Bu tabloda numaralanmış yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? 1 Yüzyıl 13. yüzyıl Gülşehrî Ali Şir Nevâi Nef'î Şeyhî || 15. yüzyıl Deneme 1 || 13. yüzyıl 14. yüzyıl 13. yüzyıl 14. yüzyıl 15. yüzyıl Eser Mantıku't-Tayr Cemşîd û Hurşid Feleknâme Harnâme Siham-ı Kaza Hayriyye Münşeat