1980 Sonrası Türk Tiyatrosu Özellikleri Soruları

7. Aşağıdaki dizelerin hangisinde bir sözcük hem belirtme hem de niteleme sıfatı almıştır? A) Bu ne karanlık, bu ne zindan gece böyle Bütün gemiler söndürmüş ışıklarını B) Ölüyüm çoktan, bir baksana gözlerime Gör, içindeki o kanlı cam kırıklarını C) Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni Duyarım yosunların benim için ağladıklarını D) Bir gün ben de eririm caddelerinde Çürür kemiklerim adım unutulur E) Ezilmiş ellerim arasında başım Bu yeryüzünde başka çarem kalmamış 10. Göz ma old liv B

4. Bir virüs geldi ve insan türüne küçük bir hatırlatma yaptı. "Yok öyle ortalıkta hoplayıp zıplamak, cani- nızın istediğini işgal edip keyfiniz ne isterse yap- || mak." dedi. Oysa bütün bu dünya ve bütün diğer canlılar bizim için yaratılmıştı, DNA'sı bile olmayan bir mikrop, kim oluyordu da bize haddimi- IV zi bildirmeye teşebbüs ediyordu? Aman canım, ne olacaktı ki bilim insanları birkaç günde aşısını da bulup defederlerdi bu densiz virüsü nasıl olsa. Bi- razcık evde kalmadan da kimse ölmezdi herhâlde. V Bu parçadaki numaralanmış sözlerle ilgili aşa- ğıdakilerden hangisi söylenemez? A) I. sözcükte, türemiş yapılı fiil, isim-fiil eki almış- tır. Hovi (8 Isney (A B) II. sözcükte, sifat-fiil ek alıp adlaşmıştır. C) III. sözde, birleşik fiil durum anlamı katan zarf- fiil eki vardır. D) IV. sözcükte, olumsuzluk ve sifat-fiil ekleri var- dır. E) V. sözcükte, zaman anlamı katan zarf-fiil eki vardır.

13. Romanlarında olduğu gibi, öykülerinde de top- lumsal konulara ağırlık veren Ercüment Ekrem öykülerini, dört kitapta toplamıştır. Döneminde- ki yazarlar kadar öykülerinde toplumsal konulara ağırlıkla değinen yazar daha çok, aileyle ilgili de- ğişik konulara yer vermiştir. Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Birden çok sifat tamlaması vardır. B) İlgecin birden fazla örneği vardır. C) Bağlaç kullanılmıştır. D) Adıla yer verilmiştir. E) Hem niteleme hem de belirtme sıfatı kullanıl- mıştır.

E DÜŞÜNCEYİ GELİŞTİRME YOLLARI in te şları, r, ta- sim- doğa ınırlı ngi- 3. Şiirin tanımı yapılabilir mi? Yapılamaz diyenler de var, ya- pılabilir diyenler de. Yapılamaz diyenler tanımın daraltıcı sınırlayıcı yönlerini öne sürüyorlar. Tanım, bir kavramın çevresine sözcüklerle duvar örme, onu kuşatım altına al- madır oysa şiir kuşatılamaz; duygu işidir, devingendir. Bu yüzden sınırlandırılamaz. Melih Cevdet Anday, şiir ile ta- nım arasındaki karşıtlığa da bağlıyor bunu: "Tanım, akıl işidir; şiir ise akıl dışıdır." Karşı savda olanlarsa her kavra- min bir anlam sınırı, çağrışım yükü olduğunu söylüyorlar. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Tanımlama B) Tartışmacı anlatım C) Benzetme D) Tanık gösterme E) Karşılaştırma ✓

15. Şehrin en önemli özelliklerinden birisi 1 İran'ın en eski Zerdüşt ateşine sahip olması. Atesgade isimli bu tapınakta 11 1500 yıldır sönmeden yanan ateş ||| günde 2 defa ziyaret edilebiliyor. Cam duvarın arkasında büyük bir IV mangaldaki bu ateşi beyaz kıyafetli "hoca"lar arada arada tazelemek için odun getiriyorlar. Ateşgade içerisinde Zerdüştlük inancı ve yaşamı ile ilgili V minik bir müze de var. Yukarıdaki altı çizili sözlerden hangisi belirti- siz isim tamlamasıdır? A) I BYTI J ||| D) IV E)V

Celali isyanları XVII. yüzyılda sosyal, ekonomik ve siya- si nedenlerden dolayı Anadolu'da çıkan isyanlardır. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi Celali is- yanlarının nedenlerinden biri değildir? unud a A) Timar sisteminin bozulması B) Vergi miktarının arttırılması C) Merkezî otoritenin zayıflaması D) Ulufelerin zamanında ödenememesi E) Uzun süren seferlere çıkılması

4. 1. Şiirlerinde esrarlı iç alemini, felsefi görüşlerini, etkileyici bir anlatım, temiz ve berrak bir Türkçe ile dile getirmiştir. (Ahmet Haşim) II. Hikayelerinde insanın ruhsal çöküntüsünü, gerçekten kaçıp iç benliklerine sığınışlarına yer vermiştir. V (Ahmet Hamdi Tanpınar) III. Şair, çocukluk arkadaşı Ziya Osman Saba'ya yazdığı mektupları "Ziya'ya Mektuplar" adıyla yayınlamıştır. (Cahit Sıtkı Tarancı) IV. Şiirlerinde Anadolu ağızlarına ilk defa yerveren ve ko- nuşma diliyle yazan şairler arasındadır. (Ahmet Muhip Dıranas) V. Açık anlamı gereksiz bulan sanatçı, somut malzemeyle yapılmış, soyut şiiri gerçek şiir olarak görmektedir. (Asaf Halet Çelebi) V Yukarıdaki numaralandırılmış cümlelerin hangisinde veri- len bilgi ile sanatçı arasında uyumsuzluk vardır? A) I B) II C) III DHV EV

yeni bilgileri yetişkinler ri ve melo- . UCLA'da ekibi, yeni in yaklaşık keşfettiler. 'den 15'e becerileri n sesleri ne göre, ini ayırt sesleri Japon a sonra erler. a ile an- Bakteri ve mikropların doğaları gereği kötü olduğu, dola- yısıyla mümkün olan her biçimde öldürülmeleri gerektiği düşüncesi, günümüze kadar geldi. Fakat bu yanlış, tehlike- li derecede yanlış bir inanış. Mikroplar dünyası araştırma- larındaki yeni bulgular gösteriyor ki her gün karşılaştığımız ve vücutlarımızda yaşayan bakteriler sadece dostane canlılar değil, aynı zamanda hayatta kalmamız için temel bir rol üstleniyorlar. Onları yok ederek aslında kendimizi tehlikeye atıyoruz. Bilinen bütün o klasik salgınları yenilgi- ye uğratma hevesimiz yüzünden içinde modern salgınları saklayan Pandora'nın Kutusu'nu istemeden açmış olduk. Yavaş yavaş öldüren, berbat, kronik bir dizi sağlık problemi günümüz dünyasında hüküm sürmeye başladı: Obezite, astım, alerjiler, diyabet, çölyak, hassas bağırsak sendro- mu, MS hastalığı, romatizmal eklem iltihabı ve daha pek çoğu... 37. Bu parçada altı çizili sözlerle anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A) Sağlık alanındaki sorunların katlanarak artması B Dünyayı tehdit eden sağlık problemlerinin ortaya çık- ması C) Sağlık alanında salgınlara sebep olan yanlışların çoğalması (D) Yapılan yanlışların denetlenmesi imkânsız, denge bozucu sonuçlar doğurması E) Kronik hastalıkların gittikçe artması P E S Ahr ları bal nir Ke top ro dü bi la u 5 ta b C 39.

25. (1) Şairler, eskiden kitapları satılmadığı ya da az satıldı- ğında bugün olduğu kadar gocunmazdı; yayınevleri de bunu bugün olduğu kadar şairin başına kakmıyordu tabii. (II) Şiir, doğası gereği küçük yayınevlerinde, daha az renkli olduğu için az satılan dergilerde hayat buluyordu. (III) Şa- irler, daha mutluydu eskiden, hatta kitapla birdenbire çok satmaya başlayanlar kendilerine kuşkuyla bakıyorlardı. (IV) Has şiirden, iyi şiirden uzak düştükleri, popüler şeyler yazmaya başladıkları vehmine kapılıyorlardı. (V) Bugün öyle değil, ne kadar satarsan o kadar değerlisin. Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) I. cümle, bağımsız sıralı cümledir. B) II. cümle, girişik birleşik cümledir. C) III. cümle, bağlı cümledir. D) IV. cümle, yüklemin türüne göre fiil cümlesidir. E) V. cümle, basit cümledir.

16. Insanların başaramadıkları şeylerin yarısının sebebi, başlama cesaretini gösterememeleridir. Bu cümledeki altı çizili sözcük için aşağıdakilerin hangisi yanlıştır? A) Isimden fill yapım ek vardır. B) İyelik eki almışır. C) Yeterlik fiilinin olumsuzu durumundadır. durumundadır. D) Isim köklü bir eylemdir. binevlemdir. E) Birden fazla yapım eki almıştır.

Test 16 m/376 *w*) Barth 7. Divanü Lügati't-Türk'te bugüne kadar bildiğimiz ilk Türk şairi olarak Çuçu'nun adı geçer. Ama Çuçu'nun şiirleri bulunmamıştır. Çuçu'dan önce yaşadığı sanılan elimizde bulunan iki eseriyle, eseri bilinen ilk Türk şairidir. ---- ise Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Yollug Tigin C) Kaşgarlı Mahmut E) Ahmet Yesevi B) Vezir Tonyukuk D) Aprinçur Tigin 10

OO 1 IG OOG 28. Bu şairimizin üslubunu katiyen yeterli görmüyorum. Hatta onun bunca yıldır hatırı sayılır sanat ve edebiyat dergilerinde boy göstermesini tuhaf, gereksiz. nafile son bulduğumu belirtmek durumundavim. Yazılarını beğenerek okuduğum bir eleştirmen dostumun bu şairimiz ile ilgili övgü dolu sözlerini ise kabul etmediğimi, tabiri caizse yok saydığımı ve abartılı bulduğumu da birkaç yazımda açık seçik beyan etmiştim. Bu parçada 1. Yadırgama II. İkirciklenme III. Yadsıma IV. Kanksama duygularından hangileri belirgindir? A) I vett BI ve paşarac D) I, II ve IN C) Il ve IV E) I, II ve IV

cu- m in ri 15. Yorgunsun uzaklardan gelmişsin Yitirmişsin ne varsa birer birer Eart || Onlar da neredeyse gitti, gider Dost bildiğin insanların yüzleri Aynalar gibi kapkara ||| Suyu mu çekilmiş bulutların IV Dönmüşsün kuruyan ırmaklara V Numaralanmış sözcüklerden hangileri ek fiil almamıştır A) I ve II B) II ve III C) I ve IV D) Il ve V E) IV ve V

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "mi" soru eki- nin yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) O, bu alanda hiç başarılı olmuşmu ki kendisine bu kadar çok güveniyor. B) Arkadaşlarının hepsi bugünkü toplantıya gele- ✓ cek, sen gelmeyecek misin? G) Nikâh salonuna yaklaşırken kalbim hızlı mı hızlı atmaya başladı. ✓ Oğlum bilgisayarın başına oturdu mu saatlerce kalkmaz masadan. E) Yaşar Kemal de mi romanlarında köylünün ve işçinin sorunlarını anlatmış? V

Hikâye / Tanzimat Dönemi'nden 1. Mesneviler şiir biçiminde yazılan, olay anlatımına big culo abloy ka dayalı metinlerdir. Mesnevilerde olay, masal hayasın- havasin da anlatılır; olayın yaşandığı yer ve zaman belli de- IV ğildir. Bu metinlerin hemen hepsinde kahraman an- stuhlo zablov latıcının bakış açısına başvurulur. V KADA 197 1 Bu parçadaki numaralanmış bölümlerden han- gisi, mesnevi türü ile ilgili bilgi yanlışlığına yol açmıştır? A) I B) II lob C) III Gub Yal D) IV (E) V

en iş er i zorlar. yoluna nin üp pırla la öne gisi erini e , 3 SİVRİ PARAGRAF-2 7. Klasik Türk müziği; Orta Asya, Selçuklu ve özellikle Osmanlı uygarlığının bir ürünü olarak pek çok milletin müziklerini etkilemiş, onların müziğini de kendi potasında eritmiştir. Bunun bir sonucu olarak klasik musiki, gerek makam sayısı ve anlayışı gerekse formlar ve usuller bakımından çok zengin bir müzik türü olmuştur. 15. yüzyılın başından IV. Murat'ın öldüğü 1640'a dek doğuya düzenlenen seferler sayesinde, Osmanlı sarayında, Ortadoğu'dan getirilen müzik ve sanat adamlarının faaliyet gösterdiği bir dönem yaşanmıştır. Itrî'den 1730'a kadarki zaman diliminde, Avrupai barok ve rokoko etkileri Osmanlı sarayına nüfuz ederek zamanının Doğu kültürüyle apayrı bir sentez oluşturduğu klasik dönem süregelmiştir. 1730'dan Ismail Dede Efendi'nin 1846'da ölümüne dek uzanan dönem ise son klasik dönem olarak adlandırılmaktadır. Tanzimat Fermanı'nın ilan edildiği yıllardan II. Dünya Savaşı'nın sona erdiği 1945'e kadar süren akım da romantik dönem olarak anılmaktadır. Bu parçada anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? CAT A) Klasik Türk müziği, geniş bir coğrafyanın etkisi ve farklı milletlerin yüzlerce yıllık birikimiyle sentez kurarak verimli bir çizgi meydana getirmiştir. B) Zengin bir kültüre sahip olan Klasik Türk müziği, tarihî dokusuyla farklı milletlerin müziklerine nüfuz ederek kendine has bir anlayış oluşturmayı başarmıştır. C) Dünyanın tüm müziklerinden bir parça alarak, tarihî birikimi ile bunları harmanlayıp özgün bir müzik formu ortaya çıkaran Klasik Türk müziğidir. D) Tarihte yaşanan pek çok olayı ve farklı coğrafyalardaki desenleri Klasik Türk müziği kendi içinde sindirerek yepyeni bir usulle hayata taşımıştır. E) Klasik Türk müziği, Doğu ve Batı kültürünün kaybolan müzik anlayışlarını yeniden canlandırıp, bir potada eriterek kendine özgü dokusuyla çağımıza taşımıştır. subloy stat nsculo babablood ovuda hea naulud abrekepney niemo nib